8 Şubat 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

8 Şubat 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HÂDİSELER KARŞISINDA Son Telgraf HERKESİN YÜREĞİNİ | BİZ NEKADAR SABUN HOPLATMANIN ZAMANI MI? | SARFEDİYORUZ ACABA?,. —— — — —— — ——— ünkü Yeni Sabah refikimiz | Dm_lu:: şehir moclisi azaları istifa etmelidir, diyor. A, birader, ne isltersin sayın mümes- sillerimizden... Onları daha birkaç ay evvel biz kendimiz - seçmedik -mi?. Madem ki istifa etsinlor, di- yorsün, o zaman reyini verme - min zamanı mi şimdi?. 43 MİLYON LİRAYI (EREDEN BULMALI ACABA?., anbulun kaldırımsız sokak - larına kaldırım döşemek için ta - mam 43 milyon liraya ihtiyaç var- mış.. Gazeteler de boyuna, yollar çamurdan geçilmiyor, diye fer - yadı basar, dururlar.. 43 milyon Hirayı bul da, yolları yap.. Mey- dan hazır.. Bundaa sonra, bütün arkadaş - Jara tavsiyemiz şu: İstanbulun kal- dırımsızlığından şikâyet etmeyi- niz. seydin?. Herkesin yüreğini hoplatma - 'TARİH NE GARİB ge e Dünkü gazetelerde ne tuhat ser- levbalar vardı: Bir gazete: — «165 bin asker, 300 bin sivil Fransaya geçti. diyor.. Yüreğim ağzıma ge- decekti. İnsan zannediyor ki, bü- yük bir ordu Fransaya taarruz et- miş.. Acaba, yeni bir harb mi diye telâşlanıyorsunuz.. Halbuki, bu yüzbinlerce insan İspanyadan Fransaya geçen mül- tecilermiş.. Tarih, ne gatib günler yaşıyar.. Yüz binlerce kişilik eli silâhlı or- duların mülteci olduğunu ilk defa görüyoruz. Tramvay ve Tünel Şirketleri Satınalma Mukavelesi Bugün İmza Ediliyor 'Tramvay ve TÜnel şirketlerinin| satın alınma mukavelesi bugün imzalanacaktır. Yeni idarenin başına getirilecek olan müdür de taayyün etmiştir. Diğer taraftan <Hava gazi» şir- iketile de yakında müzakerelere başlanacaktır. " şişı—i Telefon San'ralı Şişlide inşa olunan 2000 abane- Tik yeni telefon santralının ma - kinelerinin yerine konmasına ya-, kında başlanacaktır. Bu iş ağus- tosta bitecek ve yeni santral ey- lülde faaliyete geçecektir. Halen hiçbir semtte kimseye yeniden telefon verilemediğinden ancak o aydan sonra yeni abone kaydı mümkün olabilecektir. 'Yer yüzünde sarfedilen sabun - ların miktarını gösterir bir ista - tistik neşredilmiş. Amerikada bir senede nüfus başına on bir bu - çuk kilo, İngilterede dokuz bu - Çuk, Fransada sekiz, İspanyada beş, Romanyada üç kilo — sabun sarfediliyormuş. Bizim, senede nüfus başına ne kadar sabun sarfettiğimizi bilmi- yorum. Fakat, muhakkak ki, bü - | tün bu memleketlerden daha çok-. tur. Çünkü, bizim eski ahşab ev- lerde, fareler, her gece bir kalıb sabunu ahkp götürürler.. DEVLET ADAMLARININ SÖYLEDİKLERİ NUTUKLAR ——— ——— Şu günlerde Avrupada tanın- mış devlet adamları sık sık nu- tuklar söylüyorlar, ateş püskürü- yorlar. Atıp tutuyorlar.. Sonra, ga- zeteler, günlerce bu nutukların tefsirile uğraşıyor. Acaba, filân cümleden şu mana mı çıkıyor, yok-| sa şu mu?, Çemberlayn böyle ac- mek istiyor, yoksa şöyle mi? Hit- lerin bu cümlesi altında şu mana ma vardır, yoksa öteki mi?. Bu tefsirleri yapan Avrupa gı- zetelerine ve ajanslarına bakıvo - rum da acıyorum. Bunun kolayı var yahu. Bundan sonra, bütül dvlet adamlarına — birer tezkere yollamalı, demeli: — Sayın baylar, Allah aşkınıza, ne söylemek istiyorsanız, açıkça söyleyiniz, bizi tefsirlerle uğraş- tırmayınız. Fakat, açık söyleyince de, on - ların büyük politikacı olduklarını kim anlıyacak?, AHMET RAUF HABERLER v Eminönü meydanındaki E- minönü hanmın yıkılma ameli - yesi belediyece muvakkaten dur- durulmuştur. Buna sebeb, demir potreller meydana çıktıktan son- va banın tehlikeli vaziyette gö - rülmesidir. Şimdi hanın etrafı tah- taperde ile çevrilip mütehassıs bir kalfenin nezareti altında işe de- vam olunacaktır. * Tramvay ve Tünel şirketle- rinde devir ve teslim muamele - sine devam olunmaktadır. Dün kasa ve banka mevcudu da ltama- men devir ve teslim alınmışlır. *W Avrupaya giden Üniversite talebesi halen Atinada bulunmak- tadır. Birkaç güne kadar oradan şehrimize döneçeklercir. * 8 aylık vergi tahsilâtı mik - ftarı geçen seneye nazaran 1 mil- yön 147 bin 510 liralık bir fazlalık vardır. * Tekirdağında Barbaras na - hiyesi civarındaki kömür ocak « larından biri çökmüş ve üç amele toprak altında kalarak ölmüştür. * Mekteblerde lisan tedrisatı - mın niçin zayıf olduğu hakkında yapılan tetkikler devam etmek - tedir. Diğer taraftan mekteblerde ber şeyden evvel kitab valdeti te-| min olunacaktır. GÖKYÜZÜNDE AŞK YARIŞLARI No 110 Bu tahavvül yirmi gür. içinde ol- du. Reşadın annesi, Nesrinin kula- Çına yaklaştı: — Acaba onu mu sevi —0 da kim?. — Suna. Kim olacak? — Zannetmem, Sevseydi, arka- daşı lehine feragat göstermezdi. — Nasılsa velki bir delilik yap-; mış, sonra pişman olmuşur. Hiç tahmin emiyorum. Çün- ki — Senin de dilinin aitında bir bakla var.. Çıkar bakavım şunu.. ek İstiyec ki, Suna| YVazan: İskender V. SERTELLİ miyordu. Ağabeyim bunun farkına varmış olsa gerektir. — Haydi canım., Suna, Reşadı görmek için pencerelerden ayrıl> mazdı. Ondan iyisini mi bulacak sanki? — Kimbilir? Ben gördüğümü ve) sezdiğimi söyledim. Muhakkak o-| lan bir şey varsa, ağateyim artık Suna ile meşgul olmuyor. — Bunu nasıl anlıyabiliriz? Gök yüzünde — Çok kolay.. — Nasıl? — Bana müsaade et.. Biraz son- Kİ Hayvan Cinsinin İslahı Bu Babta Yeni Tedbirler Alınıyor Milli servetlerimizin başında ge- len hayvancılığımızın — ilerlemesi ve bir taraftan miktarının artar - ken diğer taraftan kalitesinin ve einsinin ıslahı yolunda yeni ted- birler alınmaktadır. Diğer taraftan şimdiye kadar yapılan hayvan mücadelesi faa- liyeti sayesinde 28 vilâyetimizde 13 bin 435 büyük ve k, 1 milyon 12 vilâyette 62 panayırda 61 bin 114 büyük ve 38 bin 668 küçük baş, 43 vilâyette 40920 köyde 4 milyon 961 bin 606 | büyük ve küçük baş hayvan muh- telif hastalıklar bakımından mr ayeneden ve taramadan geçiril - miştir. dan başka yabancı memle- ketlere çıkarılan 500 bin baş hay- van ve hayvan maddeler birer bi- rer veteriner teşkilâtının elinden geçirilmiş ve bunün için mevzuat dahilinde sağlık raporları veril - miştir. Terkin Olunacak Vergiler 340 senesinden $31 yılına kadar belediye şubeleri - tarafından ta- hakkuk ettirilip te hernedense tahsil olunamıyan vergilerin ter- kin olunması icap etmektedir. Bu münasebetle bolediye şubo- leri, kendi dairelerindeki bu ka - bil mükelleflerin hesaplarını ha- zırlayarak terkin muamelesinin tasdiki için belediye merkez mu- hasebe müdürlüğüne göndermek- tedirler. Ezcümle Fatih belediye tahsil şubesi de mıntakasında bu kabil terkini icap eden vergi miktarı- nin 205 lira 7Ü kuruşa baliğ ol - duğunu tesbit etmiş ve bunu tas- dik ettirmek üzere Hesap İşleri Müdürlüğüne göndermiştir. Hosap İşleri Müdürlüğü — de; bu kabil terkin - muamelelerini tetkik ve Daimi Encümene tasdik, ettirmektedir. Si Cereyan Kesildi Dün akşam saat 12,30 da Be - yoğlunun mühim Bir kısmının e« lektrik cereyanı umumi — şekilde kesilmiştir. Busebeble; Beyoğlu ve Kurtuluş 30 - 55 dakika kadar karanlıkta kalmıştır. * Yahudi zabitler İtalyan or - dusundan tamamen - çıkarılmış - lardır. * Dün sabah Londrada elektrik fabrikasında birkaç infilâk vuku | bulmuştur. 2 kişi tevkif olun - müştuür. * Balkan antantı ekonomik konseyinin deniz kumitesi yakın- da Pirede toplanacaktır. — Kızmaz, merak etme! Ona bir| kahve pişirip götürürüm. Bu ve- sile ile biraz derdleşirim. Belki bana söylemek istediği şeyler var- dir da senden çekinmiştir. — Olabilir. Haydi git bakalım, — Çalışıyor musun ağebey? — Görüyorsun ya. Sona elimle bir kahve pişir- iştim. Reşad üzerine yaslandığı ma - sadan başını kakdırdı. — Çok iyi yaptın, Nesrin! Ben İzmire geldim geleli kahve tirya- kisi oldum. Dairede de günde beş Altı kahve içmeden duramıyo - rum. k Nesrin kahve fincanımı masanın üstüne bıraktı.. “Ayakda durdu. — Otursana... — Rahatsız etmez miyim? — Hayır. Benimle konusmak ih- aB ilkkea İlriç POLİ S Ve.. Mahkemeler Vapurun | Makinelerini Çalanlar Dün Suçlarını İnkâr Ettiler Paşabahçe önünde — mahcuzen demirli bulunan Asya vapurun - dan bir kısım eşya ile demir ve bakır aksamını ve makinelerini çaldıklan sonra gemiyi batırmak- la suçlu olarak 4 kişinin muha - kemelerine dün Ağırcezada baş - Tanılımıştır. Sandalcı Nuri, gemici Hasan, hurdacı Şevket ve Kasımpaşada kahveci Ali Akyıldız. isimlerinde olan suçlular dünkü muhakeme- leri esnasında keyfiyeti inkâr et- mişlerdir. Bunlardan Hasan: — Ben gemide bekçi idim. 2 ay| bulundum. Bir gün Hüsnü isminde| beni buraya koyan ve 7 inci icra- da memur olduğunu söyliyen bir | adam iki arkadaşile vapura gel- dü. 14 parça eşya alıp gittiler. Va- pur çok harab olduğundan batı - yordu. Ben de bir müddet sula - rmı boşalttım. Sonra; bazı eşya - ların batıp çürüyeceğini görerek aldım!» Demiştir. Fakat Sonra da Ağırca Hasanın bahsettiği - Hüsnünün mevhum bir adam olduğu anla - gılmıştır. Muhakeme şahid celbi için talik olunmuştur. SO—B;yı Yakmak İstemiş Ordu caddesinde 273 numaralı apartımanda oturan İstanbul posta, ve telgraf müdür muavini Şevki- nih on altı yaşındaki kımı Selra sobayı yakmak İstemiştir. Se.ma tahta parçalarile sobayı tutuştur- muş fakat adamakıllı yanmadığı- n görünce bir şişe içinde bulu - nan benzini sobaya dökmüştür. Benzinin dökülmesile soba parla- mış bunu görerek fena halde kor- kan Solma da pencereyi açarak eyangın var diye feryad» etmiye başlamıştır. Bu sırşda yoldan geç- mekte olan bir adam hemen bir dükkâna girerek itfaiyeye haber vermiştir. Bu ihbar üzerine bü - tün takımile harekete geçen Fatih itfaiye grubu Ordu caddesine gel- miş ise de yapılacak bir iş olma- dığınden geri dönmüştür. v Eyübde Bahariye caddesinde kontrplâk fabrikasında — çalışan Murad oğlu Şaban dün fabrikada çalışırken kozaen sağelinin par - maklarını makineye kaptırmıştır. tiyacını duymuyor müsun? — Duymaz olür muyum? Fa - kat, evin içinde sönin yüzünü gör- mek kabil olmuyor. Geç geliyor- #un, erken gidiyorsun! | — Hakkın var, Nesrin! Babam benim başıma öyle-bic iş sardı ki., Güz açamıyorum. Reşad sigarasını yaktı: — Ey, anlat bakalım, ne var ne yok mahallemizde?, — Mahalle ile senin ne alâkan var'i. — Bazan dedikodu dinlemek de bir ihtiyaçtır da. Nesrin küçük mendilini avucü- nun içinde sıkarak cevab verdi: — BSana çok acıyorüm, ağebey! İstanbulda nişanlından ayrılmış- sın! Burada da... Reşad — kizkardeşinin sözünü kesti: — Yalnız İstanbulda. İşle o ka- dar, Burada bir şey yok. İskemleyi Çekip Alıvermiş Yaralanmış Karagümrükte Taş handa İhsan isminde bir kahveci bitişiğindeki kunduracı İsmailin dükkânma gi-, derek: — Sende benim bir iskemlem olacak. Hele şünu ver bakalım! Demiştir. Ve bundan sonra İse mailin bir müşterisinin oturmak- ta olduğu bir iskemleyi müşteri - nin altından çekip almak istemiş- tir. İsmail bu muameleye çok kız- mış ve İhsana kunduracı bıçağile hücum ederek onu ağır surette ya-| ralamıştır. Bundan sonra İhsan da can hav-| Hle İsmailin dükkânının cam ve merdivenlerini - kırmıştır. Yaralı bemen Cerrahpaşa hastanesine kaldırılmıştır. İsmail dün adliyeye, teslim olunmuş ve birinci sorgu hâkimliği tarafından tevkif olun- müştur. gae Kaptan Kefaletle Bırakıldı Vakum Sokoni gaz kumpanyasi vapurlarından biri ile limanımıza getirilen ve karaya çıkarılırken yakalanan kaçak içki ve eşyalara aid tahkikat evrakı dün gece ik- mal edilerek Beykoz müddelu - mümiliğine teslim olunmuştur. Cürmümeşhud esnasında me - murlara 150 lira rüşvet vermek istiyen fabrika müdürü — Markar isticvabında: — Ben bu paraları masraf ve Bgümrük cezası olarak verdim. Demiştir. Bu hâdise münasebetile tevkif edilen Kaptan 500 lira kefaletle tahliye olunmuştur. Diğer taraftan dün mezkür va- purun tayfalarından İsmall ve Le- onun Üsküdardaki evlerinde ya - pılan araştırmada bazı kaçak İs- kambil ve çakmak taşları da bu- lurmuştur. KISA POLİS HABERLER! * Şişlide Hidayet sokağında o- | turan Niko — adında biri Taksim bahçesi önünde tramvaydan at - lamak isterken düşüp başından yaralanmıştır. * Marpuççularda Sarıoğlu ha- nında gömlekçi Edvard polise mü- racaatla dükkândan bir iş için di- şarı çıklığı bir sırada çırağı Apel tarafından çekmecesinde bulunan | — Suna ile pekâlâ evlenebilir - | din, ağebey! O senin dengindi. Sa- | na çok lâyıktı. | — Neye yarar? Onu, benden öace, başka biri sevmiş. O artık başkasının malı oldu. — Fakat, Suna hiç de böyle dü- şünmüyor. Eğer o da Cemili ta - nımış, onunla konuşmuş olsaydı.. senin bu tarzda düşünmeni haklı bulurdum. Sunanın bir şeyden ha- j yoktu. Bu asırda başkası he- | sabına bu derece feragat göster - mek.. — Senin de mi havsalan kabul etmedi bu işi? — Nasıl havsalama sığdırabilir, dim ki, Suna seni delice seviyordu. — Ya şimdi?.. Nesrin önüne baktı. Reşad sordu: — Ne oldun birdenbire? Neden susuyorsun? ; — Artık iş işten geçti de. Onun ” İskenderun Serbest MırLakası Hatay Mümessilimiz Hataya Gidiyor Bir müddettenberi mezunen An-| karada bulunmakta olan Hatay fevkalâde murahhasımız orta elçi Cevad Açıkalın bugün veya ya - Tın Ankaradan Hataya hareket e- decektir, İskenderunda tesis edilccek o - lan «serbest gümrük» mıntakası - man yerini tesbit etmek üzere Ce- wad Açıkalının reisliğinde bir hu- susi komisyon kurulması Heyeti Vekilece kararlaştırıldığından bu komisyon azaları da seçilmiştir. Komisyon azaları da Cevad A- çıkalınla beraber Hataya hareket edecekler ve hemen tetkiklere baş- hyacaklardır. K zişüren . Et İşi İstanbulun et işine müdahale etmiş olan «devlet ziraat işletmesi kurumu» umum müdürü Şefik Bakay Ankaraya dönmüştür. Diğer taraftan mumaileybin ha- reketinden evvel Vali ile yaptığı temasta mühim kararlar verilmiş- tir. Kurum; bu sabahtan — itibaren | şimdiye kadar kesmediği dana ve — ; e e Belki de Negrin bunu ümid “R':’âı:: ;mg';ğ“î'm“; yor. Çünkü î;.arıeıı.mmn S 500 koyun kesen ü gi kurum. eğer toptancılar yeni bir AĞ Dt G vaziyet ihdas etmek İsterlerse o zaman şehrimizin bütün et ihtiyar cımı karşılamak üzere tertibat ve yeni tedbirler alacaktır. Acı ğir Kayıb Eski Liman Dairesi riyasetin » 'den mütekalt Süleyman Faik Fe- nik, Allahın rahmetine — kavuş - muştur. Merhum. doktor — Arif Etem Korlenin eniştesi erkânıharp bin- başılığından mustafa Ali Riza İlkönün kayınpederi, doktor ope- ratöz Hayrullah Falk'ın Ulus Ga- tesi Yazı İşleri Müdürü Mümtaz Faik'in ve İktısat Fakültesi tale- besinden Faruk Faik'in babası - dır. ml.;’ PN7 v İspanya'ya Karışanlı ve Karışmıyanlar Yazan: Ahmed Şükrü ESMİ Katalonyanın Franko kıt' tarafından işgali üzerine artık panyadaki Cumhuriyet hüküt? dağılmış sayılabilir. Gerçi C huriyet Başvekili Negrin, ge$ lerde Pirene dağlarının etekli de toplanan Kortez uzalarına kümetin sonuna kadar mukaf met kararını bildirmiş ve bur rar da Kortez içtimamda bulü bilen aza tarafırdan tasvib & miştir. Fakat Cumhurreisi na'nın Fransaya iltica ettiği dirilmektedir. Bu da Franköj karşı mukavemet bahsinde C huzreisi ile Başvektli arasındt tilâf çıktığına delil olarak gö rilmektedir. Franko'ya mul mette devam etmeli mi etmi mi?, Bu, cevabı sarih olan şu âlden daha az ehemmiyetli Franko'ya karşı mukavemettt vam etmek neticeyi değiştire mi? Harekât bu safhaya geldik sonra artık kat'i olarak söyle bilir ki değiştiremez. O halde rin ile Azana arasındaki fikif tilâfı, mukadder olan neti derhal kabulü ile belki de kan pahasına, azıcık tehirinl min noktasına inhisar etmekti 'Tehir edilirse, kazanılacak kısa müddet zarfında Cuml yetçiler birşey elde edebilir kadar mukavemet kararını yaya ilân ettikten sonra riyetçilerin şu üç şarta mak üzere Franko ile anlaj taraftar olduklarını da bildif 1— İspanyanın tam istil 2— Rejim meselesinin halkı tarafından verilecek ile halli. 3— Ber iki tarafta mücad denler için de umumi af Gerçi bunlar makul ve dil şartlardır. Fakat Frankör disini mücadeleyi kazanmış V ki ettiğinden hiçbir pazarlığ rişmiyeceği muhakkaktır. F Katalonya taarruzundan buna benzer anlaşma şart reddetmişti. İtalyan büyük_ meclisi de evvelki gün verd yar ile Franko'yu, hiçbir pâl girişmemiye teşvik etmek F miştir. Cenazesi, bugün saat 11,30 da | — Franko'nun zaterini artık Kızıltoprakta Kuyubaşında 12 mus| - $a da kat'i olarak kabul eti maralı evinden kaldırılarak na - | dür ki İspanyol faş: mazı Kadhköyde Osmanağa ca - | temas etmek üze mlünde kılınmış, Karacaahmet - | Burgosa — yollamıştır. teki aile mezarlığına detnolun - | Fransa için, Pirene dağla! müştür, nubundaki komşu devletim | Bütün tanıdıklarına kendisini | “deceği politikayı öğrenm sevdirmiş olan merhuma Cenabı | Banı gelmiştir. Bu devletil Haktan meğfiret diler, kederli | Se5 senedenberi İtalyadan ailecine. iaziyoklerimii sukersz. | Sötdüğüne şüphe yoktur acaba İtalyanın, bu yardır Bulunan Ceset gılık olmak Gzere Pranko' Dün öğle üzeri Yenikapıda Mah- tiyeceği şeyler ne olabi '_ Franko bu İtalyan isyel min etmiye ne derecey€ j yanaşacaklır? İşte İspanyf lesinin ruhu bu noktadadif” sa ile Franko arasında yal temasın Romada bıraktığı | İtalyan faşistliğinin bu v0 hassasiyetini göstermektef Röma telgrafı, Berard'ın hükümetile yaptığı temasift e karşılandığını — kayt sonra diyor ki: (Devamı 6 ıncı düğü veya ne suretle denize düş- tüğü araştırılmaktadır. için susuyorum. , — Demek ki bana gösterdiği a- lüka geçici bir hevesten tbaretmiş.| — Hayır ağabey! Bana itimad €t. Suna seni çok seviyordu. Fa- kat. şimdi... — Ey, söyle bakalım.. Şimdi.., — Nefret ediyor senden. Ve Ce Mile varmağa karar verdi. Reşad, omuzlarından bir anda vücüdünü saran bir ürperme duy- — Beni sevseydi, bu kararı ko- layca verebilir miydi* Ziyanı yok.| Bu suretle kadın sevgisinin ma - nasını bir daha anlamış oldum. Bu da bir kapris.. Başka bir şey değil. Zaten her genç kızın bir kaprisi yok mudur? — Belki., Fakat, karşına onun gibi hem güzel hem olgun bir kız çıkmıyacaktır, ağabey! Buna inan.| Suna bulunmaz bir kızdır. (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: