25 Haziran 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

25 Haziran 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

K EER GS Tz b 19 yıllık bir hasretten sonra İstanbula avdet seıieâr Gezairde bulunanbir Türk Jenci; Paris selirimizin ayrı tavas- SUfu üzerine öz Uzun yıllardır memleketinden ayrı kalan Bay vatanına kavuştu Figani hemen Türkçeye başlıyarak bir haftada 6 ke'ime öğrendi!l.. İstanbulda, bir Türk babayla bir Bunun üzerine Türk tebaasın. Pransız anadan dünyaya gelen ve | dan olan Figaninin Türkiyeye Şıllardanberi *Türküm: diye hay. Kirarak nihayet memleketimize | Gönen Figani isminde bir Türk — Şöcuğu, nihayet vatanma döne. Figani, 23 yaşndadır. İzmir Vi. Myeti istatistik müdürü B. Kâzım 'nin kardeş çocuğu ve mer. — bum Dr. Aziz Demi'n'n oğludur. Dr. Aziz Demi, Bn. Marsel ismin. de bir Pransız kadını ile evlendik. | Ten sonra vefat etmiş, bir müddet #onra da bu çocuk dünyaya gel. — Bişti. Çocuk, bir çok müşkülât İçinde dünyaya geldiği için, Figan lmesinden galat olarak adına — Figani denilmişti. Dr. Azizin vefatı üzerine Bn. Parise gitmiş, orada bir Tessamla evlenerek , iş icabı Ce. Rüyirde yerleşmiştir. 19 SENE SONRA Figaniden haber alamıyan ailesi riciye vekâleti vasıtasile teşeb. ta girişmiş ise de Figaninin Ve Bn. Marselin bulunduğu yeri Tesbit etmek kabil olamamıştır. Nihayet bundan bir sene evvel, Emlâk bankası müfettiş. — İerinden olan Figaninin amcaza. L — Dün Karadenizde Rusya. Poti limanından gelmekte olan bandıratı «Torvanger» i- ni vapur, Boğazda Servibur- mazot aluıktan sonra yolu. devam etm ıkte 'ker saat 31 de İMurbarıkı mevklnde karaya 0. Kirmuştur. Kazanın vuxuu, Türk Gemi kur- | İrma şirkoti Müdürlüğüne bildi: ŞHiş ve Hora tahlisiye gemisi mahallin> gitmiştir. Tahlisi- Rmeliyesi için geminin kaptanı Llayd açık mükavelesi yapıl. Ve kurtarma işine başlanmış. " Ameliyat devam etmektedir. Gemi 6500 Cros tonilâtoluktur. 200 ton manganez ve 750 ton me. | İtakü yükkülir Gemi, Amerika- OA Baltimar limanma gidecekti. İ dün sabak D sis yüzünden Ültüdeniz “Poğerinin Alâta ile '."!İmrun mevkitnde İngiliz ban- ve «Staholme» adlı vapu. H da karaya oturmuştur. Gemi, ini kurtarmak İçin uğraş. ğhı ise de henüz buna muvaf. t olamamış: dönmesi için Paris sefaretimiz Fransa hükümeti nezdinde teşeb. büsatta bulunmuştur. Bu suretle Figani geçen hafta İstanbula ve oradan İzmirde amcası B. Kâzıum Demi'nin nezdine gelmiştir. 'Tam on dokuz sene memleke. tinden ayrı kalan Figani yalnız Fransızca konuşmaktadır. Bir haf. ta zarfında su, ekmek, lütfen, afl. federsiniz, gibi bir kaç kelime türkçe öğrenmiştir. Kendisi bir muallim tutarak kısa bir zaman içinde türkçe öğreneceğini ümit etmektedir. B. Figani, şunları söylemiştir: #— Öz vatanım olan Türkiyeye | döndüğümden dolayı hissettiğim sevinci kelimelerle ifade edemi. yecek kadar mütcheyyicim, Kısa bir zaman içinde türkçeyi öğre. nocek, ondan sonra da mensubi. yetiyle gururlandığım Türk or. dusumda askerlik vazifemi yapa. cağım, Bu dönüş, benim için yeniden hayata geliş gibi bir şeydir. Bu defa Türkiyeye gelmek üze. re Cezayirden ayrılırken, müslü. man arkadaşlarım üdeta nümayiş yaptılar. Türkiyeye döndüğüm- den dolayı gıpta ettiklerini söy- lediler.» Küstah ve Mütecaviz 3 Talebe hesab Veriyor Müddelumumi Iddlana- mesinde; suçlu talebe- lerin 2-5 sene hapisle- rini Istedi Gayri meşrü bir şekilde lise tasdiknamesi elde etmek hülyasile düdürlerini sıkışurmağa karar veren ve meç:ebin tadil ve tenha bulunduğu bir gün bu kararları nı yerinl getirmek üzere müdür bay Haydarısı odasına girerek «0> nu bicak va tabanca teşhiri sure. tile tehdid eien İzmirde Kültür Lisesinden 3 küstah ve mütecaviz talebenin — İzmirde Cezada devam etmek-e olan mahkemeleri ir. İddia makamı üç suçlunun saçit görülen suçların- dan dolayı 'Tütx ceza kanununun 188 inci mudd-sinin üçüncü ben- dine göre tecziyelerini istemiştir. Bu bend iki yıldan beş seneye ka. dar haps cezasını âmirdir, Suçlular pazartesi günü müda. faalarını yapacaklardır. DELİ GÖNLÜM YAZAN NUSRET SAFA COŞKUN ı ROMAN :163 EDEBİ — İstanbuldan — buraya niçın Beldir. İhtiyarlara bir şeyler tenbih ©- lmiş olacaktı ki, kadın da, ileri Bttiğini anladı. Açılmışken, bir. “Genbire sustu. Bu sualimi cevab. z biraktı. Bir müddet konuşmadık. Tomris: — — İçim sıkıldi! — Diye işaret ediyordu. Hele Bed. Ti Bey bu — tecessüsümüze pek 'wş"ıemlşu < Saniha kadına dedi ki: — Şimdi sizin bey bizlm yarı- Na çıkmıyacak mif.. Kadıncağız utancından olduğu © Berde büzülüvermişei: — Vallahi kızım sıkı siki ten . bihledi bizi.. Kimse ile konuşmak istemiyorum. Beni rahatsız etme. yin! dedi. Bakalım, efendi yanına Bitti. Belki kandırır. Tomrs: — Yanımıza gelmezse ayıb e. der! Dedi. İhtiyar, renkten renge giri » yordu: — Kusuruna bakmayın kızım! Diye adeta yalvardı. O bâşka türlü bir adam, Sizleri görse kimbilir nekadar memnun kalır.. Lâkin.. Kapının açılışı sözünü kesti. Hepimizin yüreği ağzına gelmişti. Yerlerde Noterlikler Noter kanunu 1 Ey- lülde mevkii tatbike konuluyer 2 senedenberi büyük bir alâka ve ehemmivslil- hazırlanmakta olan *Yeni Noter kanunu» büyük Millet Meclisince tasvıp olundu. ğundan buçünlerde resmi ceride de neşri ve alâkadarlara tebliği beklenmektedir. Aldığımız malümata göre bu ye- ni kanun; 1 Fvlül 988 tarihinden itibaren mevkil tatbika — konula- caktır. Bu suretle yeniden bir çok yer- Terde «Notezlik» ve «Noter mua. vinlikleri> açılacaktır. Bu kanun ile, Noter daireleri ve işleri büyük bir intizam ve Inki. şafa; yeniliklere mazhar olmakta- dır. Zeytin dağı Yüksek ve güzide edib Falih, Rıfkı Atay'ın Zeytindağı adlı e. seri lâtin harfleri ile ikinci defa basılmıştır. Falih Atay'ın memle. kette fevkalâde bir rağbet kaza. nan bu eseri yeniden basılırken jyeni ve orijinal resimlerle de süs. Tenmiş bulunmaktadır. Ş Eserin yüksek değer ve kıymetli. ca yazacağımızı kaydederken oku.. yucularımıza da tavsiye etmeyi yerinde bir vazile biliyoruz. zenGleiş Tiyatro san'atkârları toplanıyor Birliğimiz gayesinde daha esaslı bir surette çalışmak ve alâkadar- lara varlığım yayrsak maksadile 26.6-038 Pazar gü saat (15) te Beyoğlu Halkevi temsil salonurlda umumi bir toplantı yapacaktır. Birliğimizle alâkalılarımı teşrifleri * Perakende satışta « yat bahalılığına manı olmak — ve halkı pazaclık suretilç ahlâki na- kiselere düşüren lüzumsuz mu. amelelerden tenzih için bamı yeni kararlar abrakta oldığu malüm. dur. Bu hususta hazırianan kanun lâ. yihasına esas olmak üzere geçen- lerde «9> başlıca şehrimize yapır lan teklifter n genişletimes.ne lü. zum görülmüştür. Maruf İcgiliz İktizadenlarından Doktor Becnan; bu iş için İktisad Vekâletince davet olunmuş — ve kendisi Ankaraya gelmiştir. Doktor Benhan Ankarada tecrü. belerini ikmal ettikten sonra İs- tanbul, Afyon ve İzmire de gide- cektir. Gelen kâhya idi. Yüzü gülmüyordu. Cevab an . laşlan menfi olacaktı. İçeri girince karısına: — Haydi dedi.. Misafirlerimize soğuk hirşey getir.. Sonra bize döndü: — Beyefendi, teşrifinizden çok memnun kaklılar, Yalnız affınızı gileyorlar. Ne emriniz varsa ben. denize söyleminizi rica ettiler. Bu da ne demekti? Hem gelişimizden memnun kal. mış, hem de yanımıza gelmiyor, ziyaretimizin sebebini — kâhyaya söylememizi istiyor. Böyle vasıta ile mi konuşacaktık, Fena halde ganım sıkılmişti. — Ne dersiniz? Gibilerde arkadaşlara baktım. Saniha omuzlarını kaldırıyor - du: — Ne yapalım? |Yeniden bir çok | Adliye '« Terfi Lı_ . istesi 200 kişlllk llstenin pek yakında tebliği bekleniyor Şehrimi-deki alâkadarlara gelen malümata göre; pek yakında; Ad- liye vekâletince; bir terfi Jistesi neşrolunacaktır. Bu listede; ismi vardır. Liste yüksek tasdike — arzolun- muştur. Bugünlerde her tarala tebliğ olunması beklenmekledir. Fabrika ve Matbaaların Yeni kazanç "Vergisi 200 Adliyecimizin Hangi nisbet Uzerinden alınacağı Mallye Vekâle- bildiril di Fabrika ve matbaaların asgari kazanç vergisi mükeliefiyetlerinin bu yıl da devam ettirilmesi dün Maliye Vekâletinden Defterdarlı. ğa tebliğ olunmuştur. Bu emre göre; kazanç vergisi hakkında düşündüklerimizi ayrı..| kanununa ek 2792 numarolı kanu- 'nun 5 inci maddesi mucibince fab- rika ve matbasların 9832 mal: yılı içinde ve tabi oldukları asgari mü- kellefiyet — nisbetlerini — gösterir cedvelin 838 malt senesi içinde ay- nen tatbik edilmek üzere tasdik- olunduğu anlaşılmıştır. Bu cedvele göre; Teşviki sanayi kanunile 1 inci sınıf sayılan mües. seselerrin maktu vergisi 100, 2 inci sınıf sayılan müesseselerin vergisi 70, 8 üncü sınıf Gh, 4 üncü sınıfla. man vergisi de, «5üs lira üzerinden tahakkuk ve tahsi! olunacaktır. Hayat pahalılığı tedkikleri Maruf Ingiliz iktısadcısı B. Beh- men İstanbula geliyor tek fiyat» usulünün ihdası düşünülüyor Bu tamınmış İngiliz İktisadcısı; İngilterede «stihlâk kooperatif. leris ni kuran adamdır. Kendisi; Temmuzun 2 inci haf. tasında şehr:mize gelecektir. Mu- mâileyh burada; sebze ve meyve işlerile, çarıda umumi satış işle- rini gözden geçirecek ve sebze, meyve tüccarlarile temaslarda bu. lunduktan sonra - buradan Ege mantakasına gidecektir. Diğer taraftan iç piyasalarımızda yapılan satışir çin mahalli kazanç ve geçim şartlarile istisaf durumu Bazarı itibare alınarak «tek fiat, das olunması — düşü. Bu suretle satış esnasında pa- zarlığa yer verilmiyecektir. Bedri Bey yavaşça mırıldandı: — Ben adeta istiskal!, Tomrlis: — Nezaket bizde kalsın. Niçin geldiğimizi söyliyelim! Dedi, İhtiyar mahcub mahcub yüzü. müze bakıyordu: — Bana söyliyebilirsiniz efen . dim!.. Saniha çantasından bir bilet çı. kardı. Bedri Bey: — Ben hiç taraftar değilim! Diye itiraz etti. Hattâ partide karşılaştığımız vaziyeti anlataca. ğim, Halkevi demek parti demek. tir. Biz onun mümessili sayılırız burada. Müdahale ettim: — Bu kadar izam etmeyin ca . nım!, Bileti bırakırız! Saniha bileti ihtiyara uzattı: : & Va e x Halde bir karpar sergisi Bu sene Trakyada kavum ve kar. puz mahsulü bol olacaktır. Trak. "|tinden dün Detterdarlığa| y-da bir çiftlik sahibinin Hadesi. ne göre, Uzunköprü ve civarında şimdiye kadar görülmemiş bir ka. vun bolluğuna tesadüf edeceğiz, Bu haber hepimizi sevindiren bir haberdir. Çünkü yaz aylarınn en iyi meyvası kavun ve karpuzdur. Bilhassa fakir halk tabakaları için kavun ve karpuz ayni zamanda bir gıda maddesidir. Bu itibarla kavun bolluğu, yen! bir ucuzluk daha başlamış oluyor. Fakat kavun ve karpuz bolluğu, başlamadan evvel, içimizde bir endişe daha var. Kavun bolluğun. dan nc kaday memnun oluyorsak yine kavun bolluğundan o kadar endişe ediyoruz. Bizi bu endişeye sevkeden inanış meraklısı bir zattır. Bu zat diyor ki: — Şehrin temizliğinden bahse. | diyoruz. Bu bahis açıldğı zaman bütün kabahat! belediyenin ü rine yüklüyoruz. Acaba şehrin sö. kaklarında görülen pislikten mes- l olan yalnız, yalnız belex dir? Buna sevet» cevabı veri olursak pek haksızlık etmiş . Çünkü sokakların - pisliği sebebiyet verenlerin çoğu da s0'. kağa çöp atanlardır. Şimdi kavun ve karpuz mevsimi geliyor. Bu mevsimin gelişi de - mek, sokaklarda, kavun ve kar . puz kabuklarının kokması demek tir, Bu mevsimde mahalle arala . ndan geçenler, ekşi kavun ka - buğu kokusunu hissederler. Her kavun mevsiminde duyduğumuz bu koku, bizi kavundan nefret et. tirecek kadar fenadır. Eğer kavun mahsulü bereketli ise, kavun kabuğu kokusu da o kadar bol olacak demektir.. İnanış moraklısı bu zat, İstan. bula her sene kavun mevsiminde € milyon aded kavun - geldiğini söylemektedir. — Altı milyon kavun... Her ka. vunu dört dilime taksim ediniz. Yirmi dört milyon dilim eder. Bu dilimleri de sokağa atınız. O za. man İstanbul sokaklarında 24 mil. yyon dilim kavun kabuğu görür . sönüz. Vökıa bütün kavun ka . bukları sokağa alılmıyor. Fakat — Balo davetiyesi.. Lütfah ken. Üüsine verirsiniz. Ayağa kalkmıştık. İhtiyar telâşlandı: — Bir dakika müsande edinin de bir soğuk şerbetimizi için!. Redde bazırlanıyorduk. Karısı tepsi ile kapıda göründü. Karadut gerbetini ayak üzeri içtik, Dışarı çıkmak üzere idik ki, merdiven « den birinin indiğini duyduk. İhtiyar — taaccüb etti. Kapıya doğru yürüdü. Kadın elindeki tepsiyi sandal. yanın üzerine bıraktı. Beni bir çarpıntı almıştı. Gelen muhakkak oydu. Fazla neraketsizlik ettiğini an » Tamıştı. Özür dilemeğe geliyordu. Hiç şüphe yok öyle, İhtiyar sevinçli bi döndü. Önünü kavuşturdu: — Beyetendi!. Hepimizde bariz bir heyecan 9—50N İŞLglAl—zlm 1935 . Şehir Meselelıîğ Bu yıl kavun ve . karpuz bol! Tahminlere göre bu bolluk son senelerde görülmemiştir bu kabukların üzeri açık çöp te. nekelerinde bile bulunması soka. ğa feci bir koku neşretmek için kâfi bir sebeb teşkil eder. Bütün bu izahatı veren zatın fik rine göre, kavun ve karpuz mev. gimi, biraz da İstanbulun sıhhatı için tehlikeli bir mevsimdir. Bu sözde mübalâğa yaktur. Tamamile hak vermek lâzım... Bu tehlike . den kurtulmak için alınacak iki türlü tedbir vardır, Bunlardan bi. ri halka aid, diğeri de yine bele. diyeye aid bir vazife,.. Kavun ve karpuz mevsiminde, halkın yapacağı bir iş vardır. Ka. vunu yediklen sonra, lütfen ka . buklarını sokağa atmamak... Bu. u her yurddaşın yapması lüzım. dır. Çünkü şehre gelen milyanlar. ca kavunun kabuklarını, herkes sokağa atarsa, bu kabukları topla. mak için binlerce temizlik memu. ru istihdam etmek icab eder. Bu da mümkün değildir. İstanbul hal. kı bol bol kavun yiyip kabuklarını sokağa atacak diye, bir çöpçü ör. dusu kullanmağa imkân yok'ur, Bumna Fek tabif imkân olmadığı. na göre kavun kabuklarını, boş arsalara, sokaklara ve rasgele bir yere atanların sıhhat ve selâmeti besabına yapılacak bir işti Belediyeye düşen bir vazife de, apartımanlarda, ve her evde müş. terek çöp tenekeleri bulumdur . maktadır. Bu çöp tenekeleri ve yahud kutuların üzri kapalı bu . kanmalıdır. Halbuki ev ve apartı. manlardaki çöp kutularının üzeri ekseriyetle açıktır. Bu açık ku. tuların havaya neşçrettikleri pis koku mide bulandıracak kadar fazladır. Hasılı, kavun ve karpuz mev . simi geliyor. Hem bol bol ve u. cuz kavun yiyeceğiz diye sevi. niyoruz. Hem de mahalle araların. dan geçerken, kavun kabukları . nn kokusundan ne yapacağınızı düşünüyoruz. KA * Yalova kaplıcaları ile iskele arasında işletilmek üzcre dört o- tobüs şehrimize getirilmiştir. * Unkapanında Belediye hali yâakininde yeni bir balıkhane bi. Dası inşa olunacaktır. - —-———— wardı. Garib bir mahlük, ömrü . Mmüzde görmediğimiz acayib bir gey görecekmişiz göbi sabırsızla. mıyarduk. Ayak sesleri ağır ağır kapıya yaklaştı. Yüzünde tatlı bir gülümseme ile kapının eşiğinde onu gördük; — Hoş geldiniz efendim! Zarif bir reveransla bizi selâm- dadı. Ve ismini söyledi: — Ben Suad!.. Hepimizin teker eker elini | V — Rahatsız * olmayınız efen. dim.. Rica ederim oturunuz. Bu jestlerile evvelâ yaptığı ka. bt muameleyi bir an içinde sili. vermişti. Yerlerimize oturduk. O da kâh. yasının öne sürdüğü bir sandal- yeye, İlişti. (Devamı var) Beş bin liralık teminat Bir gazetede bir Ankara hava. disi çıklı, Haber tam bir vüzah ifade etmediği ve yeni malümat da gelmediği mahiyetini bil . miyoruz. Verilen haberde ancak gazete neşredecek her vatandaşın hükümete, çıktığı şehrin nüfus kesafetine göre azami beş bin li., rTaya kadar depezito tediye edece. ğini bildiriyordu. Bu mevruu beraberce konuştu. — Bina 30,000 lira. Tabı maki, — nesi ve teferruatı 90,000 lira Li notip veya İntertip makineleri — Hira. Bunlar 220 bin lira eder. Böy. le bir gazete çıkmadan önce de — hiç elmazsa 10,000 liralık reklâm yapar, Geriye 20,000 lira kalır. 20,000 liralık bir zarar veya devri göze almıyan gazele de cibette ki çıkamaz ve tutunamaz... — Müdhiş birşey!. Dedi. Ve muhaveremiz devam ettir — Ya kolay mı sandın gazete çı. karmayı?. Şimdi 5,000 lira da hü. kümete depo yatırınca elde 15 000 liralık bir devir sermayesı kalır ki © da ancak iki aylık zararı bile karşılamaz. Gazete birinci günün. den itibaren tutunmak mecburiye. el — Peki bütün gazeteler şimdi midirler? — Olmuyanlar ne yapıyorlar?. — Onlar da ağır yükler altında ve borçlanmış halde tesisatlarını taksitlerle ödiyerek tamamlamıya — çalışıyorlar ve her birisi muhtelif çıkacak gazeteler için mi harırla. niyar?, — Bilmiyorum. — Çıkmış olanlara du edilirse?. — Herhalde paralı milesşeseler verir, NE e — Parası olmıyanlar ne yapar?. Bu sual karşısımda dürakladım teşmil çıkarırlarken hesablarında böyle bir rakam yoktu. Tabil yimdi de bir sürü taahhüdler ve yükler sl. tına girmiş bulunuyorlar. Gazete. lerini ve müesseselerini kapatıp mahvolacak değiller. Hükümet de bunu istemez ve düşünmez. Mer. halde bu haberin ya aslında, yahud ga naklediliş şeklinde bir yanlış. var... lerin mutlaka içinde bulundukla. T vaziyetleri nazarı dikkate alır, ya birkaç senelik mühlet verir, yahud da kantın maddesini ma - kabline teşmil etmez. Şüphe yok — ki, yeniden gazete çıkaracak va. tandaşlar için böyle bir depo pa. rasını hesaba katmak ona güre işe başlayıp başlamamak bir sermaye, hesab ve mülâhara mesnedi ola. bilir. Fakat, nasılsa bir kere baş. llı-rı.ıı.ı bu işe sokmuş ve kendi yağ. ve müşlik davranmasını bilir; muhtelif yükler, borçlar, tanhhüd. Ter altında ezilen vatandaşlarının — vn,yvduhi gözönünde bulundu. rurl. Muhatabim da - beni — dinledi, Evci, herhalde böyle düşü. nülebilir.. Z S Dedi, başka mevrun geçti!, BÜRHAN CEVAN —KT Mes'ud ev'e me Gazeteci arkadaşlarımızdan Hü- seyin Avni ile Kandilli Lisesi in- glizce öğretmen! Bedriye Bekem İn, evvelki gün Beyoğlu Boledye dairesinde nikâh merasimi yapıl.. miştır. Yen evlilerin nikâhları biz. zat Beyoğlu kaymakamı Daniş ta- rafından kıyılmıştır. Yeni evlilere gaadet dileriz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: