1 Kasım 1937 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 18

1 Kasım 1937 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— Kırk bir buçuk maşallah.. Yaratan övünmüş te yaratmış seni,. diye durmadan dualar ederek iş yapıyı gün süren alk bitince Berrin, büyük bir rahata kavuşmuş insan sevinci ile Cevedın kollarina atıldı : — Gel evimizi dolaşalım, Cevad.. Merdivenlerden ği karşıya gelen büyük misafir odas Yerde derin ie rengini taşıyan iyi bir Isparta halısı.. u a uyan portatif oda takımları. bir divan, inin aylarca emek vererek işlediği, ördüğü birbirinden e güzel yastıklarla öyle rahat bir köşe Renkli tüyleri 5 tavuslar, Sarışın su perile Göllerde süzülen yil Çekik gözlü, ince Japon kızları, Kıpkırmızı dudakları arasında dişleri- nin beyazlığı göz alan zenci rakkaseler.. İri krizantemler ve renk renk çiçek demetleri. Bütün bu yastıklarda genç kadının göz nuru, elemeği.. gençliğinden, zevkin- den, an birer parça var, Odanın değişik kine yerleştiril- miş küçük sigara masala Duvarlarda bir kaç iyi resim çer- VESİ.. a Nesrinin uzak bir rüyaya Nahitle Nesrin.. açık, aydınlık bir gülüşle gözlerine dalıyorlar. Sonra bir kaç sevilen, kaybedilen büyük- lerin resimleri... evadın pek ucuza satın alıp ta içinde büyük değişiklikler yaptığı evin geniş pencerelerinde incecik tüller,. üstlerinde odanın pencerelerinden birine yaklaştı. Karşıdaki ela adar uzanan ye- şil, yemyeşil ağaçlar. 16 7” 3 6 Öte tarafta yapraklarını dökmüş kö- yün meşhur kiraz, erik ve ile bezenmiş büyük meyva bahçeleri.. Fındık ve cevizlikler.. srin gazinelardan, parklardan o bah- sederken Berrincik! uKapımızı açınca göz alabildiğine uzayan ir ee demiş» ti. Ne doğru söylemiş bun Oturma odalarına a bir divan daha yapmıştı, Üstündeki yastıklar daya- nıklı, yıkanmağa müsait kumaşların eklen- mesi, şekil şekil birleştirilmesi ile yapıl mışlardı. Pencerelerde divanın örtüsüne eş çiçekli basma perdeler vardı. Masanın üstünde renk renk salon mecmuası, bir- cilt roman, gazeteler, Cevadın süel dergilerinden bazıları ve Berrinin elinden düşmeyen büyük dikiş sepeti duruyor. Bi alçak koltuk, Divanın yanı başında ere, akümülatörle çalışan, gramofonlu büyük radyoları konmuştu. Berrin divanı öyle iyi odüşünerek yerleştirmişti ki.. Oturduğu yerden bölük görebilecek, elini sallasa.. başında karısına karşılık verebilecekti. Bu Cavad'ın öyle hoşuna gitt ki karısını See kendisini alama — Ben bölük odasında çalışkan sen de Em d işlerine dalacaksın. Ve her a ar uzaktan gölgelerimizi I Ge kar "atl in eek kocasını gezdirmekte dev. Yatak odası baştan bağ li Ber- rin tutumlu bir ev kadını olduğu, fazla süse, lükse düşkün olmadığı için hej kendi kazançlarına göre hayatlarını düze- ne koyardı. Beyaz işlemeli keten örtüler tiril tiril Gtiriyor, yukarı toplanan tül cibinlik göze tatlı bir serinlik veriyordu. Beyaz karyolaya çok yakın bir yere Tun: ganın beşiği konmuştu. Aradaki bölmeden Birsenin küçük yatak odasına geçiliyordu. vişne, Her tarafta sade bir güzellik ve son de rece mükemmel bir tertip, temizlik göze çarpıyordu. Yatak odaları gibi yemek odaları da beyazd Çavadın boş zamanlarında uğraşarak yn camlı dolap iyi bir büle yerini utuyor; çatallar, bıçaklar, bardaklar pırıl ii yanıyordu. Hele aynı kattaki küçük mutfak.. ke- laylı tencereleri, aleminyum tasları, çiçekli tabaklarıyle insana orada oturup yemek yemek isteğini veriyordu. — Karicığım, sen cenneti getirmişsin. — Beğendin değil mi Cevat. — Beğenmek de söz mü.. sevinçlen ne söyliyeceğimi bilemiyorum. Gözlerime öyle bir ziyafet çektin ki sevgilim, En yüksek bir sanat eseri karşısında hayran kalan insanların şaşkınlığını duyuyorum. sanatım. Madem ki dışarda ölşmyorüm. er ev kadını senin yaradılışında olaydı bm Ö zaman dünya cennet olurd — Beni şimartıcaksın sönra| — yapsan haklısın yavrum. Ve ben senin herşeyini seve seve karşılamağı m. hazıri bizim eve # . Dışarda ( ... köyün ) bitip tükenmek bilmiyen an camlara çarpıyor, Oturma odasındalar Ocakta iki iri kütük için için al lâmbasının ışığı dışarıdaki köye karanlığı deliyo o odalarında uyuyor! ör Cevat radyo başında Et güzel ee alla Berrin hem © hem dinliyor.. Sonra, vi hiç eksik olmayan eliş lerinden biri alıyor: incecik, dantelden bir biriz biriz örüyor. Arada bir gözlerini işinden ayırarak kocasına bakıyor. Çok defa bakışları kar şılaşıyor. Tatlı tatlı gülümsiyerek yine iş* lerine dalıyorlar.

Bu sayıdan diğer sayfalar: