10 Nisan 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

10 Nisan 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— 4 — VAKIT 10 Nisan 1932 Günün haberleri Barut inhisarında Inhisarın yeni müdürü ve eski komiseri Lütfi B. suiistimal olmadığını söylüyor Hükümete karşı olan teahhütlerini ifa edemiyecek bir vaziyete geldikleri! için tasfiyelerine başlanan barut ve fişek inhisarlermi işleten şirketlerin bazı yolsuz hareketlerde bulundukla- rı iddiasiyle Denizli mebusu Mazhar Müfit Beyin bir süal takriri hazırla - dığını ve hükümetten izahat istiyece - ğini telgraf haberi olarak yazmış, dün de vukuu söylenilen bu suiistimal hak kında iddia edilen şekilleri makalemiz de işaret etmiştik. | Dün işletilmesi hükümete intikal etmiş bulunan barut ve fişek inhisa - rmın yen umumi müdürü Lütfi Bey -! le görüştük. Aynı zamanda eski şir - ketlerin komiseri olan Lütfi Bey de - di ki: —Eski şirketler her hangi bir sui istimal yüzünden değil, tamamiyle'son senelerdeki iktisadi vaziyet yüzünden tasfiye mecburiyetini şlardır, Bu hususta yapılacak tahkikat ha- kikati meydana çıkarmıya kâfi ge - lir. İzahat vereyim: Bir kere eski şirketlerin levazıma- tı kasten fazla fiatla M. Holdin is - minde birisinden yaptıkları doğru de- gildir, Holdin isminde birisi mevcut değil dir, Eskiden barut ve fişek inhisarları.) mr işleten Orientole industriele Mone-| polis Lmt, Fransız şirketi de bu ne - viden bir şirkettir. Bu şirketin fabri- kaları yoktur. Maamafih belki bu şir- kete iştirak eden muhtelif sermayedar| ların fabrikaları vard Şirketin ecnebi mec idare ara-| larma binlerce lira mans verdiğini de bilmiyorum. Meclisi idare “azalarına verilecek hakkı huzur sermayenin ya» Tismı temin eden maliye vekiletiyle müştereken tayin ve tes edilmisti.! Bu da hiç bir an İçtima için 50 Vi. rayı geçmemiştir. ! Son zamanlarda 25 liraya indiril Di miştir. Meclis; idare ayda ancak bir içtima yaptığı için bir azanm ayda al- dığı ücret de 50 lirayı hiç bir zaman tecavüz etmemiştir, Fazla maaş alan yalnız bir ecnebi murahhas aza var -i dı. Ve ayda 1500 Lira alıyordu. Bu üc- ret son zamanlarda 1000 liraya indi - rilmiştir. Fişek ve barut muhtelif zamanlar-| da ve muhtelif fabrikalardan alın - mıştır. Tabil her zaman da aynı fiat Para basmak davası! Hamdi Emin Beyi dava eden Ali Rıza Beyin muharririmize söyledikleri! rinini toplıyarak cevap vermiştir: — laşallahü rahman... Bugün evlât... Devlet matbaasında para bas- tırmak isteyen, ve müracaatı red olunması üzerine matbaa müdürü Hamdı Emin Bej aley- hine dava açan AliRiza bey ismindeki zatın davasına dünde bakılmıştır. Fakat Hamdi Emin bey gene mahkemede buluna- madığından, kendisine: tebliğat yapılması (için muhakemenin başka güne bırakılmasına zaru- ret hasıl olmuştur. Öğrendiği- imze göre Ali Rıza bey onbeş kâğıtlık bir iddianame bazırla- mıştır. Dün davasını takibe gelen bir zat, sabahdan akşama kadar © adliye (O kuridurlarında, mahkemede okuyacağı bu uzun iddianemeyi kendi kendine oku- makla meşgul olmuştur. Bir arkadaşımız dün mahke- me salonunun kapısında Ali Rıza beyle kısa bir mülâkat yapmıştır: — Merhaba Bf.... Davamız bu- gün demek?.. Kendisini tahımıyan ve hiç görmiyen bir yabancının yanına yaklaşıp ismiyle hitap edişi, Ali | Rıza beyde iyi bir tesir yapmış, | mahsüs bir vekarla, siyah pele- | | tir. üzerinden mal alınmamıştır. Bunla- rın mübayâasında İnhisar işleten şw ket mutavassıt ve komisyoncu gör « müştür, Fiyatlarm burada Avrupaya naza) ran fazla oluşu inhisar sisteminin ica- batındandır. Fişek inhisarını işleten şirket se- nede 10 milyon fişek satılması esassı Ü zerinden her sene hükümete dört tak- sitte ödenmek üzere 257 bin lira ver - meyi teahhüt etmişti, Barut sirketi de hersene asgari 600 ton satış yapmağı ve bunun için hükümete 550 bin lira vermeyi kabul etmişti, Bilâhare asgari hatler fisek için 8 milyona ve barut için de 400 tona in - dirildi. Barut İçin hükümete verilen para kilo başma bir lira kadar tu - tar. Sonra satış fiatini her sene kümetle müştereken ve hususi (bir komisyon tarafından tesbit edilir. Binaenaleyh şirketin (bir suj istimal yapmasına imkân yoktur. 1928 senesinde inhisari üzerlerine alan şirketlere üç sene için hariçten mal ithal etmek müsaadesi verilmiş - hü. Buhumn sonunda memleketimizde fabrikalar tesis edilmek mecburiyeti olduğu için bazr maddeler müstesna, haricten yük ithal edilmiştir. Şirketlerin neden hali arze düş - töklerini göstermek için size stansik bazı malâmat verey | 1927 senesinde S2R senesinde 598,5, 929 senesinde tistik 5707, 930 sene sinde 429 ton barut sat:lmış, bu miktar, 931 senesinde 262 tona düşmüştür. jene 9ZA senesinde Il milyon 500 bin, 929 senesinde 13 milyon 600 bin, 90 senesinde 7 milyon fişek satıldı » | gı halde satış geçen sene ancak 8 mil-| yon fişeği bulabilmiştir. Halbuki şirket teahhüt mücibin - ce satışı ne kadar az olursa olsun, bas rut için asgari 600 ton, fişek için de| 10 hilyon adet üzerinden hükümete | hisse vermek mecburiyetinde bulunu- yordu. Bunun için fişek şirketi hu sene 70 ilâ 80 bin lira kadar zarar etmiş, fişek şirketinin zararı da 500 bin lira- yı bulmuştur. Memsuh şirketlerin (hissedarlar heyeti umumiyesj bu perşembe günü toplanacaktır. Davanısı nasıl müdafaa edeceksiniz? — Görüyorsunuz ki . iddiana- memin esas hatlarını bazırla- makla meşgulüm.. — Buiddianamenin bir iki sa- tırmı gazetemize lütfeder misiniz? | — Oooh... Beni mazur görü- nüz... Ben çok, bem pek çok | mütevazı bir zatım... Hem benim | bütün meslekdaşlarım bana ga- | zetecilerle görüşmeme mi herne | ser ve dönme müslkisi, dense sıkı sıkıya tavsiye ettiler.. Dostlarımın nasibatinde elbet bir keramet var.. Buna ittibaa mec- burum... Ve işte ediyorum da.. — Görülüyor, efendim. Ali Rıza Beyin davası yakın bir günde intac edilecektir. Vali bey ne vakit gelecek Vali Muhittin bey henüz An- karadan gelmemiştir, kendisi otobüs imliyazının belediye ta- rafından başka bir şirkete devri | suretiyle kullanılması bakkında teşebbüsat yapmaktadır. Salıya gebrimize dönecektir. Takvim Pazar Pazartesi 10 nisan 11 nisan 4 Zilhicce 5 Zilhicce Gün doğuşu 5,29 1843 429 w Kalan « 268 Hava — Dün seskhk azamt 19, asgarf 10 dereceydi. Bugün hava bulutlu olacak, rüzgâr poyrazd n esecektir. hafif yağmur çesintisi mümkündür. men ıstanbul — 6 dan 7 e kadırga: sofon, 730 dan 83032 kadır Bedayi musiki saz heyeti, 830 dan 9 s kadar bsor ve tasarruf hakkında Mediha ha- Bim tarafından konferans, 9 dan 10 « kadar Kemal Niyazi bey heyeti, 10 dan 1030 a #edar tengn orkestrası VİYANA — İl Konser — İ? Senfonik konser — 13,15 Sirmıs konseri — 14,80 Man dolin konseri — 16,30 Viyana musikisi — 19 Oda musikisi — 21 Orkestra konseri — 23,20 munük. HEİLSBERG — 8 konser — 1240 Weip zigden nakil — 13,10 konser — 17,15 kon. ser — 20 orkestra konseri, BÜKREŞ — İl,15 çoculdar için — 11,0) dini musiki — 19 konser —I3 pilk — 18! hafif. masili — 10,10 munlli — 21 operet, KOMA — 11 dini musili — 12 taganni — 13,40 hafıf müsiki — 18 senfonik konser ve söz musikisi — 2145 konser, BUDAPESTE — 10 dini mualki — 15,35 konser koro ile — 17,45 rmisiki — 20 mn. siki sama easbant. OSLO — 13 kilise musikisi — 17,30 ken ser — 2130 örkesten kanseri — 23,15 kon MOSKAVA — 10 dan 21 e kadar neşri- yat, YARŞOVA — 13,15 senfonik konser — 1520 piyano konseri — 16 keman ve piya no — 18,45 Konser — 31,15 Konser — 28 könsar — 24,05 dans, FARİS — 1430 konser senfonik — 22,30 radyo konser. Yarın u nisan VİYANA — 12,50 konser — 13,40 kon - #er — 15 konser —İS konser — 18,80 ke - man solo — 20,35 musikili dram — 23.20 kanser, HELSBERG — 7,30 Jimnastik ve kon! sr — 980 Jimnmstik — 12,40 msi der - si — 17,88 konser —18,55 cigam © mssikisi 22,10 konser, BÜKREŞ — 18 piik — 18 orkestra — 19,16 orkestra — 21 Bethoyan — 21,45 ta ganni — 22,15 iki piyane ile konser. ROMA — 1939 keman konseri — 32 konser Tito Şipa taratmdan — 28,10 kon- Kalpte İğne |” — Bunda korkulacak bir şey yok.. esasen müstahak değiller- mi? Fakat zannetmem.. pek alâ biliyorsunuz ki itiraf etmesi için Patris'e haber gönderen bizzat Elena değilmi? Oba, şeriklerini söylememesi tenbih edilmiş, oda söylemiyor, Kasalardanda bals- etmiyor. — Evet. fakat ne düşünüyor- sunuz ? — Bu havadisi yazan gazeteci- | nin aptal bir gazeteci o'duğunu düşünüyorum Zira şu muhakkak ki Patris ne ıntikamdan, nede bir şeyden korkuyor. Bilâkis ta- mamen emindir. Kendisine, ora- dan kurtulacağı vadedilmişiir. Oda inanıyor ve itiraf etwiek suretiyle vazıyetini ağırlaştırıyor. — Fakat bu suretle, ihtilâttan menedilmekten ve tazyikten kur- tulmuş o'ur. — Yani kolayca bapishaneden kaçırdılar odemek istiyorsınız değilmi? Hayır. Ben hapishane- müdüriyetide haber verdim. Esa- sen Elena onu kaçırmak niyetin- de değil. — O halde ne yapmak niye- tinde? — Bunu size beş altı gün s00- ra söyliyebilirim | IZ Franoy haykırdı: — Artık hep bu taraflarda gezecek değilimya!. Lartig cevap verdi: — Esasen hep boş yere do- laştık . — Evet. t — Peki ama, ne arıyoruz? Bana, tabii mawzaraları sevdiği- nizden balısediyordunuz. — Evet, doğru'ur. — Fakat hakikatte? — D' Oviyak'ın o kasalarının ne: olduğunu arıyorum. Şöyle oturalım, istermisiniz? Burası se- rin, su da berrak.. Kimse de ser. BUDAFEŞTE — 18,15 orkesten konseri — 13,05 Balalayka konseri — 18 cigan mn sikisi — 10,15 salon © Orkestrası — 2118 yüksek müsiki mektnbinden nakil ve dansi musikisi, OSLO — 18 musiki — 21 şarkı ve ke - man — 22.15 piyano resitalı. MOSKOYA — 9 dan 71 e kadar neşri - yat, VARŞOVA — 13,10 plâk — 18,35 kon- sr — Ii operet — 2815 orkestra konser — 23,05 dana, PARİS — 23 radyo kanser — 24 kon - 9 Nisan 932 Kambiyo Fensız. Frangı 1 Ingiliz Tirası Ke. “T.L mükabili Mortar Hret 707 04 Pen Drakesi İs. Franz Teva Florin Kuron Siline * Pezeta Mark Zioni Pengö 1 Türk Cervoner Kuras Nukut Fransız Frangı Dolar Ingiliz firasi Diret Borsa harici Alen Mecidiçe Banknot i ha pek uzak.. i Patris hapishanede olsun. Bu, | bizi dinliyemez. — Önümüzde üç gün kaldı. ğını her halde unutmuyorsunuz? — Evet, Üç gün sonra Patris serbest olacak ve Elena'nın da işleri balledilmiş bulunacaktır. Evet, bütün bunları düşünüyo- rum, aziz dostum ve hiddetim- den çatlıyorum. Yalnız şunu da | ilâve edeyim ki, yegâne yapıla- cak mantıki hareketi de yapmı- | yor değilim. Larşe, Patris'i ya- kaladı.. Güzel,. Fakat Larşe'nin ber şeyi bitmiş addetmesi doğru değil.. Zira netice itibariyle ne şeriki cürümleri öğrenmiş bulu- Buyor, ne de kasaların yerleriüi. | Demek, hakikatte bir şey bul- muş değildir. Kendini galip te- lâkki ediyor ama, bundan da- Farzedelim ki olabilir değil mi? O zaman iş ler me olacak? Adliye, bir Arap saçı karşısında buluna” cak, şatodaki cinayetler, çalı- nan kasalar, Elenanın esran enğiz malları hep mecbul kala. cak, Elena acaba şatoya giren mechul kadınmıydı? Şüphesiz evet. Ve hadise onun ziyaretin- den sonra başlıyor. Hadisenin sebeplerini şatoda aramak gayet DER KATI Nakleden : ja. basit ve ilk akla gelen şej halbuki, biz dışarda arıyoruz. — Eğer birşey bulabilirsek ne âlâl Evvelâ, nehir var. Kimsenit nehri geçmediğini gözcüler te min ediyor, değil mi? Of.. Gent sinirlenmiye başladım, kalkalım. Kalktılar ve yürümiye başla dılar. Üç gündür, iki arkadaş, nelr rin sahillerini dolaşıyorlar, het rast geldikleriyle görüşüyorlar, Mükâlemeler, havadan, sudat başlıyor ve Fraroy mubakkak bir biçimini getirip şu sualleri soruyordu; — Son zamanlarda nehirde fevkalâde birşey görmediniz mi? Yahut; — Nazarı dikkatinizi celbeden bir hadise oldu mu? Fakat her zaman aynı ret ce- vabıyle karşılayordu. Buna rağ“ men polis bafiyesi inat ediyordu. Bu usul, onu hiçbir vakit aldat- mamıştı, Nihayet ilk dikkate şayan ha” vadisi, o gün öğleden sonrâ öğrendiler. Şişman bir köylüyle konuşu" yorlardı. Köylü, onlara şarap ikram etmişti. Sahilde balık tu- tuyordu ve Ron nebrine karşı pek büyük bir muhabbeti vardı. Oltasını tartarken: — Insanın burada biç canı sı- kılmaz. Her gün, nehirde yeni bir manzaraya şahit olur. Bir bakarsınız, akıntı bir san» dalı almış sürüklüyor. Birisi su- ya girer, yüzme bilmez, buğuk mamak için bir ağaca tutunur. ! Karşiki gahilse, av doludur. O kadarki, bazı akşamlar, bayvan- ların sahile inip su bile içdikle- rini görürüm. — Her halde ara sıra daha fevkalade şeylere rast gelirsiniz. — Hakikaten öyle, iyiki ak- lıma getirdiniz. Geçenlerde, iri bir balık görür gibi oldum, he- men sandala atlayıp gidip bak- dım. Neymiş biliniz bakalım? Kocaman bir, balık mı? Hayır. Sadece tabta bir uskur. Gülmek» ten katıldım.. Franoy da adama cesaret ver- mek için kahkahalarla gülüyor- du. — Ey? Dedi. Daha başka bir şeyler görmediniz mi? (Bitmedi) Beyoğlu Fransız tivatrosunda Raşit Rıza Tiyatrosu san'atkârları Pazartesi, 11 nisan a'şım 2130 da OTELLO Trejadi 5 Perde 2 Tablo (Çhakeşpes anı) (Kişe iden açıktır.) şim SUREYYA Tiyatrosu ERTUĞRUL SADETTİN we ARKADAŞLARI Pazartesi akşamı 21,30 da ÇATIR LADELER Operet 3 perde Bestekâr Muhlis Sabahattin bey —— MILTON BUBULun ÇETESİ (La Bande a Pouwboule) ile Istanbula Geliyo”

Bu sayıdan diğer sayfalar: