25 Ekim 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 4

25 Ekim 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4—5SON TELGRAF BERLİN - ROMA MİHVERİ İtalya Orta Avrupa işle- rine müdahale edecekmiş Karol- Bek mülâkatının neticesi. alr gü elgraf haberlerinden l - tafsilât elde edilmişti nasıl bildiriyorlar?. sırası geldi. Bük- abirler Ka- üldür rüpalı m na dair rken şöy islovaky şekilde halledilmiş öl- Bunun istikbal- 'i neticeleri Mi isteme rla gör ler düşü- meselesi- bilir ne inülüyor stedilor. Ondi adan mühim su vel zorla bir sulh muahede: k yerleri galip - tı. Şimdi bu muahe- sini istiyorlar. H: buki Macaristandan yer a Romanya da n lehine da almış ol- lara ver- lanlar ar ar- düşünerek endişeye kap Mada dan mühim tenleri nbi carlar için bü ya ve Rütenler bi ikinci plânda d Fakat bir misakı vardır. Çekoslovaky ve Romanya vardır. arasında k hâlâ S e Çekoslovakya moselesinde tesiri görülmiyen kü- Çük itilâf şimdi Madaristana kar- Şi ne rol cak?. edilecek birşey Fakat diğer taraftan S Bit mühim bir kısmı ile Rüten - lerin arazisi de Macarlara veri - lirse Çekosloyakya Bu da merak vakya- ile Romanya | arasında doğrudan doğruya olan | irtibat kalkmış olacaktır. Bu ise Iktısadi ve siyasi sahada birçok zorluklar çıkar Macarların vam eden daval yük bir dikkatle takib ödilmiş ve dişeler r | tan Bükreş m Macarların davasına müzahe - ret eden yalnız Lehistan midır?. İtalya da buna elaltından yardım- dar, Şimdi Lehistanın vaziyeti 1 dikkattir. Çünkü Macar - yardımcı olan Le- ların davasına yni zamanda Romanya - Tikic n salâhiyettar me - yanın Roman- ndedir. Eğer | ıvu(u" ve lı——!rı artar istan ın da müt! Romanya: icabındı olursa İtalyanın da -Romanyı nüfuzuna karşı koruya- | din yorlar. acarlar tarafından bir teklif göre Lehi Romanya arasında olmuştu. Buna edilmesi bir teşriki mesai- den maksaçi ne ola; u da bir çok dedikodulara geri kalmamı jmaktan ştır a İtalyanın dec müzaheret dir. Evv ier Lehistan ile Macaristan ve Ro - manya arası mekte - diğine göre ma olursa gı olacağı ileri sürülüyordu. ra gayet yavaşça söylenmeğe baş landı ki bund ya knr ı bir an Moskovaya kar- ile Macaristan Romanyanın da teşriki mesai in Leh - Macar inin birleşmesi lüzamu sürüldü. Bunun için de Slo- vakyadaki ara: lâzı ktedir. istan hra iştirak hasıl olabilmesi i hududi; ileri eceği bir paylaşılması m görül ü ve daima gözlerinin önünde görür gibi ya- şattığı meral bugün hiç yoktur. Meral İşte kızın benim... İhtimal hakiki Diye günün birinde karşısına çıkarsa $ hayale uğrıyacak, endi tanıdığı, kendi bildiği, ke di büyüttüğü Meralin yanında bu sahici Merali çok Cansız, zayıf, cıliz birşey bulacak; pişmanlık du - yacak! Fakat, hakikat böyle mi?. midir?. sahralarında amadığı Meral şimdi fif, beyazdan pek az ayrık esmer; küçük ağızlı, küçük burunlu, lâciverd gözlü, narin, sü ! Fakat, babası gi muztarib, babasından daha çok biçare öksüzü! Refiği bu akşam en çok sıkan rab ve bu öksüzlük sahneleri ya! Nereden de mü- . Bu tezar Yoksa şimdi tanıdığı Meral Meralin Edebi lacak mı? kendisi Kan kanı çekiyor; henüz bir sır halinde ka- manevi varlıklar muhayyeleden mu - ruha tamamile sadık akisle: Refiğin bildiği tânı mi ğı ve... bir ardına düştüğü, şeker gibi miye başladı?. sözlerini, bütün aşkını ve zevkini veren bir temaşaker İ: İşte buraya gelince Romanya | böyle bir ti mesal karşısın - | da şüphe göste ya bu işte Lehistanla tanın maksadlarına gi etmeyi pek de kendi le bir teşriki mesaiden ne fayda ek? Romanyaya ne L.r.ı tö- 'Mü üdhiş bir |Japonyada Tayfun 300 kışı olmı'lş, 300 | kışı de kaybolmuş | dan — bildirildiğine göre, ayın 21 inde, Yokuhama civarında ve Kogişima sahillerinde bir tay- fun müthiş basarat yapmıştır. 300 kişi ölmüş, 500 kişi yaralanmış, | 800 ü de kaybolmuştur. 300 den | fazla ev yıkılmıştır. Tayfundan | zarar göl sayısı 40.000 den fazladır. Pıkara Rakıb çıktı | nde yuyan enim i rret bir me düm. ki böj lar a çerez kabilin tabı olsaydı. —N nlerin birşey geldi: n genci, denizin 13,000 metro derinliklerine inebilmek i- çin bir alet yapır Profesör Pikar'ın 1000 metro derinliğe inmiye hazırlandığı ma- lümdur. tım parmağ mağa değildir Döndüm. aletten ilham alarak dibine inmnek için hususi bir cihaz yapmıştır. Bu alet, 1 mi kutrunda bir k: ci bununla 13, ğe inebileceğini i endisi için bir hak taleb € e askeri noktadan da 40 santimetro | edir. İtalyan gen metro derinli- dan ne çıkar? Fakat, luk indirdi rinde kı uzanıverdim... hafilini düşündü- et daima gözönündedir. Bu da / Almanya ki artık Çeki üzerinde iktısadi bir kontrol koyduğundan emin bulunmaktadır. Artık şim- diki Çekoslovakya arazisinin kü - ülmesini istemiyor. Diğer taraftı mehafi- linin Macari Çekoslovakya müzakerçleri etrafında ne dü - şündüğü de ayrı bir meseledir, İn giltere hükümeti & kya arasında başlamış silen müzakerelerin yakın- ir sürette bitmesini ümid Taymis gazı dığına göre İngilt nazarı ren n Londra caristan ile üdür Jan bir takım ara- Bir dakika hiçbir da- bulunamaz. — Yalnız siya: ehemmiyetli olan taleb- yetli ol yi almak hususur bulunamaz, Macarların o - yerleri almak için Ma- | caristan hükümetinin teşebbı rine Londra müzaheret edecek- se de diğer noktalarda böyle dü- şündüğünü bildirmi İtalyanın d lovakya. müz turduğu rusu düşündü, lâkayd kalmadı Fırla öyle isel, Fırladım. mesi Romanın pek dikkatle takib ettiği meselelerden olduğu yuka- yazılan satırlardan anlaşılı- İşte bunu teyid edecek ı Romada rıda on ge yordu. analı ne; düm; perde) (Devamı T inci sahifede) Birde elirdi; canım bu te on yedi, kızcağız. Cumhuriyet Bayramı münasebetile TÜRKÇE SÖZLÜ Filmlerinin en Fevkalâdesi KARA KORSAN Şaheserini takdim edecektir. Baş röllerne : FRA ZİSKA GAAL ve FREDRİC MARCH Bu Ftim Sinemanın şimdiye kadar vü: Sayın Halka a getirilen en büyük Aşk ve Macera flilmidir İzmir'de ELHAMRA SİNEMASINDA da Cu a vönterilecektr. haftası Roman No. 142 hayyele bu ıztırab filmini bulup çıkardı ve çevir- Retfik, Ferhundeyi, Hasibe Hanımın Meralin nerede olduğu düşünürken gözleri bird mamile unuttu, tiyatroda heyecanengiz bir piyese , ne yaptığını mbire daldı; kendini iğ- rakile muhayyelesinin gözleri önüne koyduğu bir lün yapı Ya haşiye de k: lardan ve hayat dığarıy en bu izti- — net ve sahneyi seyre başladı. yük <revü» den veriyor; ya güldürüyor; y afatasının içi inlık kasırgası koparıyor birbirinin arkağından gelen Zaten, bu sahneler bir bü- parçalar gibi. Dağınık dağınık. hut da beyin- i söküp takımile kemik mahfaza- latacak kadar dehşetnak bir cin- hep böyle ve geçidini sür'atle ihuriyet Bayramı Etem İzzet BENİCE yapan tablolar. Hele, Refiğin kendini koyuverip ğ dimağ çerçevesi gevşe bl Tnti BUK0 bi Kd çıldırtabilir Bir yangın yeri. Taş yığınları ve.. kovuklar! Çuval parçalarından kapılar. Koku. Murdar bir koku... Taaffün! Burada, bu murdarlık, bu taaffün, bu çuval ları içinde yaşıyan insanlar! Yüzleri güneşin altında kömür kösevisi gibi kararmış, kat kat kir tutmuş insanlar! Bunlarda yüz, göz, sakal, bıyık, saç, ağız, bu« run hangisi?. Belli değildir. Hepsi biribirinin için- de; hepsi kalın, kırçıl, karmakarışık kıl yığınları yığı a uyku veren bir öğle üs- I da ne yapılı Peki amma, ben geceleri zor u- bir adamım, günün öz uy- n Ankakuşu kadar rımın karşısında iki daki Hepsi okunmuş; okunmuyan birkaç ci r le bir vakitte ele alınsa - ır gelecektir. n bir hikâye ki- dedim.. — Bi meded yok.. Sonra, aklı: Kurşun kaler ma tırmaladı; yeniden aç- endim. Mü le m de y hi bana İ bakış fırlattı; yoksa ben mi ona rzu ile baktım? Lâkin, & niyet etmemekle sükün. det hareketsiz durdum; daha doğ- ak azizim. dim cevab vesdim: | ni li? Saate bir göz Caddeye bakan aralı Yakını güzlerim açıldı. Bu öyle ku t | falan da değil. Tastamam bir gü- zel. Çıplak kollu, dolgun göğüslü, çorabsız bacaklar ve şahane bir vücudle bir kız.. Yirminc insana verdiği harı Baki şairlere fazla kâr olduğumdan — maziye gö- mülmüş aşklara hasret çekmek- le bü yaşa gelmişim; ve pek tabi- | idir ki henüz yedi yaşındaki bir çocuk kadar tecrübesizim.. bülbül- leri takdir eder, kelebeklere kı - yaşın e Şöyle hafif, z nlardan a başka Yazı yazsam.. Güzel ceketimin cı ol at - n kırılmış ucu kebli kalem- mak da âdı kli bir Yatak odama doğru beyaz pikeyle örtülü kar- yolam gözlerime tatlı bi Kendime pek em - G B yorgun- zar bir yaradılışta — olduğumdan şimdiye kadar boş hayallı nageldim; fakat, —artık canıma (tak!) dedi. Bir yanar dağ gibi içimden kayr neredeyse lâvımı dökeceğim.. Ancak bir fır- beraber, hemen Bir dönüş. ) ayol sat zuhur ediversii alım.. Kız benim gin bakışlarımdı manalı bir te- ça gün- dığını hatırlı - | şek çaktı; perdeyi bırakarak sa - lona fırladım. kablarımı e - ine giydim;”eeketime uza n elim geri döndü — Bu havada ceket giymek de olur mu? dedim:. Ve soluğu 80 - kakta aldım. sorduğum bu | zerce Şimi Vay canına .Amma çabuk çık- mışım ha.. Kız daha beş adım at- mamış.. O karşı kaldırımda.. Ben de buradan gideyim bari., Peki | & oğlum, nereye - gidiyoruz b bir man-| Allah aşkına. z cisimler bile | makaşa ediyorum: — Bugün bir delilik — Nasıl delilik? — Şu kızı takib edeceğim. — Allah akıl versin! ah sana akıl versin! odaya yürü arak — sokağa ağım. Cumhuriyet Bayramı Haftası için En Nefis - En Güzel - En Eğlenceli filmini ayıran MELEK EANETTE MAC DONALD'in altın sesli partöneri NE Ve Bıcadvay Melodi filmlerinin unutulmaz yıldızı ELEANOR POWELLİ tarafından şahane bir surette yaradılın BÜYÜK MİZANSENELİ n Yarın Akşam | ON EDDY sında OPERET ŞAHESERİ: ROSALIİE Yözlerce güzel dansöz - En son danslar - Ea yeni şarkılar - Harikulâde bir mevza Dikkat: Yarın akşam içia numaralı koltuklar - salılmaktadır. Pek az loca kalmıştır. Teltfan 40868 ——— — altında! Yalnız gözleri servi dibindeki ölü gözetli- yen aç bir sırtları gözü gibi kıl yığınlarının yarık- larından taşar, parıldar! İşte bu insanlar... Böyle insanlar! Ve... bunlardan biri: İhtıyar. Tek gözlü, Uzun sakallı, kalın kaşlı, keçekülâhlı. Yüzü belki yirmi senedir su görmemiş! Kör gözünden sızan çapaklar pislikten leke leke kabarmış yüzünden solucanlar gibi izler bırakarak çenesine kadar inmiş ve saka- lhında birikinti yapmış. Alnından ve kulak arkal rından terle karışık sızan kirler de enseşinde kat- merleşe katmerleşe âdeta muhkem harçlı bir sıva gibi yer tutmuş! Sırtında içi dışına çevrilmiş; kır- mıizi, yeşil, mavi, pembe bütün renklerden ve bü- tün paçavralardan yamanmış bir hırka. Boyundan koltuk altına asılmış bir torba. Ve paçavra sar- kıntıları. Yanıbaşında ucu budaklı ve yarıklı bir değnek! Boyun daima iğreti ve meymenetsiz. A- vuçlar daima açık; ses. daima ağlıyan, yalvaran bir sesi Bu, birdilenci! 'Tam dilenci, Patron dilenci, (Devamı var| le avu- bessüm fırlatarak pencerenin kar- şısından geçti. İçimde ani bir şim- Kendi kendime mü- HER GÜN BİR HİKÂYEY ir yaz öğlesinde 4 ylece kendime iki d.::? i ettikten sonra Ü çarçabuk veda ettim. M':)uh de düşünmek olmaz, <Kıstif Ş, varsa kaşığında çıkar.» sÖRÜR. yarak yürümeli, e Kıt köşeyi döndü -Xr.ıe’âlv deyiz. rah, durak yerifit ĞŞ a tramvaya binetf , en de binersin; demtffiy, Ceketimi evde ğ: lli şum varsa o da yanımda İj Hay Allah senden razi olğ ferin Kız tramvayâ di; karşı sokağa girdi T:* de arkasından.. Oh.. KimSülği meydanda. Bu sıcakta kifll sokağa tanim? Kız, ayaklflli imi duymuş © ben ona ruldu; mayın. mi unuttunuz mu? Beş 0f Şey. hemi Hayat müsavidir'« Bak ulmak malı. maddi olacaksın.. çabuk iltifat etti.Yı | Hicran yok, ümldsizlik Y | şasın böyle sevgiler!.. Öm | sa amma.. ne zarar?.. At bardağı!. Bu ne? Kız bir daha lütfetmesin mi? Kısa bir tereddüdden #tf yük bir iş yaptım.. Büyük lar önide verilirler.. (Öylü vize vardı galiba'. Yoksa söylemiş olurum..) Beniii rım büyük bir şey değil bana göre te mıı)ımv j | kendimi bü... ewwvel etmiştim.. Hak verirsiniz Ne ise sadede gelelirii Hemen kızın yanına ##İŞ Zaten aramızda yarım & a ya yoktı KHŞ eklemediğim, düzgün, 9* | emiyen bir sesle lkınl, > Baj yyalnız gitmemifli (Halbuki, benim bu Ğ asızdı..) dedim. Biz. ciğim m ladım.. Bu ne güzellikti Y Bi de nekadar cana yakifii — Ne minasebe Beni tebrik ediniz. zerindeki tesirine rağmett sakin cevab verdim. — Şimdi bir münasel racak mevkide de uı-'ılıHV hasebet aramasanız olmaf Nüktem pek hoşuna gıü“ w bir kahkahayla birlikte: — Peki.. dedi., Dediğinif | sun l | — İçime bir gurur daha & ifade ile, iş görmekten & emniyet geldi.. Yanyana YŞ başladık.. Çıplak kollarıf selen ateş beni adeta yaktf) | damıştı.. Ne çabuk kanınt mıştı bu kiza?, Havadan, sudan ı.mııx—'" | alıyoruz... Hep o konuşu)' | daha iyi.. Çünkü ben, M böyle bir vaziyetle yeni F tığımdan söyleyecek şey | | yacaktım.. O cıvildiyor« | hayran hayran bakıyorut” zı yanaklarında gözleriti fazla dürdü galiba ki bir # * teş gibi gözlerile çapkın bana baktı.. İçime sıcak şeyler yayılıyor.. Allnh dil etsin, ben başka şeylef meğe başladım.. Biraz se sokak ortasında onü kavrıyarak, kııııdudıkl bırakı y Bir aralık & — Nereye gidiyorsunuf O da sordu: Neden sordunuz? Güldüm — Sizden ayrılmak Kof Birden kolurna girivet vücudile bana bir yaslati (Devamı 7 inci 80 İTİZAR j Muharririmiz Murat rahatsızlığı —dolayısile bY Bahar Arası» adlı hikây€f mını dercedemedik. — Yart mızda neşredilerej rek arzederiz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: