11 Mayıs 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

11 Mayıs 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—4— VAKIT 11 MAYIS 1931 İNAN itimat reyi İsmet paşa dördüncü büyük mil Tet meclisinden itimat istedi, progra- mını söyledi. İsmet paşanın programi- nt daha eveviden biliyorduk, çünkü ie ra mevkiinde bulunan bu fırkanın hare ketleri inkılâbın başındanberi bir tarih seyrini takip ediyor, Ve bir ta- rih devam ediyor. Dördüncü büyük millet meclisinin karşısına çıkan İs! met paşa hükümeti ile Türkiye inkılâ- bının ilk günündeki hareketler ara: da biribirini tamamlıyan, biribirini ik-| mal eden hamle farkından başka ay- rılık görmüyoruz. Şimdiye kadar teşek kül eden İsmet paşa hükümetleri bir hedefin muayyen bir merhalesini işaret eder. Dördüncü büyük millet meelisi karşisma çıkan İsmet paşa hükümeti geçen hükümetlerin karakterlerini ta- şımakla beraber yeni bir nokta, mühim bir esas olarak, hükümet programı İ-| çinde bütçe mes'elesini ve bütçede o tuz milyonluk bir tasarrufu ileri sürü yor. Bü nokta Türkiye halkı için mühim olduğu kadar, hükümetin inkişaf isti- kametini anlatmak itibarile de mühim dir. Hükümetin meclisin karşısına aza mii tasarruf gayesile çıkışı ve bunu hir prensip mes'elesi addetmesi dördün cü millet meclisinin içine aldığı halk! unsurlarile taayyün eden hüviyetini fakviye ediyor, Bütçeden tasarrufla meclis karşısı na gelen hükümet her şeyden evvel sa ilece masraf eden, yemekten, içmekten| doymaz ve mütemadiyen yer, ne bu- İursa sümürür bir heyet şeklinde tasav tur. edilen hükümetin halka ne kadar! yakınlaştığı anlatır. İsmet paşa hükümeti şüphesiz ki bu tasarruf fikrile meclis önüne çıkar) ken hesapsız bir cimri haleti ruhiyesile değil, işleri hesap etmiş lüzumlu İşi kolay ve daha ucuza mâletmenin im- kâmnı bularak geliyor. Bu itibarla, bu otuz milyon liralık tasarrufun manası “dahg iyi anlaşılacak bir hal alıyor. Çünkü İsmetpaşa tâsaruftan o bahse-| derken, başlanan işleri terketmeyi bir) saniye aklma getirmiyor. Devlet bütçesinde (rasyonel) çalı Şişi ile daha pahalıya mal olacak işle. Tİ daha ucuza çıkarmayı temin edecek olan İsmet paşa hükümeti halk meecli- sine tam bir halk hükümeti programile geldi. Aldığı itimadın kuvvetli manssı büdür. SADRİ ETEM .Fransız hamille: 'Dün : şehrimize geldiler M. Dö klözyenin muharririmize beyanatı Yakında Ankarada başlıyacak ©- Tan Osmanlı borçları (o müzakeratına iştirak edecek ecnebi hamiller murah- hasları dünden itibaren şehrimize gel- meğe başlamişlârdir. Fransız hamillerin murahhasların- dan M. de Klozyer ve o M. Barde dün Stella Yitelya vapurile şehrimize gel. mişlerdir. M. de Klozyer bir muharririmize de miştir kit i — Ankara müzakeratında Düyunu U müumiye hamilleri beş kişilik bir heyet tarafmdan temsil edilecektir. Müzakerata Ingiliz hamilleri namı- na M. Vayt, Alman hamilleri namına M. Weigelt, Fransız hamilleri namına da ben ve M. Bardeile M. Prudom iştirak edeceklerdir. Diğer. murahhaslar bir iki güne ka- dar İstanbula gelmiş bulunacaklar ve hep birlikte Ankaraya gideceğiz. Müza kerata 14 mayıs perşembe günü başla nacaktır. - “Müzakeratın ne kadar devam edece. #i hakkında şimdiden bir şey söylene- mez. Bu ancak ileride anlaşılacaktır. Hamillerin noktai nazarı hakkında da müzakerat başlamadan evvel size bir şey söyliyemem . Alâkadarlar ve Türk hükümeti bu meselenin hal ve intacrna samimi suret te taraftar bulundukları cihetle Anka- Irakın en büyük gailesi Irak cenubi Kürdistanı teskin etmedikçe hakiki huzur Taymisin dikkate şayan bir makalesi ! Iran ile Irak hüdudunda kü- | | Irak çük bir harp devam etmekte ve bu harbe İngiliz tayyareleri de iştirak etmektedir. Badadın Şimalişarkisinde 200 mil mesafede Süleymaniyeli Şeyh i Mahmudun riyaseti altında ya- şıyan bir Kürt kabilesi vardır. Bunlar hem Irak hükümetine bem mandater devlete karşı isyan etmişierdir. £ Kendine, Kürtler kralı namını veren Şeyh Mah- mut, Cenubi Kürdistanın bütün kabilelerini kendi bayrağı altına toplamak istiyor. Kendisi şimdi- ye kadar cüzi muvaffakiyetler ihraz etmiştir. Cidal sahası olan arazının oanzalı olması Şeyh Mahmut aleyhinde mühim bir hareket vukuuna mani olmakta- dır. Bundan başka Şeyh Mah- mudun kendisi zeki bir adam olduktan Obaşka Süleymaniye, Celce ve Bihvin müsellesinin bütün geçitlerini tanımaktadır. Şeyh Mahmudun hayatı, mu- vaffakıyetli çetecilikle geçmiştir. Şeyh Mahmut Karadağ derviş- lerine reis olan aileye mensup- tur. Onun maiyetinde, değil bir Arap bükümetine hiç bir hükümete itaat etmiyecek kabi- leler bulunmaktadır. 1919 da Şeyh Mahmut jene- ral Frejen tarafından yakalana- rak muhakeme edilmiş ve idama mahküm olmuştu. Fakat o za- man irak başkumandanı olan Sir Makmahon bu hükmü nefye çevirmiş ve Şeyh Mahmut (o Hin- distana gönderilmişti. Çok geçmeden şeyh Mahmut Hindistandan (Kösbe) gelmeğe muvaffak olmuştu. OÖnun İrak haricinde kalmasi, Irakın Şimali Şarki hüdudunda nisbeten sü- künete hizmet ediyordu. 1922 de Süleymaniye havalisi karışmış ve İrak fevkalâde ko- miseri SirPersi Kuks Süleymani- yeyi tahliye ederek şeyh Mah- muda idareyi iade etmişti. Şeyh Mahmut geri döndükten sonra <cenubi Kürdistan kabile- lerini kıyame davet etmiş ve Bağdadı tanımamıştı. Onun bu sırada istediği, omüstakil bir Kürdüstan tesisi idi. ingilizler şeyh Mahmuda karşı, mükerrer ibtarlarda bulunmuşlar ve hava kuvvetlerini “ göndermişler, fakat şeyhMahmut bunlara ehemmiyet vermemişti. o Tayyareler (o şeyh Mahmudu ele geçirmeğe muvaf- fak olmamış, ve şeyh iran dağ- larına iltica ettiğinden tayyare ler geri dönmüştü. 1923 te Süleymaniye ( İrak hükümeti tarafından işgal olundu. Çok geçmeden ingilizler burası- nı tahliye etmişler şeyh Mah- mud da geri dönmüştü. maâniyeyi işgale karar vermiş ve şeyh Mahmut yeniden dağlara kaçmıştı, 1926da Irak hükümeti şeyhaffetti Bu af mucibince şeyh Mahmut arazi ve emlâkinin varidatın alacak fakat yaşıyacaktı. hoşlanmamakla beraber taliin aleyhine döndüğünü görerek bu- nu kabul etmiş ve mükadderata boyun eymiştir. Onun çıkıp gitmesile Bagdat hükümetinin bir mefes alması bekleniyordu. Halbuki öyle ol- madı. iki sene geçmeden Şeyh ra müzakeratınin şayanı memnuniyet netice vereceğini ümit ediyoruz. Mahmut tekrar Iraka dönmüş ve faaliyete başlamıştı. 1924 de Irak hükümeti Süley- | Irak haricinde | Şeyh Mahmut bu akibetten | sahibi olamaz Irak - ingiltere (omuahedesinin Kürtler lebinde her hangi temi- natı muhtevi olmaması onun kı- yam etmek için ileri sürdüğü bahanelerin biri idi. Irak hükü- meti derhal ordusunu harekete getirmiş ve ingiliz tayyareleri onlara yardım etmiştir. Fakat ! bötün bunlar henüz bir şey ya- pamamışlardır. Bağdat hükümeti son derece telâş içindedir. Ger- çi iki taraf henüz ciddi müsade- melere girişmemiş iselerde Şeyh Mahmudun taraftarları bir kaç taaruzda bulunmuş ve hükümet askerleri bir defa inkisara uğ- ratmışlardır. Irak askerleri bir aralık Şeyh | Mahmudu ihata etmişler, fakat Şeyh Mahmut geçitlerin birinden çekilip gitmiştir. Taymis gazetesi bu malâmatı verdikten sonra makalesine şu sözlerle nihayet veriyor: “Kürt meselesi mühim bir me- seledir. Cenubi kürdistan teskin edilmedikçe İrak hükümeti için hiç bir hakiki âti yoktur. Cenubi kürdistanda (muazzam petrol membaları bulunduktan başka oradaki vaziyet petroldan da da- ba mühimdir... Yeni Bütçe ğini Memur kadrosundaki tasarruf esasları tesbit edildi Ankaradan bildirildiğine göre bir haftaya kadar meclise takdim edilecek olan bütçe Tâyihasında, memurin kad rolarında tasarruf şu suretle temin o- lunmuştur: 1 — Münhal memuriyetlere yeni- den memur tayin edilmiyecek. 2 — Ha zı dairelerin kadroları asgari o hadde! indirilecektir. 3 — Tahtı muhakemeye alınmış memurlar, vekâlet emrine alı. nacaktır. 4 — Memur namzeti olarak devlet dairelerinde çalışanların nan. zetlik yeri tatbik edilmiyecektir, 5 — AZ memurla çok iş çıkarmak esası tu karrür ettiğinden deyairin mesai saat- leri heyeti vekile kararile tebdil edil- miştir. Bu karâra göre mesai saati 9 dan 12 ye ve 13 buçuktan 18 buçuğu kadar olmak üzere $ buçuk saate çıkarılmış- tır. 6 — Memur maaşlarından tenkihat yapılmıyacak, tekaüt aidatı kesilmi- yecek ancak yüzde 5 kazanç © vergisi tarholunacaktır. Bundan mada tekaütlükleri > mu- karrer olan memurlar derhal tekaüde sevkedilecek ve icap ederse ilgası müm ikün memuriyetler liğvedilecektir. Meyeti vekilenin bu kârarı o henüz vilâyata bildirilmemiştir. —— | Suzan H. ortada yok Sabık izmir Fransız konsolosu Ve lahik Fas fevkalâde komiseri bulunan M. Ginin zevcesi Hafize Suzan H. dünde zabıta tarafın- dan şehrimizde arânmış fakat i hiçbir tarafta izine tesadüf edi- lememiştir. Hafize Suzan H. meselesi iz- mirde günün hadisesi şeklini almıştır. Son gelen izmir gaze- teleri, işin içine sevicilik de ka- rıştığını ve Suzan hanımı zabıta ya haber veren Nazmiye hanı- mın bu yüzden kendisinin rakibi olduğunu yazmaktadırlar. —u— Adaların tenviri hazırlıkları Elektrik şirketi udalarda ya- pacağı elektrik teüviratma ait hazırlıklara başlamıştır. Dün şir- ket memurları Adalara . giderek bangi evlerin elektrik abp al mıyacağını tesbit etmişlerdir. Kartala konacak olan transfor- matörde Avrupaya sipariş edil- miştir. Diğer malzemeler de ya- kında ısmarlanacaktır. | | ! M. Briand Reisicümhur olacak mı? Paris, 9 (A. A.) — Gazeteler meb- usan meclisinde dün âraya vuku bulan müracaat neticesinde taayyün eden vit ziyet hakkında bilhassa riyasetielim- hür intihabatı noktai nazarından bazı mütalea ve tefsirlerde bulunmaktadır. Bu gazteler, M. Briyan'ın dün meb- usan meclisinde şimdiye kadar gelip geçmiş siyaset adamlarının kazanmış; oldukları muvaffakıyetlerden en mü- himmini temin ettiğini ve hükümetin mevkiinin Cenevre müzakerelerinin are fesinde kuvvet bulmuş olduğunu kay- detmektedir. Yine bu gazetelerin mütalealarını göre M. Briyan o reisieiimhurluğu namzetliği hakkında hiçbir teşebbüs ve harekette bulunmamış olduğundan bu mes'ele hâlâ müzakere mevkiinde bulun maktadır, Bununla beraber vaziyet sa- rih bir şekil almaktan çok gecikmiye- cektir. Paris, 9 (A .A.) — Sol cenah radi- kallerinin meb'usan meclisindeki gru- bu relsiedmhur intihabatında kendisi- nin namzet gösterilmesine muvafakat etmesi için M. Briyan nezdinde ll mâ: yısta saat on sekizde teşebbüsatta bu- lunacaktır, Sol cenah parlâmento aza- ları murahhas meclisine dahil olacak azasını seçmiştir. Fransız meb'usan meclisinde Paris, 9 (A. A.) — Meb'usan mec- lisi harici siyaset hakkındaki müzake- reyi gece celsesinde bitirmiştir. Mec- lis 25 muhalif reye karşı 490 reyle hü- kümete itimat beyan etmiş, Avrupa mil letleri arasında geniş bir mikyasta me- sai iştirakinin tahakkukuna ve beynel! milel anlaşma teminine matuf siydse- te muvafakat ve iştirakini teyit eyle; miştir. Meclis bu siyasete ve mevcut muahedelere mugayir ve muarız bir! mahiyette olan Avusturya - Almanya| gümrük birliği projesini tasvip etme- miştir. Ispanya Borshlerinde “vaziyet Madrit, 9 (A, A.) — Borsada fiyat larda dün görülen düşkünlük esham fiyatlarının düşmesine karşı bazı fev- kalâde tedbirler almacağmı zan ve tahmin ettirmektedir. Bununla beraber borsanm kapatılması mevzuu bahis ol. mamaktadır. Yalnız İspanya borsala- rında ve Barselon piyasasında vadeli muâmeleler yapılmasının muvakkat bir müddet için tatil edilmesi muhtemel. dir. Mısırda Kahire, 9 (A. A.) — Muhalif fırka lar Sıtkı paşa tarafından yapılan yeni intihabat hazırlıkları aleyhinde kıral Fuada bir beyanname vermişlerdir. Yugoslavya istikrazı Paris, 9 (A, A.) — Yugoslavyanın Fransız ve diğer ecnebi baânkaların- dan mürekkep bir gruptan yapacağı İs tikraz bir milyar yirmi beş milyon di- nardan ibaret ve yüzde yedi faizli ola caktır. İhraç fiatr 87 buçuktur. İstikraz 40 senede itfa edilecektir. Arjantinde vaziyet Büenos Ayres, 9 (A .A.) — Arjan tinde kanlı vak'alara sebep olan bazi kargaşalıklar olduğuna dair ortaya çı karılan şayialar resmi surette tekzip €- dilmiştir. Memleketin her tarafında tam bir sükün hüküm sürmektedir. Norveçte hükümet buhranı Oslev, 9 (A. A.) — Yeni kabineyi teşkile meb'usan meclisi reisi M, Kols-| tat memur edilmiştir. yea Etibba muhadenet cemiyetinden Son korgrede idare heyetine seçilen azanın aralarında yaptık- ları intihapta riyasete Gülhane myallimlerinden Niyazi ismet, reisi saniliğe verem dispanser Baştabibi Mustafa Talat, kâtibi umumiliğe Cerrahpaşa hastanesi laboratuvar şefi Fethi, veznedar- lığa serbest etibbadan Şuayp Nuri B. ler tefrik edilmişlerdir. Cemiyeti tedrisiye kongresi Cemiyeti tedrisiye heyeti umu- miyesi mayısın on beşinci cuma | günü saat on dörtte senelik ieti- | manı Darüşşafakada aktedecektir! .Bahar ve çiroz Hem bahar, bem cumâ hemde bahar olmasına 19! günlük, güneşlik bir hava bir günü - bu gidişle - bu e ya gösterir, ya göstermez. “ lüm ya, gök yüzü, rüzgâr deniz artık takvim ve mersi! hisaplarına adam akıllı iye” etti. Oyle ise bu güzel cums basık bir tavan altında, hari dumanlı bir kahvede, “ Bir “ evvel gitsede bu güzel hav! istifade etsek!,, der gibi gö rinize bakılan. bir misafirlik” geçirmekte mana şok, dedik haydi çıkalım, şöyle bir kır vası kim bilir, kırlara, köylere ne güzel ki lar gelirmiştir. alalım; Uzun sürmiyen bir müzakefti den sonra Çamlıca tepesin€ gi mak kararını verdik. Rasataf tepesinden daha yüksek olduğ için Fatin B.in raporlarına a rış etmiyen bu yeşil teped& vi halde en fazla hava buluna Vapurun üst katı dolu. on katta tek tük yer bulamıf Yukarıda daba iyi hava ala” tık ama ne ise, orta kat sako da fena değil: — Efendim, gölğe olur, se” olur! Tesellisile oraya Gi yanlarına çıkınlarım, sepeti paketlerini, şişelerini almış gf terilerin arasında bulabildiği” yerlere yerleştik. Gölğe idi o sıcaktı. Vapurlarda böyle Mel havalarda (pencerelerin ön dört bir tarafı görmek isti ibtiyarlarla, düşmesinden, 4 masından korkulan küçük çed lar tuttumuydu, ârlık onlanlıği çılacağından ümidi henmiii zm, O günde öyle idi. 9 var, rüzgâr yok ve konu şunun çıkınlarından etrafa buram dağilan bir koku; ... Gene tramvaydayız... Fakât ttamvay, bizim kırk yıllık vay değil, Asya toprağında “.. yen ve Türkiyede kadınlarâ tün siyasi haklari vermek babsolduğu bir sırada arabalarının iki ön sırasın! tahsis etmiye lüzum gi Üsküdar tramvaylarındayı?» dürü eski bir şair ve hir Beyin adaşi olan bu panya yapmalımı idi? diy€ şünürken - - yolcuları tün başka ve farklı olan va bayı da ayni koku bürüm€ Araba yüyüyor, biz yükseliye'i etrafta yeşil ; çimenler, sar penbe çiçekler, fakat ayni gözlerimizin memnun rağmen burun deliklerimiZ ni ıztırap... be y ş det” e ladik, tepeyi tırmandık: bulu sisler içinde görüyoru” neş olgun bir Amasyâ gibi karşımızda batıyor» rüzgârda yok değil, 1 o koku... Buraya, rüzgâra dağlar. kokularını koklamağa, #* çiçeklerinden baharın kokuların toplamağâ $ valh bizler hâlâ onv kokularını dinliyoruz. gesi h ir ie yi di eler Gazeteler “Bu sene ihracat yapacağız. , di i lardı. Nerede bu işi yapı cirler, allahınızı severseniz # çabuk olun, babar gibi bu mâahut kokuyu dinler yalim, '

Bu sayıdan diğer sayfalar: