18 Ekim 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6

18 Ekim 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sayıfa m, VAKT o Cemal Hüsnü Bey Stresa konferansı raporu hakkında mühim beyanatta bulundu Cenevre, 17 (A.A) — Anadolu Ajansınm hususi muhabiri bil diriyor: Iktısadi ve milli teşkilâta ait işlerle uğraşan ikinci komisyonda murahbhasımız Cemal Hüsnü Bey, Stresa konferansı raporu hak- kındâ söz alarak demiştir ki: “Hariciye vekilimizin bu mes- ele hakkındaki Avrupa ittihadı vaki beyanatını hatırlatmayı faydalı O görürüm. Türkiyeninde iktisadi bünyesi cenubi Avrupa memleketlerinin iktisadi bünyesine müşabih ol- duğu balde memleketim Stresa konferansına iştirake davet edil miştir. Bu konferansın raporuo- da ileriye sürülen tedbirler ve bu tedbirlerin muhtemel şümul- leri hakkında fikir ve tekliflerimizi esâsen bülün rapuru tetkik etmiye davet edilen beynelmilel iktisadi konferansta izah ve beyan et- etmekte hakkımızı muhdfaza e diyoruz. “Gene aynı içtimada bubrandan mütevellit işsizliği mümkün mertebe tabfif etmek için Cemiyeti Akvam muavene- tiyle muhtelif memleketlerde ya- pılacak işleri hakkında komisyonunda nafia dili ö T.D. T. Cemiyetinin yaptığı işler Istanbul, 17 (A.A) — M. D. TT: C. Umümi Kât'pliğinden gön- derilmişlir. T. D. T. C. merkez heyetinin beyannamesidir : Birinci Türk Dili kurultayı şu köklü işlerin yapılmasını karar altına aldı; bunada T. D. T.C, merkez heyetini memur etli, Şöyle ki: 1 — Türk dilini, milli költü- rümüzün eksiksiz bir ifade vası- tası haline getirmek. Türkçemiz muasır medeniyetin önümüze koyduğu bütün ihtiyac- ları karşılayacak bir mükemmel- liğe erdirmek. 2 — Bunun için bu günyazı dilinde Türkçeye yabancı kalmış unsurları atmak, Halkçı bir ida- renin istediği şekilde halk ile münevverler arasında birbirinden mabiyelçe ayrı iki (dil varlığını ortadan kaldırmak Temel unsur- ları öz Türkçe olan milli bir dil yaratmak. 3— Buişi başarmak üzere; A, — Yanlı vesikaları halkta yşayan dil unsurlarını araştırarak geniş bir derleme ile büyük bir Türk lügatı yapmak. Bundan başka bütün Tütk leh- celerini içine alacak bir Lehceler | lügatı vücuda getirmek. B) — Dilimizin yapısını, tabi olduğu teşekkül kanunlarını mey- dana koyarak Türkçenin gra- merile sentaksmı ortaya çıkar- mak. C) — Garp dillerinin hiçbi rinden aşağı olmamak üzre, on- lardaki yüksek mefhumları an- | latacak keskinliği, kat'iliği, açık- lığı haiz olmak üzere,ilim dili- mizin belkemiği olan ostılahları tesbit etmek. D; — Bütün bunları yaparken “en güzel, en ahenkli Türkçeye beynelmilel mesai bürosu tara- fından bazırlanan programın da diğer iktisadi raparlar gibi bey- nelmilel iktısadi Konferansın tet- kikine arzedilmesini teklif eden Irlanda murabbassının beyanatın- dan sonra Cemal Hüseyin B. tek- rar söz alarak İrlanda murahha- sının teklifini takviye etmiş ve İ esbabı mucibe olarak beynelmi- | lel iktisadi konferansa davet edilen memleketlerden bir çoğu- nun nafia işleri hakkında beynel milel bürosu tarafından yapılmış bu programın ibzarı mesa isine meselâ Türkiye gibi iştirak mesai etmemiş oldukları programın bir kerre bu konferans tarafından tetkik edilmesini istihdaf edilen maksadı daba fazla teshil ede- ceğini ve programın latbiki im- kânlarını çok kuvvetlendireceği- ni söylemiş ve programın iktisa- di konferansa götürülmesinde ısrar elmiştir. Komisyon teklifi kabul ederek programın beynelmilel iktisadi konferarsa arzedilmesini millet- ler cemiyeti meclisine teklif et- meğe karar vermiştir. bağlı kalmak,, düsturunu asla gözden uzak tutmamak. Biz, merkez heyetine - verile iİ bu vazifelerin ne derin, ne geniş, ne güç olduğunu biran unutma- mak şartile, aldığımız bu esas dahilinde bütün kuvvetimizle ça- | | lişmak azminde, kararındayız. Bu büyük ve şumullü işlerin tam rauvaffakiyetle başarılması bütün milletin yardım, bütün milletin alâkası ile kabil olabilecektir. Bu uğurda şehirli, kölü, bütün Türklerin” emek birliği andı ile | çalışmaları, bu işin en parlak muvaffakiyetlerle en büyük ne- i ticelere varacağı hakkında, bize, i sarsılmaz bir emniyet vermelidir. Bize en büyük güçlükleri. ver- mek için, en çetin engelleri yırt- mak için her zaman fikir, kuv- | Vet, cesaret ve emniyet veren Gazi Hz. nin, Türk dilinin can- landırılması işinde de başımızda | bulunması, bize yüksek delâlet ve işaretlerile rehberlik etmesi işlerimizde muvaffakiyetin en ka- t'i bir delilidir. Türk Dili Tetkik Cemiyeti Merkez heyeti ———— m Balkan konferansı murahhâsları davet ediliyor Istanbul, 17 (A.A: — Balkan birliği cemiyeti umumi kâtipli- inden: Umumi bir içlima akte- dileceğinden üçüncü Balkan kon- feransına iştirak edecek muhte- rem murahhasların 19 Birinci Teşrin Çarşamba günü saat 11- de cemiyet merkezini teşrifleri rica olunur. — Sıhhiye vekili gitti Sıhhiye vekili Refik B. dün Ankaraya hareket etmiştir. Iskândaki sahtekârlık Evrakın tetkikile karar verilecek! Vilâyet idare heyeti dün top» lanmış ve bazı meseleleri müza- kere etmiştir. Bu arada iskân işlerinde yapılan sahtekârlıkla suçlu (memurlarında evrakını tetkike başlamıştır. Malüm ol- duğu üzre bu evrak mülkiye müfettişliği tarafından Adliyeye verilmiş bazı cihetlerden vilâyete geri gönderilmişti. Tabkikat evrakı şimdi idare heyetince tetkik edilerek me- murların vaz'yeti hakkında ka- rar verilecek ve lüzumu muha- keme kararı verilirse evrak Ad- ve Adliye tarafından İ Niyeye gönderilecektir. Milletler Cemiyeti 18 üncü içti- ma devresini bitirdi Cenevre, 17 (A.A) — Millet- ler cemiyeti büyük meclisi, Mil- letler cemiyetinin 33 milyon al- tın frangı bulan bütçesini ve kâ- tibi umumilik kadrosunun tensiki hakkındaki yeni tesviye suretini kabul ettikten sonra 13 üncü iç- ma devresine âit mesaisini bi- tirmiştir. M. Politis, bu münasebetle söylediği kapanış nulkunda bü- yük meclisin 13 üncü içtima dev- resinin şimdiye kadar yapılan içtimalar arâsında en âz alâka uyandıran toplantılardan biri ol- muş gibi göründüğünü beyan etmiştir. M. Politis, teşkilâta ait veya bukuki meseleler hakkında alı- nan kararları kısaca balırlattık- tan sonra demiştir ki; Iktisadi işler sahasında büyük meclis yakında toplanacak mali ve iktisadi konferansa ait prog- ramın ama hatlarını çızmiştir. Belli başlı iki iş, yani milletler cemiyeti kâtibi umumilik kadro- sunun tensiki ve efkârı umumi. yenin terbiyesi ve tenviri mese- leleri bu içtimadan başarılan iş- ler arasında bariz bir surette göze çarpmaktadır. Bu sözlerden sonra M. Politis şimdiki mühim meseleler hak- kında büyük meclis haricinde vücut bulabilen cereyanları açık- ça göstermiş ve bunlardan mil- letler cemiyetinin ileride sarfe- deceği faaliyetlerde istifade e- debileceği ibret dersleri şıkar- mağa çalışmışlır. Kazalar çoğalıyor Paris, 17 (A.A) — Normandie- de Cerences istasyonunda pazar akşamı vahim bir kaza olmuştur, Burada bir yolcu treni bir mar- şandiz irenine çarpmıştır. Tah- kikatta nazaran 7 ölü ve 12 ya- İ rah vardır. Cerences, 17 (A,AÂ) — Yapı lan tahkikat neticesinde ölüler adedinin sekize ve yaralılar ye- künu 20 ye baliğ olduğu anla- şılmıştır. Müsademeden marşan- diz trenini biraz geç hareket ettiren istasyon şefi ile yolcu katarını fazla sürdüren makinist masul tutulmaktadır. Yeni Artistik Sinemasınde 35 18 Teşrinlevvel 19 Filimler Mösyö Madam ve Bibi San'atinde gösterdiği kudret i- le, ismini, bütün sinema âleminde len yüksek ve müstesna yıldızlar | arasma hakkettirmiş olan MARY GLORY'nin, halkımızın perestiş ettiği bu zarif, dilber, emsalsiz Fransız artistinin dilenciler ope- rasındaki bildiğimiz o harikulâde rolü yaratan, güzel sesli, dilber | FLORELLE ile birlikte vücuda i getirdiği son eseri: Mösyö Madam | ve Bibi, Mary Glori'nin en güzel | filmi olduğuna hiç şüphe yoktur. Mösyö Madam ve Bibi Fransız- ! lara mahsus neş'e ile tertip edil- miş çok nefis bir filmdir. Bir otomobil acentası olan Pol Boman mektuplarını yazdırıyor. Ertesi gün, seyahate çıkan patronu Mister Bravn gelecektir. çok asabi bir halde bir memurdan ötekine koşmakta ve Mösyö Bravn | geldiği vakit söyliyecekleri cüm- lei istikbaliyeyi (o öğretmektedir: “How do you do Mister Brown?,, Fakat, o esnada çalınan telefon karısının acele kendisini istediği- ni haber verir. Kâtibesi (o Anniye başladıkları raporu bitirmek üze- re yarım saat sonra eve gelmesini tembih ederek gider. Boman gittikten sonra, memur- lar müstehziyane: “How do you do Mister Brown?,, cümlesini tek- rar ederek dağılırlar. O esnada içeri bir müşteri girer, Bu Mister ! Bravndır, Programdan bir gün evvel gelmiş, memurlarmın “How do you do” larını işitmiş, fakat kendini tanıtmak * istememiştir. Anni, safiyane, Mister Bravna, memurların ertesi gün gelecek ih- tiyar maymunu beklediklerini ve bunun için şen olduklarını söyler. Mister Bravn da “Öyle ise yarın gelirim,, cevabını verir. Anni direktörüne gider. Boman evine geldiği vakit, karısının göz yaşları içinde bulur. Onu, küçük köpeği Bibi hasta olduğu için ça- ğırmıştır. Boman karısını teskine | | çalışırken telefon çalar. Konuşan, Mister Bravndır. Boman şaşırır. Patronunu yemeğe davet eder. “Karım sizinle teşerrüf etmekle bahtiyar olacaktır,, der. Fakat, ye- mek nasıl hazırlanacak? Adam sen de, şehirde lokanta mı eksik.. | Boman elbisesini giyerken An- niye raporu yazdırmakta devam etmektedir. Her şey hazırlanmış” tır. Boman masayı gözden geçirir. Masada bir dördüncü yer görün“e sorar, Klari: “Bu Bibinin yeridir., cevabını verir. “Düşünmüyor mu- | sun,, “Evet, “Hayır,, “Bibi masa- ya oturacak,, “Oturmuyacak,, Bibi. ye yapılan bu harekete hiddetle. nen Klari, kocasının bütün ricala- rma rağmen annesinin evine gi. i der. Bravn gelir. Ne yapmalı? O, Madam Bomana takdim olunmak istemektedir. O esnada Anni gö-| rünür. Anniyi Madam Boman zan- nederek Bomana kendisini takidm etmesini söyler. Anni, biraz evvel- ki müşteriyi karşısında gördüğüne | mütehayyirdir. Bravn, “Sizin Ma- dam Boman olduğunuzu bilmiyor- dum,, der. Pol, Anniye işaret eder. Bu suretle, Anni Mister Bravna Boman ! | Madam Boman diye takdim nur. Sofraya otururlar, ve gil daktilo Madam Boman *© oynamağa başlar. O esnada rinin biddeti sükünet bulmuf İ casma yapmış olduğu haksı? 4 ara anlamış ve onu, pati İönünde müşkül bir met ! bırakmamak için, avdete vermiştir. Eve gelir. Salondan ff şarkı sesleri yükselmektedir. | sesler, bu çalınan piyano İ Hizmetçi şaşkın bir halde: damın mevkiini, başka bir m İmin işgal ettiğini,,, söyler. M İ mın geldiğini haber alan Pol, işi bozmaması için yalvarır. Fakat Klari buna razi O maktadır. Kocasının rica ve “ Perşembe görünen sibezen gösterimi yaşlanacak olân Mösyö Madam ve Bibi ininden bir sabre maneatine rağmen onun roiğa içeri girer. İçeri dilber bir j gidriğini gören Bran iğilir. p” titrer. Klari kendi kendimi taki eder. O, kâtibedir. Pol ve geniş bir nef€s alırlar, Brav9 dilber kâtibeYi Zevkine pek di fık bulur: Ânni, müdirinin E dır, O halde, o da kâtibe ile Pİ gul olacaktır, Kâtibeye meftun olan Bes” onu bir kabareye davet eder is» ri girerler, Bravn tamamen sarhoş olmus” | tur. Kabareden çıkınca Klari vr gitmek maksadile Bravndan # | lır. Bravn da otline gelir. O Ciye kadar karısını merak Polün müteaddit defalar telefo ettiğini öğrenen Bravn, Polün ew ne koşar ve orada müdürüne ini” zar eder, Pol gelir. Elbisesini si eve gitmek istiyen Anni de " katindedir. Bravn Pola kâtibini çok lâtif bulduğundan Amerika götürmek niyetinde olduğunu #9 ler. Pol, ona, karımı götürün, O esnada Klari gelir. Bravr kö te geldi, diye bağırır. Pol onu » diğini söyler. Anni de meyd# İ çıkar. Amerikalı bu muamma İ gısmda şaşırır. Şimdi ne yapmak Komediye devam mı? Yoksa itir", mı etmeli? Ya şeref ve namusla”” İ Ya Bibi ne olacak? 2 . ; .—4 ars

Bu sayıdan diğer sayfalar: