14 Ocak 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3
Filistin meselesinin iç yüzü “ Dünkü nushamızdaki mek- tubun alt tarafı , Kuduste Mescidi Aksanın dış- duvarlarından birine Mepkâ der- ler. aglama yeri demektir. Pek eski zamanlardan beri yahudiler bu duvarın yanına ge- lir başlarını taşlara vurarak ag- larlar, İbranice bir takım dualar okoyarak gönahlarına tovbe eder- ler. Beni İsratlin dini bir ayini addedilen bu ağlayışların neden dolayı olduguna dair halk ara> sında iki rivayet vardır. Birinci riveyet - Ben! İsrail Mısırdan hicret ettikten tsonra türlü türlü azgınlıklar göstermiş- | ler, bu fenalıklara mani olmaga çalışan binlerce Peygamber, alim ve kâhini katletmişlerdi. İşte bu maktüller bu aglama duvaırını-, altında gömülü imişler. Bunun için yahudiler orada aglayarak babalarının irtikâbettikleri cina- Yetleri hatırlayarak tevbe ederler. rivayet — Mukaades tarikte ber tafsil muharrer oldu- gu vechile Babil Hükümdarı Buhtünnasır, büyük bir ordu ile | Filistini zapt ve işgal — ettikten sonra Kudüs şehrini başltan başa yıkmış, yüzbinden fazla yahudiyi katlettikten sonra bir okadarını- da esir ederek Babile götörmüş- tür. İşte Buhtünnasırın bu esnada Yahudi âlimlerile kahinlerini, bir çök ileri gelirlerini bu aglama — duvarı önünde keserek oraya göm- oldugu için esaretten av- Müteakıp — yahudiler ' matem merasimi ı’:f::' V* ayni zamanda düa- llmıldrd,m,_ tevbe etmeğe baş- gider, yaşları döker ve anların bu me- rasimlerini araplar hoşgörürlerdi. Çünkü o zamana kadar yahudile- rin orada bir hakkı tasarruf iddia eylediklerin€ dair hiç bir emare yoktu. Fakat Siyanis hükümeli te- şekkül edip yahudiler Filistinde kuvvetlendiklerini hisettikten son- ra eskiden kalma nakadar mu- kaddesat varsa, Mescidi Aksada dahil olarak kendilerine ait olmak Yukarıda söylediğim esbaptan dolayı yahudilere karşı islâm ve hiristiyan Arapların Kalplekinde 'yan adavet ve gayz, yahu- aglama duvarmı, Mescidi Aksa bu yeri benimsemeğe delâlet eden bu halleri ve hareketleri üzerine bü- tün bütün galeyan etiniş, malüm olan kanlı hadiseler vukua geh Bu vak'ayi o zaman teftilatile Pat b K e b a j “vadinin geri alınması, Filistinde yazıldığı cihetle burada beyanıma lâzüm görmedim, Filisrindek! bu kanlı vak'alar dünyanın her tarafındaki yahu- dileri pek büyük bir relaşa dü- şürmüştür. Bu telrşimn eseri olarak Parlamentolarda - bilhassa İngiliz Aulı.ıı Kamarasinda - bir takım sual, istizahları, müz mucibolmuştur. ERe Her şeyden evvel sel memnun etmek kaydinde buluna: İngiltere, Balfor vadile Flliılı'ııd: bir Mill? yahudi yurdu teşkilii te- ahhüt etmiş bu!unduğundın, bu vakayi ile bu vadi ifa edilmeme- sinin suya düşmesinden korkarak derhal Kudüsebir heyeti tahkikiye gönderimiş, rüesası İngiliz olan bütlür Filistin Muhakiminde hare- kete gelerek Meşhur - vakayiin amili, müşevvikt oldukları iddia- sıle yüzlerce araplar idam, hapis ve nefiedilmişlerdir. Şaynı dikkat bu mahkemenin arasında en aşağı tabakadan bir ikt — kişiden başka bir Yahudi yoktur. rmayeyi göya bu vakayi esnasında bü- tün Yahudi köy ve kasabaları yağma ve tahrİp edildiği behane- sile bütün Filistin İslâm ve Hiris- tiyan köylerine ağır tazminat yükleden Hükümet, bu hareke- tile Siyonistleri iltizam eylemek- | te olduğunu açıktan açığa göslter- miştir. Filistin, Su’rlye. Misir, İrak ve hatta Amerika Araplarının bu vaka üzerine haksızlıklara Balfor Yahudi yurdu teşkili fikrinden ferağat edilmesi hakkıda İnğilte- re Hükümetine vukubulan binler- <e muracaâte hiç bir ekemmiyet verilmemiş ve her ne suretle o- lur ise olsun Siyonistlerin mem- nun ::ll::ıfı ve Yahudi yurdu- nur * gelii M-ı“u_" receği alenen gö- Araplar işe Filistinde Yahu- :::'h arazi satmamağa, onlarla S 0E veriş etmemeğe karar ver- Mişlerdir. u gün bülün Filistin :' islârı ve biristiyan kiç bir kişi ahudilerle alış veriş etmiyor, Araplar, herne olursa ol: blıılonıkuıılik yıırll.ııuıı'"ıe.l'—ı Siyonllergr AĞA azmetmiş ve EEİR teşkili fihri nde bulunmuş olduklarından vakayli hitam bulmaki uzaktır. musir Filistin Hekimlerin İh;i;; v—exi— i aları tisas kanunu ce mü- :ı::ı: ı::kıoılını ihtisas vesi- Taksimde kanalizasyon Taksim meydanından Tarla- ha açılan yeni yolun kanali- Yaşyon yapılmaktadır. Buıkınıhyııyoıı Taksim mey- danmdakiyle irtibatı temin edi- lecektir. Bu ameliye bitince tram- vaylar meydaı GA ni 'qrud nda abidenin etra hyacak ve şimdiki muvakkat hat- tn bulunduğu yerin tesviye tür- biyesi yapılacaktır. ——— ! ee Bu cuma mühim maçlar val Lik maçları en hararetli bir devreye girmiştir. Beıil:ıı! — Fener, Galatasa- ray — Beşiktaş musabakaların- dan sonra busene şampiyon olacak takım tefrik etmek az çok kolay olacaktır: Bu cuma İstanbul spor — Boy- koz; Beşiktaş — Fenerbahçe ta- kimları kafpılaşacaktır. İstanbul spoz.* Beykoz maçı sonuncu kalacak takımı tayin et- meğe yardım edecektır. K İstanbul spor takımında bi bazı tadılat yapilmazsa şimdiki kuvvet ne vaz'iyetile Beykozdan üç, dürt gol yiyeceğini bu takımı görenler kuvyatle tahmin etmek- | tedirler. ,Hasan Tevfik Sami Ahmet Hasan — Ali Nevzat Safa Orhan Fahri Sela Bu takımla İstanbul sporun muvaffakiyeti ümidi daha kuv- vetlenmektedir. Beşiktaş — Fener maçına ge- lince, bugün maç Beşıktaşın şam- Piyonluk üzerinde ne derece mü- estir olacağımı bize göstereceklir. | Zira Beşiktaş — Feneri yenerse | ön sıraya geçmiş olur, fakat biz öyle zannediyoruz ki Beşiktaş şayet büyle bir gelidiyet kazanır- sa ancak bir haşta ön safta bulu- nabilecektir. Galatasaray — Be- | şiklaş maçı bu sıra meselesıni bal ledebilecek bir mahiyettedir di- ger taraftan bu maçı hiç bir ha- kemin kabul etmek istemediğini isidiyoruz. — Tepliğde de diğer maçları ida- re edecek hakemlerin ismi yazılı olduğu helda bu maç hakemi zıkrolunmamıştır. A.C - Gazetelere cevap Dü vermezlermiş Futbul Heyetinden: *1 — Futbol Heyetine vazife- inden dolayi ancak Spor kong” ::nıır,.ı tevcih edebileceğinden gazetelerde süal soranlara cevap vermekle kend'sini mükellef ad- detmediğini gördüğü lüzum üze- rine ilân eder. g — Lik naçları : Kadıköy *ahasında ikinçi ta- kımlar. ms;ıep.nlye — K. E saat 10,80 Hakem Suat B. Beylerbeyi — A.H saat 11,15 Hakem Suat B. Birinel takımlar : y Süleymaniye — A. H san 13,15 Hakem Refik Osman B. ! Beylerbeyi — A.H saa 15 Ha k Osman B. uııı.l;g.î: Stadyomunda ikinci hhııluı $ 10, BÜW'M' riza B. ,Fenı J — Beşiktaş saat 11,45 Hakem Adil Geray B. Birinci takımlar: $ M:nhd spor — Beykoz anat 18,15 Hakem Sedat Rıza B. Fatelbelçe — Beniklar vant | 15 Hakem Sedat Rıza B. ——iorusam—— Adalar elettriği Adalar elektrigi için husule gelen itlâfnamenin bazı madde- lerine elektrik şirketince İtiraz yoldan işlerniye baş- | edilmişti. Bu itiraz edilen nokta- “lar hakkında şirket mümessilleri e Muhiddin B. arasında dünde [ Kadına ve hayta küskün... Seni gidi maskara seni.. Ner- desin? çık bakalım meydana... Uzun boylu, oldukça genç fa- kat yüzündeki derin çizğilerden hayata küskün bir adam hissini veren Rauf pencereden kırık ses sile bahçeye sesleniyordu. Birden bire ağaçıarın arasından hafif bir haşırtı işidildi, Ufak. beyaz tüyle- rile kartopunu andıran çok se- vimli bir köpek, sanki efendisi- nin sesine atılacakmış gibi sak- landığı yerden fırladı.Ve hızla e- ve doğru koştu. Bu onun yeğâne arkadaşı idi. Yalnızlık günlerinde | yanında oturan onun nevazişleri- | ne sadık kalan ve onun ufak bir iltifatı için bütün gün dizleri di- binde sürünen ancak bu vefakâr mahlük vardı. 3 Rauf hayatının 35 senesini, insanlardan fenalık kadınlardan hiyanet görerek geçirmişli fakat gençliğinin en son aşkını en sön gayesizannetliği kadın onu alçak cas'na aldattıktan onu bütün in- saniyet hislerini kırarak bütün sa dakatine, bütün iyiliklerine rağ- men adi bir kemancile kakçıp gittikten sonra gnç adam dünya- | ü klerine gözlerini ka "":ı:: ki':_ı;ı!zıîıvlırdın delicesine iğ- :ııere,k bu sakin inziva köşesine ilmişti, Çğîuw!:uîn! görentek bir ihtiyar adamıdan başka, kimsesi yoktu, Bedbin ve küskün aleminde, ha- yata dargın bütün insanlara muğ- cak â vardı. —— K — Bütün .Bııünl’hınhdıy_vmcu işlerle geçirdiklen sonra köpeği- nin yanında müsterih, klııneı(.,, ona son zamanlarda zak vallı bir saadet bile veriyordu Fakat bu hayatta uzun devam edemedi. Her işine bakan zavallı adamcağız günün birinde ölüver- di -.. Ve bundan sonra Ravuf büs- bütün yalnız kalmış bütün dahili il uştu. “IHG:Y:N" gazetelere ilânlar werdi: Namuslu yaşı geçkin yahut genç bir adam bulmak kabil ol- madı. Çaresizlik en nihayet, ona bütün inadına rağmen ihtiyar bir. kadıncağızı, evine hizmetçi olarak kabule mecbuür etti. Beyaz, gaçları uzun boyu cizgisiz yüzile pamuslu bir insan hissini veren bu kadın nihayette, onun en İyi ve- fakâr hizmetcisi oldu, Evin bütün ışlerine bakıyor köpeğe itina edi- yor, Raufun bütün arzularını, sa- dık müşfik bir valde hissile ya- pıyordu. Raufla bu şefakatlı ka- dıma karşı ihtiyarlara duyulan “ gamimi ve derin muhabbeti duyu. — Beykozsaat — tta lik defa olarak emin bir ?:r:k”bııldniuııu hissediyordu, Zaman iğeçtikçe, ihtiyar kadını sofrasına bile almağa başladı. Birlikte yömek yiyorlar, birlikte konuşuyorlar ve sonra kadın, ba- zan eline bir kitap alarak ona bir hikâye okuyor, bazan geçmiş bir wak'ayi, tatlı, pürüzsüz sesile an- latıyor, genç erkek, yorgun, küs- kün dımağını tazeliyor, |siliyordu Raufun, yegâne hüyret ettigi bir yarsa oda bu çok beyaz saçlı kadınım bir genç kız. kadar taze ve lekesiz sesi ve onun kadar saf. yıpranmamış, iri parlak gözleri idi. . Bir akşam... kadının çarşıya di ni ĞÜD ada ZZ di, “yegina sevdiği anz j | ağlaya ağlaya anlattı. Sesi o ka- gitmesinden bilistifade onun oda- sına gitmisti.... Basit ve sade — Mmobilyasına rağmen çok zengin duran bu oda onun ürkek adımla- rını duydu.... Beyaz, keten örtü- — sile bir bahar gibi duran karyo- İası, üstü süslü masa, içlerinde güller dolu vazolar ona, sanki ihtiyar bit kadımın malları olma- dıklarmı bağırdı... Rauf, gözlerini yumarak oda- dan kaçtı. Tam bir ay, üzüntülü, tereddüt ve şüphelerle dolu gün- — ler yaşadı.... Fakat bir akşam — her şey meydana çıktı, Sofrada a Yİne oturmuşlar yemek (yiyorlar- dı, Dışarda ani bir fırtına çıktı. — Gök gürültüsü, patırtılı sağnak, — ikisinide susturmuştu. Vahşi bir — hayvan gibi gürliyen rüzgüâr, Up- — kı birinsan kudretile, gündüz-. den unutulmuş, iyi kapanmamış Pencereyi iterek açtı. Bir ande, içeriye şiddetle dolan cereyan, bötün odayı altöst ettiği gibi — ihtiyar kadının sahte, iğreti be- Yaz saçlarını uçurup götürdü.... O anda, parlak tarı bir saçlar -kümesi, Ramfun gözlerini kamaş- ğ turdı... Kız yerinden fırladı, fakat Rauf onu bileğinden yakalamıştı. — Henüz, yirmibir, yirmi | j yaşlarında gözüken, genç ve çok — güzel kuzı muğber — nazarlarile süzdü, Sen, neben bana l:: =: oynadın 7... Benim fena bir kadır düşmanı — olduğumu - bilmiyormi riyerek Raufun önüne diz çöl Güzel, siyah gözlerinden dökülem — bol yaşlarla, fakir bir lıı'_ı'olhh;., va nu, parasızlıktan bir lokma ekmek — bile bulamadığını ve bundan do- layı bu çareye baş vurdugunu, dar samimi ve acıklı idi ki M—* hizmetcisini o gece kovmaya ce- — saret edemedi ve hiddet içinde — odasına çekildi. Bütün gice uyu- madıi. Onu koğmak..... Bu M mal, sebebini bilmeden kalbini — tarstı..... OÖnuü birakmiyaca; duydu. Genç, güzel kızı de sevdiğini ve onsuz yaşıyamıya: Banı hütün Kudretile hissetti. Er- teslfgünü, genç kız odasına kah> — valtısını getirdiği zaman, onu bi- Ç leğinden tuttu, gözleri kapalı, utanarak bütün duyduklarıni ona itiraf etti. Kendisini, ayni delice — duygularla seven saf kızcagız, — Raufun göğsüne gümrah başını — dayamış, onun ebedi, sadık ve vefakâr karısı olacağına yemin — ediyordu.:.. İşte aradan iki ay nçı_niçu ki ayni sofrada, ayni — mesut insanlar, yan yana olur- Muşlar, genç ve çok güzel kadın kocasına, karnında yaşamaya baş- — liyan kıymettar mahsülüm mevcu- — diyetini müjdeliyordu... Mam Açık bulunan Maden umüm Müdirliğine Sanayi ve —maadin bankası sabık umum müdürü Hay- — rettin B. tayin edilmiştir. Ç * Münhal Edirne vilâyeti hu kuk işleri müdirliğine hukuk me- - zunlarından Halit B, ta; edil- Miştir. * * Mülğa Hizan ka: Mustafâ B.in' Şamson kamlığına, mülğa Muş ka; x Fikri B. Bitli kaymakı na tayin j
