8 Ocak 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 7

8 Ocak 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AŞ EYT 8S.1-8T KUMANDANLAR Zİ. HATIRALARI 2 — > 9 uncu Fırka Kumandanı Mustafa Kemal eneral E- Yazan: sat hatı - e. ralarma şöyle de SALAHADDIN ek ME GUNGÖR —Büyük Harpte üçüncü kolordu kumandanlığıle Çanakkalede bulunuyordum. Kolordum, * üç arkadan mürekkepti, Bu fırkalardan dokuzuncu fırka idi: Atatürkün fırka. biri de tarihi Or amda duyduğum en bilyük harixulâde şahsiyetle bir arkadaşlığı emiş bulunmamdır. Çanak. çok daha evvel 316 - 317 seneleri mektebinin ders nazırı idim. Ata. #1... Hayatımın son ievk, memleketi kurtaran © taman silâh kale harbinden a içinde ben Harbiye türk te Erkâniherbiye sınıflarında talebe idi. Vazifemin Atatürkü yetiştiren bir ocakta; onun ye - luğu günlere rastlaması da, benim için ay. tişmekte oldi ” rı bir şeref değil miâir?. - Hiç unutmam: Bir gün karargihtaki yatağımda uya daki telefon acı acı çalındı. Hemen yordum. Yanıbaşım: uyanıp mikrofona uzandım. Telefon eden, Kemal.. Bana verdiği haber şu idi: — Düşm ,&ile düşmanı olduğu yerde muhlamış bulunuyordu. Atatir&, Conkbayırı sırtlarmda, o zamanki düşman- lara öyle bir ders verdi ki, dünya harp tarihleri fere tahsis ettikleri sayfalarda Türklere 7 ref payı ayırmıya meobur oldular, Mustafa Kemalin, kurtarıcılık hareketleri, bu tari : ten başlar. günlerde İstanbul çok zazik O günler yaşıyordu. Padişahı ve emanetleri Anadoluya kaçırmak için hazırlıklar yapılmakta idi, Karaya çıkan diişmanın, deniz ve haya kuvvetlerinin yardrmile daracık Gelibolu yarımadasını na- sıl olsa aşacağına, İstanbuldaki en yüksek askeri makamların da güphesi kalmamıştı. Atatürkün çetin mildafaası ve gonra düşman üzerine, baskm şek. linde yaptığı büyük taarruz, istilâ- cı kuvvetler için çok şaşırtıcı ve hele hiç umulmadık bir hareket oldu. li Çanakkalede her le! metçik, hakkında destan yazlacak bir kah. ramandı, Size bir ktlçlik vak'a anlatayım: Ben Kemal yerindeyim. Dürbünle düşmanı targâsut etmekle meşgu- lüm, Avcı hatlarımızın önünde bir obüs patladı. Yirmiden fazla na - ferimizin kemikleri parçalanarak, havaya uçtuklarmı gözlerimle gör. dilm. Fakat yine o gözlerle ben, bir şey'daha ördüm: Siperlerde sağ kalan Mehmetçikler, sanki ya. lanlar, nıbaşlarımda, param parça © , birer oyuncakmış gibi, hiç istiflerini bozmadan hattâ gözlerini bile kırp.. maksızm ateşe devam ediyorlardı. ırtm İlerisi. Bir gün gene, Karlısv e Bir obüs düşmüştü. Hatlarımız önlinde büyük bir delik açıldı. Bize çok yakın olan düşman, lâğım pat- latarak, açılan delik içinden Meh- metçiklere saldırmak istedi. Fakat bizimkiler, o kadar tetik davrandı. lar, o kadar anıl bir saldırış yaptır Jar ki; düşman kendi kazdığı çu- kurun içinde bire kadar yere 88 - "rildi. Hücuma kalkanlardan tek ki #i sağ kalmamacasına süngülen- diler.” eneral Esat, bana Çanakka- lenin canlı hatıralarını da gösteriyor: Atatürkün kendisi idi. Yani, o günler- de 19 uncu fırka kumandanı olan kaymakam Mustafa an, Seddilbahir ve Ariburnunda karaya çık- &. Fırkamla birlikte düşmanla karşılaşmak üzere Arı- burnu istikametine hareket ediyorum! Sesinde, en ufak hir heyecan dahi yoktu. Atatliriş daha o günlerde, bütün bir milletin mukadderatinı o - muzları üstünde taşımıya hazırlanmış gibi idi. Kaymakam Mustafa Kemal'den bu haberi alır almaz, “yataktan fırladım. Doğruca Maltepeye ben m okuyan genç bir geldim. Fakat a Kemal, firka- bu se- büyük bir şe- Düşmanı denize DOKMEYI vafıkgörüvorum Çanakkalede Üçüncü Kolordu Kumandanı (Esat Poşo) Liman Fon Sandres Paşa ile yanyana — İşte bakmız, bu yer Gelibo- W yarımadası!.. Üzerinde kurşun - Kâlemle yazılmış yazıyı okur mü- Sunüzr 4 Yazıyı okuyorum: ”Bu hatıranın kolordumuz namına muhterem (Kolordu Kumandanımız Esat Paşa Hazretlerine takdimi enseb- tir.,, M. Kemal General Esat, ilâve ediyor: — Gördüğünüz harita, bizim er- kânıharbiyenin gayet mahrem olâ- rak hazırladığı Gelibolu karitasr dır. İngilizler, her nasılsa bunun Buretini elde etmişler ve gayet mükemmel şekilde bastırarak, bü - tin zabitlere dağıtmışlariı. eneralin büzün herbiri ma- nevi birer hazine değerin- de olan hatıraları arasında gene kurşunkalemle yazılmış bir kâğıt gözüme ilişti. Bu kâğıt, Atatür kün: 19 uncu Firkanm başında A- ribumunda taarruza geçer düş - mana karşı hareket ettiği saat ve dakikada yazılmış bir vesikaydı ve altında Atatürkün kıymetli imza- Sını taşıyordu. Generalin müsaadesini alarak &ynen yazıyorum: . Merkezde topçu mevkiin den: 17-2.931 Saat: 4, dakika: 30 Üçüncü Kolordu 6 Kumandanlığına Vaziyeti muharebede bir te- beddül yoktur. Yarın icrasını tasavvur eylediğim (taarruz için nezdime celbeylediğim cü- ziitam kumandanlarına ihza- rata müteallik verdiğim / tali- matı şifahiye hulâsası leffen takdim kılınmıştır. Maksadım evvelâ düşma nın merkezinde en kuvvetli ve müstahkem olan noktayı su kat ettirmektir. Buna muval- fak olduktan sonra, heyeti u- mumiye ile düşman üzerine atılıp denize dökmeyi muvafık görüyorum. 19 uncu Fırka Kumandanı Kaymakam M. Kemal G €neral Esat, Çanakkalenin meşhur “Kemalyeri” nin bu Ad: nasıl aldığını da bana an- yiti: Atatürkün, kendine has bir gö- rüşü vardır. Bu görliş, harpte ve sulhte, harici ye dahili bütün İş- lerde onu başkalarından ayıran hu susiyetlerden birini teşkil eder. “Kemalyeri” ni, seçen de gene kendisidir. o Burası, gerek bizim cepheyi, gerek düşman cephesini tamamile gözönünde bulundurabi- lecek bir vaziyette idi. Atatürk, harekâtı buradan idare ettiği için. Çanakkale harp tarihinde Kemai- yerinin şanlı bir mevldi vardır. Buraya Kemalyeri adını o tarihte kolordunun erkânıharp reisi bu » lunan Fahri Bey, (simdi, ordu mü fettişi Orgeneral Fahrettin) ver mişti. Şirket Hayriyenin Yeni Vapuru Şirketi Hayriye tarafından satın s- iman “Erol” nakliye vapuru Zongul. dak ve Ereğli limanlarından kömür yüklüyerek şirketin kömür ihtiyacımı temin edecektir. Ayda 5—6 sefer yapacak olan bu vapur piyasaya da kömlür taşıyabilecektir. Şirketi Hay. riye bü suretle kömür sıkmtısından kurtulmuş oluyor. Bu Seneki At Koşuları Damızlık aygırlarından doğmuş yavrular arasında tam Arap kanmı ve yarım Arap kanını haiz taylar i. çin geçen sene olduğu gibi, bu yıl da köşular yapılacaktır. TAN nsanların ve hayvanla” rın cinsiyetlerini kon trol ederek erkeği icap ederse dişi; dişiyi icap ederse erkek yapmak ve bu suretle bu işi de cemiye- tin ihtiyaçla- rma uydur mak mesele- si, fennin hal- line uğraştı- ğı meselele- rinenmühim lerinden biri idi. Sovyet âlimlerinin bu mesele Ü- zerinde çalıştıkları, bilhassa sun'i cinsiyet hormonları yapmak için uğraştıkları ara sıra yazılıyordu. Bu yolda verilen en son haberlere göre, Sovyet Âlimleri bu işde tam İ ve müsbet muvaffakiyet kazanmış tatbikatla bu hörmonları bu şekil- de hazırlamanm mümkün olduğu. nu göstermişlerdir. Son posta ile gelen Moskova gâr zeteleri bu mevzu Üzerinde bir hayli mühim malümat vermekte- dirler. Biz de bu malümâtı nakle- diyoruz: Ss un'i cinsiyet hormonlarını yapmak meselesi, Sovyet â- limleri tarafından halledilmiş bu- lunuyor. Bu hususta en büyük gayreti gösteren ve en büyük mu- vaffakıyeti kazanan şahsiyet, bil hassa profesör Remezov'dur. Pro- | fesör, geçen senenin başlarında di- şilere ait ejnsiyet o hormonlarını sun” bir surette hazırlamış, sit &Y sonra ayni hormonlar, ayni Usul dairesinde Amerikada ihzar edile- İ bilmişti. Daha sonra erkeklere ait hormonlar da yapılmış, . ço; ) mış, tekemmül ettirilmiş, bilhassa i profesör Remezav ile profesör U- ! şakov bu yolda büyük muvaffakı | yetler kazanmışlardır. Bunun üzerine profesör Zavs- dovsky de ayni işle meşgul olarak Moakovada #izyoloğistler kongre- ine bir rapor vermiş ve sun'i müs- tahzaratın, tabii hormonlardan bile daha tesirli olduğunu izah etmiş- tir, u yolda yapılan tecriibelerin biri şudur: Sun'i surette hazırlanan hor- monlar, erkek fareciklere tatbik olunmuş, bunun neticesi - ölarak erkek fareeikler dişilesmisler, ve kadınların âdet gördükleri sıralara benziyen ârazı göstermişlerdir. Profesör Zavadovsky, neticeden daha fazla emin olmak İçin ayni tecrübeyi horozlar üzerinde o Yap- mış, ve horozların geçirdikleri de- ğlşiklikleri tetkik etmiştir. Horoz- ların evvelâ tüyleri değişmiş. Ve tavukların tüylerine benzemiştir. Profesör, bu değişikliğe uğrıyan horozların bir kaçını fizyoloji s0s- yetesine göstermiş bulunuyor. Fa kat horozların uğradıkları değisik lik bundan ibaret kalmış, diğer bu susiyetleri eskisi gibi kalmıştır. Bu tecrübeden sonra erkeklik hormonları tavuklara tatbik olun-” muş, ve tavuklar, korozların husu- lar, sun'i hormonları yaparak fenni Iı —g » Sovyet 'Almlerinin Çok mühim bir keşfi Erkeği dişi dişiyi Erkek yapmak için bu'unan hormonlar Cimiyet serumunun istihse- li için hususi lâboratuarda çalışan bir Rus âlimi siyetlerinden bir çoklarını göster- mişlerdir. Cinsiyet hormonları insanlarda dahili ifraz güddeleri İle vücut bu- Tur, Cinsi vazifelere ait makaniz. ma, cinsi faaliyet; “ dişilerde gebe- lik, müehnes cinsiyet hormönları- nin faaliyetine bağlıdır. Bunlar ikidir, Biri folliculin, biri de sarı hormanlardır. Dişi cinsiyet hor- monları, teşekkül itibarile, ses de- işmesi sakal çıkması, cinsi cazi- benin teşekkül etmesi gibi farika- ları vücude getiren erkek hormon- lara çok benzer G eçen senelerde yapılan araş- tırmalar, tenasill uzviyetle- rindeki hormonların,. tesir bakı- mundan ayrıldıkları halde, teşek- kül itibarile biribirinin âdeta ta- memile tıpkısı olduklarını tesbit tmiştir. Bundan başka ayni teşek kül benzeyişi bir çök faal biyolo- jik cevherlerde de tesbit edilmiş bulunuyor. Yağlar sınıfma mensup olan cin siyet hormonları, vitamin D gru- pundandır. Bunlar, çocukları, ço- cuk hastalıklarından o korumıya yardım eder. Ciğer (o hamızlarına mensup olan hormonlar bu hamıze Term normal bir halitasıdır. Bun- ların İçinde, kalb üzerinde tesir e den zehirlere mensup olanlar, bir hayvanm elsmine tatbik olunduğu takdirde kanser vücude getirenler vardır. en adamları halis cinsiyet hor monlarmı istihsal ederek bun ların teşekküllinü anladıktan son- ra bunları sun'i süfette vücude go tirmek meselesi ortaya çıktı. Ve bütün lâboratuvarlar bu işle mef- gul olmıya başladı; Fakat iş bir hayli müşküldü. Çünkü bir o kaş habbelik hormonu istihsa) için bin- lerce litrelik iptidaf maddeyi istihe lâk etmek lâzım geliyor. Dişi cins hormonunu istihsal için bir tonluk iptidai madde istihlâk edilmiş. Ve 3000 litrelik wrin'den bir gram hormon İstihsal olunmuştur. Fakat biokemist'ler, ve endokri. nolojistler tecrübelerini tamamla. mak için hiçbir fedakârlıktan geri kalmamışlar ve iptidai maddeleri bol bol istihlâk etmişlerdir. Bu sa- yede fen cinsiyet (bormonunun Sun'İ bir surette istihsalinin müm- kün olduğunu isbat etmiş oluyor- lar. Profesör Remeznw hormenlarm sun'i İstihzerile Profesör Zava- dovskw hormonlarm biyolofik tat bikatı ile mesul olmus. ve bu vok da yapılacak veni kesfiveta geniş bir zemin hazırlamızlarm. Fıkra: 8 Hoca cevap vermiş: Hocayı çirkin bir kadınla evlendirmişler, Fvlenma & "-- Hocafendi, kime görüneyim, kime görünmiyeyim?, ini tadın sormuş: Bana görünme de kime istersen görün...,, Şerif Muhittin Bağdatta Bağdat, 6 (Hususi) — Hivümet, geniş bir programla radyo meş iyadni inkişaf ettirmek üzere #saslı te İr. ler almıştır. Yenider yirmi kilovatla işliyen bir merkez yapılmıştır. Istas- yon pek yakında faaliyete başlıyacak tr. Müzik <esriyatın: İdare etmek üzere Türk musiki üstadlarından Se. rif Muhiddin Bağdada gelmiştir. Us. tad Arap musikisinde yeni bir inkı. Wiba önayak olmak üzere Istanbuldan birkaç mütehassıs celbine karar ver; miştir. 1 —— , Üsa yaka kuponu No.8

Bu sayıdan diğer sayfalar: