22 Nisan 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7

22 Nisan 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

m fi İN yy İlmi - Pek ,, ,, oYukanlardan dine, kimse, kendi ken« o Buda kim? di çaçan ini Mormuyac saktır, Y için Türk okuyucula « beniz bu min sahibi İliş tbu Yal ” Yazdığı bir tercümeihal hüameyie celbetti, Diye Proust ta kim?. Rüş Se ği 1922 senesinde öl- aya da ri muharririn Sovyet “in di, © dahil olduğu halde, bü- Yabmıy hç debiyatı üzerine tesir YeYin, (Bi adam olduğunu söyli - Muny de de Yakup Kadri B. irini taşır) o Marcel “uzun, gayet muad - Yet girip; fakat ayni zaman- den hira da güzel hisler ifade e- ini i sahiptir. Onun eser- için insanın evvelâ e ga olma- * Saha ileri giderek k ba ileri itmiş Slnandal s1 Proyg — diyebilirim ki Mar- un , ©serlerini o okuyup bir kari olmak, orta Miri Muharyi olmaktan daha güç- tür, İste Bi sey on Pierre > Ouint, sert ancak kırıldıktan v Yazg — anlaşılan Marecl Proust Yücy, €serile büyük bi di kütle,; üyük bir oku - Mn ağ - Ouint, artık Fran- Pp neslinden en mühimi Toust eseri birkaç kere ve rp! €vvel de, ayni muhar- am ve Allah) isimli y > inden “Lautrâa - Ana gerine bir tetkik, en son | Ml Gilerin bayt ve ri nda büyük bir kitap Mal 9 Gideri oku; » okuyucularım her m ap acaklar, Bürhan Ümit alp isimli eserini de- kağ, ,Füzel — mümkün Müzi Gide'in üslübu mü- a adar güzel — bir ki- tüç Gideri Sevirdi ve neşretti. ie va eserile tanımak ade aya » doğduğu yerden İmamış bir insanın FEEL €on Pierre - Ouint, İstanbula geliyor L&on Plerre - Güint dünya hakkında ne dereceye ka - dar bir fikri olursa, “Dar kapı,, yı okuyanlar da, Gide hakkında, o derece bilgi sahibi olmuş olurlar. L&on Piörre - Ouint'in bu son eseri, henüz kânunuevvelde neşre- dilmiş olmasına rağmen bugün on altıncı defa olarak tabedilmiş bu- lunuyor.u#w4w e AN Löon Piğrre - Ouint hakkında bir parça malümat verdim zanne - diyorum. Bu muharrir, bu ay sonunda İs- tanbula gelecek, burada birincisi Halkevinde olmak üzere bir iki konferans verecek ve Ankarayı da ziyaret edecektir, Löon Piğrre « Ouint Fransanın genç nesli içinde başta gelenler - den ve en iyi konferansçılardan - dır.Kendisini şimal ve ortaAvrupa memleketlerinden konferans ver- mek üzere birçok defa davet et - mişlerdir. Bu sefer, muharrir, Bal- kan devletlerini ve Türkiyeyi tanı» mak istemiştir. Yazdığı bir mek- tubunda “bilhassa Türk güzidele- rile tanışmak, benim için çok şa - yanı dikkat olacaktır, diyen bu kıymetli ve genç muharririn — he- nüz 38 yaşındadır — Burada da Türk güzideleri tarafından o ka - dar büyük bir merak ve sabırsız - lıkla beklendiğini söyliyebilirim. fa, iFransada artistlere yardım Fransız artistleri serbest cemiyeti ressamlara yardım için 600.000 frank sermayeli bir piyanko tertip etmiştir. Bu piyankonun hasılatı resim, heykeltraşlık ve hak eserle- ri alınmasına sarfedilecektir. San'atkârlardan alınan eserler, piyankoda kazananlara verile - cek ikramiyelerin bir kısmını teş - kil edecekitr. Fransada mayıs ayı içinde bir günün san'atkârlar günü olarak kabul edilmesi ve o gün artistlerin menfaatine rozet dağıtılarak halk- tan iane toplanması için san'at - kârlar cemiyeti dahiliye vekâleti» ne müracaat etmiş, (hükümet bu talebi kabul etmiştir. kaca zevk veriyor. Bu güzel “CON Cemal Reşitin Pa- risteki konseri için , |Fransız gazeteleri ne diyor?! Güzide musiki Cemal Reşit Bey güzel bir konser- to yapmıştı. Cemal Reşit Beyin e - seri, geçen ay Pariste Paris senfo- nik orkestrosu © tarafından Pleyel salonunda verilen büyük konserde |, çalınmış ve muvaffakıyet kazan -| mıştır. Cemal Reşit Bey eserinin çalınmasmda bulunmak üzere Pa- |! rise gitmiş, bestesinin piyano kıs- mını bizzat çalmıştı. Son gelen san'atkârımız Mısırda resim san'atı ve Fransız gazetelerinin san'at sütun larr bu münasebetle Türk musiki san'atkârı hakkmda takdirkâr neş- riyatla doludur. Bir Türkün ecne: |! bi san'at muhitinde kazandığı mu- vaffakıyet bizi sevindirdi, Fransız gazetelerinin Cemal Reşit Beyin eseri ve konseri hakkındaki yazı- Jarmdan şu satırları alıyoruz: CORRESPONDANCE HA- VAS'dan: Yakın şarkla garbın arasında o- lan “Sympathie”nin parlak bir nü- mayişi; bestekâr, bütün ifade et- mek istediklerini,bu kısa sayıfalar | içerisine sıkıştırmıştır. Eserin kı- sımları arasındaki tevazün de baş- CERTO,, yu Cemal Reşit, mahare- tine ve “autorit&,, sine halel ver - miyen bir sadelikle, kendisi çaldı. EXCELS1OR'dan: Ni .Cemal:Reşidin yöni'bir *esâri. | Gayet alâka uyandıran bir “CON - CERTO CHROMATİOUE” Bu e- | ser piyano ve orkestra içindir. Bes. | tekâr piyano kısmını büyük bir! meharetle kendisi çaldı. EMİLE VUİLLERMOZ LE PETİT JOURNAWden; Piyano ile orekstra için yazıl - mış olan Cemal Reşidin “CON - CERTO CHROMATİOUE,, i, bu genç bestekârın (şimdiye kadar duymuş olduğumuz eserlerine kı - yas edilince, pek büyük bir terak- ki arzetmektedir. PAVL DAMBLY COMODİA'dan: Yeni bir eser: Cemal Reşidin “CONCERTO CHROMATİOUE,, i. Piyanoda bestekâr alâka uyan - dırıcı, tamamile “pittoresgue,, bir çeşniye malik, orkestrasyonu, muh telif sazların seslerini pek doğru bir anlayışla yapılmış bir eser. PAUL LE FİRE NEVYORK HERALIY'den: Cemal Reşidin yeni bir eseri ilk defa çalındı. Bu eserin ismi “CON CERTO CHROMATİOUE,,. Piya- no da bestekâr kendisi, Bu iyi inşa edilmiş eser bir çok alkışlarla kar- şılandı. LOUİS SCHNEİDER LE MENESTRELden: Cemal Reşidin “CONCERTO CHROMATİOUE,, inde hayat ek- sik olmadığı gibi hoş tenevvüler de az değildir. Bana öyle geliyor ki, bir ressamın boyalarile “palette,, üzerinde yaptığı gibi, bestekâr da sazların muhtelif seslerile bir çok “effets,, ler husule getirmeyi tec - rübe etmiştir. Şurası muhakkak ki bu orkestra “palette, i parlak ve lâtiftri. Bu satırları İngilterenin meşhur san'at gazetesi olan ““Stüdyo,, mce muasından alıyoruz: Aşağı yukarı on asırdanberi hiçbir Mısırlı ressam yetişmediği söylenebilir. Bunun sebebini izah etmek uzun sürer. Geçen on asır i- çinde İranda İslâm ressamlığı sa- yılacak bir san'at mektebi inkisaf etmiş, fakat İran haricinde inki - kişaf etmemişti. Ancak son sene - lerde, Mısırda genç o san'atkârlar yetişti ve bunların gayretile yeni bir san'at mektebi vücut buldu. Bu san'at'mektebinin bellibaşlı erkâ - nı arasında heykeltraş Muhtar, Ressam Naci, Sabbağ, Mahmut Sait, Kâmil, Ayyas, Misrahi, Ami Nimr bulunuyor. Bu yazıda mevzuu bahsedeceği- | miz Mahmut Sait, bu günkü Mısır ressamlarının en egnçlerinden ol -| makla beraber en ileri gelenlerin - den ve en kuvvetlilerinden biridir. Mahmut Sait, Mısırın esbak baş ———— rafetini ve meharetini de takdir! ettirdi. MARCEL BELVİANES LE JOURNAL'den: Cemal Reşidin “CONCERTO CHROMATİOUE,, i gayet renkli, güzel ahenkli, kibar bir eser. Her zaman “sympathie,, ile bahsetmiş olduğumuz bu genç Türk bestekâ- rır. şimdiye kadar duyduğumuz e- serlerinin en güzelidir. LOUİS AUBERT LECTURES DU SOİR'dan: Cemal Reşidin musilsisi doğru - dan doğruya asap üzerine tesir e- diyor. Bestekârın gayet o kuvvetli bir san'atı var; binaenaleyh, istik- ba'de kendisinden daha çok güzel eserler beklemek de bizim hakkı - ınızdır. CLAUDE DENNY | LE MONDE MUSİCAL den: seri olan “CONCERTO CHROMA TİOUE,, i çalmak için oturdu, Es- rarengiz bir şiir bu “CONCERTO,, yu canlandırıyor. Fakat Cemal Pe- şit bilhassa ressamdır. Derin ve ince anlayısile orkestradaki sesle - rin renklerini biribirine mezcedi- yor, piyanoda gayet cazip “effete,, Ver buluyor ve büyük bir mebaret le her sazın sesini lâyıkı veçhile kullanıyor, Sahbar ve cazibeli bir Cemal Reşit, piyano kısmını kendisi çalarak bize çalışının za - netice side ediyor. yeni bir i müstehzi genç hassas ve ressam ER Mahmut Sait Beyin eserlerinden * Mezarlik âlemi vekili Mehmet Sait paşanm oğlu- dur ve İskenderiyede doğmuştur. Kendisi hukuk tahsil etmiş, hakim lik yapmıştır. Adliyeci ve hukukçu olarak şöhret bulan bu gencin ressam ola rak temayüz edeceğini tahmin e - den yoktu. Fakat bu şen, şatır ve Mahmut Sait Beyin eser- lerinden: Âşıklar yaratıcı bir dimağ sahibidir. Kültür itibarile Lâtin olan Mah- mut Sait Şekspir ile Proust'un ha » raretli hayranıdır. Hisleri çok ince, O heyecanları son derece samimidir. Seciyesinin bu farikaları o eserlerinde çok iyi gorunur. San'atkârm gerek renkleri kul - lanısında, gerek mevzuu ifade edi- şinde tasavvufi bir eda, teslimiyet- kâr bir melânkoli sazilir. Bunda Mısırm an'anevi tesiri o aşikârdır. Güneş ve çöl memleketi, eski me » deniyet ve haşmet yurdu mükellef ve şahane mezarlar diyar olan Mı- $ır, bütün eserlerinin kuvvetini teş- kil eder, Malümatının genişliğine i ve fenni meharetinin büyüklüğü- Cemal Reşit piyanoya kendi e- | ne rağmen iptidatliği! sever. Ce * zanna Manet veya Picassodan ne derece mülhem olursa olsun, 20n- ra Benezzo Gozzoli, Pierro Fran - cesca, Jehan Houguet ve büyük Brevghel arasında ne derece ka » rabet görülürse görülsün, mevzu * ları, renkleri memleketinin an'ana sins, Nil kıyılarının halkına, Misis rin gizli ahengine bağlıdır. San'atkâr, arasıra Fir'avur dev- rini canlandıran, arasıra Msn #in devir havatını gösteren eser TRISTAN KLINGSOK | ler ibda etraektedir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: