10 Kasım 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 1

10 Kasım 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

- Hitler meydan oku or| 15 inci yıl ve harf Bir Avukat ( inci sahifeden devam) ile Fransa arasındaki ihtilâflar da bilhassa Fransız sefirinin Roma- da itimadnamesini okuduğu bu- ler içinde daha çok gerginlik arzetmektedir. Son yirmi dört saatlik vaziyet bilhassa Londra - Berlin - Paris - Roma arasındaki bu ihtilâfları or- taya koymakta ve bir aralık ya- tışır gibi görünen Avrupa politi- bocalamayı ve muay- yen bir istikamet üzerindeki in- kişafını tebarüz ettirmektedir. Fransız gazeteleri ateş püskürüyor Paris, 9 (A.A.) — Figaro gaze- tasinde Dormesson, şöyle yazı - yor: Hitler dün akşam bilhassa şid- getli bir tonla yeni bir nutük söy-| lemiştir. Hitler, Almanyayı Av - rupada elinde bir zeytin dalı ile yalnız başına dolaşmakta ve harp mutilerinin mütemadi tehditleri- lunmakta gibi gös - ftermeğe çalışmaktadır. Bütün dünyanın Eylül ayında bu raiya- ne tenezzühü nasıl takdir. etmiş olduğunu hiç şüphesiz utunmamış- tır. Rolleri bu kadar büyük küs - tahlıkla altüst etmek kabil değil- dir. Ve müstemlekelerinin kendi- sine iade edilmesini istemekte ol- duğu anlaşılan Almanya acaba bul talebini gene elinde zeytin dalları olduğu halde mi yapacaklır?. Figaro gazetesi, Londra'dan is - tihbar ediyor: «B. Pirov'un ne cenubi Afrika,| ne Portekiz ve ne de Belçika'nın| tedakârlıklarda bulunmağa âmâde olmadıklarını meydana çıkaran İs- tişarelerinden sonra şimdi burada Şu nokta vazıhan tebeyyün etmiş-| tir ki Führer'in müstemlekelere a- At mütalebatının süratle tatminini istemesi halinde büyük Britanya-| man fedakârlıklarda bulunması lâ -| zimgelecektir. Halbuki bunun için, hiçbir hazırlık yapılmış değildir.. Epok gazetesinden: eHitlerin sözüne inanmak lâ mmgelirse, Almanya ile Fransa ve arasını açan ye - gâne mesele, müstemlekeler me- selesidir. Fakat bu iddia, her ta - lebin tatmininden sonra ileri sürü- len iddianın aynidir. Daha geçen- lerde B. Çemberlayn'e mmmı.- keler meselesinin bir harp -w olmıyacağına dair teminat vermi olan Hitler, bugün diyor ki; .,u - manya, normal müzakereler yoli- le tatmin edilmediği takdirde bu tatmini zorla isteyecektir.» İşin -) Çık tarafı budur ve henüz kapalı olan gözleri açabilir.. Ageş, Berlinden Lö Jur - Eks-| dö - pari gazetesine bildiriyor: «B. Çemberlayn'in — Münih'te sarfetmiş olduğu gayrete rağmen| Almanya ile büyük Britanya ara -| sında her şeyin yolunda gitmekte olmaktan pek uzak bulunduğu in-| tibat kuvvet bulmuştur. Almanya ile Büyük Britanya'nın| yekdiğerine karşı cephe almala - larına sebebiyet veren meselenin müstemlekeler meselesi — olması muhtemeldir. B. Çorçil ile B. Duf Kuber ve muhalifler namına söz söylemeğe | salâhiyettar diğer zevat hakkında kullanılan lisanın bizzat Londra hükümeti aleyhine müteveccih 0-| lan daha derin bir infialin aksi ol- duğu düşünülebilir. Övr gazetesinde Bn. Tabui, şöy- le yazıyor: <Almanya, itilâfgiriz davranaca- ğinı evvelden haber veriyor. ve kendisile müzakerelerde bulun -| mak istediği memlekette muhalif- lerle hükümet arasında nifak çı - karmak istiyor. Herbalde Hitler, müstemlekeler meselesi için harp' etmiyeceğini söylememiştir... Ördr gazetesinde Viviye — diyor!| ki: «Dün Hitler, — müstemlekeleri rTesmen İstemiştir ve Almanya ha ricinde henüz hürriyetin lehinde İnkılâbı pu'ları Yakında tedavül- den kaldırılcak Cumhuriyetimizin 15 inci yıl - dönümü münasebetile satışa çıka- tılan pullar büyük bir rağbet g.z- müştür. Bilhassa Amerika ve Avrupa » nn mühtelif şehirlerindeki - pul kolleksiyoncuları mühim sipariş- ler vermişle: ) r. (39.5) kuruşa satılan bu pulla - Fin 23 Kânunusani 039 akşarmı sa- tışına nihayet verilmesi alâkadare lara bildirilmiştir. Harf sakilâbının 10 uncu yildö- nümü münasebetile satılmakta o- lan (hatıra pulları) nın da, 1 Şu- bat 939 da mevkii tedavüldea kaldırılması tebliğ olunmuştur. ae v 1938-1939 ders yılı lise olgun- luk imtihanlarına gireceklere so- rulacak “mevzular şimdiden tes- bit olunmuş ve dün alâkadarlara tebliğ olunmuştur. » Romanya veliahdı prens Mis hail dün 17 inci yaşına basmıştır. v Mahrukat fiatlarının yüksel- Mesine mâni olmak üzere yeni tedbirler alınmaktadır. * Denizbank namına Alman - yadaki yeni vapurlarımızı teslim | alan heyet azaları değiştirilmiştir. v Pariste bir Leh Yahudisi ta- rafından vurulan Alman sefaret kâtibi dün ölmüştür, *& Dublin şehrinde çıkan grev büyümektedir. — Şehrin — bütün tramvay arabaları ve otobüsleri çıkarılan bütün seslerin susturul- ! depalarda kalmıştır. masını; boğulmasını istemektedir.. Hitler'in İngiltere ve Fransa «Anlaşma: kelimesinin kendisi - çin hiçbir manası olmadığı sure - tindeki beyanata telmih eden I.8- buşe, Aksiyon Franses gazetesin - de şöyle yazıyor: ) dİngiliz efkârı umumiyesi: Berlin'e karşı hâlâ inanılmaz - bir, müsamaha göstermekte israr edea kısmı, bu baptaki hükmünü tekrar gözden geçirmek için bu beyanat- tan istifade etmiyecek midir? Böy-! le olacak olursa, Hitler'in şiddetli nutukları bir işe yaramış olacak- tır. Kımyagerler tasnif v.ediliyor Bundan sonra her istiyen kimya- gerlik yapamiıyacek Yeni bir çok tedbirler alınıyor Memleketimzide çalışan kim - yağerlerin muhtelif mekteplerden| mezun oldukları ve bu mesleke büyük bir rağbet gösterildiği gö- Tülmüştür. “Ezcümle Avrupadan veya İs - tanbul üniversitesin ednmezun o- lan yüzlerce kişi bulunduğu gibi (Eczacı) mektebinden çıktıktan sonra 2 senelik bir stajla (kimya « ger) olanların adedi de çok art - mıştır. Öğrendiğimize göre Maarif Ve- kâleti, kimyagerler arasında bir tasnif yapmağı kararlaştırmış ve bu ara kimyagerlerin de tekaüde v Evvelki geceki ay tutulması” münasebetile uğurdur diye mil - yonlarca Hintli, günahlarından kurtulmak üzere Ganj nehrine girmiş ve bunlardan 400 Hindli kaybolmuştur. —— ——— sevkolunduktan sonra - bükümet, idarci hususiye ve belediyelere ta- yin olundukları zaman yeni va - Zifelerinde maaşlarını ücret ola- rak almaları da muvafik görül - müştür. Bu hususta yeni bir proje hazır- lanmıştır. Bu projeye göre İanleğtiniş de kimyagerlik yapmak hakkı, yalmız Türklere ait bulummakta, kimyagerler birkaç sınıfa ayrıl - maktadır. Badema, ancak kimyadan <fen, doktoru» diploması almış olanlar- ia «kimya mühendisliği» ve eski Darülfünundan — «kimyagerlik» şehadetnamesi almış — olanlara «imyager» ismi verilebilecektir. İstanbul Darülfünunundan Bi- yolojik kimya sertifikası veya gı- dal kimya sertifikası almış olanlar ise «kimyagerlik» — edemiyecek yalnız kendi mmhnnda çalı - | şabileceklerdir. Halen memleketimizde çalışan bütün kimyagerlör de bu tasnife tâbi tutulacaklardır. Bunu niçin ecnebi memleket - lerde tahsil edenlerin şehadetna- meleri Maarif Vekâletince tetkik olunacaktır. Diğer taraftan resmi mücssese- lerde memur olan kimyagerlere resmi vazife saatleri haricinde lâboratuvar açmak müsaadesi de verilmiştir. Mahkemede lcra memuruna ha- karet iddiası ile mahküm oldu Dün Adliyede icra muhasebe - sinde bir hâdise cereyan etmiş ve bir avukat suçlu olarak asliye dör- düncü coza mıhkı'mc:'uıe sevke- dilmiştir. Mesele şudi Dün sabah, avukat Bıy Hidayet iera muhasebesine gitmiş ve mü- vekili Hamide namına yatırılmış| olan parayı almak için icra dosya MÜUJ DE.. Bu yıl adalara su veriliyor Su buradan Deni zbank tarafından su tan'larile ada'ara faşınacak memuru Osman Güray'dan ds - Belediyede sudepolarını tamir ettirecek yasını çıkarmasını istemiştir. Bir müddet beklemiş, dosya me- muruna tekrar hatırlatmış, o da dosyanın şefe sevkedildiğini söy- lemiştir. Bunun üzerine avukat| Hidayet şef Remziye müracaat e- derek dasyasını sormuş, gelmedi-. ği cevabıni alınca tekrar dosyal memuru Ahmedin yanına gelmiş ve başına parmağile üç kere vur| muştur. Bunun üzerine avukat Hidayet) vazife halinde memuru tahkir ve! darp suçundan dördüncü ceza mah kemesine verilmiştir. Öğleden sonra yapılan muhake- mede dinlenen şahitler, avukatın ieta memurunun kafasına parmayı ni bükerek vurduğunu gördükle -| rini söylemişlerdir. İcra şefi Rem- zi de avukatın kendisine müraca-| atında dosyasını bulamadığını ve mütecesiren gittiğini ve lera me -| müuruna ikaz maksadile vurmuş ©-i lacağını tahmin ettiğini söylemiş- tir. Avukat Hidayet te darp ve tah- kir kasdi olmadığını, memura ikaz! parmağile dokunduğu - lemiştir. Müddetumumt iddlasında avu -| kat Hadinin icra memuru Osman Güraya cismen eza vermek mak - sadile parmaklarını bütün kafasına vurduğu sabit olduğunu, ancak dosyanın alâkadar masaya - değil de başka masaya sevkedilmiş ol -| masının tahrik mahiyetinde bu - lunduğunu ve bunun da nazara a- hnarak Hidayetin tayin - cezasını. istemiştir. Davacı lera memuru Osman dos- yaları kendisinin yalnız dolabın -| dan çıkardığını, gideceği masalara| mübaşirin götürdüğünü, eğer bir yanlışlık yapılmış ise buna kendi-| sinin sebebiyet vermediğini bu i-| tibarla avukattan 200 lira tazminat istediğini söylemiştir. Neticede heyeti hâikime avukat| Hidayetin suçunu sabit görerek, ceza kanununun 456 ıncı maddesi| mucihince 29 lira para cezasına mahküm etmiş, fakat doayanın yanlış masaya gitmiş olmasını tah rik mahiyetinde kabul ederek hu Su halka ucuz verilecek daların su derdi nihayet halledilmek üzeredir. Evvelce burada arteziyen tesisatı yapılması veya büyük bir su vapuru alınarak su taşıması bakkındaki tasavvurlardan müs - bet netice alınamamış, bu iş yüz üstü kalmıştı. Şimdi Denizbank ile belediye arasında geçen mü - zakere neticesinde Denizbanka Bid su tanklarile adalara su ta - Şınması ve bu suların ” oralardaki depolara konulması kararlaştırıl. maştir. Denizbank suyun tonunu 40 ku-| ruşa nakledecektir. Yani bir kilo suyun taşıma ücerti olarak Deniz- italya'nın Habeşistan üzerindeki hâkimiyeti Roma, 9 — Cenubi Afrika birli ın - Habeşistan üzerindel diğini İtalyan hükümetine bildir-i miştir. Te Alman polis müfettişleri 'Tokyo, 9 — Alman ve Japon po lisleri. komünistlere karşı yapıla - cak takibatı tanzim etmek üzere Alman polis müdettişlerinden Ranz Huber Tokyo'ya gelmiştir. Burada iki sene kalacaktır. ei | Ticaret müdürü İzmirde İzmir, 9 (Hususi muhabirimiz - den) — İç Ticaret Umum Müdürü Mümtaz bugün şehrimize — gelmiş| ve Ihracatçıların yapmış oldukla-| ri toplantıya başkanlık — etmiştir. Mümtaz, burada pazarlıksız - satış kanununun tatbikatı ve nı—ıı_—pım' ni inceliyecektir. zoem Yeni bir kültür mecmuası (İleri Hayat) ismile edebi, içti- mal aylık bir fikir ve kültür mec- | muası çıkmıştır. Meemuayı kuran edebiyat —muallimlerinden — şair cezayı T lira 20 kuruşa indirmiş ve bunu da tecil etmiştir. Ayrıca avukat Hidayet davacı icra mo- muru Osmana 15 lira tazminat ver-) meğe ve masarifi muhakemenin tesviyesine mahküm edilmiştir. * Hollandanın maruf deniz in- şaat şirketlerinden birinin mü - messileri liman inşaatı hakkında yeni teklifler yapmak üzere şeh- rimize gelmiştir. “Yahya Saim Uzan oğludur. Arkadaşımızın eserine uzun ö- mürler diler, karilerimize müjde- leriz, eli Fitre ve Hava Kurumu Evlerimize bırakılan fitre zarf- larına koyacağımız birkaç kuru- Şun bir araya gelmesile mühim bir yekün hasıl olur. Bu da mem- lekete büyük bir yardım temin eder. Bu itibarla fitrelerinizi Ha- va kurumuna veriniz. banka & para verilecektir. Belediye suyun diğer Tmasraf- larını da besap edecek ve buna göre fakat gayet ucuz fiatla olmak Şartile halka su dağıtılacaktır. Denizbankın suları taşımsar me- selesi halledildiği cihetle şimdi ilk iş olarak Adalarda esasen mev-. cud olan su depolarımı ıslah ve ta- mir etmeğe kalmıştır. —— Belediye bu ciheti de nazarı dikkate almış ve bu yolda esaslı hazırlıklara başlamışlır. Ancak mevcud depoların kâfi gelmiyeceği anlaşıldığından halk depo sayılarmın çoğaltılması için belediyeye baş vurmuştur. 'Zmil mi İ mil mi sür'at tecrübleri yapılıyor Denizbankın İstinyedeki fabrika da tetkik edilmekte olan yeni ge- milerinden Etrüsk, dün — öğleden sonra havuzdan çıkarılmış ve Mar marada tecrübeleri — yapılmıştır. Etrüskün Mersine yaptığı son se&-| | ferinde süratini kaybettiği ve dö- | nüş seferinde ancak 7 mille sey - rettiği görülmüştü. Bunun üzerine! gemni fabrikaya alınarak tetkik e- dilmiş ve dün sabah yapılan toc- Tübesinde on milden fazla sürat te| min ettiği görülmüştür. Dünkü tec, rübelerde, gemide Denizbank fen, heyeti de hazır bulunmuştur. Gemi Cuma günü kalkacak olan Mersin postasını yapacaktır. l |Türki ye grup şampiyonluğu Ankara, 9 (Hususi muhabirimiz- den) — Milli küme dışında kalan ve lik maçlarını ikmal etmiş bulu- nan 27 bölge arasında (Türkiye| Etrüsk vapurunun | grup şampiyonluğu) maçları bu a- yın 26 sında başlıyacaktır. Grup, merkerleri İzmir, Aydın, Adana, Samsun olarak tespit edilmiştir. Her grup merkezine yedi vilâye tin şampiyonları gelecek ve tasfi- ye usulile orada biribirlerile çarpı şacaktır. Bu suretle ortaya çıka - cak olan grup şampiyonları final maçlarını Ankarada yapacaklar - dır. Ankaradaki final maçlarının bitincisi 30 İkinciteşrin, ikincisi 3 Birincikânunda yapılacaktır. AŞK VE MACERA ROMANE 30 — Yazan: İskender F. SERTELLİ — Tevil eden kim ayal? Tek- rar, şerefimle temin ederim ki se- ni.. bu ay sonunda Taksimde yeni bir apartıman tutacağım. Orada beraber yaşıyacağız seninle! Fa - kat, beni çok sıkıştırma., hele şu kadını bügünlerde yola çıkara - yam. Onu başımdanı savdıktan sön ra tam münasile başbaşa, bizbize kalacağız, Doracığım! Dora, Nihadın rakı kadehini dolduruyordu. , Nihad: — Bu gece çok içeceğim, dedi, başımda bir uğultu var. O kadar rgunum ki. Bugün tamam iki Te uçtum. Tayyarecilik çok güç Âiden gok sevebileceğim bir kadın- Paravanın arkasında — gizlenen Yılmaz kendi kendine gülüyordu. Nihad meyusane bir tavırla ilâ- ve elti: — İçimde garib his var. Otuz beş yaşından evvel öleceğimi s2- nıyorum. Bunün için, Al£red dö Müssenin dediği gibi, yaşadığım müddetce hayatın zevkini çıkar- mıya çalışacağım. Dora müstehzi bir tavırla başı- mı salladı: — Yani önüne gelen kadınla eğenleceksin, öyle mi? — Hayır. Bunu demek istemi - yorum, Dora! Ben, hayatta sen - | Ja karşılaşacağımı zannetmiyo - rum. — O halde ben sigortadayımı: Nihad güldü: — Ona şüphe yök. Heje bir şu Margriti savayım da. Sen ondan sonra gör bak, ne güzel yaşıyaca- Bır. — Sakın darılma, Nihad! Sana bir şey sormak istiyorum: Yeşil- köyde de bir Türk kızile sevişti- ğini söylüyorlar.. Doğru mu? Nihad gözlerini açtı: — Haltetmiş onu söyliyen. Be- nim kalbimde bir tek kadının sev- gisi var: Doranın... Ben, senden başka bir kadın sevemem. — Beni bütün bunlara tercih e- dişinin sebebi nedir? — Sen hepsinden daha çok gü- zel ve civeleksin! — Yeşilköydekinden de güzel miyim? — Bırak şu soğuk şakaları de- dim ya. Ben Yeşilköyde işten ba- şımı kaldıramıyroum. Hem benim bir prensibim vardır: İş muhitim- de kadınlarla meşgul olmam. — Onun da, çok güzel bir kız, diyorlar da. Söyle canım, olur ya. Gençlik bu. Belki orada da Hört ywnhr'vnblrhchznı— —Hıyu'uıyırlınıuım- — Bunlardan birine göz atmış, hattâ gönül vermiş olamaz mısın? Nihad hiddetle bağırdı: — Benim bir şeyden haberim yok.. İşte o kadar. Haydi içelim.. Ağzımın tadını kaçırma benim... Kadehler dolup boşalıyordu. Yılmazın sabrı tükenmişti. — Ne yamap kurtmuş bu adam! Diyerek, paravananın arkasın - dan çıkmıştı. < Yılmaz artık Nihadın karakte « Tini öğrenmişti. O şimdi, orta'ma- h bir kadın olan Doraya bile acı- yordu. — Şu kaşerleşmiş kadını - bile Diye söylenerek, ilk oturduğu odaya girdi. Yılmaz şimdi ne yapacaktı? Bütün bunlar Nihadın şahsına taallük eden huşusiyetlerdi. Bu temayüllerde zabıtayı alâkadar e- den bir nokta yoktu. Ancak, Ni - had, bütün bu entrikaları muvaf- Ertesi sabah, hatırı sayılır bir zat, İstanbul müddelumumisini ziyarete gelmişti. — Nihad Akgün bir tayyaraci- dir, dedi, başına bir kaza gelmiş. Bu gencin mesleki şerefini koru- kuki ve cezal vaziyetini öğren - mek istiyorum. Cümhuriyet müddeiumumisi, Nihad hakkında adliyece yapı - Tan tahkikatın tamamile kendi a- leybinde olduğunu ve evrakın mahkemeye verildiğini söyledi. — Nihadın sahtekârlığı sabit ol- muştur. Müddelumumi ve şahid- Ter dinlendikten sonra, elimizde- ki vesikalarda cürmü isbata kâfl gelmiştir. Kendisine biz de acı - yoruz. Fakat, kanun nazarında herkes müsavidir. Suç işliyen, şüpbesiz cezasını görecektir. — Bendeniz tavassut veya ilti- mas için gelmedim. Böyle bir şey aklımdan bile geçmez. Yalnız, bu genci yakinden tanırım. Vaziye - tini anlamak istedim. Böni tenvir ettiğiniz için, teşekkür ederim. Nasılsa bir çocukluk yapmış... Al- dığı paranın mikdarını anlıyabilir miyim? mak kaygusile sizi ziyarete gel - dim, Kendisinin bu meselede hu » — Böş bin Türk lirası.. » (Devanu var) DIŞAR 21 yılda 'Sovye'ler — e Sovyet Ba$ş' komşu mem anlatıyor Moskova, 9 (AA.) —? leri konseyi başkanı B bildiriyor: Sovyetler Birliği halk Teşrinievvel ihtitâlinin 9? münasebetile, Moskovü yet meclisinde okuduğu birinci kısmı dahili işleft etmektedir. B. aısaquı-mıııılıd sünün 21 sene evvel K zencirlerinden kurt mesut bir hayat için B kânlar elde ettiğini sonra diyor ki: «Her tarafta bizim mimizdeki terakkiler BÜ maktadır. Malüm olduğu e botajcılar bizim end nakliyatımızı baltalı şeyi yaptılar, Bunların hassas damarı olduğunu dı. Fakat şurada, buradi zi durdurmaya muval beraber, hamlemizi di lar. Bu sene ilk on ay ” yük endüsiride geçeni yüzde 12,5 nispetinde ö bir inkişaf vardır. BU 'nız büyük endüstri- iÇİü İj 150 milyon rubleye tel düstrimizin inkişafını & dıkları ve durduramıy mektir. Ziraatimiz geçeti bölgelerindeki kuraklık bazı zorluklarla karşi rağmen rekolte 1936 vt * rındakinden yine fazi bir rekor yılt olan biraz eksiktir. Size şurasını temif Devletimiz buğday bt derece iyi bir vaziyetle larımız o derece blı gün hiçbir. kuraklıktâf sürprizden ıoı-ımıyo!“" l Yalnız pamuk, pancaf zirai mahsulleri değil, tin bütün diğer Ihtiyi gün tam bir emniyet İŞ ediyoruz. Memleketimlif kozlar yeni tekniği v& zasyonu ile Kolkaz TEİ tin kalkınması ve hayatının iyileşmesi 1f köylülerin hattâ rüyi göremedikleri şeralti Y? Milli ekonominin trinin ve Kolkoz kişafı, Sovyetler Birliğİ lerinin - refahının temel vazifesi gö sihği, Bu keyfiyet, mallarif ğ nün arttığını da gö 1938 senesinin ilk 0f Reçen senenin ayni M betle, mal tedavülü betinde, ,u.nnııı'f Buğdaydan Arpadan Üzümdea Hurmadan z Yurdumuzun. hati İ esbabını temin meşkür meseisi ve aldığı teberrusti | vazifemizdir. ta Diyanet İşleri F dan verilmiş olan FÜŞ ce sadakai fıtır VE kellef olanların - tehlikelere — kartt milletimizi feyizli udmh" : lışan-mezkür Türk a yardımda ve DU memleketimize hi? ması lüzumu 6 ınikıuuıhıfd'

Bu sayıdan diğer sayfalar: