18 Şubat 1940 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

18 Şubat 1940 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

2.-SON TELGRAF —İS8SŞUBAT 1900 HÂDiİSELER (BKBAHARDA — - 'TELER OLACAK? Gazetelerimizin başmuharrir - >rine nazaran, harp, ilikbaharda ik saracak! Her tarafta, arıl hanl hazır'ılılar görülüyor. Jenim aklım siyaciyata pek ef - nex, Aklı evvel bir dostum var; eçen gün ona sordum: — Harp dünyayı saracak mı?. Şu cevabı vendi: — Dünya, bartbi sarecaki, — Bu ne t. — Şu demek ki, insanlar boğaz- zemağa yine can atıyotilar.. — Neden acaba?. | — Çünkü, san zamanlarda, o ka- | lar çok nutuklar söyleniyor, ba- ı £ » yaygara e- peluru, nsasların canma tak, dedi. Bo | iünyada rahatları kacan insanlar, âr an evvel Öbür dümyanın huzur Je sükünuna kav lar. AFRODİTİN BİLE 3AHTESİNİ YAPTILAR Şimdi mahkemede davası gö - zülmekte olan <Afnodife narmı mez- sureye ait roman © kadar meşhur dldu ki, iki açıkşgıöz, hemencecik, u isipade ikl kitap nesrelmişler.. istiyor - Afmodit! Afrodit! Bu kitaplar kapışılıyormuş! Far neşredilen bu Al- vile sahtesini yaptılar! Pev! BELEDİYE FEN ADAMI ARIYOR Belediyemizin, fen işleri kı sundaki münhallerine dair bir i! axı gördüm. Meğer, ne Herüğün kallıyı sanma |.. KARŞISINDA Son Telgraf münhal varmış! Hepsi de, en mü- him, belli başlı ee Bi mem ne müdürlüğü, ne mühen- disliği, falan, filân... Bu kadar mü- him fen elemanlarından mahrum olan belediyenin, fenni muayene ve konwolları eksik yapması ga Wniıhlmmmdzhırk Hânda, oldukca yüksek maaş- a iliyor. Haydi bakalıa, talbi uhdesinde! ÇAMLICADA BİR OÖTEL YAPILACAK Belediyemiz, Çamlıcanın tepe- sine, türiştik bir otol yaptıracak- mış! Bu ötelin plânları da hemen | hadırlanıyormuş! Gördünüz mü | kazançlı isil, Artık, bu yaz, bütün İstanbullular, işi pücü brrakıp, sefa sürmeğe Zaten alafrangası turist demek olan şu soyyah nam insanlar da, son zamanlarda o kadar çok geli- yorlar ki, şehrin bazı büyük ötel- leri, izdihamdan kapılarını kapa- | meğa mecbur oldular (!) seyyah | meselesini ya'nız etol meselesi zannedenlerin aklına hâayranım!. SA LEVHALARI İNDİRİN Dün, ikinci mevki bir Maçka - Boyazıt tramwayı ile seyakat edi- yordum. içinde en az T0 kişi vardı. Nefes alamıyonduk. Bi- letçi söyleniyor, - yolcular - barut gibi... Vatman feryadı besıyor. Yani, sizin anlıyacağınız, şöy'e sa- miml bir hava içinde, maalfe, güle | eğlene seyahat ediyorduk!. Tam tbo sırada, aratıanın içinde küçük bir levha gözüme ilişti: O- turacak mahal: Şu kadar.. Araba- nit içinde ayakta duracak mahal: Şu kadar... Arabanın a duracak mahal şu kadar... | Allah Kendi kendime güddüm. basiretimizi bağlıyor, galiba... Ya- bu, ayıptır, indirin şu levhaları!. AHMED RAVUI Ü dezı 3,853,288 Jirayı bulmuş! Balkan güreşleri Şehrimizdeki müsaba- kalara Bulgar pehlivan- ları iştirak etmiyor İçyacağım haber verdiğimiz 6 mcı Balkan güreş müsabakaları — için Başvekâlet beden terbiyesi gönel | direktörlüğü bir program hazır - kanıştır. 'Diğer taraftan müsaeha - kalara Bulgar pehlivanlarının işti- TEk etmiyecekleri anlaşılmıştır. Genel direktörlük münasip ka pah bir salın — bulunmadığından müsabakaların bu yıl İstanbul ci- hetindeki Çemberlitaş sineması sar Jonunda tcrasmı kararlaştırmış ve fiatları da localar 500, 2 inci ocalar| 300, bususi mevki 150, 1 inci 100, paradi 50 kunuş olmak üzere biraz, fazla yüksek olarak tesbit etmiştir. Güreş müsabakaları 2 mart cu- martesi günü zaat 1430 da, 3manl pazar günü saaf 14 de ve 4 mart pazartesi günü akşamı da saat 20 de dcra olunacaktır. O akşam teve zti mükâfat, da yapılacaktır. Ikı:ç(;h' ııABı—;ııu.'uı * Harici tiesretimiz hakkında neşredilen reemi na - Zaren 1939 yılı içinde 1)18,2448,834 lira değerinde eşya ithal edilmiş ve buna mukabil de 127,388,997 lire| değerinde uşya ihraç olunmuşlur. * Eminönü meydanıman tanzi - minden sanra, Tramvayların Yermi-| esiniin arkasından dolaşarak geç- meleri muvafık görülmektelir. * Sehircilik mütehasam mimar Prost şiddetli bir gripten yatmaktadır. x Anadoluda bir tetkik seyaba- tüne çılamış bulunan Adliye Vekili Fethi Okyar Aydından Söbeye ha- reket elmiştir. w Sehrimizde bira buhranı art- mnıştar. Birçok gazino sahipleri de gikâyette bulunmuşlardır. * Zonguldak limanının lenmesi ilerlediği için kömür nak- liyatı tekrer başlamıştır. hasta * Erzincan zölzele felülertae - | deleri için şubatın on beşinci gü- mühe kadar yatırılan teberrü mik- Bibi sakallı ve yaşlı idi amma be- Esnafa yardım | Her cemiyet; müşterek | yardım için yeni bütçe- sine kaç lira koydu? dım bürosunun göçen hafta yepk lam umumi heyet içtimamda inti- hap olunan yeni idane heyeti me- saisine başlamış bulunmaktadır. ayyen bir tahsisat vermesi ile - yakta durabilean bu birliğin faa - Miyetini arttırabilmesi için ekseti cemiyetler 1940 yıh için, peçen se- mneden daha fazla para — vermeği karaclaştırmışlar ve yeni bütçe - lerine bu hususta icebeden tah - Bisatı da koymuşlardır. Her esnafın mersup okluğu ca tmiyetin müştenek yardım hissesi ni teminen — cemiyetlerin bu yıl birliğe vevmeği tazhhüd ettikleri paraları yazıyunuz; Bakkallar emiyeti 1930 yılm - veciler 125 lira fazlasile 1850 lira, | sucular 81,25 lira fazlasile 587,50 | Bira, berbenler 1081 lira, hamam - | eksiği ile 635 liraeç — madeni işler san'atkârları 350 lira, ekmek yör pıcıları 100 lira fazalsile garson - kirat âmtlleri 6ö lima fazlasile 470 rak 950 lira, lebiebiciler 2 li: | Tasila 38 lira, arabacılar 1000 lira, | ayakkabıcılar 250 lira fazlasile 500 Hira bahçivanlar 1350 lira, balıkçı- Yar 1000 lira, deniz nakliyecileri 1034 lira, dokumacılar 200 lira, fr kasaplar 100 lira — naksanile 1000 lira, marangozlar 98 lina uzaltarak 350 lira, motörlü kara nakliyeci » leri 150 lira fazlasite 935 lira, sıvar cılar 50 lira, yorgancılar 100 lir hamallar 1200 lira, 1875 lira nok- aanile 272 lica, |— Odun ve kömürcüler, yapı cemiyetleri varidat Esnaf cemtyetleri müşterek yar-| Diğer taraftanber cemiyelim müu-| için ayımdığı parayt öğremebilmesi-| dan 550 lira fazlasile 4000 tira, kah- | cılar 275 lira, geçen yıldan 2,5 lira | lar 1,26 lira fazlasile 2000 lira, müs- Jira, sütçüler 818 lira fazlasile 1700) Hira, gekerciler 550 lira noksan olar| zıncıdar 115 Hra dazlasile 1090 lira, ve| azlığı iddiasile bu yıl müşterek yar-| dım teşkilâtma para ayıramamış- lardır. mim kardeşimin oğluna hiç de ben- zemivordu. Çünkü o daha pek genc vqhî'ndıkb_vü-nd! idi, Bunun için| kendisine dik. dik baktım ve: — dHemşeri yanılıyorsun, ben senin dayın değilim.> dedim O da bu yanlırlığın farkma varmış ola- cak ki: Bir işe yaramıyan köprü — ahi öyle imiş.» deyip gü - | — Geçen gün alâkadar bir beledi- lümsedikten sonra: | yecinin, Gazi köprüsünü müdafaa «? Tevokkeli dememişler.. Her | eden bir beyanalım okuduk. Bu sakallıyı baban — sanma!» #layide | beyanata göre Gazi köprüsü İstan- alelâcele uzaklaştı... bul için bulunmuz hint kumaşıdır. Evvelâ bu işten bir şey anla - | Halbuki, filiyatta ve hakikatte, bu madım, Sonra ötele varınca elimi | köprü, sohrin seyrüseferini h cüzdanıma atar atmaz bizim cüz- | hil bakımından hiç faydalı değil- gdanın ve paraların da çoktan uzakk | laşmış olduğunu hayrotle gördüm. koştum. Allah razı Derhal polise olsun, polisler birçok resimler gös-. :| terdiler. Nihayet bu sakallıyı ta » mıdım. Biraz sonra da kendisi yar Bu ifadeden sonra suçlu cürmü- | nü inkâr elti ve dava şahit telbi için başka bir güze talik olundu. dir. Karaköy köprüsünün yükünü hafifletmemiştir. İstanbulun plânı yapılmış, İstikbalde tramvayların hali, bugünkü izdibam düşünül - memiştir. Hol böyle iken, Gazi köprüsünden tramvay geçirilmie- sinden vazgeçilmiştir. Bu, az mı hatadır?. BÜRHAN CEVAT Cemil, Selma ile karşılaşınca ... MVMC-—M gapaarı — Vay Selma hanım.. Evde mi- siniz? Selma sarsıkl. Fakat — kendini çabuk Lopladı. — Bvdeyiz, beyefendi! Buyuru- nuz.. Cemi! kekeliyerek muırıldandı; — Vallahi kusurum çok, Selma hamım, size karşı. Fakat boni affe- Sözünü tamamlıyamadı.. Kapı » dan içetiye girdi. — Valide hanımın rahatazlığını jYazan ; İskender F. .SERTEI.LI& BAR ÇİÇEKL ü ERİ No 76 — Evet. Annem hastadır çok - © da öteki gibi samimiyet perdesi altında kimbilir ne meksatla rol oynuyardu. Merdiven başında durdular. Cemil kulaklarına inanamryordu. Öyle sersemlemişti ki... Öteki de kim? Diyerek hayretle Şelmenın yü- züne baktı. Solmra açıkca söyledi: — Şebboyla Büyükdereye gitti - iiniz gece, kendisinte görüşmek için söz verdiğiniz samimi ankadaşı - Hatırıyamadınız mı? Siz neler söylüyonsunuz, Sel- na Hanım? Ben bu yıl bir kere bile Büyükdereye gitmedim — ve kimseye böyle bir vüdün de yok- Maamafih dim de alay mevzuu olmak istes mam. ne karşı temayül göztermiş olma- kiziyor ve içinden: Taktersiz bir erkekmişi. | — Dive söyleriyordu. İlk görüşte annesini seven bir erkeğin, bir müddet sonra Selma- ya gönül vereceğini, onu almağa kalışacağını: Ki tahmin ; edebi- irdi?. Selma - bunu tahinin ekse bile - bu kadar ahlâksız ve seciyesiz bir erkekle nası) evlenebilirdi? Halbuki, Selma, ilk konuştuğu Rün onu he kadar gok sevmiş ve . Selma, artık, Cemilin (Bar Çiçekleri) nden Şebboy ile seviş- tiğini, onun elinden yakasını kur- taramadığını da öörenmişti. Yak nız kaldığı zaman: — Ben, bu derece 2ayıf ruhlu bir erkekle evlenemem. Diye söyleniyordu. Selmanın annesi, müstakbel ko- casını ve yahut müstakbel da - madımı görünce, ciddi bir tavırla — Hoş geldiniz, 1 Hangti rüegeyrlar attı sizi buraya?. Cemil Boy!, ikonuşan sizsiniz, değil mi? dadi. — Sekna... Merdivenbaşında ki- | R minle T — Kusurum çoktur, hanımeten- Te ae lll — Sölma yöksek sele buğındı: — | dit Kendimi sizlere afettirece - Bi arasaamsnrı bema) — Geliyoruz anne; ikiminle ko- | gimden emin olarak, ziyarelinize ifik. Halbuki siz İstan nı=lııın gelmek cesaretini göstendim. Geç- hemletmişi n siz B Birden, hasta kadının oda- | miş osun... Ne oldu böyle binden- bulda imişsiniz! ü girdiler, bire? Sizi yatakta güreceğimi um- — Hasta idim, efendim. İşlerim | — Selma çok sinirliydi. muyordum. de çoktu. Bu vüzden gelemedim Cemil hesabına bazı — Şiddetli bir romatizme beni amarsı... Size bu oyumu oynamak | kendisi ile sahte namlar altında | bir avdır yatağa düşürdü. Kötü - istiyen adamı mutlaka — tansmak | konuştuğunu anlamakta gecikmi- | rümler gibi, yatakta yatıyorum. izterim. *yen Selma, Cemilin bu işlende hiç | Yeni mi duydunuz hastabğımı?. — Orta boylu.. Zeki bakışlı.. Çok! bir mes'uliyeti olmadığına inan - — Evet... Dün duydum. Ve bu- samimi görünen bir sdamdı. Bana Kün hemen ziyaretinize koştum. ikendisini ağsbeyiniz diye tanıtla. | — O şimdi - sadece - onun annesi- (Devamı var) MATZ Te7 Belediyenin makamı iktısadiyesine Gece yarısından sonra, müşte- | riden ikinei bir defa para istiyen | eğlence yerleri var, diye yazdık; | bu suretle, hem belediyeyi ikaz, hem de halkı zarardan kurtarınak | istedik. | binlerce hemşelirini | dallı budaklı, bu katmerli ihtikâr hüdisesini inkâra kalkışlılar. Yahu, güneş balçıkla sıvanır mu?.| Hele o, belediye makamı iktısa- diyesinin harikulâde mülaleasına | bayıldım. Kabahat halkta imiş! | Haber vermek, tarife istemek lâ- zımmış!. Bu, bir dereceye kadar dağrudur. Fakat, İstanbulda, eğer, beledi- ye zabitasının — cümlei - vezalfini halka gördürmeğe kalkışırsak ha- Hmiz yamandır. Fırına giderken | koltuğumuza bir terazi, yağcıya giderken seyyar bir lüboraluar x- rabaşı, eğlence yerine giderken, icabında müessese sahibi ile kav- Ba için cebimize bir muşta alma- muz İâzam gelecek.. Daha dünkü gazeteler yazdılar: Bilmem ne kadar sucuk, salam bozak çıkmış!. İki defa para alan eğlence yer- Terinin manzarası ile, bu gıda müddelerinin bozukluğu ayni ce- :ıl::în mmuıı.duıiı:'u adamlar, liye oteritesini hiçe sayıyorlar. | Teftişler, kontrollar, cezalar, on- lara, o kadar ehemmiyetsiz geli - yör ki, çekimmiyorlar. Netice ve hulüsa: İstanbulda za- bitai belediye teşkilâtı noksan ve | kifayetsizdir. Yeni ve geniş bir | teşkilât vücude gotirmek, hileye başvurmak istiyenlerin bütün ce- saretini kırmak lâzımdır. Ondan sonradır ki, halka dik- | katli olması tavsiye edilehilir. Şimdi, halka müteyakkız olma- yı tavsive etmek: — Ey ahalii müslimin, işinizi gücünüzü bırakın, Bütün İstanbu- | Tun zabıtai belediye kontrolunu | yapın,» demektir. Eğer, belediyemiz, bu kadarcık da doğru seyler ımıu=m is- temiyorsa, akan sular durur, Bu kadar basit, küçük halk ve belde hizmetlerinin noksanları karçısın- da da dalkavukluk mu-edeceğiz?. REŞAT FEYZİ | 1 | Türk - Macar ticarefi Bir Macar tickret heyetinin şahr Timize gelerek Ankaraya gittiğini haber vermiştik, Meveut Tünk - Macar ticaret an- deşmasının daha ziyade inkişaf ettirmek icin de ayrıca tetkikler iera etmekte- Almanların batırılan tahtelba- | Almanların en mühim olarak mem- tezgühlarda 20 kadardır. | yukarı bunların 25 tadır. 938 de j 1 Eri şş İ | g İ | l H İ | F | İ j E t | l | | İi % İ İ ? | $ F H ğâ | İ î İ il Hi İz | etmedi kararlaştımnıştır. Bu yeni Karaköy | ve Ta_ksim | Yeni ve geniş bir v'ya- düklü yolla birbirine bağlanacak İstanbul ile Beyoğlu arasında en) kısa ve işlek bir yol olan Yüksek- kaklırımın sağ tavalına düşen sar hada Kamaköy - Teksim arasında yeni ve essalı bir yol açılacaktar. Belediye reisliği bu yeni yolun ilk etödlerini ikmal etmiştir. Bu Setkikler neticesindir — güzci yangın sahalarına tesadüf ctmesi dnlayısile az miktarda bina islim- dük edikceği; bu sebeple istimlâk. mnasrafının da pek cüz't olecağı ankasılmıştır. Belediye — reisliği ilk 5 sentlik | faaliyet ve imar programına dahil | olan bu yolu viyadüklü olarak inga ve mühim yol gelecek şene için açılıp bitmiş olacaktır. e ĞARA Sıra serviler caddesi parkeye çevrilecek 'Taksim —meydanı ile Cihangir arasındaki Sıraserviler caöldesinin parkeden asfatta tahvil olunması kararlaştırılmıştır. Beyoğlu Bele - diye şubesi müdürlüğü bu mak - sadla icabeden tahsisatı yeni yıl | bülçesine koymuştur. #Meskür cadde Taksim meydanı bidayetinden Cihangirdeki kahve- ferin ve Hamıldiye suyu çeşme - #sinin önüne kadar asfalt olacaktır. ndes —e>— Ziraat mühendisleri birliği kongresi evtiğini da kurumun bir y faaliyeti gözden geçirilmiştir. Müteskıben Yeni idare heyeti intihabı yapılmış- tar. Bu intihapta cemiyet reisli aK Zine daktar profesör Kadri, umumt kâtipliğe doktor Sakd Tahsin ve azalıklara da mütehass zirsal - cilerden Şevki, yüksek ziraat ans » titüsü asistanlarından Necmi se - çilmişlerdir. AL a Bazı profesörler Bük- reş ve Mısıra gittiler Sümestr tatiline girmiş bulunan şehrimiz üniversitesi talebelerin - 5 HELiLi “ Anzak,, lar Yakın: Yazan: AHMET ŞÜKRÜ Masırdan . verilen Ç vustralya ve Yeni Zelanda yabancı değillerdir. BU içinde Türkiyeye mülcadeleleri yapan bu kerleri idi. Harp sapne şılıklı tanışmadan Tü dak Filhakika bu defa Am Türklerin düşn karşı €8 irklerle zak» lar arasında uııw doğmuştur. kın şarka larak değil, destları ohıl’: mektedirler. Anzakların faki gelişlerile 1914 har lişleri arasında bir & fark budur. Fakat diğer | yi ”| daha vardır ki o da gözdet İj mamalıdır. 1914 harbi çık” vaziyetine düştüler. Bu defa her üç n rek iç ve gerek dış mün rinde müstakildir. B onlar da harp ilân etmişlef Hij di de askerlerini Yakın dermeğe başlamışlardır. Acaba bu İngiliz ve Fi vetleri Yakım şarkla toplamıyor? Biz tereddilt rak bu suâle cevap vere Ve şunu da ilâve edelim bir vaziyetle Türkiye de taahhütlerin çerçevesi den 15 kişilik bir grup dün Zelzele| Rayesi olmuyan milletler Yü mantakasına hareket elmişlerdir. | tedırlar. Hiç şüphe iy Diğer taraftan tatil münassbe - | bu memleketlerle yakım ftile bazı profesörler de — Balkan | betlere girişmiş bulunan Tmemleketlerine ve Mısıra gitmiş- | Ve Fransa da bu mu g ::u.wnu meuww—ı:] K aet makei mal Atay Romanya şehirlerini daşmak üzere Bükreşe, ve doktor ör Mazhar Osman Misira, Türkoloji profesörlerinden Ahmedi Cafer de şarki Anadoluya gitmiş- lerdir. t | I Avrupa Harbinin Yeni Meseleleri l Almanyanın yeni tahtelbahirleri Tagiliz mütebassısları bütün he- yaparak Ahnanların daha | ne yapabileceklerini düşünüyor - | lar, Görülüyor ki bu inşaat hep Al: manların İehine - görülmektedir. Çünkü böyle giderse sonede 130 bin tomluk inşaat olacak demektir. buk hir | î |

Bu sayıdan diğer sayfalar: