October 7, 1935 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

October 7, 1935 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1935 PAZARTESİ 935 Nüfus sayımı Y. Kemal Tengirşenk — Sinop saylavı Orta çağ sistemi, vergi ve as- ker almak bakımlarından nüfus sayımını pek zorağlı görmiyordu, netekim osmanlılığın Timar ve Ziamet teşkilâtı ve vergi sistem- leri de bu işe lüzum göstermemiş- tir, Bütün ülkeyi kaplamak ve de- vir yapılmak üzere arda (ayle) lerin ve kişilerin sayısını ve sa- natlarını defterlere geçirme şek- linde yâpılmakta olan yeni usul- le nüfus sayımı yeni memleketle- rin buluşudur. İlk önce 17 inci a- sırda Kanada'da Yeni Fransada (Çucbec) Kebek'te yapılmıştır. Bu anlamda nüfus sayımını bizde de ilk deaf 927 de yeni Tür- kiye'de, cumuriyet yaptı. Nüfus sayımı yapmak, bunun yapıldığı gün ulusun âdeta ens- tantane bir resmini çıkarmak de- mektir. Bu tesme bakarak ulusun © gün ne kadar kişi olduğu ve ara- nılan sıhhatların o gün ne halde bulunduğu görülebilir. Bizde 927 de yapılan sayım ilk önce nüfusumuzun, türk ulusunu küçük göstermek istiyenlerin o günlerde inadla iddia ettikleri gi- bi en çok 8-9 milyon değil, 13 mil- yon 600 küsur bin olduğunu gös- terdi. Bu bilgi ile beraber, kadın- larımızın erkeklerden biraz fazla, nüfusumuzun ancak yüzde 42.27 si evli, ulusun asıl yetiştirici ve yapıcıları olan orta yaşlıların (20 ile 60 arası) bütün nüfusa nisbeti başka ülkelere göre daha az (yüz- de 46.52), okumak bilenler (eski harflerle) ancak yüzde 8.16, bir iş tutan yani meklek veya sanat sa- hibi olanların hiç bir iş tutmıyan- lara nisbetle gene az (bütün nü- fusun yüzde 39.26 sı meslekli, 60.74 dü mesleksiz), bu yüzde 39.26 iş tutanların 32.05 gi çiftçi, 2.20 si sanayici, 1.80 zu tüccar, 1.84 dü devlet memuru, 1.28 zi öz- gür meslek sahibi olduğunu öğ- rendik. Gene bu sayımdan anladık ki nüfusumuzun yüzde 13.58 zi evle- tinde aralarında türkçeden başka bir dil ile konuşuyorlarmış, Nüfu- sun ülkede dağılması yönünden de 3,305.000 kişi ilbaylık ve ilçe merkezlerinde, 10,354,000 kişi de kamun merkezlerile köylerde o- turmakta imiş, kasabalarımız köy denecek derecede az nüfuslu imî_.ş_ ülkenin tabiat şartlarına göre nü- fusumuz rasyonel bir surette yer- leşmemiş. Bütün ülkede ortalama olarak kilometre murahbama 18 927 nüfus sayımının yanmfiı yapılan tarımsal ve endüstriel tahrirler de bize daha birçok şey- ler öğrettiler. ci Ben; nüfus sayımının verdiği bilgilerin yalnız ekonomik alanla- rından bazılarını aldım, daha bir- çok bakımlardan dediğim resim gözden geçirilir ve başka başka bilgiler çıkarılabilir. Hi Görülüyor ya bütün bu öğren- diğimiz şeyler türk ulusunun sıh- hatları, ulusun sosyal yapısının unsurlarıdır. Bu ülkeler yaşıyan bir varlığın ilkeleri oldukları için bir kararda kalmazlar, değişirler. Bugün bizim türk ııl_usşmşm bu ilkeleri hakkımdaki bilgimiz 927 yılında bulundukları hali göste- rir. O vakittenberi acaba bu sıfat- ların, bu unsurların her biri ne ol- du? Büyüdü mü Küçüldü mü? U- lusal ya büyük akıntıları- nın akışları ne halde? Tuttukları istikamet nasıl? Ulusal yapı iyile- $iyor mu, kötüleşiyor mu? Nüfu- sumuz artıyor mu, eklıl.lygtvmıl: Evlenme, doğum — nasıl gidiyor? Ölüm eksiliyor mu? İş tutanların sayısı ziyadeleşiyor mu ve ne nis- bette? Yavaş yavaş n ları artıyor mu? Endüstri bölgele- ri meydana geliyor mu? Endüstri leşiyor muyuüz? Evlerinde türkçe- den başka dil konuşanların sayısı azalıyor mu? ee mraR nı, demek İ İ un pısındaki değişmenleri, büyük a- Kantıların kuvvetlerini, yönlerini Ööğrenme ve arkasından — gidebil- me, ancak yukarda söylediğim resim çekmenin, başka sözle, nü- fus sayımının birkaç yılda bir, daha yapılmasile imkânlı olabi- lir. 935 yılının önümüzdeki ilkteş- rin ayının 20 inci pazar günü ya- pılacak nüfus sayımı, yalnız” nü- fus ilmi ile uğraşanlar için değil, bütün türkler için çok önemli bir iştir. Dediğim gibi türk ulusunun yapısında işleyen kuvvetleri yal- nız statik halde biliyoruz, bu can- lı bedenin yaşarken aldığı durum- lJar, ilerlemeler veya gerilemeler hakkında daha ilgimiz yok. Bu sayım bize bu bilgileri verecektir. Bugünkü günde hele sosyal yaşamada ilimsiz. sanat yapıla- maz. Bilgisiz iyi iş görülemer. Nüfusun ilkelerine, ulusun akın- tılarına şu veya bu yönü vermek istiyenler kesin olarak o akıntı- ların, ilkelerin gidişini, durumunu çok doğru olarak bilmek zorunda- dır. Nüfus sayımının sınıflanma- sından alınacak sonuçlar ulus için olsun, yalnız ilim için olsun çalı- şacaklara işte bu imkânı verecek- tir. 'a Sonra kuvvetle umulduğu gibi türk nüfusunun unsurları 927 den- beri 8 yıl içinde epeyce ilerlemiş- tir. Bu ilerleme herkesin önüne konurken derecesi çok doğru ola- rak belitilmiş olmalıdır. Onun için kanunun koyduğu yüküm ol- masa da gene sayım işinin tali- matın söylediği gibi yapılmasına çalışmak, bu yolda elinden gele- ni yapmak her türk için milli bir borçtur. Hali, srfatları bulunup söylenecek biziz, türk ulusu, ken- dimiz hakkındaki bilgilerin pek doğru olmasına kıskançlIrkla çalış- malıyız. Ekonomi bakımından — nüfus, ekonomik çalısşmada fizik muhit! işletmek için lâzım olan emeği veren ve bu emeğin ürünlerile ge- çinen objektif varlık, topluluktur. Nüfusumuzun hareketleri, ekono- mik yaşamamızın en köklü unsu- rudur. Ülkemizde mal yetiştirmenin ve yapmanın, iç ve dış tecimin bir- az köklüce değişmelerinde, kapi- tal meydana gelmesinde, aylıkla- rın, gündeliklerin ve Üüremlerin mikdarında, düşüp yükselmelerin- de, girişim fikrinin ilerlemesinde ve bunlara benzer ekonomik oluş- larda hep nüfus hareketlerinin etkileri vardır. Ulusumuzun baş- ka uluslarla ekonomik alanda ya- pılacak kıyaslamalarında ilk ön- ce göz önünde bulundurulacak varlık nüfusumuz ve onun sıfatla- t değil midir? Sözün kısası, bu sayım sonu- cunda yapılacak sınıflamalar İs- tatistik Genel — Direktörlüğünün dediği gibi (bize nüfusumuzun yaş teşekküllerini gelişimindeki kuvveti ve kapasiteyi, okur ya- zar nisbetini, faal ve gayrifaal nü- fus mikdarını, malüliyetlerin ne- vini ve derecelerini mesleki inkı- sam vaziyetini... vs.) gösterecek- tir. Bu çok faydalı ulusal işin ek- siksiz başarılması için hepimiz gösterilen ödevi gereğile yapma- ga çabşalım. İzmirde üzüm, satışı İzmir, 6 (A.A.) — Bu hafta i- çinde borsada 5 kuruştan 16 kuru- şa kadar 34 bin 353 çuval üzüm ve 4 kuruş 10 paradan 18 kuruşa ka- dar 16 bin 233 çuval incir satlmış- tır. Mevsim başlangıcından şim- diye kadar satılan üzümler 253 bin 16 çuvaldır. TU incir ULUS SAYIFA 3 İÇ HABERLER İstanbulun kurtuluşu Yıldönümü süel törenle ve coş- kun gösterilerle kutlandı. İstanbul, 5 (A.A.) — Şehrimi- zin kurtuluş günü bütün halkın sevinç ve gösterilerile kutlanmış- tır. Şehir baştan başa donanmış- tır. Vapurlar, tramvaylar her yer bayraklarla süslüydü. Saat dokuz- da Sultanahmmed meydanında sü- el mektepler ve kıtalar, izciler, mektepliler esnaf — teşekkülleri toplanmış ve kurtarıcı ordu komu- tanının İstanbula ayak bastığı tam saat onda atılan 21 topu hal- kın ve bütün nakil arabalarının bir dakika durması takib etmiştir. Li- mandaki vapurlar düdük sesleri- le bu dakikayı kutlamışlardır. Törenalayı öonu beş geçe Sul- tanahmedden yürüyüşe başlamış Salkımsöğüd ve Köprü, İstiklâl caddesi yoluyla Taksim cumuri- yet alanına varmıştır. Yollarda halk askerlerimizi şiddetle alkışlamışlar ve üzerleri- ne ciçekler atmıslardır. Taksim alanında erkinlik marsı çalındıktan ve bayrak çekme res- mi yapıldıktan sonra anıta bir çe- lenk konmuştur. Gençlik ve şar kurulu adına verilen söylevlerden sonra büyük geçid resmi yapılmış- tır. Her tarafta şenlikler devam et- mektedir. Dün öğleden sonra şehir adına bir heyet İstanbul kumandanlığı- na giderek şehrin orduya olan şük- ranlarını sunmustur. Gece ilbay Üstündağ kahra- man ordu şerefine Perapalasta büyük bir şölen vermiştir. Bütün halkevlerinde ve Parti merkezlerinde, genel alanlarda halk eğlenceleri ve süvareler ha- zırlanmıştır. Ankara radyosunun salon orkestrası Yeni bir kadro yapnlarak prog anın zenginleştirildiğini yaz- Zımız Ankara radyosuna Cumur başkanlığı filârmonik orkestrasın dan seçilmiş bir salon orkestra takımı da <katışmıştır. Resimde progrtama göre bu yeııl_ değişimde katınmış oları "ilarınonik sa!on or: kostra takımı görülmektedir. RADYOLAR ANKARA 19.30 - Salon örkestrası; P. Lâineke: Gece Berlin, Potpuri Morart: Kartet No, 21, Re majör Allegretto. Andante, Menuetto, Final 20.10 - Sporcu konuşuyor 20.20 - Hafif plak musikisi 2045 Haberler ISTANBUL Bayanlara jimnastik derşi. Ba. yan Azade Tarcan Sahne musikisi Hafif musiki Spor konuşmaları. Sait Çelebi Romen halk musikisi, Estega- çe ve arkadaşları Bayan Bedriye Tüzünün işti- rakiyle radyo caz ve tango or. kestraları (Türkçe sözlü eser- der) 2135 Son baberler « borsalar 2150 Plük neşriyatı 18 18.20 1840 19.20 19.50 20.30 NYUWHZ Altıncı Tıb kurultayı (Başı 1. ci sayıfada) ÖĞLEDEN EVEL li de: Açılış töreni: ÖĞLEDEN SORA saat 14: A — Toksikomoni: 1 — Türkiyede alkolizm me- selesit O. Prof, Mazhar Osman Uzman (İstanbul) ve Prof. Fah- reddin Kerim Gökay (İstanbul) 2 — Türkiyede diğer toksiko- maniler: Prof, Nazım Şakir Şa- kar (İstanbul) ve Dr, Şükrü Yusuf Sarıbaş (Ankara) 3 — Toksikomanilerin tüzel trp yönünden incelenmesi: Prof. M. Hayrullah Diker (İstanbul) ve Dr. Ahmed Şükrü Dimen (İstan- bul) B — Raporlar üzerine konuşma € — Özgen bildirişler: 1 — Tp fakültesi akıl hasta- lıklar seririyatma giren Toksiko- manilerin sosyal sınıfları: Dr. Ali Rıza (İstanbul), 2 — Alkolün besleyici rolu var mıdır? Dr, İ, Zati (İst>-bul), 3 — Göz firengisinde ateş te- davisi: Prof. Niyazi İsmet Gözcü (İstanbul) 4 — Gözde kemik teşekkülleri: Prof, Hamdi Suat (İstanbul) 5$ — Filmin öğretmede ehem- miyeti ve yürek isleyiş filmi: Prof. H. Wmterstein (İstanbul) 6 — Kısırlığın modern teşhis ve tedavisi: Prof. Ali Esat (İstan- bual) Tarih araştırma kurulu döndü Cuma günü akşamı Yozgad yo- luyla Alaca höyük kazısına git- miş olduğunu yazdığımız türk ka- zı kurumu üyelerinden Bayan A- fet, B. Saffet Arıkan, B. Yusuf Zi- ya, B. Muzaffer, B. Faik Reşid U- nat, B. Hasan Fehmi Turgal ve B. İsmail Hakkı dün sabah şetı- rimize dönmüşlerdir. Gezide Ala. ca höyükte yapılan kazı ile kavcı- dan yeni çıkarılan tariht eserler incelenerek müzeler genel direk- törü B. Hâmid Zübeyr ile uzman B. Remzi Oğuzun verdikleri izah- lar dinlenmiş, ayrıca Boğazköye gidilip Yazılı kaya bııtığ olmak üzere tarih bakımından önemli birçok yerler gezilmiştir. Dün sa- bah şehrimize gelen kurulla bera- ber uzman B. Remzi Oğuz da gel- mistir. Çankırı ve Boluda teprem Çankırı, 6 (A.A,) — Bugün sa- at 9 da şehrimizde bir teprem ol- du. 10 saniye kadar süren bu tep- remde zarar voktur. .Bolu, 6 (A.A.) — Bu gece sa- bahs karşı saat 4 buçukta doğuya doğru şiddetli bir teprem oldu. Üç saniye süren bu tepremin - şidde- tinden bütün şehir halkı uykudan uyanmıstır. İstanbhul gazetelerinin başyazıları da B. Velid, “La- vajin — Zamanda çıkan bir resmi dolayısiyle,, imzalı ya- zıda Zaman gözetesinden şikâyetçi ol- duğu haberini büyük hayretle haber aldığını, filvaki resmin altında yazılı o. lan (Laval Habeşistanı İtalyaya bir pu. a satarken) ibaresinin birsz ağıt oldu- ğunu söylüyor ve diyor ki: “Dünyi bugün büyük bir felaketin arifesinde imiş gibi müthiş endişeler i- çinde şaşkın bir hale gelmiştir. Bütün bu karışık ve tehlikeli ahvale ise mün. hasıran 7 kânunusani mülükatı sebebi. yet vermiştir. Zaten bu hakikati, fakat bizden çok sonra fransız gazeteleri de yazmıştı. Ezcümle Lavale dost olan “Le Jour,, gazetesinde de aynı mealde yazı- lar çıkmıştır. M. Laval'in sıyasasına muhalif olan fransız gazeteleri ise bizim yazdığımı- zın belki on misli şiddetli yazılar yaz. maktadır. Meselâ (Hümanite) - gazete. sinde fransız başvekilinin, bizim tercü- mesine bilç cesaret edemiyeceğimiz tarzda hücümlar vıpı!:ıhıdn'. Maamafih, lâtife bertaraf (Zaman) da, ekseriyet itibariyle türklerde, fran- sızlara dostturlar, Hiç bir türk gazete. si bilerek fransızları gücendirmek is. temez, Bizim maksadımız da M. Lava- Vin siyasetini tonkittir. Yoksa muhterem fransız başvekilinin şahsını rencide et- mek bir dakika hatırımızdan bile geç. mermiştir ve geçemez. Öyle Ümid ederiz ki eğer M. Laval Cenevredeki gaileli işler arasında bugünkü yazımızı da o. kumaya vakit bulursa verdiğimiz izaha- tı VAS ve muükni pörür.,, da B. Asım Us İn. KURUN gilterenin — habeş işinde İtalyanın karşısıma çıkması İtal- yamıa besaplarını alt üst ettiğini ve me. selâ iki yüz bin askerle hallini amduğu davanın bugün daha pek çok askere ve masrafa mal olacağı anlaşıldığını söy. Tiyerek diyor ki: *“Razla olarak bugün yarın toplana- eak olan uluslar kurumunda almacak ekonomik zecri tedbir kararı da İtalya nın finansal ve ekonomik vaziyetinde. ki ağırlığını bir kat daha ağırlaştıracak. RiTen Asım Us yazısını şöyle bitiriyor: — *Demek istiyoruz ki İngiltere ister- se habeş meselesinin hallini sadece u- zun zaman sürüklemekle İtalyayı eko. nomik bir buhran içinde eritebilir. Ve şayed İtalya İngilterenin istediği yola gelmemekte csrar ederse en hafif bir şekil olmak üzere bu netice beklene. bilir.., h *0, B. Yunuz Wadi Cı.ımhunyol Uluslar sösyetesi. nin babeş . italyaa anlaşmazlığı karşın sındaki durumunu inceliyerek diyor kiz « Şimdi cemiyet başkamı harbın em. ri vakil önünde alâkadarlara: ” Şu kadar zaman zarfında savaşı ke. sin,, - Diye nasihat edecek ve bu müddet içinde kendi nasihatinin dinlenip din - lenmediğine bakacaktır. Şimdi artık müd detin az çok krsa olacağına hükmoluna- bilir. Ondan gonra ize eğer hâlâ sa.dğ bitmemişse 6 zaman on altıncı madde . nin müeyyedelerini tatbika mra gel - <. Ür. Bunda da derhal şiddete gidilmi. yerek işe ilk önce en yumuşak tedbir . lerden başlanacağı anlaşıdıyor. Ekono « mik ve finansal tedbirler her halde cç . miyetin imkân olabileceği kadar fazla dikkat ederek savaşı Habeşistandan dı şarı sıçratmamağa çalışacağı anlaşılmak tadır. Avrupa devletlerinden, Milletler Cemiyetinde üye bulunan diğerleri ara —— sında herhangi bir ahenksizliğe sebebiyet ves smek düşünce- * — yavaşlığın aa hca etkilerinden biridir. Savaşa tutuşan ların bu vaziyetten istifade ederek -: günlerde biribirleriyle — çarpışma — işine rahat rahat devam edeceklerine şüphe yoktur. Her gün daha ziyade temkintl devranan cemiyet hadiselerden asla mik , tecssir olmuyarak muahede için en mu . vafık zamanı bekliyecek demek oluyor. Müdahale de savaşın genelleşmesine mey dan verebileceğinden diğer devletleri b te böyle bir uçuruma sürüklenmekten u. zak kalmak istiyorlar. Böyle telaşa kapıl. mayan bir temkinle yürüdükçe, ce-*ze. tin gerçek barışa hizmet eden muvaffak bir yolda yürümüş olacağına şimdiden ve memnuniyetle hükmedebiliriz. Ara yerde, Fransa İngiltere ile an . laşması ilerliyor, ve cemiyet için de bu- lunmıyan başlıca devletlerin nasıl ha - rektete geçecekleri üzerinde de çalrşr-ar, Afrika doğusuna çivilemek ve mümkün se onu orada eöndürebilmektir. İnşallah muvaffak olunur.,, 1

Bu sayıdan diğer sayfalar: