21 Temmuz 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

21 Temmuz 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

© den prensti; yayi ordu. düşündü: Ustüne dik viski dökseler ni Mi iş bi en otomobil Rays prinsine varacaktı. id hafta evvel birine satmıştı: lar E - ama hava her ekiş azalıyor, Adnan Tün korse ek, m goğruya vi Sami ” ve Terakki ile eğlen! in ai; Ah kanlı asker maz “Kabe aki ear net Rıza “resmini parım köy! Takyonda taşıyan Avru kadmları gibiydi. Surat! Bezdiriyor.» Sn saraydaki yalvardıf “Prens g” fin gin a la ryol rini batır xim mW Şa yapmış” Katır. Hele . ağa ye düştü mü en ikbal mevki tnet Rıza asmda Oturdu ari Ni a giy, A ee aitmlarna dönüp ok istedir prensesleri onunla evlen ler: O cevap verm ki çizgiye “Naşidin akt dudağında z Adnan kırmızı gözleri. ğin sayını Çizgi, alaydı. Fakat Ni — Belkis ciddiye alarak & eniz hal — Sizin Ahmet Ra tan Hamitle beraber met Rızs, Abdülhamid, için büyüktü. Karga! is ali Ra cak re kalmayın: i çak Shi de ban bir insan YÜZÜ 6 & Adnan Ahmet Rıray! Anfaa edebilimi FM fa duymuştu: “Hacı ül derdi ki: Abdülhamidin gi — geyi satmalamamıştır: e m zetesini; Ahmet Rızanm gi nu!, , Fakat Adnan bun Katılamad, Harbi umumide âyanda Terakkiyi hırpalıyan tunutamamıştı. & Belkis Adnanr kanatmak wi R helerini bep başkalarma batırıy 'Açık kavgalar seyrekti. Sarih Belkisle Adnanm karı kocah; vetlendiren bir samimiyete bilirdi. Bu kadar acı sa , mütarekedenberi, Belkis razı e ge Balkisin kocasmı öldürdüğü amalıyd mi 1: Adnanla Adsansız kav- Korkuyordu Belkis: Kavgaları karı kocs benzerse kendileri de karı hel sonra Neşid maz i geçiriyordu; hele kast” kocays — Kaşi lerini gidip Bikis bunu nüp Adnana Bu gözlerin önünde Tttihatçılar kaçtığı damı memleketten türlü > Adnan hatırladı: gün Belkis: “Ba- zor! (1) Aptihamindin baş Mabeyn” zü Belkisin G lâkırdısı Asuri Se) a fartalardan (o başlıyan İ saman . , hırsın dedikleri adam onlar Db hesap vermekten kaçmadı. de- iş, Bazı gün Bel du; Yakut küpeleri VW rine benziyordu onlar! — Fakat iki üç asır kadar hükü- metiş kalsalardı giyinmeyi öğrene - öekler, kibar olacaklardı. Belkis bunu söylediği zaman dalma bir cigara yakıyordu. Adnan odaya kapanıyor, derdini konuşamıyanların derin gözleriyle duvara bakıyor, düşünüyordu: İnkr- raz dört rakama sığmuştı; Jö Mayıs 335. 3 gün sonra Adnanm baktığı d- varda 19 Mayıs 335 durdu. Rakamın altnda ehramlaşan o duvar memle- tarmaya Ana- keti kur “ a samsun, (Tan) — nlarma başlanmı hm Talebelerin bir ir. Yukarki resim, mak larak asim bir km caddelerin ve ortalarma Ağasar Antalya, (Tan) Yaaa. yüzük iki tarafına cele tasdikiyle bitiyor, muhavere olamıvordu Samsunda biçki dikiş sergisi TAN Kemal'in Samsuna ayak bastığınm tarih yaprağıdır. Adnanın gözleri dol Adnana gene bu türlü bakmıştı. | du. Sevincini karısına söylemek is-| kis İttihat ve Terak-| tedi. Belkis bunu duymuyacaktı. Bir| yı nazırlarınm karılariyle eğleniyor. | samandanberi büsbütün başka bir yü dik fenerle- | zü vardı Belkisin Rus prensini bu son gördüğü gün. denberi Belkisin iğneleri bitti. Adna- na karşı bir merhamet takındı. Ad- nan parasız olduğu için karısını ken- disine acıyor sandı. Bu zalim süsün, bu korkunç merhametin önünde bis- bütün ezildi. Bu kadından ayrılacak- b. Fakat ne vakit? Onu kendi de bil miyordu. Hem Belkis artık hiçbir şey söylemiyordu. Hep dalıyordu. Belki FAYDAN man BİLGİLER Bugünkü Program Istanbul 18,—Taksim bağçesinden naki, 20 Halk musikisi (plâk). 20,30 Bayan Livio FloreMi (Soprano) ve Stüdyo orkestraları. 21.30 Son haberler. Sant 2 den sonra Ama garetelere mahsus havadis lecektir, 20.10; Nedbal'in “ANDERSON” adlı © peretinin radyo montajı; 21: Lins'den kir Brukner festivali (senfoni 2240: « Kon-| Pilk; 25: Haberler; 23,20: Plâk; ser nakli, piyes; 2220: Çigan| 25,20: Piyans kön- onlerans; 24,20: Car. 20: Şarkılar (Şubert, Suman); 2025: Hafif orkestra musikisi; 21,30: Edebiyat; 72: Orkestralı “Köylü Düğünü” adlı meş- ; 2230: Keman konseri (Bethoven); 3 Dans, 18,15: Plâk; 19: Konuşmalar; 1915: Piâk (hafif musiki); 20: Konferans; 20:20: | Keman konseri; 20,55: Romen halk şark ları; 21.30: Plâk: 22,45: Senfonik pllklar 20,20: Konser nakli; 23,45: Yabancı diller” le haberler. Viyana 31: Pilirmenik konser (Brukner'in eser- lerinden); 2240: Eğlenceli neşriyat; 23: Haberler; 23.10: Kanada car bandosu (şarkı): 1: Gece muscle Belgrat 2: si); 22,30: Halk şarkdarı; 23: Haberler; 23,20: Konser nakli, Sinemalar, Tiyatrolar Viyanadan nakil (Brukner senfeni * HALK OPERETİ Bu akşam sen defa saat 2145 de Taksim Bahçesinde (Rahmet Ef.) operet. Yarm akşam, (Ayşe). Yakmda (Babalık) * ÜSKÜDAR HALE : (Kile Kilo). Çabık sıhhi yardım teşkilâtı Bu snmaradan imdat otomo ii istenir bili saran Edremit As. Hukuk mahkemesin- den : Edremidin Gazi Celâl mahal lesinden Mutüş oğlu Eşrefin karısı müddelaleyha İstanbul o Halıcı oğ lunda Civata fabrikasında Müstah- dem Hasan oğlu Hasan yanmda İ- ken halen-ikametgâhr meçhul Ed- remitli Ahmet kızı Kadriye birisi on sin şehirli şeyler söylediği günler bi- te bu sessiz odada Adnan için bir sa- adet olmıya başladı. Her sö gil Belkirin bitaraf cevabı ile, acele tasdikiyle bitiyor, Adnan lâkırdı- m muhavere olamıyordu. (Arkası var Samsun Uzel biçki ve dikiş yurdunda sene #onu şatır. Yurdun bu seneki mezunları 20 den fozla o- yıllık, mesaisini gösteren üçüncü yıl sergisi, #€ıl- sergi için hazırlik yapan talebelerden bir irleri Hediye ile bir arada gösteriyor. kısmını mÜdir » Antalyada yeni yol inşaatı bitti dikilmiştir. Yukarda ki resim asfal- tı tamamlanan caddelerden birini | dm mahallen tatbiki diğeri sekiz yaşlarında iki çocuğu İ- le kocasını terkederek merkum Ha san oğlu Hasan İle Kaçmış Hasan le gayri meşru bir halde yaşamakta olduğundan bir araya gelmeleri ve geçinmeleri imkân kalmadığından boşanmalarına karar verilmesi iste- İmiş müddeisleyha mezbürenin iks- metgâhmm meçhuliyyeti hasebile i- İlânen yapılan tebligata rağmen gel- İ mediğinden hakkında ( giyaben cari muhakeme sonunda taraleyn tarib- ten on İki sene evvel evlenerek iki çocuk vücuda getirmişler müddela leyha Kadriye altı ay evvel iki ço- cuğu İle kocasını bırakarak Edre- midin Gazi Celâl mahallesinden Ha- san oğlu Hasan ile İstanbul ve Ça- talca taraflarına kaçtıkları dinlenen şahitlerin şehadetlerinden ve tarafe ynin bir araya gelmeleri ve geçinme leri ümidi kalmamış olduğu anlaşıl- dığmdan boşanmalarına ve çocukla- rın babaları davacı Eşrefin yanında kalmalarına ve masarifi omuhake- meninde müddelaleyhe yükletilmesi ne 28 Mayıs 996 tarih ve 281 esas ve 244 numaralı kararla hükme rapt Bu yü Ankaranin yazı geçen sene- lere hiç benzemiyor: Bozkırın çatlak bağrı üzerinde yetişen bol ağaç An- karanm yazını da değiştirdi. Daha on sene evvel yakıcı güneş altında gölgeye hasret çeken bu toprak fze- rinde bugün her zaman güzel koku ve rüzgâr bulabilirsiniz. Parklar ve bahçeler bütün şehir nüfusunu ala - cak kadar çoğulmuştır. Artık Ankarâ- İı evinin temelini atarken onun ya- nında ağaç dikmeyi ve kendi su içer. ken çiçeğini sulamayı âdet edinmiş- tir. Bol ağaç, Ankaralmm yaşayışmı ve hissini de değiştirmiştir: Keçiğ. ren, Dikmen, Etlik semtleri ve şeh- rin içi ağaçlandıkça yeşile hasret; Karadeniz, Marmara ve Çubuk bara- jı yapıldıktan sonra denize hasret a- zaldı. Gençlik parkı ikisini bir ara- da toplıyacaktır. O zaman Istanbulu şimdiki kadar gönülden ve özliyerek anncak mıyız bilmem?... Tibet ve Himalayada tetkikler ya- pan Alman ilim heyetinden Bayan Aşrihborn “İnsan göke yaklaştıkça mehtap güzelleşiyor., diyor. Eğer Al- mari bayanı denizden 1000 metre yük- seklikteki Ankara yaylası parlak vesışm « kara gecelerini tanısa Çan- kayadan hiç ayrılmazdı. Iki gece evvel; Yenişehirin ortası- ni bir seşil renk ve güzel koku meş- heri haline koyan Kızılay bahçesinde gezinen Istanbullu genç bir kadm; yanındaki Ankaralı gence; buranm serin ve aydın gecesini Istanbulun #1- cak pe terletici gecesinden daha gü- gel bulduğunu anlatıyordu: “.— Ben Ankarayı böyle bulacağı- mı hiç sanmıyordum. Gündülzün sıca- ğını gecenin bu güzel serinliği pek â- lâ unutturabilir. Bizim gibi gündüz Kalamış veya Floryaya taşınmaya; gece de Çamlıca ve boğazı aramaya hiç de mecbur kalmıyorsunuz... Sonra anlaşılan, Istanbulun Anka- rada olmıyan bir hususiyetini söyle- mezse geldiği yere karşı bir günah işliyeceğine inanmış gibi sordu: “— Kuzum... Burada ben bülbüle hiç raslamadım. Halbuki Istanbulun bazı yerlerinde bülbül, serçe kadar boldur... Genç Ankaralı gülümsedi: “.- Bülbülü ne,. yapalım?..., dedi, ik sık geliyor ve bol bol konu» şuyorsunuz ya? sizler *. Burada 36 yı bulan sıcağa karşı 8- ilınan tedbirlerde bile Ankaranın in- kılâpçı hüviyetine raslarsınız: Eğer Ankaraya gelirseniz bizim bu sicak yaz günlerinde ağaçlarının gölgesinde ANKARA MEKTUPLARI Ankarada yaz . — # serinlediğimiz Keçiören köy gazin- suna uğramadan gitmeyiniz. Belki (Köy gazinosu) ismi sizi biraz düşün- dürecek: “Köy kahvesinin biraz da» ha aydınlık ve olsa olsa camlı çerçe- veli; duvarları beyaz Kireç badanalı bir yer.... diyeceksiniz. Otobüsten & nip bugün yemyeşil tepelerin ottasm dan geçen yollar üstünde; ahenkli çi- çek tarhlarmın ortasında yükselen yeni bina ve içindeki konfor sizi hay. rete düşürecek, niçin bü yere köy ga- zinosu İsmini vermişler? diyeceksi- niz. Bunun sebebi çok basittir: Ankara nın büyük davalarından biri 41 bin Türk köyünden herbirine böyle bir gazino götürmektir. Bozkırın her kö- şesinde sıcak, bir bozkır parçası tize- rine kurulan Ankaradaki kadar ya- kıcı, kavurucudur ve yerin altımdan çıkan su, elektriği, havaşazi ve kön- foru ile modern bir şehir kuran zih- niyet için Meriç boylarından Kars dağlarına kadar koca Türkiyenin her karış toprağında Keçiörenler kurmak iddiası vardır. Eski Ankaralılar; sert kayaları, dik yamaçları, ve taşlanmış toprağı Üzerinde ancak kansatkâr keçilerin bulup yemek feragatini gösterecek « leri çalılar yetiştiği için (Keçiören) admı verdikleri bu yamaçlara; inki- lâp çocukları şehir kurmaya başladı. ğı zaman: “— Çok zor olur, yapma» yın...., demişlerdi. Şimdi onlar da baymdır kasabasının yeşil ağaç ve bol çiçekle İ gevrili köy gazinosunda yaz sıcağını unutmaktadırlar... Yalnız Keçlölen köy gazinosunu beni köye taşırken tek bir tarafını ge hirde bırakacağız: Tarifesini ve fig» tanı... Hattâ, madem ki hayat bir mü badeledir; ne olur, meselâ Keçiören köy gazinosunun modern binasmı, muntazam gervisini, konforunu, elek- trik ve havagazini köye götürürken köyden de şehre saf sütü, taze yu murtayı, İyi tereyağını ve nihayet... ucuz flatını getirsek. Gölgenin ve ağacın değerli olduğu Ankarada bir yaz gününde ve bir dinlenme yerinde bunlar düşünülür mü ? dömeyiniz... Ankaranın bayaa da yalnız kendinizi düşünmeniz biras zordur. Çünkü Ankara; “Birimiz ho“ pimiz, hepimiz birimiz içinsa,ddeağini koyanlar tarafından kurulmuştur ve siz Keçiören köy gazinosunda bunu hisseder, yalnız yazdan ve sicaktan bahsetmiye imkân bulamaz, bugünkü hadiselerden yarın için hükümler çi- karır, mes'ut olursunuz... Beyoğlu Sulh o Mahkemeleri Baş Yazganlığından : Hamdi Can, Hadi- ce Nonku ve Ssimenin omüştere- ken mutasarrif oldukları Beyoğlun: | da Teşvikiye mahallesinde Bostan sokağında 4/1 sayılı ve 12623 lira 70 kuruş kıymeti muhammeneli bir | kıta arsanın tamamı şuyuun izalesi için açık artırmaya konulduğundan | 79-936 pazartesi günü saat 15 den 16 ya kadar Beyoğlu Sulh mahke-| meleri Baş Yazganliğince müzayede | ile satılacaktır. Arttırma bedeli mu | haâmmen bedelin yüzde 75 ini bu- lursa o gün ihale edilecektir. Bula-| madığı takdirde 15 inci günü gelen! 22-9-936 salı günü saat 15 ten 16 ya kadar icra olunacak ve en çok ar- edilmiş olduğundan işbu hükmün ta- rihi neşrinden itibaren on beş gün İ- çinde mfddeialeyha mezbure Kadri- yenin gösterilen müddet zarfında kanun yollarına muracaat etmesi iş- bu müddet zarfında kanun yolları- na müracaat etmediği taktirde hük- mün iktisabı ketiyyet edeceği İlân olunur, (24493) İstanbul Tapu Müdürlüğünden: Aksarayda İne bey mahallesinin Mi- rahor hamamı sokağında eski 95 No lu muhterik fırm arsasmın yarısı- nm Mehmed Ali ile kızı Zelihadan ve diğer yarısının dörtte bir buçuk hissesinin Mehmed Saidden intikali için hafidleri Muzaffer ve Fatma ta- | raflarından müracaatta bulunulmuş ve 1290 senesi Otahrirde muayene “İ görmiyen tapu kaydında kapı No: su yazılı olmayıp tasarrufun eski ka-| yıtlara istinad etmekte olmasından bu yere alt olmak üzere o belediye- den verilen çapın ve çıkarılan kay- suretile 1515| No lu kanun ve -nizamnamesi ve| senetsiz tasarrufat ahkâmma tev.| fikan tasarrufun tahakkuk ve tes- piti için mahalline memur gönderi- leceğinden bu yerde tasarruf iddia edenler varsa muteber vesaiklerile birlikte on gün zarfında İstanbul gösteriyor. Tapu idaresine 1633 No .le müra- İcatları ilin olunur, İ iflâs kanunun 128 mer tırana ihale edilecektir. 1—Arsanım evsafi mahkeme baş yazgani nez- dindeki 938/15 numerolu dosyada yazılı olduğundan anlamak isteyen ler oradan okuyabilirler. 2 — Arsa, denize ve bağçelere nazir olduğun- | dan manzarası fevkalâdedir ve civa riyet itibarile şerefli ve şekli hende sesi muntazam olduğundan bina in şasma pek elvirişlidir. 3 — TMaleye kadar birikmiş maliye, belediye, ver gileri, vakıf icaresi, dellâliye ve yir. mi senelik evkaf taviz bedeli müşte- riye aittir. 4 — Artırmaya girmek İsteyenler muhammen bedelin yüzde 7 15 nisbetinde teminat akçesi ve- ya ulusal bir bankanm teminat mek tabunu getirmeleri şarttır. 5 — Ar- tırma bedeli ihaleden itibaren yirmi gün içinde mahkeme kasasına yat- tırılacaktır. Aksi takdirde ihale bo- zularak farkı fiyat zarar ve ziyan ye faiz bilâ hüküm kendisinden a- lnacaktır. 6 — 2004 No. ludera ve maddesine tevfikan gayri menkul üzerindeki i- potek sahibi alacaklılar ile diğer a- lacaklılar gayri menkul fcerindeki haklarımı ve hususile faiz ve mas- rafa dair olan iddenlarını ispat için ilân gününden itibaren 20 gün için- de evrakı müspitelerile birlikte sa- | tş memuruna müracaat etmelidir. Aksi takdirde hakları tapu kötüğile sabit olmayanlar satış pâarasınm En hoş meyva usarelerile hazir İ lanmıştır. Hazmı kolaylaştırır. İnkıbazı izale eder. Kanı temiz liyerek vücuda tazelik ve canlılık bahşeder İNGİLİZ KANZUK EOZANESİ Beyoğlu — İstanbul Ademi iktidar Bel gevşekliğine en tesirli bir ilâç SERVOİN dir.ih- tiyarlara gençlik, yorgunlara ding lik verir. Taşraya posta ile 155 ku- Fuşa gönderilir. Sirkeci Merkez Ee zanesi Ali Rıza, ————— paylaşmasından hariç kalırlar. 7 — Şartname malikeme divanhanesinde herkesin görebileceği yere asılmış- tır Fazla malümat almak isteyenlö- rin 936 - 15 sayısı ile baş yazganlı- ğa muracaatleri ilân olunur. (24511)

Bu sayıdan diğer sayfalar: