21 Mayıs 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 14

21 Mayıs 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—U TAN Hâlâ evlenenler var ve izdi- vaç bağları yine eski ecsas üze- rine bağlanıyor. - Çok tahaf! 1930 dan sonraki çiftleşmeler - de en göze çarpan vasıfları sa- yarsak bu İşi niçin tahaf bul. duğumuzu belki daha iyi anlat. mış oluruz. Modem tipler ara- sında “biribirinden haberi ol- mayan” çiftler en göze çarpan- lardır. Karısı kocasınım, kocası karısınım nerede olduğunu hiç - bir vakit bilmezler. Bakacak o- lursak adeta biribirini hiç iple- mezler, Kadın: “Vallahi şimdi nerede olduğunu bilmiyorum. İki gün evvel Konyadan mek- tup yazmıştı. Fakat ne vakit geleceğinden, n nce oldu. ğundan şey bahsetmiyordu” der. Koca da: Geçen hafta Fat- ma Yalovaya gitti. Hâlâ mek- tvp almadım. Zannediyorum ki KA z Armanya versay muahedesindeki askert ahkâmı yırtlıktan sonra bütün kuvvetle silâhlanmağa başlamıştır. Al- man ordusunun tekmil silâhları en son modeldir eskiden istikşatf- larda hücumlar- da suvari kıta- ları kullanılıyor- du. Alman mili- tarizminin yarat. tığı yeni motör- lü kıtalar bugün suvarinin yerini tutabilmektedir, Bu Japon D.-3öz kadın değil erkekdir. Japon ordusunda askerler tiyatrosunda )ynar. Bu bir umacı değildir. Pariste Güzellik müessesele- rinde kadınlar güzelleşmek için yüzlerini böyle bir kara madde ile boyatırlar ve saatlerce bu halde kalırlar. Allah akıllar versin B iyi vakit geçiriyor. Eğlenmese muhakkak yazardı” diye kolay kolay anlaşılamayan bir felsefe yürütür. Gelin de siz işin içinden çı » kın! Bu cins çiftlerden birine tek oları düf edemeeniz hali. katen hoş bir vakit geçirmek imkânını bulursunuz. Bir akşam evvel kocasile başbaşa yemek yediğiniz taze size: “Kocam dün ıkşam sizi çok güzel, çok parlak bulmuş” derse sakın şa- şırıp kalmayın. Bu biribirini ip- lemiyen karı kocanın biribirle- rile serdaş olduklarından daha garip bir şey ifade etmez. Biribirini iplemi calar çok açık ten biribirini yüz göz olacak ka- dar sık görmedikleri için tesa- düfen biribirlerine rastgeldiler mi çok eski iki dostmuş gibi memnun ve “ iribirlerine karşı çok nazik davranırlar, Kıskanç- lık onlar nazarında çok bayağı bir histir, Hatta biribirinin iş- lerini, maceralarını da öğr mek istemezler. Ne hacet var? Biribirine her ne vahasına olur- sa olsun hürmet etmeğe yemin etmiş insanlar böyle adi hisle- rin elbette esiri olmamalıdır. İkinci numara çiftler; biribi- rini hiç durmadan kıran, inci « ten, tahkir eden modern karı kocadır. Dışardan bakmca biri- birlerinden nefret edecek kadar müştekidirler. Böyle bir çiftten meselâ koca: “Nihal kadar kö- tü dans eden bir kadın tasavvur | edemezsin, monşer!” derse şaş- | mamak lâzımdır. Karısını din« lerseniz o da aynı fikirdedir: “Belki ben çok iyi dans etmiye- bilirim. Fakat şayet Mehmet Ali ile valse kalkarsanız, dik- kat edin; ayaklarınızı sigorta ettirmeden bu işe girişmek ha. tadır” diye bir şeyler mırılda - nır. İş bununla - alsa yin& bir şey değil, Bunlar arasıra biribirleri. ne işin şekline mırlar, hırlarlar. Hatta işin tırnak ve terlik fas- lıma kadar vardığı da görülür. Bazıları bu tatlı tatlı, itişme, didişme ve hırlaşmalara aşkım modern bir tezahürü nazarile baktıkları için bunları da affet- mek kabildir. Bunların haricinde zengin ka dinlarla evli işsiz, aylak kocalar vardır ki, bu çiftler hakikaten l 21 -5- 935 a MODERN EVLİLER eşsizdir. Kocanın en iyisi bile karısiımın yatağında yatarken azap duyarmış derler. Hele ka- dm hem zengin, hem mevki sa- hibi olursa bu azap, can çekiş- me halini alır. Kadının anadan babadan kalma zengin yahut çalışarak para kazanması bir mesele teşkil etmez. Her iki halde de kamçı onun elindedir. Modern gözükmek için bittabi kadın her vesile ile kocasını yükseltmeğe; paradan bahset - memeğe uğraşırsa da, araların- da en ufak bir dırıltı çıktığı gün “Bu ev kimin, bu otomobil, bu giydiğin esvap kimin parasile, ilâh...” diye bir söze başladı mı, bunun sonu gelmek ihtimali yoktur. Koca için en iyisi, çe - kip gitmektir, Asri erkek için ne kadar uta« rılacak bir şey olsa da itiraf et melidir ki, o hâlâ kendini hür ve müstakil hissetmek ister. Karıları tarafından bakıları kocalar arasında — mimarlarla ressamlar başta gelir. Mimar evlendiğini:. birinci senesi bü- yük köprüler, sinema ve opera binalarını muhayyelesinde yap-« —- tıktan sonra 14 Sene, Tpti aylak mimarlarla öğle yemek- lerini ucuzca bir lokantada ye- meğe başlar. Senede bir defa da Güzel Sant'atlar Mektebinin verdiği baloda bulunür. Ressamlara gelince; bunla « rın san'atını. herkesten ziyade zengin karıları takdir ederler. Senede birkaç kere satılmayan resimlerini arkadaşlarına, dost- larma sırf san'at namına teşhir etmek için çay ziyafetleri tertip ederler, Daha başka bir tip karı koca da vardır ki, karısı parlak bit gazetecidir. Kadın; yazıları, ro- manları ile herkesin çok sevdi-, Bi, aradığı bir şahsiyettir. Önun nelerden hoşlandığını, tuvalet « lerini nerede yaptırdığını her- kes bilir, En ufâk hususiyetine kadar her şeyini tetkika imkân vardır. Kocaya gelince; kocâ evde, nisbi bir sükün ve istira- hat içinde talihinden memnun yaşayıp gitmektedir. Onu an * cak karısının üç beş candan dos- tu tanır, Bütün bu tiplerin dışında ka- lan en son 1935 modeli “mes'ut çiftler” vardır ki, işte bunlar in- sanda çiftleşmeğe karşı belirem korkuyu gidermeğe Allah tara- findan memur - edilmişler gibi biribirlerile o kadar iyi geçinir; o kadar mes'ut görünürler Kİ insan bir lâhza olsun ferah bif nefes alır. Önların evlerine dâ” vet olunmak bile dünyanın İ gitmediği hakkındaki kanaati * nizi izaleye kâfidir. Biribirleri * ne karşı o kadar sevdalı, o kâ* dar hürmetkârdırlar ki, erkek” seniz karınıza, kadınsanız kocâ” nıza sonuna kadar sadık yaşâ” mağa yemin edeceğiniz gelif: Hatta kendinizi bu yemini ifâ” ya karar vermiş gibi hisıettîîî; niz anlar olur. Fakat ne tahâ' dünyadır şu! Bütün hüsnü niy?” tinize rağmen günün birin “mes'ut çiftler” in de için mahkemeye müracaat ettik lerini duyar ve bildiğinizd! şasşmamağa karar verirsi Emin olun ki, hepimiz içif doğru yol da budur! $

Bu sayıdan diğer sayfalar: