24 Kasım 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 1

24 Kasım 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Muamele vergisi kalktı ! Milli sanayiciler dün sevinç içinde idiler Sayısı 5 Kuruş 14 üncü Yıl No. 4696 © 94 Teşrinisani (930 Pazartesi Dört Saat Süren İçtima Halk fırkasında dünkâ içtimadan bir intiba REISICÜMHUR HAZRETLERİ Henüz Samsunda bu- lunmaktadırlar Dün meb'us Hasan ve Fuat Beyleri kabul ettiler Samsun belediye em 23 (A.A) — Reisi- r Hazretleri Samsuna mu- alatlarını müteakip o burada İlan Trabzon meb'usu Ha- > Rize meb'usu Fuat Beyler- vali Kâzım paşayı kabul bu- ir örüsmüs- | İk urun uzadıya görüşmüş- | mun 23 (A.A) — Reisicüm- $u Hz. bugün dahiliye vekili eti Kaya beyle birlikte ak- Neler konuşuldu, Ali B. ne söylüyor? Halk fırkasının Istanbul teş- kilâtını ıslah ve takviyeye memur heyet mesaisine kemali hararetle devam etmektedir. Dün kaza reislerini fırka merkezine çağır- mışlar ve dört saat süren bir içtima ( yapılmıştır. yalnız kaza reisleri bulunmuş vi- âyet idare heyeti içtimada ba- zır bulunmaştır. Bugün de nahiye reisleri saat ikide toplanacaklar- dır. Içtimadan sonra Ali Bey bir muharririmize şu beyanatta bulunmuştur “Bugün kaza, .reislerini topla dık vazife ve salâhivetler” etra- fında görüştük. Yarın da nahiye reislerini | topliyarak bir içtima yapacağız. Bu görüşmelerden sonra mizamnameye göre yapı- lacak yeni teşkilât meselesi harita üzerinde tesbit edilecektir. LAN tarafı 5 inci sayfada) m lam şama doğru dairelerinden çıkarak otomobille şehri dolaşmış, sahili takiben yarım saatlik bir gezinti yapmışlardır. Caddeleri dolduran | binlerce halk Gazi Hazretlerini aklışlarlarla © selâmlamışlardır. Avdette dahiliye vekilinin mi- safir kaldığı cigara fabrikasına uğrayarak bir müddet istirahat etmişler, oradan dairelerine git- mişlerdir. İçtimada | İleri — gidiyorsunuz ! Gazinin büyük adını uydurma haberlere karıştırmayınız İstanbulda gayri muntazam fâsılalarla intişar eden bir Şazete dün bir ikinci tabı yaparak ortalığa garip bir haber Savurdu: Güya seyahate çıkmış olan Gazi Hz. Halk fırkasın- an ayrılip ayri bir fırka teşkil edeceklermiş. Eskidenberi malüm olan ve son hadiselerle artık güneş i aşikâr bir hale gelen bir hakikat vardır ki oda Gazinin z di elile kurduğu Halk fırkasının başından ayrılmadığı, Yrilmiyacağıdır. Serbes Cümburiyet fırkasının infisahına sebep hal bu hakikat, en kısır beyinlilerin, en çipil gözlülerin bile mu olmuştur. Bu kadar aşikâr bir hakikatten kimsenin e *t edemiyeceğine göre bir gazetenin Gaziye böyle yeni h hırka teşkilini isnat etmesi nihayet uçurulmuş bayağı bir iye) Ve binnetice en büyük Türke karşı işlenmiş bir hürmet- suçudur. Sa çıkan gazeteler tiraj artırmak için bir takım çarelere F Vurabilirler, Yemi” bu çareler büyük Gaziye hatır ve hayalinden biç “Yen bir tasavvuru isnat etmek şeklinde olmamalıdırlar. Bu Miy Saygısızlık ve bu lâübaliliğe nasıl cüret etmişlerdir. Bil- ayar mı ki büyük Gazinin adını ber zaman böyle hürmet- değil hatta hürmetin fevkinde tutmak bir borç, bir vazife EFGAN KIRALI İLE MULÂKAT Hilâfet meselesıni kat'iyen düşünme yorum Biz bunun yerine milliyet- ciliği ikame ediyoruz ri Efgan kralı Nadir Han “Die Voche,, ismindeki Alman mecmuasının Efganistandaki hu- susi muhabiri M. Harald Lechen- perg, Efganistan hükümdarı Na- dir Hanla dikkate mülâkat yapmıştır. Alman mecmuasının muhabiri, mülâkatını şöyle anlatıyor: “Mü lâkat, pek kolay olmadı. Efgan hududunda haftalarca bekledik- ten, müteaddit mektuplar ve telgraflar nihayet huduttan girmek müsa. adesini alabildim.,, Muhabir, bazı verdikten sonra şayan bir izahat daha Nadir Hanla karşılaştığını kaydederek devam ediyor: “Şah,, bana doğu yü- rüyerek elini sevimli bir tavırla uzattı: “Son nunum.,, Yavaş sesle söz söyli- yordu. İngilizcesi, şimdiye kadar İ tanıştığım Şarklılankinden daha yumuşak aksediyordu. Şah, sö- züne devamla, İ ganistanın iktisadi sahada inkişa- fına ait alâkasıhdan ve aradaki samimi münasebetin ümit ettiğinden devamını TAlt tarafı 2 inci sayıfada) 3 üncü tertip hediye küponu : No. 43 gönderildikten sonra | Mazide ve haldeki su vaziye tini tetkik ettiğimiz Istanbulun istikbalde nekadar suya ibtiyacı olacağını ve şehri tatmin için ne- kadar su vermek lâzım geldiğini mütalea edebiliriz. Asri bir şehrin hususi ve res- mi sarfiyatının mecmuu bugünkü ihtiyacata nazaran günde (100) , (200) litre olmalıdır. Bu rakamı büyük şehirlerin su sarfiyatının İ vasatisi olmak üzre alıyoruz. Bu rakama göre Istanbul şehrinin bir günlük umumi ve hususi sar fiyatının mecmuu ne olmalıdır? Yeşilköyden Kavağa Okadar bütün şehre su verildiği takdirde umumi ve hususi sarfiyat mec- muu (175) litreye iblâğ olunabi- lirse İstanbul şehri su noktasın- dan mükemmel ve rahat bir va- ziyete getirilmiş addolunabilir. Bu neticeye nasıl vasıl olabi- liriz: Bunu tetkik için tatmin edil mesi İâzım gelen ihtiyacatı iki kısma ayıralım: 1 — Umumi ibtiyacat (bele- diye ibtiyacatı, caddeler, lâğam- lar' yangınlara lâzım olan su) 2-— Hususi ihtiyacat (evlerde yıkanmak, yemek pişirmek ve saire için kullanılan sular) Bu tasavvur edilen (175) litre suyun yarısı hususi ibtiyacat, ya- rısı umumi ibtiyacat içindir. Umumi ihtiyaçlar Şehre elli kilometre uzakta bulunan bir menbadan filitre edilerek getirilmiş ve bittabi pek pahalıya malolmuş olan suların, yolları sulamak, lâğamları temiz- lemek için kullanılması pek mu- vafık ve mantıki birşey olmasa gerektir. Binaenaleyh sahilde kâ- in olan İstanbul şehrinin umumi ihtiyacatını menba, bent ve göl sularile değil, deniz sularile te- min etmek ve bunun için tesisat vücuda getirmek doğru olur. ” Şehirde günün meselesi Su derdimiz nedir ? Istanbulda su derdini yok edebilmek içinadambaşına ne miktar su vermeli? ilde 5 z EE E z Şimdi bile denize yakın yer- lerde çıkan yangınlarda itfaiyenin deniz suyundan istifade etmesi yazın tozlu günlerde bazı cadde- lerin deniz suyile yıkanması söy- lediğimiz noktanın imkânını -gös- terir. Buna daha muntazam bir şekil verebilmek için birisi Istan- bul tarafında, birisi Galatada tesis edilecek tulumba tertibatı ve su depolarile şebre günde (52500) metre mik'abı deniz suyu temin etmek hem basit, hemde makuldür. Bu miktar ile istikbalde ta- mamlanacak olan kanalizasyonun, yıkanacak caddelerin, yangınların su ibtiyacatı tamamile temin ©- lunabilecektir. Bilbassa bu tarzda vücuda ge- tirilecek tesisat şehrin başındaki büyük bir afeti, bazı yangmlarda susuz kalmak afetini ortadan kaldırmış olacaktır. Husus! su ihtiyacı Bu 175 litrenin yarısı da şeh- rin bususi su sarfiyatı için nü- fus başına verilmek lâzım gelir. Yani Istanbul su noktai nazarım- dan müsterih bir vaziyettedir diyebilmek için şehre (52500) metre mik'abı halis su temini (Lütfen sayıfayı çeviriniz) hadiseden sonra | memleketimize gelen ilk Alman | gazetecisini selâmlamakla mem- | Almanyanın Ef- | bahsediyordu. | Okuyucularımıza: —————. —— Gazetemizi, kenarındaki ince şeridi kopararak okuyunuz! Gazetemizi müvezzilerden alanlardan bazılar (o zannediyor- lar ki o müvezzi bu gazeteyi” idarehaneden kat'i olarak salın almıştır. Hakikat böyle değildir. Müvezzi alıpta satamadığı gazeteleri geri vermekte muhayyerdir. İşte bunu bilenler aldık- ları gazeteleri ya bedelini tam verdikleri halde yabut bir müta- lea ücreti vererek okuduktan sonra müvezzilerden birine geri veriyorlar. İdarenin gazetesi böylece bir kaç elden geçiyor. Bu işe teşebbüs eden ve zararını üzerine alan bir müessesenin kendi teşebbüsünden istifade hakkını bu yoldaki hareketlerin ne kadar müteessir edeceği meydandadır. Okunmuş bir gaze- tenin hiç bir sıhhi tedbir görmeden elden ele dolaşmasının mabz.rlarını saymıya lüzum yoktur. Gâzeteler memleketimizde görülen bu hale bir tek çare bulmuştur. O da gazeteyi ağız tarafından yapıştınp zmmbalamıştır. Kari- lerimiz bu zımbadan gözetenin kendi mutat hacmine balel vermeden ince bir şeridi koparıp atarlar ve bu suretle gazeteyi açıp temiz olduğuna kani olarak mütalea edebilirler. Gazetemiz bu yolda: ibtiyar ettiği külfeti bu noktadan karileri için de bir hizmet telâkki ediyor. yalnız bizim

Bu sayıdan diğer sayfalar: