June 12, 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

June 12, 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

A 12 6.er TAN Gündelik Gazete BAŞMUHARRIRI Ahmet Emin YALMAN ! ediz hedefi: Haberde, fi- €, her şeyde temiz, di ı Samimi olmak, kariin el etesi olmıya çalışmaktır. ——— | GÜNUN MESELELERİ kii bu sütunlarda Sofyada yapılan e 'P Haftasından bahsetmiştik, Bu- Kap ye e bu ay başında bir e yapıldığını öğrendik. ya yam Kitap Haftasnın ri. begin kabul etmiş ve bu münase ai. Muharrirlere beş ev hediye et- Pire vey Bu evler kura ile beş muhar. serilmiştir. | uly Haftasma, onlardan ziyade takıyı tacız Onlarda en aşağı kitap ?—Sbin iken, bizde4 — al Bu satışı yükseltmek bizim m bir memleket meselesi olmalıdır. bir defa yapılacak Kitap Haf- bütin muharrirleri, hükümeti umumiyeyi, memlekette ki- | mı artıracak vasıta ve Tali, ları düşünmiye sevkedeceği ve hş Arasında neşredilen kitaplar et. | ropag; Bet eg. Propazanda yapılmasma hiz. din, “eği için, herhalde çok faydalı | eki yelemleketin fikir hareketleri içinde dığımız halde yapılan neşri. | bihaber bulunuyoruz, Kitapçı ümmi; kitabı ilân edip karle haber| Tevzi teşkilâtr, kitabı olcu: nün eline kadar götüremiyor. Bu ve ve kind Türkiyede kitap satışı, mn Ttmasını beklemek muhal temen başka birşey değildir. Onun için matbunt müdürtyetinin | Maş İğ evvel memlekette bir Kitap) 80 organize etmesi! çok arzu) * Alman Hariciye zır Sofyada a Sofyayk geçti. Ni Ni tâ Cihan Harbinden ev- P ettiği Bağdat yolu siyaseti. tün de adım adım takip etmek. | Bu yol üzerinde Belgrat ve| *veyg, yardır. Alman Hariciye Nazırı Miytiz ii Belerada, oradan Safyaya seç, Bişi u ziyaretler, Bağdada doğru İlk adımlarını teşkil eder, Bari vaya müstemleke bulamayınca k doğru uzanarak, buralarda © Yarım müstemlekeler temin iX ihtiyacmı duymuştur. Yol üize- lay, şonda, gariptir, İtalyayı ur. Çünkü Almanya ile İtalya zahiri bir anlaşma olmasına Balkanlarda İtalya ile AL Hay biribirine rakip vaziyettedir. keng”, Yüzoslavya ile Bulgaristanı sine bağlamıya çalışmıştır. Al Hariciye Nazırı, Bağdat yolu ti. Ama, ilen bu rakibi kaldırarak yol Al, Yazifesile seyahate çıkmıştır. | kapı, arım bu müitecaviz siyasetleri Ve bing bütün Balkan devletleri İkte biz de uyanık bulunmıya Mecburuz may ardanın Almanya ile anlaş- Alpay, enfaati vardır. Çünkü o da bedaş Ava dayanarak Neuilliy mua. M kiki i bozmak, ve bütün komsul, x un ahlamak arzusundadır. Von | Müt. h Belgrattan da eli boş dönme, | Yugoslavlar da iktrsaden AL | lar ç AVA bağlıdırlar. Nitekim Alman. | a gratta, bütün Balkanların ike) saliyetini idare edecek bir mer üz Yücude getirmişlerdir. Bu merkez havam Ba'kanlardaki nüfuzunu Yeten direceğ ve senelerden beri kitg larda kurulan Alman iktısadi İsmi ilerletmiye çalışacaktır, Sap, ANYA siyaseten ve ikbsaden Me doğru uzanıyor. Uyanık ola- m ei Lüleburgazda | tıldırım Faciası <in e ia ni mütemadi Yağmış .G gin N Mi İle ot getirmekte bulunan Kum. Yek muhtar; E arı yine yıldırım İsa- iy stir. Hüzeyin ölmüş, arka- > Arman biri ayaklarından yara» nl diğeri korkudan bayılmıştır. Mrabası tamamen yanmıştır. Sofya en, SARKTA AVCILIĞIN MERAKLI TARİH HALİFE SOFRASINDA YEMEK YİYEN ğer tarihi pek eski- Ben bu yazımda A Çerin- Girisi rus ık tarihinden bahsedeceğim. İlkçağlarda avcılık ok ve ka- panlarla yapılırdı. Daha sonı doğan, şahin, tavşancıl, atmaca gibi yırtıcı kuşlara avcılık öğ- retildi. Ceylân, yaban eşeği gibi büyük hayvanları avla. mak için köpek kullanılmıya başlandı. Misk keçisi ve aslanı bile avli. yan en cins V retli köpekler Tibette ve Türkistanda Hataydan birçok cins Sansonlt tirmişti, Osmanlı ordularında Sam soncu teşkilâtı mühim bir yer tu- t ler Türkler v. ve fakat a asaletinden birçok göY- kaybetmişti mevi hâlifelerden cılığa ilk merak sardıran Musvi- in oğlu Yezit idi, Bu halifenin sarayda birçok yırtıcı av kuşla- unlar, parslar ve köpekler köpeklerine altın tas- bilezikler taktırır, altın rmali çullar giydirirdi. Her köpe- ğin hizmetine bir adam tahsis edil mişti. Daha sonra bazı Abbasi hali feler avcılığı bir meslek haline gö- raylarında birçok yvanları beslenirdi. eşidin karısı Ümmü Cafe ük bir maymunu vardı, Bu nunun hizmetine tam 30 kişi ayrılmıştı. Maymuna insan gibi el- bise kiltç kuşatılır, dığı zaman d tuz kişi hizmetinde bulun, U- şaklar girip çıktıkça maymunun el lerini öperlerdi. gün Yezit bin Mürsed valde Sultan Zübeydeye ve dalaşmıya gitmişti, Yanına çıkari. lan maymunun elini öptürmek is- tediler, Yezit hemen kılıcına dav- randı ve kuvvetli bir vuruşla may- münü ikiye böldü. Fakat az kalsın Reşidin gazabına uğruyordu. Ma- hirane bir dalkavuklukla kellesini kurtarabildi. bbasi haltfelerden Mehdi Harunürreşit ec İl İn oğlu Salih domuz avım çok severdi. Diğer oğlu Memun yır ter hay lara bayılırdı. Ha. life Mutesem ise avcılarm piri de- necek kadar bu işin meraklı tâ hastası idi. Bağdad civarında av lanmak için 6 uzun bir duvar yaptırdı. Dicle de bu duvara amut bir vaziyette akıyordu. Halife hu- susi alaylarla çöle çıkar, av hay- vanları ürkütülür ve yarım daire şeklinde bunların Üzerine yürüne- rek duvarla Diele ârasına sıkıştıri- lir ve kolayca avlanırdı. Türklerin avcılığı esatiri devrelere kadar Çi- kar, Oğuz Hanın 24 kolunun On- Şunları hep avcı kuşlardan seçil « miti, ler, na şgarlr Mahmudun (Divan: Lügat . it - Türk) tinde de- delerimizin avcılığı hakkında sayı- sız menkibeler Vardır. Iskenderi Türkistandan tersyüzüne çeviren Amillerin başında eski Türklerin ko erin üstünde oklarile ş olmaları geliy tün Türk hükümdarları avcılığa Dem verirlerdi, Selçuklu hükümdar lardan Melikşah meşhur avcr idi. Bir avlanma esnasında vurduğu hayvanların sayısı on bini bulmuş- tu. Bunlardan yalnız yaban eşekle- i klarile ceylanların boynu- bir minare yapılmıştı. Bu. nu bize Vefiyatülayan adlı kitapta nakleden tarihçi İbnihalliğan h kümdarın her av için bir dinar * daka verdiğini ve bu avlanmasında fakirlere 10 bin dinar dağıttığını da Yazıyor. Gene Selçuklu hüküm. darlardan Sultan Mesut av köpek- lerinin terfihinde pek ileri gitmiş- ti. Köpeklerine sırmalı stlastan çul lar Eİydiriyor ve ayaklarına altın bilezikler takıyordu. Osmanlı Sul. tanları da avı çok severlerdi. Top- kapı sarayında hazine kütüphane » sinde 1431 numarada kayıtlı bulu. nan Hünername) de padişahların bir v manzaraları resimlerle tesbit edilmiştir. verlik bir aralık bilhassa hü kümdarlar arasında salgın bir hastalık halini almıştı. Avcı ve BAHTİYAR ASLAN bigi mz . Yazan: İsmail Hakkı ! ; Konyalı onyalı MR anlar saraylarda hüküm de bile yer alı- yordu -Boyelilerden Azit - Dud - Devle kendi nda taht üzerin- de oturduğu zaman aslanları, kap. nlar: tahtının etrafına bağlatı - yor ve uretle bulk Korku ve Mi inci Melik çisini bir İp. muazzam aslan parkları y İl. Zerik adı veril, aslan Humariveyhe pek sarayda serbest dolaşır a bile $ Humariveyh 'taze oğlak ve k kızartmalarmı bu aslana &- z bu aslanın erkeği çok vahşi idi. Dişisini Humariveyh'ten mavi gözlü bir mit. #edilirdi. Zerik Humariveyh uyur - Kh ken kendisine bekçilik yâpardı, Ze- rikin boyunu kıymetli bir altın tas ma süslerdi. Humariveyh uyurken yanma kimsenin sokulmasma im - Kân yoktu. Çünkü Zerik parçalardı. Zon ve müreffeh saraylar. da, konaklarda uyuşan he- yecanları tazelemek için aveflik adı na birçok tuhaflıklar da yapılırdı. ifelerden Muktedirübilla ri Cafer bin Hanzabe yı - ilanı, akrep ve kirk- 1 beslemekten ve seyretmekten sonsuz bir ve he » duyardı. Kah; li ve muzir hayvanlar için mermer döşemeli zarif salonlar tah sia etmişti, Yılanlar hususi ve kıy. metli sepetler içinde beslenirdi. Ko nağında birçok yılan ve çiyan mi zehir Sanat âleminde Asrın En Meşhur Ressamı Dava Açtı Fransız ressamlarından Utrlilo yeni resmin üstatlarındı Kendisi karısı ile mesut bir hayat sürmektedir, Yalnız yaşıyan bu meşhur ressamı en tanmmış resim galerilerinden biri olan Tate Galery neşrettiği katalo- Zunda içkiden ölmüş olarak göster, miştir. Londranın bu tanınmış galerisi reş- samm en ehemmiyetli tablolarını teş- hir ederken neşrettiği kataloğda, ço. cukluğundanberi içkiye müptelâ ol duğunu bu Yüzden allesi tarafından evden koğulduğunu ve en İyi resimle. rini yaparken içki şişesi cebinde ola. rak çalıştığını yazmıştır. Ressamm oturduğu pansiyonların sahipleri tarafından içkiye olan İpti- lâsı yüzünden kandırıldığını,birer sise İçkiye mukabil en iyi tablolarının sa- tn alındığını yazdıktan sonra, fazla olarak 1934 senesinde öldüğünü de yazmak gafletinde bulunmuştu, Ressam galeri aleyhinde tahi teşhir davası açmıştır. Sapancaya Rağbet Fazla İzmit (TAN) — Sapanca tenezziih trenleri başlamış, İzmitten ve İstan- buldan bu tenezzühe çok rağbet edil- diği görülmüştür. Mimar Seyfi Arkan, Sapanca için güzel bir imar pr Gelecek sene Sapancı kadar modern bir sa Sapanca belediyesi, » Fihın temiz olmasma ve va satılmasına ehemmiye' bu yolda pek titiz hareket İ tedir, Sapancaya gidenler, evvelki sene- de olduğu gibi oturacak, gezecek ve yiyecek bulamamak gibi şikâyet- çi oldukları hallere artı ktesadüf et- memektedirler, Zonguldakta Hâmit İçin Toplantı Zonguldak (TAN) — Hali de üçüncü edebiyat to; vardı. Zengin vezir kend sine görülmemiş büyüklükte veya- hut cinste m getirenlere bol pa. ralar verdiği için Misırda yılan av. cılığı ilerlemitşi, Yılancılar bu 80- ğuk ve uzun mablüklardan . vezir- de bulunmuyanları - yaknladıkça umduklarından fazla paraya kavu- gurlardı. Cafer muayyen zaman. larda haşerat sâlonlarının önüne gi der, memurlar bütün hayvanları bırakırlar. Bunlar biribirlerile kav ga eder ve dalaşırlarken Vezir zev- lik vardı ın kulaklarma yi birer küpe n ikişer incil akılmıştı. OKUYUCU EEE MM — MAKALELERİ XX. nci Asır Adamı Ekseri insanların kanaatlerine gö- To İnsan, he yaparsa hep menfaati i-| cabıdır; menfaati olmadığı h elini sokmaz. Insan, iyilik gördüği bir arkadaşma, veya herhangi bir kimseye karşı hürmet besler ve ona minnettar kalırsa, bunları başka iyi- yapar. Yok bir işe| Fakat “La Rochefoncauld” taraf - larını bu kanaati yirminci asrın in- sanları için asla doğru değildir. Ex. İtetik yapan adam egoistliği yırtıp at an adamdır. Çünkü “Bergson” un fikrine göre güzeli ve hakikati görebilmek için gözlerimize perde dü güren menfaati yırtıp atmak lâzım - miş beslemez. | dir. Güneş, dağlar arkasında kaybolduk tan sonra nasıl sevilmez ve unutulur. yir işlemiyen bir dost veya bir ırsever de öylece unutulur,,, Herhangi bir kabahatliyi affetme- miz ona kendimizi müsamahakâr o- larak göstermek içindir. Yoksa acr- dığımız için değildir. Diğergâmlık, in sanm gözlerini kamaştıran bir ışık gibi görünürse de hakikatte mevcu- ve rolü olmıyan bir hülya Yirminci yüzyılın fen, ilim adamı, gözleri körleten (menfaat dediğimiz kara perdeyi çoktan yırtmıştır. Top- rağın derinliklerinde, kutup denizle rinde, çöllerde ve bilmem daha nere- lerde fenni araştırmalar yaparken in sanlık için canın: veren yirminci a- sr adamı, menfaatsever midir?.. Bir çok fodakârlıklara dayanan sosyete hâyatınm gittikçe fazla sevilmesi ve estetikle meşgul olanların günden gü mıştır. Başkan Kara oğ | hitabe ile içtimaz açmış, b | miş olan şair Necip Fazıl, | Abdülhak Hâmit hakkındaki fikirle. İrini ve hâtıralarını anlatmıştır. Ge « rek Necip Fazılın söğleri, gerek şair Behçet Kemalin Abdülhak Hâmit İlçin yazıp okuduğu şür şiddetle al- kışlanmaıştır ; Halkevi, Hâmidi araya toplıyarak bir Hâmit köşesi töreni de merhum serlerini bir sarayında ayni gün Ya; Aydın - Çine Yolu Düzeliyor Aydın (TAN) — Daimi e geçen mali ihalesi Aydm « Çine yolunun 22 bin mal olacak kısmında bu şâata devam olunmasına karar ver. bu men, yapılan liraya ene de içinde in. nacaklır. İzmitte Deniz Orkestrasının Konserleri İzmit, (TAN) — Yaz mevsiminin devamınca dehiz orkestrasının hafta nın birkaç gününde, hükümet, tersas ne ve deniz kumandanlık bütçelerinde çalması kararlaştırılmış ve bu kara» başlan İzmit halkı bi dolayı bir memnuniy ne artması ru gittiğine Kısaca yirminci ve ilim adamına Yalnız düşündüğünü söylemek cürüm işlemek ve gençleri İyola sevketmek demektir Yakim Behar asr

Bu sayıdan diğer sayfalar: