8 Kasım 1929 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

8 Kasım 1929 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

gg Yeni bir din — Üç Nikâh: Elhamrada Avrerikan Filmlerinin şiarı * heyecan » Ve, dettir,. Bütün amerikan filimlerinin sonu “bappy end, dir. Çünkü sinema, amerikan anlayışı ile, halk kitlelerinin dinidir, bayalidir. Esasen bütün dinlerin maksadı, hayatta muvaffak olamıyahlara bir teselliver- mek, “ öte tarafin , hayalı ile mevzu nizamı içtimaiyi bozmamak değil midir? Bu yeni din, öç nikâh filminde, mubtelif dinlerde olan seyirci saliklerini bir dinde toplanmıya davet edi- yor : seadet. Çok söylenmiş söze, fikre hayide deriz. Fakat ilk insandanberi o tekrar edilen hareketler niçin (Oha yide olmıyor da bir hakikat çok söylendiği için öyle oluyor? Tasallufu bir tarafa bırakırsak biz müslü- man, katolik, yahudi olmadan evvel insanız. İnsiya- ki hareketlerinin önlerine geçecek yerde, bize —isti- yerek veya istemiyerek— kaide olarak tahmil edilmiş gayri tabii mevzuaların şartlarından kurtulmıya çalışa- bım. Ve illa tabiat hükmünü yapacaktır. Bu kadar şümullü beşeri bir meseleyi mevzu ittihaz etmiş olan Üç Nikâh filmi oynanış itibarile bizi sırzsile hastasiyet, neşe, teessürün en son merdivenine çıkar- dıktan sonra mesut bir netice ile bitiyor. Pek az ok makla beraber şehrimizde şimdiye lan sesli (o filimler Ogözden o ziyade ediyordu, Üç nikâh, sesli filmin her ikisinede aynı verenlerinden birincisidir. İ a. Hari Bu, Mimi Grace inni len Raki e le cure, a piyesi rimize gelecek oynuy: Kısa mülâkatlar Sinemacılıkta sesli filim yeni bir ufuk açıyor. Bu hususta güzel sanatlara mensup şahsiyetlerin fikirlerini sormayı düşündük. Aldığımız cevapları sırasile neşredeceğiz. Daha henüz tekâmülünü | da olduğu fgibi bu eşhasa mam eye keşif | dil vermek öyle Sanırım ki akkında şimdiden ne mü- i deli talka beyan edilebilir? | Pepdeceki hayalin güre Yalnız şu varki sinemayı | öldüren birşey. Bu şür de hakiki hayata yaklaştıracak | ortadan kalkarsa günün ve onun rüya İceretimi sle- yorgunluğunu ancak rüya- cak her tekemmül bir za - | larımızdaki hayaller ile mi rardır, dindireceğiz. Bu sebepten sessiz filmi, bilhassa söz“ süz filmi “sinema, san'atı için daha doğru buluyo- Tun, Ahmet Haşim Şimdilik çok berbat. Te- ınmül ederse korkulur: Tiyatro san'atı değil, fakat san'st hevesini öldürebilir, ki bu da aynı şeye müncer olur, Ben sahne san'atine mütevcecih suikastı andıran €r icadın düşmanıyım. Selâmi İzzet Sesli filim sözlü filimden çok güzel, çok tesirli. Fakat Zeçenlerde provasında ha- zır bulunduğum baştan s0- nuna kadar İngilizce mü- kâlemeli bir filmin bende bıraktığı tesir pek feci idi, Sinema herşeyden ey- vel eşhasın mimikleri ile bize zevk veriyor. Tiyatro- Halit Fahri Sesli sinema, hiç şüphe- siz biraz sinemanın tiyat- roya, biraz da tiyatronun sinemaya doğru yürümesile doğdu. Bana öyle geliyor ki bu yeni temaşa şekli muvaffak olursa eski tiyatro kaybe- decek, sinema kazanmıya- caktır. Hisleri sözle ilade etmek rine eskiden verilen ehem- miyeti, ne olsa, bir parça ihmal ettirecek ve sesi sa- yesinde artık daha az kud- retli şahsiyetler de perdeye iki müşterek lisanı vardır: Biri süküt, biri musiki... Sesli filim bu lisanlardan birini silmiye çalışıyor. Güzel bir kızın nefesini duya duya ona hislerini anlatan gencin sesini duy- Bia edi Ayam Yan İnek İİ S0 M5 1440 408 İDA 4$7 İİ madığım zaman onu ben > Günün nasihat: kendi kelimelerimle, içimde 9ğor eser yolcu yolunda kerek li konuştururdum. Sesli filim, R Bugünki -hava buna imkân birakmıyacak! apn cürglr mütkaveil, hava Piohmet Nurettin Lumes bülattudur. « ve “ s6a- | bilir. sühuleti, çebrelerin ifadele- ; Lg yyl “Vakt,ım sinema ve tiyatro haberleri sayıfası yy pg yg yg yy gg yy yg KÜÇÜK SİNEMA HABERLERİ Bizd İstanbulda oynanan filmlerin bir kısmı Avrupanın mühim şe- birlerinde daha yeni gösteril ünektedir. © Meseli | Operada gördürdüğünüz “Kadının harbe gidişi, ie “Aşk Parite dıha yeni mektedir. LE) Elhamra © sinemasında sesli. filmler“bundan böyle her hafta değişecektir. Pu sinemabini senelik proğramını teşkil eden sesli filmlerin — ekseriyetinin bir 'de sesiz kopyeleri vardır kı, her hangi bir slacmada gösterile- Elhamra bu sene çek zengin bir proğrama malikür, Oynıyacağı filmler © arasında sesli filmlerin en yükseklerinden: *Putriote,, “Damnesde |,O- can, “Yazz Singer, (gibi Amerika ve o Avrupada çok büyük ragbet kazanmış olanları vardır. Gİ Ban küçük sinemelir, meselâ o Lüksemburg, Kemal Bey, Alemdar, büyük sinema larda oynanmış, yani “İlk irae,, sal yapmış , yahut geçen sene Oynanmış olan filmlerden, bir dala da iki tane birden gösteriyorlar. Bu usul çek iyk dir. Çönkü herkes, pahalı olduğu için böyük sinemalara gidemiyor. Bu suretle bir az —bir sene çek bir zaman mı?— beklemekle ucuz bir / fiyatla, iki görmüş oluyor. Onlarda... A TB) Uzun zamandınberi fev- kalüdeliğinden baha edilen * Ka» merde kadın ,, isimli alman filmi bitmiş ve Berlinde büyük mers- simle göslerilmiştir.. Bu filmi yapın Nibelüngen ve Metrepolis rejisöru o Fritz Langdır. Film için, rivayete nazaran 4 milyon mark sarfedilmiştir. “Sinemend., mecmuasında bu film için gu yazıyı okuduk: «Bu beklenilen film hiç te tokissra uğratmadı. Fritz Langın Co zanbağı gösteril, * şah eser , dehasını bir dala daha ispat eti, Filmin mevzuunu kamere seyahat teşkil ediyor. Kamerde kadın İlmi insani ve plâsik bif tekniğe tneliktir. Hareket — hazırlıkları, o kamere müvaselet, altın taharrisi sinema sanayinin en, müvaflek birer tabloları halinde kalacaktır. Fritz Lang hakiki bir resam olduğu Du wönekaşesız gösleriyor. Senaryoyu “yazan — Madam Ten vov Harbu için inüvaffek olmuş “denilebilir. Filme müna- sebetsiz” bir surette o konulan sşk enirikaı tepkide İayıktır Esasen o Villi Eriç bu tolda hiç te parlak değil Öteki artistler rollarını çok iyi yaptılar. ,, (GJ Moris Şövalyenin ikinci filmi Neyorkta gösterilmişür. Bu filmin ismi “ Love parade tır. İlk ilminde yalnız bir müztkhol artisti gibi igırkı eöyülyen ve dans eden * Şövslye Hollivutta öç yeni film yapacacaktır. O) Uzan zamandır hare olan Loa Şaney iyileşmiye başlamıştır. sinemacılık LE) Rusyada, son Zamanlarda o edebi mevzu ları ihmal tediyordu. Fakat haber aliyoruz ki evvelce Çeko- fan dört hikiöyesini filme almış olen Mejrapon bu sefer Turgen- yelin “ Babalar ve çocuklar isli meşhur romanım çevire- cektir. Bu eserin sahneye van işi meşhur Meyerkolde havale edil mişür. Bundan başka Emil Zolanın Zerminsl , isimli romanı da “ Amele hayat, smile filme alınacaktır. G) Alhamrada güzel iki şarkısım dinlediğimiz Rakel Meller"Paris Kızları, isimli bir filmde “Şahane Me- nekşeler, filminden sahne- ler alındığı iddissile birinci film aleyhine bir dava aç- mıştır. Bu sonuncu filmin sahibi Merli diyor ki: — Ben, Rakel Meller& “ Şahane Menekşeler, i çevirmesi için para verdim. O, oynadı. Film benimdir. İstediğim kısmını alıp baş- ka bir filme koya bilirim, Bunun için kimseye hesap vermek mecburiyetinde de- Zilim. Fakat Rakel Meller ısrar ve davada hak kazanacağını da ümit edi- yori BI Sinema iki ve yahut daha fazla “yaldız, ları aynı filmde çalıştırmaktan ictinap eder- ler. Bunun sebebi sade ücret değildir. Her birisi kendi sanatına ediyor, rejisörleri meselesi İ inanmış olan yıldızlar, re- üisör ile: — Niçin “filimde bana 200 metrelik yer tahsis ettin de filancaya 250? Diye gürültü ve kıskanç- lik çıkarmadadırlar. Bu mü- nasebetle geçenlerde Lon Şaneyin rejisöre şu tarzda hitap ettiğini söyliyelim: — Efendi, niçin ben ba- karken başımı iki metre aldın da baktığım yere 10 metre tahsis ettin ? B Bir Amerikalı gaze- teci bir istatistik neşretmiş ve 1915 sencsindenberi Amerika da 8,500 film yapıldığını tesbit etmiştir. Bu hesaba küçük ve serili filimler dahil değildir. Bir insan her gün 8 saat mütemadiyen seyretmek şar- tile bu filmleri görmek istese bu ancak 35 senede kabil olacaktır. Graf Zeplinin devri alem söyyahati hava film- lerinin revacinı temin etti, Helk bu tarzda ki filimleri çok beyeniyor. Bu haleti ruhiyeyi nazarı itibare alan Ula tayyareciliğin başlangı- cından bu güne kadar ge- şirdiği tekâmülü gösteren “ Havanın zabtı ,, isimli bir film yapmıya karar ver- miştir. Niva Petrovna : Brigit Helm —Majikte— çıkarıyor. Bir Fransız darbımeseli derki : “ Ayrılığın aşka olan tesiri rüzgârn © aleve olan tesiri gibidir: Küçük yangın: * lari söndürür, büyükleri teştit eder.-y Hakikatan bu böyledir. Nina Perovtlanz yalanı dudaklarinda kabul ettiren kadın, £- İğne, “| saf, tey “bir zabit vekilinin aşkı için.” Zar atmak — Sesli ilk Hint filmi g 7 ii Hindistanın tik sesli filmi “zar stmak, namı ikmal edilmiş teşrinevvelin sonlarma doğru bus bir surette tecrübe , “Şiraz, ünvan lı diğer Hin filminde olduğu gbi, gözel “Sita devi, mühim rolü ifa etmektedir. ii N Vak'a Hindistan prenslerinden a » ve rekabetlerini canlandırıyor. Bu pPren ikiside kumara müptelâdırlar. Sohat, Rancitin hâkim olduğu ülkeye de musallat ol mak fikrindedir. Bir gün bu iki prens birlikte kaplar avına çıkmışlar, bu fırsattan istifade eden Sohat rakib Ranciti zehirli bir ökla öldürmeği kurmuş ve oku atmış fakat Rancit ölmiyor, yalıız or ve kurtuluyol Rancit, yerlilerden birinin kulübesinde tedavi ediliyor ken kulübe sahibinin kızı Sunltaya tesadüf ederek ka basının arzusuna rağmen onunla sevişiyor. haber alan Soha Rakibinin Sunita ile seviştiğini kadını kendi sarayına dönmeli; rakkloli karşı harekete geçerek karısını kurtarıyor. Rancit ile Sunitanın düğünleri icra olumuyorker Sohat dost olduğunu iddin ederek bediyelerie geliyol ve rakibine zar atmağı teklif ediyor. Kim kazamırsı ötekinin memleketini alacak ve ona istediğini yapacaktı Sohatın attığı zar kazanıyor oğa Rancitin memleketin ve şahsını elde ediyorsada Sohat tarafından atılan zarı cıvalı olduğu anlaşılıyor, ahali isyan ederek Rancit KR şam VARYETE Fransız tiyatrosunun bu kış mevsimi meşhur Esküderonun hey« ü ile beraber İspanyi danslarma dar gelecektir Bu kış, Fransız tiyatro- sunda bir haylı şeyler gö- receğiz. Bütün manasile bir “varyete, mevsimi ya- şayacağız. Bakınız: Ayın on birinde Alfredo dö Sanktis isminde bir İtalyan artisti bütün de- korlarını ve 30 arkadaşıni alıp gelecek ve bir hafta şehrimizde kalacaktır. Söy- lendiğine nazaran bu artist Bundan sonra şubat İtalyanın kokleni imiş. 20 teşrinsani de başka bir heyet, bu sefer Fransız, lâtin hem- şerilerini istihlâf edecektir. Bu, Parisin Triyanon Hirik opret heyetidir. Oynıyacağı piyesler arasında “La Ci- gale etla Fourmi,, “Barbe- bleue,,, “Les Saltins bangues,, gibileri vardır. Poker oynarken metrestnin 4 iskarpinini he terra çalan zabit vekilinin haleti ruhiyesi, Manon Leskı Griyönünki gibi değil mi? EY Tsessürle hassasiyeti; san”, teknik e bu kadar uygun Gianlar Almanyada 47 yapılır. Nina Pelrovnanın rojisörü tebrike lâyıktır, PA *“Pilme iğtirek “eden müzik iyi tatikap edilmiş ve güzel bir surette çalınmıştır. e 75 Kânunevelin Snici gü nü, gene Parisin Pale Rua- yal komik tiyatrosu artist- leri “Paul Rivory, Ve “Marguerite Decuret, ile Mısırdan şehrimize gelecek- ler ve “Mon cure chez les riches, mon Boulf chez les cures, Mon Rabin chez le cure, gibi çok tanm- mış ve “Marcel Pangolün şaheseri olan “Topaze,i gibi çok kuvvetli eterler oynıyacaktır: 20 kününevel: akşamı, Fransız tiyatrosu sahnesi İ l Si Bir kere bu umur malâmatı verdikten sonr karilerimize, her heyet içi ayrı uyrı izahat vereceği Bu hadiseler arasınd, Fransız tiyatrosunun faj müdürü Mösyö Arditt konserler vermek için, Ki belik, Rübinştayn, Mana İtürbi gibi şöhretlerin d getirilmesini temin etmişti Ümüt ederiz ki; #ahreni saldide -dekorların du dı diştirmiye valat bulsun,

Bu sayıdan diğer sayfalar: