16 Mayıs 1941 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

16 Mayıs 1941 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yazan: ULUNAY Iş adamı şaşırdı. cam yoktu. Duvarlardan akan kirli sular parkelerin üzerinde| gölcükler yapmıştı. Rezelerinden çıkan pancurjar birer tarafa sar- kıyordu.., Kiracılardan biri sordu; — Birinci kata çıkmıya değer mi? İş adamı: — Tuhaf şey! Diyordu. Bana büsbütün aksini söylemişlerdi! Reyhan Efendi birinci kata çı kan merdivenin camlı kapısını pa açtı; ayni tebessümle tekrar etti: — Buyurunuz! Sofanın halini gördükten sonra artık odaları gezmiye lüzum yok- tu. Reyhan, kiracılar üzerinde ta mamen rgenfi bir tesir yapması için odaları açıyor ve gayet tabii bir tavırla söylüyordi — Şurada bir büyük oda var. Yanından ufak bir odaya geçilir. İler iki oda için ayn bir banyo dairesi vardır, Hepsini banyo odasına soktuk- tan sonra kırık camlı pencereden uzanarak aşağıya seslendi: — Andelip! Ana musluğu a - çınız! Kumandadan birkaç saniye sonra bütün patlak borulardan sular fışkırmıya başladı. Ziyaret- çiler bu vakitsiz duştan kurtul - mak için nereye o kaçâcaklarını bilmiyorlardı. Hepsi ıslık sçanı- na dönmüşlerdi. İş adamı bağın- yordu: — Kapatınız! Kapatınız.... Reyhan tekrar pencereden u - zandı, bağırdı: — Andelip! Yetişir oldu artık. Kapatınız. K Fıskiyeler birdenbire kesildi - Daire müdürü: — Efendim! dedi geçen kış çok şiddetli bir soğuk olmuştu. Bütün borular patlamış. Ben de farkın- da değildim. Kiracılar, köşkün başka taraf- larma bakmıya lüzüm görmedi - ler. Merdivenleri dörder dörder| inerek kendilerini bahçeye attı- lar. Arkalarından kapıları kapı - yarak inen Reyhan soruyordu: inci katı görmek istemez! mis Oyle bir manzarası var dır ki... Otomobiline binerken iş adamı: | — Nasıl olmuş ta burası böyle! harap olmuş? Halbuki bana ma- © dam böyle söylemedi. Reyhan içini çektiz — Hepsi bıraktılar, gittiler Hepimiz perişan olduk. Insan ma nın başında bulunmazsa böyle | olur. Ne zamandenberi burada - yız. Ben, çocukların dadısı, aşçı, şofür, bir kere akıllarına gelip te bunlar ne yiyip, ne içiyorlar? Di- ve sordukları yok. Köşkün kira- ya verileceğine dair sizden mek- tup aldığım zaman çok sevindik. Belki kiracılar bizi kullanırlar, midemiz bir cak çorba görür. Cebimize de biraz harçlık girer > dedik. o o — Hakkınız var. Fakat köşk bu halde olursa nasl kiraya ve- rilebilir? Büyük masrafa, tamire ihtiyeç var. — Öyle mi dersiniz? — Tabii değilmi ya? Bütün kâ jhtlar değişmeli, boya yapılmalı, Camlar, çerçeveler yeniden takıl malı — Damlar, su borulan... — Dediğim gibi... Bu halde bu © Yasını kimse tutmaz. Reyhan feylesofane bir tavırla başını salladı: — Hakkınız var Mösyöl dedi. © Bizde bir atalar sözü vardır: © “Bakılırsa bağ olur, bakılmaz- sa dağ olur!,, * * eyhan ziyaretçileri selâ - metleyip mutbağa girdiği gülüyorlardı. Aşçı Sağlam birf diğerine berzemiyen dört Jindi. Mutbaktan abırlara ki tant bardak koydu, ortaya bir de ka- şık attı. Büyük mutbah sobası, çatlak yerlerinden dumanlar, alevler sa- çarak üstüne konulan çinko kap- ye suyu kaynatmıya çalışıyor - lu. Bu dört kişi odun dumaniyle| gözleri yaşararak sohbete başla- dılar, Alacak bahsinden hariç olarak anlatacak bir şeyleri yoktu. Ne zaman. mevzu değiştirmek icap ederse Reyhan efendi belki yüz defa anlattığı Balkan barii hi - kâyelerini tekrar eder; Andelip de bu vakaları dinlediği zaman arada: — Maşallah sana... Iyi cesaret Gozum... Aşkolsun Reyhan e - tendi... Gibi cümlelerle ona peyrevlik ederdi. Geç vakite kadar kaldılar. Aş- çı Mehmede Reyhanın sesi bir ninni gibi geldiği için başının şeklini değiştirmemiye çalışarak ufalan gözlerini müphem bir nok taya dikiyor, için için şekerleme yapıyordu. Reyhan birdenbire saatine bak b — Haydi Andelip! Dedi inekle- ri sağrmıya git... Ortalık kararmış! Andelip, büyük bulaşık yalağı- nın yanında duran feneri yaktı, omuzundaki yünlü atkıyı başına örttü. Nemli bir sonbahar Tüzgân camları kırbaçlıyor; mutbağın ö- nündeki ıhlamurun dallarını köş- kün saçağına çarpıyordu. Kapıyı açtı, merdivenin basamaklarını giden yolda takunyalarla butku- la burkula ilerledi. Dıvarın öbür tarafında ihtiyar Madam Bomonun bahçesinden bir baykuş ö Andelip, eski bir itiyalla bu kuşun ötüşünde bir uğursuzluk denemişti. Birdenbire hatırına geldi: Prensesin (kanser) ıztırap- İarı içinde kıvrandığı zamanlar - da da bu meş'um hayvan köşkün damına konarak kahkahalar va - vurmuştu. Damat beyle küçük hanımın ayrıldıkları gün de yi < ne baykuşun vakitsiz. konserini dinlemişlerdi. Küçük hanımla ba- bası - adres bırakmadan - kaçtık- in de yine bu uğursuz kuş Milli Şefin İnek Fotografları Ankara, 15 (A A.) — Bugün aldığımız haberler Milli Şef İs- met İnönü'nün hediye etmiş ol- dukları fotografların Afyon, Bay burt, Yenice, Beypazgrı ve Si- randa Parti ve Halkeylerinde se- ref mevkilerine merssimle ko- nulduğunu yapılan toplantılarda Milli Sefe karşı en içten sevgi ve bağlılık duyguları izhar edildiği bildiril- mektedir. POLİSTE: Bir Sabıkalı, Bir Genci Öldürdü Evvelki gece Galatada sabıka- lılardan Portakal Salih, hiç ta- nımadığı Kadri adında bir gen- ce harfendazlık yapmıs, bu yüz- den aralarında cıkan kavga 50- nunda Portakal Salih. Kadriyi bıçakla yaralamış ve öldürmüş- tör, Maktul Kadri. Galatada Ziraat | Bu Su! Bankası arkasında Rasimin lo-| in akıl ettin? Di- dedikodular kaldırmıştı. hepsi ayni gayeye doğru yürü - yorlardı. Andelip bu muvakkat itilâftan önünde biraz kuru odun var, Şu- nu kırda bir çay içelim. Bir cemile le yapmak istiyen şo- för Hasan Ali: — Ben de ocağı tutuşturayım' Dedi, -Andelip odun ateşinden simsi- kantasında garsonluk yapmakta. dır. Kadri evvelki gece geç vs-| kit işini “bitirmiş, o Tonhanedeki| evine gitmek üzere yola cıkmış- | tır. Kadri Necatibey eaddesinden | geçerken sağ taraftaki iskembeci | dükkâm önünde Salihle karsı - lasmıstır. Salih, gence sarkıntı- lik etmis, bu muğber olan gene, Salihin üzerine yürümüs, ve onu tokatlamıya başlamıştır. ll Hasmına karsı zavıf ve il x bir adam olan Salih dayak) yiyeceğini / anlayınca, çekmis ve birbiri üzerine gencin kasıklarına sanlamıya başlamış” tır. Birkaç dakika sonra vaka mahalline yetisen polisler kat kactığını ve Kadrinin de. yerde kanlar içinde yattığını görmüş-|! ler, derhal Beyoğlu hastanesine |! kaldırmslardr. Fakat menç has-|! tane kapısında ölmüstür. Zabıta gece sabaha kadar yap- tığı araştırma sonunda katili bi- çağı ile beraber yakalamış ve “yah kesilen çaydanı dolaptan çı çi Kirli Mesih üzerine biri adliyeye teslim etmiştir. ve bu münasebetle|! bicağını İl Üniversiteli Kızların Cephe | Gerisi Hizmeti Tıbbiyeliler Hasta Bakıcı Yetiştirecekler Üniversite Tıp fakliltesi dekan- bı fakültede mevcut 140 kız ta- lebenin gönüllü hastabakıcılık kurslarında çalışmalar; için faa- liyete (o geçmiştir. OKz talebe dün sabah dekanm riyasetinde bir toplantı yapmışlar ve yapıla. cak işler ve cöphe gerisi fanliye İİ hakkında mühim kararlar ver- mişlerdir. Dekan, bilhassa kız ta- lebeden Anadoluya gitmek me:- buriyetinde oldukları halde şeh- rimizde kalarak gönüllü hasta bakıcı kurslarına devam etmeyi kabul edenlere teşekkür etmiştir. Diğer talebenin gösterdiği yurt- severlik karşısında da gurur duy- duğunu bildirmiştir. Hazırlanan gönüllü hasta bakı. çı kursları programına göre Tip fakültesinin kız talebesi üç gru- pa ayrılacak, son sınıfta olanlar Yalniz beş saat, üçüncü ve dördün cü sınıf talebesi 20 saat, diğer sı nıflarda olanlar da 25 Saat ders gördükten sonra Yardim Seven- ler Cemiyetine kayıtlı kadınlara hasta bakıcılık dersleri verecek lerdir. Her fakülteli talebe en az dört kadını yetiştirecektir. Kurs- lar Cerrahpaşa ve Haseki hasta. hanelerinde yapılucaktır. İlk kurs Tıp fakültesinin son s1. | nıfındaki 23 kız talebeye mahsus olarak ve 20 Mayısta açılacaktır. Be Saat hasta bakıcılık dersi gö- recek kızlar 25 Mayısta gönüllü hasta bakıcı diploması alacaklar. dir. Fakültenin dördüncü ve ü” çüneü sıf talebesi de 26 Mayıs- $a kurslara başlıyacaklardır. Kurs 6 Haziranda Ikmal edilecektir. 7 Hazirandan itibaren de üçüncü kurs faaliyete geçecektir. Tıp fakültesi kız talebesi Cer- ruahpaşu ve Haseki hastahanesin- deki stajlrndan sonra Yardım| Sevenler Cemiyetine kayıtlı ka dınların yetiştirilmesine çalışa. caklardir. x Sipahi ocağına kayıtlı kadınlar dün ocak merkezinde bir toplantı yapmışlardır. Beyoğlu Halkevi reisi Ekrem Tur'un da hazır bu- lunduğu bu toplantıda Yardım Sevenler Cemiyetine azami mü- #aheretin gösterilmesi için müra- caatte bulunulmasına karar ve. rilmiştir. Ayrıca bir komite teş. kil edilmiş ve bu komitenin Be- yoğlu Halkevindeki Yardım Se- venler Cemiyetine müzaheret ko- | misyoniyle teşriki mesai etmesi kararlaştırılmıştır. Komite Bayan Fikriye Zekât Cankadreş, Melâ- hat Aksel, Nimet Akgün, Beraat Madra, İffet, Sadak, Ano Vadiç- ten müteşekkildir. TAN : Necip Serdengeçti Dün Defnedildi Şehir Meclisi birinci rei« v kili Necip Serdengeçti'nin cena- zesi dün sabah saat 11,30 da Be- yoğlu Zükür hastahanesinden kaldırılmıştır. Cenazeye | yizmi kadar çelenk gönderilmistir. Ti butu, Vali ile Şehir meclisi ara iktisadi kurum ve müesseseler mensupları, merhumun bir çok tanıdıklarının bindiği yüzden faz- In otomobil takip etmiştir, Saat 1210 da cenaze arabası, beledi: 79 PO-Miryes 1s rulmuş ve bu esnada merasime iş. tirak eden herkes cenaze araba- sının önünde bir ihtiram vakfesi yapmıştır. Bu sırada Şehir Bandosu ma- tem havası çalmıştır. Bundan son ra cenaze vaya olarak Beyazıta götürülmüş ve cenaze namazı Be. yazıt camiinde kılındıktan sonra otomobillerle Bakırköyüne gidil- miş ve cenaze aile mezarlığına defnedilmiştir. Bayrami Hee Lkliri Bitti 19 Mayıs Spor ve Genclik bay- ramı için vilâyet tarafından neş- redilen talimatname alâkadarle- ra tebliğ edilmiştir. Talim; meye göre, bayram kazalarda ve hahiyelerde kutlama komisyon- ları tarafından tanzim olunacak programa göre, okul talebesi, mükellefler, sporcular, Halkev- leri mümessilleri tarafından te- zahüratla kutlanacaktır. Mükel- lefler ve sporcular üc kisim hir linde gecit resmi yapacaklardır. Bunlardan bir kısmı hâki elbise sivecek, bir kısmı spor kivafe- tivle merasime İstirsk o edecek. bir kısmı da klüplerin ihtiyari sporcu Âzalarından Bu sene ilk defa olarak beden termiy&si mükellefleri bayramına 4 wrinden, bunlar içinde hususi bir talimatname hazırlan- mıstır. Beden terbiyesi mükel - lefleri hâki üniforma givecek ve saal 9 da kolbau Siraseiviler caddesinde Taksim nabive mü- İdürlüğü binasının önünde bulu- nacak ve kol Firuzağaya toplanmis bulunacaktır. Bö Direktörlüğünce Yapılacak teft si müteskıp, bunlar Taksim mey- danında yer alacaklardır. Kadın ükellefler, öğretmenleri bas- larında olduğu halde sast 845 de bölge binasına gelmis bulu - nacaklardır, Bölge binasında 80 mütesekkili yunduktan sonra saat 915de kolbaşı bölge binası önünde ol mak üzere toplanacaklar ve bundan sonra Taksim meydanın- da bulunacaklardır. O gün öğleden sonra sâat 15,30 da Beşiktaş ve İstanbul- spor, Vefa ve Beyoğluspor klüp- leri arasında Iki futbol maçı ter- tip edilecektir. Veremem eibeli we Bütün Halkevleri genelik bay ramı münasebetiyle gündüz ve gece toplantılar ve şenlikler ter- tip edeceklerdir. Bakırköy Ha kevi saat 14,30 da Barutgücü hasındaki Atatürk büstüne çe- lenk koyacaklardır. Beden ter- bivesi mükellefleri jimnastik ha- reketleri yapacaktır. Beşiktaş Halkevi Şeref stadın- da merasim yapacak, gece Hal- kevinde konser ve müsamere ve- rilecektir. Bevkoz Halkevi atle- tizm, boks gösteriş, güreş ve fut bol müsabakaları tertip edecek- tir. Beyoğlu Halkevinin kapalı spor satonurdz fer kadınlar tarafım: İdan müzikli astik hareket - leri gösterilecek, kılıç - kalkan oyunları, ritmik hareketler ve ili oyunlar yapılacaktır. Emi- lecektir. Diğer Halkevlerinde de muhtelif spor hareketleri ve mü samereler yapılarak genclik ve Spor Bayramı tesit edilecektir. i v M acar gazeteleri, başlıkla” rına birer istifham koya» rak yazdıkları makalelerde, Hır- | vatların, Hırvatistan tacını Itaj- yan Kralına teklif edeceklerini : ea 3 Eğer bu rivayet doğru ise, Hırvatlarn en sonra senelerce güttükleri istiklâl e vasının, bu acıklı âkibetine ağ - lamak gerektir, Ve e 914-158 harbinden sonra Avusturyadan koparılan, Sırbistana peşkeş çekilen Hır - yatlar, kültürü ve istiklâl şuuru kuvvetli bir camia olarık © günden bugüne nar istiklüle- Fini elde etmek için şal. Sırbistanda e gaye - ler takip eden muhafazakâr hü- (4 kümetler, Hırvatlara ekalliyet İ haklarından fazlasını vermiye İİ razı olmuyor, bu ileri milleti, sanayii ve kültürü kendisinden yüksek olmasına rağmen idaresi altında tutmak istiyordu. Ma- #chek hür yaşamak istiyen kü- İ sük bir milletin bu istiklâl da - İ vasım omuzlarına alarak, bütün ; halkın iştirakiyle bu kuftuluş İ davasının önüne geçti. N *» toyadinoviteh 1935 te ik- | tidara geldiği zaman, Yu- goslavyada demokratik bir re min hüklim süreceğini, matbu - at, içtima ve fikir hürriyetini yer bulacağım söylemişti. Bu va» ade güvenen Hırvatlar tekrar is- İ tiklâl mücadelelerine kuvvet ver diler. Fakat Stoyadinoviteh, ken disinden evvel mevcut olan dik. talöryal rejime hiç dokunmadı, esas teşkilât kanununda Hırvat- İ Tarı istediği değişiklikleri yap- İ madı, Yeftiç (eski Başvekil) za- manında intihap edilen meclis- xp SE ER Dava Bu muydu ? : takil bir devlet haline getiriyor. du, Şeyi mii “bitaratlık,, 6 temiy Üntehek darbe bi istiklalini) en tehlikeli günlerinde, hükü - metle iş beraberliği sar izi en büyük! zossesse Yazan 1 22299202 düşman olan Italyan ve Alman Sabiha , Sertel : le çalışmıya İİ m ve Halkın bu meclise itimadı yoktu. Evvelâ Hırvat ekalliyetleri bu mebus- ları ve rejimi protesto ettiler, Hırvat meselesi Yugoslavya - — üzünden kurtarmak tehit cepheye kuvvet vE j işti. Son Simeviç | ihtilâlinde; de Matchek bu vaziyetini mu hafaza etti, “»» K ral Aleksandr: öldürtüp, Hırvat istiklâlini Kalya »in yardımiyle kazanmıya nan en mühim meselesiydi. Sto- lışan, bu elnayetten sonra || yadino: hükümeti Bep birliği istiyor, kararlarını cebren Hır - vatlara kabul ettirmiye çalışı - yordu. Roma ve Berlinin tavsi: Hırvatlar, ha yesiyle memleketini yavaş ya vaş faşistleştirerek faşist dik törasını kurdu. Hirvatlar bu tatörlük altında daha büz yiklere maruz kaldılar, kk * Imanya ile Italya arasın. da * yapılan Avrupanın taksiminde Dalmaçya Italyan - ların hissesine düşüyordu. Hır- büyük yada barınan Pavlovich, Sıri meydana getirmek ğanın inhilâliyle döndüğü zaman Hırvatistanın! müstakil olac n ilân etmişti istekle kavuşmak ateşiyle yanıyorlardı; v son günlerde Hırvatista. ü müşkül vaziyet, biz! tn ikili akar değil, istilâci büyük kuvvetlerin elinde man-| ken bir devlet manzarası arı diyordu. Şimdi Dalmaçya sahi lerinin Italyaya ilhakı mevzuu! bahsolurken, Hırvatistana bi italyan kralının getirilmesi, ve bu teklifin Hırvat hükümeti ta vatlar da Reich'e bağlı bir dev. rafından yapılması, insana yal let olacaklardı. Faşizmin bu İs- tilâcı hücumu karşısında Ma - tehek, Almanlara temayülü nız Macar guzetelerinin makaıl başlıklarına koydukları istifha mı batırlatmıyor, ayni zaman makla beraber, Hırvatistanın is- da “dava bu muydu?,, sualini tiklâlini temin için Sırplarla bir. sorduruyor. leşmeyi, faşizme karşı müşterek cephe yapmayı tercih etti, Küçük devletler ve milletler büyük milletlerin dünya taksi 1939 da Setkoviteh Hırvat - mi mücadelesinde istiklâllerini larla bir anlaşma yaptı. Bu a laşma Hırvatlara Yugoslav esas Yali Hakiki teşkilâtmda büyük haklar ta - ancak bir kral tacı pahasına ka istiklâl, kütlelerinin kend eli ve kanıyla! kl Bıyor, Hırvatistan âdeta müs - kazanılan, i Nİ ilfe âşık olmuş ve kızı babasın - İldan istemiştir. Fakat red cevabı | İ alınca, bir akşam kardesi Meh- jlnikâhı il *tmediğimi görünce, bu suretle | Dün de İki Muhtekir Tevkif Edildi Ayrıca İki Muhtekir de Adliyeye Verildi Balıkpazarında sabun ve yağ #lcareti ile iştigal eden Kosti A- nadoluya fâhiş fiyatla sabun gön. dermek suçu ile yakalanmış ve adliyeye verilmistir. Dün asliye ikinci ceza o mahkemesinde du- rusması yapılan Kostinin' tevki- fine karar verilmistir. 3 kuruşa satılması lâzım gelen hurda demirin kilosunu 40 kuru- sa satan demir tüccarı Taha da ayni mahkeme tarafından tevkif edilmiştir. Her iki mahkeme de şahitlerin celbi için başka bir gü- ne bırakılmıştır, Fiyatları mürakabe bürosunun kontrol memurları Edip Kar: isminde birinin mağazasında cür- mü meshut yapmışlardır. Mağaza sahibi 60 kuruşa satılması lâzım gelen bir basmayı 90 kuruşa sat- mıya teşebbüs etmiştir. Kontrol memurları hadiseye müdahale e. derken, mağaza sahibi, kontrol memurlarından birinin cebine 120 lirâ koymuştur. Gerek ibtikâr ve gerekse rüşvet hadisesi hakkında zabıt tutulmuş, Edip Karakaş ad. liyeye tevdi edilmiştir. Beyoğlunun maruf bir terzisi de, yerli kumaşları İngiliz kuma- si diye müşteriye satarken yaka- lanmıştır. PİYASADA: Yeni Et Narhı Dür Tesbit Edildi Fiyatları Mürakabe Komisyo - nu, dünkü toplantısında et fi- yatlarını yeniden tekkik etmis- tir, Kivircik etinin 65 kuruşa, Kâraman etinin de 60 kuruşa sa- tılmasına karar verilmistir. Ku- zu fiyatları hakkında tetkikata devam edilmektedir. Dünkü İhracat — Dün muh- telif memleketlere 200 bin lira- lık ihracat yapılmıştır. En ziya- de Siovakyaya 125 bin liralık de- ri gönderilmistir. Memurluk İmtihanları — Dün Toprak Mahsulleri Ofisinde me- mur imtihaylarıma başlanmıştır. Bu ayın yirmi ikisinde de, Ti- çapel Ofisine girecekler için im- yo Borsası için, dördüncü Vakıf nın alt kafanda bir daire av- rılmaktadır. Ay başında Kambi- yo dairesi, Zahire Borsasından, bu yeni daireye taşınacaktır. ADLİYEDE: Kızı Alamayınca Evini Ateşlemiş Fatihte oturan Fatih adında r genç bundan bir müddet ev- vel komşusu Alinin kızı Melâha- net Ali ile beraber Melâhatin j oturduğu evin kaplamaları ara İl na gazlı bezler koymuş va evi ateslemistir. Dün birinci ağır ceza mahke- mesinde durusmaları yapılan İİ suclulardan Fatih: “.— Benim Alinin kızı ile ev- Tenmek: istediğim yalandır. Ken- disi kızımı bana zorla ve imam vermek isteği. Kabul sue tasnif edin intikam almak istedi. demistir. Muhakeme şahitlerin celbi i- “in başka bir güne bırakılmıştı Maarif Vekilinin Tetkikleri Maarif Vekili Hsan Âli Yücel dün belediyeye gitmiş, Vali ile ba a Maarif işleri etrafında görüş- müştür. Vekil istimlâk müdürü. #ünde de meşgul olmuş ve ilk o- kul binaları icin yapılan istim- lâkleri ve insa edilen okulları mahaliinde tetkik etmiştir. İzmitte Bir Sergi İzmit, (TAN) — Şehrimiz Ak- sam Kiz sanat okulu, Yeni Turan okulunda senelik sergi acmıstır. Serginin küset resmini Vali Ziya Tekeli yapmıştır. Aksam kız sa- nat okulunun sergisi halk tara. fmdan büvük bir aldka ile karsı- lanmiıstır. Sergi ker sün binler- e vatandaş gezmektedir. İzmitte Bir Mahkümiyet İzmit, (TAN) Şehrimizde postahane civarında kolacılik yap makta olan Hatice isminde bir kadın, fandarmaya hakaret su- zundan cürmii meshut mahkeme. si tarafindan 7 ay hapse ve 35 lira yara cezasına mahküm edil miştir Ebediyen Yaşamanır Çaresini Bulan Bir Doktor : Naci Sadullah doktor Ziya Gün. dört saat içinde, bü- Yazan metli katan mükemmel: bir eömertli- ğin kahramanı oldu: Zaman zaman kendi nefsinden bile esirgediği büyiik servetinin olanca mahsulünü, Üniversite ku. ğından yetişecek genclerin yar. dımına hasretti, Ve elimlemi: ladık ki, hisset içinde geçi sandığımız o uzun ve mahrum yet dolu ömür, bu büyük ve unu. tulmaz feragatin fedakârnne ha- zırlığından ibaretmis. Ve Ziya Gün, e büyük servetini, ömrünün son yıllarma kadar, en temiz gn- ye uğruna harcamak zevkini tat- mak maksadiyle iktisat etmiş. Şimdi onu çinde geçirdiği katlandığı mahrumiyetlerin ma. sum sefasını, Üniversite sıraları. nin en fal ve en müstalt tale besi sürecekler. O çocukların yarın kendisine karşı duyacakla. rı samimi minnet ve şükran, dok- tor Ziya Gün için, bir ömrün bütün mahrumiyetlerini tnuttu- kıymetie hir mükâfat Dektor Ziya Gün, bir doktor #1. fatiyle ölmemenin çaresini bula. mazdı. Fakat doktor Ziya Gün. bir insan sıfatiyle, ebediyyen ya. samanın çaresini bulmuş bulu. nuyor. Bir fani olan doktor Ziya iin, en lâyik ellere verdiği be. diye sayesinde senelerin getirebi. leceği nisyan karanlığından per- vası kalmamış bir bahtiyardır. Ve o artık, kendi yardımından müstefit olacak her memleket co- çuğunun kalbinde ve hayrrhah- İizın kadrini müdrik bulunan her vatandaşın yüreğinde, daima, tıp. kı ismi gihi ın” “Ziya” sı ka- dar temiz bir hatıradır. ,0, yaptığı hareketle, sade t. e rençlerine verimli bir hediye değil, memleket zenginle. rine de müessir bir ibret dersi vermiştir: Ve bu ders de, 0 hedi- azma değildir. Zi Ww anmak ia ini yerine geti. virken. unutmuyoruz ki, biz bu - harekelin bize tattırdığından da. ha büyük bir zevki ancak. bütün memleket senelerinin, tahsillerini tamamlıyabilmek için. zengin ha- miyeline muhtaç olmiyacakları MÜTEFERRİK Adana-Ankara Hava Seferleri Başladı Ankara ile Adana ârasında İtayare seferleri dün sabahtan i- tibren başlamıştır. Dün sabah saat 8.30 da ilk tay ware Adanadan Ankaraya hare- ket etmistir, Ankaradan da pa- zardan baska hör gün 1530'da bir tayyare Adanaya gitmekte - dir. Hü) ten Alacağı Olan- lar — Hükümete nakliye vaslta- a anların, parelarının Fazi- rana kadar ödenmesi için alAka- dar makamlara emir gelmiştir. Bükres Elcimiz — Bir müd - dettenberi mezunen memleketi- e bulunmakta olan Bükres Elcimiz Hamdullah Suphi Tan - növer dün skşam Romanyaya gitmiştir. Sinemalarda Dezenfeksiyon — Belediyeye sinemalarda bit ve tahtakurusu bulunduğu ihbar edilmiştir. Bunun üzerine Belediye sine- maların her-ay iki defa dezen- fekteye lâbi tutulmasını karar- Tastırmıstır. Sosyeteşilep, Deniz Yollarına Geçiyor Sosyete Şilebin Devlet Deniz alları İdaresine bağlanması ts ka etmi Sosyete Silep umum! heyeti buayın 30 un. fevkalâde bir tonlantı yapar: vallarına iltihak kararı ve Bu suretle 7100 tonluk 280 tonluk demir ve 5.500 tonluk krom silepleri De nizyolları İdaresinin emrine ge Sosyete Sileb de Denizyollarına geçecek lerdir. Ağaoğlu Ahmedin Ölümünün Yıldönümü Kıymetli muharrir ve müte- fekkirlerimizden, medin ölümü: nasebetiyle günü sent 11 de santaşındaki evinde bir yapılacak ve halırusı

Bu sayıdan diğer sayfalar: