20 Ekim 1942 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

20 Ekim 1942 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“HALK FİLOZOFU Türk matbuatında ilk yazısı 50 yil Ünce intişar etmiş GL muhazrir için gelecek aydan itibaren yapı- lacak jübile hazırlıklarının ilerle- diğini — gazeteler yazdı. — «Jübile» ilk veren muhterem Hak- kı Tarık Üs'un üzün yazısını ökü- n yanlar, müdekkik Hakkı Ta- tık Us'an — bu mevzu üzerinde kadar çalıştığını görmüşlerdir. Bugün hayatta olan ve elli yıl evvel yazmağa başlamış GL mu- harrir kimlerdir?. Herkes - gibi, ben de, evvelâ bu noktayı merak merak ettim, Sayın Hakkı Turık Us, değerli yazısında merakımızı tatmin etmektedir ve bu G1 zatın kimler olduğunu, kısa hal tercü- melerile işaret etmektedir. Ben altı ay kadar evvel, ben de, yine bu rütunlarda, muharrirler » çin neden jübile yapılmadığını bir vesile ile sormuştum. Fakat, benim, kendileri için jübile ya- Hadiselek KETNTEL » ÇOCUĞA HEDİYE!. Bir dostumuz çocuğunu sünnet ettirmişti. Arkadaşlar arasında mü nas'p bir hediye götürmek için yordu. İçimizden birisi: zamanda defter ve kalemden daha kiymetli ve münasiy hediye ne e dur ki?, dedi, TRAMVAYLARIN | KALABALIĞI. ğ Tramvayların çok kalabalık ol- | duğumdan şikâyetler aldı, yürüdü. Geçenlerde bir gazete, bu kalaba- » İıktan en ziyade bayanların muz- tarip olduğunu yavıyordu. Bence, bu kalabalıktan en ziya- de; hanımlar değil - benzin tahdi- datı devam ettikçe - göbeği gi yeni vurguncular Geçenlerde — bir bavadis veril- mişti: Belediyece bir «halk Ickan- tası> açılacak., «Halk pi ayakkabı tasavvur- Tarman; yıllr süren tetkiklerden .nıın nasıl suya düştüğünü hatır. lay: şnı halk İokantalarının me zaman «İmkünsız» olduğunu ha- ber veren taze gee Habçiler bekliyo zum, 'TARİH TEKERRÜRDEN İBARETTİR!. Dün evdeki eski racemmatarı kar riştırirken elime 27 kâmmuevvel mı tarıhli «Karagöz» gazetesi z42 mumaralı ç gazeteden l ğüm «Züğürt tesellisi isimli aşağıdaki az kazançlı bir zat ağ- zından yirmi yıl evvel — yazılımış yazı anarım Evde ve edun var, ne kömür var ben içimden yanarım, İkide bir «tenzilât, müjdesini duydukça Sokalıma baka baka çocuk gibi kanarım!. Tevekheli demomişler!, Tarih bir ibarettir diye!. AHMET RAUF NEZİHE MUHİDDİN| andak bir Oadınla ömür Hem de Şmdiki — zev- grunda iğne yulmuş te- hasunlar.. Şimdi ist; tökölmek vi cler sooda yayıf çellmsiz Ş L Brita Pu masalları çimdi Ha V © a Etendi —Diye yıklaştı... Siz taki İ Çalıştığımtz. şirketlerde, iz dize Emuz ömuza — geaç daktilo larla — çalışgoruz... — Bupların ŞöREA. F Argrn DSt ile | O 2—SON TELGRAF—20 16i TEŞRİN 1siz —30 A z BİZİM JÜBİLE REŞAT FEYZİ ( pumasını İstediğim muherrirler, Hakkı Tarık Us'un tasnif'ne giren- ler değildir. Basın Brliğine yeni bir aza kaydetmek için ne kadar titiz davrandığını yakından bildi- kim Hakkı Tacık Us, her nedense, | Jübileye hak kazanan muharrirleri araştırıp bulurken, samahat kese- sinin ağzını çok geniş açmış bu- Tunmaktadır. — Klli yıl evvel bir veya bir kaç yazı yazmış olmak, Jübileye bak kazanmak, daha doğ- rusu tebcil ve takdir edilen bir muharrir mertebesine çıkmak için kâfi bir sebep midir?, Hakkı 'Tu- rık Us'un 61 kişilik listesinde öyle | zevat var im, dilerini bu istede görünce, hay- Tet edecekler, bir zamanlar yaz- dıkları bir iki sahife yazıyı halır- Tamak için, hafızalarını beyhude yere günlerce yorup duracaklar- dır. Mecburi Tabidot Bunun için lokantalar sınıflara tefrik olunuyor Takartalarda mecuri — «Tahb Göte usulünün ihdası için betedi- ye iktisat müdürlüğü tarıfından Yapılan tetkider neticelenmiştir. Şimdi lokantaların sınıflara tef- riki icra olunmaktadır. Her sımıfa göre eyvi bir tabb dot Hati tesbit edilecek ve bilâ- kare de tatbikata geçilecelsir. Bu fatlarda gıda madöeleri fiat darı nazarı dikkate.almadktır. Seyyar satıcılar Dükkânlarda ticaret yapan e6- pafın olduğu gibi «Seyyar satı- cilar» in da bir cemiyete bağlana- rak terfililcei için tetkikler iera elunmaktadır, Son Telgraf — Fifhokika “az bir sermaye ile iş yaparak çalı- şan, aile geçindiren bu vatandaş- far arâsında seyyar satıcılığı yıl- lardanberi kendilerine meslek il- tibaz edenler pek çoktür. Bir e- naf cemiyeti kurularak bunların ihtiyaçları ve dilekleri e meş- Bul olmak çok yerinde ble hare- ket olacaktır. Düks mücEseseler Yeni hükümet programını okurken, gddejerle alâhadar olmryaca; . ipekli kamaştar bu uradadır, Belediyelse de, bu. promalpi kabul Neselâ, Tüks güzino, üks dokanla, Tüke mağaza e meşci Tunmamalıdır. Malbuki, yehicie en çok mevzuubah elâm bu kabt midömsese. lerdir. HAĞâ, (a Jokuntanın fist e- ritesi, İükr mağazanın Papuç İ ile uğ- rağıyoruz, Büyük halk kütlelerinin âhe #yacını göz öcünde tulmak gerektir. Hadsiz Bezapsir paca — küzanan insan- ların girip çıktığı, alış veriş ettiği mü- emeselerle uğraşmak bem beyhur Ge, hem de Ylzumsuzdur. BÜRHAN CEVAT MİZABİ VE BİR PALYAÇO | miLLi Roman vumarizi | DÖRT CANBAZ Valolara, dans saloalsrina gidiyorun... Bir kaç bira vükd parlatınca kolları- hin arasında İnsani çileden çıkama | Bf glvelerle göğrünü göğrüne, başını o- muzuna dâyaşan öyle İdtif kadınlara tesadüf ediyoruz Kİ fşik omamak İçin rum olmak Jâam, Söz- Hoca elendi ven kiç ni kaşıyarak Sarilti: — Bic deta Üsküdandaki sinaemaya bizim hafide zar ederek götürdü be- Pi Alkah atlekin!,.. Neydi günahimı © Yarâbbi' Uryan - civelek bir sürü batımlarla - | Hacı Nunülah Edendt çıplak — başı- Vasıta bulranmı ve memur Harbia döngünçü yılı, bir çaç er- luklar arasında — münakale — vasılası | bulmuzani da arttırdı Bu bunran yül- | naL gelleden şehire, — kat'adan kıtaya mMünbasir döğü İvtanbul petei içizde | Ge Bezf bömt bu buhranı görüyorur, | Sabahları ve akşarıları şalnız kam- yaylara bakmak ve bunlerdeği inean #isir edinmek için küfidir. Hele - kışla nakil vaskiları durumunun me — bal arredeceğini tahmin elmeke güçtür. Havalârın müssadesi Mudv halk gamdi yürümekledir. Poyraz — fırlına. & Kar baba ile beraber İstanbul 60- Kaklarını süvurmıya boşlayınca tram- vey bassmaklarındaki — inasa salkım- larinen dâha çök artacağı mubakkük- tr, Bu veziyet karşısında dd zümre- üN durumu — bilbassa — düşündürücü: Tülebe ve momurlar, Harkesin — işine ve mektebine yakın bir mahalde ev tutması akla gn önde gelen tedbirdir. Fakat, nakil vasıtası gibi ev bukrak la münkün deği, İslarbulda nüfus muü çokaldı. ev mi azaldıt... Kizelik love Hası görtereblene nakdi mükâfat vö- Bicceik kadar durum sıkışıklır. Bunun için #kla gelen tedbir martiğı uygun cimakla bendbor tatbik —mthasında pratik Gağildir, Ancok bilfarı Ramide oturan bir memurun — Beyoğlu nüfus mömurluğuna gidip gehnösi, Nişanta. #inda oturan bir alebenin meselâ Ve ( fa Laesine gdip gelmesi de üdeta muhaldir. O balde ne yapmalı?, âca- ba, talebo ve mömuzları bu köşlik ve bu yilkir isametgühları çevsesi içinde mübadele ve becayiş — ettinmek bi todbie mldir? Bize öyle — geliyar , bu fikir hele küçük memurlar ve ise talebeleri içim yabana stlir bir tav- viye değildir, R. SABİT | Meccanen evlendirilecek gçiftlere gönderilecek hedi- yeler kuar'a ile tevzi olunacak önü Hâfkevinin Cümhuri- yet Bayramında tekmil masrafla- lendirileceği 10 fakir genç kıza hediyeler verrnek üzere mütesd. dit müracaatlar yapılmıştır. Ba- aları da bukabir düğün hediye- terinin kabul ed.Hp edikmiyece- ğinl sormuşlardır. Eminönü Hakevi Rebliği bir eve yazıyabilecek her türlü eç yanın kabul olunmasını ve gön- derilecek hed'yelerin an gelin 2- rasında kur'a ile tevzi olunma- sını kacarlıştırmıştır. ——— Gazetecileri davet Basın birliği acalarına: iği İstanbul mintaka- inden: Günün #tiyaçları üzerinde ar- Kadaşlır arasındı toplanıp konuş - #naya Tüzüm görüldüğünden Bir- lik dzasının ayın 21 inci Çarşam- ba günü saat 13 buçukta Eimönü Hikevi sakotuna gölmelerin! rica ederiz. itilini görmek bulren tıslakında — bir |, d OL. Biz bura plstonik aşk diyo- guz... Yani şenin Anlıyaceğın — tmva- dün koku alaa aşk... — Bu daba üzücü bir gey evlât.. — Hay bin yağyütın Hacı elendi... Üzücü de 3söz müt İnsanı dedye ço- viriyor... Birakâlam bu babsi.., Ha ne diyondüm?. Bti ei üç ürlü aşkt... vür Dur datası Ratip Hacıya dahâ yakleşarak, daha devamn etti: 10 kalmış... Sösü kavaleti yerinde, gö adllerk meheun, bactkları romatizra- Ja Sakat sizma saçli acüzeler var ki bunlardan hiş olmaza birinin gönlü- ni hoş ekmeden işler yürümüyor Ha- can. — Anlıdım anladım evlâti... Hem e böylelerinin gönlünü hoş ekmek s0- — İsta benlem de bapımda — büylele- rinden bir tanacık var. Oldu zvu dözt?, Öbür taralını sorma erlık... — Allah küyvet ihsan buyunaun... — Ba iş yalme €va İle olmaz Ha- Hafkın var oğul... Demek eİrİE” Harp Vaziyeti Doğu cephesinde ikinci kış « harbine dönüş ( Yazan B. Eski Bükreş Ateşemiliteri ) Almalar bu sene Leningred ve Moskova cephelerinde müdafaada kaldılar, İğütür, gayretlerini cenup cephesine ve Kafkasyaya inhisar » ettirmeğe çalıştılar, İki türlü ka» zanç umuyonlardı; 1) Mareşal Timoçenke ordulas Tni mağlüp ve imha etmek; 2) Sovyetler Birliğini, hububat, maden, sanayi ve petrol bakımın- dan en zengir topraklarından mahrum bırakmak. Birinci kazancı tamamile temin edemedilerini Rusların Stalir- grad müdafaasından ve Kafkasya» da göste'dikleri sürekl mukave- metten anlıyoruz, İkinci kazancı da akıllarına koydukları kadar el- de edememişlerdir. Stalingradi 2,5 aydanberi zap- tedemed.ler; Kafkasyada Tuspse limanşnir, ve Grozüy petrol saha- sının hâlâ 30-50 kilometre kadar uzaklarırda bulunuyorlar, Batam ve Baküya ulaşmak çin daha epey ce mesafe var. L inciteşrinin üçüncü haftası da geçti 4 Üncü haflası başlıyor. Karakış Rusyada bütün şiddetile I. kânunda gelecekse, o halde Ak manlarır önünde azami 5 haftalık br zanran vardır. Acaba bu 5$ hafta zarfında Alman ordusu du- ha neler yapabilecektir?. 1) Aruk şimal ve merkez cep- beletine büyük kuvvetler kaydı rıp Leningrad veya Moskovaya karşı taarruza geçmek ihtimal ha- ricindedir. 2) Alnan ordusu eeki hareküt plünmı tamamlamıya çalışacaktır. mdiki halde Sişlingrad, cinı ve Grozuy petvol sahasını zaptelmekten bareltir. I. Teşrin #yırm üç haftası, Al- man ordusunun bu üç hedel üze- rine yürümesi ve çetin muharebe- ile geçmiştir. Kışa ka- dar bu üç hedeli ele geçmmesi mümkün olabilir. Stalingradın şi- mal kısmırda Rus müdalaası e- peyce butandı bir safhaya girmiş. tir. Fakat bu Stalingradın pek ça- | buk düşeceğine delölet etmez. Müreşa) T moçenko Alman s0l ce- nahica yoptığı tazyiki devam et- tirirse, Stal'ngrad çmüdafaasıcı mazatabilir, hattâ bu tazyikin İnki- şafı hat nde Stalingradı tekrar kur tarmesı bile'mümkündür. Batı Kafkasyada Maykop vak eee NK V ka aa disini ve buradan ğöçen Şimen- döfer hattına takip eden bir A- l dnan ftaarruz kolü, enayola kedar lerkmiştir. Fakat Almanların önünde yukarıda söylediğimiz gi- bi Tuapse'ye kadar daha 30 kile- metre mesade vardır. Karlar al tında kalan bu mesafeyi, İnatla devsm eden Rus mükavemeti karşısında güratle aşmak hiç te kolay değil, Almanlır Tuapse'ye sokulsalar da, Ruslar bu şehri de ayrıca müdafaa edeceklerdir, Bi tüm yolunu kapimak için um görecek'er- Doqu Kafkasyada Almanlar ye- ni bir iHerleyiş yapamamışlardır. 1 Teşrinin üçüncü haftası, Grom üy çevresinde Rus mükabil te- arruzlarını püskürlmekle geçmiş- tir. Grosny, Baküıya sarlemak için üzsüdür. ilüsa, TI. Teşrin ayında doğu | iâcöğinı tahmin etmiyeruz, Al- mar'ar önümüzdeki 5 hafta zar- fında ayni hedefler uğrunda sar vaşa devam edeceklerdir. Bu müddet iç'inde Stalingrad'ı, Tuap- se Yemanını ve Grosny petrol sa- hasını ve belki de orta Gürcista- nin ilk kapısı saylan Velâdi Kaf- kas almağa ve buralerdaki Rus küvvetlerini mağlüp ve imbha ğe ç.....,auıls.xdıx Ti bir ay içinde elde edebileceklerini kabul edersek, ondan sonra kış bastirmiş olacak- tır. Kışla beraber Almanların ce nubi Kaikasyayı istilâya kalkış- malar bizce mühtemel — değikdir. Zira, Rusların Stalingrad şim:lin- de Ve orta Don mecrası boyun- daki ordularile müdefaada kalı- gaklarını ve Kafkasyadaki Al- anan ileri hereketine müdahale için hiç bir taarruz bereketinde bulunmıyacaklarım zannetmiyo- Tuz, başka Almanların Batum ve Bekü'ya yürümesi ha- Hnde Ortaşarktaki müttefik kuv- vetlerin de Rus müdafsasına yac- dımda bulunmıyacağı ihtimali de pek hefiftir. Almanlar gelecek sene için de hazırlanmak ve bin- | muvasala yollarını slâh ve tan- İ zim etmek mecburiyetindedirler. ARİH SOHBETLERİ şüpbesiz eh elverişli bir hareket | MAHKEMELERDE: Şaınar oğlanı gibi.. | Beki, zötif bir adömdi. Oldukça Ya- yaşlıydı, Sözünü, sohbelini bilir Küv kımandandı; Bu, davacışdi — Tiekdini | söyle ar2tttır — Mabdum — kölenisi, — ündenderi samulkâr yapmıya İaraftardım, — Ba Sene ik mektebi biirdi. — Düçümdüm, taşındım. «Kundurüci yamink vereylm; b aâmanda öndan iyi, ondan — kürir iç 20r bulurur> dedlin. Biz arkada. yin delületiyle, Mustafanın — yanına venllen. Venczicen de, ben biraz — eeki kahılıyım. Edki üdet üzere curla, de- dün; eti sönin, Kkömiği benim, — Hay. Mzlık, haşarılık, ederse, bas tokatı!» Göckm amma, bu derece döveceği de | hiç hatrıma gülmedi. Halbuki, öğren &o! gekrinciye İzsder 'dökmüşi Çöcür kaçmış. Ağzı yüzü kan içinde eve Heldi, Mustafadan davaceyım, Davscının yanmda düran — çocuğu Muzatfer dg ayak şekilde hödiseyi ana ati «Her zamân, ber gün, aklıra <vlikçe dövüyor,> dedi, Dava dllen kunduracı Mustafa, — Etamlim, dedi, ben ber zaman | Sövmüyorum Dayağı hak etlkçe dö- vüyorum. Çalışmıyor; beylâzlik edi- yer; bir yere yollayınca iki satte ge liyor... Sokakla, — ceni — avlusumda çocuklarla ceviz, dpzıp oymanken ya İkaladın kaç kora... Zaten, dövmek için baltası d bana İzin vemmişti. Mustatenin kundürücilik eliği han da kahveci İzsot, gümlekçi Nuti, bö- yöce LAtf çahit Glanak — dinlenildiler, Mustafonin Muzatteri dövüp burnunu Kkanattığını söyleğler, Mühköme — su- Ço sabit gördü. Mustafanın bir. ay mlddetle hapsine torgyiel kabil olmak üzere karar verdi, Riestafr irahiktmeden çet sörlek merek korldarda yürüyüp usaklaştı. zetterin babası, Gavacı meviline deki tin, yanında bir üdame Ja ağır ağır yürüyordu. Yapındaki - a, dedi, sün içende bir. yöy : Şaciar oğlanı gibi ölye, Samor oğlarımı ötedenben — düyarşn da, no olduğunu bilmty. Nedir bu bilzrin — MHazaa! Bak anletayın: Bükiden, ber gehandenin bir çamar çoğlam var. meş, Şehzade dere çalışmayıp haylüt- Tdc eti mi, şebzadenin yanında şamar oğlamımı döverlermiş... Çocuk zani zü- K deryat edip ağlarken, — gekzadenin Nkiçat — ve Bi müracaat ederlermiş: — Sehzadöm, derlemee; buk, çocuk asıl ağlayıp feryat ediyor... Yazk Geğil mi zavallıyar... Ne çalışmazin ga, biçereye dayak yedrinn?. Göyülene, şamar oğlanı gür Gerler. — Hana! Şimdi anladım, — Yanat öyledir işte... HÜSEYİN BENÇET DİCENCT. Yazan: R. Ekrem Ko;ı Çocükultüm, Boğaziçinde Pa- bir yalının rahtimı geniş - bahçede iaden akrabe çö- arım — eksik olmazdı, en 82 beş On çocuk ko- şuşup oynardık. Köyümüzün balıkçı, “kayıkçı, bahçıvan, fakik çok, dilencisi hiç yoklu. Üsküdanda oturan ve bize yılda bir defa bir kaç haftalık gece yatısına gelen ihtiyar bir <Fatma hanim» teyze, kendisini saatlerce sağlı Sollu Boğaz köy- lerinin i#kele tokmaklarını çala- Tak aolaştırdıktan sonra — Pzşas Tahçesine getiren «Dilenci vapı- ru» nde çektiği a24b:, rtengârenk” fıikralar içinde anlatırd. Ben, <Dilencis den «Vapurunu» teni- mışimdir. Sonra güzel bir ma- salını öğrendim: — «Hacı — Fışliş, Hacı Kandil ve Hacı Şamandıra masalı!..> Şu sstırları yazarken, gözümün Ününe, bir elinde sedef kakmalı küçücük bir kutu, elinin baş ve gahadet parmakları bir tutam en- fiye akmağa hazırlanmış, dalma gülen çakır gözlerinde en az beş altı koşan aile çocuklarının ha- yali ile ihtişar toyze geliyor: çoceğu İstenbula # aramağa gelmiş köyünden gelle- ken, anası çevresinin ucuna bir altın bağlamış, — hemgerilerinden bir helvacının da, Sultarahmetle dükkânı olduğunu söylemiş; Ge- akınca, Ayasofyada na- maz kılarsın... Sonra ı—der Ah- et ıııy'ı ararsın,.. Haydi e dem yolün açık, kısmetin bol ol- Bun> demiş Köylü çocuk gemiden çıkmış, Bora sora Ayasofyayı — bülmuş... Cami avlusunda abdest alirken bir bişka çocuk ile tanışmış, İs- tanbüla niçin geldiğini — anlatır- ken çevresindeki altını da söy- lemiş... Meğer Ayasalya —avlu- sunda dienen Hacı Fışfiş adın- deki köf dilenci de bu sözleri işit- mağı — Aman evlâdim.. Cenım., Ku- füm evlâdım.. Ben ömrümde ab- tın. gö n Ver şu altını da bir kerecik şu gözlerim süryimi, | Gözüme altın şifadır. diyorlar, betki açılır da ben de dilenmek- ten kurtulurum... Çocukeağız altını vermiş, kör, altını koynuna arnca, yanında içi mangir dolu dilenci çanağını de- virmiş ve feryadı basmış: — Yetişin ümmeti Muhammet!. Paraltrımi çaliyörlar!.. Çocuklar körün üzerine —atı- mmaşlar: <— Ver altımımı!., — Ver çocu- ğün altımmı?,» Comt avlusu Xa- rışmış, Yavrucakları kim dinler, dilenci, Ayasofyanın — kızk yıllık mübarek Hacı Fışfışı!.. Çocuklar temmel bir dayak yemiş.. Ha- cı Fışfış da asssımı kakarak Edir- nekapı dışmdaki kulübesinin yo- Tunu turmuş... Aman... Aman... Mol'un körü, şyol bilmez, iz bilmez zavallı köy- ı İü çocuk ile beraber ne heyecan- la takip ederdim... Kundura ve Miş. .Bı;lımuçıîuılınyılvır— çoraplarımı onumla beraber çıka- rir, seyrulan bir sopanın altından kuübeye onunla beraber. girer, ve karanlıkla yere gömülü küp- Jerinin başına geçen Haci Fışfışı onunla bersber, yüreğim küt küt atarak dinlerdim: «Benim sarı kızlarım., Bönint Sarı kızlarım... Bakın bugün size bir kardeş getirdim!..., Üç küp.. Biri alan, biri gümüş, biri bakır para dolu!... Tepinir | | Derken, Hacı Fişfiş, havayı koklar ve homurdanızdı: İnsan kokusu va: Güm, güm, güm, sağ duvara Üç yüzarük: — Yea Hacı Şamandıral.. Ya Hacı Şamandıral.. Güm, güm, güm, sol duvara üç yumruk; — Ya Hacı Kandil!. Ya Hacı olsun, meğer, yere altın küpleri gömen, asasının içine altın istif eden bırkasının dikişlerine” dizen Hact Fışfışlar, “Haci Şar mandıralar, Hac; Kafdiller yak niz masal kahramanları — değil- miş... Şu son yılların gazetelerin- den kesip sakladığım zabıta vak'a darı arasında dilenci fılıraları ko- ca bir zarf doldurmuş... Öyle ki (Devamı Sa; 4, Sü: 1 de) yoğa, ' Kabahatar yere | t AORATDAAMĞ| İİ[İOİ adalarına havataarruz! Yazan: Ali Kemal Sunman Çin müdafaa harbine muvaffa- kiyetle devam etmektedir. japon- ya 807 de-Çinde girişmiş olduğu harbi bitirememiştir. Fazla olarak bugünkü dünya harbinin netice- sinden Çin cp birinci derecedeki rzolü oyntyacak görünlüyor. Birmaşya ile Assam yolları ol maksızın da Çin acaba harbe de- vam edebilir mı?, diye' erbabının zihinlerini çok meşgul eden biz sual vardı. Çin bunun kabil oldu- ğunu göstermiştir. Çünkü müda- fan vaziyetinde kaldıkça bu müm Kün febilıyoı, Çin daka da harbe dovam edebilecektir. Tedetüi vazi yetini Selayirkla devam ettirebil. in mümkün olanı yapacak- tır. Ancak burada bir «fakat» var- dır, Harbin heyeti umumiyesi itik barile Çinin diğer müttefiklerine yardım etmiş olması lâzım gelir. Yani barbin —neticesi — üzerinde üessir olmak suretile bir yardım nin kuvvetli olması lâzımdır, Çin şu suretle kuvvetli olabilir: l— Anglosakson taralından ye- ni harp malzemesi alabilmeli; 2— japonlar üzerjne büyük ta- arruzlara girişehilmeli. İşte Çinin tedafili vaziyetlen çe kabilmesi için bu iki şartm yeri- | ne gelmesi icap ediyor. Diğer ta- Taftan Çin müttelikler için büyük bir hareket üssü teşkil eder. le japonya arasında bir hesap edildiği- ikbalde alacağı ehemmiyet vardır, Eğer başka bi japonya ile Rusya harbe girerse müttefikler Rusyadan tayyarele- rin yollıyarak Japon adalarım bombuardınan edebileceklerdir. Fakat Rusya ile japonyanm ya- kında muharebeye tutuşacaklarına dalr ortada ulâmet görülmüyor. Şu halde böyle bir harp ulmadığı takdirde Çin Anglosakson tarafı için büyük bir üs demektir. Çime den uçacak tayyarelerle japonya- yı bombalamak kolay görünüyor. Ancak unulmamak lâzam ki bu tayyare hücumlarını yapabilmek için Çinde büyük büyük tayyare karargâhları vücude getirmekle kabil olacaktır. Müttefiklerin Çin den istedikleri bir iş de bu tayya- re karargâhlarmı yapmasıdır. E- iğer yalam enrek safı bu işe kâfi gelse Çinlilerir. gayret ve faaliye- ti yeteceklir, Lük'n istenen tayya- re karargühlarını — vilcude gelir mek için arazinin ona göre elve- işk olması Hazımdır. Bugün ken- dini müdafma eden Çin o koca ül- kenin dağlık kısmıdır ki arazinin böyle tedafül muharebelere son derece müsati olmasından istifade etmektedir. Lükin büyük tayyare karargâ'ları yapabilmek için düm düz sahalara ihtiyaç vardır. Ame- rikadan gelen mütehassısler Çin- Tilere böyle süyleyince onların neş €si kaçınamıştır. Çinlilerin sabır ve sebat ile çelışir, yorulmak bil- mez olduklar, şimdiye kadar het imtihanda anlaşıldığı gibi bu se- fer de kendin) göstermiştir. Dağlık arazde dümdüz —tayyar re meydanları açmakta hiç vakit geciktirilmemiştir. Ondan sonra bu meydanlar Amerikalılara güs- terilerek sanki: — Sizin istediği- bizim istediğimiz tayyareleri yol- (Devamı Sa: 4, Sü: 7 de) BT DERDİ, ru hrpındı duyulan bir endişe: Adresi mahfuz bir lokar- tacı yazıyor: «— Kömürden tasarruf i- Çin eğlence yerlerinin — saat Terde okuyoruz. Fakat İstan- Bul esaşen eğlences mahdut bir yerile ve dairelerin, iş yerlerinin paydasımdan söme 'ya zaten lokanta, çalgılı ga- zino, sinema gibi yerlere ka- 2enç için az vakit kahyor. Sa at 22 de kapamak medburi - Tursa bir iki saatte nasıl mas- rafımızı çıkaracağız? — Bele- diye kömürden tasamuf için dahâ esaslı başka — tedbirler alamaz mı?»

Bu sayıdan diğer sayfalar: