26 Nisan 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2

26 Nisan 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bütün millet h;zuründa tarihi bir muhakeme | Birinci sahifeden devam edan mutlak arkadaşınada eder denebilirmi? Sonra Mahmut Es- | at beyin şu iki arkadaşdan birini yerden yere vururken diğerinin neden terfi ettiğini ruhan tahlil ve tenvir için bir mecburiytimmi var zannediyor. Daha sonra irtişa rezaleti davasında o Nazım beyi — istihdam etmemişmidir” Müddelumumiliğe de duyurduğu ve esbap ve tahlili kanunisini gösterdiğim vucuh ile yolsuz, ka- nunsuz tevkifat yapılmamışmıdir? İnsanın en mühim mukaddesa- tında olan hürriyeti selbedici indi keyft — hareketlerinden dolayı NazımB. ve aleyhine kalkın- ca Nazım beyi müfettişliğe terfi maaşına zamlar yaparak İstan- buldan alan kendisi değlmidir. Ve böylelikle Nazım beyi kurta- rabileceğini zan ediyord. Aley- hinde müdahaleler yapıyor diyen Haydar Rifat bey şimdide dö- nüd filan aleyhine tahkikat yap- tırdımı çok görüyor ben çüm- huriyet Adliye vekiliyim şukadar İ aylerden beri bekleyen aleyhine bir arzuhalimi imhal etmeli idim bunumu yapmalı ey Cümhuriye- tin mukaddes hakimleri nara- larile tazallum "ediyor. Efendi mudahalelerim var önlar keba- irden cürümler filan aleyhine tahkikat yapıldığını değil tahki- katı budadar ay durduran hü- cümların envaına ograyan o zat bütün İsnadattan beraet ettikten sonra sana nefes aldırımamak ga- rezkâr tabiatımın borcudur kabi- linden'oşikâyetin muahharan çı- Bkarmaktan bahsediyorum isnat olunan şeylerin hepsi - birden görülecek bitecekti ozat yani Hihmet bey bursada bütün taz- yikat ve tertibattan beraat edi- yor bir perşembe günü beraat ediyor Cuma günkü Milliyet ikinci sahifasında bu beraatın tafsilatını veriyor alkışları teb- rikleri yazıyor fakat daha altında nevar — tahmin — buyurursunuz muhterem Hakimler daha altın- da ankaradan bir telgraf var müddel umumi bu hükmü tem- yiz etmiştir diyen efendi senin işinmi yoksa sana sana koca bir türkiye cumhuriyetinin adli- yesi amanet edilmiş senin bur- sada on beş saat evvel beraat eden bir hakimin aleyhine tem- şyiz edildigi atiyen duymama im- okan varmıdır. halbuki haber vereyimki daha o gün temyizde edilmemiş bu beraatten sonra kanun mevzu'u haricine ayrıca açdan tahkikatın ruhunu haber vereyim Hikmet, bey Kadriye hanımı isticvap ederken ensende sivilce var şuna bak demiş ve müteakiben elini alarak eti etine dokunsun diyerek ensesine gö- türmüş bu soruluyor ey Adliye vekili senin garezkâr hareketle- rine hep birden nihayet veril- mesini bütü millet bekliyor hak- kın dilediğinden büyük kuvvet alamiyacağından — son saatinin hulul ettiğini bil ve tövbe ve istiğfara başla hem şikâyeti şu- kadar aylardanberi beklettiğin- den ne süretle bahsediyor bu şecaat arzetmektir sen bir hâkim aleyhine olan şikâyeti ne sifat ve ne selâbiyetle tuttun ve bu sana ait bir, işmi dediki elimi sürdüm © istidaya cevap vermek mecburiyetinde imişde onun için sormuş neden — aylardan beri bütün o sürüşi vaktinde indelhace tabkikat icrasi lüzum tebellür edemez mi o halde tıpkı benim — davamda — Kudretullah efendinin yaptığı gibi o zatın aleyhine olan bu temel takiba- tında birleşmesini neden men ettin ? Cevap ver cevap taarruz ve işkenceden bahsetmişim ne- den bahsetmiş isem itbata ha- zırım. Tevkifhanede mevkufla- rın bir kısmına taarruz ve leh- dit vaki olmuştu. O şikâyeti Adliye vekili sıfatile hasır altı etmeğe hakkın varmıydı diyor, yoktur. Çıkardığına değil vak- tile çıkarmayıp garez eseri ol- | duğuna taarruz ediyorum baş- kası aleyhine verilen şikâyeti | hasır altı etmeğe hakkın yok- Bunu biliyorsunda senin | kendin aleyhine Gaziye taktim edilmiş lâyihalarını şikâyet telak- ki ettiğin halde Adliye vekili Mahmut Esat Bey sıfatiyle Mah- mut Esat Bey aleyhine lâzım gelen tahkikat için icap eden kanuni mercia neden müracaat etmiyorsun sen yalnız şunu bu- nu takip etmeği mubah zan neder kendine kanununun yetişe- meyeceği bir mevkidemi farz ve kiyas edersin sen layusel sen ka- nun haricimisin de faziletkâr bir vekil olarak ateyhine şikâ- yetler helince onları kapamak onları vermemek ve bir şeyler yapmış görünmek ve ortalığı hay huy içinde bogmak üzere asıl o şikâyetlerin veren benim aley- himemi davalar açacakdın. Haydar Rifat B., davayı teşrihte devam ederek : Adliye vekili. şikâyetini fakip etmemiş te, Hikmet beye sivilce sualini yollamıştır. Mahmut Esat B. “bir zaman ot yiyerek geçi- nen Türk hâkimleri benim tesirim altında imişler., diyor. İşte, burada yaya kaldın Tatar ağası! Sen müdahale ettin diyorum. Fakat, hâkimler, sana ram oldular demedim, Kd Acaba ramolan olmuşmudur? Onu düşünemedim. Türk hâkim- leri, mezaya ve mefahirlerini senden mi aldılar ? Ouun için mi sende bunların bir zerreci kal- mamış, ey Mahmut Esat B.? Müdahaleyi avaz avaz haykırıp ilân — ediyormuşum. — Efendim ; saklanan hastalığa deva olmaz. Hoş, işin saklanacak — ve nida Tedilecek yeri de ,kalmamıştır. İrtişa —rezaleti — davasında, Mahmut Esat B., siyasi rakiple- rini ezmek istemiştir. Ört basmı edecektir? Bir ihbar vardı. ta- kip ettirmemeli miydim? diyor. İş şudur. : İrtişa, evlenme gibi, iki ki- şiye mühtaç olan bir cürümdür. Yalnız bir kişi ile olmaz, En aşağı iki kişi lâzımdır. ve biri mut- lakmemur — olacaktır. Memur ile birlikte cürüm işliyen fertler, Tmüddelumumi, müstantik doku- namaz' Evvelâ memurun men- sup olduğu vekâlette tahkikat dera olunur. Fezleke yapılır. İcabırda, Şurayı devlet, lüzumu mukakeme kararı verir. Ondan sonra, o fert te aynı merasimle mahkemeye verilir. Mürteşi kimdir? Kimin aley- hine tahkikat yapılmış, fezleke yapılmış, Şurâdan karar alın- mış tağo adamlar tevkif — olud- n ? tur. Evvlâ; bu sebels âleyhindeki — rramfa. Urfa hafriyatını » Avrupa’nıh boğ- yapan profösör ma siyasetine kar- Ankara, 24 (A.A) | Urfa hafriyatile meşgul olan | | ı î [' öldü profösör Polde kok — vetat etmiş- | tir. 1200 sene evvel buzlar ah tında kaybolan Türk şehirlerini ©o devre mahsus bütün medeniyet eserlerile beraber meydana çı- karan ve Berlin'deki 1922 salonunu bu eşerlerle dol- duran büyük Müsleşrikin vefatı bagün kurultaya haber verilmiş ve kurultay ailesine bir taziyet telgrafı çekilmesine, Türk ocağı Müsteşrik Afrikahlar — İhtilâl — yomge. şı galeyanda | Bloemfontein, 25 ( A.A ) w Yerlilerin kongresi, Avrupalı- lar tarafından 1910 senesinden | beri Bantu ırkına karşı takip 4 olunan tahakküm ve iktisaden | müzede | da Berlin'de bulunan bir zatın | cenaze merasimine iştirakine ve mezarın üstüne çelenk konulma- sına karar verilmiştir. Alman sefareti — vasıtasile — kurultayın duyduğn teessürün ifade edilme- side karargir olmuştur. Kurul- tay, müteveffanın — hatırasına hürmeten beş dakika tatil etmiş- tir. Türk yurdu, bir nushasını müteveffaya hasredecektir. hareket baştan aşağı kanunşuz- | dur. Saniyen; Mahmut Esat B. üç ay yattılar diyor. Hilâf söyliyor! Dört buçuk ay yatmışlardır. Hak- mız; kanunsuz olarak, göz göre bu kadar büyük bir tecauz ihtiyar olunmuştur. Bunu bilerek Adliye vekkilinin tevkif ettiği müsten- tik, Nazım bey yapmıştır. Salisen : bu tevkıf yapıldığı zaman,'mülğa usulü muhakematı cezaiye cari idi- celp olmadan, ihzar olmadan, cürmü meşhut olmadığı halde bihakkin tahliye talebi reddolunarak tev- kif yapılmıştır. Bu da, baştan başa, kanun- suz bir tekliftir. Bunu bilerek Adliye vekilinin terfi ettirdiği Nazım B, yapmıştır. Rabian : Mevkufiyeti idame kararlarında tahkikatın esnayı seyrinde, vasfı cürmün teadülü ihtimaline binaen diye, esbabı mucibe gösterilmiştir. Bu ihti- mal altında, bütün bir ümmeti merhume tevkif olunabilir. Bunu bilerek Adliye vekilinin terfi et- tirdiği Nazım B. yapmıştır, Hamisen : İlk duruşmada ikin- € duruşmada tevif kararlarını aslan tasdik ettirmemiş, üçüncü düruşmada 16 Teşrinisanide ge e mevkufiyeti idame kararı vere- rek tetkiki 20 gün sonraya talik etmiş, © günün akşamı, kalemi mahsus müdürüne — İstanbulda alâkadarlardan birine bir telgraf çektiriyor, bu benim müekkilim dir ve diğer bir vekil tarafından adliye vekiline sıkı sık! tavsiye edilmiş ve adliye vekili onun zevcesine “Cemal Hüsnü demek, ben demeğim, ben demek, Ce- mal Hüsnü demektir.» Demiştir. Hatunu bir gazete aleyhine ne- den dava etmiyorsun ? Ben mu- zaheret ederim., Demiştir. Kadına sorup, vekili ben olduğumu öğrenirse, işi gücü bırakıp sahibi Avrupada bulu- nan o gazeteye koşmuş ve oda- ları birer birer ziyaret edip; biz hareketi milliye kndeıl.erı- yiz. Hep o leziz hatıratla yaşa- | boğma siyasetine karşı bir pro- | testo makamında olmak üzre 31 Mayıs gününün bütün |Cenubi | Afrika'da Bantular tarafından riayet edilecek bir dua günü addedilmesine karar verilmiştir. Musolinin kızı ö n . izdivaç etti — | Roma, 24 (A .A) Bu sabah Mamazel Mossolini ile kont Ciano'nun izdivaçları hükümet erkânile sefirler heyeti hazır. bulunduğu halde kilse , Goblen halılarile tezyin edilmiş tir. Kilisenin kapısı önüe toplan- | mış olan kesif bir halk yeni jgu | hararetle alkışlamışladır. | rız demiştir. Aleyhine dava açıl- masını istediği o gazeteye daima yeni pozda, sureti mahsusada yeni pozda fotoğraflarını gön- | dermekten hâli kalmamıştır. Kalemi mahsus müdürü va- sıtasile gönderilen tolgraf üzerine müddeiumumiye müracaat edildi. Müstantik çağırıldı, Müstantik, bu zatı celbetti. Ellerini oğuşturarak, her zaman içimde dertsiniz. Bir an bile mevkufiyetiniz caiz değil. Bana- da acıyınız! Vekilden haber bekliyoruz. diyen müstantik Na- zam B. pustlayı şaşırmış, müs- tantiğin merbut olduğu, üçüncü ceza reisi Kudretullah ef. çag- rılarak, ne yapılacağı, tıhliyenin şu günden evelki meş'um ve esasından haksız tevkif kararının nasıl kaldırılacağı düşünülmüş, müstantığin bir gün evvelki ka- rarının tasdike arzı ve Kudre- | tullah sfendi tarafından tasdik edilmiyerek — iadesi — suretile, tahliyenin — tahakkuku düşü- nülmüş ve iş böylece kitaba güya uymuştur. Halbuki, Işte bu hareket, müstantiğin ilk duruş- madan ilibaren mevkufları ka- | nunsuz tuttuğuna dair, kendi elile kendi aleyhine bir hüküm ve ilâm vermek demekti. Bu ilâmı veren Adliye vekilinin ter- fi ettiği müstantik Nazım B. dir ki, ilâm da kendi aleyhinedir. Bu ilâm Adliye vekilinin mü- ekkilim namına mukaddes bir vazife ifa ettiğinden dolayı beni göndermek istediği yere benim yerime göndereceğine şüphem yoktur. Her yere |baş vurmuşum da Nazım beye hakaret etmişim. Hilâf; bu, Mahmut Esat beyin adeti tabiiyesidir. İftira ! Kime vurmuşum ? Bir adam gös- Ingiliz cebrutu altında kanla bastırılıyor Peşaver. 25 (A İngiliz kıtaatı tedrici surette çekilmektedir. Beş kişiden fazlâ kimsenin bir araya topla! umumi içtima yapmaları mene” — dilmiştir. Başkomiser, sulbu künun tesisi için ileri gelen 7'"? lilerle müzakere — etmektedir" Geçen Çarşamba günü vukut gelen arbedede - telefolanları? miktarı 50 kişi tahmin edilmek” tedir. Altın rekoru ! Nevyork. 25 (A-” Ş Nevyork'un muhtelif bankâ” ları için Brezilya'dan VWVestef” — nvvorld vapuru ile 3- milyot İngiliz Mirası — altın gelmiştir. İddia edildiğine göre, bütüf dünyada değil ise de Şimali V© Cenubi miktar altın yükü rekorunu tet” kil etmektedir. re midir ki, o, Nazım B. i ıu'* ğ ettim diyor. Amma, Nazım B. de daima kaçınmıştır. Ve böyle söy” — lemiyor: Tahliyeye muvaffak olmayıf” 5 ca, bana yazdı ve yol göstefi — | diyor. Ben de, kendisine daim? yol gösterdim. Basatı, nasıl oluf da tahliye ettiririm diyor, ettirdi. — Müdahale ederek 5000 lira ilt — tahliye ettirdi. Tevkifhanede, birçok şuhut — muvacehesinde, müddeiumumiy! © istihfaf ederek — müdahalesini bağırdı.;,Diğer mevkuflar, 10000 lira kefaletle tahliye edildiler: — Müdahalesini görenler, bir ikl — kişi değildir. O böyle bir hesap günü” nün gelerek, yakasına yapışacA” ğımı düşünmiyerek, bu müdahâ” leyi, alenen yaptı. İkrar ettirm için emir vermişim, ğ Böyle demedim! Mevkuflart başkâtip Tevfik B. e maliyt vekili Hasan beye para vi dedirttirmek için, envar me hime maruz kalmışlardır. buki, bu iki adam memleket! namuzlarile — teariif etmişlerdi!” Hususile, biri o sırada, bir vıle fe ile memleket haricinde idi. — Sinirleri berbat edici bir taf — yik ile, mevkuflar, bunlar aley” hine teşvik, tahrik, tehdit olun!” yorlardı. O sırada vekil: Aaldıt' dosyayı tetkik ettim. Dosya, ”-' kuyor. Siyasi bir sul kast lo"# kokuyor. - Ben, vekil oldukt# buna kimseyi alet ettirmiyeceği'” Müddelumumiliğe yazdım. M delumumiliğe, — müekkilin e8" tarafından götürülmüş. Bu istidayı vekâleten 7'”" dığından, vekâletname *gından almamış, Çocuk ta, istid'a ( Devamı 5 indi sahifede ) tertin ! Ben, hakkını kendi arıyan | .0neeeeeenen, earerarar ı kudretini, kendinde lüzumundan RRAR ıtizar &e fazla bulan bir adamım. g ü Nazım B. i, davaya ben teş-” Münderecatımızın 9*—_ vik ettim. Haysiyetini korumak |9 gundan — dolayı — “ Anka isterim diyor. Nazım B. namusu- |* mu şerefini aramakta Mahmut Esat B. in vesayetine muhtaç bir biça- z s3e gae l aa e MA rada bir macera, tefrikamız! dercedemedik. Özür ddldfu'“ Amerika arasında bit —

Bu sayıdan diğer sayfalar: