18 Eylül 1935 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

18 Eylül 1935 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

18, EYLÖL 1935 ÇARŞAMBA Sovyet konuklarımız Ekonomi Baka- -mızla birlikte dün akşum Eskişehir'e gittiler. — Bayındırlık Bakanımız bı geliyor. — B. Musolini, İsalya'nıyı hakla- rını alma, n asrar erleceğini söyledi. — ÇS ON ALTINCI YIL. No: 5081 Adımız, andımızdır. İtalyan - Habeş anlaşmazlığı Avrupada yepyeni bir düurum doğuruyor Duce “zecri tedbirler, Avrupa hartası- rın baştan yapı!ması demektir,, diyor. BB. Bek ve Hitler'in söylevleri arasındaki ilgi - Ber in, Varşova ve Roma - B. Litvinof B Bek'e cevap verdi Paris, 17 (A.A.) — B. Musoli- ni, kendisiyle bir görüşme yapan Maten gazetesine şu diyevi ver - miştir “ — Biz, in - giliz ulusu hak- kında, içtem ve bayrı bir dost - kuk besledik. Fa kat, — dünyaya hükmeden — bu ulusun, bizden, Afrika — güneşi altındaki küçü - cük bir toprak parçasını esirge- mesini canavar- ca bir hareket sayıyoruz. Dos - doğru yürüyeceğiz. Hiç bir zaman bir Avrupa ulusuna karşı düşman- ca bir hareket yapmıyacağız, fa - kat, bize karşı böyle bir hare - kete başlanacak * olursa — bunun sonu, harb ola - caktır. — İtalya, harb istemez, fa kat harbtan”'da korkmaz. İtalya için gösterdiği gayretin dost - hağuyla beraber olduğum Fran - sa, zecri tedbirler istiyecek mi? Fransa'dı 3 nazik olduğunu anla - dığım bu lJurumunda, sorup — öğ - renmek istediğimiz, bundan iba - vrettir. Fakat başkaları, zecri ted- “birlerin, Avrupa hartasının baştan yapılması —tehlikesi demek ol- duğunu biribirlerine söylesinler. e B. Litvinof B. Hitler İngilterenin verdiği inanca İskenderiye, 17 (A.A.) — İn - giliz hükümeti, icab ettiği takdir - de, arsnulusal durumun Mıisır'ı ya- kından ilgilen direcek — bütün gelişimleri hak - kmda bilge ve - receğini ve bu hususta kendisi ile danışmalar - da — bulunacağı hakkında Mısır hükümetine i - nanca vermiştir. ... z Paris, 17 (A. B A.) — Gelecek Cenevre konuşmaları hakkında hiç te akımsar olmayan yazılar ya- zan gazeteler, Almanya'nın, Do ğu Avrupası üzerindeki iddiaları ——— Dil Bayramı Musol! na ileri sürmek için habeş gergin- liğinden faydâlanmak - istediğini berkiten B. Hitler'in söylevinden ötürü büyük kaygular duymakta - dırlar. Hattâ ba zı gazeteler, bu söylev ile Ce - nevre'deki Bek hâdisesi arasın - da bir ilgi bul . maktadırlar. Pöti Parizi - ver,, bu hususta diyor ki: “ B. Hitler'in söylevi ile Bak hâdidesi" 'yalnız bir tesadüf ese bir tesadüf eseri olarak değil, fa- kat aysiır zamanda, Sovyet Rusya- yı zor'bir duruma sokmak için (Sonu 2. inci sayıfada) B. Bek Yak_la_şırken T.D.A.K. Nasıl çalışıyor? Bizim dil çalışmamızın iki ayrı amacı vardır: Biri yüksek ilim davasrdır. öteki daha fazla pratik bir iştir, biz, on se- kiz milyon türkü kısa zumunda okur, yasur ve okuduğunu anlar bir hale getirmek istiyoruz!.. İbrahim-Necmi Dilmen'le bu- günkü konuşmam daha kolay ol du, Kendisine notlarımın yalnız sonunu gösterdim, — Burada kaldıktı üstad! Dedim. Okudu. — Öyleya! dedi, böyle bir bu- Anıtlarımızı de gerlendiriyoru: Ege bölgesinde bir etüd gez si yapan Ta - rih kurulu başkanı Bayan Afetin Ulus a söyledikleri Aydın, (Özel aytarımızdan) — Türk tarihi araştırma kurumu başkanı Bayan Afet'le Trakya go- nel ispekteri General Kâzım Dirik ve kurul üyelerinden Eskişehir saylavı Profesör Yusuf Ziya, Pro- fesör Fuat Köprülü, Konya sayla- vı Muzaffer Göker, Doçent Nimet Akdes, öğretmen Ahmet Sadi, Pa ris büyük elçimiz Bay Suad'ın eşi »e kızları ve diğer öğretmenler özal otokarla dün İzmir'den Söke- Ş * ye gelmişlerdir. Burada Aydın il- bayı Bay Özdemir Günday ve Sö- ke Parti ve Halkevi işyarları tara- fından karşılanmışlardır. Otomo- billerle Söke'den ayrılan kurul (Balat) köyündeki (Milet) yıkı - larını gezmişler orâdan (Yeni Hi sara) geçerek (Didin) tapınağını incelemişlerdir. Yeni Hisar'da Ay- dmn Halkevinden bir kurul Halke vi adına konukları selâmlamıştır. ( Sonu 2. inci savfada* luş ancak yüksek bir ökeliğin ve: rimi olabilir! Ve arlattı: — Bizim dil çalışmamızın iki .ayrı amacı vardır. Biri; yukarda söylediğim gibi yüksek ilim dava- sıdır. Bunu bütün - varlığımız ve araştırma gücümüzle koğalıyoruz, öteki daha fazla pratik bir iştir. Biz, on sekiz milyon türkü kısa za- manda okur, yazar ve okuduğunu anlar bir hale getirmek istiyoraz. Bu da ancak herkes için yazılan yazıların lıerhılç_!. kolaylıkla an Taşılabilecek temiz, sade ve alışıl- meş bir dil ile yazılmasına bağlı: dır. İşte bilinen yahut ne demek olduğu kolayca sezilebilen sözle. ( Sömr 2inci sayıfada ) 0 eeei — Bayındırlık Bakanı - mız B. Çetinka_);ı bugün geliyor Epi zamandanberi doğu ille - rinde bir etüd gezisine çıkmış olan Bayındırlık Bakanımız B. Ali Çe- tinkaya'nın bugün Kayseri yoluyla geleceği haber alınmıştır. Bakan doğu illerinde yapılacak bayındır- lık işlerini incelemiş olduğundan geziye özel bir önem verilmekte- dir. bazı notlar Falik Rıfkı Atay Kayseri kambinasınm açılmasın: İ dan dolayı yerimiz olmadığı için-i Koyamadığımız bu değerli yazıyı yarınki sayımızda okuyacakemız, — İ Tarih kurulunun araştırmaları ile Kayseri dönüşü *Geçen yıl, mayısın sıcak bir gününde, Başbakan'ın dört yanı - na sarmış, çoluklu çocuklu, çaraşf - lı mölonlu bir küme halinde, uç- suz bucaksız tarlalar arasından, kül rengi toprakları havaya kaldı- rarak, çıplak bir - barakaya ve bomboş bir genişlik ortasında ha- lılarla süslenmiş tahta bir kürsüye doğru ilerlediğimizi hütırlıyorum. Gene hatırlıyorum ki Başba- kan o kürsüye çıkmış, bir yandan Kayseri istasyonuna, öte yandan doğudaki dağlara kudar uzanan boşluğa - ileriyi şok iyi gören kes kin Bbakışlı gözlerini dikerek: * ... Bir yıl vorrü, buraya' gelan lerin gözlerini bamaştıracak olan büyük eser diye başladığı sözlerini - Ltraz sonra kendi eliyle Ka Sommanacan Ü l3 İA TU KM Y YraR KUUK Y Her yerde 5 kurus Seee ei Erciyaşın gölgesinde temelini attığı - dokuma fabrika- sının nasıl bir. kurum - olaca; nasıl çalışıp, neler yapacağını an- latarak;, bitirmişti. 20 mayıs 1934 gününde Kay seri istasyonunda durmuş - olanıı tıpkı tıpkısına eşi denilebilecek bir özel tren, öteygün de - orada durdu. Dekor, ufak tefek farklar- la, onaltı ay önceki dekordu. Du- rak rıhtemana gene asker ve polis'e dizilmişti. Bunların ilerisinde ne Kayseri ilbayının sevimli gülümseyordu. Gelenleri karşıla - yanlar gene ,hemen hemen, aynı adamlardı . Fakat bu sefer durakta - inil medi; karşılayıcılar da trene bin diler. (Sonu $ inci sayfada) Fokrikayi yeren namul Birar sanra kumas topu hafinde satışa ır

Bu sayıdan diğer sayfalar: