14 Mart 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7

14 Mart 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

dsi ee ” İ 7 — VAKIT Başvekil Paşa ilk tahsil meselesini izah etti 14 MART 1934 | | | X EZ (öp çaplı 1150 ayında) ” Fırkanın esas proğramında ilk tahsil meselesinin bütün vatanda esaslı olarak teminini belli başlı bir prensip saydığından bu prensi- pin nasıl tatbik olunduğunu göre- ceksiniz. Daha iyi tatbik olunma- «r için fırkanın gerek mecliste bu- lunan grupu, gerek memlekette bu lunan bütün efradı meselenin esas- hı halli için bütün gayretlerini bir- leştirmek Vazifesi karşısında kala- caktt, Şikâyetler nelerdir ? Evvelâ gün meselesini arzede- ceğim, bugün elimizde mevcut o©- lan malâmata göre şikâyetler şun- lardır: Bir vilâyette dört aylık ve iki vilâyette üç aylık, on iki vilâyette © iki aylık, on bir vilâyette bir aylık ile mektep muallimi maaşı birik- miştir. Bu suretle maaşları birik- miş olan vilâyetlerin adedi, 26 e luyor, Bununla beraber gayet büyük bir rakam ve çok büyük bir adet birikmiş gibi bir tesir karşısında kalmaımızla beraber meselenin biz leri ürkütecek kadar olmadığını şimdi arzedeceğim rakam göste- recektir. Son anda birikmiş olan maaşları kuruş olarak, müfredıt olarak toplattırdık, Takriben en son malümata göre 265 bin liralık bir borç birikmiş o- Tayor. Yani bu yirmi altı vilâyet- te biriken maaşların yekünu bu - gün iki yüz altmış beş bin liradır. Sene nihayetine kadar bu rakamın bu hadde kalması veya takibat ile indirilmesi veya bir miktar artma- sı mümkündür. mesele iki seneliktir $ Bu ilk mektep maaşlarınm bu suretle birikmesi, başlarken dedim ki, Sir iki senelik bir meseledir. Şu halde umumi varidatın azalmasile idareci hususiyede başlıyan aynı derdin sirayeti ve tesiri sayılabilir. Yani idarei hususiye bütçeleri 45 - 50 milyon liraya kadar nazarı bir rakam içinde çalışırken üç dört se- ne içinde filen istihsal ettikleri bel ki azami 30 milyona kadar düş- müştür. Tabii bu düşmenin tesiri idarei hususiyeye teallük eden bü- tün vazifelerde tesirini göstermek lâzımdır. ilk mektep bütçesi Malümunuzdur ki, ilk mektep bütçesinin temini idarei hususiye- lere ait bir vazifedir. Onların va- ridatı ile tesviye olunur. İdarei hususiyelerin içinde bu- lunduğumuz senede ilk tahsil için tahsis ettikleri para 13 milyon Ji- radır. Bu noktai nazardan eğer bütün vilâyetlerin ilk tahsil bütçe- sini on üç milyon lirayı ve bugün birikmiş olan borç olarak iki yüz altmış — iki yüz yetmiş bin lirayı göz önüne alırsak açık nisbeti yüz. de yarıma bile düşemiyecek de. mektir. Mesele bu Doktai nazardan da- ha ziyade İntizam meselesidir. Bir de zengin Vilâyetlerin kendi varidatile masraflarını ödiyebilen- lerle bazı vilâyetlerin kendi borç- larını ödiyemiyecek, nisbetsiz bir halde bulunmaları meselesidir, Her ne olursa olsun az bir mik. tar borç ta kalmış bulunsa velevki bir tek adamın alacağı olduğu hal- de üç dört aylık maaşını alamama» #ndan şikâyet etmesi bizi mustı- rip etmektedir. Ve intizam halin- de olmıyan bir müessesenin ve bir bizi ehemmiyetle düşündürmekte- dir. Onun için ne vereceksek, işi nasıl idare edeceksek, onun mun- tazam olarak alâkadırları herhan- ği bir tereddüde düşürmiyecek sağ lam bir hesaba hayatını raptede- cek surette belli olarak tediye edil- mesi muvaffakiyet için ve ilk tah- silden beklediğimiz semereler için esastır. ilk tahsilde memleketin vaziyeti Şimdi size idarei hususiyelerde nazari olarak karşılık gösterilen ilk tahsilde memlektin vaziyetini bir iki rakamla söyliyeceğim. İlk İ tahsil için on öç bin iki yüz altmış iki muallim çalışmaktadır. Bunlı- rın şehirde çalışanları 6524 ve köy- de çalışanları 6638 kişidir. Bugünkü vaziyet takriben $e- hirde ve köyde hocaların yarı yarı- ya ayrılması gibi bir m-nzara gös- teriyor. Mektep, şehirde 1143, köy- de 5401 dir. 6544 mektep eder. | Talebe şehirde 257.600, köyde ( 313180, hepsi'570780. İlk mektep- lerde bulunan talebenin yekünu o- i larak görülüyor. i İlk tahsil çağındaki çocuk- ların ne kadarı okuyor? Bir noktayı saklamadan dikka» tinize arzetmek isterim: Tahmin o lunduğuna göre bütün memleketin çocukları ilk tahsile inkılâp pren- siplerinin arzu ettiği gibi girmiş olsaydı, mekteplerimizin talebe mecmuunun bir buçuk milyon ol- ması lâzım gelirdi. Şu halde 500 küsür bin ile ilk tahsil çağında bu- lunan çocuklardan ancak bir tak- sim üçü okumuş bulunuyor demek- tir. Bu ummi bir nisbettir. Şüphe yoktur ki, bazı vilâyet- lerde bu nisbet daha ileri ve bazı vilâyetlerde ondan geridir. Vasa- & olarak bir taksim üçü mektepler. de bulunuyor demektir. Fakat şu 1cı hakikatı söyleme- liyim ki, 570 bin çocuktan köy mekteplerinde üç sınf, şehir mek- teplerinde beş sınf olduğuna göre her sene ilk tahsili bitirip te çıkmış olması lâzım gelen miktarı evvelâ beraber arıyalım ve neticeyi göre- lim, Ne olması lâzım? Şehirde 257 bin çocuktan beşte bir olarak her sene elli bin çocuk çıkması lâzımdır. Köy mekteple- rinde ise 313 bin çocuk bulundu- Şuna göre üç sınıf olduğu için her sene bu miktarın üçte biri olan yüz bin talebenin mektebi bitirmesi lâ- zımdır. Şu halde yekün bu oldu- ğuna göre her sene ilk tahsili bi- tirmiş olan çocuklar 150 bin olma- sı lâzım gelir. Halbuki rakamla: ra bıkacak olursak çıkan talebe- nin yekünu 150 bin yerine bunun yarısını görmekteyiz. Her (sene köy ve şehir mekteplerinden aza- İ mi yetmiş beş bin talebe çıkmış bu lunmaktadır. Mühüm bir kısmı tah- silin nihayetine varmadan mektebi terketmektedirler. Bu itibarla di- yebiliriz ki bu ilk o mekteplerde üçte birini okutuyoruz. Fakat an- cak, altıda birine ilk tahsilini ta- | mamlatıyoruz. Sarfedilen para ile alınan netice Şimdi sarfettiğimiz parayı bu aldığımız netice ile mukayese ede- cek olursak karşısında bulun-cağı- mız hakikat dikkati celbetmiye lâ- yiktir. İlk tahsil için sarfedilen on üç milyon lira ile 170 bin ilk tah- silini bitirmiş çocuğu almayı düşü nürsünüz, talebe başına çok mas- raf edilmektedir. retle, hakikati olduğu gibi görerek dirmek vazifemizdir. Hepsi bütün ihtiyacı temin et- memekle beraber bu memleketin ilk tahsile tahsis ettiği para eksik noktai nazarından az sayılabilir. Aldığı netice noktai nazarından | israf edilmiş sayılmalıdır. Bunda alâkadar velilerin, çocukların tahsilini bitirmek için muntazam takip etmediklerini kayit edebili- riz. Onları teşvik edersek ve bil- hassa çocuklara tahsili sevdirme- yi, icap &den muallimlerin ve ida- re memurlarının iftihar edecek va- ziyette olmadıklarını söylemeyi va zifeden sayarım. Bravo sesleri, alkışlar... İlk tahsil meselesi bu 13 milyon liranın ilk tahsilin, hususi idarele- rin tahsis ettikleri on üç (milyon liranın hakikatte tahminden daha az hasılât alınan senelerde on üç milyon lirinm tamamen istihsal olunacağını, daha sene başma üç | dört ay varken kestirmek müşkül- | dür. | Miktar bundan eksik olabilir. Görülüyor ki bu on üç milyon li- ranın tahlilinde dokuz-milyon lira münhasırın maaşların karşılığı ve diğer geriye kalan üç - dört milyon lira ilk tahsilin icap ettirdiği mar raflar sayılabilir. Bir kısım harcirah ve saire gi- bi eşhas hakkına taallük eden mev zuları, diğer kısmı inşaat, ders malzemesi gibi ilk tahsilin doğur- duğu masrafları icap ettirmekte- dir. İlk mektep muallimlerinin “maaşları İlk rsuallimlerin maaşları hak- kmda elimde bulunan cetvelden de size malümat vermek istiyo- rum. İlk mektep muallimi maaşı on altı dereceden başlıyor. Muallim 16 lira maaşı asliye, yani elli iki| liraya hak kazanıyor. Ve yergile- ri kesildikten sonra kırk üç lira e- line geçecek bir para kalıyor. De- mek oluyor ki, filen eline geçecek para, 43 liradır. Muallim on altı derecede ilk dersine başlamıştır. Ondan sonra zamanla 15, 14, heyeti yette idarei hususiye bütçesinden ilk mektep muallimlerine maaş ve- rilmemiş ve diğer her hangi o bir şubeden bir maaş verilmişse bunu suiidare ve uuiistimal telâkki ede- riz dedik. Bu maaşı almamış olan yerler» de valiler veya idare (omemurları muallimlere vermemiş, fakat ken- dileri almış olsunlar. Yahut diğer şubelerine vermiş olsunlar. Buna ihtimal © vermek istemem. Böyle bir halin zühur et- mesi idare başımda bulunan âmi - Meseleyi cesa- | hükümetten bir çok defa ciddi ted» l ümmilikle mücadele etmek için te- İ birler aldık, bir defa bir mütalea etmek ve memlekete bil- | vekile karariyle her hangi bir vilâ» ! İ şebüs alınmıştır. İlk senede © yüksek bir rakam yani dört beş yüz bin kişinin, mü- teakip senelerde “azalmak üzere bugün elde bulunan statiştiklere göre yüz elli bine inmiştir. Millet mekteplerinden, okuyup o yazma kürsülerinden geçmiş olanların a- dedi bir milyona yakın sayıliyor. Bazı müşahedelere göre tahsil etmiş olanlardan millet mekteple- * rinde okumuş bulunanlardan bir kısmı az bir müddet bu mektep- lere devam ettiği için bilâhare o- kumadan ayrılarak öğrendikleri- ni unutmuş vaziyete düşmüşlerdir, rin doğrudan doğruya mes'uliye- | deniliyor. tini icap ettirir. Halin intizeamı dediğim zaman bir defa bu birikmiş maaşların muntazam tediyesini temin ede - cek riyazi tedbir istiyorum ve bu- nu murat ediyorum, biz de mem - leketin sarfettiği para ile mütena- sip netice alınmasını istiyoruz. Bu sarfettiğimiz 14 milyon İira ile hakikaten biz çocuklarımızın üçte birini mi okutabiliyoruz, bir defa bunu tetkik edeceğiz. Hakikaten bunu okutabiliyor- sak bunun semeresini tamamlama- lıymız. Bunun yarısının semeresini almak için tamiri pek güç olan bir zarardır. Biz o şerait içinde yetiştirmek- teyiz ve memleketi öyle çetin istik- ballere hazırlamaktayız ki, bir li- radan yarım liraya değil, bir lira- dan bir buçuk lira istifade etmek yolunu bulmalıyız. Fakat sarfetti- ğimizin yarısı alınması ve memle- kete bunu kabul ettirmeğe kimse- nin hakkı yoktür. Halin intizamı- nı temin edecek (tedbirleri bul- maktır. ilk tahsilin eksik kalan kısmı Muntazam tediye ve memleketin sarfettiği paranın < karşılığı olan haklı neticeleri temin eden usul , ondan sonra arkadaşlar ilk tahsi- lin eksik kalan kısmı © için tedbir düşünmek mecburiyetindeyiz. Yani eğer elimizde bulunan ra- kamlar üçte birini okutuyorsa üç- te ikisinin okutulmamakta olması- nı görerek seyirci kalmak iktida- rımız dahilinde değildir. Bunu mü- talea etmek bir tedbire bağlamak veyahut memlekete açık olarak bir 13 gibi muhtelif derecelere terfi e- diyor. Bu suretle 43, 46, 54, 61, 68 78, 85, 99, 126 lira gibi eline ge- çecek şekilde para alıyor. 27 sene sonunda 126 lirası eline geçecek hale, yani 165 lira maaşa istihkakı olan bir vazifeye giriyor. Halli lâzım gelen meseleler Şimdi fırkada ilk tahsil mesele- sinin halledilmek üzere (omütalea edilerek herkesin bileceği kararla" ra varmak üzere mevzuu bahsede- ceğimiz nokt-lar şunlardır: Bir defa ilk tahsil olarak halin intizamını temin etmek lâzımdır.. Halin intizamı şudur: Bugün ilk tahsilde ne çalıştırı- | yorsak, kim çalışıyorsa bunların maşları, istihkakları, devlet büt- çesinden istihkaklarını alan me- murlar gibi her hangi bir intizam» sızlıktan masun olarak muntazam tediye olunmalıdır. Muntozam tediye meselesini tet- şey söylemek mecburiyetindeyiz. Evet bu şerait altında diğer ek- sik kalan çocukların tahsil ettiril- mesi için ve bu imkânları bekliyor $u ve şu tedbirleri (o düşünüyoruz. Yahut kendi halimize göre bu tah» sili bu nisbette çoğaltmak müm- kün olduğu kadar az zaman zar - finda ilk tahsili bütün memlekette temin edecek bir yolu tayin etmek göstermek mecburiyetinde bulu- nuyoruz, Demek ki ikinci büyük mesele | elimizde bulunan rakamlara göre açık kalan ilk tahsilsiz çocukları okutmak için ne gibi tedbirler ala- cağız. Mali tedbir, idari tedbir, içtimai ve milli tedbir ne ise bu- nu mütalea buyuracaksımız. Üçüncü mesele Bundan sonra üçüncü bir mese- le kalıyor. . İlk tahsil kısmında o da ilk tahsil çağını geçirmiş bu- kike başladığımız zaman her vilâ- | lunanların yani yaşlıların ve geç- yet üzerinde ayrı ayrı mütalea e-| ginlerin ümmilikten kurtarılması dilmesini ihmalden mütevellit ek- | çin mücadele nasıl © yapılacak ve siklerle imkânsızlıktan mütevellit | nasıl devam edecek. İşte bunu mü- eksiklikler üzerinde tetkiki biraz | talea buyuracaksınız. Biliyorsu »« da uzun olsa sabetle tetkik olun » | nuz ki Türk harfleri kabul edildi- masını icap ettirir. Biz bunun için | gi vakit millet mektepler şeklinde Yüksek bir rakamdan başlayıp böyle tedricen azalarak dört beş sene içinde 150 bin kişiye düşme- sinin sebebi maddi olarak izah o lunuyor. Yani bu millet mekteple- rinde halka ders vermek üzere va- zife almış olan hocalarm masraf- larını ve maaşlarında yapılacak i- lâveleri temin etmek gittikçe güç- leştiği için mekteplerin ve devam edenlerin adedi azalmıştır denili- yor. Her ne olursa olsun meselenin i- gindeki müessirleri mütalea ederek ilk tahsil çağı haricinde bulunan İ geçkinlerin okuyup yazmalarını temin için yani ümmilikle müca- dele için ittihaz olunacak tedbir « leri mütalea etmenizi rica ederiz. Meseleyi size ,ilk tahsil noktai na» zarından, bugün mevcut olan vazi- yeti ve ihtiyaçları bir kaç kelime ile fakat ana hatları ile kâmilen i- zah ettim. Meseleyi münhasıran hükümet. te mütalca etmeyip tefırfkaya geni tirdiğimizin esaslı sebebi şudur: Görüyorsunuz ki iş mütalea e dildiği zaman tedbirleri göz önü ne velevki taslak olarak alındığı zaman yalnız hükümet içine giri- lecek bir mesele değil, fırkanın bü- tün gayretiyle beraber çalışacağı fırka prensiplerinden en esaslıla - rının tahakkuk ettirilmesini istih- daf eden bir faaliyet olduğu içim dir. Ün m'likle mücadele Siz ve memleketteki bütün fır. kaümmilikle mücadele etmek için icap ederse kendilerine kabili tat- bik olacak istifadeli yolları tayin etmek mevkiinde bulunuyorsunuz. İşte bunun için bu (omüzakereyi yüksek huzurunuzda açıyoruz. Arkadaşlar, fikirlerini hakikat- leri gördükten sonra söliyecekler, ihtimal ki, heyeti celilenizin mese- leyi mütalea ve münakaşa ettikten sonra fenni olarak teferrüat üze rinde çalışarak efkârı umumiyeye bu üç esaslı noktada halin intiza- mi için, mektebe devam edemiyen çocuklara gösterilecek yolları sü- künetle, fakat isabetle tayin ede- ceksiniz. Ricam bu hususta meselenin ek- sik taraflarını ve acı hakikatleri olduğu gibi memlekete tanıtmak ve bunun tedavisine cesaretle gis rişmektir. ,, Mersin Halkevinde “Reşit Galip,, günü Mersin, 13 (A.A) — Dün akşam halk evinde merhum Reşit Galip Beyin ha- tırasımı taziz için bir ihtifal yapıldı. Bütün gençlik ve kalabalık bir halk kütlesi iştirak etti. Bu toplantıda muhte- if hatipler söz alarak merhumun yük- sek meziyetlerinden ve Mersinde bulun- duğu zemana ait hatıralarından bahs. etmişlerdir, ekli izelien. “at fa eni ane gn e ME ği e İsli Birak İd dia zi ekildi

Bu sayıdan diğer sayfalar: