March 30, 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8

March 30, 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

"Polonya Sehirlerinde Nümayişler Yapılıyor (Başı 1 incide) yan bir sahabet, telâkki temediğini ilâve ediyor. yaretinden hoşnut değildir. Almanyanın aleyhine nümayişler Lehistanm mühtelif yerlerinde, "Danzig ve eivürmda Almanya aley: Colmar bölgesinde küçük Margonin “şehrinde geceleyin Almanlara alt bütün evlerin esmleri kırtlmıştır. İşlerinden dönen iki Alman da Po- lonyalıların tecavüzüne uğramış ve bunlar bıçakla âğir surette yaralan- mışlardır. Diğer bir çok mahallerde de mü- masil hâdiseler olmaktadır. Bugün Miralay Bek, henüz Ar manyadan avdet eden Alman sefiri. ni kabu) etmiştir. Pariste M, Bonnet de Lehistan se- firi ile görüştü. Avam Kamarasında, İ<histanda Almanların taarruza (o Uğramaları bahsi ile meşgul olmak Üzere İngi- Jiz müşahitlerin Lehistâna gönderil- mesi istenmiş, Hariciye müsteşar cevap vererek bu Yolda ilk teşebbü sün Lehistan tarafından gelmesi lâ zim geldiğini anlatmıştır. Almanların Lehistan hududu ü- zerinde tahşidat yaptıkları tekzip © Tunmaktadır. Lehistanın İngiltere sefiri de dün İngiltere Hariciye Nazırmı ziyaret ederek Lehistanın Alman talepleri üzerinde müzskere yaptığını tekzip ç etmiştir. Lehistanın milli birlik kampı şu- beleri reislerinin kongresi dür top- , lanmış ve vatanperverane nümayiş» Ter yapmıştır. İngilterenin niyetleri Londra, 29 (A.A.) — Hükümetin tecavüzlere nihayet verilmesi hak- kında hali hazırda cereyan eden mü- “zâkerelerin peticesini ve Fransız — İngiliz ittifakının bütün dünya me © © sölelerine teşmil edildiğini nisan baş langıcında Avam Kamarasına beyen edebilecek bir vaziyette bulunacağı parlâmento mahafillerinde söylen- mektedir, .. Oğrenildiğine göre, Ingikere hükü meti, askeri garantileri yalnız ya ve Romanyaya teşmil etmeği gazetesi bu ihtarları “yerinde almi- otmökte | ve Lehistanın komşularına git men koruyacak bir şekilde tevsi etmÜİ|essesenin adını, tip işaretini, bez ge- İaatleri takdir etmekle beraber mil. |de derpiş eylemektedir. W şerefine hürmet İstediğini yazmak tadır. Diğer bir Leh gazetesi vaziyet |terenin hutludu yalnız Ren Üzerinde değiştiği takdirde Lehistandan fazla | değil, ayni zamanda bütün Müstem- | rine aykırı kaput bezi bulunan fabri- Almanyanın zarar göreceğini anla | lekelerinde ve Fransız - İNSilİz men-| ka ve mağaza sahipleri bugünden i- tıyor ve ihtiyaç hâsıl olunca Lehis- | fsatlerinin mevcut olduğU Yörlerde- | tibaren üç ay zarfında bu bezleri ti- tanın harekete hazır olduğunu, fa- | dir, denilmektedir. kat hiç bir tahrike sebep olmak İs- hindeki nümayişler devam ediyor.jP* & g Kaput Bezi İmali Hakkında Nizamname Ankara 29 (TAN Muhabirinden) — Kaput bezlerinin tip ve vasıfları hakkındaki nizamname heyeti veki- | 8i, 1996 tarihli Tngiliz - Fransız mf İece tâsdik edilmiş ve meriyete gir- yenin her tarafında o menfaatleri” Parlâmento mahfijlerinde” “İNSİİ-| cek bir şekilde koymıya mecbur pla- | Söylendiğine göre, büğünkü top- Jantısında kabine, AYTUPAda girişile masrafların arttırılması işimi müza- kere edecektir. Jurnal de Mosku'ya göre Moskova, 29 'A.A.) — Son iki hat- tanın hâdiselerinin bilânçosunu ya- n Journal de Moseou, diyor ki: “Münih politikasını netaylei hsk- kındâki eh bedbin kehanetler, bugün teeyyüt etmiştir. Faşist Almanya, Avrupa hükümet. leri &rasındaki konsultasyon etrafın. da Yapılan maneyraların hakiki kıy- welini takdir etmiş ve kendisine bi- Takılan hareket » serbestisinden he- men derhül istifade eyleyerek Ro- manyayı ekonomik kepitülâsyona mecbur etmiş ve Memeli de almış- tır. i Her namuskâr sulh taraftarının sulh menfastine derhal tedbirler al- mak lüzumunu hissettiği bir dakika- da İngiltere, Fransa, seri bir surette hareket şöyle dursun bugün yerinde saymaktadır. Devlet adamlarının nu- tuklarındaki ve gazete makalelerin- deki tonun değişmesine rağmen Lonp- 'dra ve Parisin hattı hareketi, Münih- tenberi ayni hâlde devam ettiği hiş- sini vermektedir. Bu şeraitte Londra ve Parisin mesuliyeti, gün geçtikçe dahâ ziyade artmaktadır. Avrupanın mütecaviz olmıyan memleketleri a- rasında itimat nutulder ile değil, fa- kat tüliyat ie tasavvur olunabilir. Herhaugi bir enternasyonal hareketi ueticelendirmek için, hükümlerin kar şılıklı noktai nazarlardan haberdar edilmesi lâzımdır. Her türlü «cwmas müsbet bir rol oynamak ve sulhün muhafazası için kollektif emniyet le- hine mücadele için müessir neticeler verecektir. Sovyet efkârı umulüiyesi, Avrupa hükümetlerinin Sovyetler Birliği ile daha sıki bir temas temin etmek bahsindeki bütün teşebbüslerini anla- makta ve tamamile tasvip etmekte- dir. Sovyetler Birliğinin vaziyeti, çok sarihtir. Lâzım olan diğer hükü. metlerin Avrupadaki badireyi bida- yette önlemek için müessir surette mücadeleye hazır olduklarım sarih surette söylemeleridir. İki mânalı ve keri itilâllarını iki memleketin dün» | miştir. Bu nevi bezleri imal eden mü- | İİ esseseler topların her iki başına mü: hişliğini, top uzunluğunu silinmiye- cak, ellerinde nizamname hükümle- cnret odasına damgalattıracaklardır. |izamname | hükümlerine rna bez yapan fabrikalar cezalandırıla- Yine Leh gazetelerine göre Al-İcek yeni taahhütler Meselesini ve)caklardır. manlsr, Miralay Bekin Londrayı zi-|bu taahütlerin tenp ettirdiği şekilde ile sarahütsiz hareketlerin mahiyeti- İni çabuk surette meydana çıkarmuk- tadır.” Almanyanın istihkâm hattı Paris, 29 (Hususi, — Slovakyadân ülinan haberlere göre Almanya hü- kümeti Slovakysda 50 mil boyünda bir istihkâm hattı yapmaktadır. Bu hattı yapmaktan hedef, Ayusturyaya karşı şarktan vuku bulan her taar- ruza karşı gelmektir, D. N. B. muhabirinin öğrendiğine göre, Slovak hükümeti yeni Slovak - Macar hududu hattındaki Macaf ta» leplerini” kabule mülemayil bulun- maktadır. Bu işle alâkadar bazı tek» nik meselelerin halli için müzakepe- lere dahi şimdiden başlanmıştır. Hudutta yeni çarpışmalar Budapeşte, 29 (A.A) Slovak kuvvetleri, hududu tecavüzde devamı etmektedir. İskolon'da, dün başlıyan o çafpış- ma bugün nihayetlenmemiştir. Slo "vak topçusu, bugün öğle üzeri bu mıntakayı o bombikdıman etmiştir. Macar topçusu, buna mukabele eyle- miş ve Slovak topçusunu susturmuş- tur, Bu sabah şant 430 da Slovaklar ! Bunkos mıntakasında hudut karako- luna hücum etmişlerse de geri püs- kürtülmüştür. Sast 8.50 de Slovak topçusu, Bunkosu bombardıdana baş- lamıştır, İki ev. yıkılmıştır... Macar Wwpgusunun mukabelesi üzerine saat 1.15 te sükün iade olunmuştur. 1 * Atina, 29 (A.A.) — Atina ajansı, Merkezi Avrupa vekayiini takip e- den diplomatik görüşmelere vatanın her hangi bir surette iştirak etmiş olduğuna müteallik bütün haberleri &ati surette tekzip etmektedir. Yu- nanistanın siyasi hattı hareketi, da- ima Balkan müttefiklerine karşı BHal- kan paktındak! taahhütlerine sada- kattir, Dr. Göbels Peştede Budapeşte, 20 (A.A.) — Almanya Propaganda nazırı Doktor Göbbels, TAN Fransa Hertürlü | Medritten Sonra Tecavüzü İmhayı Hazırdır. (Bösi 1 incide ) Tunusteki oİtalyanların vaziyeti tesbit edildi. Vaziyet Kont Ciano'dan bir nota alıncıya kadar bu şekilde devam etti. Notada bu muahedenin fesholunduğu bildiriliyor ve muay- yen hiçbir talep ileri sürülmüyordu Geçen pazar günü Sinyor Mussolini söylediği nutukla vaziyeti tenvir et- ti ve üç noktadan, Tunus, Cibuti ve Süveyşten bahsetti. Buna mukabil diyorum ki: Fransa bir tek dönüm toprağından ve bir tek hakkından fe- ragat etmez: Fakat Fransa ner tek- Ii tetkikten istinkâf etmemek iti. yadındadır.,, . Habeşistanm zaptının, İtalya lehi- ne yeni haklar yaratmış olduğu hak kındaki fikirler şayanı kabul değil dir. Şimdi, bize hayatf sahalardan bahsediliyor, Halbuki, bu, istilâ az minin devamlı tekevvününden biş- ka bir şey değildir. Bu hale, Avrupa nasil teyakkuz vaziyetinde bulum- maz? Tunustaki İtalyanların fena mu - amele gördüğü hakkında söylenen bütün sözler, masaldan başka birşey değildir. Fransadaki İtalyanlar fena bir misafirperverlikten şikâyet ede - meler. Bu vaziyet, Fransanın kendisile | bu derece fazla anlaşmazlıklar ha- İlinde bulunmuş olduğu diğer büyük İ bir komşusu ile de aynen vâkidir. Çekosloyakyanın istilâsı Fransanın devamlı iş birliği tesisini istihdaf &len, gayretlerine en ağır darbeyi vurmuştur. Uzun seneler, bazı hâdi- Seler, milletlerin kendi mukaddera- tina hâkim olmasi presipile haklı gösterildi, Bilâhare, tabii emeller. den bahsedildi. Şimdi de hayati saha- Jar ileri sürülüyor. Bu, evvslee de- diğim gibi istilâ niyetinden başka bir şey değildir. M. Daladier, bu noktayı da tamamla dıktan sonra, Almanyadan bahsetti ve Fransanın dalma gösterdiği hüş- nü niyeti anlattıktan sörira Çekoslo- vakya hidiselerine geçerek bu mem- leketi ortadan kaldırmanın ağır bir darbe teşkil ettiğini söyledi ve sulhü korumak istiyen devletlerin obirleş- meleri lâzım geldiğini anlatarak nur- kunu bitirdi. Edenin bir hutku Londra, 29 (A.A.) — Eden, Avus- turyaya hitap eden ve'radya ile neş- redilen bir tebliğinde şöyle demiştir: Demokrasiler, milli hayatlarını ye- niden tensik etmek ve imanlarının 0- sastnı masun bulundurmak meeburi- yetindedirler. z | Bütün cihan, tehditkâr bir muha- taranın mevcudiyeti bahsinde hemfi- kirdir. Bu muhatara, kuvvetin cebba- İrane bir suretle sulistimalinden mü- tevellittir. Bu kabil şerait, medeni- sarâhatsiz formülün zamanı geçmiş- | bugün saat 12.20 de kısa hususi bir | yetin bağlı bulunduğu beynelmilel tir. Hâdiseler, iki mânali vaziyetler esime ziyaret için buraya gelmiştir. İitimadı ve girişilmiş taahhütlere ri- a| Diğer Şehirler de Teslim Oldular (Başı 1 incide) harp gemilerini tekrar teslih ederek donanma ile hareket edecektir. Mültecilerin vaziyeti Paris 29 (A. A) — Epogue ve Petit Parisien gazetelerinin yazdığı. na göre, Fransız harielye naziri Bon- net dün akşam İspanya sefirini ka - bul ederek Fransanın İspanyol mü hacirlerinin memleketlerine avdeti- ni daha uzun müddet bekliyemiyece- Ginin general Frankoya bildirilmesini rica etmiş, aksi takdirde bunlara er. zak verilerek kitle halinde hududun öbür tarafına nakledileceklerini $öy- Temiştir, İngilterenin yeni İspanya elçisi Maurice Peterson, Burgosa hareket etmiştir. İngilterenin eski Burgos el- gisi Sir Robert Hodgson. bir kaç gün- denberi Londraya avdet etmiş bu- lunmaktadır. Romanya Frankoya Bükreşten bildirildiğine göre, Ro- manya hükümeti daha 28 şubatta Franko hükümetini hukuken tanimış- tı. Fakat Madritteki Romanya elçi- Jiğinde bulunan nasyonalist mülteci” leri korumak için bu tanıma keyfi. yetinin gizli tutulması her iki hükö- met arasında takarrür etmisti, Bina. enaleyh Madridin teslim olması Üze- rine bu tanıma keyfiyeti resmiyet kesbetmiştir. Mussolini, General Frankoya bir tebrik telgrafı göndermiştir. m Amerika İki Büyük Harp Gemisi Yaptırıyor Waşington 29 (A, A.) — Relsi cümhur Roosvelt, Bahriye nezareti - ne İki tane 48 bin tonllâtoluk büyük saffı harp gemisi İnşası için emir ver miştir. Amerika Birleşik Devletleri bah- riyesinin en büyük gemilerini teşkil edecek olan bu İnşaat için, bahriye nazırı, kongreden, lâzım gelen kredi- leri pek yakında talep edecektir. —— eyeti tahrip etmektedir. Buzünrhepi- miz. için mevzuubahis olan meselo- ler, artık en ufak bir şüpheye mahal bırakmamaktadır. Bazı memleketler için kuvvet, siyasete istikamet veren, onu idare eden yegâne âmildir. Şu halde sulhü sever milletlerin ber türlü muhtemel taarruza kârşı koy- mak maksadile birleşmeleri zaruri- dir. Eğer katiyetle ve sizm ile bu şe- kilde hareket etmiş olursak kuvveti akide ittihaz etmiş olanlara taarru- zun kendilerine hiçbir fayda temin etmiyeçeğini göstermiş oluruz. Yine bu suretle son dakikada, beynelmile! nizamı, beynelmilel taahhüdata ria- yeti yeniden (bya ve devrimizde ken disini tehdit etmekte olan felâketten medeniyeti tahlis edebilecek bir hâle gelmiş oluruz. 10-37989 . Bütün Dünya İngilterenin Kararını Bekliye (Başı 1 incidel keli vaziyeti hal çin Polonya â& mokrasilerin kati teminatın: al mak ihtiyacındadir ve Beck P maksatla pazartesi günü Löndrs * da bulunacak ve İngiltere ile dö rüdan doğruya müzakereye giri şecektir, İreiterede de vardır. Z Almanyanın yayılma siyi tine nereye kadar müsaade eğ” cektir” İngilterenin hayati fantleri nereden itibaren tehil ye düşebilir, İngilterenin kati karar ver mesi için hayati menfaatlerine kunulduğunu hissetmesi Tâzımd Chamberlain hükümetine göre giltere, Orta Avrupayı, Tur& Polonyayı feda edebilir. Fakat manlar Akdenize ve yakin ri inmeğe teşebbüs ederlerse o önlemek lâzımdır. Önleme sis ti İngilterenin bir takım kati ahhütlere girmesini istilzam edi Londrada çıkan Economist | zetesi diyor ki: “Şuna emin olmalıyız ki hiç şey vermeksizin bir şey yız. Her taahhüt kati * kara! çekinmemeliyiz. Şark garp harbetmez; hattâ küçük memleketleri garp onlar harbetmedikçe, kendileri de harbedemezler.” İşte İngiltere bugün bu n vaziyete düştüğü için bir törlü rarım veremiyor, Fakat onun rarsızlığı totaliter devletlere “aret veriyor ve saha kazan yor Bütün Şark ve yakın kararin bekliyor. müddet daha gecikirse o vakit İ manpyanın şark işini bitirip doğru dönmesi ve cihan pl başlaması tehlikesi ile karşı K #ya kalınabilir, ği Yardımsevenler Cemiyetinin Kongresi Ankara, 29 (Tan Muhabirindeti| mayeleri altındaki yardım ş cemiyeti Çocuk Esirgeme ku" salorunda senelik kongresini e ; ; »»e Yazan: Kerime Nadir * Ben Nüvidden beş yaş büyük, Hadiyeden sekiz © yaş küçüktüm. Fakat bu hala çocukları içinde Nü- vid behim için tamamile yabancı bir küçük kız, Ha- © diye ise ruhumun en yakın dostuydu. Evet... tem on sekiz yaşinda idim. Bu çağlar ruh- larin en hassas, hatta mariz çağlarıdır. Hadiyenin © hastalığı içimde gitükçe büyüyen bir merhamet kaynağı hasıl ediyordu, Onu her zaman, hatta gece- leri uykularımı kaçıracak kadar düşünüyordum. Zavallı verem... O bunu ne kadar iyi enliyordu. Ba- zan yanaklarım okşar ve: — Üzülme Halük ! Elbette iyi olacağım.. Hiç bir şeyim kaltmıyacak! diye beni teselli ederdi. Lâkin hastalığı son zamanlarda Ziyadeleşmeye basladı. Bir bafta tatilinde yalıya geldiğim vakit onu yatakta buldum. Muayeneye gelen doktor ar- tık son saatlerini yaşadığın: bildirmişti. “Akşam yemeğini pek iştihasız yedikten sonra oda- ma çıktım, Güzel bir gere idi, Anadolu dağlarına © ay yaldızlarını serperek yükseliyordu. ““ OKapım vuruldu. Gelen halamdı. Hadiyenin be- niimle biraz konuşmak istediğini söyledi ve gitti, Odasına girdiğim zaman hastanın gözler kapalıy- dı. Ayak sesimi duyar duymaz kirpikleri aralandı. Çok zayıf bir sesle * —— Gel Halük!. Çok yakınıma gel!. Sana söyliye- ceklerim var.. dedi. y Odada yalnızdık. Baş ucuna oturdum. Yorganın östünde duran hüfamalı elini ayuçlarım arasına a- Yarak: va Günah Bende mi? , TEFRİKA No. 9 Sik sık nefes alıyordu, Yan tarafta, konsolun üze, rinde yanan lâmba yüzündeki zayıflıktan hasıl olan çukurları gölgeletiyor ve beyaz yastıklara gömülü duran bu hareketsiz baş, bir kuru kafa şeklinde te- cessüm ediyordu. Renksiz ince dudaklarında hafif bir tebessüm gez- di. Sönen bir sesle dedi ki; — Senden istiyeceğim iki şey var Halök! Bunun biri doğrudan doğruya kendi arzumdur.. Diğeri ise bir başkasının sana söylemekliğimi vasiyet ettiği bir dilektir.. Fakat bu iki şeyi yapacağına dair ba- na yemin edeceksin!, Bu sözleri nefes almadan dinliyordum. Ölen bir ruhun yalvarışı ne hazin şeydi yarabbi!.. Ne kadar güç olursa olsun, istediklerini yapmak için hayatımı vermek İcap etse bir saniye tereddüt edemezdim. Yasaran gözlerine gözlerimi dikerek nâmusum ve bütün mukaddesatım özerine yemin ettim. Zayıf parmaklarile elimi sıkmak istiyordu. Lâ kin muvaffak olamıyor, yalnız bakışlarının tatlıliği. le memnuniyetini belli ediyordu, Biraz dinlendikten #onra tekrar söze başladı: — Baban ölürken ben yahında idim. “Oğlüma bie vasiyetim var... Fakat şimdi çoruktur anlamaz. Bunu sana söyliyeyim de büyüdüğü zaman kendisi: n6 tekrar eti” dedi. Arzüsunu yerine getireceğimi vaadettim. Fakat vandime kanmadi. Senden istedi. kl ettirdi. Bunun üzerine şu söz- kadın söyledi: “Ben bir kadın uğruna ölüyorüm.. Bu bir zaman alfetiniyeceğimi de bildir... İntikamimı bu amdan alsın. Onu ilk gördüğü, ilk tanıdığı yerde hiç teredelit etmeden gebertğin. Bu ona ait hir güpah olmayacaktır.” İşte Halük!. Baban senden bir intikam istiyor.. Rekibinden bu intikam: onun yerine sen alacaksın.. Sonre-. benim arzuma, yahut benim vasiyetime gelince. dinle.. bu bence daha mühimdir. Mektepten çıkdığın zaman.. yani. sabit olduğun zaman. Nüvidle evleneceksin. Telâş etme! Onu şimdiyö kadar belki bir küçük çocuk telâkki e- diyordun.. Fakat artık bir genç kızdır. hemde... htm de seni seven bir genç kız. Evet Halük.. Son zomanlarda onu hiç görmez oldun.. Çünkü senden kaçırdılar. Lâkin ben eminim ki, o seni dalma dü. yor.. Anlıyor musun Halik? Nüvide yazık olmasın! Onunla evlen. onu mesut etim Hastanın nefesi kesiliyordu. Ben yarı uyku ha- linde idim. Gittikçe önün bü sesin titreyişleri hey» nimin en ufak hücrelerine işleniyordu, Eğildim. Gözlerime dikilen bu sabit gözlerin istifhamı kürşı. sında dudaklarım yeminini bir daha tekrarladı, Hasta, artık müsterih görünüyordu. Zira ebedi uykusuna dalmıştı. HAJA gözlerime bakan zavallı Rüzleri titreyen parmaklarımla kapadım; ve mer. meden daha beyaz olen güzel alnı ilk ve son defa uzun bir buse ile öptüm. 3, , Kendimden refret edişim, Nüvlde talip olduğum tarihte başlar. O zamana kadar temiz ruhlu, iyi kalp” li bir çocuktum. Gönlümde hiç bir fenalık yoktu ve babam kadar yüksek bir adam olmaktari başka bir gayem bulunmuyordu, , Oğluna vermem, diyor... Söylediğini bildiğinden “” İL. bir inat işte!,, Fakat gönlünü yapacağım. Niçin kendimden nefret ettim?... İşte bunu edeceğim; Büyük Halama meseleyi açmıştım: o da bü işi PK münasip bularak üzerine almıştı. Fakat aradan AY" lar geçtiği halde beni oyalıyor ve bir türlü getirmiyordu. Zavallı kadını sıkıştırmaya Nihayet, küçük halamın kızını bana vermek İs diğini öğrendim. Sebep ne olabilirdi? Daha meki” bi bitirmeye üç senem varsa, üç sene sonra eylen” ceğimiz için Nüvidi bir nişanla kendime bağlamak ve bir başkasına kaptırmamak mecburiyetinde â” Bil miydim? Büyük halam bu cihetin hiç bir miyeti olmadığını söyledi. Daha ziyade ısrar « — Ya bu sebebi öğreneceğim, yahut ta çok ; 6lacak!.. diye tutturdum. Biçare saf kadın beni”. başa çıkamıyacağını anlayınca baklayı ağzında? # krmaya mepbur oldu;: *, — Darılma oğlum, dedi. Bilirsin ki kardeşim #© İp bir kadındır. Ben dünyada kızımı bir pi Güvurun oğlu! Hayatımda hiçbir sözün aksi “” lamlarımı ve beynimi bu derece hırpalamamıştı. rin bir düşünceye daldım. Bir çok geceler gözl“”” bir lâhza yummadan gün ağarıncaya kadar düşü” düm... Yumıruklarımı sıkarak derin karanlık haykirdım. Aynanın karşısına geçip menhus s8” mi saatlerce seyrettim. Çıldıracaktım.. © Yalan mıydı?., Damarlarımda dolaşan kan yaln : öz türk kanı mıydı? “ Bir Türk evlâd olduğum kadar da bir Rus e. ğu değil miydim? Fakat çok uzaklarda buluns” hölâ yabânet kollar arasında hırpalandığından İP be etmediğim annemi itham etmiyordum. O bir müttehem, bir günahkâr varsa, o da mesir”. ebedi karanlıklarında sessiz, şikâyetsiz yatan bamdıt.. i

Bu sayıdan diğer sayfalar: