18 Ocak 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

18 Ocak 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— a 8.1.9837 TAN Gündelik gazete BAŞMUHARRIRI Ahmet Emin YALMAN a a a a a m a e TAN Eski Bir Nazırın Siyasi Hatıraları ” ws Menküpluk Zamanında rüst, samimi olmak, karin! gazetesi olmıya çalışmaktır.! Günün Meseleleri) Şaşmaz bir esas Türkiye ile dost olmak istiyen -l ler, Türkiyenin dostluk anlayışı ne olduğunu bilmelidirler, Bu bakımdan, dünkü başyazımızın dikkatle okun - muş olduğundan eminiz. Yeni Türkijeye vücud veren zafer, bu milletin sadece kendi eseridir. Bu millet, tek başına, yapyalnız, maddi, manevi, kendi öz vasıtaları ve imkân. bir tahliye, dostluk eseri olarak, ya- . Yabancı yardımlar ise, ancak, halife ve istilâ ordularına ve isyancılara bezlolunmuştur. Yeni Türkiyeyi inşa etmek ve mil leti kanllamdırmak İçin, gene kendi irade, vasıta o ve İmkânlarımızdan başka hiçbir dayanç aramamağı, ayni savaş cephesinde öğrenmişizdir. Zafere kadar, harbımız karşımda devam eden çarp insansızlığı, kendi is tediklerimizi kendimiz başarmak kud. Tetinde olduğumuz anlaşılmcıya ka - dar, inkılâp ve inşa davamıza karşı da, olduğu gibi sebat etti. Osmanlı | i sındaki kıyas edilmez farka herkesi İnandırmadıkça, Kemalizmin masye - hal ve enternasyonal davalarımdaki samimiyet, hâdiselerle isbat olunma - drken, her türlü , Vize 83idiik hakla tanmmıyacağından Şüp. he etmiyorduk . Kendi knâretimize emniyetsizlik hissini verecek hiçbir teşebbüste bu - Tuwmamakta, Türkiyeyi istiklâl ve ©şlâiik ldinsmdan , vangeçirebil . Tına temasa girişmek tasavvur ve ha» Yalleri iflâs edinceye kadar devam etmisizdir. , vi Türkiye hiçbir münasebet için zaaf değil, her mtinasebet için bir kuvvettir, Her hangi bir tarafın bize er taraftan maruz Kaldığı ağır düşmanlık karşısında Hakkı Paşanın dostları kendisine bir müddet için memleketten #ytil- masını tavsiye etmişlerdi Trablus- garbı düşmana satmak gibi en adi ve en merfur iftiralara uğrıyan, merhum, bir yol parası bulmak in hanesini rehin etmek derecelerinde müşiilâtla karşılaşıyordu. Hakkı Paşa, memleketimizin çok nadir yetiştirdiği insanlardan biri- dir. Fakat yüksek şahsiyeti, v& * tanseverliği, hukuk ilminde pe& geniş vukufu, gençliğin yükselen irfanı üzerinde sayısız hizmeti, el- hasıl, bütün fazileti, her geyi bir - denbire unutulmuştu. İstanbuldan ayrilirken ancak bir iki dostunun elini sekabilmişti. Muhaliflerde gaye, ancak htitit ve Terakkiyi düşürmekti. Bunu el- de etmek İçin Hakkı Paşa kabinesi ve halefleri hep birer vasıta idi. Hatti yukarda bahsi geçer “© ririn mecliste müzakere olunduğu sırada Riza Tevfik göyle bağırmış” tı“... Meseleyi medreseye düşür - dük. Eyvah Hakkı Paşa mes'ul ol miyacaki” Ahali grupundan bir sarıklı me büs şöyle demişti: “,, Hakkı Paşa kabinesi hakkında verilecek mes'u liyet kararı, hiç şttphesiz ekseriyet fırkasının manevi mahkümiyeti de mektir,”" Bu sözler, muhalif eephedeki maksadı büsbütün açığa vuruyor - du. albuki Hakkı Paşs, Roma sefirliğinden sadaret maka. mma geldiği zaman vükelâ mecli- sinde, Osmanlı İmparatorluğunun mütalealarını izah eylenken en Zİ- yade Trablusgarp ve Bingaziye te- mas ederdi. Bu yerlerin siyasi va. zyetini, Abdülhamit zamanımda ge çirdiği idari şekli, halde ve istik- belde maruz bulunduğu tehlikelerin derecelerini kendisine has olan na- fiz görüşile uzun uzadıya anlatırdı. Şimdilik orada İtalyanlara bir ih- tilâf vesilesi vermemek, bu sayede devletçe temin edilecek uzun bir sulh devresi içinde her cihetce ha- zırlanmak lâzrmgeleceğini ileri sü- rerdi, Hattâ aralıkta bir, İtalyanlar Trablusgarp ve Bingazide nafıa İŞ lerine müteallik istedikleri ve İsti- yecekleri #mtiyazları da hukuku Ticaret mektebi 55 yaşında Di Ankara, 17 (TAN) — Yine. Ticaret ve Tetınat Mektebinin uş yildönümü münasebetile 1? “ye Ankaradaki mezunları Şehir TOK tasmda toplanmışlardır. Top £ Vekili Celal Bayar puluzm*$ We bir nutuk vermiştir. Küçük yaramaz: Hakki nın gö düşünceleri devleti gözetmek şartile vermiye taraftardı. Hiç unutmam, bu fikrini bir ve. sile ile meclisi meb'usanda ihsas et mek isterken Trablus meb'usları kı yamet koparmışlardı. Garibi şu &i, ekseriyet fırkasma mensup birta - , kım meb'uslar bile merhuma yan bakmıya başlamışlardı. Hamiyetin çok galeyon ettiği za. manlarda şuur yerine his hâkim o lur. Merhumun vegâne maksadı, bu siyasetile, istilâcı devlete karşı memleketi müdafaaya varıvacak silâhları hazırlamak. devletin teç- hizine zaman ve imkân bırakmaktı. Bu fikrini çoklarma kabul ettire. mediği yibi o sırada Fransanm Fastaki vaziyeti, devletler arasm - da yapılan uzlaşma ve paylaşma si yaseti de araya girmişti. İşte bun. larm hepsinin neticesinde devlet böyle bir elim vaziyet içinde kal- mMıştı. Bu çok aci vak'anm Hakk: Pa» ganın sadareti zamanmda zuhür et mesi kendisi için bir talihsizlik e- seridir. adrâzam Hala Paşa mer- hum, İstanbuldan ayrılır. Ken metanetini muhafaza ediyordu. Benim çok mllteessir olduğumu gö riince kolumdan çekti. Aynen şu sözleri söyledi: — Azizim ,bu hal sivas hayatm tabif icaplarındandır. Iktidar mev. kiine gelip, gitmek, hayatta kal. dıkça, siyasi adamlara mukadder bir keyfiyettir. Hakkımdaki o men fur isnatlara ehemmivet verdiğim yok. Yalmız benim endişem mem- Jeketimizdeki bu #iyasi mlleadele- Bin hiç beğenmediğim gidiş tarzr- dır. Dünyanın her yerinde muh- telif içtihatlara tâbi fırkalar, mem leketin selâmet ve sandetini kendi! takdirleri dairesindeki kanunlaria, icraatla temin edeceklerine kanaat getirerek mücadele sahasma âtı - Paşa- rüş ve Sadrazam Hakkı Paşanın bir hırlar, Hattâ bu vadide münekaşa hududunu tecavliz ettikleri de çok defa görülürr Fakat haric! bir düşman başgös- terince, vatanm müdafaası işinde memleketin öz evlâtları bütün o karşılıklı kanaatleri derhal bir ta- rafa atarak Jüş, ana karşı yekpa- re cepbe alırlar. Hamiyetlerinden şüphe etmediğim birtakım meb'us- Jarımızın böyle bir felâketli günü- müzde hâlâ neden birleşemedikle - rine hayret ediyorum. Hatırlarsınız, padişaha Istifana- memi takdim ettiğim o, meş'um ! gece halefim hakkında sarih fikir söylemekten çe Rıza Beyin vüke. lâ heyetine iti» hak etmiş olduk. larmı padişah bi - liyordu, © sırada padişahm hatırı . na ilk gelen isim, Sait Paşa oldu ve Je kendisine teklif edildi. Sait o paşanm çok mümtaz olan şahsiyetine, yük. sek iktidar ve bil. yük tecrübesine, cok ihtiram veli, timadım vardır. Teşkil ettiği kabine o erkânı hakkında da de. rir hürmetten başka (o duygum yoktur. Fakat, bugü » nün sadrazamı fikrimce o Kâmil Paşa idi. Bu iki zatın biribirinden çok farklı seciye , leri vardır, Sak Paşa meselâ, icap karikufü.ü eden bir tedbir ve ve karar almacağı sırada, ondan İs, tikbalde çıkabilecek mes'uliyeti ön temeyi düşünür, diğeri bu kabil en. dişelerden azadedir.., OKUYUCU MEKTUPLARI sadaret bu veçhi. | ». —a— Hocanın ölçüsü — İskenderunsuz dünle, Suriye nasıl ya - Eğer evinizde bir atlasmız varsa, lütfen, cnun Suriye kısmını açınız. Şamla Berut arasmdaki mesafeye bakmız: Bilmiyorsanız haber vere , lim ki bu daracık yoldan bir devlet hududu geçiyor. i Şama deniz korkusu bile Beruttan gelir Büyük harbi Suriyede geçirmiş olanlar pek iyi biliriz ki İskenderi nu, Anadoluda bırakır, unutur ve. ge- gerdik, Elini başmın arkasından dolaştı - tırıp kulak göstermenin asıl tabirini kullanmak istemeyiz: Fakat Berutu bırakıp ta, İskenderunu Suriyeye ne, les noktası göstermek, bu sözden başka neyi hatıra getirir? Berutsuz Suriye olabilir; Lübnanı yapmak İçin: İskenderunsuz Suriye e Sancağa vücut vermemek Sevr munhedesi zihniyetinin Suri ye hududunu, şimalde, Srvasa kadar çıkartmış olduğu günler de uzak de. Kildir. Belki de o zaman, Suriyenin, eğer boğulmaması isteniyorsa, Sam. suna olduğundan bahsedile cekti , Hoca Nasreddine dünyanın merke, zini sormuşlar: Ayak bastığı noktayı göstermiş. İstilâlar, coğrafya hudut. ları için ayni ölçüyü kullanmaktadır. lar. Suriyenin hakkmı Suriyeye veri , İ niz, demek bizim vazifemiz değildir: Fakat Sancağın hakkımı Sancağa verdirmek, yalnız vazifemiz değil, a. ğır mes'uliyetimizdir. — Fatay A'manyanın Veremediği licari boiç Belgrad, (Deyli Telegraf muhabi- ri yazıyor) — Alman hükümetinin Yugoslavyaya olan borcu Yugoslav iptidal maddelerinin bolca satın alın ması yüzünden, endişe uyandıracak şekilde fazlalaşmıştır. Yugoslav mil Wi bankası, Alman mübayaatını tah» dit ederek Almanyayı borcunu vermi ye mecbur etmek için bir proje ha - zırlamıya sevketmiştir. Stoyadinoviç - Maçek Mülâkatı Belgrat, 17 (TAN) — Başbakan Stoyadinoviç, bugün Hırvat Lideri Maçek ile Ronnda görüşmüştür, Gö. rüşme saat 16 ya kadar sürmüştür. Bir Aile Faciasının içyüzü Mut'ta kunduracı Ermenâkli Re- cep ustanın, uygunsuzluğunu gördü- ğü karısını bıçakla birkaç yerinden yaralıyarak öldürdüğünü yazmış- tık. Muf ceza evinde kunduracı Re- cep imsasile aldığımız uzun bir mektupta, bu facia anlatılmaktadır. Betbaht adam, beş çocuk babası olduğunu, 15 senedir evli bulundu- ğunu, karısı 307 doğumlu Şerifenin kiminle sevişmekte olduğunu bütün Mut'un duyduğunu, bu çirkin sevda- dan vazgeçmesi için vukubulan ri- calarının karısı üzerinde bir tesir bırakmadığını, nihayet mahkemeye ü # edilip zina davası açıldı- lavanın uzadığını, karısının bazı hareketlerinden o vazgeçmedi- — Bayan. Size yardım edebilir miyim? . ğini, kendisi gayritabiilik gösterdi- ğinden daimi bir kontrole tâbi tu- tulduğunu ve jandarmanın tam za- manında o müdahalesile hayatının kurtarıldığını söylüyor. Bir gün, evine giderken karısile sevgi in konuşmakta olduklarını gördüğünü, kendisini gören o aile yıkıcısının hemen kaçtığını, bu va- ziyet karşısında karısı Şerifenin ken- disine “bundan böyle âşıkımla ser- bestçe sevişip konuşacağım. Senin gözünün önünde de bir şeyden çe - kinmiyeceğim,, demesi üzerine ken- disini kaybederek cinayeti işledi- ğini ilâve ediyor Küçük San'atlar Meselesi Beyazıtta Mercan yokuşunda 7 numarada perukâr Lütfi vasıtasile ve marangoz Salih imzasile bize mektup yazan bir kariimiz, Beledi - i yenin himayesi altında bulunan Ga- latadaki Çocuk Kurtarma Yurdu marangoz atölyesini işleten “Elya- ve"nin yanındaki altı işçiden birinin Türk, ikincisinin Musevi üçüncüsü nün Rus tobeası, diğer üçünün de Yunan tebeası olduğunu bildiriyor. Küçük San'atlar Kanunu bu gi işleri Türk tobeasına hasreyled halde, Belediyenin bir müessesesi demek olan marangoz atölyesinde ibuna mugayır bir vaziyet mevcut j olması doğru olamıyacağını bildi- İriyor, Gece Ortaköye Tramvay Ortaköyde Ihsan Te, imzasile ya- zılıyor; “— Ben, her gece Ortaköye sa- j1 1,30 da gitmek mecburiyetinde olan bir adamım, Benim gibi, daha bir hayli iş adamı vardır. Tramvay Şirketi bütün hatlarda saat 1,30 a kadar tramvay işlettiği halde bu hata bir tek olsun araba tahsis ede- mez mi? Bu araba, saat 1,30 da Eminönü veya Karaköyden kalka- rak Bebeğe kadar giderse, Şirket büyük zararlara mı uğrar dersi- niz?,, Boğaziçi Nasıl Kurtulur? Anadoluhisarında oturan kariles rimizden Necmi yazıyor: " Bugün, Boğaziçi ölmüştür. Boğariçinin canlanması için vazife alacak teşkilâtın başında Belediye- mizle Şirketihayriye vardır. Beledi- ye, Boğaziçinin en tenha köşelerine giden yolları tamir ettirmeli, yolu olmıyan yerlere caddeler açtırma lıdır. Bundan başka, kara nakil va - utalarını çoğaltmak, muntazam © « tobüs seferleri U#esis etmek, tenri- lâtlı seyahat tarifesile Boğaziçine halkın rağbetini çekmek te Beledi. yenin işleri arasındadır. Boğaziçinin şehirlilere en çok faydalı bir köşe haline getirilmesin. de en büyük rol, Şirketihayriyeye düşer. Şirketihayriye, toplu halk kütlelerini Boğazda toplamak için şunları yapmalıdır: I — Ucuz tarife, 2 — Her iskeleye sık vapur, 3 — Doğru posta, 4 — Ilk ve sonbahar göçlerin da halka azami istifade eden eşya nakil tarifeleri, i

Bu sayıdan diğer sayfalar: