8 Temmuz 1941 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

8 Temmuz 1941 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

3 — Gelen haberler ve mevcut hidiseler, şindiye kadar o barbe fillen iştirak etmiyen Japonya Amerikanın mühim kararlar v mek arifesinde olduğu hissini ver- mektedir, 2 — Japonyanın yeni bir cephe a- çebilmesi için, hiç olmazsa Ame- rikanm kendi aleyhlerine fil Müdahalede bulunmuyacağından 6- min olması lâzımdır. 3 — Eden'in son nutku, Alman - yanın İngiltereye bir sulk teklifi Yapmış olduğunu, yahut yakında Yapması muhtemel o bulunduğunu ve İngilterenin diçbir Nazi i- fini kabule Amâde olmadığını bil- dirmesi bakmmınden çok mühim - dir. Uzak Şarkta: ge sark ve Japonyanin. Amerikanın, o Sovyetler Birliğinin yaziyetleri hakkında $u haberler verilmektedir: © Roosevelt beyaz sarayda milli müdafaa ve harici siyaseti idare eden yüksek şahsiyetleriy Turkiye “0 Kr. 3 Ay M0 Vay Eenebi İ roi İRİ 100'. ez sa, Japonların da, böyle gayri şartlar içinde, ayni manda iki ce, muharebe et yi göze almaları şüpheli gö- rülmektedir. Amerika ve Japonya: yanın bu yeni cepheyi İmesi için, hiç olmüz sa Amerikanın kendi aleyhleri - ne fiili müdahalede hulunmuıya- <cağından emin olmaları icap €- der. Nazizmi imha etmek giltereye olduğu gibi Sovyet - Jere de yardım etmiye karar ve- Bö Millet Meclisinin bir aylık bir tatil devresine karar vermesi münasebetiyle Başvekil muhterem Refik Say- dam, devletin iç ve dış dürü- mu hakkında uzunca izahat ver- di. Millet Meclisi kürsüsünden bütün elhana hitap eden devlet adamı, bu utku ile tezatla ve tenakuzla dolu dünyanın içinde yeşâne tezatsız ve tenakuzsuz bir siyaset takip eden Cümhu- riyet Türkiyesinin profilini res metti, Başvekil, bundan altı av ki dar evvel yine Millet Mecli kürsüsünden millete hitap © mişti. Bu gecen altı ay zarfın da dünya hadiseleri en büyü. hamlelerini yapmış ve tarihe a- sırlarca üzerinde , konuşulacak eserler bırakmıştır. Balkanlar harbi başlamış, bitmiş, İrak ha- diseleri olup tükenmiş, Suriye- de fevkalâde hareketler cereyan etmis, Akdenizin ortasında ve #dalarda tarihin sürprizleri kav. dolunmuş, nihayet dünyanın €n muazzam iki kuvveti, Sovyet - Alman mücadelesi başlamıştır. Fakat bu müthiş ve bir tanesi bütün idrak mekanizmasını boz maya, hesapları altüst etmiye kâfi. olan hadiseler üstünde Türkiye, siyasi rotasını bozma- mis, hadiseleri olduğu gibi gör- mekte devam etmiştir. Nitekim Muhterem Basvekil Rutkunda, Türkiyenin hadisele. ri tam hakikat hissiyle evvel- den karşıladığını mütevazi bir kaç cümlenin kadrosu içinde an- Jattız “Bu muazzam inkişaflar Türkiye, siyasetin- deki istikrar ve hedef birli- ğini isbat etmek için geçen kânunusanide size vâki o. lan maruzatımı, kelimesi kelimesine tekrar etsem bu- | günün icaplarına olan mu. cek hareketlerde bulunması gay Ti mantıki görülmektedir. Şüphesiz Amerikanın, Çinden çekilmek ve cenubi Pasifikteki €mellerinden vazgeçmek şar - tiyle - hem Bolsevizmin bem de Nipon emperyalizmi, zayıf. laması için - Japon - Sovyet har. binde bitaraf kalması ihtimali düşünülebilir. Fakat Japonyanm beş senelik fedakârlıklar zim zayiat pa hasına çinde elde ettiği kaza lardan vazgeçeceği zannedile mez, Anenk Japon ricalinin, bir taraftan Amerika henüz hazır- lağını tamamladığı için, diğer ci hetten Amerika efi Sovyetlere karşı harp ilân et - meleri ihtimali de mevcuttur. Diğer cihetten, Amerika, bir senedenberi kara, deniz've hava kuvvetlerini hilmmalı bir faali- yetle çoğaltmakta ve Pasifikte Ingilizlerle müştereken mevcut üsleri takviye etmekte ve yeni üsler tesis eylemektedir. Bu vaziyete göre, düşünülebi- lir ki harekete ponya geçmek yahut emperyalist e mellerine hattâ mevcut kazanç» dedir. / Bütün bu ihtimaller mevcut olmakla heraber zannediyoruz. ki, Japonyanın hareketi, büyük mikyasta Sovyet - Alman harbi- bin seyrine bağdır. ii gündenberi başlıyan Sovyet mu kabil taarruzu, muvafdik oldu- ğu takdirde, Japonyanın mih - yerden çıkarak, Amerika ve In- giltere ile, tabii yine Sovyetle - rin zararına olarak, hir anlaşma yapmıya temayül etmesi de mümkündür. . « Eden'in Nutku: 'den'in dün mevzuu bah - setiğiiniz mühim nutku la yeni tafsilât gelmiş - İngiltere Hariciye Nazırı dün #abakata ilâve veya tayyede ran Başvekili Dinlerken | Sivasetimizin Ana Prensipleri Yazan: Sadri ERTEM bulun cek hiç bir cihet olmadığı tebarüz eder,, * * ürk Cümhuriyetinin İsa betli kararları, hakikat. leri evvelden görme küdretidir ki, bize bugün Millet Meclisi- nin istirahate çekilmesi imkâ- nını bahşettiği gibi. memleketi. miz de yegâne sulh ve saadet ülkesi olarak emsalsiz bir kty- met kazanmaktadır. Türkiye Cümhuriyetinin ha- rici siyasetinin eserini dost düş- wan bütün dünya sevgi ve hay- ranlıkla karşılamaktadır. “Tarih bir gün bu muaz- zam mücadele esnasında Türkiyenin rolünün ne ka. dar insani, ne derecelerde hüsnü niyetle meşbu oldu. ğunu kaydedecektir. Fakat daha buyünden, hayat mücadelesi bütün şiddetile devam ederken ( KANUNİ BAHİSLER | wrken seyrettik, ne de diplomasi mü- nasebetlerini açık kalpli ve na fiz görüşlü olmaktan başka bir sekilde anladik. Halbuki Büyük Harp sonrası dünyası içinde siyasi faaliyetle. ri, dünyanın gidiş şartlarını bu kadar vuzuhla gören devlet a- damlarına, tesadüf mümkün de- Rildir. balik arp sonrası siyasi faaliyeti küçük ve ik devletler için avni mik- yasta koskocaman hataların te- kerrüründen ibaret olmuştur. Hangi bir şeyi saymalı, Ver- sailles, Lioid George'un bir in- tihap davasını kazanması için demagoji yapmasına imkân bi- Takmak, ihtiyar Clemenceau'ya hiddetini teskin çaresini bulmak için ortaya çıkarılmıştı. 1919 muahedelerinin ebedi- lesmesini arzu edenler Milletler Cemiyetini “galiplerin hukuku nu müdafaa için silâh telâkki e- diyorlardı. Fakat, #huazzam Ce- nevre sarayında, bir odada mu- ahedelerin ebediveti bahsi ko- i odada puşulurken, yanındaki immun Bi, Propaganda İle Yapılan Efkârı Umumiye Yazan: Sabiha SERTEL er memlekette efkârı u- mumiye denen, fakat hiç bir yerde umumi olmıyan efkâr, muayyen zümrelerin, muayyen menfaatlerin o propagandalariyle hazırlanır. Siyasi fırkalar mevcut olan memi her fırka, kendi emellerini tahakkuk ettir- mek için, mütenevvi vasıtalariyle efkâr umumiye de- nen kalabalığın ancak bir kısmı- nın fikirlerine hâkim olur. Bun- lardan çoğu hakikali gizleyerek, bir takım abstret iddialarla, ya- lanlarla, tahriflerle bu fikirleri istedikleri istikamete | çevirirler, Fakat hakikat abstrei İngiliz diplomatları Fransızları, Fransız diplomatları İngilizleri rayıflatmak için çareler arıyor- luklarımıza ve taahhütleri. i is oldi 5 met, sözümüze olan sadaka. timiz, medeniyet dünyası önüne açık alınla çıkmamı. zi lemin elmiş bulunuyor, Cümhuriyet Türkiyesinin ku- rulduğu gündenberi berrak, va. zih, hiç bir tarafi bulanık olmi- yan bir siyaseti vardır, Bu si- 'yasetin temeli ve Türkiyenin . realitesinden alın- vi prensiplere istinat etmesi- ir, Cümhuriyet Türkiyesi hiç bir gün siyasetindi nabzı tutar gibi tuttu. Türkiye. nin realitesinden doğan siyaset, Türkiyenin hacmi, eb'adı, ide- aileri, hayat istiyakları i seviyede idi. Kuvvetimiz, bu re. aliteyi idrakten ileri gelmekte dir. Ne romantik bir siyaset ar- kasından kostuk, ne de dünya- yı faraziyelerin o pençeresinden umİye, içyüzünü bilmediği için, bu içinde tamamen sevkedilir. ii ri li # z 7 Yetlere karşı ikinci bir cephe aç- sözlere ilâveten şu e inle Ve vel 5 e Sovyetleri iki ateş arasında bi- Fâkarak müşkül bir duruma s0- kabilir, Ancak Sovyetlerin U - ukavele veya akdin vücut Yazan :”-m, ikinci yanı âdüp ve ahlâk, üçün- Zak Şarkta Japon taarruzunu * sü yanı intizamı âmme, dördün- önliyecek müştakil bir orduları cü yanı da hukuku şahsiyedir. olduğu ve Amerika tehdidi gö - Simdi her birini birer birer izah Zönünde olur - edelim: san yazı ile olmasını emretmiş #ir. Meselâ, miras o taksim mu-, Senede raptedilmedikçe muteber kavelesi, hayvan alım satımında) değildir. salanın kefaleti, alacağın başka-| o Mukavelenin bir hududu yok «ına temliki, tahriri şekilde ya-| mudur? Herkes İstediği muka- pılmazsa muteber olmaz, hiç hir| veleyi yapabilir mi? Bu suallerin hüküm ifade etmez. Diğer bazı) <evabı sudur: havı Kanunda yazılı hukuk kaidele- rine mugayir bir tarzda tanzim edilmiş mukavele muteber ola- maz, Faraza, kanun faizin kısa ll rez CEN TABİİ an | 'ne bir sabun köpüğü, ne de mia e z

Bu sayıdan diğer sayfalar: