26 Temmuz 1936 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

26 Temmuz 1936 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

j K ; ; İ '.F i : SAYFA 2 HAFTALIK SİYASİ İCMAL ÜÇ YÜZ YILLIK MESELE Boğazların tarihi — mukadderatında ehemiyetli bir merhale teşkil edecek o- dan Montrö mukaelesi geçen pazartesi akşamı imzalandı. Montrö mukavelesi Hünkâr iskelesi muahedesinin imzasın- dan beri yüz üç yıldır sürüp giden bir meseleyi bütün alâkadarların menfaat- derini telif eden bir şekilde halletmek- tedir. Gerçi boğazlar meselesi Hünkâr iskelesi muahedesinden de daha eski ve Rusya'nın Karadeniz sahillerine inme- siyle başlar. Fakat en had şekline 1833 mukavelesinin imzasiyle girmişti. Yuz senede boğazlar meselesinin halli için yapılan anlaşmalar bütün alâkadarların Meniaatlerni telif etmediği için devam. ir olmadı Hünkâr iskelesi muahedesi, yatnız Rusyanın menlatini koruyordu. - Bunu İngiltere bozuverdi. 1841 mukavelesini ruslar kerhen kabul ettiler. Paris mu- 'ahedesi Rusyanın emniyetine karşı bir suikasttı. Nihayet Rusya on beş sene #sonra bunun ahkâmını değiştirdi. 1871 Anlaşması da rusları memnun etmedi; gibi, Osmanlı imparatorluğunu müşkül bir vaziyete koydu. Lozan mukavelı de dostumüz Rusya tarafından - tasdi edilmedi. Şimdi ilk defadır ki bir tarat tan Akdeniz, ikinci taraftan Karadeniz devletlerinin menafaatlarını telif eden ve üçüncü taraftan da Türkiyenin emni- yetini koruyan bir mukavele - imzalan - nuştır. Bu, cumuriyet harici siyaseti na-| muna büyük muvafakiyet olarak kayd- edilmek lâzımdır. MONTRÖ MUKAVELESİ VE İTALYA Montrö müzakerelerine İtalya iştirak etmedi. Ve geçen pazartesi de/ muahe - deyi imzalamadı. Montrö müzakereleri başladığı zaman, İtalya, zecri tedbirler yüzünden müzakerelre iştirak etmiye - ceğini bildirmişti. Montrö müzakereleri başladıktan sonra zecri tedbirlerin kal- dırılmasına karar verildi ve bunlar tem- muzun on beşinden sonra filen de kal- dırılmıştır. Buna rağmen İtalya, şu ve bu behane ile Montrö mukavelesini im- zalamamakta sarar ediyor. İtalyanın Montrö mukavelesini im- zalamaması doğrudan doğruya Türkiye- ye karşı bir hareket telakki — edilemez. Bu, Musolininin Türkiye siyasetinden ziyade Avrupa siyasetinin bir tezahürü. dür. Bir defa İtalya, zecri/ tedbirlerin tatbikinden beri henüz Avrupa devletle- Fiyle teşriki mesai siyasetine geri dön- memiştir. Önce zecri tedbirterin kaldı. rılmasını istiyordu. Bunlar kaldırıldı. Şimdi de İngilterenin Akdeniz devlet- leriyle giriştiği misakın bozulmasını is. iyor. Bu da bozulursa, İngilterenin Akdenizdeki kuvvetlerinin eski vaziye te ireac edilmesini istiyecek, Belki de Habeşistandaki italyan hakimiyetinin tanınmasını da şart koyar. Nerelere ka- dar ileri gideceği belli değil, her hal- de görünüyor ki - Musolini ” kendisini ağır satmak ve garbi Avrupa devletle- riyle etşriki mesaiye başlamazdan ev - vel, bir takım mütalebatınr kabul ct tirmek ister. Bu maksatladır ki Alman- ya ile kur yapmakta ve hattâ alman - Avusturya anlaşmasını da / benimse - mektedir. İtalyanın politika manevrası bu olduğuna göre, boğazlar meselesin- de İngiltere, Fransa, Rusya ve diğer devletlerle teşriki mesai eder gibi gi Tünmek istememesini bize karşı bir hu- sumet diye kablul etmek doğru olmaz. İtalya, bugün takib ettiği siyaset ma: nevrasını değiştirince Montrö mukave- desini de imzalıyacaktır. Avusturya - Almanya anlaşması iki buçuk sene evvel imzalanan Lehistan - Almanya misakr gibi dünyayr gafil av- ladı. Malümdur ki harbta mağlüb olan almanya, Versay sulhiyle hem - şarkta, hem garbta, hem de cenubta arazi kay- betti. Almanyaya eski hududlarını ia- de etmek harbsonrasr alman hükümet- lerinin hedefi olduğuna göre, alman vi tazyikr da Üç istika - kabul etti. On sene sonra de Hitler Le- histan ile on senelik bir misak imza - Jadıktan sonra Almanyanın bütün he- Ankara Birası defi Avust görünüyordu. Şimdi Hitler Avusturyanın istiklâ- Tini tanıyor, iç işlerine müdahale etmi yeceğini kabul ediyor. Görünüşte bu Avusturya lehine bir anlaşmadır. Fa - kat bu, işin zevahiridir. Hakikatte ge- çen hafta yapılan anlaşma, Avusturya- n Almanyaya manen ilhakıdır. Çün- kü anlaşmanın üçüncü maddesine göre, Avusturya, dahili ve harici siyasetini, bir alman devleti olduğunu göz önün. de tutarak ona göre tanzim edecektir. Bunun manası nedir. Ya çok şey ifade eder; yahud da bir manası olmuyabilir. Fakat alman milli vahdeti hareketinin karşısında bunun 'ya üzerine toplanmış gibi fından ilhak edilen Avusturyanın ikt saden ve siyaseten de Almanyaya ilti- şeklini almış gibidir. İtalyanın bu işte ne rol oynadıi eyice malüm değil. İtalyanlar, Avus- turya - Almanya mukarenetine Muso - dininin yardım ettiğini iddia ediyorlar. Eğer bu doğru ise, Musolini, anlaşma- nn Avusturyaya istiklâl temin eden maddesini görüyor. Avusturyanın al - man devleti gibi hareket edeceği hak - kındaki maddenin şümulünü anlamaz- Jıktan geliyor demektir. - Musolnünin safderun olduğuna ihtimal verilemez Fakat belki de bugün için böyle gör mek işine elverir. 1SPANYADAKİ KANLI 'BOĞUŞMA İspanya son intihabatta ekseriyet kazanarak iktıdarı eline alan sol cenah hükümeti, büyük bir ihtilâl karşısında kaldı. İhtilâlin ani sebebi kıral partisi- 'ne mensup eski nazırlardan Sotels na- mında bir zatın zabıta kuvvetleri tara- fından katli ise de bunun İspanyayı sosyalistlerin elinden almak maksadiy- le tertip edilmiş şümullü bir — hareket olduğu anlaşılmaktadır. İspanyadaki sosyalist rejimini sağ cenah partile- rinin kolay kolay hazmedemiyecekleri âşikârdı. Binaenaleyh geçen intihabat- ta sosyalistler İspanyanın mukaddera- tını ellerine aldıktan sonra kıralcılar, faşistler ve her nevi sağlar - sosyaliz hükümetinin icraat ve faaliyetini ta - kib ederek fırsat kollamaya başladılar. Sosyalist hükümetinin de aranılan fır- satı hazırlamak ister gibi bir yol takib ettiği inkâr edilemez. Bir defa yeni bi kümet Fransadaki sosyalist ” hükümeti gibi bir takım grevlerle karşılaştı. İşçi hükümetinin böyle işçiler ” obstrüksi yonu ile karşılaşması vaziyetini sarstı. in muhafaazsı — vazifesile mükellef olanlar bir takım zorbalıklar İspanya âdeta hü- kümetsiz bir memleekt halini aldı. Nihayet isyan Fasta başlamış ve İs- panya yarımadasına sirayet etmiştir. Bu hareketin nasıl neticeleneceği bu dakikaya kadar malüma değil .Her iki $taraf da muvaffakiyet iddia ediyor. Faşistler ile sosyalistler arasında başlı- yan bu kanlr boğuşmanın neticesi /lerin milletler arası münasebetlerin de de rol oynadığı bir sırada Avrupa iyaset sahnesinde tesirlerini göstere - cektir . ÜÇLER LOKARNOSU Lokarno muahdesi geçen martta Al- manya tarafından yırtıldığı günden be- Ti 1925 senesinde bu muahedeyi imza - Jayan beş devlet - İngiltere, - Fransa, Almanya ve Belçika - arasında bir iç. tima yapılması düşünülmektedir. Fa- kat müahedenin yırtılmasını takib e- den günler içinde, Almanya işgal c len mıntaka hakkında teminat verme - dikçe, Fransa Almanya ile karşılaşmak istemedi. Sonra zecri tedbirler kalkma. dıkça İtalya, hiç bir devlet ile karşı karşıya gelmek istemiyeceğini bildi Şimdi artık Almanyadan hususi bir teminat istenilmiyor. İtalya - hakkında tatbik edilen zecri tedbirler de kalktı Fakat bu devetler hâlâ küskün vazi - yettedirler. Bunun için beş tarafir ol « Mmasr icabeden Lokarno konferansı üç tarafir olmak üzere Londrada toplan: mıştır. Lokarno konferansı beş taraflı da olsa, bir neticeye varamazdı. Çünkü Lokarno muahedesinin imzalandığı on Bina ve arazi ve leri ve hususi idare Bina ve arazi vergilerinin vilâyet hu- susi idarelerine devri dolayısiyle, ha sara uğrayan arazi vergiler retle tahakküktan indirileceği hakkı da Dahiliye Vekâleti vilâyetlere bir t mim göndererek bu hususta Vekâletten mezuniyet alınmasını Arazi vergi deri için de 4 taksit tesbit Hususi idareter bu günlerde başlıyacaklardır. dirmiştir. leri için 2 ve bina vergi- edilmiştir Yalnız Dahiliye Vekâleti ile, Maliye Vekâleti arasında, 2871 numaralı kanu- 'nun 8 inci maddesinin sureti tatbiki ü- zerinde, bir noktai nazar ihtilâfı çık- mıştir. Mali sene tahsilâtı tahakkuka esas it- tihaz edilirken, sabrka ve haliye tahsi- lâtının her ikisi mi, yoksa - bunlardan yainız haliye tahsilâtının mı nazarı dik- kate alınacağı bu ihtilâfın - mevzuunu teşkil etmektedir. Her ikisi birden göz- önünde tutulduğu takdirde, idarei hu- susiyelerin eline geçen mikdar çok a- zalmaktadır. Bu yüzden hususi idare- ler büdcelerinden tenzilât yapmak icab ettiğinden, bazı vilâyet büdcelerinin tas- diki de gecikmiştir. Maamafih, bina ve arazi vergilerinin hususi idarelere devri, nihayet mahalli idareleri ikdar ve terfih etmek oldu- Huna göre bu ihtilâfın pek yakında hal edileceğini alâkadarlar temin etmekte- dirler. Ekonomi Bakanlığında Yeni tayinler Ekonomi bakanlığı Sınat mülkiyet müdürü B. Necati, küçük sanatlar mü- dürlüğüne, değerli hukukçularımızdan B. Hıfzı Oğuz Bekata sanayi umum muamelât müdürlüğüne ve şube müdür. lerinden B. Sadi de Sınai mülkiyet mü- dürlüğüne tayin edilmişlerdir. Yeni mü- dürlere bü vazifeletinde de muvaffal yetler dileriz Kömür yakan vasıtalar sergisi Şark demiryolları idaresi, 16 ikinci- kânun 1937 de Ankara sergi evinde açı- lacak olan kömür yakan vasıtalar ser- isine ziyaret maksadile gelecek olan- Jara umumi tarife fiatları üzerinden yüzde $0 ve teşhircilerle teşhir eşyası için yüzde 70 nisbetinde tenzilât yap- mağı kabul etmiştir. Tenzilattan isti fade namesini ibraz etmek lâzımdır. Bu tenzilt serginin küşad tarihin- den $ gün evel başlayacak ve kapanış tarihinden $ gün sonraya kadar devam edecektir Doyçe Levant Layn vaptr kumpanya- St da vapurlarile Hamburg, Bremen ve Anvers limanlarından sergi için liman- larımıza getirilecek eşyalar için yüz- de S0 tenzilât yapacaktır. Tenzilat ser- giden iki ay evel başlıyacak ve sergi ka- pandıktan bir ay sonraya kadar yapr. lacaktır. * sergi komiserliğinin tasdi bir senedenberi Avrupada vaziyet çok değişmiştir. Fakat üç taraflı bir lokar- 'no içtimar istihdaf edilen gayelerden hiç birine varamaz. Lokarno, on bir sene evvel, garbi Av- rupa sulhunu sağlamlaştırmak için ya- pılmışti. Yani garb sulhunu şark sul - hundan ayırıyordu. Fransa - Rusya an- Jaşmasından sonra artık şark ve garb büyük harbtan evvelki Fransa - Rusya askeri ittifakından sonra olduğu gibi biribirine — bağlanmıştır. Binaenaleyh maksad Avrupa sulhunun sağlamlaştı rılmas rise, 1926 senesinden başka ve yeni şartlara uyacak şekiller Tazımdır. aramak rgi- | İki milli bankamızın bir teşebbüsü İş ve Ziraat bankaları, İzmirde üzüm fiatlarının istikrarını temin etmek için kurulan Tariş gibi, Türkiye elma ihra- <catını tanzim etmek üzere de bir şirket kuracaklardır. Geçen ay içinde, meyve istihsal mın- takalarında, Ekonomi bakanlığının yap- tırdığı etüdlerden sonra bu şirketin ku- Tulmasına karar verilmiştir. Şirket, ilk olarak Karadeniz sahilin- de Atinada bir kuru elma fabrikası ku- Tabiatin istandarize ettiği bu havali elmalarından bir kısmı yaş ola- Tak ihraç edilecek ve geri kalan kısmı makina ile soyulup kurutulduktan ton- a dışarıya gönderilecektir. Bir çok Avrupa piyasaları ve bilhas- sa Almanyanın yaş ve kuru elmaları- mız için iyi bir mahreç olacağı kuvvet- le umulmaktadır. Şirket Atinadaki fab- rikada mütahassıs işçi yetiştirdikten sonra diğer elma istihsal mıntakaların- da da fabrikalar açacaktır. Fabrika için bir mütehassıs getirtilmektedir. İki milli bankamızın elmadan sonra diğer meyveler üzerinde de meşgul o- Jacağı haber verilmektedir Dahiliye Vekâletinde tayinler Dahiliye vekâleti, yeniğen ihdas edi- i— ee İ HABERLE 26 TEMMUZ 1936 PAZAR Yağmurlar ve seltren hattında bozukluk yaptı Eveli günkü şiddetli yağmurlardan meydana gelen sel, Kend ile Sincan köy arasındaki demiryolu hattının 1$ kilo- Metrelik bir parçası üzerinde büyük tah- ribat yapmıştır. Sel muhtelif istasyon- larda bulunan yarma ve kasaları da alıp götürmüştür. Demiryolu hattının bozul- duğu hakkında Ankaraya gelen haber- ler üzerine devlet“demiryolları umum direktör muavini B. Cemal Hidayet bi yat katariyle derhal vaka yerine gitmiş ve selin hat üzerinde yaptığı eh miyetli tahribatı gördükten sonra lâzım gelen emirleri vererek şehrimize dön- müştür. Tahribat mahalline Polatlı ve Malıköyden. ye gönderilerek bütün gece çalışılmak sı zetiyle ancak bu sabah saat dokuzda hattın tamiri ikmal edilebilmiştir. Bu se- bebten İstanbula giden sürat katarı ve posta treni 13 saat bir teehhürle İstan- bula hareket edebilmiştir. Dün İstan buldan kalkan Toros ekspresi 12.15 de, sürat katarı 1345 de İstanbul treni de 14.30 da şehrimize gelet tir. İzmir fuvarında Trakya pavyonu den, beş vali muavinliği, dört idare he- yeti azâlığı ile vekâlet seferberlik mü- dürlüğünün iki şube müdürlüğüne ta- 'yinler yapmış ve müddetlerini doldur- duklarından şarktan garbe nakledilecek kaymakamlara aid değişiklik listesi ile beraber, milli iradesi alınmak üzere baş- vekâlete takdim eylemiştir. Bu arada bazı valiler arasında değişiklikler yapı- Jacağı da haber verilmektedir. Vekâletin merkez teşkilâtında yapı- dan ilâveler üzerine açılan vazifelere de peyderpey tayinler yapılmaktadır. Muğla mahkümları için okuma yazma kursu Muğla, 25 (A.A.) — Ceza evinde halkevinin açtığı okuma yazma kursu- 'nun diploma verme töreni yapıldı. Hal kevi başkanı bir söylevle halkevinin ce- za evlerine verdiği ehemiyeti anlattı. “Tören muzikanın çaldığı İstiklâl marşı ile açıldı. Diplomalar vali tarafından ve- e ceza evliler tebrik edildi. Ge- lenlere dondurma verildi. Sonra gittikçe iyileşen ceza evi gezilerek tören sona erdi. Muğlada Lozan günü Muğla, 25 (A.A.) — Lozan andlaş- masının imzalandığı dün gece, halkevi tarafından kutlandı. Söylevler verildi. Şiirler okundu. Konser verildi. İhtif debüyük bir kalabalık vardı. Atatürk'e, İsmet İnönü'ne, parti genel sekreterine şükran ve bağlılık duygularını bildiren teller yazıldı. Ankara radyosu Karışık popori plâkları Halk şarkıları “Ankara,, adlı kitabdan parçalar Hafif müzik Ajans haberleri Caz müziği İstanbul radyosu Muhtelif plâklar ve halk musikisi “Tepebaşı bahçesinden nakil. Si- gan orkestraları ve karışık program. Halk musikisi (plâk) Stüdyo orkestraları Son haberler Saat 22 den sonra Anadolu ajan- 1230 8— 20— 2030 2130 n sir Trakya pav- yonunun bulunacağı malümdur. Fuva- Edirne, 25 ÇA.A.) — İzmir fn da daimi olmak üzere ın bu pavyonunda bal ve balmumu 'yük bir itina ile teşhir olunacak ve ye- ni hareketin farklarını göstermek için buradan fuvara eski ve yeni kovanlar. dan bir kolleksiyon götürülecektir. Bir de arıcılık kursu * Edirne, 25 (A.A.) — Trakyada yet 'yer olduğu gibi Çorluda da köy muh« tarlarına mahsus olmak üzere bir arıcıe muvaffakiyetle sona erdirmiştir: ya halkı için bu yeni ve çok verimli iş- 'ten en kısa bir zamanda en iyi bir s0. nuç almak maksadiyle Trakyanın dört vilâyetinde arıcr uzmanları gezmekte ve yeni kovanlara ana veya oğul arılar yerleştirmktedirler. Bütün bu işlerde birinci derecede gene köy öğretmenle- Finin önemli bir mevki aldıkları memle- ket işlerinde temiz bir örnek oldukları görülmektedi Polis teşkilâtı kanunu Polis mesleğini yükseltecek ve polisi terfih edecek yeni esasları muhtevi poli: teşkilâtı kanunu projesi, maliye vek letinin tetkikinden geçerek başvekâlete sunulmuştur. DİL KÖŞESİ "Ferdi ihtirasların sosyetenin bün- yesinde açtığı ahlaksel rahneler,, Herhangi bir yurddaş, dilimizde es- ki nisbet “i, sinin öz türkçe ekler o- dan “sel,, ve "sal,, ile değiştirilmesine taraftar olabilir. Bir başkası ise, bu “i” edatının dilimizde kalmasında bir mah- zur görmiyebilir. Bu iki ayrı görüşü, birine veya diğerine taraftar olmasak bile, anlayabiliriz. Fakat aynı cümle- sinde “ferdi” kelimesi yanında “ahlak- sel,, sözünü — koyarak, iki kutub gi biribirine uzaktan bakan bu iki ayrı e- datr bir araya getiren muharrir bakkın- da vereceğimiz hüküm, onun, ne yaptı. ğini ve neye inandığını bilmiyen bir ka: zarsızlık içinde bulunduğundan ibaret olacaktır. Evrensel kelimesi yanına, eli titre meden, mezarından çıkararak “fevkale had,, tâbirini yerleştirebilen yurddaşın, dil işlerindeki hayret etmekten başka gelir? « Herhalde dilimizin, bugün, her za- elimizden ne sının gazetelere mahsus havadis servisi verilecektir. mandan fazla istikrara ihtiyaç göstere diği şinkâr edilemez bir keyfiyettir. SIHHİ BİR İÇKİDİR. Orman Ciftliğinde çıkar.

Bu sayıdan diğer sayfalar: