20 Mart 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

20 Mart 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İktısad (Baş karalı 1 isci sayfada) tacirleri İrak atrafından irler alınmadığı takdirde İran keğini söylemektedirler. Bun- ileri sürdükleri © ilk tedbir, hükümetinin, Bağdat — Hay- | “hattını uzatmağa tesebbüs et- i ve bu işi hemen başarması” Irak demiryoları umum müdü- miralay Ramsay (o Yainsh çölü ecek olan demiryolu — hattınm komşuları r Bulgar ceneralının rEn seyahati neticeleri Sofya, (Hususi) — Umumi Bulgar ordusu başkuman- bulunmuş olan jeneral ahiren Berline bir seyahat iş ve avdetinde seyahat in arinı “ÜUtro,, gazetesine be tta bulunmuştur. İtneral Jekov, Berlinde Alman- | teisicümhuru Mareşal von Hin- burg ve başvekil M. Hitler ta- ndan kabul edilmiştir. M. Hit İ cenerale, kral Borisin komşu- ie anlaşmak hususundaki dü- erini çok muvafık bulduğu- kalamıyacağmı ilâve etmiş- ransada ordeaux, 19 (A.A) — Fransa- ! cenubi garbisinde (bilhassa Zacda fırtma hüküm sürmekte- “ddetli bir sağnak Jonz ac'de tok amele barakalarını yıkmış İirmate büyük zararlar vermiş. Pap — Bereton' da köşkler yı- nış ve bir balıkçı gemisi kara- great, (Hususi) — Hırvat etperverlerinden olup ecne- | Memlekelerine kaçmış olan ve Perşembe günü akşamı Zagrep n eşyalarının ilmesine mahsus olan gar- ta şiddetli bir infilâk vuku” muştur. İnfilâkm, eşyalar ara- * yerleştirilmiş olan bir dina- in patlamasından ileri geldiği N - İnfilâk vukubuldu- ” memuru bulunuyordusa da rdan hiç biri yaralanmamış- Hasarat yalnız maddidir. İ Hükümet şiddetli bir tahk'kat nı ve mütecasirlerin ele geçi ini emretmiştir. Çekoslovakyada 19 (A.A) — Bronda 22 husani 1931 de bir faşist hü- darbesi yapmak teşebbü- blunduklarından devlet inin 48 kişiye lar kararı temyiz etmiş- Gİ e i b ret ve münakalâtının elden gi“ Je- | e birleşmiş bulu- | imselerin tedhiş (faaliyeti başlamıştır. zaman gardropta üç simendi- | i Harp 1 360 mil uzunluğunda olacağmı ve onu inşa etmenin (3.500,00) ster- : “ e line mal olacağını söylemiştir. Bağdat ile Hayfa biribirine bağ» * andığı takdirde nalını geçerek Akdenize giden ti- caretini daha fazla süratle nakle“ debilecektir. Bağdadın birçok ticaret malla- rı Filistinde de tervice (o imkân İ hasıl olacaktır. mmm Bulgaristan ve | Doktorlar telâşta | BE (Maş taraf 1 İnci sayılamızda) doktor senevi üç yüz lira kazanç vergi si verecektir. Bu gara muayenehanesi olan bütün doktorları telâşa düşürmüş tür, E tibba muhadenet cemiyeti azaları | dün saat on dörtte etibba odasında bir toplantı yapmışlar, yeni kazanç lâyiha- etrafında görüşmüşlerdir. İ Toplantı iki saat kadar sürmüş, hay- | münakaşalar olmuştur. Bir çok dok: | torlar yeni kazanç vergisi tatbiki ha- | linde muayenehanelerini kapamak mec- İ buriyetinde kalacaklarını dir. Neticede Ankaraya alâkadar makam- lara müslacelen müracaat edilmesi ve eski beyanname usulünün ipkasına ka- | var verilmesinin ricası okararlasmıstır. İ Bundan başka bütün meclis o azalarına dn birer broşür dağıtılması, O icabında Ankaraya bir heyet gönderilmesi de ka- bul edilmiştir. söylemişler» Donanma piyango- sunda kazanan i numaralar l 15 Mart 934 tarihinde Donanma Ce- miyeti tahvilâtınım icra edilen 54 öncü keşidesinde ikramiye ve amörti isabeti eden tahvilât tertip ve sira numa i ralarını gösterir cetveldir: Tahvilât Tertip Numaraları 2815, 8405, 1536, 7749, 7070, 1111, ! 3SS8, 9357, 3364, 9169, 4120,7950. İkramiye isabet eden numaralar İkramiye T.L. o TertipNo: | Sıra No: 1200 4120 45 300 1536 64 100 3658 62 | e 9169 39 10 7070 19 10 3364 19 10 9169 a1 10 se 98 | 5 32 5 2815 36 5 4120 s9 5s 3364 s2 (e N 7749 37 | 5 S7 70 5 4405 4 5 3555 S6 5 3364 2 5. ui terilen #ıra numaralardan mütebaki aynı tartiplerin diğer gra nmaraları kâmilen amorti isabet etmiştir. İkramiye © ve amorti bedeli 22 Mart 934 tarihinden itibaren tediye edilecektir. Amorti be deli beher tahvil için (1.10) kuruştur. İ Yugoslavyada Sosyal İ demokratlar Belgrat, (Hususi) — Balkan konferansı Yugoslav milli grupu erkânından M. Jivko Topoloviç ve daha bazı zevat burada “Yu- goslavya sosyal - demokrat,, fr kası teşkiline teşebbüs ederek bir ; Faal heyet teşkil ve fırka nizam- Dame ve programını ,tasdik olun- mak üzere, dahiliye takdim etmişlerdi. Dahiliye o ne- ; Zareti program ve fırka nizamna- mesinin Yugoslavya teşkilât o €- altı ay- sasiyesile tezat teşkil eden ahkâm |sa muayenehane tehalüf eden ce- | ve esasları muhtevi bulunduğu-| gayrisafi icar üzerinden mi tarhe- etmesi üzerine | nu söyliyerek sosyal « demokrat | dileceğini sormuş ve Refik Şevket ! çü madde deki istisnaların ve mua- fırkası teşkiline müasaade etme- | Beyin muhtelit encümen © namına | fiyetlerin fikir ve ilim (erbabına | tin geç olması münasebetiyle cel- metine bir misal teşkil se tatil edilmiştir, ©“ yeğ Fi vi ll LİN miştir, nezaretine | diği — Büyük Millet Meclisi 9 — VAKIT nde kazanç kanunu etrafında müzakereler. YA aş tarafı 3 üncü Sözeinleğ. | © Sadettin Rıza Bey (İstanbul) İ vergiye tabi olursa yükseliş kısım- i ların da o nisbette vergi vermeleri lâzım geldiğini ve bu şeklin iyi olduğunu söylemiştir. Bundan sonra dördüncü mad- dede bir kelimanin tashihhi yapıl- mıştır. Müesseseler, teşebbüs erbabı hakkındaki ye dinci maddenin © müzakeresinde Hüsnü Bey (İzmir) diğer toptan- cıların da eczacılar misüllü defter tutmağa tabi tutulmasmı — istemiş ve fıkradaki mübayaacılar ve sim- sarlar tabirinin tadilini | talep et- miştir. Bu talep kabul edilmiştir. Refik Şevket Bey toptançı diye bir hususi sınıf telâkki edilmediği ni ve esasen bunun tarifine imkân olmadığını ve fakat kurulan esas- larda iki bin liradan fazla kazancı olanlar beyanname vereceklerine göre, idari mahzurlara (binaen, bütçe encümeninin koyduğu top- tancı tabirinin kaldırılması muva- fik görüldüğünü söylemiştir. Sekizinci maddenin müzakere- sinde, doğrudan doğruya taah- hütlere giren ecnebiler hakkındaki fıkraya dair söz alan Hüsnü Bey ! (zmir) ecnebi tabirinin kaldırıl- | masını istemiş ve Refik Şevket B. bu fıkra ile birçok sui istimallerin ve devletten para kaçırılmasının önüne geçileceği o düşünüldüğünü söyliyerek bu tasriha lüzum gö- rüldüğünü beyan etmiştir. Hüsnü Bey (İzmir) ayni mad- dede zikredilmiş pulculara temas ile pulun müstakilen satılmadığı» nı ve bunların bir kalem (olarak hesaplanmasını söyledi. Refik Şevket Bey pulculuğun müstakil bir iş olmadığını ve pul cuların başka maddeler de sattık- larımı ve gayri safi iradın nazarı | dikkate alındığını ve o hükümetin ! kendi eliyle satılan pullardan da | az çok kazanç vergisi alınmasını istediğini söylemiştir. | — Lâyihanın 19 uncu maddesinin müzakeresi pek hararetli olmuş- tur. Bu madde serbest meslek er- i babının tabi olacağı kazanç vergi- ' sinin ne suretle tarhedileceği hak- kındadır. Ilk sözü alan Ali Saip B. (Ur- fa), serbest meslek erbabının ka- zanç vergilerinin oturdukları idare veya muayenehane iradı gayrisafi- sinden ve evlerinde bir (oodada iş gördükleri takdirde evin nısfmın / iradı gayri safisi üzerinden vergi İ tarhınm bilhassa Ankara için yük- " sek olduğunu, Ankarada gerek ticarethane, gerekse ikametgâhlar | icar bedelerinin fazla olduğunu, ! serbest meslek erbabı deyince ha i tıra gelen doktor ve avukatlar “için de zannedildiği gibi (oçok ka- i zananlar değil muhtaç olduğu ki- “tabı, âleti alamıyan ve yahut al- i mış ise parasını tamamen ödeye- i miyenlerin bulunduğunu, bu gibi İ vaziyetlerin nazarı dikkate alma- | yak vergi matrahlarının indirilme- sini istedi. | — Hakkı Şinasi Paşa (Erzurum), / masraf miktarının hanenin nısfr inin iradı gayrisafisinden mi, yok- ittihaz ettiği verdiği izahatlan sonra sözüne de- ENİ > zi ticari ve sanayi | vam ederek muayenehanesi ve sa- i iresi olmıyan bir doktorun nasıl ic- ş Irak, malarını! Mevzuu genişletmiş, kolektif şir- | rayi tababet ettiğini anlıyamadığı- garba giden ve oradan Süveyş ka | ketlerde herkes hissesi nisbetinde | nı bu vaziyete göre üç sınıf dok- i tor kabul edilmekte olduğunu ve ! bunların bir Okısmınn her gün muntazaman icrayi sanat ettiğini, ; bir kısmının günün muayyen bazı ! saatlerinde hastalarını kabul etti- ğini ve üçüncü kısmın yani mua- İfyenehanesi ve muayene edecek ye- ri olmıyan doktorların da tesadüfi olarak bir hastaya çağırıldığını ka- bul etmek lâzım geldiğini böyle o lunca vergi matrahın hepsi için müsavi olmasının doğru olamıya- i cağımı söylemiş, fark gözetilmesi- ni istemiştir. Doktorlarımızın hepsinin fazla kazandıklarını zannetmek doğru olmaz. Bunların içinde oturduk- ları yerin kirasını bile veremiyen- ler vardır, demiştir. Bunun üzeri- ne salondan (başka yere gitsinler) sesleri yükselmiş, Hakkı © Şinasi Pasa da: — Çağırsınlar da gitsinler ceva- bını vermiştir, Bundan sonra söz alan Tahsin Bey (Aydın) Ali Saip Beyin be- yanatma temas oederek serbest meslek erbabının çalışma ve ka zanma yeri için en münasip şehrin Ankara olduğunu, Ankarada ka: zanamadıkları takdirde diğer yer- lerde çok feci vaziyette olacakları" nı kaydederek matrah nisbetinin işgal ettikleri yerin metre murab- bar üzerinden (hesap edilmesini | teklif etmiştir. Ziya Gevher Bey (Çanakkale) ; İ serbest meslek erbabının tarhedi- İ lecek kazanç vergisi matrahının | yüksek olduğunu, bilhassa doktor- İ lar içinde temayüz ederek sivrilen İ ve zengin olanların göze battığını İ vergi tarhı hususunda (o maliyenin İ doktorlar hakkında şiddet göster- İ diğini ve bu kullandığı “şöhret, tabirinin mazur görülmesini iste- miş ve bu gibi serbest meslek ve fikir erbabının himaye edilmesi lâ- İ zim geldiğini çünkü ancak meslek İ ve fikir adamlarının himaye ile | yetişebileceğini, mesleğinin yeni- liklerini kendilerine lâzım olan â- letleri temin edemiyen doktorların İ pek tabii yetişmesine imkân olma- i dığını; ne hariçten üniversite için İ yüksek ücretlerle mütehassıs getir- | mek mecburiyetinde kaldığını, fi- ikir ve ilim erbabının himayesiyle bu paraların ( tasarruf edilmesi yetişmiş olacağını işaret ( ederek vergi nisbetinin tenzilini teklif et- miştir. Süleyman Sırrı Bey (Yozgat) Kazanamadıklarından dolayı mü- vekkillerinin evrakını ve davaları» nı yüz üstü bırakıp kaçan avukat larm bu yüzden takibata uğrıyan- ları de bu vaziyette bulunanların ola- bilmesi mümkün olduğunu, ancak bu zevat doğrudan doğruya mak- tu vergiye tabi tutulmuş olsaydılar bu mütaleaların yerinde olabilece- ği halbuki bundan şikâyet eden- İerin beyanname © vermelerinin mümkün olduğunu söylemiştir. Maliye vekili Fuat Bey o bütün bu mütslealara cevap vererek Zi- ya Gevher Beyin fikir ve ilim er- ' babının himaye edildiği hakkında- ki sözlerine cevap vermiş ve üçün- ' verilen l teşi ilim adamlarının da memlekette tanıdığını, doktorlar içinde | ei GE edeceğini söylemiştir. N Ziya Gevher Bey, küçük yerler- ! deki doktorların bu O himayeden İ memnun olduğunu, ancak bura- i lardaki doktorların çok az olduğu- nu, esasen bu gibi küçük yerler- de doktor bulmanın pek mümkün i olmadığını söylemiştir. | Bu sırada salonda tekrar: (Gitsinler sesleri yükselmiştir.) Ziya Gevher Bey heyeti umu: miyenin izhar ettiği bu arzuya ce- vap vererek demiştir ki: — Gitmediklerine (e sebep var. Gidenler de ya hükümet veya be- lediye doktoru olarak gidiyor. Ka- zanımıyor. Çünkü evvelâ böyle bir doktor bulunca muayene ve tedaviyi bedava yaptırırsınız. Esa- sen fikir ve ilim erbabından hükü- metin temin ettiği varidat oehem- miyete şayan derece değildir. Tenzilinde bir beis yoktur de- miştir. Neticede teklifler reye kön- muş ve kabul edilmiştir. | Madde olduğu gibi kabul edilmiştir. Bu maddeye göre serbest meslek er- babı işgal ettikleri yazıhane, ida- rehane, ve (o muayenehanelerinin gayri safi iratları üzerinden vergi- ye tabidirler. Serbest meslek er- babından evlerinin bir kısmını ida» rehane, muayenehane, o yazıhane ittihaz edenler ve yahut muayyen yeri olmaksızın çalışanların ika- metlerine ait olan binanın veya a- partman dairesinin gayrisafi ira” dının yarısı bu mükelleflerin ver- gilerin hesabına matrah olur. x müzakerene devam edilmiş o ve gayrisafi irat üzerinden vergiye ta- bi tutulan mükelleflerden alıma” cak vergi nisbetine dair olan 34 üncü maddenin müzakeresinde u- zun münakaşalar olmustur. Mad- denin (D) fıkrasında fabrika (o ve matbaa kelimeleri kaldırılmış ve diğer bir fıkradaki eczacıların ka- zanç vergisi nisbeti (tenzil olun- muştur. Bu münasebetle Balıkesir meb- usu Muzaffer Bey ve Dr. Fuat Bey söz alarak eczacılarm bir çok ka” yıtlara tabi bulunduklarını, tica- rethanelerini her istedikleri yerler- de açamadıkları gibi, ilâç fiyatla- rına istedikleri kadar zam yapa madıkları hissini mezuniyet alma- i dan diğer bir yere bile gidemedik- İlerini ilâç fiatlarınm çokluğu ma- i liyet fiatlarının fazlalığından ileri geldiğini söylemişler ve neticede : eczahanelerden almacak vergi nis- beti gayrisafi iratlarının O yüzde i kırkı olarak tesbit edilmiştir. * — Bundan sonra idarehanelerinde İ muayenehane ve evlerinde sanat i mesleklerini yapan dişçiler, dava vekilleri, mimarlar, kimyagerler, İ baytarlar ve bu gibi ilmi ve mesle- ki ihtisaslariyle kazanç temin eden diğer serbest meslek (erbabının vergi nisbetleri yüzde altmışa in- dirilmiştir. Baytarlar bu fıkradan çıkarılmış ve bunlardan yüzde kırk vergi alınmasını karar veril» miştir, Müteakiben idarehane ve yazı- | hanelerinde veya evlerinde sanat ! ve mesleklerini yapan dektorlar, avukatlar gibi meslek sahiplerinin vergilerine dair olan fıkranın mü- ! zakeresine başlanmış ise de vak- 20 MART 1134 ş & Bundan sonra diğer maddelerin “

Bu sayıdan diğer sayfalar: