27 Eylül 1935 Tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 3

27 Eylül 1935 tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

h“'ııı kadınının işgal etti- ği Mevki hakkında Hitlerin 'üylm Tarihli Türkische tanbul, dan b Nürenbergde NSDAPın | in'ar birliğinin kongresi llı“md. B. Hitler çok öne- n bir göylev — vermiştir. B Mağıda söylevin en dikka: 5 €ğer tarafını alıyoruz Parti arkadaş'arım, 'man kadın ve kızları. kadınlara karşı durum, birçok kim- tarafından, — istiyerek ğl istemiyerek yanlış an- 51. İmaktadır. Biz Almin fina çok özel bir mev 'hrdık Esasen tabiaten kykıdın ile erkeğe biçilen Metlerin birbirinden ay- Olması lâzımdı.., itlerin bundan sonraki ini de şu suretle hulâ *debiliriz: ı':':" ne kadar — kadınlar Pnin geçirdiği müca re bizzat iştirâk et Si ılırıe de ta b.şlangı ——: beri, bu hareketin le kadınlar arasında A lhlııı işlerin iyi — gitme- ='Il- idarenin — dertleri "İll zaman, çok sıkı ba- bulunmuştur İşte o .“ın kadınlar çok - kıy ::“İ birer destek ödevini ttmişlerdir. Eğer nasyo- *osyalizim, kadın ile er- Arasına bir fark koyu ’.". bu, çok — tabii bir Post sosyalizim, ka iki esas ödev ta- Ü — Alaman " alusunun di annesi olmak. K— Alman erkeğinin ha - Ve iş arkadaşı olmak. Mnnıl sosyalizmin bu Yey, si, Yahudi. Marksist * Tiberal — telâkkilerden Ayrıdır. Marksizim, za: *i thak eşitliği için müca —' eder. Fakat hakikatte M Pak eşitliği, kadın 308- Tay, içinde kıymetsizlenme- '| itibardan düşmesini P o'ur. H.'our Halbuki ka N— İ kdilinin- Tefrikası : 1 Birinci bölüm T .R"bırıeıı..ı seviyorlardı. * sevgilerinin bu kar İladan haberleri yoktu " raslama.. Bi tmutlu bu #evgiyi açıklaştırmıştı * .. " RGYtle düğün vardı Demir ağanın kızı .I tarzından doğmaktadır. | hareketimizin 1 karşılaştığı zamanlarda, ( KÖY VE FOLKLOR ROMANI %—İ.İ:n ileri ge'enlerinden | İ dayının oğlu — As İ evleniyordu _Çı_lıfh [ Aman Kadını Hakkında' Hitlerin Bir Söylevi. | z Alman kadınına özel Bir mevki ayırdık. Esasen “dabiaten kadının erkekten farkı olması lâzımdır.» al sosyalist dev'ete | ayrı ayrı ödevleri ve ayrı ayrı kuvvetleri — vardır. Her cinsin Allah ve tahlat ve çizilen mevki, de ğiştirilmeme'idir. — Cermen uluslarında kadın ve erkek hak eşitliği, her ikisinin de kendi erine düşen ödevi ifa etmeleri e mümkün olmuş- tur. Cermenlerde kadın er- kek hayat ve iş arkadaşı ve bir bakımdanda müca- dele yoldaşı olmuştur, fakai | bu — mücadele te'âkkisinden tamamen farklıdır. söylevinin bu kışmına gelin- ce, kadının parlâmanter fa- aliyerini tenkit etmiş ve *biz, bir takım yanlış dü şüncelere iştirak edecek de giliz.,, demiştir. Alman!ların kadınlara verilen hak eşit liğinden anladığı şey, kadı nın da erkek kadar hürmete nai' olmasıdır Fakat kadın başka fonksiyon'ar için ya- ratılmıştır. Meselâ bir anne çocuğunu kalbinin a'tında ay'arca taşıdığı bir sırada kendisini müdafaadan aciz- dir; işte O zaman erkeğin ödevi, onu korumak — ve müdafaa etmekdir. — Nasıl bir erkek kadın tabiatında bir kadından hoşlanırsa, bir kadın da erkek - tabiatında bir erkekden haz eder. İşte bu suret!'e ilâhi düzen yeri- ne gelerek kadınla erkek birbirini tamamlamış olur. Bunun en göze çarpan mi sa'i erkekde zekânın tamam- lanmasını icabettiren | âhi düzen “kadının dünyası kü çük olduğu halde erkeğin kinden daha az önemli ol mamasından, da anlaşılır. Kadının dünyası, evi, yuva- sı, kocası, çocuğudur. Erke- ğin dünyası ise ulusu ve ailesi için çalışmaktır. Bun- dan sonra Hitler şu şekilde devam etmiştir: “Fakat ka dının hissinin erkeğin zekâ. sından daha az değerli ol duğunu iddia etmek istemi- yorum. Meselâ bizim ulusal güçlük'erle ilk evel yüksek bir — zekâya sahip olan adamlar bizi terk $ kek sosyete — içinde m"m_ halbuki daha ziyade UN BAŞAKLARIN TUZ AĞI IN çengilitam bir tantana için de düğünleri oluyordu. Kına gecesi. Her iki evde de büyük bir telâş var. Kaya Aslan konukları — ağırlamak için boyuna sağa, sola koşuyor, ile gelen Führer | YAZAN: Osman Balkır — | Tabiat telâşlı adımlar'a — dolaşıyor- lardı. Kızevindeki — telâş daha | başka idi. | Yengeler geline kıaa ya kıyorlar. Dudu - Döndünün yanında - ona gelen arma- ganları toplıyor. hislerine dayanan erkek ve '“ 0004 kadınlar, kendi'erine ve bi- $ Şundan bnunda ze sadık kaldılar. Hapisten çıhığı ve bütün hareketin halisane — bir yaziyetle bulunduğu adman Hit - lere karşı i'k yardımı gös tererek ilk güven hislerinin başarmasını temin — eden ler, nasyonal sosyalist ka- Bu kadın- nasyonal dınlar olmuştur. lar A'manyada sosyalizmin galip — ge mesi lâzım geldiğini — ve galip geleceğini hissetmişlerdi icabettirdiği, — için nasyonal| sosyalizm te ka- dın'a erkek — ârasına bir fark — koymuştur. Kadın iyi bir basta bakıcıdır, halbuki erkek bu alanda o kadar muvaffa olamaz. Hakiki Al. man erkeği cesaretle sa vaşa gider, —fakat buna mukabil bir diş ağrısına kadından daha az taham' mül eder. Kadın çok büyük acılara tahammül eden bir mahlüktur. Erkekler daima savaşa — hazırdırlar. Fakat eğer yaralanırlarsa, o za man bir kadının gelip ona yardım etmesi, ona bakması icabeder Tabist bunu böy | Te istem'ştir. Eğer kadınlar olmasaydı. ozaman bütün sosyal muavenet işini tasav vur etmeğe imkân yoktu. Erkek bu alanda kadının yerini hiç bir zaman işgal edemez. Tabiatın ebedi hik metlerinden biri de kadınla erkeğin bu dünyaya — aynı derecede lâzım - olduklarını ve birbirlerini tamamladıkla- rını takdir. etmeleridir. Hitler bundan sonra de miştir ki: Muhalif'erimiz bi - za “ siz kadınlarınızı, mü- temadiyen çocuk doğurmak sürelile alçaltmak istiyorsu- nuz,, diyorlar. Fa'cat — bir kadının anne olmak sureti- le alçalacağını hiç zannet- miyorum. Bilâkis bu en bü- | yük bir şereftir Eğer kadın- w_ bitmişti. Kocakarı'ar yatmışlar, genç |dar ve durakladılar. larımız bize çocuk doğur masaydılar dünyamız ne kadar ısız olacaktı. Kadınlar “siz erkekler ulusu idame eltiriyorsunuz, biz — de size bunun için çocuk - yetiştiri YK"I—. diyorlar. Nasyonal sösyalizimin bu bakımından kadınlara karşı alığı durum diğer liberal ulus'arınkinden çok Farklıdır. Liberal on binlerce genç kadının salı!- masına lâkaydi'e bektı, onun için nasyonal sosyalizmi tak: bik etmeğe hakkı yoktur. Nasyona! saosyalist devletin beş — On yıl sonraki kadın'arı bu günkü Kına - yakılmış, kızlar bir odada kendi ken di erine türkü söylüyor, oy* nıyor, eğlenti yapıyor, ki- na gecesini kutlulıyorlardı. Oğlan evinin konukları da yatmışlardı. De'ikanlı- lar Aslanın şerefine eğle niyor. içgili, çalgılı bir eğ- lenti yapıyorlardı. -a ğ e Dudu hayvanlara bak- mak için bir kez eve uğra mak istedi ve kızların ya- nından ayrılarak köyün öbür başındaki — evlerine doğ- ru yol'andı. Bu sırada Kaya da kafayı duman'amış, çakır keyf bir halde evdeki rakı şişelerini almağa gidiyordu Cami kö şesinde Dudu ile karşılaştı- Beş | ıı“uoııoııu“noo“d ikizlerde benzerlik — Doktor J A, Freser Robertse göre ikiz çocuk. larda tam benzerlik yoktur. İkiz insanlarda bazı zama nlar; görülen,benzerlik “ce- nin, in geç o'arak ikiye bölünmesinden i'eri ge' me ktedir. Çinde gizli cemiyetler, Çinde gizli cemiyetler il- gasını istemiş olan Japonya bu işin imkânsız olduğunu şimdi anlamış bulunmakta- dır. Çinin her şehir, kasaba ve köyünde, orasını demir pençe ile idare eden bir gizli cemiyet vardır ve bu nların bazıları ulusal - bir biçimde kurulmuştur. Twentsin şehrinin en güç- lü kurulu Tsai Pang cemi- yeti olup bu kurul afyon kaçakçılığını, — profesyonel katil'eri kontrol etmek şar- tile hemen bütün zorlu iş leri avuçlarının içine almış tır. Zengin Çinlilere hima- yesini satmaktadır. Japonya bütün uğraşma- larına rağmen bu cemiyet- leri yok edememektedir Bir vitaminin faydaları Hayvan üretimindeki fa- ydas: bi'inen ve buğday fi- Jizlerile yağlanarak hazırla. nan E vitamini verdiği 65 kadın üzerindeki inceleme - lerinden aldığı sonuçlardan bahseden Ontoryo üniversi tesi profesörü doktor İrl M. Vatson, çocuk — düşürmüş olan veya düşürmek üzere lerden kat kat daha mesut o'acaklardır. “Sokaktan geç tiğim zaman, beni alkış'a- yanların yarıtı kadındır, Çünkü bütün Alman kadın ları Alman ulusunun istikba li emniyet altına — alındığı için mesuddur., Nürenberg deki mecburi hizmet kurul- larındaki erkekleri görenler içlerinden “şimdi ne kadar kuvvetli ve sıhhatli bir ne sil yetişyor , diyen kadın lara hak vermeğe mecbur kalıyorlar. Nasyonal sosya- lizm, gençliği gülünç dans yerlerinden çekip çıkarmış- ür. Şimdi bu nesil bir hava ve müsait temiz heyat şartları içinde yetişiyor. Ta | okulda iken Alaman oğlan larile birlikte Alman kızla- rı da sporun ve yürüyüşün verdiği saadeli tadıyorlar. Punu takip eden mecburi hizmet ve ıüel lııııııel. ha- dakkadan artık ssiz. ve hareketsiz bakıştılar. Hava- nın karanlık olmasına rağ- men cami köşesindeki bu iki sevgili, iki gölge, iki hayal gibi uzaktan sezinleniyor du. Kaya, bu dalgınlıktan kur tulup kendini biraz toplayı: nca Dudunun ayakları dib- ine çöktü. İçginin verdiği şuursuz bir kuvvetle ayak larına sarılarak yalvardı: — Dudul, Seni #seviyo rum Kaç gecelerdir, gözüm | pençerende, senin hayalini görmek, sezebilmek için sa bahlıyorum. Kaç kezler s sevdiğimi uzaktan imay'a- dim. Hiç aldırış. etmedin Bana benim sevgime kulak” asmadın, önem vermedin. Dudu bu sözleri sessiz ve hareketsiz bir dunıılı dinliyor, kaya sesini perde İ 'G?E"(îw-' *öi * MUSTAFA USTEL DİKİMEVİİŞÇİ ARIYOR. ğ Dikimevimizin temiz iş Ve (İ" kaba iş ıll'h elerinde çalış- mak üzere TERZİ kalfası Ve yar- dımcısına Lüzum vardır. 2 tahane sok: Ğ1 numara 13 , MUSTAFA ÜSTEL DİKİMEYİNE MÜRACAAT ETMELERİ D YS *'GiV9 Ö" SY K wm.&ı 36 İsteklilerin Pos- 3AD (5!5& BÜDK0 CAİD CND AND. BND SADA bulunan kadınlârda bu vi taminin çok iyi etkilerini gördüğünü bildirmektedir. Sarımsak diyip geçmiyelim — Sarımsak, — çoğalması damar'arımızı — katılaştıran kristalleri eritir. Ve damar tansiyonunu azaltır. Bundan do ayı arteryoskloroz ile ipe. lansiyonu olanlar sarımsak yemelidirler. Buldan başka sarımsak kalb ade eleri üz- erine —doğrudan doğruya yaplığı tenbiye dolayısiyle kanın gidip gelmesini hız landırıp ayarlar. Sarmısak aynı zamanda kanı temiz leyici bir maddedir. Bundan dolayı kadınların küçük'ük Merlemiş olanlar da, - varis, , basur memesi, romatizma gibi hastalık'arda sarımsak yemek iyidir. Sarımsakta bir takım kükürtlü esanslar | kiki Alman erkeğini tamam- liyor Alman kızları da da: ha başka ve daha bir dünya içinde yaşıyor lar. Hitler söylevinin da, her kesin şu düşüncede mütefik olması lâzım geldi. gini söylemiştir. Almanya- nın yeniden doğuşuna yar dım etmiş, yükse'iş mücade- lesini — beraberce yaşanış idrâk etmiş olmak büyük sonun . bir saadettir. Bundan son raki nesil, bugünün er- |P kek'erine ve kadınlarına | gıpte ederek onların bu | başarıları önünde saygı ve | tevazu ile egilecektir. Führerin bu söylevi müte madiyen çılgınca alkış'arla kesilmiş, sonunda Deutsch- land şarkısı — söylenmiştir. Bu kongreye 20,000 — den fazla Alman kadını - işti- | râk ılmıılir perde yükse'tiyordu. — Evet Dudu!, Sen bana, benim sevgime önem ver- miyor, benim, senin - için ne kadar yanıp tutuştuğu- mu bildiğin halde aldırış etmiyordun. Dudu, ezici bir heycanın etkisi i'e titriyor, ürperiyo- rdu. Kayanın sözlerine ce- vap veremiyor, bir - türlü sevgisini açıklıyamıyordu. Kaya, sesinin bütün ahenk, ve kudretile yalvarırken bir denbire değişmiş korkunç bir bal almıştı. Sesinin tit | reyişi daha çok hötlemi an- dırıyordu: — Duduü!, Biliyorum ki sen beni sevmiyorsun, be nim sevgimin, benim kalbim - deki ateşin, senin ateşinin lıy çitini bile yok sende. Biraz durdu. Seılııl daha le üst görmelerinde. yaşları | | bulunduğundan — boğazları, ciğerleri ve nefes borularını temizler Bu sebeple bron- şit, tknefeslik, amfizem ve hattâ veremin Lazı şekl'le- rinde sarımsak yemelidir. Ramatizma ve sebebi — Bernard Şlezinger, Go rdon Sinyi ve S Rusel Em- iye göre, ileri romatizma hastalığırdan ölmüş Insan- ların göğüs ve ciğer “ifraz atı, nın mikrofotografileri su çiçeğinde görülen tohu- mlara benzer tohumlar gö- stermiştir. Açık teşekkür Kardeşim Hüsnünün fev- kalâde zafiyetine rağmen basur ame'iyatını muvaffa- kıyetle yaparak — hayatını kurtaran Memleket hastaha.- | nesi Başdoktoru Operatör B Ali Riza Tezel ile hastamıza büyük yardım'arda bulunan doktor arkadaşlarına ve he meirelere sonsuz teşekkürle- rimi gazeteniz vastasile 1U narım. Park Uzmanı Ferit Kayıp şehadetname 336 Yılından — Susığırlık birinci mektebinden aldığım şehadetnamemi kayıbettim. Yenisini alacağımdan eski | sinin hükmü olmadığını ilân ederim Yağcıköyünden Ha- fız Ahmet oğlu Mustafa ' DOKTOR | KADRİ YETKİN İç hastalıkları müteha *6s1 Milli Kuvvetler cad desinde Yeni Türkiye ec- zanesi üsündeki muaye- nehanesinde her gün sa.- bahtan akşama kadar ha- stalarını muayene ve te- davi eder | h— ——JA çok korkunçlaştırarak — höt- lemlerine,istemiyerek yaptı- gı hötlemlere devam etti: Fakat Dudu!. Bilmiş ol ki ben seni hiç kimseye vermem. Sana el uzatacak. ların elini, dil uzatacakların di ini keşer, boyun büken- lerin boynunu koparırım; yine seni kimseye vermem. Bugün de, yarın da sen beni- msin, başkasının olmıyacak- sın ve olamazsın. İstesen de, istemesen de benimsin. Dudü bu çılçın — hötlemli sesler karşısında ne yapaca- ğını ne diyeceğini büsbütün şaşırmıştı* O da Kayaya sev- gisini açıklamak, sevdiğini bağıra bağıra söylemek is- tiyordu. Fakat sonuç ne ol- - acaktı?.

Bu sayıdan diğer sayfalar: