4 Haziran 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

4 Haziran 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— | aşma ipiyle ki fileini soran Prens Yusupof, şöyle şebadette bulundu: Rasputim, bana: Bu harp, artık vam etmemelidir. Ona nihayet ver zamanadır. Akan kan kâfidir! İİye cevap werirdi ve o kadar tekrar ti içi, bu kanaatine hiç şüphem kal- Bir defa, kendisinden, Çars- « Selodmkilerin o bu meseledeki erinin ne olduğunu sordum. na: Onlarda, buna dair bir vazi- yoktur. Yalnız, onlara, aksini #yliyen fenm niyetli adamlar vardır. e son sözü ben söy- İmparatoria her zaman iyorum. O, bu kadar büyük bir halledebilecek İnsan olmaktan çok tır. Çariçe ine çakıllı bir impa- . İşleri onun idaresine bi- lıdır. O zaman her şey yoluna iter, Milletin arzusu da budur.” “Milletin arzusu” olan bu münfe- sulh, az kaldı, çârım son dahiliye Protopopofun himmeti ile hakkuk ediyordu. Rasputinin ölü- Önden sonra, bu adam, çariçenin rmdâ, onun bir vekili meviciini | dr; çünkü, nazır, “Allahm adamı” m ruhu ile konuşuyordu; hattâ bir n, Aleksanâra Feodorovna'nın kol Ağunun arkasında, İsa Peygamberi İduğu gibi görmüştü. Protopopof, perili adam maskesi Minda, kurnaz ve akıllı bir kafa ta- yordu. a hapse atıldığı dan dolayı/” aklen birine nakledil- Hastane idaresi ona arasıra “Si- kızdhaç” ismi verilen teşkilât mma hareket eden ve siyasi mev- aflar (eski nazırlar da dahil) le iş- al eyliyen meşhur Rus gazetecile- hden Reisin evine gidip karısını zi- etmesine müsaade ediyordu. Protopopof, Madam Risin apartı: dostane mükâlemeler- ara. 1916 da katarlaştırdığı mün- sulh meselesini de anlattı 1915 | İnesinde). Onun anlatışma göre, | 'dan mürekkep bir murahhas tinin reisi olarak müttefik dev- n payitahtlarını ziyaret edi - Avdette Stokholmda, tevakkuf) Müyor ve orada, Alman hariciye nı iretinnin mümessili ile şmülâkat ek | yor. Fakat Ris ailesine söylediğine bu mülâkatta bir bal şekli tep- Sunmuyor. Onun fikrine görü, İltsya, harbe devam edemiyecek Har İS Keldiğini ve harbe nihayet vereoe- Bİ tarihi, birkaç ay evvel, müttelik- ne haber verecekti, Bu aylamda, eya da, müttefikelri de Almamya çümstağ girişeceklerdi ve; bu bir neticeye vâsıl o - de tahmin ediyordu. Mihtte- , Almanya ile müzakereyi red- takdirde, Rusya, Ahnanya sulh müzakeresine girişmek üze haber verdiği tarihte harptısn çe- 8oekti, Bu halde, o, bir bitanaf va- et alacaktı. | 1917 senesi bidayetlerinde, bitar projeleri, böylece, olgunlaşır- ötede de milletle çariçe arasm- İK bir uçurum açılıyordu. Bu uçuru- U açan, hasta Aleksinin 'başucun- bir halâskâr gibi dikilen Raspu- iv Uzaktan telkin / ç Anma ; Virubova, , popof.. Bunların hepsi vuzuhla "ilen şahsiyetlerdi. Fakat çar için denebilir? İkinci Nikoln, bu facia- İnkişafında ne rol oynuyordu? “ sebeplerini pek vazıh ve pek bir şekilde meydana çıkarmaya “idir. Çariçe, çarı, her geyden ev- ,, (am bir mutlakıyetçi olmıya ic- Bakmız, ediyordu. , mektupların LİN me diyore 1916 senesi Martında, meb» | No. 11 “Hazimem, beni affet; sen de bi- irsin.. Sen pek İyi kalpli ve nazik İsin. Bazan İyi bir sesin sertliği mu- cizeler yaratir.. Şiddetli bir bakış ta.. “Sevgilim sana rica ederim” Daha kararlı, kendinden daha emin Ool.. “Sen hmkikaten iyi olan şeyi bilirsin. Bir fikir olmadığını, fakat haklı ol- duğuma bildiğin zaman düşünceni söyle We nou teraziye at! Öteki ta- rafa alğır basem! Onlar (nazıları kastediyor), senin kim olduğunu da ha iyi hatırlamalıdırlar ve evvelâ seninh» hesap görmeye mecbur ol - duklarmı anlamalıdırlar.. “Sen, beni can sıkıcı ve tacizci manendiyorsun, Fakat bir kadın, be- zan, ibenim çok alçak gönüllü ve sev- yor. Tevazu, Allahm insana bahşet tiği en büyük ihsanıdır; fakat bir hü kümülar sık sik iradesini göstermiye mecburdur. Kendi kendinden daha lemim ol ve dahe ileri giti Bir şeyden korlema.. Hiç bir zaman fazla söyle- İmiş olmazsın” “Biitün nazırlar, gayeleri yelniz hüklümdarlarının ve memleketlerinin. iyilâği olmak icap ederken ve birlik» te galışmaya.. biribirlerine karşı bep ledilkleri kinleri unutmaya mısebur olduklarını anlıyacak yerde, biribir. Dy <A Tercüme eden: M. Rabim ÖZGEN kinci Nikola bu facianın inkişafında acaba ne gibi rol oynuyordu? beni çıldırtıyor. Ne olur, biraz seri olsan #evgilim! Onlar, seni dinlemeli ve hoşnutsuzluğunu gözlerinde oku- malıdırlar; merhametine ve İyi mu- amelene çok alıştılar, “Evet, tatlı söz, bazan çok iş gö- rebilir, Fakat içinde yaşadığımız bu zamanda öyle şeye inikân yok. Ön- lar emirlerini dinlememekte israr e- diyorlar veya çok ağır davranıyor. lar; sitem etmek, tekdir eylemek i- çin sesini yükselt. İşitsinler. Senin önünde. titremesini öğrenmelidirlelr. Hatırma getir, ki Mösyö Filiple Gre- göri de ayni şeyi söylüyorlar... Çariçe, çara, diğerlerine korku vermesini öğretirken, Gregori Ras- ni öğretmesi lâzım değil miydi? Ha- İyır, o, öyle düşünmediğini şu sözle- ri İle anlatıyor: “Hayır. Dostumuzu dinle! Onun kalbinde yalnız senin ve Rusyanın bize göndermedi. Onun söyledikleri- ni dahs dikkatle dinlemesini bilme- miz iâmm. Söylediği şöyler manasız değildir. Yalnız duasını almak bile bizim için büyük bir kazanç iken na- siahtlerini dinlesek bu faydamız ne- kadar artar!, m çekişip My Bu hal, Yüunanistandaki son yapılan Atina, 3 (TAN) — Dün Golos'taki tütün işçileri yeni bir greve başla- mışlardır. Şehir, bü Yüzden sabahtan akşama kadar anarşi içinde bulun- muş, hattâ hükümet O kuvvetlerile grevciler arasmda müsademeler ol- müştur. Arbedeler. Sirasmda bir çok jandarmalaria zabıta memurları ya- ralanmıştır. Grevciler, hareketlerini çok geniş bir şekilde arttırdıktan başka bir jandarma zabitini ağır ya- ralamış, bir neferin silâhlarını atmış, iki mağazayı yağma etmişlerdir. İş- ilerden de yâralananlar vardır. Bun larm sayısı da hayli kabarıktır. Hü- kümetin gönderdiği muavenet kuv- vetleri ancak akşama doğru “şehre girmiş ve sükünet o zaman temin €- dilebilmiştir. Salâhiyettar makamlar tarafından raporlara göre, Golos mensucat amelesi grevi, kargaşalık çıkarmak istiyen bazı unsurların fa- aliyeti neticesidir. Böyle bir greve sebep olacak hiç bir ekonomik dilek ileri sürülmemiştir. Patronlar, uzlaş- maya razı olmuşlardır. Fakat son dakikada işçiler kadın amele yevmi- yelerinin de erkeklerinki kadar arttı» | tır. rılmasını» istemişlerdir. Bu, o anda urlaşma imkânları sarsmıştır. Tü- tün amelesiyle, mensücat işçilerinin bir tütün fabrikasına hücüm teşeb- büslünde bulunmaları üzerine kanlı çarpışmalar olmuştur. Selânikten a- nan haberler, menfi unsurların teş- vikine rağmen, amelenin bir kısmı” nın grev hareketine İştirak etmediği- TArkası var) Yunanistanda işçilerin grevi Golosta müsademeler oldu, Magazalar kapandı. hümayişlerden bir resim ni göstermektedir. Mesleki isteklerle | alâkalı görülmiyen grev amelesi, İş espektörünün delâleti ile bulunan hal çaresini kabul ve mahalli bir ga- zetede kararlarını teyit etmişlerdir. Fakat bu anlaşma ve kararlara rağ- men, karışıklıkları devam ettirmek istiyen işçiler, kadın yevmiyelerini ileri sürmekte musırdirler. Patron- lar, bu muannidane ısrarı kabul ct- miyeceklerini bildirmişlerdir. Dün maden, terzilik, kunduracılık, mermercilik ve boyacılık sınıflarına mensup işçilerin bir kısmıda grev Jilân etmişlerdir. Golos koraünistleri şefi ve diğer bazı komünist hatipler 2000 grevci önünde söylevler vermiş, onları ihtilâle teşvik etmek istemiş- lerdir, Grevciler, bundan gonra bir telgraf merkezini işgale kalkmışlar, polise ateş açmışlardır. Mütaarrızla- rı korkutmak maksadiyle polis mu- kabele mecburiyetinde kalmıştır. Bir işçi ölmüş, altı komünist yaralan- dilek | mıştır. Hâdiseler, tekerrür ettikçe şehirde panik başlamış, bütün mağa- zalar kapanmış, bütün Golos bölge- sinde umumi bir grev hazırlanmış- Diğer taraftan, Makedonya umu- mi valiliğine mütekait General Çipu- ras tayin edilmiş ve yeni vali tayya- re İle derhal Selâniğe gönderilmiş- tir. Vali, Selânikte bu gece ilân edile- cek umumi greve ait tedbirleri hükü- metle kararlaştırmıştır. İşçilerin grevi devam ederken me- murin teşekküllerinin ilgası hakkm- TAN gilimden “d Aik görüp hismedi. İputinin de, imparatora itaat etmesi- | menfaati var. Allah, onu, boş yere | NOTLAR Vehim Tramivayla Beyoğluna çıkıyordum. On sırada iki kişi konuşuyorlardı: — Senin biletin var mı? — Var. Dün aldım. — Hangi gişeden ? Suale maruz kalan piyango bileti- »i aldığı gişenin adını söyledi. Arka- — Iyi etmedin, dedi, benim aldı - ğım gişenin sahibi çok uğurlu. Ikidir bana çıktı, bizim kaym valde de hiç bilet almazken oradan almağa başla- dı, üç defadır da ona çıkıyor. Sen de oradan ai, Beyoğluna gelmiştik. Indim, endde- de biraz dolasayım dedim. İki adım atmamıştım ki bir kalabalık gözüme çarptı, ilerledim. Güzel, temiz giyin- miş bir kadın koluna, eteğine yapı şıp çekerken, bir yandan da “dilerim bâri hüdadan yüzün kalbura dönsün, çiçeklerden dökülsün, inşallah bana benzersin!” diye beddunlar eden kanbur bir kadının elinden kurtulma- Za çabalıyordu. Bu kanburn, hepiniz tanırsınız. Bu, Tünel ile Galatasaray arasmda, sırtın da bir yeldirme, sacları “saçı buçuk mekâre” halinde dağmık, sıpıtık ter- liklerle mekik dokuyarak, elindeki bir deste iğneyi satmak bahanesile, hu- dutsuz bir kıskançlığın gayzile bilhas- sa güzel kadmlara musallat olup pa- İra koparan kanburdu. Tramvayda mevswu bahsolan piyan £0 bileti satıcısı ile bu kanbur arasın. da bir münasebet var. Birisi uğurunu. öteki uğursuzluğunu ve her ikisi de bir vehmi istismar ediyorlar. — Fik- iret Adil Delinin cinayeti Bir polis memuru şehit düştü, bir komiser ağır yaralı Kastamonu, i (Tan) — Iki gün ev- vel burada çok feci bir cinayet olmuş» tur: Rıfkı isminde bi Si polis Hasan Uğür tarafından bir iş için Gündoğ- dü karakoluna da- vet edilmiştir. Rıf- kı, evvelâ karako- la gelmek isteme- miş, sonradan be- faber gitmek üze- re muvafakat et- möştir. Evvelce bir hastalık geçiren Rıfkı, tam kara - Hasan Uğur kola yaklaştıkları sirada birdenbire tecennlin etmiş, cebinde taşıdığı us - burayı çıkararak memurun üzerine yürümüştür, Bu eni hücum karşısm- de kendisini müdafaaya vakit bulamı yan Hasan Uğur, ensesinden ağır iki yara alarak derhal yere yuvarlanmış- tır. Etraftan yetişenler, Rıfkıyı tutmak istemişler, fakat o sağa sola saldırma ğa başlamış, karakoldan koşarak ge- len komiser Sabriyi elindeki ustura ile yüzünden ağır surette yaralamış- tar. Bu vaziyet karşısmda, ayni kara - kol memurlarından Şükrü, katilin e ilindeki usturayı almak üzere yanma yaklaşmış, fakat, Rıfkı bu sefer gu kovalamağa başlamıştır. Neticenin hem kendisi, hem civarda birikenler için tehlike doğurabilece - ğini gören Şiikrü, derhal silâhmı çe- 'kerek ateş etmiş ve Rıfkıyı öldürmüş tür. Vak'ayı müteakip hastaneye kaldı- rılan Hasan Uğur, biraz sonra aldığı yaranm tesirile ölmüştür. Yüzünden ağır yara alan komiser, tedavi altma almınış, yarası dikilmiştir, Sıhhi va- ziyeti iyicedir. Vazife başmda şehit düşen Hasan 'Uğurun cenazesi, büyük törenle kal- dırılmış, göz yaşları arasında gömül- mütür. ————— ———- daki kararı protesto etmek için me- murlarm yaptıkları hazırlıklar da sürmektedir. İçbakanı, verilen ilga Okararmın derhal tatbikine geçileceğini ve bu- nun yurtsever memurlar üzerinde iyi bir tesir hası) etmiş bulunduğunu, yapılan gürültülerin bütün bir me- mur kütlesine teşmilinin doğru olmi- yacağını söylemiştir. Liberal Partisi Lideri Sofulis, Baş- bakan Metaksas ile görüşmilş, kara- rın tatbiki hususunda acele edilme- mesini ve yeni tanzim edilmekte o- lan Kanunu Esasinin bu pürüzü de halledeceğini anlatmıştır. e e YE NE Şş saza Kamutayda İş Kanununun müzakeresine başlandı saşı 1 ni rica etmiştir. Refik İnce (Manisa), bu lâyihanım memlekette yeni ihtiyacm hâsıl etti- Zi iktimadi ve içtimai münasebetlerin zaruri bir ifadesi olmak itibarile ha- kikaten Türkiye Cümhüriyetinin hâ- diseler ve ihtiyaçlar karşısında ted- bir almak yolunda ittihaz ettiği karar Jarm en mükemmelleri sırasında bu- lunduğunu söylemiş ve ezcümle de- miştir ki: “ — Bundan sonra orta yerde ne patronun ameleye karşı, ne de ame- lenin patrona karğı keyfi tahakküm. leri mevzuu bahsolacak, ne de amele- nin kendilerile beraber iş yapan a - damlar üzerine grev spmak suretile tahakkümleri mevzuu bahsolabilecek tir. Bu, programımızın tanzim ettiği, emrettiği ve smıflar ırasındaki âhen- gi tam mânasile temin yolundaki ka- nunların hakikaten en mükemmelidir. Kanunun eksik cihetleri de vardır. Bir iş kanunu mevzuu bahsolurken Sigorta keyfiyetinin eksik olmasi bu kanununun tamam olması vaziyetine vurulmuş bir noksanlık lekesi olabilir. Fakat sigortâya taallik eden kanun lâyihasınm bir sene içinde hükümet tarafından Meclise getirilmesi hakkm daki hüküm, hükümet tarafından da. ha evvel ifa edilirse İş kanunu meri- yete girdiği sıralarda sigorta kanunu da birlikte tatbik mevkiine konmuş olur.,, Refik Ince (Manisa), Iş kanunu- nun hazırlanmasmda hizmetleri görü len encümen azalarma bilhassa tasek- kür etmiş ve fakat kanundaki ifadeler nazarı dikkati celbederek bunların ba sitleştirilmesini istemiştir. Celâl Bayarın izahatı Bundan sonra kürsliye gelen İktı- sat Vekili Celâl Bayar lâyibanın he- yeti umumiyesi üzerinde ileri sürülen mütalealara şu cevapları vermiştir; “ — Kamunun esası hakkmda say arkadaşlarım tarafından aleyhte bir İmütlen dermeyan edilmediğine göre, söz alışıma belki hayret edersiniz. Ar kadaşım Refik Ince, içerisindeki her kelimeyi amelelerin anlayabileceği şe ide basitleştirmek suretile kanu - na umumi bir tatbik şekli verilmesini arzu ettiler, Bendenizce bunun Üzeri de şimdiden durmaya lüzum yoktur. Kanun heyeti. umumiye tarafından kabul edildikten sonra mütehassıs bü romuz, amelenin anlayabileceği bir se kilde kanun üzerinde müteaddit Ero gürler neşretmek suretile alâkadarlâ rutenvir eder. Bunun için, icap oder- se müteaddit konferanslar dahi yapa- biliriz. Size takdim edilen kantın, uzun se- nelerin tetkik mahsulüdür. Müteaddit ve salâhiyettar meclislerden geçtik »- ten sonra muhtelit encümeninızin e- linde mütekâmil bir safha almıştır. Güzelleşmiştir. İyileşmiştir. Muhtelit encümeninizin kanuna verdiği bu kıy metten dolayı huzurunuzda kendileri- ne teşekkür etmek istiyorum. Kavu- nun mütekâmil safhasından bahseder | ken asla bugünkü hakiki ihtiyacımı. za yüzde yüz cevap verebilir iddiasın da değiliz. Çünkü bugün nazari sanı- daki malüâmatımızı kuvvetlerimizi kul lanmak suretile kanunu buzurunuza getirmiş oluyoruz. Fakat kanunun mü tekâmil olduğu veyahut noksanları bulunduğu ancak tatbikat sahasma geçtikten sonradır ki, kendini göstere cektir. Bunun tatbikatı üzerinde bü- yük bir hassasiyetle durarak noksan- ları Üzerinde tesadüf ettiklerimizi de meclisi âlinize arzetmek suretile ka- nunu tabil şeklinde mütekâmil safha- ya doğru gölüreceğiz. Şunu ilâve et- mek İstiyorum ki, bu kanun büyük partimizin kabul ettiği büyük ve ana prensiplerinden nur almıştır, ilham almıştır ve ona göre tanzim edilmiş- tir. Bizden evvelki Meclislerin elinde bulunduğu halde şimdiye kadar çık- mamasmı bir noksan olarak telâkki etmeye mahal yöktur. Bizim selefleri miz, kanunün daha İyi çıkmasmı arzu gettiler. Fakat iyi şekilde çıkma. sı, muhterem heyetinize nasip olmuş tur. Bunun için müsaadenizle heyeti tebrik etmek isterim. Bu memleketin hakiki evlâtlarına memleketin hakiki ihtiyaçlarına mühtaç olduğu kıymet li öseri-siz hediye ediyorsunuz ve bu çalışkan bir zümrenin sabırsızlıkla beklemekte olduğu bir eserdir. Bu ve sile İle temenhi ederim ki, sâyi ile be 'deni'ile, fikriyle çalışan vatandaşları- mız için elimizde bulunan bu kanun. refah ve saadet vesilesi oldu.,, (Akt iler.) Ahmet Ulus (Anküra); Işçi mebus #ıfatle İş kanunu hakkında şu özlü mütalcaları ileri sürmüştür: “— Memlekette iş ve işçi hukuku- nu kuran, iş nizamını temin eden bu kanun dolayısile ilk söylenecek söz, inklâp hükümetine teşekkürden baş < INCİDE ka "birşey olamaz. Bu kanun iâyi! Üzerinde inceden inceye çalışıldığın: gösteren bir mükemmeliyettedir. Bil - hassa, işçinin fikrini veya bedenini ki Falayan değil de, bir iş akdi dolayisi le başka bir şahsın iş yerinde *ede- nf veya fikri yahut kemi bedeni hem fikri gurette surette çalışan kimse 0- larak tarif edilmesi, milliyetperver ve yurtsever Türk işçisinin ahlâki ve iç- timal değerini de tesbit etmiş olu - yor. Hakikaten Türk işçisi, bedenini ve ya fikrini sırf bir menfaat mukabili olarak başkasma kiralayan kimse de- ğildir. Değil, yalnız işçinin, hiç bir Türkün çalışma güclü, kirali k bir mata olamazdı. Türk milletinin umu. imi çalışma kabiliyeti ister bedezen, ister fikren olsun herşeyden önce ve sadece inkılâbın mabdır. Bu malı, xim se kimseye kiralayamaz. Türk işçisi de Tü iş vereni gibi inkilâbın cap ettirdiği hızla gücünün yettiği sahs- da çalışan bir vatandaştır. İster ma- Kinesinin başında, ister madende, I#- ter tezgühinm önünde olsun, 0, her- seyden evvel memleket ümran ve re- fahmm bir işçisi, memleket iktisadi- yatının bir unsurdur. Bu kanun vesi. Tesile milliyetperver Türk işeile-- şükranlarmı bu yüksek kürsüden te- barilz ettirmekle büvlik bir bahtiyar- ik duyuyorum.,, (Bravo sesleri, al - kışlar” Lâyihanm heyeti umumiyesi hak - kmda baska söz isteyen olmadığın - dan maddelerin müzakeresine geçil - miştir. İş kanununun hükümleri, teşmil edilmiyecek olan işlere dair madde görüşülürken bu fıkradaki işlerin in taç olunması istiyen Rasih (Antal ya) ya Rasim Ferit cevap vermiş ve Ziraat işlerine ait olan iş kanununun ziraat vekâleti tarafından hazırlana» cağını deniz ve hava işçilerine ait iş kanununun da İktisat Vekâleti ta- rafından ayrı bir proje halinde ha - zırlanacağını söylemiştir. Lâyihanın günde en az 10 işçi ça- Yıştırmayı İcap ettiren İş yerlerine ve buralarda çalışan İşçilere tatbik olu- nacağına dair bulunan fıkrası uzun münakaşalara vesile teşkil etmiş ve bü münasebetle Raif (Trabzon), Re- fik İrice (Manisa), Sırrı (Yozgat), Hakkı Tarık (Giresiin), Hikmet. Ma niss), Emin (Eskişehir), Cemal (A£ yon), İsmet (Çorum) söz alarak mütalenalarını söylemişler, buna mu- kabil encümen hamma cevaplar ve- rilmiştir. Neticede bu fıkranın tat- bikatmda karışıklığı mucip olacağı iddisları ve tadil teklifleri tetkik 0- lunmak üzere enelimene iadesine ka- rar verilmiştir. Bundan sonra lâyi- ba sıra ile 54 tüneli maddeye kadar görüşülmüş, bazı maddeler kabul ve bazı maddeler encümene iade olun - muştur” Lâvihanın müteskin kısmının mü- zakeresine cuma günkü toplantısm - da devam edilecektir. Heyro Meclis Reisi Paris, 3 (A.A.) — Sol cenah men- supları delegasyonunun bugün öğle- den sonra yapacağı toplantıda Herri- ot'nun Mebusan meclisi reisliği nam- zetliğne resmiyet verilecektir. Fer - nand Bouisson, namzetliğini koymıya cağını bildirmiş olduğundan Herriot nun rakibi yoktur. İtalyan kabinesinde mühim değişiklik Paris, 3 (A.A.) — Agence ecomo- mipue et finanelere'in Roma muhabi- ri, Mussolini'nin damadı Kont Gallaz- 20 Ciano'nun Hariciye nazırı olacağı- ni ve tlalyan siyaset adamları ârssin da mühim tebeddüller yapılacağını bildirmektedir. Bottai'nin mühim bir memuriyete tayin olunacağı ve Ales- sandro Paolini'nin Faşist fırkası umu mi sekreteliğinden Stardess halef ©- lacağı ve Süvich İle Aloisinin mühim payitahtlara sefir olarak gönderilecek leri söylenmektedir. Fransadaki grev gittikçe büyüyor şubelerine sirayet etmiştir. Birçok fab rikaiar grevelerin işgali “altmdadır. Sar günü işe yeniden başlıyan Aur- don tayyare fabrikasında yeniden grev çıkmıştır. İşçiler direktörün ver diği sözleri tutmadığını ileri sürmek- tedirler, İşlerine yeniden baslayan Renault fabrikaları işçileri arasmda da büyük bir sinirlilik mevcuttur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: