22 Mart 1940 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

22 Mart 1940 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 Tefrika No. 5 ALMAN CASUSLARI Yazan : Theodore Felstead Metz İstihkâmlarının Plânları Nasıl Satıldı F akat © Alphonse'un sesinde hiddetlendiğini anlatacak bir şey yoktu. Madam da cesaret slarak, biraz daha açıldı: — Bu kâğıtlar sayesinde bir ser- vet kazanir, bu berbat yerden nlir ve ömrümüzün gerisini Paris. te yaşarız. — Beraber mi? Ciddi mi? kocan? — Kocam ebediyen defoldu. İ. kimiz baş başa kalır ve yaşarız, Pariste küçük bir kahve açar ve bütün müşterilerimizi memnun «- deriz. Vaziyet Alphonse'a, çok câzip göründü. Ve kadının yüzüne dik ilk baktı, Sonra cevap verd — Düşünmek lâzım, Sofi Mem. leket haini olmak çok ağır bir şey. dir. Sonra bu kâğitların bedeliri Kim verecek?, Almanlar ma? — Belki Sarbrug'da bunları sa. tın alacak kimseler Alphonse ayağa bını temizlemiş ve gi Bi göstermişti. ie Sofi onu, Kapıya kadar uğurla. dı ve ağzından bir şey kaçırmama. yı sıkı fıkı tenbih etti Madam Sofi, gün bekledi. Meraktan o çatlıyacak “haldeydi. Derken, Alphonse gelmiş ve teklifi kabul ettiğini söylemişti. Yalnız onun istediği neydi? Madani anlat « — Metz istihkâmlarırın, bir ka. lenin plânı, — Peki, bunlar senin yanında De kadar kalacak? Çünkü uzun bir zaman yabancı elde kalamaz. — İki gün kâfi, — Nereye götüreceksin?. — Sarbruka götüreceğim. Ora. da da fotoğrafları alınacak, Ya k istediğis Psi gün Alphonse,. bir to- mâr kâğıt getirdi. Bu kâğıt. lar resimlerle doluydu ve madam Sofi, bu resimlerden bir şey anla. mamıştı, Alphonse sordu: — Bunları nasıl gizliyedeksin? Son derece dikkatli davranmak lâ. zım, Yoksa, başımıza, belânın en ü gelir. Sofi anlattı; — Bu tomarı eteğimin altında saklıyacağım. Çünkü üst ve başi- min aranmiYacağını sanıyorum. Sofinin kocası, daima onu bekli. yordu. İkisi Sarbrukta birleşmiş. ler, bir otele inmisler ve burada bir sürü casuslarla karsılaşmıslar.. dı. Sofi, bu adamların kim olduk. larını bilmiyordu. Yalnız bunlar, tomarı almışlar ve başka bir oda. ya geçmişler, getirilen vesikenın shemmiyetini anladıktan sonra, geri dönetek sormuşlardı; — Madam! Ne Zaman geri dön. mek İstiyorsun?.. — Mümkün mertebe süratle; Hattâ bugün saat dört trenile, Casuslar birbirlerile kontuşmuş. lar ve nihayet karar vermişlerdi: İşler, ancak aksama kadar tamam- lanacaktı, Casusların “bası olduğu anlaşılan zat, madama dönerek: — Madam, dedi, akşam yemeği. ân kadar her şey tamam olur. Siz de ona göre hareket edersiniz! Sofi sesini çıkarmadı ve yalnız kocasına baktı, P Aa — Muvafık! dedi. Karı, koca beraber gezip dola mışlar, akşamleyin karşı karşıya geçerek, yemek yemişler ve bekle. mişlerdi. Alman casusları, islerini bitir. miş bulunuyorlardı. Bunların reisi olan zaf, tomarı teslim etinis ve 0. sunla birlikte 10.000 frank'ık on kiğıt vermisti, Bu pâra, Sofinin Mer gördüğü en büyük para i, Parayı veren ensus anlattı: — Bu plân, istediğimiz plânla. rın ancak biridir. Üç,dört tane daha var. Onları da getirmeniz lâ, zim! y Madam Sofi kabul etti; Si Onları da getirmeğe çaliş Emi Karı, koca istasyona doğru yü. rüdüler, Kocası sordu: — Alphonse'a kaç para verecek. sin?. — Param yarımı. — Kâfidir. Çünkü asıl tehlike senin basında dolasıvar. get geri döndü, plânları teş. lim etti. Alphonse ta mem- Bun oldu. Fakat o da, birçokları gibi, vasıtasız iş görmeyi düşündü ve üçüncü plânı verdikten sonra, doğrudan doğruya temas etmek İs. tediğini söyledi, Safi, ona nasihat etti. kârlık yüzünden başını belâya 60. kacağını söyledi; Fakat Alphons Wrür etti ve neticede Sarbruk'la! casuslarla doğrudan doğruya te- masa geçti, gecirdiği pa kat Sarbrul bu kadarla Onun, bu suretle ele 50,000 franktı. Fa. 1 Alman ei ayı iktifa etmediler ve sisinin kullandığı bir tüfeğin plânını İstediler un mukabilinde: 200,000 İrank vereceklerini söylediler, Bu 200,000 frank vasdi, Sofi ile Alphonse'u büyülemeğe kâfi gel mişti, Çünkü bü bir servetti ve bu sermaye ile Pariste muhteşem bir rak, bütün ömürlerini inde geçirebilir! Alphorse, bu işi başaracak ada. m bulacağına inanıyordu. B irkaç gün sonra Alphonse, genç bir arkadaşile birlikte kahveye geldi ve arkadaşmı tak- dim ettiz Arkadaşım makineli Sofi bu misafiri, izaza büyük bir ehemmiyet verdi. Yemeklerin en nefisihi, şatapların en pahalısını masaya siraladı. İki arkadaş yiyor, içiyor ve slgaralarını tellendirerek görüşüyorlardı. Madam Sofi, Raoul'un sarı saç- larına bayılıyordu' ama, çok mü. him sırların bu kadar genç bira. dama teslim edilmiş olsen rm. Fakat Alphonse söz arasında sör. du; — Metz süvarilerinin mitralyöz kolu haline getirildikleri ve en ye. ni mitralyözlerle takviye edildik. leri söyleniyor? Aslı var 121? Raoul cevap verdi: — Öyle. Geçen aydan başlıya- rak, vaziyet bu merkezdedir. Bu cevap Sofinin, Raoul ile en elddi surette meşgul olmasına, o. nurla sevgi macerasına girmesine kâfiydi. Fakat Raoul, bu aşka mu. kabele etmiyor ve çok ağır davra nıyordu. Anenk bir ay sonra © va- ziyet değişti ve madam Sofi, Ra. Oul'a açılarak ne İstediğini anlat. tı. En yeni mtralyözlerden birinin kendisine getirilmesini istiyor ve şunları ilâve ediyordu: — Senin hiçbir şeyden haberin olmıyacak. Olsa olsa, bir düşman ajanmın bunu çaldığı zannedile. cekti, Raoul da muvafakat etti, Ve gü. nün birinde -mitralyöz köhne bir bavulun içine kondu, Ve Sarbruka götürüldü. Alphonse, Metz istasyo. nunda Soflyi bekliyordu. İkisi bir. İikte Sarbruka gidecekler ve bü- Yük mükâfatı alacaklardı. Bu, otomobilden o çikartla. rak, istasyona naklolundu. Buradan vagona yüklenecekti. Alphonse ile Sofi birleşmisler ve yürümeğe başlamışlardı. Bir. denbire dikkat ettiler. Kordon al tındaydılar, Sofi, kalbinin durduğunu hisset #i, Zabıta memurlarının biri, mg. dama doğru İlerliyerek, sordu; — Nereye gidi uz? Sofi, bin bir gayretle Sarbruka gitmek istediğini kekeledi. Memur daha sonra, Alphonse'a döndü ve sordu: ş-— Siz nereye? — Ben geziniyorum. Madamı gö. Terek, onunla konuşmak istedim. Eski bir dostumdur, Memur tekrar sordu! — Bağaj sizin mi, madamın mi7 Sofi ancak başını sallıyarak. cevap verebildi. Bavul derhal polis merkezine gö. türüldü, açıldı ve en son Fransız mitralyözünün, bir sürü eski, pü&. küye sarılı olduğu görüldü. Sofi, tevkif edildi ve tahkikat başladı. Aleyhte şahitlik edenle. rin birincisi Raoul, diğeri AL pbonse'tu, 'Tamah. | Dr. Besim Omerin cenaze merasiminden iki görünliş; Cenaze alayı İlerliyor ve Universile avlusunda. Hariçteki 7 Gemiye Tebliğat Yapıldı Türk gemilerinin yabancı sulara müsasdesiz #9ferlerini meneden ka- rarname ile kömür nakliyatı için ta. rife tesbit eden kararname dün Li- iman relsliğine telefonla tebliğ edil. miş ve kararnameler hükümlerinin Il tatbik edilmesi lüzumu bildi- rilmiştir. Mıntaka dün akşam yabancı sularda bulunan 7 gemimn Zin kaptanlarına verdiği telsizle, va- püurların derhal Türk sularına avdet. lerini bildirmiştir. Bun'ar yüklerini boşaltıp, derhal geleceklerdir. Bu te) graflar, gemilerin bulundukları li. manlardaki konsolosluklarımıza da gönderilmiştir. Bu 7 gemi, müttefik- ler tarafından mukavele ile kifalan. #mş olan gemilerdir. Ancak dün ga- re TeemereNem “Kara mmme a mi, müttefiklere evvelce kiralar” m:ş olan vapurlar hakkindi yapıla. cak muamele içim sarahat olmadığı noktasını ileri sürmüşlerdir. Limen reisliği ise Münakalât Vekâletinden aldığı emir üzerine vapur kaptan'a- rna geri dönmeleri lüzumunu tebliğ etmiştir, Kömür nakliyatı hakkındaki ka. rarname dâ dün armatörlere tahriren tebliğ edilmistir. Bu karar- name ile ton başına dört Ifraya yük- selen kömür mavlunlarmı Zongul. dak « İstanbul arasında 225 kuruşa indirmektedir. Bu fiyatlar 15 nisana kadar muteber olacaktır. Limanda İki Çarpışma Dün limanda iki deniz kazası ol- Muştur. Denizyolları O işletmesinin Nafia isimli romorkörünün yedeğin- deki mavnalar, Sirkecide 299 numa. rah #alapuryaya çarpıp küpeştesini Parçalamıştır. Liman İşletmesinin 54İ numaralı le Posta Tel aresinin köprüde bağlı 5 nu- lı motörüne çarpıp yaralamıştar, Çar Ferdinand Vapuru On iki gün evvel Bozcandada Mer. mer burnunda fırtına ve tipi yüzün- den karaya oturan Bulgâr bandıralı Tzar Ferdinand vapuru, Alemdar Kurtarma gemisi tarafından bügün saat 1630 da çekilerek yüzdürül. müştür, Gemi, kendi vasıtasile yö. luna devam edebilecektir. 500 Talebe İzmire Gidiyor 23 Nisanda üniversitelilerin İzmire yapacakları seyahat Için Denizyolla. rından vapur kiralanmıştır. İzmire bu seyahatte 500 talebe gidecektir. Tonrak Bayrami Dün İstanbulun civar köylerinde, köylü tolulukları yapılarak toprak bayramı kutlanmıştır. Ziraat memur. ları civar köylere giderek köylü ile hasbihallerde bulunmuşlardır. İstan- bul ziraat mektebi talebe ve musl- limleri de Halkalı köyüne giderek bayramı, köylüler arasında geçirmiş. ler ve köylüye öğüt vermişlerdir. Yeni Polis Müdür Muavini Altı aydanberi İstanbul Emniyet Müdür muavinliği vazifesini yapmak ta olan Çankaya kaymakamı Daniş Yurdakul asli vazifesine başlamak üzere dün akşam Ankaraya gitmiş. tir, İzmir Emniyet müdürü iken ba de. fa İstanbul Emniyet müdür muavin. liğine tayin edilen Salâhaddin dün- den itibaren yeni vazifesine başla. (Devam var) 'mişr. Cumhuriyette Yazılan Vesikaların Asılları Mahkeme ye Verildi İbrahim Hakkı Konyalının Cumhuriyet gazetesi aleyhine aç- tığı, vesika neşri ile hakaret ve gönderdiği tekzipnameyi geç neşretmek davasına,dün Altıncı Asliye Ceza Mahkemesinde de- vam edildi, K Davacı ile müdafii ve suçlu sanılan Hikmet Münif ile avukat- ları muhakemede hazır bulundular, Geçen celsede ibraz edilmesine karar verilen ve İbrahim Hak- kıya ait olan vesikaların aslını mahkemeye verdi, Bu vesikalar dan ibaret hatıralardı ve imzası Hüklim, bu tesikaların mahkeme dosyasında bırakılıp bırakılmaması hususunda - Hikmet Münifin fikrini sordu, Hikmet Münif istediği zaman, İkendisine İadesi ricasile, muhakeme dosyasında kalabileceğini bildirdi. Vesikalar Ce pazötesinde töinürar ları çıkan yesikaların - ayni olduğu görülen bu yazılar hakkında hâkim İbrahim Hakkı Konyalıdan nc diye. ceğini sordu. e İbrahim Hakkı: “ Göreyim efendim! dem ve mübaşir, vesikaları İbrahim Ha ya verirken; hâkim: “— Dursun, eline vermeyin, şö? lece baksın,, dedi ve İbrahim Hakkı gösterilen kâğıtlara baktıktan sonra “— Böyle bir şey hatırlamıyo- rum,, cevabile, evvelce yazdığı bir mütaldayı okuyacağını bildirdi ve dedi ki: “— 20 — 22 sene evveline ait ol. duğu iddia olunan böyle bir defteri. mi hatırlamıyorum. Benim not def. terimi koynundan, sandığından kim çalabilir?,, Ve bu defteri n gazeteci olmadığını söyledi ve sözlerine şöyle devam etti “— Geçen celsede İrfan Emin, b vesa'ki tarihe mal etmek için neşret- tiklerini yazdılar. Böyle bir (mi id. dia varit değildir. Çünkü bir hâdise üzerinden daha doğrusu, hâdisevi ya. tatan şahsın nihayet ölümünden 30 sene sonra O zata ait olan efai, tari he mal olabilir, Ben, bana isnat olu. nan vesaikin sıhhatinin İspatını de istemiyorum, Ceza kantınunun bana verdiği hakkı istimal ediyorum.,, Avukatın Müdahalesi İbrahim Hakkının avukatı Ethem Ruhi de söz alarak, bazı şeyler'söy. lemek istedi. Hâkim, biraz daha ya. vaş söylemesine işaret etti. Ethem Ruhi de, kendisinin başkaca büyüyüp yetiştiğini, kendisini mazur ogör- melerini, sesinin tonunun yüksek ol duğunu bildirerek, yapılan neşri; hakkında bazı iddialarda bulundu Bu sırada Hikmet Münif. bu sözlerir zapta geçmesini istedi Ethem Ruhi: “— Bendeniz korkmam! “Yazsın. lar,, dedi. Hâkim, mahkemenin mü- #adele yeri olmadığım ve tarafları düelloya davet etmediğini söyledi. i İstiktap Talebi Hikmet Münifin avukatlarından İrfan Emin, tarihi vekika meselesi &. zerinde mütalâa beyan ederek, bü. yük tarih âlimi İbrahim Konyalıdan daha başka şeyler beklediğini, ken. dilerinin, İbrahim Hakkının tarihi #şhastan olduğuna kani olmadıkları- nı bildirerek, sahsından değil, fiilin. den bahsettiklerini izah eyledi ve tatbikat ile istiktabın yapılmasım istedi. Söz alan müddelumumi muavinle. rinden Edip, davacının bu vesikala. rın sıhhat veya ademi sıhhatini. is- Hikmet Münif bir zarf içinde Arap harflerile yazılı üç sayfa- zdı, ediği için, İstiktap ve tatbikate lüzüm olmadığını bildirdi. Maznun vekilleri ise, Hüzumlu olduğunu söyliyerek, | taleplerinde ısrar ettiler, Tekrar s67 alan müddelümümi, b: taleplerini de reddettikten sonra mahkeme iddlanamede hakötet mev rü bahsolduğundan, VESİMİM A T rahim “Hakkının yazılarının karşı laştıtılmasına lüzüm olmadığna ka car verdi, Müddetumuminin Talebi Esas hakknda mütalâası sorular müddelumun! vini Edip. bu da vey iki sahfada tetkik etmek mec İ buriyetinde olduğunu bildirdi ve İ bunların da İbrahim Hakkıya haka ret etmek suretile ceza kanununa ve tekzipnameyi neşretmemek süretilr matbuat kanunununa muhalefet ol duğunu kaydederek, mütalâasını ser detti ve Cümhuriyet gazetesinde neş. fedilen yazıların mahiyetini izah e derek, vesikaların mütalâs beyan e dilmeden dahi neşrinin suç olduğu- nu bildirdi. Hattâ Büyük Millet Mec. İisinin 16.7.38 tarih ve 3527 numara Ji kanunla yüz ellilikleri dahi affet tiğini hatırlattı ve: “ Bu kanunun yöksek ruhu hi lâfına her hangi bir vesile ile unu. tulmak istenilen bu hataları tekrar eşelemeğe matbuatın da hakkı yok tur, Hele hakaret kasdile olduğu an- laşılırsa asla... Dedi, Bu mütalâadan sonra madde tayin edilerek, hakaret edildiğini ve yazı- larda kanunun aradığı suç unsurla. rımin mevcudiyetini bildirerek, Hik met Münifin ceza kanununun 480 in. &i maddesinin son fıkrasına göre Mmahkümiyetine karar verilmesini is. tedi. Bundan sonra tekzip meselesini de tetkik eden müdâelumumi, Hikmet Münifin bu suçtan dolayı da matbua! kanununun 48 inci maddesi muci bince tecziyesini talep etti. Müdafaa İçin Mühlet Ethem Ruhi, davalarını teşrih e deceğini ve mutazarrır olduklar inoktaları izah edeceğini söyliyerek mahkemenin mühlet vermesini rice etti. Hâkim, kanunun kendilerin bu hakkı vermediğini bildirerek suçlu sanılanın vekillerinin mütalâ. asını sordu. Avukatlar, müdafaa için mühlet verilmesini, istediklerini bil. dirdiler, Mahkeme, suçlu vekilleri, nin müdafaaları için muhakemeyi 26 mart salı gününe bıraktı, Kızı Annesini Yaraladı Kasımpaşada Kankardeş sokağında 37 numaralı evde oturan Esma be. şındar kanlar aktığı halde zabitava müracadt ederek kızı Sıdıka tarafın. dan yaralandığını iddia etmistir. Ya- rası ağırea olan Esma, Beyoğlu has. tahavesine kaldırılmış, suçlu hakkın. da tahkikata başlanmıştır. istiktabır ilk İrinde görüşülmüştür. 'r iv, İfhalât ve İhracat Tüccarları Toplandılar İthalât ve ihracat tüccarları dü Ticaret odasında bir toplantı yapmış” lardır. Toplantıda, İngiliz Jirasmı8 kez Bankasının üç gün lin üzerinde mwamele ve sterlinin piyasuda 481 kuruş ol* duğunu — söylemişlerdir. Sterlinin Merkez Bankasınca 481 kuruştan ös denmesinin tüccarları zarara soktU“ Buna İşaret edilerek bu hususta hüs kümete mürdcaata karar verilmiştiğ” ilen malümata göre, serbest dö* le ödenmesi lâzım gelen miktarı ancak yi sekseni verilmekle *€ yüzde yirmisi ihtiyat olarak Bankadfi tutulmaktadır. Dün GelenTicaret Heyetleri Yummalavvadan bir tinaret Mast” şehrimize gelmiş,» zahire - borsası” Rezmiş ve tüccurlar'a temaslarda DU4 lunmuş, zahire, bububat ve pamul ölmak istediklerini söylemişlerdi. Bir Macar heyeti de piyasamızdaf deri ve tiftik almış ve ihrsest başla” mıştır, Ayni heyet, piyasamızdan 800 ton susam almak için pazarlıklar yap müâktadır. Yumurta ihracatına devam edil mekte ise de fiyatlar 30 . 31 liray düşmüştür. Düşüklüğün sebebi ba rin yeni satışlar için İtalyan” 30 lirsdan dühü az fiyatla müz kavele yapmış olmalarıdır. Anbali talaşı da azalmıştır. Romanya ve YU” goslavyadan getirilen talaşları yö” müurtscrlar aralarında taksim etmiğ” lerdir. İtalyanların nisandan itibarti daha fazla yumurta alacakları umu maktadır. Dün Gelen Eşya Panama bandıralı Oilsiper vapur” le şehrimize 740767 kilo maden y# ğı ve 603379 kilo petrol getirilmişti” Yeni Mektep Müdürü Münhal bulunan Beykoz orta me tebi müdürlüğüne Artvin orta tebi müdürü Safa, Beşiktaş or mektebi müdürlüğüne Gelenbevi 0“ ta mektebi müdür muavini Ekrem, (* yin edilmiştir. Gümrüklerde Tasarruf Gümrüklerde tasarruf yapılmaff için başmüdür ile müf âda makamların telefon) mıştır. Civar gümrük müç de, yalnız en mühim işler için sY $0 mükâleme salâhiyeti verilmiş mağ Yolcu Salonu İnşaatı Yolcu salonu inşaatı bu ay sonu da bitecek. mayıs sonuna kadar tef rişat tamamlanacak ve salon kazi da açılmış olacaktı .— 22 MART 1940 CUMA 8 önay Günesi o Kesm P9f Arahi 1358 Rum Vİ, Sateri 12 Diyet” : Güneşe 600 < Öğler yasi İkindi: 15.48 — Akşam Yatsı : 1954 — İrsfik:

Bu sayıdan diğer sayfalar: