2 Haziran 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

2 Haziran 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Günün Meselesi : Deniz Münakalatı da Belediyeye Geçiyor Eski Akay İdaresi İle Haliç VapurlarınıBelediyeSatınAlaca ramvay, tünel ve elek- T trik idarelerinin Beledi yeye devri muameksi bugünlerde bilfiil meticelene - cektir. Belediye Reksliği bundan sonra İstanbulun deniz müna- kalât selesi ile uğraşacaktır. Öğrendiğimize göre Anadolu yakası ile Adalar hattına işli- yen eski Akay idaresi vapur - larmın ve Haliç şirketinin de Belediyeye devri esas itibarile kararlaştırılmıştır. Bu devir muamelesi önü - müzdeki malı yılbaşı 1 haziran 940 da kat'i yapılacaktır. Hükümet, sahiller hatlarında ve burulara işliyen vapurlarda şimdi buzı ıslahat vücude getireceğinden bu ıslahattan sonra devir mu- amelesine Bu itibarla Denizyolları idaresinin İstanbul im tah- ni üzerine almak me- da yani olaral İstanbulun yakın başlanacaktır. 940 senesi bütçesinde yakın sahiller hattıs sisat konmay ocaktır. Yalnız İstanbul - Yalova hattı bu devirden haric kalacak ve Denizyolları idaresi bu hatla meşgul olacaktır. Buna sebeb Bursaya bağlanmasına | Yalovanın | İ verilmesi üzerine bu hattın şe- | karar hir harici münakalât addolun- Tunmasıdır. 936 senesindenberi Belediye — | Sirkecide Yapılan Yeni Dükkânlar Kkanuna İcarBedelleriniBelediye. Tayin Edecek | Sirkecide yeni garın | cihetinde yapılan büyük binanın | Inşaatı #kmal olunmuştur. | Bu binanın ön ve arka cephe - r sindeki dükkânlarla — ardiyelerin | icar bedellerinin tahmin olunması| için işletme idaresi tarafından Be- Jediyeye müracaat edilmişt Diğer taraftan Devlet Demi ları ve lHmanları umum müdür - Tüğü Sirkeci hattı güzergâhında bulunan Cankurtaran mahallesin- deki evleri sür'atle yıkmıya karar vermiştir. Bu evlerin istimlâki hakkında yapılmakta olan tetkikler bit - | miştir. İstimlâk mı desine bu aydan itibaren başlanacak! mukabil Yeni İlk Mekteb Binaları Şehrimizde yeniden olan ilk mekteb binalar Bına biran evvel başların rarlaştırılmıştır. Vali ve Belediye rei: | | I Lütfi K | tehid bir idare teşkil olunacak- | gibi mevzularla meşgul oal - | | | |e | | yin edilmiş! tarafından idare edilmekte o- lan »*Haliç vapurları» da yine önümüzdeki yıl içinde kat'i e- larak Belediyeye intikal ede- cektir. Hüâlen - Haliç şirketi - namı- ma bu vapurları idare eden Be- 'e mezkür şirketi satın al- dıktan sonra bu hat için 2 yeni vapur getirtecektir, Belediye Reisliği Haliç sem- tini İstanbula vapurla bağla - maktan ziyade, Eminönü - E- yüb arasında otobüs seferleri- çoğaltmak ve bu hatta tram- yay işletmek arzusundadır. Bi- maenaleyh Haliç vapurları kad- rosunda esaslı bir takviy pılmiyacağı tahmin edilmek - tedir. Karşı sahil yani Hasköy ve varı halkının İstanbul ile mu- vasalasını daha seri bir şekil- de temin etmek için de ileride bir şekil düşünülecektir. Haliç şirketi de satın alın - dığtan sonra Belediyede şeh- rin deniz münakalâtı için müt- Bu idare teşekkül eder etmez evvelâ Flerye - Yeşilköy - Ba- kırköy - İstanbul ar; hiç olmazsa yaz mevsiminde - va- pur işletmek ve Adalar ve A- madolu hattı bilet ücretlerinde tenzilât imkânlarını anda - aramak caktır. Merkez Liman | Mıntakaları Aid Hükümler Dün Tebliğ Edıldı Deniz vederek me rine ten gelmiş, ye dirilmiştir. Deniz tündeki levha kal diye kadar deniz ticaret müdür - | lüğüne merbut manlar mıntaka z raptedilmiş ve İstanbulda da mü- | nakalât Vekâi kadrolar du bil - olan bilcümle li- İstanbul 1 eşekkül ederek Yeni te - ntaka merkezi vazifesine başlamıştır. | tulan bi İs merbut limanlar dahil- şekküle eskiden İstanbul timan reisliği: dir. Reisliğe eski den dürü Refik muavi reddin ve kol Bandırma |: işlerdir dar düz k Kut ve Belediye müdürü Nuri Tevfi B 145 Memuru Derhal Yerleştirmeli ! elediyede haziran başından itibaren yeni kadro tatbik edilmeğe başlandı. Öğre - oruz ki, yeni kadro ile 145 memur açıkta kalmıştır. Bu hareket, Belediye bütçesi i- gin mühim bir tasarruf olabilir. | Fakat, muhakkak olan bir taraf var ki, o da, bu 145 memurun ne olacağıdır?. Bu memurların, Belediyenin şimdiye kadarki hesabsız kadro- sundu hiçbir dahlü tesirleri yok- tu. Yıllardanberi çalışıp duruyor- lardı. Binacnaleyh, 145 ailenin ge- çim meselesini düşünmek, vaktile hata ederek kadrosunu iyi tan - zim etmemiş olan Belediyeye dü- | Şüyor. Belediyenin, yıllarca evvel yap- hatanın cezasını, bugün, niçin, birkaç kuruş maaşlı, çoluk çocuk sahibi memur çeksin?. Vali ve Belediye Reisi Lütfi | Kırdar'ın, açıkta kalan bu me - murları sür'atle yerleştireceğin - den emin bulunuyoruz. BÜRHAN CI AT KISA POLİS BERLERİ * Dün akşam üzeri Erenköy r - radan geçen bir lokamotif baca- n yan h e 13 metre murabbar vılcımdan tu- P O L S Ve..Mankemeler İki Kadını Öldüren Adam Dün Ağırcezada Diğer Şahitler Dinlendi kançlık yüzünden karısı K.s diye ile kaynanası Seni- hayı öldüren İsanın duruş- 1 de Ağırceza mahke » mesinde devam edildi. Geçen cel- sede katil İsa suçunu ikrar etmiş ve şunları söylemi,; «— Karım Sadiye ile birkaç vel evlenmiştim. Ondan ev çok memnundum.. masına d ne ev velce zamanlarda onun * münasebetle haber ütecssir et erkeklerle düşüp - Bu beni çı Tef ve namusumu İekeleyen İktığını aldım. bir başı ge- rında ndim. sam ve karımın ni bir ma: h tatlı konuşuyor- kuldüm. Biça- bette bulunduğu adam ğimi | karımı birçok sinde dolaşan Yuvakim adında bi- de de bir miktar es- Yuvakim ve bikalı Ze- oturan Yaşar Fatih damdi rak düt top- ve muhtelif de Havuzbaşında 3 oğlu Ali adında bir kta oymarken düşerek rılmıştır. * Rizeli Ahmed adında bir ka- yakçı kayığındaki somyaları Aksu| vapuruna verirken sapandan kur- somyanın başına düş - ralanmıştır. * Feriköyde oturan Necati Baruthane caddesinde otı menak oğlu Serkis bir para mese- lesinden çıkan kavga neticesinde birbirini taşla başlarından yara - lamışlardır. Y Taksimde Feridiyede oturan Mihran oğlu Artin otomobille Ye- Tari '& giderken bir-| şısına çıkan bir çoçu- | | mesile | niköyden y çarpmamak parken elekt ve dizlerindi ine çarpmış t adında bir| Dakalenin | andan Ööteberi çalarak sa- | irken yakalanmıştır. | Pnia dürdi Bu- cinayeti sonra karakola giderek t dum..> Dönkü Ay inde iki ndiler, Bun Hatice: — Benim hâdise hakkında ma- | lümatım yoktur, dedi. Davacı, maktul Senihanın ko - | Cası ve Sadiyenin — babası — Kâ- milin —talebi üzerine şahide Sa- diye ve allesini nasıl tanıdığı sı ruldu. Kadım şunları söyledi: — Kâmli Beyin on beş seneden- beri komşusuyum. Onları çok na- muslu ve iyi bir aile olarak tanı- Tım.. Ayşe Cemile de dedi ki: — Hâdiseyi görmedim. O gün | İstanbuldan gelmiştim. Bağlarba- | gında tramvaydan indim. Evime gidiyordum. Sokakta Sadiye ve annesine rastladım.. -Yanlarında nimet isminde küçük bir kız da vardı. Bu sırada İsa de tarlalar ta- rafından geldi. Dördü beraber git- tiler, F nereye — gitltiklerini bilmiyorum. Mahkemeye gelmi; en âmme şa-| | hidi Hüseyin oğlu Ali ve Ömer oğ- | B dinlenmeleri aa 10 temmuz perşembi bırakıldı. ROMAN: 38 hayatımızın da zannediyo - . Vakit varken, İn, yahud başka bir memlekete git - hatta ben kendi ede olduğunu ltereye, mek ve neticeye intizar akıllı bir Madam Dubarıy bu gısında düşündü düşündü ve Ma- r teklif kar- | hareket olaca lamMirpua'ya hak verdi. O akşam| ltereye hareket karar verilmiz Kral ailesi de tehlikeyi dince Parisden kaçmışlardı. Fakat Kralı Varen'de tevkif etmişler, tek- rar Parise getirmişlerdi. Madam Dubarry İngilterede an- cak birkaç ay oturabildi. İhtilâl | neticesinde Onaltıncı Lüi'nin Va- rende yakalanarak Parise getiril- Giğini ve idam edidiğini Londra - li ada a esine | gti | öe - | duğu sırada A aim S R dK a L haber aln aber düç ve seyli Hakikate perde kapanmı: lah n bu h reiler < nizi korusun> şarkısın ylemişlerdi am Dubarry'nin nan bullak olduğu bir zamanda tereyi terk edişine akıl erdi- lemez. Filhakika 1 mart 1793 de İngiltereden ayrıldı. Luvsiyen'e geld Hatta sadık 'n ansal lak hizmetçilerinden htiyatızlık olur mu? de - im? Bu whera - 1 kurtarmak lâ - yine İngilterede kalsay - iz ve arzu ettiğiniz şeyleri ben- den isteseydiniz, emirlerinizi der- hal yerine getirirdim. | | | İ | | | | | | v isminde bir adam var. İngiliz midir nedir, üm değil! Tehlikeli bir ad olduğu yüzünden belli! Bütün ka-| sabayı adam akıllı tedhiş ediyor, | Size karşı da $0 sak- | ladığını zannediyorum. | — Acaba neden? diye mi bana düşman oldu? — İşlerin iç yüzü çok karışık! | Halk ayı ak'mdı Saraya karşı deh-) var. Grev de- diğim bu adam, belki de âmirle - rinin yarında kendisini göstermek| istiyor. Gçen gün bir takım ye - n di Param var » $ Ai ğ a üi minler etti. — Ne yeminleri? — Doğrusu söyleme cesaret e- demiyorum. Her halde iyi şeyler değil — Peki neye yemin etti? Onu söylesene! kiyotine gönderecekmiş. zmetçi Moren bu sözü söy - büyük bir k i haç çıkardı. Hakikaten hizmetçinin kı tuğu gibi çıktı. Luvsiyen'de ihtilâl komitesi re- isliğini üzerine almış olan Grev bir gün şatoda araştırmalar yap- mağa geldi. Şatonun altı üstüne | kadaşı Fazıl bir metre ,| şindaki kasket düştü. Faml bunu stahlık et - | Ben | Hırsızlık İ 'Yapamam Derken Arkadaşının î İğfaline Kapılmış h bir hırsızdır. yrek — tarafında bir evde oturmaktadır. Bun- n bir iki sene evveline anbulun muhtelif semtlerinde ik yaparak, geçinirdi.. Fa - kat birkaç defa suç üstü y mış, bir iki kere de kaçarken mahkemelere kadar | vermiş, sevkedilmiş ve üçer, H ikası vardı Yahya bu hayatından bi kmışh k doğru, dürü mahküm olmuş! sızlık | dört beş tane sabi! baş vi t kendisine münasib bir iş de ş başladı. Yahya bundan birkaç y evvel, arkal ila tesadüf etti. ş bir müddet Fatihde gezip| Fazıl Yahyadan ayrı İki | dedi, Seninle bu gece bir iş yapalım. e demek istediğini at biraz düşül m beş ön ku-) sanın malırida gö- Onu kandır- Ve nihayet delikan- meğe muvaffak oldu at sekizde tekrar € birbirlerinden ayrıl 'Yabhya ve Fazıl Fatihde Sald iz- minde bir adamın apartıma gireceklerdi. İki arkadaş saat tam sekizde bu- Yuştular. Apartımapa doğru yürü- meğe başladılar. Apartın ka tarafında bir arsa vardı. Oraya girdiler. Toprak yığını üzerine çıktılar, Yahya gözeülük vazife - ni gö mna | nn ar- nek için orada kaldı. Ar- irtifada apartımanın ğ Bulunan duvardan bahçesine atladı. Taraçaya çıl Orada bir sandık vardı. Fazıl sar ği açtı. İçindeki eşyayı çıkardı. Fakat bunları aşağıya İndirmeğe muvaffak olamadı. Sösler duyül du. Fazıl korktu. Eşyayı almadan balkondan atladı. İki arkadaş kaçmağa başladılar. Bu sırada ba-| alamadı. tesi günü — Yah, b Ahme Madam Dubarry haki - katen şatoda kalamıyacağını an- lamıştı. Bir aralık Parise annesi- ran yanına gitmeğe karar verdi. Fakat Kontes Dubarry'nin Luv - siyen'e döndüğü Haber alınınca, derhal tevkif kararı çıkarılmış ve Grev bu kararın t edilmişti. | Hiçbir. şeyden Madam Dubarry Parisdı nin yanına gitmek Üzere | binip yola çıktığı sırada, Grev ya- | nında birkaç jandarma — oldu | halde arabanın yolunu ketdi. rabacıyı yerinden indirdi. Mad: Dubarry arabacısı ile iki kel'ın | bile konuşmağa muvaffak ola - | tam maaş ve 2 sene de nısıf maaş | rüle be |Süç üstünde Yâkaiandı | yanlarına Süleyman ismnide bir | * rafından bu 3—8SON TELGRAF —2HAZİRAN 191 Beledıye- de Açıkta, HozA Kaıanıar wAvrupı Gazetelerinde Mağduriyetlerine | Meydan VermiyecekW Bir Formül Bulundu Belediyeden açıkla kalan me - murların mağduriyetlerine mey- dan verilmemesi için-bir formül bulunmuştur. Bu detleri 30 - hizmet müd - baliğ ol formüle gi seneyi edileceklerdir. i doldurmıyanlar 2 ay n memurlar tek: Bu müd 2 alacaklardır Bunlar 2 sene içinde bir riyete ta met müddetle caklardır. Ezcümle 10 seneyi hizmet yılı hesab edilerek ta; ne göre para ala- bunlardan hizmetleri edenlere her anş miktarı | tecavüz verilecek-| ddet, maaş bu tazmi- aktır. Ma: nin Beledi hak € tayinleri kat'i ol de ve Belediye: elerde aç Yak karar- tırıldığından 2 sene içinde açık-| senin kalmıyacağı ku F dir adında tihde ot aber Davudpaşa iı deki surlarin iken yukarıdan S1 düşerek yaz Otobüs Ça'ph Şoför Ahmedi Ti numaralı o A a bacaklarını üzerine aşı! ça nd ik Ahmed Küm-| balıkçı | Sabıkâlı Parlal ahilde bulunan bir gece evvel, nanda dü- şürdükleri kasketin eşi idi. İk$ ar- bu kasketleri bir müddet evvel, kapalı çarşıdan bir düksâa-| dan satın almışlardı. Yahya ile Fazıl konuşurlarken apartır zat geldi. Onları karakola davet etti. Delikanhlar önce gitmek is- temediler. Fakat nihayet gitmeğe razı oldular, kolda Fazıl suçunu inkâr 'akat Yahya hâdiseyi oldu- rsada bekçi ta- | an kacketin de ar- kadaşı Fazıla aid olduğunu ikrar etti. Yahya ile dün asliye edildi. Dünkü ve Fatih polis Şemseddin Şahid sı! diler Şahi enme 15 ne birakıldı. Fazılın duruşmasını ikinci cı ihakemede İsmail ından tile dinlen- a devam Sakibin de çağırılarak & için muhakeme hazira! z alaşağı edil- bir hale ge- | mamıştı. Adam dikten sonra, baygı linciye kadar dövüldi Diğer taraftan Grev atların ge- mini eline aldı ve arabayı kul - lanmağla başladı. Bir aralık, ne yapacağımı şaşırmış hale gelen Madam Dubarry'ye başını çevi - rerek: şa: bacının yerin virdi: Benden ne — Bana gücenmemenizi Füm. Biz emir kuluyuz. Vazi sini yapan bir adama gücenmek olmaz, kapadı, ını bile âciz bir ın dizginlerini Kontes gözleri; çenes göğsüne düştü. Pa natamıyacak — derecede variyette idi. Atlı eline alan bu adam kendisini ne- reye götürüyordu? Grev tekrar bapım çevimi ve | mize, kudretimı doğrul da, güzel y Adımız, Şanımız vrupa merkezlerinde çı « kan gaseteleri yakından tae zayanlar, alıp okuyanlar bi Tirler ki eski de , Avrupa gazetelerinde, iyenin — ismi geçmezdi. Onlar, Türkiye diye bir memleket olduğunu bile — kabul etmez görünürlerdi. Pek mühim hâdiseler de, üç beş satırla gaze- telerin bir köşesinde Türkiyeye küçük bir havadise rastlıya- Türkiyeden — bahsederken — de, mutlaka bir maksadla hareket e- derler, ekseriya, yalan, tahrif e- dilmiş, aleyhimize olan — şeyler yazarlardı. Son zamanlarda, Türkiye, Av« rupa gazetelerinin birinci sahilc. lerinde, en iri puntolarla yer ah | yer. Yakın senelere kadar, Anka- raya «Angora» diyen Avru- pa matbuatı, Türkiye hükümet merkezinin doğru imlâsını arlık öğrenmiştir. Çünkü, bugün, Türkiyenin her şeyini doğru görmek, doğru bil « mek onlar için bir mecburiyettir. Adımızı anmıyan, Türkleri bilmi , hattâ, bu cehaleti mazur gören, daha ileri - giderek söyliyebiliriz. hakkımızda hiçbir şey bilmemekle garib bir hodbin- yen, tan Jik hissini izhardan gurur duyan Avrupalılar, bugün, her nevi meş- riyat vasıtalarile, bize kur yapı « — yorlar. Adımız, şanımız, İstan « bul gazetelerinde olduğu kadar, onların gazetelerinin de ilk sahi- felerinde yer buluyor. Onlar, bizim karagı şık değildir. uz, nüze &- Bugünkü kuvveti « âşıktır. Türkiye, bugün, her 'zamankin- den daha kuvvetldir. REŞAD FEYZİ ——— Tramvay Çarph 549 numaralı deki tr başından geçmekte 1 adında bir ameleye inin idaresin Birimizin Derdi Hepimizin Derdi İşçi Mümessiller Nasıl Seçilmiş ? Adresi ve ismi bizde mahfuz e- lan Peshanc fabrikatı işçilerinden bir okuyocumuz bize gönderdiği Bir mektubda diyor ki: «Ban defa tatbikine geçilen mümessillere nitihadı İş kanunu- 'mun gayesine ve ruhuna tamamen tetabuk eden bir tarıda yapılma- muştır. Meselâ, Feshane fabrika- sında, hiçbir işçi, istediğini Mti bab edemedi. İntihaba daha riya- de fabrika daresi hâkim bulu - Li D ee Sökerekidi. ee D lli teşekkli 20 kişilik bir graptur. Halbuki, iş kanununun elşçi mü- meezsillere imtihabdından — züttüğü gaye bambaşkadır. Ali zdarların gülümsiyerek: — Vatandaş! dedi, bakı pek endişelisiniz. O kadar endi- i olma nam. Ancak © zaman Köntes Dubarry y adamlarına karşı diş bileyen — mdın gıplakların eline mıştı. Sanra orospu ol Guğu kakkindeki şaylaları nömü temizliyebilecek ve bu adamların elinden nasıl kurtulabilecekti? Bir aralık Grev tekrar başını ar kaya çevirdi: Vatandı üştü « dedi, artık şöyle Bak, şu gittiğimiz yolda başka kimse yok s Du ez birdenbire ihi parlı lerine dik dik baktı Rica ederim, benimle konüş- doğruldu. yan gi | Mayınız, dedi. (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: