18 Ocak 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7

18 Ocak 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Memleketi Baştan başa ye Gellât gölü kurutulmalıdır — Mesken buhranı — Okaliptüs çları ve manzum bir ihtar—Peştemal örtünen kadınlar. Aydın, (YAKIT) — İzmirde Als) cak istasyonundan her sabah ye:| İ Yirmi geçe kalkan tren, on iki) ii Aydına varıyor. İzmirden Ay-| Ni gelirken, hiç bir telkik ve tahkin ü görmeden, hiç bir istetisti- bakmıya hâcet kalmadan, insan) trenden etrafı seyrederek, bu iğ Jar pek zengin olduğunu anlı * Zira trenin imtidadınca her ta -) an, İncir ve zeytin ağaçlariyle al Hele incir ağaçları. Son! rn Yeşil, kalın ve etli yaprakla - v döküp çırçıplak soyduğu ba gü- ÜŞ bedenli ve narin dallı ağaçlar,gö Alabildiği bir hudutsuzluk için - başları havada, dimdik uzanıp gi- orlar, Simdi trenin soluyarak geçtiği bu gpraklarda incir, üzüm, zeytin ve tü ün gibi, dünyanın (en değerli dört| Mahski yetişiyor. Zerrelerine altın tozu kârışık olan topraklar bile, İz Mirle Aydmın bu feyizli toprakları muhakkak ki, birer hiç ka - Urlar, Zira bu topraklar, derinlikle» üç beş kırat altın saklıyan ciliz “e kavuruk topraklara bedel, her da| sonsuz bir definenin nesfj do- Haşan gürbüz ve verimli ağaçlar ber İyorlar, | Bu yerlerden © geçerken insanın | toprağa olan sevgisi bir kat daha ar or. Hele bu servet dolu topraklar, im vatanının birer parçası olur- Bü İftihardan göğsüm (kabarıyor. Kurtutuş harbinde bu topraklar için dökülen kanlar, billâh! yüz bin kere! helâldir. i ... Tren, büyücek bir gölü ikiye bö « Jen dar bir kara yolundan (geçiyor. Pazı yağmurlardan sonra yamaçlar inen seller gölü taşırır ve sular demiryolunu basarmış. O zaman tren trenlikten çıkar, vapur vazifesinj gör Miye kalkarmış; vapur gibi, iki tarı- dalgalar salvererek, suda gider“ MİŞU Ben geçerken sular henüz kabar , yolumuza karada devam et» Bu göle (Cellât gölü) diyorlar, korkunç bir isimi. (Fakat gene de 85.. Çünkü Cellât gölünün bu ha e yaptığı fenalığı, bir cellât as- ia Yapamazmış!,. Yazın batakirk ha- Dini alan bu sular, etrafına sıtma, has ik ve ölüm getirirmiş.. ü Bu topraklar hayat topraklarıdır, toprağı olmasına meydan veril dir dir; Cellât gölü kurutulmalı Gölde sürü sürü ördekler var. Her Ördeğin arkasmda, durgun Sularda SİZdiĞL izlerden muhteşem birer etek Sürükleniyor; & pek hoş hir manzara İERIL miz, çok küçük İstasyonlardan ge yoruz, viran Torbalıyı arkada bi - gt Önünden geçtiğimiz kasaba « | . ,, Yepyeni mektep binaları gözümü n r. Buralarda en büyük bina vine ktepler teşkil ediyor. Eski de - hı rde şehirlerin en muhteşem bina T tamilr ve kiliselerdi; eski şehir ği da öyledir ya!..) Şimdi bu- a camiin ve kilisenin muhte - ia muvakkar ve mukaddes mevki- haa, kepler istilâ (etmiştir. Yeni! bu mekteplerden doğacaktır. arda küçücek kızlar: b Hadi yemiş!.. diye incir Mtyorlar. © ee (Burada İncire (yemiş) diyorlar!) taraf hâlâ göz alabildiğine in e Ağaclariyle dolu. İlk sıcaklarla ag #ieların yeştileneceklerini dünü -| gr orum. Burnuma, damarları kam « rağ haşin ve sıcak bir İncir yap» kokusu geliyor. taya timinde taze incir buralarda dökün döklütirmüş.. Belki taşmanın, Hun içi min de bir haddi vardır. O - Ru bu v buradaki taze incir bolluğu elimelerle anlatmak da müm İdiri, kün deği ».. Nihayet ay; i Adina id Yeni ve sevimli ler, X KAÇ sene evvel buradan geçene! diğ, Tarla kaidesi ) nin tatbik edil «| hari e Yangın #a'rasiyle karşı * Büğün o çiplak sahada yükselmiştir. Bura| bir yahir İ tör getirtmiş, elektrik istihsal edip e VAKİT nileşen Aydın da her şey yeni, her şey daha gıcır gıcırdır!. Tuğla duvarların daha o| sıcak kızıllığı solmamış, damlârın ki- remitleri yosun tutmamış, her yerde; çimentonun, kiremitin, yeni yapmın taze kokusu var. Aydında yedi sekiz sene içinde dört bin bina kurulmuş. Binaların bir çoğu yeni tarzda inşa edilmiştir, güzel ve kullanışlı evler... Fakat yeniden yapılan bu dört bin bina, ihtiyaca yetmiyor. Onun için Aydmda (mesken huhranı) vardır. Er kiraları da epey pahalıdır. Hilkümet konağı da yesi yapılmış tar. Hatta büsbütün de ikmal edilme- miştir. Yeni hükümet konağımm elli beş odası vardır. Yollar ve caddeler yeni açıldığı için hepsi geniştir ve bulvar tarzında ağaçlarla süslenmiştir. fakat tabiat Insanlar kadar aceleci olmadığımdan! yeni evlerin Oönünde bu ağaçlar ,, henüz fidan olmaktan kurtulamamış! lardır. Yeni dikilen ağaçların bir çoğu oakliptiistür, Kışın yapraklarını dök-! miyen bu ağaçlar, bu mevsimde Ay- dmı yeşil gösteriyorlar. Çanakkale boğazından çikip ce» nuba, İzmire doğru yol alan vapur yolcuları, derahnl havanm değiştiği - ni farkederler. İzmirde ve Aydında hava mütedildir. Hele Aydında hava hemen daima açıktır. Belk; şimdi İs-| tanbulda yağmur veya kar var, de- gilse bile muhakkak hava kapalı ve| ufuklar sis, püs içindedir. Halbuği| biz burada güneşin tatlı Aydınlığı al- tında dolaşıp duruyoruz. Yalnız ge- celeri ve sabahları müthiş ayaz yapı- yor. Aydında kadınların sokak kıyafet leri pek gariptir; manto veya çarşaf yerine, peştemal örtünüyorlar! Ne| tuhaf bir kıyafet bu, Örtünülen peş temallarm, bir sarı sırma çizgili kır» mızı, öbürü kahverengi çizgili beyaz- dır. Kırmızı peştemalı bellerine ka - dar sarıyorlar. Beyazı vücutlarının üst kısınna doliyorlar. Yalnız dişars dan İkj göz görünüyor! Bu kıyafet umumt gibidir. Zengin aile kadınları aynı renkteki peste - malların daha ağırlarım, pabaktlarr| mı kullanıyorlar, fakir ve köylü ka - dmlar daha ucuzlarını ve ekseriya yamalılarını... Istanbuldan gelen me- mur aileleri bile bu renkli örtülere imrenerek mantolarını çıkarıp peş?» mal örtünüyorlarmış!, Bir aralik peştemalı menetmek is temişler, fakat bunlar yerli malr ol. duğu için bu memnuiyet tatbik olun- mamış! Şehrin orta yerinde büyücek bir park var. Parktaki havuz çok güzel» dir. Parktan çiçek koparılmaması için şu asılan manzum ihtar nazan dikkatimi celbetti: Dounmayın çiçeklere, Yanık olur ömeklere!. Aydmda gece hayatı hemen hiç i İ yok gibidir. Bir tek sineması, vardır ki, Nuhu nebi zamanından kalma filmler gösteriyor. Gece vakit geçire- cek başka biç bir yer yok. Bu itibar | la Aydın bir vilâyet merkezinden, hatta bir şehirden ziyade, kocâman bir köyü andırıyor. Şehirde umumi elektrik tesisatı yoktur. Yalaz bir müteşebbis bir-mo- istiyenlere cereyan veriyor. Sokakla- rın tenviri için belediye de bu motür den elektrik almış. Sokaklarda yir- mişer mümluk limhalar yamiyor!. Aydında bir orta mektep: bir san- at mektebi vardır. Muhtelif millt ve ecnebi bankalrın şubeleri mevcuttur. Geçenlerde milli Aydın bankası yeni binasma taşınmış ve faaliyet sahası- ni genişletmiştir. Aydında eğer yeni bir şehir yap - mak mecburiyeti olmasaydı, halk çok zengin olurdu, Bununla beraber Ay- dmın istikbali oçok parlaktır. İncir mahsulü, dimya buhranma rağmen müşteri bulmaktadır. Seneler geçtik» çe burada servet birikecek ve Aydm Türkiyemn emilen gelen şehirlerin « dn biri olacaktır. Gök Kaya ———ş.. — —— Yuna gazetesi . | Boşuna Telâş ediyor istanda çıkan OHestla fi ük Millet Meclis'ne v aya İtiraz etmektedir. Hv & hudutları dahilinde yalmz “Türks fından “ yapılabilecek ! mesleklere esti, gazetesi Şa sutular yarıyor; Büyük M. Meclisine bir lâyiha ! verilm'ştir. (o Bu lâyıhaya göre | ecnebiler imuayyen birkaç İş ya- pamıyacaklardır. Bu sanatlar arasında doktorluk ve müreliip- lik ve garsonlukta vard'r ki, İz- mir, İstanbul ve Ankaradaki Yu nanlılardan bir çokları bu işleri yapmaktadırlar. Istanbulda, meslektaşları ara- sında temayüz etmiş Yunanlı doktorlar bundan başka Yunanlı garsonlar, mürettipler vardır. E- ger bütün bu adamlar işlerini yapmaktan menedilirler ve Tür- kiyeyi terketmek mecburiyetinde kalıp Yunanistana gelirlerse, es- sen buhran dolayısile. Yuuna- nistanda pek azalmış 'olan bu mesleklerin işsizler (sayısını ço- ğaltmış olurlar ve bir taraftan da, Türkiye, yerleri boş kalacak olan mesleklere (oadam bulamıyarak bir şey kazanmış olmaz. Binaenalejh, mart ayında mü- nakâşa edilecek olan bu kanun lâyibasını, . Türklerin değiştire- çeklerini ve uzun zamandır. ora- da yerleşmiş olan Yunan tebea- sının mesleklerinde devem etme- sini temin ederek sadece diğer ecnebilere hu hususlarda iş ver- memekle iktifa edeceklerini ü- mit ediyoruz. Şunu da unutma" malı ki, Türkiyede meslek işle- riyle meşgul olanların ekserisi Yunanlılardır. *“Hestia,. refikimizin bu noktal nazarını pek garip bu'duk. Evvelâ, Türkiye Bü yük Millet Meclisi, bir kanun lâyıhasını münaknşa ederken * Ecnebi , san'etn elbet herkesce müsavi olarak tatbik eder ve hiç bir millete busust bir imdyaz veremez. Sonra, yalnız Türkler tarafından yapılabilecek meslekler arasinda, Türkle- rin yapamıyacağı gibi gösterilen doktor- hak, mürettiplik gibi meslekleri, Türkler, bir çok zamanlar ber Kangi bir ecnebi meslek sahibinden iyidiğilsede o derece Mmuvuffakıyetle yapabilirler ve yapmalıra- dırlar da... Bilhassa, öyle zannediyo- roz ki, Balkanlarda en mütemmel dok- torluk merkezi Istanbuldur ve Türk dok- torlarinın okumuş ve feyiz almış olduğu Tıbbive, bir çok ta Yünan doktoru ye- tiştirmiştir. Bundan başka Hestia refikimize şunu batırlatmak isteriz ki sadece Türkler tö- rafından yapılması İcap eden meslekler meyanında çalgıclık ta vardır, ve Yunan hükümeti. * Yunanistan — hudutları. içinde isimleri bizce mahivz Türk çalmcılarına san'atlarını yapmak baklım vermemiş, onlari hudutları içine bile kabul etme- miştir. Hestia refikimizin İstanbul, Izmir ve Ankaradaki Yunanlılar demekten maksadı geyri mübadil Rumlar ise, merek etme #ine mahal yoktur, bunlar esasen Türk tebeasıdır — aaa — Bir klisede hırsızlık Gand,— Kim oldukları henüz anlaşılmamış bir Okaç şahıs Saint * Nicolas klisesine gizlice girerek “büyük bir kıymeti haiz bir çok eski tablo aşırmışlardır. Istankul tapo da Esma Ilyas en Haci Kilisesi vakfından hir bap hanenin tssar- tuf kaydı bulunmamasındı dolayı petsiz tasarruf mumuamel, abi bu- İunduğundan mezkür hane; enrruf iddia edenler var İl zarfında vesa'kı tasarrufisiyle birlikte: Is- taniyal Tapu idaresine mürmeast eylemesi lüzumu İlda oluasr. eğilmiş olan io ——7 -—VAKIT 18 Kânunusani 1937 Suvık Fransız Reisiciimhurunun kavuştuğu asude hayat Fransanın sabık Cümhur reisi M. Gaston Donmergue artık güçük Turuföy şehrindeki evinde pek rahat ve asude bir hayat geçirmektedir. Resimde sabık Cümhur reisine, karısı madam Dowumergue'in piyano çaldığını görüyoruz. Bu resmi derceden bir Fransız mecmuası, resmin altında “resmi vazifesinin gürültü ve bayhuyundan henüz kurtulmuş olan M. Dowmergue çalman bu parça, her halde Marseyyez olmasa gerektir,, diyor. e m smear Bu sene nerede hangi sergi açılacak ? Ihracat ofisinin bir tebliği Istanbul, 17 (A.A) — Ihracat ofisinden tebliğ edilmiştir. 1932 senes' zarfında Avrupa. nm (muhtelif memleketlerinde açılacak beyne'mile! sergi ve pa- mayırların bir listesini aşağıya dercediyoruz. Alâkadarların ve balusus Türkiye ihracatçılarının bu fırsatlardan istifade etmeleri tavsiye ve işbu sergiler (o vepa- nayırlara dair malâmat almak istiyenlerin dördüncü vakıf ban- da ihracat ofisine müracaatları beyan olunur. 1932 senesinde Avrupada açı- lacak sergiler ve panayırlar şun- lardır. Belçikada Brükselde 27-Şubat 6-Mart 932 Beynelmilel ziraat sergisi: Brükselde 6 » nisan » 20 nisan 932 resmi ve beynelmilel ticaret panayır. Danimarkada: Kopenhag'da- 26 şubat-6 mart 932 Beynelmi- lel otomobil sergisi, Eransıda; Liyonda 7-mart-20 mart şehirlef şeraiti sıbhiyesine ait beynelmilel sergi. Pariste 4-mayıs-18 mayıs 923 Beynelmilel Paris panayırı. Bordoda -12-haziren-27-hazirem 932 Beynelmilel (o müstemlekât pumayırı, Pariste - Teyl0l-30 eylül 932 Beynelmil dökmecilik sergisi. Yunanistanda: Atinada I-mart | gisi 3-mart 932- tayyare sergisi İngilterede : Mençasterde 24- K.E. 9 K. Sani 932 Kundura ve deri sergisi. Mençesterde 9 şubat « 27 | şubat 932 Mensucat panayırı. Mençester 22 şubat - 3 mart 932 İngiliz sanayi panayırı. Birmengarıda 22 şubat - 4 | mart 932 İngiliz sanayi panayırı. Londrada 22 şubat - 5 mart 932 Britanya sanayi panayır mensucat kısmı. Londrada nisan 932 Mensu- cat ve moda eşyası sergisi, Londrada 5 nisan * 3Ünisan 932 “Idealev,, sergisi. Eondrada 23 may -27 ma- yıs 932 Eczacılık sergisi. Londrada 25 mayıs 27» ma- yıs 932 Bahçecilik sergisi, lialyada: Milanoda 12 nisan 21 nisan 932 beyrelmilel ferni matbuat nümune sergisi, Bolonyada 12 haziran « 15 temmuz 933 Beynelmilel ekmek- mekçi makineleri fızın ve saire, Romada 20 - 30 haziran 93? Beynelmilel ekmekçileri sergisi, Felemenk te: Utrecht de 15 mart - 24 mart 932 Felemenk kıraliyet panayırı Laheyde 8 nisan - 17 nisan 932 Felemenk inşaat sergisi. Felemenk de :Amsterdam da 6 mayıs-16 mayıs 932 Beynel- milel sinema sergisi, Utrecbte de 6 eylül -15 eyliğ 932 Felemenk kıraliyet panayırı Amsterdam da 17 haziran -8 temmuz 932 Anne ve çocuk sergisi, Avusturya da: Viyana da 13 mart-20 mart 932 İlk bahar pa- nayırı, Viyana da 4 eylül - 11 eylül 932 Son bahar panayırı. Romanya da : Bükreş te 1 ma- yıs - 13 mayıs 932 Beynelmilel çocuk sergisi, Isveç te: Malmö de 1-17 ğustos 932 Nümune panayırı, İsviçre de: Bal da 2- nisan 12 nisan (932 İsviçre nümune panayırı, Rusyada : Moskorada mart 932 her nevi ecnebi sanayi ser- Moskövada mart 932 Elektrik alâtı sergisi. Moskovada majis 932 yol in- şâalında kullanı'nu makineler ser- gıs . İspanyada : Barselonda nisân 932 beynelmilel boya mamulâtı sergisi. Yugoslavyada: Zağrepte 23 nisan 2 mayıs 932 ilkbahar ser- gisi ve otomobil ve vesaiti nak. liye sergisi. Lsibehda 4-13 haziran 932X101 beynelmilel nümüne panayın. Çekoslovakya da: Prağda 13 mart 20 mart 932 ilkbal pa Bayırı, Reichenbergi 13 - 19 ağustos 932 Reichenberg panayırı, Macaristan da: Budapeşte de 1 rasyrs - 16 mayı 932 panayır,

Bu sayıdan diğer sayfalar: