6 Ekim 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

6 Ekim 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“ . davet cü Atinada Şenlik Devam Ediyor (Üst tarıhı 1 inci sayfada) görmiye gitmişlerdir. lamış olan iki milletin arzusile talik edilmiş bulunduğunu beyan etmekte Yol boyunda bulunan muhacir köyldir. ve mahallelerinde oturan ahali Türk) Bütün gazeteler İsmet Paşa (o Hazjrafından alkışlanmışlardır. de sahaya girmişlerdir. Önde Bulgarlar başta (bayrakla olduğu halde İlerlemişler ve halk ta- Bulgar- ve Yunan nazırlarını coşkun tezahür-retlerinin dünkü beyenatını uzun uza-'lardan sonra gelmekte olan Türk at lerle selâmlatışlardır. Türk ve Yürlaıya iktibas etmektedirler. Yunan gazetecilerine beyanatta bu. 19 karşılanıp alkışlanmışlardır. nan nazırları, bilhassa İsmet (Paşa ile M. Venizeles çok samimi suretle görüşüp konuşmakta idiler. M. Venizelosa bakan hasta bakıcıya teşekkür Kırmızı salip (hastanesinde OM. lunan BL. Venizelos, İsmet (Paşanın söylemiş olduğu sözleri bir çeşmeden akan berrak su gibi kalbinden gelmek- te olduğunu beyan etmiş ve şu sözleri İsmet paşa Hz. Egeden karşılamıya gelenleri selâmlıyor danglilâve eylemiştir: Venizelos 1929 senesinde hastalığına (tutulduğu (sırada ken disine — bakmış (olan hasa be kıcıya tesadüf etmiş ve bu kadını İs met Paşaya takdim etmiştir. İsmet Paşa hasta bakıcının elini sıkmış ve çok kıymetli dostu M. Veri» zelosa gayet iyi bir surette bakmış ol:| masından dolayı kendisine teşekkür etmiştir. Öğle zeri Yunan hariciye nazırı m Mihalakopulos Türk ve Yunan sazırla- rmin şerefine Kifisjada Sesi! otelinde bir öğle ziyafeti vermiştir. Türk gazetecilerine ziyafet ; Ayni zamanda Yunan matLuat mü dürü M. Kimon Diyamandapulos Te- öksenelya otelinde Türk geretecileri gk öğle ziyafeti vermelştir. Bu ziyafete birce” Yunan gazetecileri de İostane içtimalarda, bir aaa in sürmüştür. > Di- yamandapulos Türk © gazeteci lerine Yunan hükümeti namın& hoş geldiniz demiş, İki memleket arasmdaki dost luk hağlarınm kuvvetlendirilmesi hu susunda Türk ve Yunan matbwatının ifa etmiş oldukları rolü ehemmiyetle kaydetmiştir. Türk gazetecileri namma Milliyet gazetesi müdürü Ahmet Şükrü (bey verdiği cevapta Türk ( gazetecilerinin! güzel ve sevimli Yunanistanda. hakika-| ten samimi bir kabul tarzı görmüş ol maktan çok memnun ve bahtiyar bu- Tanduklarmı söylemiştir. Atina gazeteleri neler yazıyor? Binos gazetesi Türk mazırlarının Yunanistan ziyaretleri o münasebetile yazdığı bir yazıda Atina caddelerinde yan yana kardeşçesine dalgalanmak- ta olan Türk ve Ynuan bayraklarınm soğuk bir diploması tezahürü olmak ü-| zere ve yahut muvakkat bir şevk ve! heyecan tesiri ile asılmamış olduğunu! M. Venizelosun beyanatı “Türk arkadaşımın söylemş olduğa sözler beni son derece mütebeyyiç eb miştir, Ben ötedenberi Türküye ile Yunanis tan arasında samimi bir dostluk siya- seti takip edilmesinin milletin âmaline! ve hissiyatına tevafuk etmekte olduğu kanaatindeyim. Şimdi hadiseler benim bu fikir ve kanaatimi teyit etti. Bu akşam relsicümhur tarafından bir resmi kabul yapılacak ve bir ziya- fet verilecektir. Atinada yapılan atletik müsabakalarında Atina, 4 (A.A.) — Atina stadyomun da, buzünkli, kadar. kalabalık. nadiren görülmüştü. Hayanın yağmur çe yirmesi ihtimali bulanmasına halk saat 13 ten itibaren stadyoma ge miye başlamıştı. Saat 15 te © altmışi bin kşi stadyomu doldurmuş bulunu- yordu. ; Ortada tam bir sükün ve ini tizam hüküm sürmekte idi, . İsmet Pa- şa ile Tevfik Rüştü beyefendi ve re. fakatlerinde bulunan zevat ile M, Ve nizeoa ve M. Mihalakopulos 1585 te stadyoma gelmişlerdi. İsmet Paşa ile Tevfik Rüştü bey. efendi ve maiyetleri (o stadyomun met. hâlinden itibaren kendilerine tahsis edilmiş olan yerlere gelinciye kadar a- yağa kalkmış olan bütün halk tarafın dan selâmlanmışlar ve şiddetle alkış- letleri hareketli ve coşkun tezahürler- Türlerden sonra sırasile İtomanya- İller, Yugoslavyalılar ve en Son ola-Ji9e mutlaka bir yol mektubu rak Yunanlılar gelmişler ve hepsi delbaslamak lzım?.. Fakat buna iki mürllâsa edilebilir: güm)sohbet, oyun, öğle alkışlanmışlardır. Bu geçit resmi hittikten sonra ekip- ler önlerinde ba; olduğu halde! resmi ricalin işgal etmekte oldukları yerlerin önünde sıralanmış'ardır. Yunan atetleri göçerken İsmet Pa- şa aayğa kalkmış ye elinde tutmakta ol duğu şapkasım sallıyarak Yunan hay- rağını selâmlamıştır. Bundan sonra M. Venizelos bütün halkın ve seyir cilerin alkışları arasında piste inmiş, Balkan gençliğini gelimlamış ve bü- tün atletlere hoş geldiniz — demiştir. M. Venizelos bu yesileden istifade e derek İsmet Paşa ile Tevfik Rüştü bey efendinin teşriflerini de selâmlamış ve kendilerine sefa geldiniz demiştir.! Venizelosun! Bu esnada halk M. bu temennilerine iştirak ederek Türk! vekillerini hararetji bir surette alkış lamıştır. İsmet Paşa ile Tevfik Rüş tü beyefendi gayet mütethteyyiç bir jhalde ayağa kalkmışlar ve halkı selim. lamışlardır. gunu beyan etmiştir, M. Venizelos başında her vakit giymekte olduğu bonnesi o bulunduğu ve halk tarafından alkışlardığı halde yerine döndüğü sırada İsmet Paşa bur lunduğu tribünün basamaklarını ine rek M. Venizelosy karşılamış ve Yu: nan başvekilinin koluna girmiştir. İki başvekil bu vaziyette © tekrari yerlerine oturmuşlar ve seyirciler tara! fından: şiddetle alkışlanmıslardır. Bundan sonra &keri bir muzika ta- küfü beğ Aleti” drill aşan mıştır, N etmiştir. Yunan ve Türk hazırları stağyom- dan aymrlarken geldikleri zaman' ol: duğu gibi hararetli / tezahiirlerle se“ Vâmlanmışlardır. Setirimizin ziyafeti binasında bir resmi kabul yapılacıi. tır. Sant 21 de sefirimiz o Znis bey, İlanmışlardır. İsmet Paşa halkın bu;İsmet Paşa ve Tevfik Rüştü bey şere. alkışlarma müteheyyiç bir halde — fine bir ziyafet verecektir. Bu ziya kabele etmişler ve stadyomu dolduran seyircileri ve halkı ellerinde tuttukla- rı şapkaları İle selâmlamışlardır. Bu esnada stadyomun üstünde tay- yare ve deniz tayyareleri filoları uçup dolaşmakta idiler. Türk ve Yunan nazırları yerlerine fette bütün Yunan Teali ile ecnebi se- firler bulunacaktır. Ziyafetten sonra bir süyare verile cektir. Puntusçuların reisi mevkuf Atina, 5 (Hususi muhahrimizden ) Bir mikrofon önünde söz söylemekte| eteler tafsilâtile yazmış olan ve sesinin akisleri stadyomun her| yunan ve Macar başvekillerile hari. tarafını çınlatan M, Venizelon İkim- ciye nazırlarına iadei ziyaret ederek ci Balkan Olimpiodının açılmış oldu-İolan siyasi heyet İsmet Paşa Hazret Atina, 5 (Hususi muhabirimizden )l geçmesine bir kefaet — Buzün öğleden sonra parlâmente olarak vapurda bulunuyor. 5 — VAKIT 6 Teşrinevvel 1931 —— ATiINA YOLUNDA Vapurun maymunu — Muhtalit eğlenceler — Ahmet ihsan resmi — Şikago sergisinde helvası — Deniz ve Faler Beyin palabıyıklı Adalar denizi, 2 teşrinlevel, vapuru — Klâsik usulü bozmamak çin) ile mi him mâni var: Evvelâ geceli Bir mısra ve kafiye bahsi keten Egelmeği, yemekten sonra yer yer sohbet, musiki muhabbet, oyun. İkinci günün bilânçosu da şöyle hu Sabah Ç kahvaltısı, yemeği, sohbet, üzlü uzun bir yazı hayatından yoru-loyun, ikindi kahvaltısı, sohbet, oyun, İlan muharrir, bu seyahati birkaç gin dınlenmiye firsat saymıştı; sonra da. sonra da henüz yazılacak hiç bir şey yok! İstanbuldan nasıl ayrıldığımız gü- lerile Tevfik Rüştü beyden, basvekâ- let mahsus kalem müdürü Vedit, ha riciye huhusi kalem müdürü (Kemal Aziz, hariciye birine; şube umum mü dürü Cevat beylerden ve hepsinin fefi- kalarile Tevfik Rüştü beyin kızından teşekkül ediyor. o Gazeteci arkadaş- lar siyasi heyetin birkaç (mümessili kalahalık, Milli iktisat ve tasarruf - cemiyeti reisi İzmir meb'usu © Rahmi, İktisatçı Nurullah Esat beyler Başvekilinizin davetlisi olarak bulunuyorlar. ..,. 4“ Yunan sefiri M, Poihroniyadis, heyetimizin muvasalatında o memleke| Mimle. m olnenklar. | run Başvekilimiz! selâmlıyan Yunan kıtaları akşam yemeği, musiki, sohbet, oyun, uyku, Çanakkaleyi sabah gözile gördük. iBinlerce halk sahile dökülmüş, Baş vekili selâmlamak için çırpmıyor, yüz- lerce insan motörler, , sandallar, mo törlü mavnalar içinde denizin üstünde, vapurun etrafında dolaşıyor, alkışlı yor. Başvekil, vapurun güpeştesine dayanmış elinin geniş hareketlerile halkı selâmliyor. # Boğazdan çıktıktan sonra hir müd det güvertede güneşte hem asındık, hem ipten halkaları muayyen mesü- fede dikili (o küçük bir direğe geçire bilmek ve spor yapmış olmak için kurs attık. o Alacalı bulacalı halkalar di. veğin önüne, ' arkasma, sağina soluna düştükçe kahkahalar © kopuyor. Tik muvaf(akıyeti Başvekir kalafdı, İz mir mebusu Rahmi beşi vihmeti: İh- sah bey, Anadolu ajansı baş müharri- ri Kemalettin Kâmi bey muvaffaklar Marş bittikten sonra atletler YEMİN) dinde bulunmak için bizden daha ça-larasındadır. ğ etmişlerdir. Bu esnada birkaç dakika) puk gidecek olan Itâlyan postasile har! Yağmur yağmış fakat oyunlar devam| reket etmiş, refikası bizim vapurda diler. * Cigara salonundan Bir aralık at yarışı yapılacık, de geçerken ve İsmet Paşa Hazretlerinin refikalarır yandaki yaasanm üstünde gördüğüm nım refakatindedir. Seyrisefnin umum müdürü Sadul-alt zannetmiştim. “Meğer onlar kücük tahta atları - küçük > çocuklara bü- lah bey ev sahibi ve yolculuğur az1mi| yüklerin oyuncağı imiş! derecede intizam ve mükemmeliyetile Güverteye yere tebeşirle çizgiler derecede intizam ve mükewmeliyetile çizildi, atlar bir sıraya dizildi. Hep- ve teminat Vapurumuzda hariciye ( vekilinden başka dört tane doktor daha var:İsmet Paşa Hazretlerinin dayısı Mersin meb-| usu doktor Refet bey, o İsmet Paşa sinin ayrı numarası var, Her numara yı taşıyan kartar var. MKeşer o kuruş mukabilinde bahsi müşterek tutuluyor. Kazananlar ve kaybedenler oldu. İlk partide İsmet Paşu yine talili ler arasmda idi, fakat oğlu kücük Ö- Hazretlerinin aile doktoru Arif İsmetlmer beş kuruşunu kaybetmişti. Biraz bey, Seyrisefain o tabiplerinden Şerelüzülecek gibi oldu, fakat yine kendi fettin bey, geminin doktoru Hüseyin|kendisine tesellisini buldu, bağırdı: Suat bey. İstanbuldan kalktıktan sonra bir. İkaç saatten ibaret kalan ilk gün, he- belki her şeyin leh ve alyehim düşün)otutur oturmaz borular | çalınmağa larak bazı muhacir mahallelerinde tı-ribirlerine tanıştırılmalarile geçti. dükten sonra sağlam bir dostluk yolur Tefrika Kendilerine birer de saat hediye et-| tim. Bazan takiplerde maiyetimde bu ikisinden başka kimse bulunmazdı, İeahında benim için kendilerini par. çalattırırlardı. İdam Baranoviçi de yakalanan casuslar! arasında genç delikanlılar da vardı. Gönüllü olarak Rus istihbarat hizme- tine girmişler, bu suretle memleket» lerine gelebileceklerini ümit | etmiş: ler. En gençleri 17 yaşındaki ile ko- nuştum. Kabahati diğerlerine yüfle- mek istiyordu. Yanımdaki kâğıtların mevcudiyeti mahaza muhafaza için ol duğunu, yoksa casuslukla hiç mlâ- kası olmadığını söylüyordu. Böyle bir işin kafası pahasma mal olacağı” ge'diğini an-İyunlarma iştirak edecek olan atletler izli Kuvvetler içinde |. * çalıştılar. başamış ve ayni zamanda Balkan ecrüme eden: Doğan Yıldız nı kendisine söylediğim zaman dizle- ri üzerine yere çöktü. Elleri ile ha- na sımsıkı sarıldı. Diğeri de bir muallimin oğlu imiş kabahati olmadığımı ispata çalıştı. Bunların ikisini de başka bir odaya hapsettirdim. Diğer iki kişiyi de be- raber aldrm ki bunlar benim emrinde, Fakat birkaç ay sonra Ruslarm eline düştüler. Ruslarm bunları hi yaneti vataniye cürmile asmış larını zannediyorum. Çünkü azdet etmediler. Diğer dördü, baba, kardeş haini olan da bunlarla beraber kur. şuna dizildiler. Bunları kurşuna dizdirmek (için emir almıştım. Daha odalarma gi virane yapmış ve Puntus - yanharip- leri cemiyeti reisini tevkif etmiştir . meden bir duvar deliğinden konuş; tuklarmı dinliyordüm. Alejâde sey: lerden, çizmelerinden bahsediyerla: dı. Hiç birisi kendilerine tefhim olu- nan karardan bahsetmiyordu, - Biri çizmelerini yapan kunduracıyı sethe- diyordu. Diğerleri de buna mümasil şeyler söylüyorlardı, Nöbetçi kapıyı acıp beni içeri bi- raktığı zaman müthiş korktular. Bir stat sonra teneffüs etmiyecek, | işit miyecek, görmiyecek olan bu ads larla konuştuğum dakikaları unuta- mıyacağım. Hakikaten müthiş olu yor. Casusluk?.. Katil? Aklımdan bu İki kelimenin manaları akım edir yordu. Karşımda bethaht yardımsız, yalvaran ve korkudan bitek üzere bulunan insanları görüyordum. Tuhaf değil mi ki Oo kendileri ile delice manasız şeylerden konuş başladım. Bazan onlar o bazan ben bir şeyler anlatıyorduk. Zaman kr saldı. Nihayet bir sükünet (hepsini İkindi kahvaltısı, yine birkaç kişi-İleni geçeni eğlendiriyor. nin biribirine tanıştırılması, akşam yes bastı artık konuşmuyorlardı. Bahçede bu dört mahküm bir sı. raya, yan yana dizdik, Emniyetsiz bir tarzda ellerile yanmdakileri yok-| Tuyorlâr. Omuz omuza kol kola bir. birlerine yaslanıyorlar . Keskin biri kumanda. Tek bir gürültü. Birisi dizleri üzerine (o yığılırken diğeri öne, biri sağa devriliyorlar.! Birisi de içi boş yuva! gibi o olduğu yerde yığıldı kaldı. Bunlardan hiç biri artık yaşamıyordu. Ben nefsim- le milendele ediyordum. Rus hattı gerisinde Casuslardan o itikadı batıla inan- mak bana da mi tesir etti, Yoksa bu dört kişinin ölümünün tesir mi hil miyorum. Mazuri Rus tarafma ge. çirmiye gittiğim bu gece itiyadım ha- ricinde bir his duyuyordum. Mazuru sevk için yeni bir emir almıştım. Bul emirde Mazur, şimalde bir göl ile başlıyan Rus cephesini buydan boya) — Baba, benim paramı da sen ak dn; neyse, hal... «si Vapurun küçük hir maymunu var. Yunan polisi htiyat tedbirlerden o-men denilebilir ki. tanışmıyanların bi-|Parmaklığın üstünde türlü hokkabar- lıklar yaparak, küçüğü büyüğü, ge Manmafih İLöfen sayıfayı çeviriniz!” dolaşacaktı, Ben mıntaka hakkında kâfi derecede malümat toplamiştım, Günlerce devam eden ümeliye netice 8i bataklık içinde bir geçidin mevcu- diyetini hissetmiş ve geçit . İstikame. tini kızılerk dallarına işaret o etmiş. tim, Kuvvetle tahmin ediyordum ki diğer taraftaki düşman bu geçitten malümattar değildir. Casusları sey- kedeceğim yolları iyi o tanımaklığım lâzımdı. Çünkü bu yolları yaltızen avdete mecburum. Mazuru “odasın. dan almağa gittiğim zaman bir tav. şan yayrusile oynarken “buldum. “O- da da bir de kanadı Kırılmış. “karga vardı. oOOdasında olduğu zaman lar oObunlarda (o vakit © geçiriyor. Benden Omaada önün odasina girmiye hiç kimse için müsaade yok- tu. Kendisine satranç teklif ettiğim zaman beraber oynar, oyramadığı mız zamanlar erkânr harp haritaları; üzerinde mütaleaya dalardık. pi.) i

Bu sayıdan diğer sayfalar: