6 Ekim 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

Leningratta Türk — Sovyet futbol maçına “TAN,, objeklifile uzaktan bir bakış. Komşularımızla Yaptığımız Temasların Neticeleri Üzerinde Bir Mukayese Futbol ve Atletizmdeki Acı Mağlü- biyetlerden Kurtulmak İçin Ne Za- man Uğraşacağız? Bunu Soruyoruz Kuvvetli vesbirinci sınıf futboleu- larımızla gene birinci sınıf güreşçile- rimiz, bisikletçilerimiz ve eskrim ta- kımımız Sovyet Rusyadaki temasla" rını bitirdiler, şehrimize dönüyorlar. Halkevleri namma Sovyet sporculart. le muhtelif spor sahasında pılan bu temasların iki taraf sporculuğu ve dostluğu için faydalı olmamış deme- ye şüphesiz ki dilimiz varmaz. Mil letler arasında spor temasları elbette ki bu karşılaşmayı yapan milletlerin #porda yükselmeleri, biribirlerinin tatbik ettikleri oyun ve müsabaka temlerini görmek, anlamak bakımın- dan çok faydalıdır. Fakat bu istifa- deyi kazanabilmek için sporda kültür seviyesinin her şeyden evvel yüksel- mesi lâzımdır. Şimdi bütün burada, son haftalar İçinde komşu milletlerin sporculariy- le memleket dışında yaptığımız dos- tane temasların bizim İçin nasıl ne- ticeler verdiğini tetkik edelim, Rusyada Halkevleri namma Rusyaya giden #porcularimız ilk temaslarmı futbol, eskrim ve güreş ve bisiklet olarak Moskovada yaptılar. Ondan sonra Leningrada geçtiler ve orada da fut. bol, eskrim, güreş ve bisiklet karşı- Jaşmaları yaptılar, Moskova müsabakalarında futbol- dan fena not aldık, mağlüp olduk, Futbolcularımızdan bazıları buradan giderlerken, Sovyet futboluna karsı galibiyet kazanacaklarmı muhakkak olarak söylemişlerdi, Bu söz üzerinde biraz durmak icap ediyor. Çikıkü Tan'ın sporcularla giden muhabiri de mağlübiyet tafsilâtmı verdiği me'tu- Türk takımı L. bunda işaret ediyordu “— Eğer İyi oynasaydık, takımmı yenerdik.,, Demek ki orada fena oynadık istemsiz oynadık, Burası muh& aktır. Futbolâz henüz bir sistem sahibi değiliz. İngiliz sistemi mi Fransız sistemi mi, her ne ise 8İs-| temsiz futbol olmaz. Bu da iyi ant- rene olmakla kazanılacaktır. Diğer müsabakalara gelinc: te kazandığımız muvaffakiyet, rusunu söylemek lâzım gelirse, çılız- dır. Gene güreşçilerimizden 3 - 4 ten daha yüksek bir kazanç beklerdik Bisiklette ve eskrimde aşağı yukarı müsavi bir derece aldık. Demek ki Türk ve Sovyet sporu arasmda bir mukayese yapacak olursak, Kiyefte- ki (9 - 1) mağlâbiyetimizi de hesaba katarak şu hükmü verebiliriz: Futbolda biz çok geriyiz. Güreş ve isiklette müsavi derecedeyiz. Görü- lüyor ki futbol meselesinin, o yahut derdinin mutlaka kökünden halledil. İmesi zaruret halini almıştır. Eğer İfutbol ile esaslı ve ileri gekilde meş- gul olmasak yakın vakitte en çelimsiz takımlara bile mağzlüp olacağımızı şimdiden söyliyebiliriz. Atletizm Biraz da Yedinci Balkan oyunla- rındaki derecemiz üzerinde duralım. Atinada yapılan bu oyunlarda atlet- lerimiz Balkan milletleri arasında dör düneülüğü kazandılar. Eski sen»ler- le bu son netice arasında bir muka- İyese yaptığımız takdirde şu son İziyetin bizim hesabımıza, Türk atle- tizmi hesabına ne kadar acı olduğu Dinamo ve » güreş- doğ-| eningrat stadyomunda Leningrat takımı, bayrağı ile sahaya çıkarken kendiliğinden meydana çıkar, Atletizme çok çalışalım. Futbolu- muzu kurtarmak bakımından atle- tizm şarttır. Bir Dünya Re-| koru Kırıldı Peşte, 5 (A.A.) — Macar Nikola Şabo, 2000 metrelik mesafeyi 5 da. kika 20 saniye 4/10 da koşarak dün- ya rekorunu kırmıştır. Eski rekor 5 dakika 21 saniye 8/10 ile Fransız Ladumeg'lin üzerindeydi. Balkan Oyunları Atina, 5 (A.A) — Havanın bozule- luğundan dolayı bugün yapılacak o- lan Balkan oyunları salı gününe tehir edilmişti Mühendis aranıyor İstanbula yakm bir. şehrin elek - trik santralmda istihdam edilmek üzere bir elektrik mühendisi aranı - yor. Ücreti görüşülerek veya muha - bere edilmek suretile kararlaştı. rılmak üzere talip olanların mühen dis diplomasile şimdiye kadar is- tihdam edildiği elektrik milessese - lerinden aldığı vesikaların asıllarını ve yahut musaddak suretlerini İstan- bul Sirkecide Mühürdarzade hanmda v Ulccardan Bay Halil Kacara gönder- |lâsa. meleri ilân olunur, (1250) İtakımı bana daha kuvvetli geldi, O- Macar Avusturya Maçı Müsabakadan Sonra Mütehassıslar Fikir- lerini Söylüyorlar Avrupa kupası için Peştode oyna- nan Avusturya — Macaristan maçın- da 30.000 seyirci bulunmuştur. Ma carlar birinci devrede 3 - 2 galip va- leydiler. Ikinci devrede gol â- etlerini beşe kadar çıkardılar. oA- vusturyalılar ikinci € daha atarak 5 - 3 mağlüp oldular. vrede Mayzel'in sözleri Ben Austria takımının oyuncuları. İhr kullanmağa mecbur oldum. Maa- mafih bu takımın çok yorgun ve oyun Bu fikir şiddi I İnine kucaklar, v Jonu eritmiy İbüyük bir gayretle hararetini arttır. Ihtiyar parmağile ayı işaret ede- rek dedi ki — Aya yaklaşan şu bulutu görü- yor musun?.. O, gelip ayı örtün. ben kaybolacağım. Fakat yavaş ya vaş ilerliyor. Her halde sana, birçok şeyler söyliyebilirim. o Meselâ senin gibi birisine ceza v â çırılçıplak, o karar kar yığınmın karşısma bırakırlar. O, biraz durur, sonra, 8 bu ker eritip su haline getirmek fikri gelir. nir, Yürür, kar y udunun harareti ile Nefesi sıklaşır, yerde, hir bi bı mıya çalışır. Kendi kendine telkin yapar, “karın erimesi, su olması lâ- zımdır” cümlesini te cularmın da takatlerinin yerinde ol- madığnı biliyordum. Macarlar çok iyi idiler. Bilhassa| bedeni kabiliyetleri ve Formları fev- kalâde idi. İ Bütün oyuncularımız sukutu Ka miz Zoeh. | rer hariç; o iyi idi Sesto ile Ada- mek sakat idiler. Bizim oyuncuların beraberliği çok eksik, heyecansızlık. ları ise pek aşikârdı yale uğradım. Yalnız ka Avusturya takımının yegâne ka « | biliyeti hüsnü niyeti oldu. Fakat bu hüsnü niyet Macar takımı gibi bir teşekkülü yenmeye kâfi değildi. Bu mağlübiyetten iyi bir ders al- miş olacağız. Ve gelecek maçta İsti- fade edeceğiz. Zannederim ki bu s ferki kadar gayri müsait ve bize kar- | 91 şersitte oynamamıza İmkân yok- tur, Sunu da ilâve edeyim ki, Macarla-| rın bu maçta bedeni kabiliyetleri biz- den Üstün olduğundan takımımızdan daha çabuk oynamaya muvaffak ol. muşlardır. | # BraÇI kare vucu EKER Ben geçen ilkbaharda Viyanada o; nanan Avusturya — Macar maçmı dare etmiştim. Bu maçtaki M yun çok güzeldi. Takımlardan iyisi kazanmıştır. Macar hakemlerinden Pietz | Biz kazandık, çünkü daha canlı oy- nadık. o Rakibimiz hem tabiyere hem de taktikçe falk idi. Avustur- yalıları hâkimiyetimiz altına da al- dık. Macar federasyonu reisi Macarlar bidsyette ağır fakat ted. ricen açıla açıla o hale geldiler üç EOl daha atabilirlerdi. Oyuncula- rımızdan Toldi, Titkos ile iki midafi en İYİ oynıyanlardı. Macar federasyonunun | beynelmilel komitesinden | Macar futbolu ekseriya sürprizler- | le doludur, Bu geferki sürpriz en hoş Ve güzellerinden biriydi. YENİ NEŞRİYAT Bitkiler Bilgisi Ziraat muharririmiz muallim Lütfi Arif Kenberin nebatlarm teğrih ve fiziyolojisini teknik ve pratik usuller- 1e öğrelen güzel bir eseri çıkmıştır. “TAN, kitapevi bu eserin basılmasın- da itina göstermiştir. (Bitkiler bilgi- si) Tiselerin, muallim mektepleri 2i- raât Ve orman talebelerinin nebntlar kolayca tanımaları, fenni usullerlş teşriblerinin yapılma- sı bakımından çok kıymetli bahisleri, tecrübeleri camidir, Iş adamlarına çorta tahsil görmüş olanisra, aile adamına yarıyacak mâ 1hmati Ve gıda İtibarile kıymetli olan gebatların terkiplerini ayrı ayrı be- hazırlanmış olan bu kitabın büyük bir boşluğu doldurecağına şüp - he yoktur, Memleketimiz nebatları hakkındaki etütlerle, nebatların dünyadaki ya yılış ve yapılışlarını öğrenmek İsti- yenler İçin (Bitkiler bilgisi) tam bir eserdir denilebilir. Liseletin müfre- İdat programına uygun olan bâhisle- ri hem talebe, hem de tahiiye muallim leri için kolaylıkla takip edilebilecek bir usulde yazılmıştır. On dokuz 4- det renkli tablosu ve tecrübelerin hü- rı İle eser bir kat daha faydalı fur: lâboratuvarda | Mü hislerle Bösteren ve yeni bir tarzda| eriterek su yapmaktan maksadı şu - Su, akar, su harekettir ve ha- ttır. Yavaş yavaş yığınm içine 80- ar, bir yol açar, fakat bu yoldan ilerledikçe, eriyen kısım tekrar kapa- tır ve bu sefer donar. — Sonra? — Bu kar yığını bir buz parçası- na tahavvül eder ve 0, ilerledikçe aç- tığı yol hep arkasmdan kapanır. — Dehşet! — Bir başka ceza, Bazı günahkâr- ları bir köpek çukuruna atarlar. — Köpekler * onu diri diri yerler mi? — Kat'iyyen açtır amma, onu yemezler. Çüukü o, bir köpek peygamberidir. Ataların - da durur, gözlerini onlara çevirir, tes Köpeklerin hepsi hir eder. Onun köpek ruhlarını tes hiretmek kudreti vardır. Esasen, dünya tekemmili ve tekevvün seder. ken, nasıl maymunlardan insan Ol- insan yapmak ister. Ve onun &ihri ka imâe, rderbire, , Köpeklerden tekiler onu taklit ederler. sr. Bir be beşka- sı havlar, fakat bu havlamada bir in- san sesi manası vardır. Peygamber, o zaman değişikliği çabuklaştırmak için söz söylemiye başlar. Sözü de, bakışları gibi sihirliğir. Köpeklerin üzerinde mücasirdir. Şimdi artık hep- si ayağa kalkmışlardır, bir sokak kö- peği, ön ayaklarındân birini, söz İs- ASRI GÜNAHLAR , İhemen dört ayakları üze muşsa, peygamber, bu köpeklerden | 6-10-936 cz a J Peretz'den: Fikret Adil ter gibi havaya kaldırır, bakışlarm- da bir irade, benlik şimşeği ça - kar. Bu, bütün ötekilere sirayet eder, neredeyse dile geleceklerdir, açlıkla- ri Unutmuşlardır. Birer aç köpek olduklarını hatırlamazlar bile... — Sonra? — Sonra, bir şeytan, çukura bir kemik Parçası atar ve aç köpekler ine düşe- rek kemiğe saldırırlar... Zavallı pey- gamber, bakışları ve sözlerile sihr ni ve tesirini kullanmak, kendini din letmek ister... Fakat bu kuvveti, an- cak kemik ortadan kaybolduktan sonra yeniden iktisap edecektir, ve bu, mütemadiyen böylece devam ede- İcektir... — Ah. Bu pek mlithiş bir şey... — Öyledir... Daha başka cezalar da vardır. Meselâ, bir san'atkâr, bir gölde kalacaktır. Gökyüzü harikuli- de berraktır. Ne bir bulut, ne bir ây, ne bir glneş var. Sadece mavi bir kubbe gibi bir şey... Hoş, esasen, İbir gökyüzü ver mdır? San'atkir hayat olmıyan bu çölde'yalnızlığın. dan bizardır. Orada hayat yaratmak isler. San'atkür demek, bir yaratıcı demek değil mi? Yerden balçık alır, başlangıç olmak Üzere küçük kuş - r yapar, onlara kendi hayatımdan üfler. Sevinci sonsuzdur, onlara: “Uçunuz! der, uçunuz...” Fakat kuş- lar uçamazlar. Ancak yerden kal - kabilirler, yerde, bir böcek, bir solu can ararlar. Ne yazık ki onlarn ka- rmlarmı doyuracak bir şey yok... A- raşıra, bazı kuşlar çift çift olarak yükselirler, açlıklarmı unuturlar., San'atkâr sevinir. “Daha yükseğe, daha yükseğe...” der. Fakat onları kselten hâdise bitmiştir. İnerler... San'atkâr kızar, onlara taşlar atar, öldürür, yöhliğiMi yapar. “Ve bu Birdenbire” *ayç bulutun âarkaşma girmiş, ihtiyar, kaybolmuştu. Ay tekrar meydana çıkınca, ma » samın üzerinde bir davetiye gör - düm. Ertesi gün yapılacak bir sos- yal ve san'at toplantısına gelmem, söz söylemem isteniyordu. Davetiyeyi yrtarak fırlattım, Bitti Radyo Bugünkü program — Saat” 1230: 250: Havadis 1325 - 14: Mubtelii Akşam neşriyatı — Sast, 16:30: Çay sö- «ti, dans musikisi; 19,30: Dr. Ali Şükrü tarafmdan konferans; 20: Türk musiki saz heyeti; 20,30: Safiye ve arkadaşları tarâ- fmdan Türk rausikisi ve halk şarkıları; 21: Solo plâklar; 21,30: Orkestra: Olienback, Orfe Cehennemde, uvertür; 2 — Yor, Stranss, Vals; 3 — Möniuschka, Akşam Şarkımı, Müttefikin Çanmdan parçalar; 5 — Tomas Minyondan parçalar; 6 — Codard, Jeslep Ninnisi; 7 — Schubert, Moman müzikal 8 — Strauss, Çingene Baron operetinden parçalar; 22,30: Ajans haberleri; 23: Son. * ı— Günün program özü Senfoniler: 21,15 Varşova 2145 Bükreş: (R. Strauas). , Mozart, Haydn). Hafif konserler: Fitelbergin idaresinde. (Mozart, Berlioz) do müzike, 20,4$ Zürih: Karışık konser. 21,35 Viyana: Karışık konser, 2330 Ham Budapeşte: Galon orkestrası, Operalar; 18,30 Budapeşte: Erkel'in "BANK BAN, operası, 21,45 Torino: “Le Educani: di | Sorrento,, operası. Oda musikisi: | 20,10 Königsberg! Weber'in eserletinden. rından. 23,25 Prag: Burlan kuar Varşova: Piyanı vorea), 23,40 Stutgart; Piyano konseri, Kuşyemi ve kepek Kuş yemi kas usu şekle sokulmuştur. edildiği alâkadarlara bildirilmiştir. 2240 2340 Königüberg 18 Bükreş: Hafif musiki, 19 Münih: Ban- burg: Hafif musiki, ve halk musikisi, 24,20 21 Viyana: Hacndel ve Brahms'ın Sanatla ıp - Keman (Veet ile kepek bundan sonra bububat namı altında İngiltereye ta- yle gönderilmesine müstade KANZUK Saç eksiri Mazurka 4 — Maillart, COMOGENE Saçların köklerini kuvvetlendi - rir. Dökülmesine mani olur. Ke - pekleri izale eder. Neşvünümasmı! kolaylaştırarak hayat kabiliyeti: ni arttırır. Lâtif rayihalı bir saçi eksiridir. İNGİLİZ KANZUK EOZANESİ| BEYOĞLU - İSTANBUL ———— İstanbul üçüncü icra memurluğun* dan: 0835/2125 numarak dosya 6 | mahcuz olup Beyoğlu İstiklâl cadde” | sinde 383 numaralı dükkânda vanti * ki lâtör kristal aynalar ve bir büyük bir kilçük kasa ve sair eşyan birinci | açık arttırması 13 - 10 - 36 tarihindö saat 13 te ve muhammen kıymetini | yüzde 75 ini bulmadığı takdirde ikin ei açık arttırması 20 - 10. 36 tarihim de saat 13 te yapılacaktır. Talip O" lanlar mezkür gün ve saatte sözü g& çen mahalde hazır bulunacak memü” runa müracaatları ilân olunur. (26200)