6 Ağustos 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

6 Ağustos 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

————— e ——————— İki asırdır açılınıyan esra: rengiz kapı Güzel San'atlar Birl nasıl şey ? ... iğinde, açılacak kapı bulunmadığı, kapalısının da esrarı olmadığı söyleniyor Alay köşkünün garip bir hikâye uydu rulmaşına vesile olan kapalı köpis: Bir Refikimiz, Alay köşkü yanındaki demir. kapının G.S. birliği tarafından açılacağını ve bu kapının Muradı Salisin önün- de boğulduğu kapı olduğu için vaktile kapatılmış olduğunu yaz- | mıştır. Dün kendisile (görüşen mu- | harririmize G.S.B. müdürü Lüt- | fi B. bu kapımın açılması için idare heyetince verilmiş bir karar mevcut olmadığını söyle- miş ve kapının tarihi mahiyeti hakkında . verilen izahatın da tarihi hakikate uymadığını kay- detmiştir. İ çen tarihi hadiselere gelince, meselâ Ahmedi Salis, Patrona hadisesini buradan seyretmiştir. Mehmedi Rabi de halkın geçi- şini buradan seyredermiş. Ben şahsen Alay köşkünün tarihçesile alâkadar olmuyorum. Tetkik ediyorum.» Lütfi B., son söz olarak bu köşkün tarihçesini © neşretmek için de bir tasavvur mevcut olmadığını, esssen böyle bir kitap neşri için elde kâfi vesa- ik bulunması Olâzm geldiğini ilâve etmiştir. Diğer taraftan bu haberi bir refikimizde okuyan bir İngiliz gazetesinin şehrimizdeki muha- biri de Gözel San'atlar Birliği- ne gitmiş ve izahat istemiştir. Lütfi bey bittabi şayanı dik- kat bir hikâye dinlemiye hazır- lanan muhabire bu haberin aslı olmadığını tekrar etmiştir. Ekispres geç kaldi Dünkü Avrupa ekispresi bir İ buçuk saat tehhürle gelmiştir. Sebebi tren lokomotifinin Bul- ristanda bozulmasıdır. vermem e EN YENE ATAR SAYA e Konsorsiyom ne yaptı ? Açık göz hırsız | l i Bir mektepli kızin boy- nundân altınını çarptı Cümhuriyet orta mektebi se- kizinci sınıf talebesinden Celile H. dün Eminönünden geçerken boynundaki zencire bağlı bulu- | | man bir zinet altını kopanlarak bir hırsız tarafından çalınmıştır. Genç kız işin derhal farkına vârârak bağırmış ve kaçmakta olan hirsiz bir polis memuru ta- rafından yakalanmıştır. Fakat açık göz hırsız altının sahte oldğunu iddia etmiş. Me- mur altının hakikaten sahte olup olmadığını tetkik ederken bırsız fırsattan istifade ederek kaçmış- mıştır. alibe H. polisle beraber EV a AN, Lütfi B: şöyle diyor: — Bir kere Muradı Salis öl dürülmemiştir. Sonra o kapı önünde öldürülen, başka padi- şah da yoktur. Genç Osman, İbrahim, Selimi Salis, Mustafayı Rabi'de hep (başka yerlerde öldürülmüşlerdir. Bu kapıya Damat İbrahim Pş. kapısı denilir. Fakat öyle Babı Hümayun gibi maruf bir kapı “değildir. Kapının arkasına Abdülhamidi Sani tarafından duvar çektirilmiştir.» Lütfi B, Alay köşkünün tarih- gesi hakkında da şu izahatta — Bu'bina Mahmudu Sani devrmd tamir görmüştür. Asıl binanın ne vakit yapıldığı hak- kında şimdiye kadar tarihi ve- saik ele geçmedi. ge ............... “4 VAKIT «in tefrikası: 26 Yazan: & & Van Dayn Vans, bir müddet sustu. Ciga- ,Paramızın istikrarını temin için sarfedilen mesai Neşri kararlaştırılan rapor Miş inim. alaz Bankalar konsorsiyoniünün u- mumi heyeti, toplanarak geçen sene mesaisi hakkında maliye vekâletine gönderilmiş olan ra- porun neşrini tasvip etmiştir, | Raporda, konsorsiyomun geçen sene teşekkülünü icap ettiren sebepler ve konsorsiyomun sure- ti teşekkülü izah edildikten son- ra konsorsiyomun teşekkülünden- beri yaptığı işler şu suretle an- latılmaktadır; Konsorsiyom faaliyeti başlar başlamaz; manevre kütlesini is- timale mecbur kalacağı zannedi- ......... e. Nakleden: Ömet Fehm Vans, cigarasını söndürdü. Aya- lirken bilâkis kambiyo arrmın cari oteahhüdattan o mütevellit meşru talebi tecavüz ettiğine şahit olduğu sureti mahsusada zikre şayandır, Konsorsiyom muh- terem hükümetin de daima sıya- met edilmesi lüzümuna kani bu- lunduğu ihracatçıların menfaati- ni gözeterek Ingiliz lirasının ra“ yicini (1030) kuruş etrafında takrir edebilmek için fazla sar- fedilen miktarı bel'etmek mevkii ıstırarisinde kalmıştır. Bu türlü, ahş müdahalelerine tevessül e- dilmemiş olsaydı İngiliz lirasının -. ii Bu kadına dikkat ettiniz mi? İsterseniz size tarif edeyim. Küçük yapılı, esmer, kara gözlü, iyi giyin- miş bir kadın. Dadı sararmıştı. Hizlı hızlı 80- luyordu, Vans sordu: — Şimdi siz bunlara yeni bir şey ilâve edecek misiniz? Kadın içini çekti. Cevap verdi: d — Cinayet günü kimse gelmedi. i bir iki nefes çek:İğa kalktı: | Bu inat doğrusu ya şaşılacak e vav : | tiz Ali, de Ea ki sen söy»|şeydi. Vans, ki karış” — Kaçta geldi? Haydi ya... rapi gi a ye iyeyim. Cina-İmak istiyen Markamı bir el hare- Kadm asabi bir jestle ellerini|yet ürk e BENER GO kapı salın-| keti ile susturdu. Kadına dönerek: Uzattı, bağırdı: ç İd. Mösyö Benson bir misafire inti-) — Anlıyorum, anlıyorum, dedi — Allah aşkına ısrar etmeyin.İzar ettiğini size söylemişti. Gidip Onun buraya geldiğini bildirmek! ğruyu söyledim. kapıyı açtınız. Gelen genç ve güzel istemiyorsunuz! Hoşunuza gitmi-, tebessümle gül-İbir kadındı. İçeri aldmiz. Kadınım yor bu şey. .. Şahsi bir sebep do- devam edeyim mi? O salona girin- layısile gizli kalmasını istiyorsu- yok|.. şimdi oturduğunuz iskemleye Duz, değil mi? Cinayetten sonra bunu kimseye söylememeği karar- laştırdınız. kerr yerinde doğruldu. Hay- rı: Vans soğuk bir dü; — Numara yapmağa lüzum dedi. Hayvanca hareket pig oturdu. Efendinizle bu kadına çay Biz seni buraya hakikati m pişirdiniz. Çaydan sonra kadın git- İşin çağırdık. Söyliyeceksen *ÖT.*“İyi, Mösyö Bensonda giyinmeğe), ... — Ben size doğruyu imdi e (it Görüyor musunuz? Bâkm! .. Cinayetten sonra onu bir da- — Müddei umuminin $ Se hepsini biliyorum. ha görmedim. iştiyor. Vans, muzaffer bir eda ile gül- »i tevkif ettirmesini Vans, bir cigara daha yaktı. De- van? vam etti: , ? — Ben doğruyu söyledim. Mi — 3 — VAKIT 6 Ağustos 1330 we Eyyamı bahurda denize girmek tehlikeli midir ? Cilt doktorları İz Istanbul plâjlarında eyyamı bahuru dinliiyen pek yok! Geçen cuma günü İzmirde ,| denize giren dört gencin uücüt- larında barı lekeler hasıl öldu- gunu, bunun eyyamı babur tesirile husule geldiği iddiasının Sİ, Könsorsiyom -Manevre kitlesini ancak 22 mayıstan beri kullan» mağa başlamıştır. 22 Mayıstan beri konsorsiyo- mun kambiyo satışlar, bir taraftan İzmirin Istanbula arzettiği kambiyo 5 miktarının O maballi ihtiyaçlara karşı İzmirde bel'e- dilmesi sebebile daralmasından, diğer taraftan da her sene bu mevsimde yapılmakta olan alivre satışların bu sene yapılmamasın- dan ileri gelmektedir ki bu da Türk lirası kıymetinin konsor- siyomca tesbit edilen hadler dahilinde istikrar kesbetmesi ile ihracatçıların kambiyo satışlarını tatil (Oetmekte hiçbir menfaat görmemekte olmaları ile izah edilebilir... Raporda bu malümat verildik- ten sonra konsorsiyoma yaptığı yardımlardan dolayı Maliye ve- kili Saracoğlu Şükrü Beye ve hüsnü idaresinden dolayı da konsorsiyom - reisine < teşekkür edilmesine karar verildiği kay» dolunmaktadır. işte.... Demek cinayetten sonra görüşmediniz?.. Olurya... Bu- nun pek ehemmiyeti yok... Nasıl nazik ve sevimli bir kadıncağızdı — Size buraya geldiğini söyle- imi o? — Sarih şekilde söylemedi. rüyorsun ya, söylemese de de erme Ne vakit geldi? — Mösyö Benson geldikten ya- rım saat sonra, Efendim onu bek- lemiyordu. Yani daha evvel bana söylememişti y hazırlamamı da sonra emretti. Mükâlemenin burasında Mar- kam, kendini tutamadı. Atıldı: — Madam Platz, dün bunları bana niçin söylemedin? Kadın şaşkın şaşkın etrafına ba- krnıyordu. Vans araya girdi: — Canım Markam, bunda bil- miyecek ne var? dedi. Madam Platz, sizin genç kadından haksız demek © İstiyorum. İ bir aralık bin kuruşa kadar in- *İ mesi ibtimali çok kuvvetli idi. mirdeki hadiseler hakkında ne diyorlar ? ortaya atıldığını yazmıştık. Fil- hakika eyyamı bahur denilen günlerde esen bir rüzgârın tesa- düf ettiği ıslak vücutlarda leke- ler bıraktığı ötedenberi söyle- nmektedir. Bu iddia hakkında Tıp fakül- tesi müderrislerinden cildiye mü- tehassısı Kemal B. şunları söy- lemiştir: “ Eyyamı bahur (o ötedenberi senenin en sıcak günü addedil- mektedir. Cenuptan gelen rüz- gârlar ve gayri tabil sıcaklar de- nize girenlerin : vücutlarında fil- hakika lekeler hasıl eder. Bu lekeler şehrimizde denize giren- lerde de, görülmüştür. Güneşten siyahlaşan bir insa- nın cildi masıl zaman geçince beyazlaşırsa bu lekeler de bir müddet sonra zail olur. Fakat bunlar eyyamı bahurda denize giren herkeste hasıl olmaz. ; Filme çekiliyor Tayyare cemiyeti Ya- vuzün manevralarını halka gösterecek Yavuz bugünlerde mânevre- lar yapmaktadır. Tayyare cemi» yeti bu manevraları filme çek» tirmektedir. 400 Metre kadar olacak olan bu film, Yavuzun endahtlarını, - süratini kumanda heyetini, “bir çok hareketlerini ibtiva edecektir. Bu film beş on güne kadar halka gösterilmiye başlanacaktır. Evvelâ hususi bir seans verilecek ondan aonra umuma gösterile cektir. İzoiliğe ehemmiyet verilecek Ankarada toplanan Maarif eminleri kongresindeki müzake- reler neticesinde köy mektepleri için 25-30 bin muallime ih- tiyaç olduğu tesbit edilmiştir. Kongrede izcilik meselesi de mevzutı bahsolmuş, Danimarkadan bir mütehassıs getirilmesi ve beden terbiyesi muallimlerinin bir buçuk ay kadar izcilik kur- #ünâ devam etmeleri kararlaştı- rilmıştır. ....... LU — Hah, dedi, tamam... Böyle Dadı, kendisini müşkül vaziyet ten kurtaran bu sözleri derhal tas- dik etti; — Evet efendim... Doğrusu bu. O kadar güzel, o kadar sevimli idi'ki: . 5. ra Vans, ilâve atti; | 7 — Ama Madam, bu kadar gü- zel ve sevimli bir kadının cigara tiryakisi olması hoş görünmüyor, değil mi? ii — Hakkınız var efendim. Bu beni de müteessir etti. Ama belli ki fena bir kız değil. Hem şimdi bir !çokları içiyorlar. Artık eskisi ka- dar ayıp sayılmıyor cigara içmek, — Doğru. Yalnız gençler içtik- leri cigaraların izmemritlerini şö- minelerin içine, şuraya buraya atar larsa iyi değil. Asıl çirkin olan bu. — Öyle mi yapmış? Halbuki ben bu sabah şöminede cigara iz- mariti bulmadım. — Bulmadınız, çünkü polisler daha evvel onları oradan kaldır. mışlar, sizin yerinize şömineyi te- yere şüphe edeceğinizi düşünmüş- Jİtü. Öyle değil mi, Madam? , mizlemişlerdi. 4 , (Devamı var) j

Bu sayıdan diğer sayfalar: