4 Eylül 1935 Tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 3

4 Eylül 1935 tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“ş*'.“l. 3 'ıbYabancı gazetelerde gördüklerimiz. | TunaPaktıve Devletler “Tüna hayzasınada müş(ırek_ olan bütün milletler çok Sarklı kaliteler arzetmektedirler. Bunlardan - bir kısmı İazlaca diğer bir kısmı da 22 İnkişefa — mazhardırlar, ? Hakiki bir #sasları Yızan: Mütekaid nazırlar dan Dr. Heinrich Mataja Neues Journal lenden Âvusturya - anlaşmanın Wiener Macaristan Monarşisinin izmihlâ'incen *ti Tuna bavzasının arzet Tiği ahval bize tam bir vu Zuhla göstermiştir. ki Büçlükler bu çift “larafından yapılan herhangi eski monarşi hatadan ileri gelmiş ol- Mayıp Tuna milletleri ara Pndaki gerğinlikten doğmu- Mu, çünkü işler 1918 denberi * *yileşmiş değil, bilâkis kö tüleşmiştir. Fakat artık Tı- Ha havzasının ehemmiyetini büsbütün gayip ederek bü Yük dev'etlerin oyun topu Menzi'esine düşmesi istenmi Yorsa bu havazda yeni şart Ara göre ve her şeye rağ <Men her hangi bir Ve teşk'löt vücude Melidir. Unutulmamalıdır ki *Monarşi yalnız vizam getiril eski siyasa| de İ, aynı zamanda ekonomik ( "e kültürel bir — teşekkül idi Sulh muahedeleri Heyi birbirine karışdırıp bo- © Edu ve bozulan yerine her î ngi bir esas konmadı Üüna | kakkındaki |— plânlar Ve konferans'ar her şeyden her Snce bunları ortaya — atan üyük devletin menfaat ve » "İyet'erini aksettirmek'e ve Avıl Tuna — devletleri sonra Relen tali unsurlar sayilm Aktadır. Halbuki her şeyden €vel bir an'aşmanın esasları Üzerinde mutabık kalmma- İdhe, Çünkü herkes kendi Özel menfaatine göre başka bir şey değildir. Tuna havzasında müşte- tek olan bütün milletler çok farklı kaliteler arzetmekte dirler, Bunlardan bir takı Mları fazlaca diğerleri da daha az inkişala İllirlar. Bu -sebeple- bunların Dir takımlarının mazide ka mazhar: Hikâye: Gönlümün Kızı - Buyurun bey Yılmaz Sizi bekliyorlar dedi.. — Nasil oluyor? geleceği- Mi biliyorlar mı?.. — Evet bayım. Senin kü. Sük bayan bana geleceğini Zİ söyledi. Doğru odama ge *in dedi Peki, diyordum. Peki Amca, Karısı yavaşça yerin den kalkarak yanıma geli- Yor, Titremeğe başlıyorum Aman Tanrım! Kulaklarımı koparacakımış Bibi Çekiyor. Bir daha böyle yapa Sakmısın? diyor. Gözlerimin fa içine baygin bakış'ariyle kıyor. Onlarda bir - istek ökuyorum. O gözler bana, | Dgeceyi hatırlatıyor. Silki- Biyorum, kulağımı bırakı diğerle rinin de istikbale ait büyük emel ve ümitleri vardır. Bu- nunla beraber gerek kültürel zanılmış varlıkları millet ve gerekte siyasal kudretlerini her gün her yeniden ibraz ve teyide m- ecburdur. Zira kültür deni kudret edi varlık — değil- Ecdadından ne tevarüs len şey ve siyasal tasarruf ve muhafaza lebilen dir etmişsen ona tasarruf etme- ge çalış. Her insan gibi her millet dahi kendisini haki- | katte o'duğundan fazla bir ve diğerlerini de aşağı görme- ğe mütemayildir. Aynı za manda miller yekdiğeri ha- | kkında hakiki ve doğru bir | Fikir edinebilmek için birbi- rlerini pek az tanırlar. Fa- | kat artık nihayet şunu anla- maklığımız İâzımdır ki kuv- | vetlerimizi komşu kavgala ri Ve yıbratmayıp birleştir meğe muhtacız, — müşterek bir devlet halinde muvaffak olamayınca muhte'if devlet- ler halinde muvaffak o'ma- ga çalışmaklığımız icap eder. Yoksa Tuna havzası seme resizliğe mahkütadur. Tuna havzasında bir — anlaşma, miletlerinin istiklâli ve hukuk müsavatı esasları üzerinde elde edi'e bilir. Bu milletlerin her bi- ancak Tuna | rinin diğerine karşı serdet - diği pisiko'ojik talep'eri objektif ve tarzda — tetkik edilmeli bu tetkik de bir taraf, diğer tarafa onun beslediği arzu ların ne kadar haksız ve ga- ve yel kabili isaf olduğunu is bat etmeğe yeltenmeyip bi lakis isafı kabil olan arzu- ların meydana çıkarılmaşına gayret edilmelidir Meselâ Macar milleti de rin bir sukuta uğramıştır. Binaenaleyh Macar ruhunun muvazenesini tekrar elde et- mesi lâzım geldiğini kâübul etmelidir. Macaristanda ge- vek Tuna havalisine ait ve YAZAN: Ekber İnanç Haydi şimdi gel mek yiyelim. Yahu! Saat daha ye on | bir, — Hiç laf yok... Bir ye- re gideceğiz Yemek neşeli geçti: Sü- hey'ayla yan yana annesi- nin karşısında oturuyorduk. Ora mahsus çok sokuluyo rüm ki annesi bizi görsün.. Aksi gibi o da hkiç bize Hep beraber bağa doğru gidiyoruz. bakmıyordu Söz vermişti. Kayseriye gider gitmez bana yazacak t. Günler üst üste yığıla rak geçti. Ve her gecen gün biraz daha ihtiyarlattı Vbeni. . Onu bekliyorum. Po | stacı bana bitiği — uzattığı | zel yeşillikleri varmış..“Erin,, TURKDİLİ gerekse başka neviden mu htelif ceryanlar vardır. Her hangi bir imtiyaz elde et meksizin Macaristan sükü net bulmıyacak ve Tuna havzasının müsbet bir uzvu olmıyacaktır. Çünkü Maca ristan kendi eski ülkesinin Macar olmiyan - kısımlarını sulh yolile hiç bir vakit te- krar kendisine ilhak ede mez. İşte bunu bilmek ve bu hülyadan vaz — geçmek ancak Macaristanın — sulh yölile — neleri elde — ede- bileceğini öğrenmesine mü- tevakkıftır. Bu mesele zuh kesbetmedikçe davala- rın halline yaklaşılmıyaca - ktır. Meselenin can alacak di- ğer birnoktasıda akalliyet- lerin korunmasıdır. Bu me- sele etrafında bir çokları daha henüz yanlış bir yol. dadır, yani bir çok devlet ler memleketlerindeki aka- Hiyetlerin gözetilmesini de- vlet bakımından kendi me- nfaatlerini alâkadar eden bir lüzum ve zaruret olarak telâkki etmiyorlar da bunu yani akalliyetlerin hukuku- | nu gözetmeği can sıkıcı ve nahoş bir külfet telâkki ed. iyorlar ve bu külfetten ka- bil oldukça her hangi bir suretle kurtulmak istiyorlar. Diğer turaftan bu işler İs. viçrede ne güzel tanzim ed- ilmiştir. Esasen orada hiç akalliyet yoktur. Romenler Tessinlliler ve küçük Rom- enler kendilerini akalliyet- saymağı akıllarından geçir- mezler ve milli mecliste mü- farkı unut turacak derecede, tabii ola- rak üç dil üzere yapılır. Ha raretli bir hatip olan Museh vu- zakereler Viyanada yapılan Avrupa kon- feransında Fransızca olduğu dahi konuşmamış mıdır? O kendi- sini ekalliyetten saymaz, o yalnız İsviçrelidir. Eğer Tu- ma devletleri bu hususta İs- viçrenin seviyesine yüksşelir- lerse © vakit Tuna havzası- nda en büyük güçlük orta- dan kalkmış olacak ve Bri. and, Titulescu ve Beneshin dedikleri gibi hudutlarımız otomalik bir tarzda görün- mez bir hale girmiş olacak- tır. Fakat biz Tunalılar bu gayeye Aancak bir birimize kültürel bağlılığımızın teyit ve lakviyesi suretile kuvuşa- kadar fasih Almanca zaman, onun titrek elyazı sını tanımıştım. Boğazımı tıkıyan bir he yecanla açmıştım onu... Gittiği köyden bahsedi- yor. Buz gibi ırmakları, gü” doyulmaz kızıllığında bir ço ban tepeye tırmanırken, ha- yvan sesleri ovayı dolduru yormuş .. “Ağabey, diyor: sen de | burada olmalıydım da, - hiç | ©'mazsa beni bir parça ol- | sun teselli etmeliydin. O çok sevdiğin mavi gö- zlerimin etrafını kara — göl.- geler sardı Ve ben Kayse- rinin ıssız bir köyünde sen- SİZ yaşıyorum... Ağabey beniim hastalığım yetişmiyormuş gibi babam- da ani bir. fe'ce uğramış. Annemse; bilmem ki — bunu sana nasıl anlatayim. — Bu —e —e — — nu anlatmak için ellerimde yazı yazacak gücü bulamı- yorum Gözlerini kapa Ve her zaman dinlediğin gibi biliriz. Bir eski Avusturya kültürü vardır ki Alman kül tüörünün Tuna — havzasında kültür foaliyeti eski — Avus- turya Bürokratisi, eski Av- usturya - Macaristan ordusu ve çok dil konuşan ticarel âlemi bu kültürün yarattığı eserlerdi. Avusluryalı demek, bir masal demek değildir O hakikatte mevcuttur. Av- usturya- Macaristanı istihlâf eden bütün devletlerde em- sali bulunan Avusturyalı ti pi bugün varlığını muhafa za etmektedir. Fakat o öne atılmak istemez, fakat hiç olmazsa mevcudiyetini gös termesi lâzımdır. Çünkü o sustukça onun mevcudiyeti ni kimse öğrenemez. Şaya- | nı memnuniyettir ki mevcu- diyetlerini gösterenlerin ses. leri çoğalmaktadır ve muh- temeldir ki bu suretle Tuna milletlerine cebredilmeksizin onların kendi teşebbüslerin den doğacak bir Tuna kon- fezansına gidiyoruz. İşte bö yle br Tuna — konferansı Tuna meselesini halledebilir ve yılmasından — meydana gelmiştir. Eski Avustürya h mektep mualiminin kültür faaliyeti, eski Avus turya Bürokratisi, eski Avus- turya Macaristan ordusu ve çok dil konuşan ticaret ale mi bu kültürün — yarattığı eserlerdi Avusturyalı demek bir masal demek değildir. O, hakikalte — mevcuttur. Avusturya Macaristanı is- tihlâf eden bütün devletler- de emsali bulunan Avustur- yalı tipi bugün — varlığını muhafaza etmektedir. Fakat ©o öne atılmak istemez, fa- kat hiç olmazsa mevcudiye. tini gösltermesi — lâzımdır Çünkü ©o sustukça onun mevcudiyetini kimse öğren- emez. Şayanı memnuniyet- tir ki mevcudiyetlerini gös- terenlerin sesleri çoğalmak- tadır. ve — mühtemeldir ki bu süretle Tuna milletlerine cebredilmeksizin onların ken- di teşebbüslerinden doğacak bir Tuna konferansına gidi yoruz. İşte böyle bir Tuna konferansı Tuna meselesini halledebilir. Kayıp Balıkesir Ziraat bankasın daki tevdiatta kullandığım mührümü kaybettim. Yenisi- ni alacağımdan eskisinin hü kmü olmadığı ilân olunur Deliklitaş — Yaylacıkköy ünden 435 numaralı cuzdan sabibi Yakup oğlu Bilal beni dinle. Kulaklarını na ver. ba- Buraya geldiğimizin ikin- ci günü babam tel çekme- den — gelmişti. İki — gün bir öotelde kalmış ve işlerini düzelttikten sonra ben oku- Idayken eve uğramış; baba mı çok seven a melun ka- dini bir işyar (memur) la baş başa yakalamıştı. Ağabey; şimdi bir, tek bir fikir kurcalıyor: beynimi “Ben de aynı kadının kızı- yım, Yoksa ben de mi öyle olacağım?... Söyle ağabey: | bari sen söyle . Dünyada bir tek inandığım sensin . Ağabey; çok sürmez öle- ceğim. İçimi yalıyan keder beni öbür bilmediğim dünya- ya geziye mecbur ediyor. Veremim... O ne 0?.. Ağlı- yormusun?.. ağla ağabey, ağ- lal.. belki göz yaşların için- deki ateşi söndürür. Seviyo- rdum seni. . seni seviyordum , ağabey... Ve ebediyen de Mt İcra memurluğundan; Alacaklı: Edremit hazinei maliyesi Borçlu: Evliya — oğlu B İhsan gayri menkulün cinsi: Bir bab fabrikanır dörtte üçü meaj müştemilât ve alâ- ti edevatı. mevkli: Hekim- zade mahallesinde Bayram yeri cıvarında Hamdi bey caddesinde Hududu; Yemini Ahmet usta kahvehanesi ve tarik | yesari Keresteci Manol oğ lu Vasil fırımı ve tarik ar kası ve cebhesi tarik takdir edilen kıymet: 28535 liradır. | Birinci artırma: 30 9 935 de pazartesi günü saat 16 der iknci artırma — günü: 15-10.935 de salı günü saat 16 dır. ' İşbu gayri menkul artırma şartnamesi larihin- den itibaren 933 £8 numa- ra ile Edremit icra dairesi- | nin muayyen numarasında | herkesin görebilmesi — için | artırma ilânında yazılı olan- lardan fazla malümat isti yenler işbu — şarinameye ve 933 88 — dosya numarasile memuriyetimize — müracaat etmelidir. z iştirak için yukarıda yazılı kiyme tinin yüzde 7,50 nisbetinde pey veya milli bir banka mektubu tevdi edil.cekllr.l Madde 124 3 — İpotek sahibi alacak- hlarla diğer alâkadarların ve irtifak hakkı sahiplerinin gayri menkul üzerinde hak- larını hususile faliz ve mat- rafa dalr olan — iddialarını işbu ilân tarihinden itibaren 20 gün içinde evrakı müs - bitelerile birlikte memuriye timize bildirmeleri icap eder, Aksi halde tapu - sicilile sa- | bit olmadıkça satış bedeli - paylaşmasından hariç Artırmaya nin kalırlar. 4 Gösterilen artırmaya iştirak arlırma şartnamesini muş ve İüzumlu almış ve bunları kabul etmiş ad olunurlar 5 — Tayin edilen zaman gayri menkul üç defa ba: gırıldıktan sonra en çok ar- | tırana ihale edilir.. Ancak artırma bedeli muhammen günde edenler oku malümatı tamamile ve itibar seveceğim. Kalbim daima senindi. O bu dünyada sen le başbaşa kalacak.. Bu verem beni yıkarken - seni | unutacağım sanma!. Damar -| larımı kaplıyan sevginin ate- | şi senin karanlıklı gözlerin- | den aktı Of yorulüyorum Ellerim- de yazı yazacak gücüm ka lmadı.., tı. Ağabey; müsaade — ette sana sevgilim diyeyim.. Bi. Tiyorsun sevgilim ayrıldığı- mız gün cebine bir kâğıt | koymuşlum Kalbimin bü tün heyecanlarını döktüğüm ©o bitiği elbet okumuşundur Sen güya buraya nakletti rip eve gelecektin.. O haya ller hepsi gömüldü, Seninle bir yuva kurmak istediğimiz zaman neler söyleşmiştik ne- ler! Sevgilim.. Affet. Senin 10 idmangücü kaptanlığından: 7 Eylülde İzmir — Altay kulübü ile — yapılacak maç için ekzersize spor levazım- ları ile aşağıda isimleri ya- zılı arkadaşların bugün (çar- şamba) saat 5 de kulüpte hazır bu'unmaları rica olu- nur. Hasan, Mahmut. Münip, İbrahim, Hüseyin, — Edip, Şevket, Ahmet, Necnti, Os- man, Hüseyin, Mustafa, Ha- Ml, İbrahim, Sarbi, kıymetinin yüzde 75 ni bul- maz veya satış İstiyenin ala- cağına ruchani olan — dirğer | alakâdarlar bulunup - bedel 1 bunların o gayri menkul ile temin edilmiş alacakla- rının mecmuundan fazlaya çıkmazsa en çok artıranın teahhüdü baki kalmak üze re artırma — 15 gün daha temdit ve 15 inci — günü ayın ayni saatte yapılacak artırmada bedeli satış isti yenin ağına — ruchan olan diğer alacaklıların o gayri menkul iletemin edil- miş alacakları mecmuundan faz'aya çıkmak şartile en çok artırana ihale edilir. | Böyle bir bedel de edilemez- se ihile yapılamaz ve sa- tış talebi düşer. 6 — Gayri menkul ken- disine ihale olunan kimse derhal veya verilen mühlet içinde parayı vermezse iha- le kararı fesh olunarak ken- disinden evel en — yüksek teklifte bu'unan kimsenin özerine ihale edilir alacak- h razı olursa — ona razı ol- maz veya bulunmazsa he- men 15 günlük bir ilân ile ihale edilir. İki ihale ara- sındaki kırk ve geçen gün- fer için faiz ye — masraflar ve diğer zararlar hesabedi- lerek ayrıca hükme hacet kalmaksızın memuriyetimiz- ce alıcıdan tahsil olunur. 7 — Bu ilânda gösterilen tzahattan başka — faz: laca malümat istiyenler da- iremizin 933-88 desya nu: marasile müracaatları — ve artırma şartnamesi tarihin. den itibaren açıktır. İhale Edremit icra dalresi salonun- da açık artırma ile yapıla: cağı ilân olunur (1—1) a— xa dığım için bir şey söyliye ceğim O gece . ayın gökte kıs- kıvrak bağlandığı o men- hus gece.. Annemin senle başbaşa kaldığı o gece... Neler konuştuğunuzu du- ymuştum. Sevgilim; annen güzeldi . Evet, evet çok gü- zeldi. Bunu itiraf ederim. Onun kabaran, affedersin - evet kabaran ... . her kesi tutsak (esir) edebilirdi. » bir kadındı. Se- nin ona baş eğmeyişin, ona sokulmayışın gönlümün bu | Tutlarını nasıl nasıl dağıltmı- | gti bilsen, Emirber Sadiyle kaç kere görmüştüm onları Fakat ben babamı çok. pek çok seviyordum. Onun başı- na gelecek Felâket beni ma- hvedebilirdi. Ben sesimi çı- | karmamış o zehirli kadının gözlerinden akan zehiri yu- dum yudum içmiştim. Bana temiz kalbini bildiğim -için. | akıl veren o oldu sevgilim. bana güveneceğini — anla- ( Bitmedi )

Bu sayıdan diğer sayfalar: