28 Temmuz 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

28 Temmuz 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kapalı çarşıyı 'nasıl kurtarmalı: 2 Cenupta “ Çarşıyı kaldırmalı, diyenler neler isteyorlar ? Bu fikri tatbike imkân bulunmadığın göre yapılacak işler 12. ga Kapalı çarşıdan bir manzara Kapalı çarşıdan bahsedenler muhtelif fikir ve mütalealarda — Kapalı çarşıyı kaldırmalı sözü hiç şüphesiz bunlar arasın- da en fazla göze çarpanlardan biridir. Bunun esbabı mucibesini din- Üiyelim : Aleyhfarlar diyorlar ki Kapalı çarşıyı kaldırmalı; çün- kü burası İstanbul tarafının İnkişafına mani oluyor. Nedir o kurunu vestai şekil? Gece hayatı yok, şu yok, bu yok. Sa- bahleyin açılan, akşam karanlık basinadan kapanan çarşı mı olur? Evkafın mektubi kalemi mi bu? Sonra nasıl şeydir o dükkânlar ? Hep birbirinin ayni; halbuki garşıda mahallebicisinden tutun halı tüccarma kadar her çeşit esnaf vardır. Halı tüccarı mahal. lebici değildir. ve mahallebiçi halı tüccannın işine yarayan bir dükkânı hiç beğenmez; bir ku. yumcuya büyük gelen dükkân bir tuhafiyeci için dardır. Bir lokantacıya ise adeta hâpisane Yazan & & Van Dayn — Niçin susuyorsunuz. Görü- yorsunuz ya bizim bildiğimiz atılacak — Muhterem müddei umumi bey, bütün bunlar biraz zekâsı olan herhangi bir mektep tale- Donk Seçili şeyler. — Öyle demek lâzım. — Hayır, delil dediğiniz bu şeylerle bir insan bayattan, hür- riyetten mahrum edilemez. Val- lahi deliyor mili kendi emni- ve ve selâmetim namına bayağı yağı korkmağa başladım. — Bunlar lüzumsuz lâkırdılar, Siz Obenim (muhakememdeki sakat yerleri gösterin. bücresi gibi gelir. Her işin, her san'atın kendisine göre icabatı vardır. : kü Kurunu vusfa pazarları gibi) yazarlar. Iran hükümeti bilâkis silâh. Bir halı taciri, bir oyuncakçı bir tuhafiyeci istediği gibi dükkân bulamayınca ne oluyor? Yavaş yavaş hududunu geniş- letmeye, sokağa taşmaya mecbur kalıyor. Yolcuların yolunu kapa- tıyor, müşterilerin şunun bunun serbestçe girip çıkmasına mani oluyor. Binnetice çarşı o gayri muntezam manzarası, dağınık- lığı, perişanlığı ile kurunu vus- taibirpazar yerini andırıyor. Ka- palıçarşının medeni bir şehir çar- şısına benzememesindeki sebe: leren evvel bu kaldırım üstündeki halı denkleri, deri balyaları, oyuncak sandıklarıdır. Çinlilerin ayakları Çinliler ayaklarının böytime- sine mani olmak için ta küçük- ten demir ayakkabı giyerlermiş. Kapalı çarşı da İstanbul tarafının iktısadiyatı için böyle bir demir ayakkabıdır. Kapah çarşıyı kaldirmadıkçâ yıkmadıkça, kapamadıkça bu vaziyetin zall olmasına imkân yoktur. Şehre hizmet etmek is- teyen bir belediye varsa, şehrin iktisadiyatını yükseltmek arzusile uğraşan Omakamlar (mevcutsa bunlar ilk iş olarak çarşıyı or- tadan yok etmelidirler. Faydasız bir mütaled Bu mütalea doğru veya yan- lış. Faydasız olduğu için biz bu- nun münakaşasına girmiyeceğiz. Evet, kapalı çarşıyı yıkmak fikri tatbikatta yeri olmıyan bir tasavvurdur. Çünkü çarşı evvel emirde umumi bir mülk değil hususi bir mülktür. OoOEğer bu yer evkafın, emanetin, hatta bü- kümetin olsaydı mütehassıslardan mürekkep bir heyet kurulur bu heyet ileri sürülen fikri kabul ettiği takdirde çarşı yıktırılabilir- di. Halbuki bugün kapalı çar- şıda 2500 dükkân vardır ve his- sel şayialı olan Ooher dükkânın 5-10 sahibi mevcuttur . 70,000 sahip! Şu halde yıkılmak iste- Nakleden: Ömer Fehm — Derhal. Muhakemeniz baş- tan başa sakattır, Cinayetin pisi- kolojik” alâmetleri hükmtnüizün aksini bildiriyor. Vansın sesi değişmi sert ve tehditkâr ie konuşuyordu. — Bu kadını tevkif edecek olursanız yeni bir cinayet işlemiş olacaksınız. Hem Benson cinaye- tnden daha fena, daha korkunç bir cinayet. Öyleya Benson gibi bir sefibi öldürmekle, bir masumun namusunu Jekelemek arasında vehamet itibarile fark © vardır. İkincisi daha vahimdir. Markamın gözlerini hiddet Ojsamere esnasında gayet samimi nutuk- ,alınacak tedbirler maa sm man LÜst tarafı 1 inci sahifede) Erzurümdaki ziyafet Karaköse 27 (Akşam) — Dün gece Erzurum meb'usları şerefine Belâdiye dairesinde bir müsamere verilmiş. ve bunda Rus ve İran konsolosları da medüven hazir bulunmuşlatdır. Mü. lar söylenmiştir. Nutkunda hudut hâdisesine nakli kelâm eden İran Konsolosu demiştir — Bazı'gateteler şakilerin İran hü: meti tarafından ( silâhlandırildığını! ları toplatıyor. Türkiyeye olduğu ka- dar İrana da zararı olan bu şakilere hükümet silâh verir mi? Hakikatı an- lamadân Yazılan bu haberlerden mü- teessiren hükümetime iki telgraf çek- tim şakilöre karşı İran hükümetince de tertibat alınmaktadır. İranın yaşa mas Türkiyeye bağlıdır. Bu gibi eşkiya hâdiseleri komşu ve hatta kardeş olan iki hükümetin çok kuvvetli olan samimiyet rabıtasına Zâ- rar İras edemez. Cenup hududumuzda Cenup hududümuzda Barzan ş€y-| hine mensup 500 atlının Hakkâri vilâ-| yetimizin Oramar nâhiyesine tecavüz” de bulunduğu ve kuvvetlerimiz tarafım; dan püskürtüldüğü hakkındaki haber- ler teeyyüt etmektedir. Dün bu husus- ta dahiliye vekâletimize melâmat gel- 3 — VAKİT 28 Temmüz 1730 — Dünkü sabah gazetelerinden biri ticaret borsasında zahire ve hububat fiatları tirerinde tehli- keli (i) temevvüçler başladığını yaziyor ve tüccarın bir Könsor- siyom teşkil edeceğini haber veriyordü. Garabeti daha ik nazarda anlaşılan bü haber Hakkında tahkikat yapan bir arkadaşımız | dün muhtelif alâkadarlarla gö- rüşmüş hepsi bunu kat'iyetle tekzip ederek hâriç ve dahil piyasalarda aleyhimizde akisler tevlit edecek muzır bir şayia olduğunu söylemişlerdir. Bütün ithalât ve ihracat tüccarlarıda borsada muamelenin çök mun- tazam cereyan ettiğini. fiatlarn normal olduğunu, söyeyerek hiç bir Türk tüccarmın böyle gülünç miştir. Hükümet vaziyeti ehemmiyetle! tetkik etmektedir. Barzan şeyhine mensup şakilerin tenkili için oradaki müfrezemiz Gevar! mmtakasindâki hudut kıtamız tarafın dan takviye edilmiştir. Bunların ds çevirme hareketile im- hasma çalışılmaktadır. Barzan şeyhi maktul kör Hüseyin paşa taraftarıdır. Şeyh Sait harekâtından sonra Kayse- riye sürülmüş olan Hüseyin firar ede- talepte buluramıyacağını ilâve eylemişlerdir. Bu hususta ticaret odası kâ- tibi umumisi Vehbi B.de şa izahatı vermiştir. — Konsorsiyomlar vaziyetin istikrarı için Hükümetin müsüa- desile yapılan teşekküllerdir, ve borsada muamele muntazam, fi- rek Barzan şeyhinin yanına gelmiştir. Tekrar hududumüuzâ geçmiş olan mer- kum o zaman öldürülmüştü. Barzan şeyhinin adamları da din propaganda- sile iğfal edilmiş vahşi haydutlardan ibarettir, Bunların da bir kaç güne ka dar temizleneceğine şüphe yoktur. nen çarşı 10, sur malı demektir. bremaneti, Vi- lâyet bir i üç, beş evi istimlâk için senelerce uğraşır, kucakla para (verirken (2500 dükkân yıkmak, 10000 kişi ile uzlaşmak demek muhali istemek demektir . Bu kadar vatandaşın tasar- ruf hakkına temas eden böyle bir tasavvur tatbik edilemiyece- ğine göre ortada yapılacak iş olarak kalan şey, İleri sürülen mahzurları başka yollardan iza- ledir. o Çarşıya hayat vermek, çarşıyı kurunu vustailikten çıkar- mak mümkün müdür, değil mi- dir? işte biz bunları tetkik ettik. Yarınki sayımızda Yarınki sayımızda çarşının en büyük derdi olan tamir mes- elesinden bahsedeceğiz. bürümüştü. Maamafih bu haline rağmen “canm #enne karışı- yorsun? ,, demiyordu. o Onlar dosttular. Tabiatları başka baş- ka olmakla beraber bu dostluk hiç eksilmeden ve şeklini değiştirmeden devam ediyordu. Birkaç dakika sustuk, Sonra Markam gülmiye çalışarak: — Maamafih daha henüz kat'i kararımı vermiş değilim, dedi, kadını tevkif etmedim. —Bravo! Bu rücu mükemmel ve yerinde. Ben bahsederim ki siz onu, yapmadığını yaptım demek için zorlamağa karar ver- miştiniz. Aldiyecilerin maruf usu- W. Bilirim... bilirim. Markam saate bâktı; — Ben onu sadece isticvap edeceğim dedi. Bir taharri me- muru ile beraber yarım saate kadar adliyeye gelecek. Binaen- aleyh bu vaız ve nasihat faslına nihayet verebiliriz. — Bu isticvaptan bir netice veli ir, atlar çok tabii olduğu için böyle birşey kimsenin aklından bile geçmez. Esasen borsalar arz ve tölep kaldelerinin - cart” olduğu serbest piyasalardır. Böyle ser- itilâfname Tatbik edilmiye başlanıyor Ankara, 77 (A.A) — 10 haziranda aktedilen mübadele mukarelenâmesi- nin bazı ahkâmı alelhusus mezkür muakvelenamenin Yunan tebeasına alt İstanbuldaki emlâkin iadesine ve bankalardaki mevduat üzerine mevzu hsezin ref'ine mütedair aksamını teati muamelesini beklemeksizin (tatbikina başlamak hakkında heyeti vekilece müttahaz karar evvelce alâkadar daire lere bildirilmişti. o Munhedenamenin masaddak nüshaları 28 temmuz 1930 da Atinada taati edildiği cihetle ak samı salresinin de mevkii tatbika ko nulması zamanı hulül etmiştir. Buna binden hariciye vekâleti mukavelena- menin tamamile tatbikma başlanma- alacağınızı ümit ediyormusunuz? Ayağa kalkan Markam kapuya doğru yürüdü. Bir az düşünür gibi oldu. Sonra sordu: — Siz bulunmayacakmısınız. Haydi kalkın gidelim ! Markam aklı sıra Vans'ı mah- cup etmeği koruyordu. Derhal otomobile atladık. 15 haziran cumartesi, Öğleden sonra saat 5 kei Kasvet verici eski ve kor- konç adliye binasına Franklen sokağındaki kapidan girdik müd dei umuminin odasına gitmek için dört kat merdiven tırman- dık ber tarafda küf ve toz ku- kusu vardı. Odada etrafina © bakınan Vans: — Şimdi biz Nevyörk adliye makinesinin tam merkezinden dedi. görünen şu “Mezarlar kulesi, | Ticaret borsasında konsorsiyom! Alâkadarlar şayiayı hem gü- lünç, hem tehlikeli buluyorlar Komiserlik, piyasayı altüst eden bu i haber hakkında tahkikat yapacak ! Ticaret odası kâtibi umumisi Vehbi B. best yerlerde tüccarın birleşip bir teşekkül yapması kanunen memnudur, Bilhassa tam ihracat mevsi- minde bulunduğumuz bu sırada böyle yalan şayialâr çıkanlması Türk emtiası hakkında Avrupa ve hariç piyasalarda aleyhimiz- de neticeler verir.» Diğer taraftan haber aldığı mıza göre ticaret ve zahire bör- sası komiserliği bu kabil şayialar çıkaranlar hakkında şiddetli ta- kibatta bulunmağa karar ver- miştir, Avrupa birliği Briyan muhtırası An- karada alâka ile karşılandı Avrupa birliği için M. Briyan tarâfiından yazılıp hükümetimize de tebliğ edilen muhtıra Anka- rada alâka ile karşılanmıştır. Tevfik Rüştü beyin Yalovaya seyahati esnasında Gazi Haz- retlerinin bu husustaki emirlerini telâkki ettiği ifade olünmaktatır. Muhtıranın cevabı (yakında gönderilecektir. e sını bu işlerle alâkadar makamattaş rica etmiş ve bu husustaki talimatnas meyi de göndermiştir. insana dehşet virmeyormu? İşte cinayet adedini azatmak için. içerisi ağzına kadar doldurulan hapishane! Ne tüyler rpertici” manzara Allahım! Masasına oturan “Markam bir takım notları < karıştırıyordu. Başını kaldırmadan: — Beni bekliyorlar, dedi. Birer iskemle alın da oturun ki ben de çalışabileyim. Aradan Iki üç dakika geçmeden Mis Sen Kleri içeri getirdiler. Güzel ve ince geyinmiş bir kadındı. Markam ayağa kalktı, selâm verdi ve yazılianesinin o karşı“ sındaki koltuğu gösterdi. Kadın bu yere bakmak için başını döndürdü, sonra bir başka iş“ kemle çekti, ona oturdu. — Maznunlara isticvap esna“ sında oturacakları iskemleyi in- tihap etmek hakkı verilebilir mi? (Bitmedi)

Bu sayıdan diğer sayfalar: