28 Şubat 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8
Düzeltilecek Yollar Konya (TAN) — Marttan başla - ak hazirana kadar devam ede - cek olan yol faaliyeti edilmiş Konya - Çumra, Beyşehir - Akseki, Akşehir - Reşadiye yollarının tes - şöyle tesbit viyesi; Akşehir - Ilgın ve Akşehir - m, Konya - Meram yollarının Kadınhan - Ilgın arasın- ası; Karaman - Ereğli yolunun düzeltilmesi İstasyon - şehir (o arasındaki bir buçuk kilometrelik bulvara ve Cüm- huriyet, hükümet meydanlarına da parke döşenmesine karar verilmiş- tir. Otonaylara ihtiyaç var Konya (TAN) — Münakalâtın da- ba süratle temini için Akşehir - E- reğli arasında otoray işletilmesine teşebbüs olunmuş, fakat ancak yeni makineler getirildikten sonra bu - nun mümkün olabileceği anlaşılmış- tr. , Gercüşte İmar Hareketleri Gercüş (TAN) — Mardin vilâyeti- nin bir kaza merkezi olan kasaba - mızda hükümet konağı ve belediye resi edilmektedir. Bunlar, tirilecektir. İyi içme suyu i hallolunmak üzeredir. Burada bir, köylerde de iki mek- tep binası yaptırılmaktadır. # Gercüş (TAN) — Çöcuk esir. geme kurumu, bu yıl 35 yavruyu giyindirmek suretile sevindirmiştir. inşa Hendekte Tamire Muhtaç Bir Köprü Hendek (TAN) — Düzce ile Akçe-| kocü arasında ve Üsküp köyü yakı. nında, küçük Melen suyu üzerinde- ki büyük köprünün uzun müddet- tenberi devam eden tamiratı bâlâ| bitmemiştir. Bu yüzden, nakil vasi-| talarile hayvanların, suyun içinden geçmeleri icap etmekte, kışın pek azgın ve tehlikeli olan Küçük Me - len de buna imkân birakmamakta- dır. Vaziyet, halkın aleyhine netice - ler vermekte, zira köylü pazara gi-| dememekte, İşleri yüzüstü kalmak- tadır. Köprünün tamirini bir an ev- EMLE SUASİEK Santralı Kütahya (TAN) — Haydarpaşa - Adana trenlerinin Kütahyadan geç- İmesi ve Alayunt'ta aktarmanın kal- dırılması hakkında Nafia Vekâletin- İce bir proje hazırlanmıştır. Bunu İtemin için Kütahya istasyonunda | yapılacak kavsin güzergâlu üzerin- de istimlâklere başlanılmıştır. İnşa- ata ilkbaharda başlanılacağı anla - Karı Koca Bir Adamı Öldürdüler Es skişehir (TAN) — Dağküpü kö- yünde bir cinayet işlenilmiştir. Y tim Mehmedin karısiyle seviştikleri anlaşılan Mehmet isimli diğer bir şahıs, Nallenin evine gitmiş ve ora da, aralarında bir kavga çıkmıştır. Naile, küçük bir bıçakla Mehm yaralamıştır. Bu esnada Yetim Me met yetişmiş ve karısının âşıkı ol - duğunu tahmin eylediği Mehmede bir balta savurmuştur. Bacağı ko- pan Mehmet, biraz sonra da ölmüş- tür. Naile ve kocası tevkif edilmişler- dir. Bura ağırceza mahkemesine ve- rilmek üzeredirler. İki Mahkümiyet Kararı Eskişehir (TAN) — Sabıkalılar - dan Paşa namiyle maruf Mehmet, birisine esrar satarken yakalanmış ve iki sene hapse mahküm edilmiş- tir. Bu mahkümiyet, katiyet kesbet- miştir. * Sarhoşken karakola o göt mek istenildiği sırada polise haka - çet etmekten suçlu Münip isminde biri de, bir ay hapse mahküm edil ürül. vel bitirmek lâzımdır. miştir, AKA GÜNDÜZ Müşteri kafese koyan, çaldıran, r Jardı. korkuyorlardı. Vurgun sendeledi. Bir iskemleye oturdu ve boğuk bir sesle: — Kızlar! dedi. Bir doktor çağırınız, kan alsın. Madam! Sonra beni Yurdu'na götür. Iyi havaya, istirahate ve kimsesiz liğe ihtiyacım var! Şunun bunun eğlencesi olan meyhanede sızan ve salonda kusan bar kızları, ve altmış yaşında bilek etneği, alın teriyle yaşıyan Ermeni madam Vurgun'u bir sevgi ve şef- kat çemberi içine almışlar, teskin etmeğe çalışıyor- Ayni zamanda, cebindeki tabancasının kabzasını avucunda tutan Vurgun'un çıldırmış olmasından liyen, zurna Ve bir küme reğe, ruh ruha olmadığını. di buhran içinde kese kapamıştı. madamı Balıklı dıncağıza birdenbire sürekli Hastaneden ne başımdan (Ja Ortaköydeki Şifa © yang? Zatirrce lar için en tehli nin dayanıklı kıslar, insanlığın © ”İYürmee bela Arasında Demiryolu Yapılıyor Kütahyanın İstasyon methali şılmaktadır. Diğer taraftan, büyük elektrik santralının o kurulacağı Beş değir- men mevkiinden buraya 16 kilomet- yelik bir demiryolu İnşası ve bu mev- kiden Seydi Ömşr kömür havzasına İda havsi bir hat yapılması için tet- İ kikatta bulunan fen heyeti işini bi rerek dönmüştür. Devrekte Bir Çocuk Boğuldu Devrek (TAN) — Zonguldak hu- İsusi muhasebe tahsildarı Hasanın 2.5 yaşındaki oğlu Dildar, kasabadan geçen ırmağa düşüp boğulmuş, ce- sedi otuz saat sonra uzaklarda bu- lunmuştur, Devreğe bağlanan köyler Devrek (TAN) — Zonguldak mer- zasına bağlı Veli, Ali, Dereli, Yaka Demirciler, Kara Musa köy- lerile Zonguldağın Beycuma nahi - yesine bağlı Kalafatlı, Araboğlu, Rurunkaya, » Şeyhoğlu... Kayabaşı, Horcınas- köylerinin Debrek kaza sına bağlanmaları" *katiyet kesbeb'- miştir, Bi a Sarıkamışta Koşu Sarıkamış (TAN) — Halkevleri- nin açılış yıldönümü münasebetiyle icra edilen merasim esnasında” bir mevsim koşusu da yapılmıştır. Or- taokul talebesinin iştirak ettiği bu koşuda birinci sınıftan Polat birin- ei, üçüncü sınıftan Bekir ikinci gel- İmişler ve gümüş madalye almışlar dir. Üçüncü gelen, ikinci sınıftan Samiye de bronz madalye verilmis . TEFRİKA No. 53 insan harabesi baş başa, yürek yü- ağladılar, ağladılar, ağladılar... Vi * Meli'ye yaptığı ağır muamelenin yerinde olup üşünmedi.. Haftalar gürültüsüz bir geçiyordu. Kalbini ve kapısını her- 'Tam baharın ortasında (o emektar hastanesine götürdü. Ihtiyar ka bir fiyevr o gelmişti vakit alabileceğini sorunca müte- hassıs doktor dudaklarını büküp başını esefle sal iki tarafta başlamış, Bu yaşta olan- ikeli hastalık. Bunumla beraber bün- dayanıksız olmasına bağlı. Vurgun bu cevabın her kelimesini beynine vuru- gi emma 28 -2-099 O'NUN İÇİN Çankırıda Köylü İçin Pullu Çankırı (TA Vilây beş bin liralık küçük tipte alarak, bir kaç sencde vermek kar yazıları ödenmesi ını almış: andan k ve mah- sul miktarını i rabilecektir. Bağı olmıyan arazinin ba yetçe emrolunmuş bir dönüm ilmesi vilâ- Asma çubuk fından temin olu nacaktır. Gelecek yıl her k dönüm arazisi meyva fidanli haz edilecek, fidanlar Wlâye rilecektir. MAMAK EŞ | 15 Kulağınıza küpe olsun İ “ İ Daima RADYOLİN; çünkü, RADYOLİN ” "” ” Diş doktorunun bütün hastala söytediai ZIbİ dişleri sâdece parla dan, muzır selyalardan ve dan temizleyip çelik gibi sağlamlık veren yegâne iksirdir. Her sabah, öğle ve akşam her yemekten sonra dişlerinizi RADYOLİN Diş macunile muntazaman İ Nevrali in fırçalayınız — Çıkacağını hiç ummuyorum. Nereden üşüt.” kendisi olarak ağlıyorlardı. Mutfaklarda eskimiş ve mutfaklarda hayat tüketecek olan madam ağlı- yordu. Vurgun birdenbire sarsıldı, gerindi, geniş bir ne- fes aldı ve bu kötüye (o çıkmışların göz yaşlarına baktı, baktı: — Ağlayınız! dedi. Kendinize değil, benim gibi- lere ağlayınız! Kendisi de sarsıla hıçkıra ağlamağa başladı. Ih- tiyar madam da: .— Sen de ağla! dedi. istediğin kadar, doya doya lan birer çekiç darbesi acısiyle dikkatle dinledi. Hayatında ondan yakın, ondan dost, ondan vefa- h kimsesi yoktu, Bu kadın da giderse? Bunu dü- şündükçe “Ah kuru kafa ah!,, diye başını yumruk- lamak istiyordu. Kimi bulacak? Bulsa huyu huyu- na uyacak mı? Hele şu son zamanlardaki sessiz ti- tizliğine madamdan başka kimse (tahammül ede mezdi. Hey gidi günler hey! Her haftanın pazar sabahı yem günüydü. Artık yem gününü de devam ettire- miyordu. Gelir kaynakları gittikçe suyunu çeki- yordu. Kazancı o derece azaldı ki, işte ikinci ay da bittiği halde ev kirasını verememişti. o Buna çok üzülüyordu. Aklı başında bir adamın tutmuyacağı yollara sapmasaydı, bugün böyle olmazdı. Doluya koymak boşa almak fayda verir mi? Hakikat bü- tün çirkinliği ve çıplaklığile işte gözlerinin önünde. Kazlıçeşmehnin bataklıktan kurtulamıyan cadde- sindeki kahvelerden birinin önünde oturdu. Canı bir sade kahve ile bir nargile istemişti. İlerideki başka bir kahveden gramofon sesi geliyor. Içerde tavla oynuyorlar. Sağ taraftaki masada bir sarhoş delikanlı. Karşısında bir kaç kişi ayak üstünde, İç lerinden birisi genç sarhoşa — kendisinde bir ağa- beylik vehmederek — çıkışıyor, ötekiler de söyle diklerine ağız birliği ile hek veriyorlar: — Böyle zom olacak yine ne vardı? Apartıman- ların mı yandı, gemilerin mi battı? Deri fabrika- sında iş başılık böğrüne mi battı? Senin yaşta İş başı olmuş kaç kişi var? Eloğlu senin gibi yüz alt- miş kuruş gündelik almıyor. Etli kuruşa fit olu- yor. Şu zıkkımı hepimiz içiyoruz, ama (işimizden kalmıyoruz. Oküz uynaya bakar gibi ne bakiyor sun bönbön suratıma? Yalan mı arkadaşlar? Hak» sızsam haksızım deyin, darılmam! Daha toy çocuk yüz altmışı her gün bir arada görünce Sapıtıverdi İnsan paralı olunca dostu da çoğalır. Ettiler piya- zı, verdiler koltuğu, seni bu hale getirdiler. Işin. den gücünden de oldun. Yine nereden para bulu- yorsun da gün ortalarında zurnaya dönüyorsun? — Direktör almam da «lmam demiş, dayatmış. Yalvar, yakar para etmemiş. — Nasıl para etsin bilâder? Gün yirmi dört saat barhoş, üstelik te haftanın bilmem kaç günü işine gitmiyordu. — Şimdi kendine iş te bulamıyacaksın? Sarhoş delikanlı her ağızdan çıkan bu sözleri sessiz sedasız, uslu akıllı dinledikten sonra içini çekti ve epeyce bir zorlanmadan sonra ayağa kak kabildi. Karşısındakileri şöyle bir süzdükten sonra; — Baylar! dedi. Siz hepiniz sarhoşsunuz! Akıllı ağzı lâf etmiyorsunuz. Benim sarhoşlarla uğraşa. cak halim yok. Kendi derdim kendime yeter, (Ma. Nazilli Basma Fabrikası Ereğli Bez Fabrikası Yalnız Ereğli Bez Fabrikasında: 10 Balyalık siparişler için Fiatlarla fabrikada teslim şartiyle satılmaktadır. İplik müstehlikleri delleri mukabilinde ihtiyaçları nisbetinde iplik siparişi verebilecek leri ve 24 numaradan ince ve muhtelif maksatlara yarayabilecek pa- muk ipliği müstehliklerinin de ihtiyaçlarını yine ayni şartlarla | mz Breğli fabrikasına sipariş edebilecekleri Baş, Diş, Nezle, Grip , kırıklık ve bütün ağrılarınızi derhal keser, | e) İcabında günde 3 kaşe alınabilir mmm Zührevi ve cit hastal pa Dr. Hayri Ömer ileden sonra Beyoğlu Ağacam rarermein Ne IR? Telafan #RRE Yazılanlar - Söylenenler Fatih Halkevi DİI. TARİH, EDEBİYAT ŞUBESİ tarafından hazır- 'anan ve Ebedi Şefimiz Atatürk'ün ölümün ü müteakip yazılan bütün r araya toplayan bu çok kıymetli eser çıkmıştır 90 tanmmış muharririn 215 tane makalesi bir arada 500 sahife 75 kuruş Tevzi yeri: ÇIĞIR Kitabevi. Ankara caddesi No. 153 SÜMER BANK - Birleşik Pamuk İpliği ve Dokuma Fabrikaları Müessesesinden: PAMUK İPLİĞİ SATIŞI: Kayseri Bez Fabrikası mahı 12 No. Paketi 415 Kuruş 16 480 580 580 »” Mu w 575 570 565 560 in yukarda yazıh fabrikalara gönderecekleri be ân olunur e İktısat Vekâletinden : Vekâletimiz ie ticaret Umum Müdürlüğü İhracat kontrolörlükleri için (Louis Schopper) Marka (9) adet hektolitre (3) adet kalbur makinesi (6) adet etüv ve (3) adet hassas terazi satm alınacaktır. 1 — Bu âletlerin muhammen bedeli (3114) üç bin yüz on dört lira o- lup muvakkat teminat parası, (233) lira (55) kuruştur. 2 — Eksiltme 17/3/939 tarihine tesadüf eden cuma günü sanat onda Vekâlet satmalma komisyonunda yapılacaktır. Taliplerin şartnameyi görmek ve te, da Vel at kontrolörlüğüne inat paralarını yatırmak ö- âlet levazım müdürlüğüne ve İstanbulda İkt arı ilân olunur , Romatizma; ESEK Çi A hdd Ai kamla) Söyletme beni. derdim büyüktür, altılık beynime yüktür. Sallana sendeliye yürüdü. Arkasından gülüştü- ler, Ağabeylik taslıyan ortaya mırıldandı: ül — Bu kakavanlıkla daha çok çeker! Vurgun biraz acı, biraz bir düşü a bir düşünceye Zavallı delikanlı? inde çok yılların var, doksan mizahi Tasalanma, daha gençsin, leinieeşi Kendine dönmek için bir iin arşılaşacaksın. Ben ne yapayım? Dediğin doğrudur, sana onları söyliyenler' sarhoş- turlar. Sart li > — pe 1905 olmasalardı, o sözleri sana değil, ba- na söylemeleri lâzım gelirdi!. ae Mâyıkım, Bir gün sen yine deri fab- Sirer v e! meleri İçinde hayatını kazanacaksın. Dale ei Elbette avansı da, aylığı da emir şiliğını vermiyorum. ki, Acaba vermi- itiraf ge veremiyor muyum? Bence ikicisini map çek vicdan borcudur, Bir muharrir randı » veremediği gün darülâcezede bile yer bula- e Mesleğimizin hazin ve zehirli tarafı burası Yedikule meyhanesinden girerken gülümsedi: — Hadi be sen del Ne ukulilik edip duruyor- sun? Ellisinden sonra saz çalmağa yeltenirsen, böy- le olursun iştet : Dükkân kapanmcaya kadar oturdu. Aklısıra ha- VA almak için biraz yürümek istedi, caddeyi #apıt- ti, sokakları şaşırdı, Bir dar sokağın dönemecinde tatsız bir sahne ile karşılaştı. Arkası dönük bir sarhoş genç bir kızın bileğini yakalamış, tehditler $avuruyor, kız ağlıyor: — Bırak beni! Sen kimsin? Evine gidenlere sa- taşılır mı? Beni ne sandın? Sarhoş ta bir şeyler söylüyor, fakat anlaşılmı- yor. Kendisinden baskın derecede olduğunu sezin. <e hakkından geleceğini kestirdi. Bir eliyle adâ- mun ense tatafından yakasın , yapıştı, diğer eliyle güya tabanca çekiyormuş vaziyeti aldı: — Ne istiyorsun bu kızdan? EK. na salağa m b
