3 Aralık 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8

3 Aralık 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ç İenle uzun müddet alâkadar olma Bu Bir Muamma Orta Avrupada Salzburg kadar İtalyanlaşmış bir şehir yoktur. O- rada, ber âdımda, insan Mozarla karşılaşır.. Her taşta, her “roko - ko,, mimaride Mozarın profili gö- ze çarpar ve derhal zihinlerde, Roma ile Floransa hayallenir. Bu eski beldeye tesadüfen git- miştim. Tesadüfen karşıma bir ah- bap çıktı. Bana rehberlik etti. Ma- nastırları, kiliseleri gezdik. Yorul duk. Kahvelerden birine girip o - turacaktık. Garip deği! (o mi?, Bir an postahanenin önünde durduk. Gülerek dedim ki: — Gidip bir bakayım, belki de post restant bir mektup vardır. — Burada olduğunu bilen yok, oki. . Malüm, ama bir kere baka r » herkes Viyana - da biliyor, buraya ne diye yazsın lar, — Belli olmüz. Post restant ku tularının bir köşesinde Hızır gizli- dir. Hiç görmedin mi?. Arkadaşım kemali cevap verdi: — Görmedim. — İyi bakmamışsındır, dikkat etmemişsindir. Ben, kaç kere, Hı - zirm diş gıcırdattığını duydum. Memur: “Hayır, sizin isminize bir şey yok,, dedığı zaman, Hızır diş gıcırdatır ve siz: “İyice bakınız, belki görememişsinizdir,, demek ister gibi olurken, gene Hızır, o göze görünmez kudretile ağzınızı kapar.. Neyse, ben gidip baka » — Canın vakit geçirmek istiyor sa git. — Bunu lâf olsun diye yapmı- yorum. Farzet ki, ismime bir mek tup buldum.. Sen hissedeceğim he yecanı, merakı tasavvur et.. Bu he yecan, bu merak üşenmeden bir kere postaya girmeme değer. — Peki.. » ciddiyetle » * Girdim. Gişenin önünde iki ki- $i vardı. Genç bir kadın, meyus meyus bakışıyordu.. “Yarabbi, in- şallah yazmıştır!,, ümidiyle kalbi- nin attığını hissediyordum.. Buna eminim, çünkü dudakları titriyor- du.. Mektup yoktu. O, bir türlü bu- na inanmak istemiyordu. Bir türlü gidemiyordu. Nihayet, ayaklarını üye sürüye uzaklaştı.. Yaklaş - tum, ismimi söyledim. Bittabi yok diyecekti. Memur, zarf destelerini dı ve onu Avustralyanın cenubun da Tasmanya adasına vali tayin etti. i Nihayet 1844 senesinin güzel bir gününde şimalin bu aşılmaz geçitlerini geçmek için ona yeni - den iki gemi verildi. Franklen artık çok ihtiyarlamış olmasma rağmen ümitlerle dolu, yola çıktı. Fakat ne yazık ki ne kendisi, ne arkadaşları, ne de iki gemisi ge ri dönemediler. Le Terre ve Erel. rus buzlar arasında ezilmişlerdi. Maamafih ilk seyahatlerinde ka - radap avdet ettığı esnada Kanada sahillerini uzun müddet takip e - dip şemilerin gidemiyeceği kadar iç arazilere sokulduğundan $i « mali sarki geçidinin hakiki kâşifi sayıldı. . Bedi Nuri NMakleden: Selâmi Izzet İgözden geçirirken, güleceğim ge - İliyordu. Birden duraladı. Yabancı ge « en ismimi kekeledi: İç o Galip Daniş bey mi?. Evet. Zarfı aldım, okudum: “Galip Daniş bey.. Post restant, Salzburg Avusturya.,, — Teşekkür ederim. Koşa koşa arkadaşımın yanına geldim. — Sana demedim mi —A!.. Olur şey değil. a » » Öyle şaşalamıştım ki, zarfı a - tamıyor, afal afal bakıyor, evirip çeviriyordum. On iki saat evvel bu rebilirdi?. Arkadaşım güldü: — Mektup cennetten mi?. — Öyle'olacak.. — Öyleyse oku da, doğru pos- İtayla cevap yazarsın. Zarfta şu mektup vardı: vinde tesadüf ettimdi beyefendi. Ondan sonra sizi bir daha görme- bilmiyorum, fakat belki de siz ru- | hunuza yakın olan ruhlarla muha bere edebilirsiniz diye, bu mek- tubu yazdım. Haritada lââlettayin bir şehir seçtim ,o şehre, post res tant olarak bu mektubu gönderi - yorum. Belki bir gün bu mektup elinize geçer de, sizi unutmıyan, unutamıyan beni hatırlarsınız. — Raife. Maçka, Sehim apartımanı, 8 numara,,, bilmiyordum. Böyle bir hanım ta- nımıyordum. memek için, hayal meyal böyle bir | kadının tanıdığımı, söz arasında İ buraya geleceğimi söylemiş ola - cağımı, o da hatırlıyarak bu mek- tubu yazdığını... anlattım, Ama kendim öyle bir meraka | kapılmıştım, ki duramadım, ertesi ||, gün trene atlayıp İstanbula dön «|| ilm, Otomobil... Maçka.. Bütün ümidim apartımanı, Ra- Jifeyi bulmaktı. Raife hanımı tanımıyordu. i Başka bir şey öğrenemedim. dığım biri var gibi geliyor bana.. i Beni takip ediyor, adım adım ar « raya geleceğimi ben bile bilmi -| yordum. Bu mektubu kim gönde- | macera burada kaldı. Tanrma- ; | | dim, göremiyeceğim de.. Sebebini ||| ikamdan geliyor ,hayalımı gözlü - , yor, beni düşünüyor. Başımı çe - ! virip arkama baktığım zaman bir bulut görüyorum... Duman ve $is.. | ——— ISTANBUL; Suat 17,80 dan 16.30 a kadar gramafon: Kaolomtiya 9759 — Kolombiya 1976 — Rrums vik 7060, Sant 1,30 dan 19,50 a kadar or- keştraz 1 — Bastan et Kudailka, Glinlm. 2 — | Musa havaları, $ — Tangu orkestrası. Sant 1940 dan Yi 6 kadar kemani Reşeb Bey ve arkadaşları. Saat 21 den 21,30 3 kadar gra mofon: Sah. sesi 1272 — Poliler *4od4 — Sah. sesi B, 3170. Snat 2,30 dan itibaren A- madohi ağanar, boru haberleri, sant ayarı, l Raife.. Sehim apartımanı.. Hiç || Arkadaşıma fazla izahat ver «İl Apartrmanı buldum, hiç kimse | İ Akşam ozman iğ | — | “Size, dostlarımdan birinin e- | | # Londra ie Pazartesi 4 Küevel 16 Şaban Pazar 3 Kâevel i5 Şaban Gin doğuşu HN BA 6,5 20 as 1544 18,19 Öğle namazı Ikiodi Damarı Yansı dama jmsak Yalın geçen günler Yılın Kalan ç ISTANBUL BELEDİYESİ Şehir Tiyatrosu Temsilleri uy Bu akşam saat 21 de Güneş i Batarken TANKIN Yazan: Gerhardt Hauptmann. Türkçeye çeviren: Seniha Bedri. 5 perde Hakl gecesi Son gece Pazertesi akşamı “O gece,, piyesi oyhavılacaktır, UHizalarında yıldız işareti olanlar üzer: | etinde 2 (ci künun muamele olanlar» | dır.) Rakamlar kapanış fiyatlarını gösterir | Nukut (Satış) 495, —) e Viyana ' * Madrit * Berlin * Varşova * Budapeir. © * Bükreş * Belgrat -İ * Yokohama * Alın * Mecidiye * Brokaor # Neryork * Paris * Atina * Cenevre # Solya » Amsterdam 07410) > Viyana 1205.» Made 897-9 Berlin İ arora Budapeşte Bükreş Belgrat Yokohama Moskova Paris Afilâso Brüksel Atina Gepevre Sotya « Amsterdam £ Por 240 | 1648 50 | ESHAM si İl 905)a Terkos 067S 27.00)4 Çimen as 1186 | 450) Gayon Dey. sam 1s. Şark Def 1,59 48,50) Rafya 20 1140) Sar m. cez 235 70 (de istikrazlar » İş Hankası Anadola ayriye Tramvay U. Siğorta Bomoru Elekrik Tramvay Ergani Hahtim 9425, sa, vas 5400) 238)* Arado'u! 520) Anadol il —İşA Mümesiti #190)da isi, stlkrazida, Serk Diyol 4 D.Mpvah Gümrükler 1928 Mü, A Bağdat, si Gündelik, Siyez! Gazete Istanbul Akarı Caddesi, VAKTE yurdu —— Telefon Numarâları: Yazı işleri telefonu: 24370 idare telefonu o : 24370 Teigrat gdresi; İşinnbul — VAKM Pösta kutusu Na. 48 — Abone bedelleri: TT üridye © M0 Kr, mw. > 150 Beneta 7m Kr, 1480 Senli": 5 aylık & 3 aylık 4 1 aylık Fi gi ilân ücretleri: Ticari Ylnların Hân aahifslerimde santi. mi 40 Kurulan © başlar, Gk sallfede 50 kuruşa kadar çıkar. Büyük, fazla, devamlı Ulm verenlere at ayrı tenzilit vardır. Resmi ifnlarn bir satırı 10 kuruştur Küçük İlânlar. Bir defası SÜ Üci Getası 60 Uç derası K Gört sefnm 75 ve om defns 100 kuruştur Uç sylik'ilân verenlerin bir defam meodh nendir. Dört satiri geçen Uânların (aya satırları beş kuruştan hesap edir. EY TAKVİM j “İmek mecburiyeti hasıl oldu. Halbu İl) oldu? İl başka türlüsü.. Hepsi menfurum o- İl lan alışmadığım seyler. Hele ö - ' İl yıramıyor. İl sebatını, askerimizin metanet ve AN » Aptülhamidin Yaveri ww KEÇECİ ZADE izzet Fuat Paşanın N HATIRALARI Memi asra mama .Artık hiç şüpheye mahal kalmamış” zihnimde kalmış manzarayı hatırladı | — 49 — dikkatle bakarak bu vepecikli”, O esnadaki vaziyetimi kolay * yanında birkaç yüksekçe sert İlikla unutamam, Gözlerim kapalı, | 89€' olduğunu gördüm. Hayattan tamamiyle alâkasını kes | o Artık şüpheye mahal kalı? ; miş vaziyette ilerlerken bir de bu | tr. Evvelce zihnimde kalmı$ İkaza.. Başımdan — yaralanmışım. (e manzarayı hatırladım. di ye İyüzüme gözüme akan kanları sil-! Yantara nehri üzerini dim. Arkadaşıma: kasabasının sırtlarıydı. Demek" — Böyle bir sırada üç beygir ko | luyor ki Yantraya doğru iniyor” şulu arabaların Rusyanın açık sah | Bu halde takip ettığımız i Yi met garp cihetidir. Binasi ralarında kullanılması mümkün » | Grandükün garp cihetinde dür. Yoksa Bulgaristan yollarında : ü yal, değil, dedim. : anlaşılıyordu. Garp cihe duğumuz vaziyete göre bulunabılırdı?. Tabii Plevnede... O kadar Rusların söylemediği « İten benim de sormadığım şu * | İ kat meydana çıktı. Bizim Tun dusundaki bin bir yanlış hab”: l arasmda bir de “Gazi Osma”. İşanın Plevneyi terkettiği ve P' İ kanlara doğru mevziini tash tığı havadisi,, dönüp dolaşıy" | Vakıa öyle olsaydı, daha iyi ji du. Fakat madem ki öyle deği bu halde Plevne ordusunun * orada olduğunu bilmek ve | mek, bizce gayet mühim bir $# i Bunu aklımın en iyi yerine yerleştirdim. Çünkü dönüşte mandana verilecek haberlerif Wi tiyisini bunun teşki! edöceğ İ bakkaktı, a İ Mihmandarım ileriye Rusyanın, o koca Rusyanın, o| gözlerimi tekrar kaç k herkesi korkutan Rusyanın hayatı | Varta yokuşun Altına kadar dı. Orada atlara bindik. Bir o noktadaki bir avuç Osmanlı as- ş & z Köni uğ. detçik süratli yürüyüşle gittik Orada ne olacaktı?. Eğer Yıl. yük mola ve yemek yemek i bir kasabada bu hayvanlarda” dik. Temiz bir eve gırdık. i gayet nazik bir miralay ikame ; diyormuş. b Menzil hattı kumandanltf” danmış. Bu zatın odasında e nm üzeri, yatağının ar” İl her taraf vaktiyle Pariste Araba parçalanmış olduğun - dan yolumuza beygirle devam et - ki benim sevgili atım ileri kara » kollarında kalmıştı. Kimbilir, ne Bizi maiyetteki süvarilerden bi rinin hayvanına bındırdıler. Ga - yet yüksek bir kazak beygiri. Ağzı sert, beli sert, her şeyi sert.. Üze- rindeki kaltak, çerkes eğerlerinin zengiler o kadar geride ki.. Bu yolda alışmıyanlar için adeta bir azap. Çaresiz, saatlerce böyle gi - deceğiz. Rumelmın büyük bir parçasını ! bu halde geçeceğiz. İ Çünkü Grandükün: (Plevne) kahramanlarımızia -ugraşması ken disini bir dakika bile yerinden dız işlere müdahale etmemiş ol « saydı, Koca Rusya, koca Rus or- dusu birkaç Osmanlı kabramanı i- le başa çıkamıyor, Romanyanın ! myavenetine muhtaç kalıyordu. | Ah.. dünyada ıslah olunacak, munlazam tensik olunacak Osman| k askerlerinden ne şanlı muzaffe- riyetler beklenmez. İ tanıştığı büyük artist kad i resimleriyle doluydu. Hep i yakın vakitte Pariste m i artistlerdi. secaatını bizim gibi yakından gö - | Sorükiike, Midüy dili al, renler bilirler. İşte şimdi bu hatı « İ Graniyer, Margörit Ogald *£ rat ve yapılan hatalar unutulma « vel, Üssü Bökdâği sım. Unutmak... askerimizin me - |'<© © ©Psi buradaydı. ği çi zöyetlerini takdir etmemek imkân. Kolonel cenapları Paris'e iy | sızdır. / bulunmuş ve iyi yaşamış bire olduğundan bir taraftan hali 6 Zabitlerimizm o fedakârlığıni, Netekim Plevne ve Vidin mu - , 9 uswe > | zafferiyetinin sebebi de Abdülha- yedik, bir taraftan da Par midin idaresi değil, Abdülüziz za | alarmı yadederek şamp” manmdaki hazırlıklardır. l tik. i Hikâyemize devam edelmi:| | Bereket versin, Haşim Tam bir süratle ileriye gidiyor «| Pİ kolonel ceraplarının “ duk. Birçok kilometreler katedi »| dı, Ömrümde müskirat daha or” yor; bir dakika bile mola vermiyor | <2? Olduğum p3in Kıraz duk. Akşam üzeri güneş bakarken | va na anlam e iv ömkün olam, " m” | bulunduğumuz yerde hiç asker ve| pir muharebe ahvaline dair bir şey! Bizim silme nd mevcut olmadığından rus zabiti | tedarik etmiş. Ama & gözlerimden bağı çıkarmıya mü - | raba?. Ne makası ver, saade etti, O aralık güneş de dağ:| Ömrümde bir kere dahs © larm arkasından © kaybolmuştu. | sarsılmamıştım. Anl yin Gözlerim ufka dikkatle bakmak - | rim gece biraz yay in tayken Bulgaristanda ekseriya gö- | tedarik etmiş.. Ne ere rülen sivri tepeciklerle meşgul ol- | san 10 sene sözünü ks! dum. Bunlar sağımızda bir gruplan o arsbanm içinde 0” © teşkil ediyor ve bizden uzak mesa | ha uyuyamaz. fede bülünüyorlardı. Daha ziyade! beri lan” pe k ş .

Bu sayıdan diğer sayfalar: