31 Ağustos 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

31 Ağustos 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Talebe kooperatifi istiklâl lisesi talebesinin yaptığı koope- ratifle bir matbaa açıldı lilardan ziyade Kooperatif fikri, (yaşi yeni hayatı anlamış olan mekteplerde ediyor, Bilhassa yeni fikirleri, operatifler çok güzel eserler vermektedir. Daha evvel Ankara ti caret mektebinde (o Şer- ket Süreyya Beyin him metile (açılan talebe ko operatifinin çalışma tar. £ zından ve elde ettiği ne ticelerden — uzun uzadı « ya bahsetmiştik. Son zı manlarda kooperatif ha reketi fazla inkişaf gös termekle o beraber, bun. Jarm arasında müspet 6 kat'i neticeler elde & denler hakkında tetkikat icra ettik, Talebe kovpe- - Kooperatife dahil olan tal Sene mezun olan talebenin bir kısı bir kısmı alâkalarını muhafaza Sermayesi her çinde talebenin (bütün kilde idare etmektedir. Koopera sıs bir muallimi golar gibi. İstiklâl Nisesi kooperatifinin en mühim teşebbüsü matbaa olmuştur. matbaası olduk;n mühim bir sermayeyi ihtiva Kooperatif Matbaa da lebenin, olmuştur. rini biraz daha tanzim edince kitap tab'ına başlamıştır. Talebe Jise talebeleri arasında bir rabıta, müspet fikirler etrafında münasebet. te. olmuştur. Matbaânınmuhaberatdosyası tetkik edilirse Türkiye lisilerihin Hemen hepsile kitap ve neşriyat etrafında kooperatifin ve matbaanın münasebeti vardır. Muhtelif mektep talebelerinin müspet hir iş etrafında kendilerine mahsus bir ciddiyet- cidden zevkli bir iş oluyor, sis eden ilk te bu sarahaten görülür. le muhaberata zirişmeleri ... talebe tarafından idare edilen kooperatif!, iyi idare | edilen ve iyi netice veren bir şekildir. Bu bize şunu ispat ediyor ki, gençler, iyi, muntazam ve çalışkan ellerde hayata nafi ! tişiyorlar. Senede iki bin lirayı kendi mes'uliyetleri altında idare eden ta. ebenin eski zamanım hesabını kitabını bilmez, derbeder, hayattan uzak in. sanlarından, mekteplilerinden ne kadar farklı olduğunu gösterir. işlerinden müspet ve kat'i netice almıyan kooperatifin çalışma usullerini be. Çünkü gençlerin başardıkları kooperatif, tensnüt ve taavünün manasını yakından ve müspet olarak temasa geçtiğine, eline geçen parayı iyi kullanmaya başladığına en güzel misaldir. Bu mesaiyi hazırlıyan mü - rebbi, ve mesaiye can veren talebe tebrike lâyıktır. İstiklâl lisesinin nimsemelidirler. sarruf fikrine alıştığma, yatla mı kooperatiften ayrılmakta tifin idaresi © tamamile talebenin elindedir. İdare, mütehas- talebeye müşavir olarak vermiştir. lisesi kooperatifi mektep İcinde müşterek yapılan ve paraya te- MM işleri deruhte etmektedir. Müsamereler, tenezzühler, piyan- tamamen talebenin elindedir. talebe teşekküllerinin tahı işlerine ve ihtiyaçlarına cevap vermek Daha sonra diğer mekteplerin talebesine yardımolmuştur. İsle p Idare heyeti imi içinde en eski ln o ettiği kooperatiftir. “İkinci olarak reye koşup: N si Galatasaray lisesi talebesinin - teşk tif gelir. — (İnme bu dünyaya inme, biz bir İstiklâl Jisesi talebesinin teşkli ettiği kooperai id, İcihan gömdük.) * lebenin miktarı (1000) kişiyi geçmiştir. Iler ise de mü- etmektedir. İ sene yenileşmek Üzere iki bin liradır. Bu para Sene İ- istihlâkâlını tanzim, ucuzca ve muntazam bir şe ediyor. Matbaanın ilk faaliyetleri, ta- matbaası, diğer faydalı insanlar olarak ye- Henüz talebenin ta- anladığına, ha- /(Gençler temaşa grubu) üçüncü defa İolâarak Müşteba beyin (Gömdüğüm o! gençleri, mekteplileri alâkadar | cihan) isimli eserile beraber (Tassi- #0 İyeli müşteri) namındaki lik eseri temsil edildi. ğı halde 0 kadar muvaffak Yalnız Nureddinin rolünde Bey her üç temsilde fevkalâde iyi fak oldu. mi büyük bir muvaffakıyet elde etti ve gelen misafirler amatörleri birkaç defa sahneye çağırdılar. oynandı. rolünü kav ramıştı, vaffak oldu, Tayyare uçarken pence- © seni sabahtan beri bekledi Kerimi se versen çalma.. derken ne kadar güzel ive hissi oynıyordu., piyesin en muvaffak olanlarından bi- risidir. Hasta rolünü t#m (manasile yaşatmıştı. (Necmettin) Bey rüyası anlatırken ne kâdar heyecanlı ve güzel anlatıyordu. gok sıkıldı. Rolüne çalışmadığı yek nazarda belli oluyordu. kavramıştı, şlünü iyi, eaberlemişti,» Bey) rolüne hiç ehemmiyet vermiyor. du. Fakat böyle olmakla beraber eser oldukça iyi oynandı. / (Tavsiyeli müşteri) namrmda bir kome-| di oynandı Bu komedi umumüiyef iti- salon kahkahalarla ealkandı. en çok muvaffak olan Recai, Enver ve Alâeddin beylerdir, Gençleri tebrik ederiz, (G.T.G.J da 25 ağustos sal günü akşamı bir perde- Grup bu eseri ikinci defa oynadı. olamadı. Alâettin Fakat (Temaşa) grubu salı akşa- Eser umumiyet itibarile çok güzel Nureddin rolünde (Alâeddin) Bey Son ölüm meclisinde fevkalâde mu! demesi ve sonra; — Çalma öksüz Mehmet, (çalma, Kerim rolünde (Necmettin) Bey Halil dede rolünde (Hayri Bey) Süat rolünde (Recai bey) rolünü Doktor rolünde Hayrettin Bey ro Komşu çocuğu rolünde (o (Kâzım Gençleri tebrik ederiz, aya Bundan başka gençler tarafından! barile iyi oynandı | (Gömdüğüm o cihan) da gelen misafirler nasıl ( #ğladılarsa, burâda| Burada Avni, Dekorcu iSiLALA Demedi Gençler D 5 — VAKIT 31 Ağustos 1931 — İZ e / ci O Mehtaplı geceleri sevmiyoruz ! Ben de karanlık ge- Ne karanlık, ne meh- celeri severim Ayaştan Ömer Necati bey diyor ki: “Ben mebtaplı gecelerden zi- Gençlik Anketi Gençler size soruyoruz At yarışlarını mı, horoz dö- ğüştürmeleri mi seversiniz? Niçin, bunda ne gibi fayda- lar görüyorsunuz . Birinde bir kuvvetin israfı, ötekinde bir kuvvetin islâhı mevzuu bahs değil mi?Bize bildiriniz yade karanlık geceleri severim. Çünkü: muhayyelemde binbir törlü malihülyalar, karanlık göz- ler, bu kâranlıklar kucağında ateş gibi yanan korkunç dev görlerini tasavvur, tahayyül ede- tap hiç biri Kadıköy orta mektepte Adnan B. diyor ki: “Ne mehtap, ne karanlık ge- ce, ben iş hayatını seviyorum. işe geleni, işleneni, insan için faydası olanı seviyorum. Karan- lıkta çalışmak mümkün değil, elektrik altında daha iyi çalışı” lıyor. Mehtap faydalı değil, şa- irane diyorlar amma bew bir şey anlamıyorum doğrusu.,, | Gençlik Haberleri İ Yeni bir spor klübü Sultanahmette gençler tarafından teşkil edilen (Yılmaz Spor klübü) fa- aliyete başlamıştır. o Şimdilik yalnız futbol (İle meşgul “olacaktır. Diğer şübeleri de sonra açılacaktır. Klübür forması (yeşil - beyaz) dır, Gençlere muvaffakıyet dileriz. (G.T.G.) müsameresi Haber aldığımıza göre (Gençler rim. Telezzüzü elem; elemden haz duyarım. Beni bu elemden baz duyma manzarası sanki bir deryanın, siyah bir deryanın ağuşuna atar. Derin bir süküt, muzlim bir ci- han, mehtapsız bir gecede ya- kınlaşan ufuklar, karanlıkların karanlığında bir. - karanlık, -kor- kunç gölge yapan dağ kitleleri, ve bele onların ak saçlı başları mebtapsız bir gecede insanları bayıltır. Sanki manyatize eder. işte: ben bu zulmetin kuca- ğında çalkanan feryatlara, zul- metin ortasında ak saçlı bellere, dağlara koyu siyah gölgelere, hayalata bakar, bakarda ağla- rim... Gözlerinden dökülen yaş; hü- zün, inziva, sevinç, zulmetten ha- sıl olmuş bir yaştır. işte ben, ben ki her zaman mebtabı değil; bazan da, zulmeti tacandan, can evinden severim. , Temaşa grupu) tarafından 4 eylül ew ma günü ve gecesi Beykoz halk fırkası himayesinde bir müsamere verecektir, Yakacık kampı Muhtelif mektep talebelerinin işti İrakile Yakacıkta yeni bir kamp yapi (lacaktır. Bu kamp 15 gün Okadarde vam edecektir. —-— ürün Darüsşafakada bir milsamere Cuma günü akşamı Darüşşafakada 931 mezunları tarafından mükellef bir müsamere verilmiştir. Bu müsamere İde — talebe efendiler fevkalâde mu- ivaffakıyet göstermişler, o (Fermanlı deli hazretleri) komedisini mükemmel bir sürette temsil (etmişlerdir. Genç talebeleri tebrik ederiz. ii Aksaray mahfelininmüsameresi 30 ağustos tayyare. bayramında (Aksaray gençler mahfeli) nin Eyüp Halk fırkası menfaatine © verecekleri müsamere 3 eylül! perşembe akşamına kalmıştır, Gençler © akşam için bütün kuv- vetlerile çalışmaktadırlar. o Muvaffa- kıyet dileriz. “Şehit asker; i miz, senin gibi mütevazı ve fe- Dumlupınardaki büyük merasim EEE A ANA KR EE SADE (Ost tarafı 1 inci sayfada) du müfettişi Fahrettin, birinci kolordu kumandanı Mustafa Pş. Hİ aşle şöfetiik ve kolordu e R on ş - ve Kütahya valid e e ler, belediye heyetleri ve me- rasime iştirak eden diğer heyet- ler bulunmuştur. ilk nutku me- imi tertip heyeti namına ga- Keçeler birliği, reisi Neşet Bi. söylemiş ve sırasile Sadettin Fe- çit B. istanbul, ve Ethem Akif B. darölfünün namına, Vedat Nedim B. milli iktısat ve tasar- raf cemiyeti namına, Akagündüz bey de halk namına söylemişler- dir. i ayseri, Adana ve ani namıma da birer lendi. gemi olarak Fabrettin Pş. bir nutuk irat etmiş ve merasi- me askeri geçit resmile nihayet — verilmiştir. : Tertip komitesi ve Tur m getecileri birliği namı Halil B, taraklar irat edilen sutuk: — o “Muhterem arkadaşların, Dumlupmar zaferinin 9 uncu yıldönümünü tes'it için birliği. nizin davetine iştirak eden millet ve milli teşkilâtlar mümessillerine arzı şükran ederim. Şehit asker, bizim tezahürü- müz senin sessiz ve mümayişsiz kahramanlığın karşısında sedir? Senin sessiz, nümayişsiz kah- ramanlığın — vatamnı kaybeden millete bir vatan verdi. Tarihi büyüklüğü ve medeniyete hiz- ri ürek ral ei millet senin feragatli şehadetinde lâyik olduğu yeri bolt, 7 Sana neler borçluyuz? Sen ol- mazsan ne hallerde olurduk? Yuvasında © yavrusundan emin olan Türk kızları, tarafından se- lâmetten emin olan Türk çiftçisi, şehirlerde çalışan sayısız Türk- ler, mektepte okuyan yavrular, bâlâ da bu vatan içinde teneffüs eden bütün canlar bugünkü bür- riyet ve emniyetlerini sana borç. ludurlar. Eğer sen gelmeseydin ana vatan parça parça bölünür- dü. Seni gelmiyecek sananların bize gösterdikleri vatan bharita- sını düşünelim, Bu taraf masmavi idi. Bu mavi renk içinde ölüme ve esarete mahküm edilen tam iki milyon Türk vardı, Bu taraf bizim yurdumuzun engin denizlere Açılan zengin ovalandır. Seyhan ve Ceyhan ovalarıdır. Yüksek ve serin yay- lalar, yiyecek Ve giyeceklerini buradan alırlar, kendilerine bu ovalar bağışlanan yabancılar is- tilâ kollarını şarka ve yurdun orta yaylalarına doğru uzalmış- lardı. Büyükdenizleri ve büyük kıta- ları birbirine birleşti lardanberi ğe iline ve Türk kabiliyetinin yarattığı binbir eser taşıyan dünyada eş- siz topraklar kimlere terkolun- muştur? Denizlerde ne yabancı bay- raklar dalgalandı, geçitlerde ne yabancı nareler ses verdi? Bun lar ne oldu? Bunlar nerededir? Bu vatan haritasının yabancı renklerini “silen, bu vatan sema- sını yabancı seslerden temizleyen ölüme, esirliğe, kendine Jâyık ol- mıyan sefaletlere mahküm kıl nan bu milyonlarca genç ve ih- tiyar Türk oevlâdının şimdi ak nındaki bu şen hürriyet şafağı nereden geldi?,, Neşet Halil B. nutkunda şehit Mehmetçiğe lal şöyle hitap etmiştir: Senin hakkını O ödeyemeyiz. Ancak senin öldüğün gayeler için sana hâyk yurt kardeşleri olarak çalışmak azmındayız. Yanık bıraktığın köyleri şen- lendirmeğe | çalışiyoruz, çıplak bıraktığın çocukları giydirmeğe çalışıyoruz, cahil bıraktığın kar- deşlerini okutmağa çalışıyoruz. Şimdi vatan, senin öldi © nazaran ne kadar çok de- gişti Millet yekparedir. Bir de- nizden bir denize, bir huduttan bir bududa doğru mesafeler kı- | saldı, silindi. Feragati, millet işinde serden geçtilik ahlâkını biz senden al- dık. Bugün burada senin önün- de bir taraftan yaptıklarımızın hesabını vermek, bir taraftan yapacaklarımız için ant içmeğe geldik. Başkumandan harbinin senin öldüğün günkü birliği, disiplini ve heyecanı bâlâ yaşıyor, hâlâ sana emir verenin emri altında- yız. ilk hedef Akdenizdi. Sen bu bedefi açtın. ilk hedef veren Başkumandan şimdi yeni hedef- ler gösterdi. Hepimiz bu sefer- berlik içindeyiz. Senin kadar te- ragatli sıra neferleri olarak, çâ- lişmak için müsabaka ediyoruz. Bu yeni hedeflere de varâcağız. Millet zengin, memleket müref- feh, vatan siyaselen ve iktısaden emin olacak, Dileklerimize yaklaştıkça sana olan rabıtamız artıyor. Her yıl bugün Türk vatanının kalbi senin için çarpıyor. Şimdi şu dağlara bakıyor ve gelecek yıllar bu günde bu dağlarda görülecek manzarayı düşünüyorum. Türk vatanının her bucağında kara, İ deniz ve hava yolları milyonlarca vatandaşların yüz binlercesini buralara taşıyacak, genç kızlar ordu mümessilleri, toprak ve şe- hir adamları sana çelenkler geti- recek ve sözler söyliyecek. Git tikçe o kadar çok ve o kadar kalabalık toplanacağız ki bizi bu dağlar, bu geçitler almıyacak sesimizin şiddetinden arz titti yor gibi gelecek. Sana armaganımız andımızdır. Her zaman huzurunda ant içe” ceğiz. Andında sen sözünü tut- tun, biz de tutacağız, tıpkı senin gibi, tıpkı sana Jâyık olanlar gibi. Bu böyledir, buna eminiz.,,

Bu sayıdan diğer sayfalar: