18 Temmuz 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

18 Temmuz 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TEKAMÜL VE Öz ŞİİR Öz şiir, nadir adamlar arasın 'da bir şifredir. Herkes bu maz. Herkes anlasaydı “nadir”.si- İatmr lügatte silmek lâzimge- lirdi. Öz şiirin mümkün olabildiğ kadar izah, nadir adamın psikö- lojisi verilebilecek . aydınlık nisbetinde mümkün olur, Bu psikoloji ise çok muğ tar. O kadar muğlâktır ki Bizzat psikolojiyi yeise düşürür. Nadir adamdan yalnız nadir adam anlar ve'nadir adamlar a- rasında halis sanat, bir bakıştan gözlere sıçrayan kıvılcımın de - runi sahayı anlatması gibi bir anlaşma vasıtasıdır. Nadir adamın en fazla aradı. gı şey, çokluk tarafından anla- sılmamaktadır. Öz şiir azlığm sesidir; ve öy- le bir ses ki ancak azlığın kula- İı tarafından duyulabilir. Devamlı bir istıfanm mahsu»- Tü olan azlık, çokluğun içinden çıkarak ona örmek ve önder ol- masaydı hiç bir tekâmülün mâ- nası kalmazdı. İster istemez fer nâdir şeye karşı duyduğumuz aşk, tekâmü- le karşr duyduğumuz aşktır ve öz şiir yalnız bunu söyler. Onu anlamaya çalıştığımız vakit ilk, anlamaya başlamadığı mız vakit ikinci, anladığımız va- kit te üçüncü ve son tekâmül adımını atmışız demektir. Fakat buda muvakkat bir “son” dur; çünkü tekâmül ve öz şiir sonsuzdur. Peyami SAFA şifreyi anlaya: ve lâk- Tifo vakaları çoğalıyor mu? Ortada tektük görülen tifo vakala- Ti ürerinde tedabir alındığını dün yaz müşte. Bu hususta kendisile görüşen bir muherririmize Sıhhat direktörü Ali Riza Baysun: demiştir ki: * — Bir ili vaka görülmektedir. Bu- nun için izrmigeleri tedbirler alınmak tadır. Halk ta kendisini! korumalıdır. Bu mevsimde seter ve içilecek so Vie yıkanmadan meyvalar yememelidir. Bir göretenin iddiasr gibi Verem dispanserinde hastanın bazılmadan ia de edildiği sözüne de demiştir ki: Esaven Verem dispanseri veremli Yerden bayka binlerce binlerce muhte hif hastalıklara da bakmaktadır. Bu sebeple orada bir hastanım iade olum- müsr inikâine yoktur. Bu iş Kaklında fahikikat yaptım, Müracast eden has- taların İsticvabmdır ölsürüp ölesürme. diği, balgam çıkarıp çıkarmadığı, bal gamla ka gtlip gelmediği hakkında mwüyeneder evvel sorulur ve Bunlar ekim muayenesine giderken sorgu küadma yazılır. Mesele bundan başka üirşey değildir. Takâs suistimali Tlbaylık idare heyeti dün toplan Şaiy, takas yolsuzluğu işini tetkik e miştir. Takas yolsuzluğu tahkik fez- İekesi 400 sayfadır. Duyduğumuza göre tütün takan i- şine sit kâğıtlar de bugünlerde ida re beyetine gelecekti No. 86 “ : . Erik Çiçekleri Mahmud YESARI içişi... Onun içki içmesi, insana öğür tü verir. Kafa boş, düşünce yok, pa ya bol, sekmtı çekmemiş: alkol, bu - nun nesine ve neresine tesir etsin? Sultanlara uşaklık eden dedelerinin iki batın paşalıklarının asilzadeliği ile öğünür. — Peki, kocam diye, böyle iğrenç birini ortaya atmakta ne mana var. dı? Kadriye, gözlerinin hain bakışı ile sinsi sinsi güldü: — “Doktorum, inanmayabilirdi. "Avrupaya gitmek çin, ayak sürüme- si ihtimali de vardı. Ba dejenere pa- şa zadeyi kendi kocammış gibi sahne- ye çıkarâcaktım. Onun bu roll sevi- ne sevine oynyacağından emindim. Böyle bir tipin mevcut olması, beni, göğsümü gere gere, kuvvetle söyle- tiyordu. Eğer. yalancıktan bir tip ortaya atmış olsaydım, muhakkak Bir yanımdan aksar ve palavtam, bü- tün çıplaklığı ile meydana çileverir- di. — Peki, “doktorum. me oldu?“ I Yerli mallar sergisi Bugün açılıyor Yedinet yerli mallar sergist Bugün #aat 17 de Galatasaray lisesinde tö- renle açılacaktır. Sergiyi, Kamutay asbaşkanı Nuri Conker bir söylevle açacak, ulüsal! endüstri” Birliği me mına başkan Vasıf ta bir söylev ve- recektir. Dün akşam bütüm pavyonların in- şaapr ve İazırliğr tarmimlanmığtır. Ulusal endüstri birliği idare heyeti dün, pavyonları birer birer dolaşmı sergiyi gözden geçirmiştir. Bus sene- Ki sergi iyi bir itine ile hazrrlam Yarından itibaren ialkın Terime açılasakerr, Sergi, geceleri sss at Ti e kadar #çık Bulundufulacağı için lâzrmgelen elektrik tesisatı da tamamlanmış, kâfi derecede tenvirat yapılmıştır. Sarışsız pavyonların hazıslanması da dün tamamlanmıştır. Bu pavyon- Jarda, yerli mafe nümemeleri yalmz teşhir edileceği için Büyük Bir dik- katfe hazırlanmıştır. İnhisarlar ida- resinin sergi İarbiçemindeği Büyük pavyonu dikkati çeken bir intizamla kurulmuştur. Burada, ier çeşit inhi- sar maddeleri sarılacak ve teşhir o- Jumacaktır. » Mill Sanay: birliği, bugün 17 de yapılacak olan serginin açılma törenine bütüm saylavlarınızı çağır- maktadır. —— Garsonlar diplomalı olacak Garsonlar cemiyetinin açmağa kar i garsonluk ve lokantacılık lden itibaren faaliyste geçecektir. Cemiyet, mektep için bir | sizamname hazırlamış, ayrıca Kül tür direktörlüğüne de müracast e- dilemiştir. Şehrimizdeki bütün gar- İ sonlar bu mektepte staj görecekler, İ yenidem mesleğe girmek istiyenler de diploma almadıkça garsonluk ya- pamıyacaklardır. Garsonluk mekte - gajmana girişilmek üzeredir. Tahsil müddeti: 2 yıl olarak kabul edilmiş tir. Mektebin açılmasına zit masrz ları garsonlar cemiyeti ödeyeceketi Diğer taraftan, garsonlar küçük sanatlar İkmumunun tatbikdtr etra- fmda ilgililere yeni bazr dileklerini bildirmişlerdir. Küçük sanatlar Kanununda yalnız birâhanelerin yabancı tabliyette gar won güleytırmmeyeesikletr kaydı bar Tumması, bunların Tokantalarda çalış- / Lokanta ve birahane adnsr taşıyan Bir çok müesseseler bu müsasdeden istifade edebilmektedir. Garsönlarm son dilekleri, işter çekilme kaydı - nm Tokumtalara da teşmif edilmesi yolundadır. Varisler davâyı kaybede- cekler gibi Belediyenin istimlâk ettiği Yürük ali plâjına takdir edilem fiyata Yorgoii varisleri itiraz etmişlerdir. Bunun üze e belediye, eski fiyata yüzde yirmi ilâve ederek parayı bankaya yatırmış tır. Fakat varisler buna da itiraz ede- rek mahkemeye müracaat etmişlerdir. İstimlâk kanununa göre bu İşte bele- diye haklı görülmekte ve bu sebeple varislerin davayı kaybedecekleri söy- lenmektedir. —— İc Bakanı Ankaraya gidiyor İç Bakan Şükrü Kaya, dün Yalo- vadan gelmiştir. Ba akşam Ankar, İ ya gidecekt Kadriye, artik ne hain hai yor, ne de sinsi sinsi gülüyor leri, tekrar karşe kıyrlara da — “Doktorum,, birkaç gün içinde çantalarını, bavullarını hazırladı ve Avrupaya gitti. Sirkeci garmdan onu eksprese bindirirken, inan ki ağla dım... Sanki bir çocuğumu, gurbete gönderiyordum. Kollarımn arasına aldım, alnma, anasmın bile kondura- uyacağı en müşfik buseciği, yanan dudaklarımla kondurdum... Sesi, kırık kıtık sönüyordu: — Tren, gecenin karanlığı içinde uzaklaşırken, kalbime başluklar; ka- ranlık, korkunç boşluklar dolmuştu. Otomobilime bindim; şoföre, beni gezdirmesini söyledim. İnce, tok gi- bi bir yağmur yağıyordu. Bu mlak sonbahar akşamı, sinirlerimi, büsbü- tün bozuyordu. Kaç saat otomobille dolaştım, bilmiyorum. Eve dönmek canm istemiyordu. Şoföre, tekrar €mir verdim, bütün birakaneleri, ga- zinoları, lokantaları yoklıyacak ve bir tamdık arayıp bulacaktı. İğildi, ellerini dizlerime koydu: — Bilmem, senin de başına geldi mi? Ne zaman bir dost, bir tanıdık ararsan, o Bulamıyorsun. Sanki yer yarılıp yerin altma geçiyorlar. Paran var, Hem hesapsız paran var, seve seve harcedeceksin, Yalpız bir tek | Doçentlerin imtihanı Istanbul! Üniversitesi kadrosu yapı lrken yeni alınan doçentlerin. eylüi de imtiliana tbi tutulacağını yazmiş- tık. Dogentlerin imtiltan şekli, Üniver site muhitinde baz münakamşları: rm tip olmaktadır. Bir kısım profesörler | in, bazr Avrupa Universite- olduğu gibi imtihan edilmesi- ri sürmektedirler. Salâhiyettar u hususta diyor ki rinde Doçentler şu süretle esas kadroya it- Bat edilir: Tahsil derccelerini bitir - miş ve doçent olmak salâhiyetini haiz Bulunan gençler, fakültelere müraca- at ederler. Bunlara Kendi ilcisasla na göre kürsüler verilir. Gençler sergilerde talebeye ders vermeğe baş. lsrlar, Bir dere içim bir dersime ve bir döçent değil, birkaç dershane ve birçok doçent namzedi vardır. Çünkü Hizmgelen vasıfları hair her isteyen doçent namzedi olabilir. Bu vaziyette doçenti İmtihan eden bizzat talebedir Fakültede doçente maaş verilmez. Do- ç talebeden, her ay muayyen bir para toplar. Eğer filin doçent iyi ders verirse, talebe ondan istifade ediyorsa, tabii, © doçenti dershanesi dolar, ve neticede çok pa Dersinden istifade edilmeyen doçentlerin dersaneleri ise birer iki- $er boşalmağa başlar. Nihayet bir i tâlebe kalır. Bu bir iki talebenin ve- receği az para ile tabil o doçent geçi nemez, Sonra da, Universite divanı anlar ki, e döçentten telebe istifade edememektedir. Neticede o doçent ta- lebe Kuzurunda imtihan vermiş, y muvaffak olmuş, veya olamamış olur. Muvaffak olmuşsa, esas kadroya al narak resmen doçent tayin edilir. O. amamışsa, zâten, kendisi durmaz, der. Esas kadroya alman külteden maaş bağlanır... —— Mahkemelerin tatili 20 Temmuzda başlıyor 20 temmuzdan isibaren mahkeme- ler, yaz tatiline başlayacaklardır. Tatil müddetinee, birinci ve ikinci asliye ceza makkemelerile Suftanak- met birinci sul cezası ve İkinci hu- kuk, ikinci tearet mahkemeleri nö- betçi kalacak Akır ceza mahkemesinin Acele dâ- Bi çi ve imei G#za“ mah alindi Yaptsşlacaktir. —— Kibrit şirketi direktörü Ankarada Son zamanlarda Kibrit şirketinin bazı hareketleri, hükümetle - şirket arasında ihtilâflar çıkmasına sebep olmuştur. Bunun işin Kibrit şirketi direktörü King Ankaraya giderek bu ihtlâflar hakkında görüşmelere başlamıştır. alar iemseleri —— Karşılıklı davalar Etleri tartmak için bir müteahhit elile mezbahaya getirilen basküllerin işletilmediğini yazmıştık, Basküller getirilmeden evvel belediye mütcal- hide vereceği paran yüzde on b ni vermiş, yüzde -otuzunu * basküller geldikten sonta, geri kalanım da tak sitle ödemek üzere smıtabık kalınmış. tır. Basküller buraya geldikten sonra işletilemeyince belediye vadettiği yüz de otuzu müteahhide vermemiştir. Bu nun üzerine müteakhit bir protesto çekmiş ve mezbaha müdürü aleyhine bir dava açmağa karar vermiştir. Be- Tediye de basküllerin işlemediğini Tİ sürerek müteahhit aleyhine bir va ağmmsştır Gost, bir tek arkadaş arıyorsun... İş- te bu, aradığın yoluma çıkmaz. Gel gelelim, paran yok, yahut yalsız kal- mak, başını dinlemek ihtiyacındasın; «en aramadıkların, en akla gelmiyenler, yoluna çıkmak “değil, zdeta musallat olurlar Mahsur mabzan gülüyordu: — O gün de, öyle telihsiz bir gü- İ nümdü.. Bir #ki tomdığa rasgeldim, ikin onların da isleri vardı; beni, terkedip uzaklayıverdiler. © Tahiime küsmekten başka elimden ne gelbi- Ii Kuytu, karanlık bir lokantanın tenha bir köşeciğinde, şarabı rakıya, rakıyı biraya karıştırarak yemek ye» dim ve €ve döndüğüm zaman, ayakta dutamıyacak kadar sallanıyordum. Onun hüznünü duymuyormuşum gibi gülmeğe başladı: — Ve zaten kış da yaklaşmıştı... Bitden başın: kaldırarak gözlerini aça aça baktı: — Ne demek istiyorsun? — Hiçi ğa kalktı, odaya girdi: Galiba, seninle kavga ederek #yrılacağız arkadaş? — Neden? Sesi, odadan geliyordü: Benimle alay edilmesine taham- mül edemem, TE «7ede HAKYERLERI Bir katil için idam Kararı verildi an epeyce zaman önce Be ta kömür smelesinden Yusuf isminde biri, arkadaşı Gafucu, ken- di metresile görüşüğü için, bir ge ce yolumu bekli ik, bıçakla vur - muş ve öldürmüştü. Ağır cezü malıkemesi, bu cins te tasarlama görmediği Yusufa ançak 18 sene hapis cezasi vermişti y: işte tasarlama olduğunu Kabul'e derek kararı bozmuştur Bunun üzerine Yusuf, yeniden # ör cezâ mahkemesi huzuruna çıks- ılmış ve yapılan duruşma sonunda m İşteği dairesinde, Yur sufun ceza kanununun 480 inci mad desi mucibince idmma karar ver - miştir. Yusufun son bir itiraz hakkı var- dır * Apdyematini gazetesi aleyhine Züzeteye gönderilmiş bir cevabı neş- retmediğinden dolayı Galatada, va - Pur acentelerinden Kostantinidis ta- rafından açılar dava, dün üçüncü ce- za mahkemesinde sona ermişti yet” Mahkeme, icabını düşünerek, Apo- | yemetini gazetesinde üç mubtelif başlık aitmda ve büyük punto ile is- mi geçen Kostantinidis hakkındaki neşriyata cevap vermek açık hakkı olduğumu kabul ettikten sonra, ga zetenin, acente dükkânmmdaki tabe - lâr indirirken yere düşürüp ölen çocuğa ait habesi göze çarpacak bir şekilde neşretmesini ve annesine in- me İndiğini yazmascız. ve bütün bu neşriyatın şikâyetçiyi küçük düşüre. cek bir sekilde' yapılmasını nazarı dikkate alarak kanuna uygun şekilde yüzılep gönderilen cevabın meşredil Memesini wıç saymır ve Matbuat ka Runumum 48 isci maddesi mucibince Apoyematimi gazetesi sahip ve me- sıl müdürü Vasilidisten 25 Tira ağır para cezası ve 200 kuruş harç masra ft alınmasına ve suçlunun geçmişi olmadığı için cezasının teciline ka - rar vermiştir * Atina seferinden dönen Mehmet Ali isminde bir tayyaze pilotu ka - gakçılık suçundan ihtisas mahiteme- sine verilmiş, duruşmasına (başlan. muştır. İddiaya göre, Mehmet Ali beraberinde bir çift güderi eldiven getirmiş, bunları geçirmeli istemiş- —— Çek talebesinin gezmeleri Misafir Çek talebesi şehrimizdeki istkik gezmelerine | başlarmışlardır. Dün sabah Süleymaniye, Ayasofya camilerile Askeri ve Topkapı müzele- gezmişler, öğleden sonra da Bü- yükadaya gitmişlerdir. Talebe burâ- da denize girmiş ve iyi bir gün geçir- mişlerdir. Bugün de Eyübe gidecekler dir, ——— İki Bulgar komünist hududumuzda Rako ve Dimitriyof adlı iki Bulgar komünist hududumuza iltica etmişler- dir. Bu iki komünist Bulgar, zabrtaca şehrimize getirilmişler ve İstanbul Emniyet Müdürlüğüne teslim edilmiş- erdir. ——— Ayasofyadaki mozayıklar Ati ve Seliniğe gitmiş olan fesör Wittemmore i li müştülr. Wittemmere Selâmikte Aya- yorgi kilisesinde bulunan bazı kita beleri tetkike etaiştir, Ayasofya mo- zayıklarını meydana çıkarma işleri- ne devam etmekted. ü Kalktım, onun yanma gittim. Kad- riye, sırtadan kimoncsumu atmış, acele acele beyaz tuvaletini giyiyor- du: — Benimle, dah medi; anlıyor muş Yanma yaklaştım — Seninle alay ettiğimi nereden © alay et | gkardını? Ellerini tutacak oldu geri çekildi: — Hâyır.. İstemiyorum! Yüzüne uzun uzun baktıktan son- ra başımı, balkonun açık kapısına doğru çevirdim — Anlıyorum, hakkın var? Kadriye, gözlerini kırpıştırdı ve süratle yanıma geldi: — Ne demek istiyermun? — Hiç! Senin, hakkın var, diyo- rum. Omuzlarımdan sarstı? — Ne demek istiyorsun? Açıkça söyle! Omuzlarımı tutan eil dım ve onü balkonun açık kapısı önüne çektim, karşı kıyılarm tepele- ri üstünde toplanan ve zaman zaman. rüzgürla sağa solâ akm eden Kirli bulut kümelerini gösterdim: — Sen, kavga çıkarmak istiyor. sun. tuttu, — giddetle yakala katil | Genel sekreterifir bur ceza» | stambula dön -| * Dericiler ilgililere mü tek, dışardan kâfi derecede çiy deri gelmediğini Bildizmişl, Da - bağların isteğine göre, bu madde için kontenjan ayrılması meselsyi hale decektir * Arabacılir cemiyeti idare heyeti seçimi dün akşam bitirilmiştir. Neti- €e bugün anlaşılacaktır. * Trakya iskâr müşaviri Hulüsi, | dün Edirneye gitmiştir. * İtalya bandıralı Viyana vapuru yoleularnidan Madam: Eleni ve kızı Keti üzerlerinde gümrük muhafaza memurlar tarafından arima yapıl- mis, | kilo kadar ipekli kumaş bulun- | muştur. Haklarında takibata baylan- miştır. * Türkofis müşuvirliğine atanan Atina ticaret milmessili Halit Mitat hrimize gelmiştir, Kızılay İstanbul mümessiliği muhasebeciliğine Kızılay genel mer- Xez müfettişlerinden Pahri tayin e dilmiş ve yeni vazifesine başlamış « tr, * Şarbaylık baytar işleri direktör- ğü bütün kaymakamlıklara bir ta- İ mim göndermiştir. Bu tamimde, şeh- zimizdeki bütün at ve merkeplerin yeniden kaydedilmesini bildirmiştir. Bir çok hayvan sahipleri, mensup oldukları şubelere müracaat ederek hayvanlarının kayıtların: yaptırma - maktadırlar. Bu gibiler içim ceza a Imacaktır. Son senelerde İstanbul hudutları içinde hayvan adedi art - mute. * Belediyenin yaptığı sığmak ta limatnamesi sıhhi noktalardan tetisik edilmek üzere Sıhhat Bakanlığına gönderilmişti. Brkanlık Bu talimat- nameyi tetkik etmiş ve bezr sıhhi mahzurlar görerek iade etmiştir. Be- lediye bunu yeniden tetkik edecek ve yeni bir sığmak talimatnamesi hazırlayacaletır. * Floryaya günden güne rağbetin artması Üzerine belediye buraya ote- büs işletme etrafında tetisikata haş- lamıştır. Otobüs selerlerinin idare edip etmediği araştırılacak, iyi s0 - mug, alınırsa otobüs işletilecektir. * Floryanın bayındırlık faaliy: devam ediyor. Belediye fen direktö- rü Hüsrü dün Floryaya giderek ya- pıları gözden geçirmiştir. * Askeri doktor talebel tektir. Bugün yabaner talebeler in- kilâp derslerinden sözlü imtihan o- lacaktır. Bu imtihana girecek talebe 60 kadardır. * Yüksek mühendis mektebinden Bu rl dokür genç mezun olmuştur. İmtihana 35 kişi girrsiyti. İmtifan. lar bu yıl geçen senelerden daha Sek; olmuştur. — Adliyede yeni tayinler Balıkesir ağır ceza reisi Haydar Refkr, Tüze Bakanlığı ceza işleri re isliğine tayin edilmiştir. Adliye enspektörlerinden Bahaed- nin de Ankara müddci uratmiliğ. ne tayini tasdike arzedi miştir. —— Anadoludan gelen Buğdaylar l Dün Asadoludan 210 ten, Trakja- | dan 24 tom, limanlardan da 134 “ton | buğday gelmiştir. Fazla mal gelişine rağmen fiyatlarda evvelki gine na - sazan fazla bir değişme görülmemiş- tir. Birinci yumuşak unlar 700 - 750, birinci sert unlar.505 kuruştan, yu- muşak buğdaylar 6,16 - 7.20, sert buğdaylar 4,120 - 5.19 kuruştan sa- tılmıştır. Daha çok sert buğdaylar inde muamele olmaktadır O, cevap vermiyor, bakıyordu. İşaret parmağı ile, kiri bulut kü melerini tekrar gösteriyordum: — Çünkü, sonbahar yaklaşıyor”. Birden yüzü değişti; evvelâ kızdı. taşacak sandım; fakat yanakları, tat- İr tatlr pembeleşti; ateşi dudakları bir kahkaha ile çatladı, kollarını boy- muma attı — Hayır... Daha önümüzde yaşana cak yaz günleri. Uzün yaz günleri yar, Kapıya vurukuyordu; Kadriye, ge- e sıçradı? — Giriniz ! Kapıda görünen garson, eğilmiş « ti: — Yemeğiniz hazır, hanımefendi, Kadriye, başile gatsanu savdr: — Peki, geliyoruz. Ve koluma girdi, ağızı ağrıma de « ğecek gibiydi: Sonbahar yaklaşıyor, değil mi, ar. kadaş? İçimi çekmekten kendimi alama « m: — Nkbahar da yaklaşıyor, demek- tir.. O, birden adımlarını ağırlatmıştı: — Sonra? Yaslı yasi: gülümsiyordum — Erik çiçeklerinin açması da, ya- kımlaşıyor, demek... Gülüyordu... Neye? Söylediğim s8 dı BUDA BENDE| AYİNESİ İŞTİR KIŞ İtalyan yazganr Di “Habeşistan'da ölenler, dâ ebediyen yaşıyacalkM diye bir lâf etmiş, Dünyanm bir weundâ öbür ucunda yaşanılabile Derim aklım pek enmef insanın Afrika'da toprağğl şıp, Avrupa'da toprağın 9 dipdiri fışkırması, bir parf hafıma gitti. p Belki Danunçio, Örmesi yam'cıdır. Afrika'da top! cak İtalyan'larm toprö dan saksı yapılarak İtü getirileceğini kasdetmiştifi beşistan'da ( toprak olâ İtalya'da birer saksı bi$ girerek yaşamaları da fel gil. Her neyse, bunlar, © Felsefi görüşlerdir. Fazla tırmıyalım, dibi çıkar. i ben, haddim olmıyara ğ isterim ki, Danumçio nasil ebedi hayata namzettir, şii ni aslileştirmek iğ zat Habeşistan'a azimet W sa, Mademki, Habeşis ölenler İtalya'da ebediyciği yacaklarmış, üstat bu ebe bir an önce kavıişsa. Bizim, Danunçio kadaf re destan olmıyan bir eski rımız vardır. O, demiş ki nesi iştir kişinin lâfa baki Orhan i İ pi izmir panayırını” Başbakan a Arsrılusal İzmir panayır nan hükümeti ceği ilgililere yır hazırlıkları ilerlemektediğ” yrl, İş, Sumer ve Ziraat bana çen senelerden daha büyük f Ise kuracaklardır. Şehir ti heyeti, sergi müddetince oynamak üzere angajmanlarâ vi İzmir panayırında 162 p zrrtanmıştır. Serginin açıİm aym yakım saman olduğu Bi çoğu #utlmmlk -vexlod 60 iğ çi “emegine. Panayır Dimne lerde yüzde 20. Yaparlar 50 tenmilat yayılacaktır. geçen yıtçolduğu gibi Baş met İnğmif âçacaletır. Köpek, isimleri ar3) kar2ısıyormuş ! isteleri hazırlan halle mümessv va Yol parası ie külde uğramar” peklerinin . de isimlerini. e ve ecnebi isimler, “ç KerTEan e ciei yanlışlıkla diğer! temam Sa, gibi ber kaydedilmemitdiz. Pe ad rin tekerrür etm, gesi Ma dirilmiştir. Listesi #Y hazırlanacaktır — Brükselde ( '9P kon * olan Brükselde toplar EK “iyi parlamanter konfe. zda decek olan, saylavl Te yapufi Nayman dün Roma “erir O tenceye hareket €ş.7““İ 4 Brüksele gidecektir... de 8 Dün aksamki tren' y ve muzdan Falih Rıfkı #8, .. eeofii zaffer Brükuele harı..— « rümü tuhaf balmita ii Sağ rinin açmasmın yakı K Ysyak viniyardu? Sonbahar mam,, dabi, bi sfuklara sararken, © (gen, 9 vaya dişlerini geçirmeyi b cs rik şiçeklerinim gurbe lamıştı? kü CL Sormak, neye yarara tabiat hükmünü icra edigi. dem ki, bu mikadder soğüj başlangıcın önüne geçi Boşuna sormuş, boşuna gil'İ4 e gin ve nedendi? Bütün İYTİYJ 141 murun altında ıslanan ve) lak dallar, kuru gövde! neşini görünce tomurcujii Şiçeklerini dökeceklerei Sofrada, biç konuşmiya 5e balıkların hiç tadmr # m Ul Yemekten sonra, bah) e tindeki çardakların altın rig Dapelere uzandık, yine kolHMÜ | duk. iv Kadriye, yanı başında iskemlesine uzanıyor, bir yor, yakıyor, dumanlarını gm savurarale içiyor, onu bir ikincisini, bir üçüncüsü" yor ve hep dalgın dalgın Ne düşünüyordu? Acsbaal” bu baharm, bu yazın bilâmı i yapıyordu? di i yi 4 yan

Bu sayıdan diğer sayfalar: