1 Eylül 1939 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

1 Eylül 1939 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1 EYLUL 1933 Mahkemelerde L Mah 1 Yavuz ev sahibi ' — VAKI Dünkü muhakemesinde iki bu- çuk aya ve 100 lira para cezasına mahküm oldu Uçüncü icra dairesi muavini 'çamaşır yıkayan Karım ve kız Kemal, geçenlerde yanında po« larmır u—yıedx)nrııınıız hat,, di Bs Mehmet ile beraber, Fatihte 'yerek dövmüş, yakalanmıştı. Bakkal Fazılm evine bir tah-| Birinci ceza Lye kararmı infaz etmek üzere xıı' ndan mevkufen muühakeme | gitmiş, kapıyı açık bularak içe İcdilen bakkal Fazılın dün mu -| ri girmişti. hakemesi bitirilmiş, Z ay 15 Biraz sonra gelen Fazıl icra |gün hapse, 50 şer lirr olmak memuru Kemal ile polis Meh-|üzere tazminat vermeğe mah.| mede: küm edilmiştir. | “— Siz evde çıplak olarak Cami hırsızları mahkemesi ta. Yatsı namazından sonra anahtar uydurup camiye giren biri yakalandı İsmail ve Sait adında iki kişi, |ri girmişlerdir. Yerebatan, Küçükmustafa pa-| — Asliye birinci ceza şa, Süleymaniye, Mihrimah ve | mesinde muhakeme daha diğer birçok — camilerden |mail: halı, seccade ve saire eşyalar çal| — Ben vakalar sırasında mışlar, tahkikat sonunda İsmail/ «vimde idim. Orada olurkeri yakalanmış, Sait kaçmıştır. burada nasıl hırsızlık yapabili . Cami hırsızları ikindi ve yat |Yim- Hepsi yalandır,, demiştir. sı namazından sonra camide| Şahit olarak cami imamları kimse kalmadığını görmü ıelrr,ıîınlrnılmış muhakeme - başka “kapılara anahtar uydurarak içe|bir güne bırakılmıştır. gauypadaki talebemiz dönmekte devam - ediyor mahke - edilen İs. |Esnaf ve işçilerin dertle- |önebuslarınm bu devrede mm- İhususi olarak dilek ve ihtiyaç. İları tesbit edilmiştir. |merkezinde çok mühim bir has Avrupadak! gergin aiyasf va.|larile olduğu gibi henüz gelmiyon ziyet dolayısile muhtelif ecnebi |lerin velilerile de doluydu. Gel- merkezlerinde Lahsil eden talebe. | miyenler lerimizden bir kısmı daha dün sabah şehrimize gelmiştir. İsta! yon, gelen talebenin karşılay Yukarıki re vaziyeti göster. izahat alınmıştır. sim böyle bir İmektedir. Cügi HİA F DA PUU RARAŞA A — Fakat babam kazaya uğ- ramış ise?,. — Yahu, sen hâlâ bu masala inanıyor musun? Senin kızkar. deşini kaçırmışlardır. Zavallı ar. kadaşım, demek ki sen hâlâ bu işin farkında değilsin. İhtimal ki babanız bu dakikada Biyariç. de bulunmaktadır. Babanızın her vakıt orada indiği oteli bili. yor musun?2” — Babam her zamaân Mira. mar ateline iner.” Bu sırada yeniden — telefonu sradılar. Fakat Biyariçi bulmak i€din uzun zaman Deklemek icap ti Nihayet gece yarısında Mi. ramar otelini Duldular. Alınan cevap şu idi: — Evet, Bay Taveresko bu. rada evvelden bir oda tuttu. Fa kat henüz kendisi gelmedi. Bu cevap Polu tekrar yese düşürdü. Ağlıyarak olduğu ye- re yıkıldı: — Her halde babamın başı. na bir kl&l(:t gelmiş olacak !” . * ayrılmıyordu. — Proni sokağına kaştu. Sabahleyin saat dokuzda telefon çalmca Mentemu kolleij direktrisine o revap verdi: Bay Tavereskonun ahvali sıhhiyesi iyidir, kızı da birkaç gün içinde mektebe varacaktır, dedi. Pol ise yorgunluktan bitkin bir halde uyumakta devam edi. yordu. Le Mestriye ona hiç bir şey söylemedi ve sormadı. şimdi hiç farkına varmaksızın “|bu garip işin esrarengiz cereya. nına kendini kaptırmış bulunu. yordu. bir kere daha telefonla Biyarici aradı. Fakat Taveresko hâlâ a. raya varmamıştı. Pol yatak n. İstırap içinde bir gece gecir.|dasımda yüzünü yastıkların üs. liler, Jan azkadaşının yanından tüne kapatmış ne kahvaltı yap. | nası icap eden ıskartaların te. hakkımda golenlerden | O, |ile ilâve ediyordu: Sabahleyin saat on olunca | İzmir mebusları rin! dinledi (Hususi) — İzmir, İzmir | takamızda yaptıkları - temaslar halkımız üzerinde gayet iyi bir tesir yapmış, halkın umumi ve İzmir mebusları bu dilekleri alâkadar makam ve - daireler nezdinde takip — etmektedirler. Mektep ve yol ihtiyaçlarına ait slan dilekler vilâyet nezdirde takip olunmaktadır. Sıhhi ihti- yaçlar derhal yerine getirilmiş- tır. Bü arada İzmir mebusları C. H: P. esnaf ve işçiler birlikleri yihalde bulunmuşlardır. Bu toplantıya İzmir mebus. larından başka — vali, belediye reisi, parti müfettişi, esnaf ve işçi birlikleri idare heyeti aza . ları , heyet mümessilleri işti. rak etmişlerdir. Son seneler içinde ciddi su « rette zaafa uğrayan bu mües . sesenin takviyesi ve yaşatılma st hususunda bazı mühim — ka- rarlar alımmıştır. Alâkadar ma- kamlar ve İzmir mebusları bu sahada faaliyet gösterecekler. dir. Bu toplantıyı mütenkip İz. mir mebusları şerefine bir öğle ziyafeti verilmiştir. Mebuslar, öğleden sonra İz- mirin civar köylerine giderek halkla ve köyülerle görüşmüş. ler, iktısadi ve içtimai durum. larını tetkik eylemişlerdir. Ödemiş, Tire ve Bayındıra giden bir kısım İzmir mebus - ları çok şayanı dikk t müraca. | atlarla karşılaşmışlardır. -Öde. miş mıntakasında tütün ekici « 'erine bazı eşhas tarafından yüz de yüz ve hattâ daha 'fazla' fa. zle para ikraz olunduğu gö- ülmüştür. Yine Odemiş tütüncülerinin ir dileğinde, inhisarlar idaresi ain bu mmtakada geçen sene, skarta olarak ayrılması lâzım . tütünlerin inhisarlar ida. | Ve sırtında ipekli elbisealle, Vang Lung her iki tarafında, te. miz elbiseler giymiş oğulları bu. talar, tatlılar, karpuz, çekirdek ve fıstıklar; yeni sene ile ve müz takbel refahin gerefine kapıla - rın Üzerine yapıştırılmış kırmızı uğurlu gittiğini anlıyordu. Fakat sene bahar ayına girdi. taliler pembe goncalar açtı, ve radığı kızı bulamadı. Bahar çiçek açan kirez ve erik lerin ıtırlarile bezenmiş uzun ve sıcak günlerile iyice geldi. ğüt ağacları yaprak verdi ve bu yapraklar tamamile açıldı. A . |ğaçlar yeşillendi. Toprak mahsul ile, nemli, buğulu ve dopdolu idi. Ve Vang Lung'un büyük oğlu bir den değişti, artık çocukluktan çıktı. Huysuzlaşmaya, düşünce . 11 bir tavır almaya; gunu bunu yememeğe, başladı. Kitapların- dan da yorulmuş, usanmıştı. Bu- nun üzerine Vang Lung fena hal de korktu. Buna ne mana vere. ceğini bilmedi ve bir doktara da. nıştı. Çocuğu ıslah etmenin hiç bir imkânı yoktu. Zira babası ona yalvarırcasına bir mülâyimlikle: — Oğlum şu iyi etten ve pirinç ten ye!.. dediği zaman, oğlan, der- hal inatlaşıyor ve mağmum bir hal alıyordu. Ve eğer Vang Lung kızacak olsa, birden hüngür hün- gür ağlamaya başlıyor ve oda - dan kaçıyordu. Vang Lung hayretten donakal masştt ve bu hallerden hiç bir şey anlayamıyordu. Onun için, bir Hnden geldiği kadar aşağıdan a, larak mülayim bir sesle: de ne varsa söyle!.. dedi. Fakat delikanlı hıçkırmaktan ve giddet. le başmı sallamaktan başka bir şey yapmadı. Oğlan üstelik, yaşlı hocasından resince satm almarak işletildi- Şi anlaşılmıştır. Mebuslar bu noktayı alâka . < makama arzederek — yakıl. tölte üzerinde tesir yapmama - iyeceklerdir. RAŞİT RİZA E. SADİ TEK Tiyatrosu Bu gece Tepebaşında — KAYNANA Vodvil 3 Perde trosu temsilleri Cuma akşamı İnşirah bahçesinde Şehremi: Miçe Pençef Vur-etesi mak istiyordu, ne de bir tek ke- lime söylüyordu. Otelin ihti. yar guvernantı buna âdeta bir qıxuk gibi bakıyordu. ... Artık öğle vakti olmuştu. O- telin sekreteri geldi, Pol Tave- reskoya: — Babanız telefona istiyor.” Dedi, Sekreter memnun bir ç:hrcı | — Babanızın halinde rahat- | sızlığa delâlet eder - hiç bir şey yok. Her vakitki sesiyle ve â: hengiyle konuşuyor. Sizin bu- | rada — olup olmadığınızı - soru- vean Pol bu söz üzerine hirdenbi. tre yerinden sıcramıştı. Odasın. da telefon olduğu halde maki. nenin oraya bağlanmasını iste- MARATIM A « | nofret etmeğe, Vang Lung üzeri. ne gükremese, bağırmasa, hattâ kendisini dövmese sabahları mek tebe gitmek Üüzere yatağından kalkmaz oldu. Fakat babasından papara yiyince, istemiye istemiye mektebin yolunu tuttu. Bazı gün ler kasabanın sokaklarında hay . laz haylaz dolaştı, ve bunu da |Vang Lung. geceleyin küçük oğ- lan hayinhayin: — Bu büyük ağabeyim bugür | mektebe gelmedi, dediği zaman | öğrendi, ©O vakit Vang Lung büyük oğ. tuna kizdı ve yüzüne: — İyi gümüşleri boşuna mı har *cayacağım!! dedi. AM ARARREOPROOREAA ;I'UNA KIZI meği bile düşünmeksizin dışa- ıdaki ahizeye koştu. — Babacığım, sen misin? JAh, ne kadar memnun oldum Orada ne yapıyorsun?” Bin kilometrelik - mesafeden Tavereskonun sesi gayet vazih olarak işitiliyordu. Yalnız biraz| Bni hayret gösterir bir hali var Idi — Nerede olduğumu — sanı- yordun, oğlum? Bıynnclryım (ıeccyı Bordoda geçirdim, beni iki defa arayan sen misin?” — Evet. — O halde ne var? Pol o kadar heyecan içinde di bire cevap bulamadı. Bu srrada | selefomu arkadaşı Jan aldı: — Efendim, simdi size söy. leven Le Mestriye'dir.” Taveresko bu defa telâş için- lunarak, masanın Üzerinde pas. | kâğıttan süsler olarak talihinin ! Söğütler, hafifçe yeşillendi. Şef. | | Vang Lurg daha hâlâ oğluna 'a- | gün oğlunun arkasından gitti. E: | — Ben senin babanım, kalbin- | ki babasınım sualine birden. | yömananananannamanamanasanamasmamamAA | Yazan onnn İ Pearl Buck $ İ İ t revereereverreverErn ©4 e Ve hiddetle de, eline geçirdiği bir bambo sopasile çocuğun ü - |verine atı ldı, ve anası O.lan'ın gürültüyü duyarak mutfaktan rtip gelinceye kadar oğlanı dövdü, Kadın oğlu ile babasının arasına girdi ve Vang Lung'un oğlana yapıştırmak gayesile sa. ga sola dönmesine rağmen dar. ! İbelerin bir çoğu kendisine geldi. İşin tuhafı gü İdi ki ufacık bir azarla hüngür hüngür ağlayan oğ lan, yüzli bir resim gibi solmuş ve gerilmiş bir halde bambo so. pasının darbelerine ses çıkar.- madan dayandı. Vang Lung gecegünı düşün. gü halde buna bir türlü mana remedi, Vang Lung bir gece yemeğini yedikten sonra yine böylece dü. şünüyon a o gün, mektebe gitmeyen büyük cğlunu dövmüş. tü, Bu halde iken, O.lan içeriye İgeldi. Olan sessizce odaya girdi ve Vang Lung'un önünda durdu. O da, karısmın bir şey söyle . Imek istedi. — 5ö var? dedi. Ve O-lan anlattı: — Oğlanı, senin uı,ılı"'m gibi |Böyle dövme bu gibi genç efendilerin başıni gördüm. Celince de onlar: vit santın hu Çeviren |& 5 | ibrahim Hoy' |? geee İ n ABONE - TARİFESİ J| Y Memteker — MemlfLE içünde di; N Aylık v5 153 V 3 uylık 260 138 d 6 aylık 4i$ v * H D yallık YUU 1090 *| P fine Feriledes — Balkan — GÜDD Vrej için eyda utüz kuruş — dÖPÜŞ Ü a. Posta birliğine girmeyen YE Ü v yda yelmiş beşer kuruş medilir. b Abomne kaydını bikliren P M 'Up ve telgrsi ücretini. * İ a parasının posla veya vali l yollama Öcretini idare KN? PÜ ya,, derine alır. di ç Türkiyenin her posta merkt' VAKIT'a abone yazıti? Tet Adres değiştirme Vetf | Ha 25 Büruylur | İLÂAN — ÜCRELLERİ % Dicaret ânlarının ei kı satırı sondan stibaren HÂT R talarında 40, ç saytataCıli | S kurüş, — dördüncü — savlü “ar| ikince ve üçüncüde Z. b _h'ü 1. başlik vanı kesi e dir & Hüyük, çok devmimli Çenkle *âü Veretlere önlirimeler yapılır Mesinl Satiri SÜ ıı»'“ TİCARI MAHİY ETER vEsi? KÜÇCÜK İLANLAR dulu İL, 1k |, ü .u’fhc Hıı | 4 #aur t gam sarmıştı. O vakit, kendileri ı“ıı ı' ;"“*" ı'_"" de!l ? ::: bulmamış iseler büyük efendi on. (| 'ün verenlerin b detivt EĞ w klı Yara ösir kadınlar tedarik etti ve || ewlır. Dört satıtı geçen wi v bu halleri de pek kolaylıkla geç: (| tarla Galirları nee suruyat'k Üi ü e edilrr 30.: Vang Lung iddin edercesine: || vekir hein — auğruuan ati In,h . ğ a b be, M — İyi ama, belki bizimkisinin || »» * eei ıl'î Ki hali bundan ileri gelmeyebilir.. allinda — KEMALEDDİN a Ben delikanlı iken, gam, keder ' Ttân BHürosu elivle ıılo',p | nedir bümedim, Böyle uğlama - 'ılî_ lar, sızlamalar, huysuzluklarda /' —.. amadım, Üstelik esirler de Kb, rwedim... dedi. | ı% O.lan bekledi. Sonra ağır a . | -. Şır cevap verd A Bm(lal' “"Üm .ll — Evet... Ben de bu haller' Kı | senç efendilerden başka kimsede ARTİST AŞ '.:! rmüs değilim, Sen toprakta ça- Karrn Korsat li İ mtm, Halbuki oğlumuz tabif bir | NP zenç efendiye benzer. Evde dt böş oturur. Vang Lung bir müddet düşün. tükten sonra şaşırdı, Zira karısı. “Un göylediklerini haklı bulmus tu. Evet, kendisinin delikanlılık ağında keder ve gamı düşüne . zek vakti olmamıştı. Zira o za. nanlar sabahları öküz için ge- fakla beraber kalkmak, sapanı | de tekrar sordu: — Orada ne var, ne Yoksa Pol hasta mıdır? — Hayır. Bu cihetten hiç merak edilecek bir şey yok. — O hâld-s ne var ki? & Mestriye bir u. tereddüt geçirdi: — Şimdi bu meseleden tele | fonla konuşmağı muvafık bul. |mayorum. Fakat oğlunuz Polün imkün olduğu kadar süratle | sizi görerek konuşmacı Tâzım. geliyor.” Bu defa tereddüt içine düşen Taveresko oldu. Bir müdde: sonra tekrar söze başladı: — Rica ederim, beni dinle. iz, yarın burada benim ga. im bir işim var. Biya. ric'de birisine tandevu — vermit bulunuyorum, eğer her halde Polün bana söylenecek o kadar | müstacel bir işi varsa buraya | gelsin, Miramar otelinde ben' hulsun, telefonu kendisine veri- niz. Zannederim, — konuşabili. mz, değil mi? yok? ( Daha var) Çaj hasat zamanların.a d' ugn'îr payı alıp dışarıya imcaya kadar çıhşm .ıı»' yetinde kalmıştı. A ter idiyse, ı#ınyahılıfd'- f T;: nu kimse duymayacakti- d | nun yaptığı gibi kendi! SÜ de ten kaçamazdı. Zira —çd uhı öve döndüğü vakit yiy haj mrıyacaktı. Onun için dt TWi kaş mecburiyetinde — kalıt? ı Güng bütün bunları DA e ve 'tendi kendisine: v — Fakat oğlum bclğ’:’fd. :: Tildir. O benden dahü Bi vümüstür. Onun bal .ıl' *de dir. Benim babarm ise f öi 'a vun calıemasına ıhllww taş ra tarlalarımda ı:ık'" B Üstelik insev oğlum Sit ,.ıı İ tep görmüşü çekip ala! &e na veremez. dedi. Ü Böyle bir oğlu oldi x' haj Hden gizliye gurur d Tan'a da: sfendiye benzer. O de; alamam, Onu nişanlıYA Çi slden evlendireceğ' M & re, iken sıkıldığını, nü, güzelliğine mediğini, daha KU ve; yuyd bif — Madem ki oğlum Tef “"’*; ğişir.. Fakat ben ONü GÜ £ te budur, dedi. Ü Sonra ayağa kalkti ye geçti. . — 23 — ğ Lotus, Vang Lung'0P İg çılgıns Ü paşka T e bil ( pere Kİ ndüğünü görünc

Bu sayıdan diğer sayfalar: