8 Mart 1938 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

8 Mart 1938 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

fi y OA Seçim içi UDU TU g FOU İskenderundan güzel bir görünüş Ulus Basımevi Çankırı caddesi Ankara 8 Tolgraf: Ulus- Ankara TELEFON MART Başmuharrir H Ankara 106 GKS Yaz işleri — 10021063 İdare müdürlüğü 1061 Atölye 1064 Hataydaki seçim tarzını tesbit için konuşma bqşladı VAKAUAAAKAARA UKUU AAA KARUTTUNU UNU KUTUR KUK AAA UKU Falih Rıfkı Atay Unvanlı eserini bitirmiştir. Ulus okurları için hazırlamakta olduğu AERRERERRCA A AOUN va Cenevre, 7 (A.A.) — Hatayda ya- | Ppılacak ilk seçim nizamnamesini | tedkik etmeye memur milletler ce- miyeti komitesi bugün toplanmıştır. Türkiye mümessilleri, seçim ko- misyonu tarafından hazırlanan ni | zamname hakkındaki mülâhazaları. | nı bir mukabil proje şeklinde homite. lemiş lâ seçim nizamname- sinin cezai ümler meselelerini tedkik etmek üzere bir tali komite teşkilini kararlaştırmıştır. Bunu müteakib komite derhal e- saz meselenin tedkikine geçmiştir ki, © da Hatay ana yasasındaki “komü - note,, kelimesinin tefsiridir. Hatay. daki seçim tarzı bu tefsire bağlıdır.,, _Tedbirlerimiz ucuzluğu temin : ve müdafaa edecektir — Hayat ucuzluğu savaşım Tütanbuldâ ucuz Öti, hükümet, muh- telif meselelerin üzerinde toplandığı bir davâ olarak ele almıştır: Et, köylü- nün piyasaya arzettiği en esaslı mad- gde, vatandaş sihatı için en — lüzumlu madde, iyi işler bir mühadele organiz- mas: için bir vahid - madde idi. Köylünün kazanması, vatandaş siha- tı ve iç mübadele organizmasını prog- ramının Öön safına koyan Celâl Ba- yar, eti bir tip ve örnek olarak hallet- mek istemişti. Bu hal tarzı, hayat ucuz kuğunun gerektirdiği bütün teknik ve ilmi formülleri ihtiva etmekle bera- ber, vatandaşın vicdan ve şuuruna da hitab ediyordu. İstanbulun et işleriy- le alâkalr olanların mümessilleriyle yapılan 16 s0n kânun - toplantısında, Celâl Bayarın sözlerini, yalnız İstan. bulun et meselesiyle uğraşanlar değil, bütün memlekette mübadele hayatında yazifesi olanlar daima hatırda tutma- hdır : “— Umuml olatak - vatandaşların hayat şartlarını ucuzlatarak kolaylaş- tırmak kararındayız. İlk ağızda onla- rın sağlığını korumak için gıda mad- delerini birer birer ele alarak ucuzla» tacağız. Bunun için her fedakârlığı ya- pacağız. Şimdi İstanbulda etten baş- liyoruz. Harice sattığımız fiatlar itibariyle | İkracatta en ucuz satan biziz. Fakat | Türkiyedeki perakende fiatlarımız, di ğer memleketlerdeki satışlardan çok Pahalrdır. Bunun manasını — anlamak müşküldür.Et, başlıca gıda maddesi Olduğuna göre, bu manzara, yalnız hü- kümeti değil, vicdanları da alâkadar edecek Bir mevzudur. Biz masrafların, hükümete, bı diyeye aid olan kısımlarından — feda. kârlık edeceğiz. Sizi de kendi hesabı- Buza bir fedakârlığa davet ediyorum. Bu, sizinle gitmek istediğimiz, Mal yoldur. Şayed bu fedakârlığa işti- Tak etmezseniz, milli zaruret diye İfade Çettiğim bu neticeyi sizsiz o- darak tahakkuk ettireceğiz. Ancak bu Heticeyi sizinle beraber normal — şe- Kkilde temin edebilir ve b meselede Şalışanların menfaatleri ile telif edebi. Tirsek bizim için kazanç iki katlı olur- Çünkü biz, müşterek metfaatlere rymet veriyoruz.., Celâl Bayar, bütün düşündüklerini Ve vadettiklerini gerçekleştirmiştir : Bir marta kadar günde 63 gram et yiye bilen istanbullu, o gündenberi 90 gram €t yiyebilecek bir vaziyete girmiştir. ina fiat düşmeden istediği gibi Müşteri bulan hayvan sahibi memnun, İstihlâk arttığı için dünkünden çok kazanan mutavassıt memnundur. ... İnsan hayatiyle uğraşanlar, et is- ini bir sihat ve refah vahidi ola- | Bağdal parlâmentosunda Sadabat dostluk've hakem anlaşmaları tasdik edildi ız hakkında röportaj — Bağdad, 7 (A.A.) — Irak parlâmen- tosu temmuzda İranla İmzalanan hu- Yazani CKL Vi a emasını 10 muhalife karsı 80 rak alırlar : İhtilâlden evvel, hemen he- | şeyle kabul etmiştir. Parlâmento, Tür- men hiç et yemiyen fransız köylüsü, 1852 de nilfus başına 20 kilo et istihlâk | “Y*> Irak, İran ve Afganistan arasında ediyordu. Bu miktar 1927 de 31; 1936 | #kdedilen Saadibat paktiyle dostluk ve | da 42 kiloyu buldu. Fransız vatandaşı- | bâkem muahedelerini ittifakla tasvib (Sonu 6. :ncr sayfı a) İ eylemiştir, © Ç A p rOlZWP'** Breılı. 'RA <>(i ğ “oBupaPe: 5 DeD A nıcnnisrıum'ı | | gösterir harita — * Alman ekalliyetlerinin Avrupada yayılışını BENEŞİN BEYANATI Londra, 7 (A.A.) — Sanday Taymis gazetesi, Çekoslovakya cumhur relsi doktor Beneşin bir beyanatını neşret- | mektedir: B. Çemberlayn'in ingiliz si- lâhlanması hakkında Avam kamarasında verdiği izahat, italyan - ingiliz görüşmeleri etrafında gelen haberlerimiz Çekoslovak Cumhar Reisi Bi0 enİededr. B. Beneş BEYTĞLAREDAD AFT R LA Londra, 7 (A.A.) — Amirallık dal. resi dün Palos burnu açıklarında bat- mış olan frankist kruvazörün Balear kruvazörü olduğunda hiç şüphesi ol- madığını bildirmektedir. Kruvazörün batması hakkında tafsilât B. Prieto, frankist geminin batması hakkında gazetecilere yeni tafsilât vermiştir: “— Cumhuriyetçilerin Mendez Nu- |nez ve Liberad kruvasörleri beraber- lerinde bir muhrib filoillası olduğu halde ilk defa olarak gece yarısızı 45 dakika geçe âsi kruvazörlerine rastla- mışlardır. Asi kruvazörler, muharebe etmeksizin kaçmışlardır. Cumhuriyet- gilerin gemileri, âsi kruvazörlere saat 2.15 te yeniden rastgelmişlerdir. Bu- nun Üzerine 4 ilâ 5.000 metre mesafe- den bir topçu düellosu başlamıştır. Destroyerler de işe karışıyor Sanşez Barketztgi, Almirante Ante- kuera ve Lepanto torpido muhribleri, sıra ile dört, beş ve üç torpil atmışlar- (Sonu 8. inci sayfada) Çekoslovakyada yüz memurun 12 si almandır İçerde tek bir mesele var: Ekalliyetler işi Doktor Beneş bu beyanatında ez- cümle demiştir ki: sele vardır. ve o da ekalliyetler metse- lesidir. Bunun ilk safında da alman e- kalliyeti meselesi gelir, Biz, ekalliyet- ler hakkındaki muahedelere daima sa- dık bulunuyoruz. Bu hususta milletler cemiyetine karşı mesulüz. Avrupanın ekalliyetlerimizle alâkadar olmak bah- sinde manevi bir hakka malik bulundu- Kunu kabul ediyoruz. ve dostlarımıza ve ilk safta Fransa ve İngiltereye ekal- '— Bizim için, içerisinde bir tek me- | Hatayın ilk seçim nizamnamesini tetkik edecek komite toplandı n mukabil bir proje verdik Cebelüttarık civarında İki ingiliz destroyeri meçhul fayyarelerin faarruzuna uğradı FİLİSTİNDE Cenine harbi çok şiddetli oldu! ASA Filistindeki karışıklıklar esna- sında Hayfa'da çıkan bir yangın Kudüs, 7 (A.A.) — Cenine muhare- besi, isyanın başlangıcındanberi — vu - kua gelmiş olan muharebelerin en şid- detlisidir. Arapların telefatı yüzü bul maktadır. Arablardan mürekkeb ufak bir takım gruplar, muntazam kıtala - rın vücude getirmiş oldukları çembe- ri yarmağa muvaffak olmuşlardır. Ve halen Maverayüşşeria sınırını geçme- &e uğraşmaktadırlar, Fakat iaşe * güçlüklerinden dolayı (Sonu 8. inci sayfada) liyetler hakkında arzu edilen her tür- | lü malümatı vermeye hazırız. (Sonu &, inci sayfada) 7 inci sayfamızda yüzde yüz ev kadını yetiştiren İ. İnönü Enstitüsünde resiwWi bir röportaj. gö - Cebelüttarık önünde ingiliz gemileri ve tayyareler | Türk. Dili kurumunun bir izahı Ankara, 7 (A.A.) — Kamutayda tet. kik edilmekte bulunan bir kanun proje sinde küçük sanatlar sözü yerine rzana. at kelimesinin alımnması hakkında Türk Dili Kurumundan Kamutayca veya hil kümetçe mütalez sorulup cevab alın - muş olduğu yolundaki şaylaların aslı olmadığı Türk Dil Kurumu Genel Sek. reterliğinden bildirilmiştir. Fıkra Her günkü haberler Madrid ispanyolları, Salamanka ise panyollarınm bir zırhlısını batırdılar. |Belki yarın Franko tayyarelerinin |Barselon üzerine bir intikam - uçuşu yaptıklarını işiteceğiz. Büyükharbda fransızlarla almanlar arasındaki bos #azlaşma bundan daha az kinli ve ateş- li değildi. | Kıtamızın yarası İspanyada kanı. |yor: bir dilden, bir dinden, belki bit |ana babadan insanları du kadar biribi. rine düşüren fikir ayrılığı'. mın, yarın, eğer Avrupanın iki ideolo- ji cebhesi arasında bir çarpışma olure sa, bizi nasıl bir faciaya şahid krlaca- dını tasavvur ediniz. Kardeş kardeşi gülerek ateşte yaktığı, baba oğlunu sevab işlemek için aslan pençesi aitına atıp gülerek seyrettiği büyük taassub devirlerinin dehşeti içinde yaşryoruz. Henüz iç sükünlarını koruyabilen devletlerin vazifesi, milletleri manevt ayrılığa ve cebheleşmeye sevkeden bü- tün tabriklere karşı bilhassa dikkatli bulunmaktır. İnsaniyet, devitlik nöbetlerinden birini geçiriyor: maddi bütün terakki- Jerini, derin bir şuursuzluk içinde, teke mil manevi kazançlarını tahrib etmek için kullanıyor. Garb âlemi, mazide tenkid ettiğini, şimdi, instenlerinin zalim sevki altın- da, kör körüne tekrar ediyor. Öğündü. Şümüz müsbet ilimler dünyasının orta- sında, ebediyen kaybolmuş olduğu zannolunan iki asyalı kelime yeniden zektyı şüphelendiriyor: kader, tevek- kül! Zamanımızın tarihini, bir asır son- taya gidip okumak mümkün olsaye dil - Fatay at

Bu sayıdan diğer sayfalar: