21 Eylül 1939 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

21 Eylül 1939 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Karadeniz ve Doğu: $ Çoruh madenleri Ön iki yıl evvel Artvin ha. valisinde — tetkikat yaparken Kuvarshan akır madenine de ydodmyoıdu Onun için çok sürmeden madenin - işlenmesi! terkedildi. Bundan sonra on Sene bu maden muattal bir hal. de kaldı. tesisatının hemen hepsi olduğu yerde çü. Tüdü. Cumhuriyet hükümeti maden programına - koyduk. tan sonra Kuvarshan bakır Madeni de Etibank vasıtasile ::ı::ın işlenmeğe başladı. İlk lar şöyle idi: Maden işletilirse belki kâr etmeyecektir, belki de biraz Zarar görülecektir; fakat ma. den muhitinde yaşıyan köyler İçin yeni bir iş mevzuu mey- dana gelecektir. En uşağı dört, beş yüz amele burada çalışa. caktır ve iş bulacaktır. dan başka bakır madeni viz mukabilinde ihraç edilece. ği için memleket iktısaden is. tifade etmiş olacaktır. Şimdi bir buçuk sene var ki bu maden Türk mühendisleri- nin nezareti altımda, Türk us. taları ile Türk amelesinin el. leri İle işliyor. Artık maden İşletmesinden kâr mı, zarar mı edildiğini gösteren hesaplar meydandadır. — Devletin Ku. Varsban bakır madenini işlet. mek kararını vermekle büyük bir isabet göacterdiği anlaşıl. mıştır. Zira bu sene sonunda zwılm bilânco Etibank hesa- ma ihmal edilmiyecek bir kâr ile kapanmıştır. İşlenmenin İlk aylarında görülen ehemmi. yetsiz bir zarar tamamile ka. pandıktan sonra artık mües. Bese kâr devrine girmiş bulun. Mmaktadır. Maden muhitindeki fakir ve işsiz köylüler bir bu. guk sene içinde buradan aldık- ları ücretlerle kendilerini top. ladıktan başka hayatlarında yeni bir refaha nail olmuşlar. dır. Hükümet evvelce bu ha. valide vergilerin tahsilinde gör. düğü zorluklar da ortadan kalk. mışlır. Artvin merkezi de da- hil olduğu halde bütün Çoruh vilâyeti halkı bu vaziyetten memnun ve müteşekkirdir. Şu kadar var ki Kuvarshan Bun. Minlerine göre meydanda olan cevher miktarı bugünkü işle. Yazan: ASIM US me İle ikl buçuk, nihayet üç se- ne sonra bitmiş olacaktır. On. dan sonra maden mevkiindeki tesisat istifadesiz bir halde ka, lacaktır. Acaba üç sene sonra Ku. varshanda bitecek olan bakır sevheri yerine yeni bir işleme zemini bulmak mümkün değil midir? Fıkrinıım bu nokta Üzerin. de şimdiden tetkiklere il mek lâzımdır. Zira Çoruh min. takasında Kuvarshan'dan, iki sene sonra işlenmek Üzere ha. zırlanan Murguldan başka ba. kır madenleri vardır. Bir kere Artvinin Ormanlıköy mevkii var. Kuvarshanın karşısında ve Coruh nehrinin solunda o. lan bu köyde işlenmesi yodi, sekiz sene devam edebilecek bakır cevheri bulunduğu söyle. niyor. Sonra Artvinden ileride Sirye nahiyesinde de vaktile işlenmiş bakır madeni olduğu anlaşılryor. Aranırsa belki da. ha müsait yerlerde bakır cev. herleri de bulunur. Ben Çoruh mıntakasındaki bakır madenlerin; düşündükçe eski Yunanlıların “Toison d'Or” efsanesini hatırladım: Vakti. le Thöbes kralmım oğlu Frik. 808 İle kızr Helle memleketi kıtlıktan kurtarmak için kur. ban edilecekti. Anneleri Frik. 806 ile Helle'yi bir koça bin. dirdi, Koc iki çocuğu havadan uçarak diyar diyar — kaçırdı. Nihayet Karadenizin müntoha. sında Kolşit filkesine götür. dü. Friksos kendisi ile kızkar. deşini kurtaran bu kocu Zeus ilâhma kurban etti. Derisini de Kolsit kralma hediye ver. di. Kral bu pöstekivi bir me. şe ağfacma asarak muhafazası. na bir yılanı memur etti. Yu. nanlılar arasında — (Toison d'Ör), yani altın pösteki diye şöhret bulan bu mukaddes pös- tekiyi zantetmek icin İolkos kralmın veğeni Pelvas'ı nasıl memur ettiği ve Yunanlıların Argonot adr ile tertip edilen Beferde Kolgit ülkesine nasıl giderek onu elde ettikleri ma. lümdur. Fikrimizce Yunanlıların (Toi. son d'Ör) adını verdikleri al. tın pösteki hakikatte vaktile Kolşit ülkesi denilen şimdiki a yalnız ğil, altım da bulunabilir. madenler uzun seneler hem memleketimiz, hem de mmtakası için bir servet kıyuî;* Avrupada harp vaziyeti Sovyet Rusyanın,-Polonyanın şark kısımlarını işgalden ortaya gıkan siyasi vaziyet hakkında İne gilterenin görüşü ve hattıhareke- ti birdereceye kadar anlaşılmış gibidir. İngiltere, bu münasebetle de, Polonyayı müdafaada devam edeceğini tekrar etmiştir, İngiliz Başvekilinin bu nutku, İngiltere- nin harbe devam hususundaki ar" minin bir ifadesi sayılmaktadır. riz. Evvelce de söylediğimiz gi- bi, Sovyet Rusyanın da böyle bir maksat takip ettiği iddia oluna- maz, Böyle olsa dahi, Sövyet isti- İâsının mucip olduğu buhran he- nüz devam etmektedir. Pazar sabahı ileri harekete ge. çen Sovyet ordusunun — motörlü seri ileri kolları iki günde, şi- malde, Vilnayı işgal ederek Lit vanya hududuna, merkezde Bug nehri Üzerinde Brest - Litovsk mevkine ve cenupta Dinyestr nehrini de geçerek — Macaristan hududuna varmıslardır. Bu su- retle, Ruslar, Polonyada alacak- Narı bütün #enie mıntakayı fiilen Vişeal etmişler demektir. Cenuptan, Romanya hududu bovunca, sarka Macar hududuna A>Fru ilerleven bazı Sovyet kuv. vetlerinin yanlıslıkla (?) Roman- va hududundan İçeri, Romanya *onrağına doğru sapmak İsteme- 20 Eylül:1939 leri önlenmiştir. Rus işgal caha- kavemeti henüz devam etmekte- dir. Polomyalıların Lembug urbın da Grodek'de “Almanlara karşı bir muvaffakıyet kazandıkları bile haber veriliyor. Romanyaya geçen Mareşal Smigli Ridz'in yerine General Sosenkovski Polonya ordusunun başkumandanlığını deruhte et- miş, Evvelce Mareşal Pilsudski'nin erkân:harbiye reisi olan bu zat 10258 de Cenevrede toplanan bey- nelmilel esliha ticareti konferan- sında Polonya başmurahhası idi. Kendisiyle o zaman, Cenevrede tanışmış ve dostlük peyda etmiş- tim. Herkeste, vatanperver ve e- nerjik bir zat Intibar brrakmıştı. Bu elim vaziyette, müsbet bir iş vapabileceği vek Ümit olunamaz. Bununla heraber mensup olduğu e“dunun başından ayrılmaması v2 kendi sahsi? emnivet ve mu> Vadderatını memleketinin talihin- den, bu feci vazivette de, avrı #örmemeki vüksek mezivetlerine kat'i bir delil savılmalıdır. Bu vazılarımı belki okuyamıyacak o- lan yeni Polonya başkumandanı hakkında bu suretle olsun hürmet -|Çemberlayn'in avam ünzünüçe ı...wm'r z1 EYLOL 19_9 kamaraSlndakl nutku İ Camı kanserler Londra, 20 (A.A.) — Reuter Başvekil B. Çemberlayn, bu- Bün öğleden sonra Avam Ka- marasında, harp vaziyetinin ve umumi vaziyotin haftalık bi- Tânçosunu yapan beyanatta bu- lunmuştur: Başvekil B. — Çemberlayn, Bözlerine şöyle başlamıştır: Geçen hafta içinde vukua. gelen hâdiseler, ©o derece bü- yük ehemmiyeti halz bulun- maktadır ki, bunların harbin mukadderatı ve diğer memle- ketlerin hattı hareketi üzerin- de yapabileceği tesirleri ölç. meye henüz vakıt bulamadım, Başvekil, bundan sonra Po- lonyadaki askeri vaziyeti bil- dirmiş ve demiştir ki: Geçen bütün hafta zarfında, Polonya ordusu Üüzerine Al- man tazyiki ve Polonyalıların mukavemeti devam eylemiştir. Ve Polonyanın birçok noktala- rında hâlen de devam eylemiş. tir. Polonyada bugün, meselâ Varşova gibi teslim olmak is. temiyen muhavemet aduları hâlâ meycuttur. B. Çemberlayn, burada Sov- yoet müdahalesine İşare! otmış_ tr. Şark cephesindeki harp üze- rine kati tesirler lera eden hâ. dise, 17 Eylülde vukua gelmiş- tir. Bu hâdise, Rus kıtalarının Polonyaya duhulidir. Sovyet hükümetinin bu hareketinin beklenilmemekte olduğunu söy lemiyeceğim, filhakika Polon- yadaki beyaz Ruslar Ukranya- Hlar hakkında Sovyet matbu- atında neşredilen ve radyo ile yayılan deklarasyonlar, Soyyet hükümetinin müdahaloyo ha. zırlanmakta olduğunu göster- mekte idi. Başvekli, Soyyet hükümeti- nin, İngiltere de dahil olmak üzere bütün yabancı devletler. le bitaraflık siyaseti takip et- mekte olduklarını bildiren ve bütün yabancı mümessillerine tevdi edilen notasınt bahis mev guu eylemiş ve demiştir ki: Bu vaziyette İngiliz hükü. meti, 18 eyltilde bir deklaras. yon neşrettirmiştir. Bu dekla- rasyon, şöyle demekte idi: Polonyanın kahir — Alman kuyvetleri karşısında bulundu- u bir zamanda, kendisine bir ademi tecavliz paktı ile bağlı bulunan Sovyet hükümetinin Polonyaya kargı bu hücumu, ileri sürülen seboeplerle muhik gösterilemez. Bu hâdiselerin mabhiyeti henüz tamamiyle ay- dmlanmış değildir. Maamafih, İngiltere hükü. metinin Polonyaya kargı olan taahhütlerin! yerine gelirmek ve bu taahhtitler tamamiyle yerine gelincoyo kKadar bütün enerjisi ile-harbe devam etmek Azmini değiştirecekiher,hangi şblr vaziyet'vukun'gelmişedeğil- Dünya,Polonyaya Karşı Hayranlık Duymuştur Başvekil, sözlerine-şöyle de- yam etmiştir: Esason vahim — surette taz- yik altında hıılnnın'ı?olonyılx— ııriıııınuı istilâsıntt tesirleri,'tablatiyle çok 'ciddi olmuştur. Polonya kıtaları, hâ. Jâ cesaretli mukavemetlerine devam etmektedir. Sovyet ha. reketinin sebepleri ve neticeleri üÜzerinde her hangi kati bir hitlerimi göstermek'benim — için bir vicdan borcudur. Bir Londra telgrafr da, Polon ya arazisinde Kuti'de bir Polonya hükümtinin vazife başında oldu- ğünü haber veriyor. Acaba bu hü- kümet, Almanlarla bir anlaşma yolu arıyarak, Alman harekâtımr durdurmağa mı ç ? Bile nu önümüzdeki birkaç günün hâ- diseleri gösterecektir. Garp cephesinde; harekât, ka- rada ve denizde biraz daha faal bör safhaya girmistir. 'Açık deniz" lerde, Alman nakliye yemilerinin seferi tamamiyle durmustur. Sün- hesiz bu hal, Almanyanınm iktisa- di vaziyetini son derece gücler. tirmektedir. — Almanlar — yalnız Baltıkta hâkimdirler. Diğer ci- hetten Alman denizaltı gemileri- nin simal denizi, Manş ve Atlas Okvanusunda. müttefikleri ciddi muhafaza tedbirleri almağa mec- bur eden faalivetleri oldukça şid- detli ve geniştir. Sarktan veni kuvvetler getiren Almanlar, Saar vadisindek! Fran- sız taarruzunu” durdurmak - için hüküm verebilmek için vakıt, henüz erkendir. Bu “Cynigue,, hücumun bed- baht kurbanı için, netice, çok feci bir halle olmuştur. Polon- ya milletinin bu derece faik kuvyetlere karşı nevmidane mücadelesini sempati ve rik- kat hissiyle takip eden bütün dünya, hattâ bugün dahi mağ. Tübiyeti kabul eylemek iste. miyen bu milletin büyük kıy" | hayrantık duy- | metine karşı maktadır. İngiltere ve Franmsa, Polooya ! ordularmın glübiyetine ma- ni olamadılar, fakat — Ingiltere ve Fransa, Polonyaya vemin ey. ledikleri, kendisine kargı olan taahhütlerini unutmamışlardır ve mücadelede devam azimle . rinde zayıflamamışlardır. HİTLERİN NUTKUNA VE. RİLEN CEVAP B. Çemberlayn, bundan son. ra, Hitlerin nutkundan bahset. miş ve demiştir ki: Bu memlekette tafrefuruşluk. la ve tehditler savurarak ko - nuşmak üdet değildir. Belki bundan dolayı, Alman zimam. darları bizi anlamakta güçlük çekiyorlar. Maamafih Hitlerin son nutku hakkındaki mülâha. zalarımı söylerken de, yine sü. künetle ve temkinli bir surette konuşmak idetimizden dışarı çıkmıyacağım. Hitlerin nutku, bulunduğumuz vaziyet! değiştir memektedir. Hitlerin hâdiseleri anlatış tarzı, hakikate tevafuk eder gibi kabul olunamaz ve sözlerinde, son seneler zarfın dâa işine gel zaman ihlâl et. tdi’krlırîne benzer taahhütler var. karşısında Müteaddit yanlış beyanatı a- rasında, İtalyan hükümetinin tavassutnu Fransız hükümeti . nin kabul ederek İngiliz hükü. metinin reddettiği de vardır. Hitlerin bu beyanatına verile - cek cevap, bizzat italyanm res. mİ ajansının 4 eylü! tarihinde negrettiği tebliğte münderiç bu. lunmıktıdn' Resmi lıı:!;ım &. u tebliğini, liz ve Fruuxz hüknmeilerlnm hattı hareketlerindeki beraberliği sa- :h suretle tebarüz ettirmekte. lr. Hitler, nutkunda, harbi ya parken kullandığı insani ıu-uller den pek çok bahsediyor. Yalnız Şşu kadar söylemek isterim ki, bu usuller. Sırf insanidir de . mekle insant olamaz. Alman tayyarelerinin açık — şehirlere bombardımanların ve muhacirler — üzerine hılçkîkel:-l mitralyöz ateşlerinin yele. ;'L letiğı dünyanın fenasına Hitlerin nutkunda, boş yere bir tek kelime aradım: Sebebi. yet vendiği bu mücadelede ha. yatmı kaybetmiş olan cesur in- sanlarm ve Hitlerin iktidar hırsını tatmin edilecek diye e. bediyen aile reislerinden olan ların ve çocukların hatı. Tasmı tebcil eden bir kelime. Fakat bu kelimeyi, Hitlerin nutkunda bulamadım. MÜCADELEDE UMUM?İ HE. DEFİMİZ MALÜMDUR B, Çemberlayn, sözlerine şöy le devam etmiştir: Bu mücadeledeki umum? he. defimiz, malâmdur. Bu hedef, Avrupayı, daimi surette ve bi. ribiri ardımna kendisini gösteren Alman tecavüzü — tehdidinden birkaç mukabil taarruz — yapmıt. larsa da, her iki taraf tebliğleri- ne göre, muvaffak olamamışlar- dır. Fransızlar, Ren ile Mozel a- rasındaki 160 kilometrelik cep- henin birçok yerlenndc bilhassa Saar vadisinde yirmi kilometre kadar Alman arazisirle girmişler ve buralarda — yerleşmişlerdir. Fransızlar, henüz Alman Sigfrid müdafaa sisteminin asıl mevzile- rine taarruza başlamamışlardır. Fakat dediğimiz gibi asıl müf dafaa mevzilerine taarruz hazırlı- ğına girişmişler ve ileri hatlar üe zerinde mühim noktalar da elde etmişlerdir. Bunun ehemmiyeti, ise az değildir. Almanların hiç bir noktada, Fransız toprağına gi- rememiş oldukları bilhassa teba- rüz ettirilmektedir. Her iki taraf hava faaliyeti. | sırf kara harekâtiyle uygun bir | şekilde devam etmektedir. Bunun | sebeplerini evvelce Izaha çalıştır Rımızdan tekrar bu mesceleye av. | det eımıy“tği T. BIYIKLIOĞLU | l deki muvaffakıyetler İngiliz bah- riyesinin geçen umumi harpte kurtarmak ve Avrupa milletle. rine istiklâllerini ve hürriyet - lerini idame imkânları vermek. tir. Hiç bir tehdit, bizi ve Fran sız müttefiklerimizi bu hedef , ten çevirmiyecektir. İngiliz hükümeti, bu harbi a. ramış değildir. Neşredilmiş 0. lan vesikaların da isbat ettiği gibi İngiliz hükümeti, müza - kere yolu ile sulhçu bir hal su. retine varmaya hazır ol ü bir çok defa bildirmiştir. İngi- Hiz hükümetinin buna varmak bahsindeki — gayretleri netice vermemiş ve Almanyanın sebep siz bir surette Polonyalı mütte. fiklerimize tecavüzü ile İngilte. renin ümitleri kırılmıştır. GARP CEPHESİNDEKİ VAZİYET Çemberlayn, bundan sonra sözü garp cephesindeki vazi . yete intikal ettirmiştir. Fransızlar, demiştir, metodik ve muvaffakıyetli bir surette İlerlemede devam etmişlerdir. Fransızların tebliğleri, bu kıy. metli stratejik ve taktik hedef. lere varıldığımı ve kazanılan arazinin gitikçe daha ciddi Al- man mukavemeti kargısında muhafaza edildiğini göstermek. tedir, DENİZ VAZİYETİ İngiliz Başvekili, denizdeki da Denizaltı gemilerine karşı, hem gece, hem gündüz hücumlar ya- pılmış ve on beş günlük harptea sonra bunlara karşı mücadele. çok daha uzun devrelerde yaptık. larınt geçmiştir. İngiliz ticaret gemilerine karşı yaptıkları hü- cumların cezasını çeken deniz al- tı gemilerinin altı veyahut yedi olduğunu söylerken hakikatın dununda kaldığıma eminim. Yine şundan eminim ki, ticaret gemile- rine harp gemileri refakat ettir- mek sistemi tam olarak tatbik edildiği ve denizaltı gemilerine kargı kullanılan gemiler çabuk surette fablalaştırıldığı zaman, denizaltı gemileri tehdidi derece süratle azalacaktır. Şimdiden burast muhakkaktır ki, harp ve ticaret filoları dur- madan yaptıkları gayretlerle, hak kımıza ve endüstrimize Tüzumlu iptidat maddeleri ve gidat mad- deleri temin eyleyecektir. Harp ticaretinin ve kaçakçılı- ğının ortadan kaldırılması, pek tabit olarak, bitaraflara bazı zar rarlar verecektir. Niyetimiz, bu zararları asgari hadde indirmektir. İngiliz de- niz satvetinin icrası yüzünden bir tek insan ölmemiştir ve hiç bir bitaraf malı gayri meşru bir tarz- da alıkonulmamıştır. Buna mukabil, Almanların de. nizaltı gemileri ve mayn tarlaları harp usulleri, şimdiye kadar bir- çok masum insanların ölümüne ve birçok bitaraf malının haksız yere tahribine sebebiyet vermiş- tir. Başvekil hava ve kara vaziyeti :ıkkmd.ı da şunları K aynı söylemiş- HAVA VAZİYETİ İngiltere ve Fransa, havacılık ve kara orduşu sahalarında mu- azzam hazırlıklarda bulunmuş. tur. İngiltere ve Fransanın bu hazırlıkları, en yüksek haddine kadar çıkarılacaktır. Bu haftalar zarfında hava bombardımanlarına uğramamış olmamız, anavatan müdafaa kuvvetlerimizin bir kıs- fint veyahut mühim bir kısmını farzla acele ederek dağıtmamız i- çin bir şebep teşkil etmemelidir. B. Çemberlayn, nihayet, — do- minyonlar hakkında da şu beya- natta bulunmuştur Dominvanlar bükümetleri, yap- tösmiz büyük mücadeleye —tam bir surette iştiraklerini mümkün kılacak bazırlıkları çabuklaştır. mışlardır. — Britanya, “Coman- gwealth” | milletleri, deniz, kara ve hava kuvvetlerimizin himaye- si altında, kuvvetlerini seferber ekle faal surette meşgul olur lar. Deniz, kara ve hava kuv- vetlerimiz heveti umumiyesi iti- barivle, mazide herhangi bir har. bin bidavetinde olduğundan daha ak vüksektir. SON SÖZ İneiliz Başvekili sözlerini şöyle hitirmistir: Bugünkü.son sözlüğn, bir ltar olacaktır: Hükümet sıfatiyle biz, | tam karçılıklı ve itimatlı temas bulunduğumuz — arkek anser, bugünkü insanlığın en Amınsıı düşmüanlarından bi, ridir. Hiç bir alân.ct gesterme. den, bakıyorsunuz, — bir gün, dağ gibi bir tazınlığınıza çullar niyor, Deri altında küçücük bir. bez, o koskoca — güvdeye bir dinamit yıkıcılığı Ve girl yor. Ömründe bir kere nezle Sile olduğunu görmediğiniz kuy vetli, sağlam ve yüzünden ha, yat Tışkıran döst, ilkin ağır, ağır, sonra dolu dizxğin bir yu- varlanışla mezara sürükleni- yor. Elektrik, radyum, şu, bu hepsi boşuna, Metastaslar ge- çikmiyor. Amcliyat da — yasak. İnsanlar, ölüme mahküm et tikleri haydutlara bile, ancak, asılacaklarına yanım saat kala, bu uğursuz haberi verirler, Halbuki kansere tutulan za, yallının can verişi aylar sürer, Aylarca ölümle yüz yüze ya- şar, Hekimlik, onunla karşıla- şınca, titrer. Elinden kitapla> rmı, bıçaklarını, mikroskopla- rını düşürür. “Mikroskopyen,, midir? Dea, ğil midir? Bulaşır mı? Bulaş- maz mı? Verasetle — nesilden nesile geçer mi geçmez mi? HâlAâ bu noktalar bile karan- hktır. No yazık ki, şu talihsiz dün- yada kanser yalnız ferdi bir hastalık halinde de değil, Ba- zan bunların canlıları da türe, yor, Bakıyorsunuz, bir gün me. sut, dörtbaşı mamur bir aile yuvasında mel'ün bir çocuk doğuyor. Şefkatl cinayetle, soev- giyi nefretle karşılayarak ah Jâksızlığın her türlüsünü yapı yor ve yuvanın havasını zehir, liyor. Samyeline uğramış bir bahçe, nasıl harap — olursa bu canlı kansere tutulan yuva da öyle yıkılıyor. Bazan bu felâket pek daha geniş, çok daha derin bir bal de alıyor. u, felâket canlı kanserin millet bünyesine sal- dırışıdır. O zamanki — korkunç hali artık tehlike söziyle de an- latmak kabil olmaz. Bu, bir yatanda kryamet kopması de mekür. Binlerce ev birden yı- kılır, milyonlarca yurttaş, bir, den ölür, En fenası bu canlı kanserlerin — hep kendilerini haklı buluşları, herkesten iyi gördüklerine inanışlarıdır. Coş kun vuhlarmdan hız aldıkları- nı, Birsamlı antenlerine gök- lerden “vahiy,, ler geldiğini dddia edörler. Yaptıklarının hep vatan aekından doğduğu- nu söylerler, Evet tıpkı, boğa — yılanları- man, avlarını sarıla sarıla, ku, caklaya kucaklaya, bağırlarına basa basa ezip parçaladıkları gibi.., HAKKI SÜHA GEZGİN Bir Yugoslavya vapu- runda isyan Zağrep, 20 (AA.) — Jutan: jibist gazetesinc göre, Yugos- lavyanın Labud vapuru müret- tebatı Atlas denizinde isyan e- derek harp devam ettiği müd detço yola devyamdan imtina eylemiş ve vapurun emin bir Hmanda demirlemesini iste. miğştir. Ayni gazete, Yugoslavy bok- git İhracatmın harp başladığın. danberi tamamen folca uğradı gımı yve limanlardan bokair yüklü olarak kalkan ve bilhas sa Almanyaya giden vapurla rın Cebelittarık'ta kaldıklarını yazıyor. ğız ve müşavirlerimizin, müte fiklerimizin ve bizzat kendimi zin Zafer için lüzumlu bir 1- dım teşkil edeceğinden emdu oh duğumuz hiç bir fodalkdirlıktan w hareketten de çekinmiyeceğiz Yapmıyacağımız bir şey varaı. « da pek ar muvaffakryet sansı İh lunan, tehlikey: koyabilecek olar ve nihai rafe' geciktirilecek mahiyet güsterei sergüzeştlere atılmakta. Strateji, kat'1 kuvveti. ae? ea marda, kat'! noktaya tefesii etnir sanatıdır. Hazırlıklarımızım, çe nişliği ve hazbin en a Üç ver sureceğini hesap etmetsis kes” yeti, kuvvetlerimirin gittikce a tacajfının ve her ae viarea. bamları kzey koy natcı: teakil eylemaktedir AAA HYK UFARUCU. YEKCİE LEREEALELAACRLIArL

Bu sayıdan diğer sayfalar: