28 Nisan 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2
/ Sahife 2 ——— meem ea arame Ç L ae Küfürbaz bir Acemin ! hezey anları Vaktile bir kitabında Türklüğe haka- ret etmiş olan bir Acem yazıcısı Haydar RifatB. davasına karışıyor Şurada burada dikiş tuttu- ramadıktan sonra bir akşam gezetesinin kapı kulu olan bir Acem s#on günlerde hernedense ciyak ciyak haykırmağa, sağa sola saldırmağa başladı. Rastıklı ve düzgünlü gazetesine Galatanın mahut — sokaklarında — işidilen küfürleri yanyana dizerek iki sütünluk düzme bir yazı yazmış. Türklüğe hakaretle milletin Jânetine bihakkın uğramış olaa bu betbaht adam kendi karasımı saklıyacağı yerde donkişotvari bir celâdetle İstanbul Barosunun en yüksek ve en mümtlaz şahsi- yetine igrenç bir — tacavüzde bulunuyor. Behey adam senin bu işte, bu davada işin ne? Sen kimsin ve necisin? Türklük ve memle ket irfanı için yazdığın mülevves kitabını unuttun mu? Sen Acemliğini her şeyin fevkında gören ve bununla iftihar edep adam değil misin? Mahmut Esat Beyin bu de- rece eblehane bir şekilde müda- faasını yazmak salâhiyetini sa- na kim verdi ? Mahmut Esat B. bulunduğu vaziyelten kurtula bilmek için senin gibi bir acemi avukata ih- tiyaç his etmişse, cidden yazık. Mahmut Esat B için ne elim bir vaziyet! Zerre kodar muhakeme ve mantıktan nasibi olmıyan bu adam, matbuata yakışan bir va- kar ve bitaraflıkla davanın u- mumi hatlarını teşrih edeceği yer- debir kapı kulu şivesile Haydar Rifat beyin ilmine, irfanına ve ammenin hürmet ettiği şahsiye- tne sötun dolusu küfürler yağ- dırmağa nerden hak alıyor? Biz. | bu gibi kendini bilmezlerin bu derece sağa sola kalem savur- malarına müsaade edemeyiz. Bilbassa Haydar Rifat B. gi- | bi milletin hissiyat ve teessür atına bihakkin tercüman olan bir. | şahsiyeti olursa. Şu cihet! herkes bilmelidir ki avukat Haydar Rifat B. bu da- vada yalnız değildir. Adliyenin bugünkü halinden müşteki bütün vatandaşlar ken- dlıllı Iıerıberdır 'Tefrika No : Ankarada 15 Otomobil ne kadar zamanda | | ça, icerisi avdet edebilir acebâ ? — Bir saate kadar hanım efendi.. Dedim.. Ankaranın acemisi olduğum için yolların mesafesi hakkında tam bir ka- naatim olmadığını l_llve eltim. | Garsondan | bir viski istedim. Onlar bir şey | talep etmediler. Ve birden ya- | numızda çok gık bir. bahriye | Memnun göründü. zabiti peyda oldu. Süzanın önün- de iki büklüm egildi. müsadelerini niyaz .“, Be e Dane için O, zaten çoktan böyle bir teklife muntazirdı. Besbelli bu genç ile tanış idiles. İlerlediler ve çiftlerin arasına katıldılar.. Bu bedbaht adam bunları bilmiyecek kadar gafilmidir ? Koca Türk matbuatı arasında heybetle yükselen hakikatlere mugalâta örtüsü kapatacak yal nız bu adam mı kalmıştır ? Bu meselede bizi en çpk mü teessir eden küstahane satırlar değil, bir Türk gazetesinin, milli düygularımıza hakareti vesika ile sabit olan bir acemin, ssokağı şevisine has belâgatine '| yer vemesidir. Mahut yazıyı okuyan kariler şüphe yokki mahut muharririn — mahiyetini pek iyi bilirler. Memleketin maruf bir. avu- katına bu derece tecavüz dün- 'yanın hiç bir matbuatında “göl rülmüş değildir. Bir taraftan adliye makine- sinin düzeltilmesi için medeni insanlara yakışan bir tavurla yaralar neşterleniyor, saatlerce, günlerce deliller ve vesikalar ortaya atılıyor. Diğer taraftan milli davalara karışmak hakkı, vicdanı ammece nezedilmiş bir muharrir taslağı sütun sütun mugalata ile bulaşık bayat küfürler savuruyor. Dava- nın hedefini anlamaktan âciz bu kuş beyinli, Haydar Rifat B. in iddialarını balçıkla sivamaya ça- hsyor. Haydar Rifat Beyin tabiri | veçhile sende yaya kaldı acem | ağası, küfürbaz muharririn yazısı arasında -buda bır gaflet eseri olabak - intakı hak kabilin- | den olan bir cümlesinde: “Kü- | für,nihayet küfür edenin ahlâkı- | ni göster mekten başka neye yarar, diyor. | Zavallı adam yazdıklarını bir | daha okumuş — olsaydı | kaleminden kaçan bu cümleyi | güphesiz derhal katlederdi. Ne | j İ arasta | kere yapsin ki daima gaflet kuyusu içiüde . Şimdi bu acemi kulaklarından | çekip kendisine hakikatleri öğre- ' telim. Haydar Rifat B. kimseye şahsı garzı ve düşmanlığı olamaz. Senelerce Adli meslekte zihin yorduktan sonra Türk adliyesi- nin en yüksek bir teşkilât adliye baline gelmesi icin H. Rifat B* 28 Nisan !930 bi_ı:_ macera Yazan: AYHAN Handan hanım insana baktık- ezilir. gibi bayılan elâ gözlerini, müzika ayak uy- duran - çiftlere dikmişti. ! bakarak tebessüm etti. Bir şeyler - söyliyecek diye bekledim : — Süzan dansa çok düşkün- dür dedi.. — Güzel oyniyorlar efendim. Dudaklarını büktü: — Vakıa öyle demek istedi. Sözgün nazarları, — aşağılara , karşıya Çankaya — taraflarına aktı. Kuvvetli elektrikleri kızıl- lanmış yirmi metroluk caddede, ; :hlııı fener alayı irgalanıyor- Bana Mecliste İrtişa lâ_)-ııhası mü Ezakere edılecek Ankara, 27 ( Hu, Mu ) M. meclisi yarinki ( bu gün ) içtimaında husurti eğlence ve istihlâk vergisi lâyihası ile irtişa ve Irtikâpları görülen memurların sureti mubhakemeleri hakkında ki lâyihayı müzakere edeceklir. Mübadil emlâk Ankara — sefirinden — yeni malamat bekliyorlarmış Atina, 26 Başvekil'M. Venizelos bu gün hariciye nazırile Türk Yunan mübadil emlâkinin takas ve mah- subu mesailini konuşmuştur. Bu hususta bir karar ykrilmeden evvel Ankaradaki Yunan sefirin- den istenen mütemmim maluma- tın beklenmesine karar verilmiş- tir. Hükümet mahsup - teklifine çok ehemmiyet veriyor. Bu mese- le-aleyhinde Yunan muhacirin mahafilinde şiddetli bir cereyan vardır. Cevap İıazırlandı. Atina, 27 (A. A) Türkiye hükümetinin Yunani- stana vaki olan son tekliflerine | Yunan hükümeti tarafından ve- | rilecek cevabın metini M. Veni- Tos ile m. Mihlokoplos tarafından hazırlanmıştır. — ——— ——— ——— avukatlık yaparak değil ilmi ese- rler yazmak suretile de hizmet etmiştir. Mesleğinde temayüz etmiş olan,bu hukukçu epey zaman ev- Sanayi kongrası |Zeytin yaglarına bandrol ı | | vel adliye korıdorunda bulandırıcı ; ve boögucu bir havanın estiğini müşahede etmiş ve en aziz hak- kını istimal ederek vaziyeti bü- tün çıplaklığile vatanın Büyük Adamına - bildirmiştir. Bundan başka daha ne yapabilirdi? Sıfatı teşriiyesi olsaydı şüphe yokturki, Milletin hariminde se- sini yükseltirdi. Bu salâhiyetler- den mahrum bulununca yürüdü- ğü yoldan başka bir yol var mı idif O ba'de bu yaygara ve samata ne/” Bu mühim davada | avamfiripliğin yeri yoktur. Hele D ayamfrip bir acemin hiç yeri yoktur. * * oralardan geçenin akisler yaparak buralara kadar gelen yüz binlerce halkın gul- gülesini getiriyordu. Sözanla kavalyası geldiler, Süzanm iri yeşil gözleri canlı bir zevkle parlıyordu. Beyaz yanakları — kızarmıştı - Yerine oturmağa vakıt kalmadan mü- zik, onu tekrar sıçrattı. Genç kavalyasının koluna tekrar girdi, tekrar geniş müstatil üzerinde küçük daireler cizenler arasına katıldılar... Handandan lütfetmesini ni- yaz ettim: İstigna ile kalktı. Yumuşak ve çok hararetli eli- ni yanan avucuma aldım. Vü- cudu ateş gibi yanıyordu. Mun- tazam ve biraz ağır oynıyordu. Döndükçe tatlı meltemlerin sert- çe ve hırçın bir darbeasile ipek kâkülleri yanaklarıma savuruyordu. | . A | Oh, saçlarından dağılıp yayılan izikın küçük Fasılası,ta | | | | tenzili hakkındaka lâyıhayı 450 l * meclisince de ' ! | | yapıştırılmasına karar verdi ) Ankar, 27( A.A ) | Sanayi kongresi dün akşamki içtimamnda - furunculuk, — değir- | mencilik ve ipekçilik hakkındaki raporları, bu sabahki toplanışın- İ da da yağ ve sabun sanayil ile _' sanayi tedrisatı raporlarını mü- zakere ve kabul etmiştir. Bu- 'ı'ınln'i müzakere esnasında zey- tin yağı istihsalinin bütün mem- leket dahilinde tamimi ve ihraç olunacak yemeklik ve nefis zey- tin yağlarının nefasetine dair tahlil raporları ile birlikte bandrol yapıstırılması mekteplerde kimya | tahsiline fazla ehemmiyet veril- mesi her vilâyet merkezindeki sanayi mektepleri yerine adedi İ az ve kıymeti yüksek ve her şu- | be san'atinin en ziyade müterakki | bulunduğu — yerlerde — yapılması | keyfiyeti kongranın temenniyatı ı meyanına ithal edilmiştir. Kon- gre bu akşam tekrar loı)lııııcık-x | tır. l Verği Ağırlığı — Fransa meclisi verğile- | rin tenzili layihasını kabul etti! Paris, 26 (A.A) Meb'usan meclis vergilerin | ile kabul etmiştir. Bu lâyiha ayan ittifaklu — kabul olunmuştur. Vaziyet eyileşiyormuş Kalküta, 27 (A.A ) | Peşaverde vaziyet iyiliğe yüz | tutmuştur. İngilizlerin verdun numayişi | seneki iklisadi milyon lira zam edilmiştir. Leh sefaretinde resmi kab İsk_ğn Teşkilâtı lâğve- dildi Ankara 27 (Td'mı ' Bütçe encümeni varidat V* masraf bütçelerinin nüuw sini ikmal etmiştir. Yeni büt! İskân teşkilâtı kaldırılmakta V© bu muamelât Dahiliye Vılı“' V tine verilmektedir. 5 milyon İktisat vekâleti bütçesin? zam ediliyor Ankara, 27 (Hu. Mu-) İktisat vekâleti bütçesine bt işler için bef Ankara, 27 (Hu. Mu. ) Lehistanın milli bayramınt” musadif — olması münasebetil* 5, mayısta Leh sefarerhanesindt — bir resmi kabul yapılacaktır. Ormanlarımız — İııyılız gurupu ile müzakert ,' devamda Ankara, 27 (Hu .Mu) | Ormnlarımızı işletmege taliP — olan İngiliz gurubu ile temas V€ müzakereler devam etmektedir- tehlüke işareti Marsilya, 26 (A.-A) — Telsiz istasyonlarından biri “ Cambon 5- ismindeki — yolct B vapurundan istimdat işareti a — mıştır. Saat 4 - 14 de Bear bur” nu yakınında bulunmakta olan gemiden bir az sonra büyük bir tehlike karşısında bulunmadığına ve icap ederse yeniden haber — verileceğine dair başka bir telsiz — Paris, 27( A.A ) ıdıhı ılnımıılır #Ü Londra şehremini rdıkılindı kalabalık bir heyet alduğu hal- de Mayıs sonuna doğru Varduna : gelecektir. | ÂAvusturya baş vekili Pariste | Arif Oruç B.in muhakemesi Bugün ve öbürgün 3 üncü Viyana, 27( A.A ) “eza mahkemesinde müddeiumum Başvekil M. Sehober bugün Parise gitmiştir. Alman kabinesini istemiyorlar! Berlin, 26 ( ALA ) | Milliyetçi Alman fırkasının * idare heyeti Bryning kabinesine muhalefet edilmesins tavsiye et- İ miştir. zulmetinde teneffüs edip ciğerlerimi şişiriyor- dum. Karanfilf dudaklarının üstü boncuklaşmağa başlamıştı, ılık ve muattar nefesleri çenemde ve boynumda dolaşıyordu. Gene yerimize döndük. Tekrar oyna- dık, Süzanla da bir polka oyna- dim sert ve çevik oyunlarla ge- ne eğlenmek istedi. Bilmsmez- liğe geldim. Garson otomobilin avdetini haber verdi. Hararetli zamanlarda İletafeti belli olan gölğeler gibi kalktılar, otomobi- lin yaylı döşemelerinde ikisinin Arasına gömüldüm. Süzan hanım #ağa oturmuştu. Gaddelerden tek tük nümayişci bakiyeleri süzü. lüyordu. Handan inkilâptan , İhalkın teheyyücünden bahsediyor- du. Türk ihtilâline yetişemedi- Hinden teessürlerle bahsetti : O Bankta b vııu olsaydım ne | olurdu ? dedi : Postane Mndın sür'atle k, kapı - üzerindeki | hafif leylak kokularını katre katre — saat gece yarısının geçtiğini gös- | nin iştirakini tahrik suretile Baş” — | muharririmiz —Arif Oruç B. aleyhine avukat Sadi Riza, Her- — man Spirer şirketi ve şirket | memurlarından Hikmet B. taraf” larından açılan ve 17 dava seri” sinin 7 -8- 9 numaralı davalari! rüyet edilecektir. Bugünkü davaya saat 18 bu” çukta başlanacaktır. ; —— teriyordu. Onlara Türk Inkilâbi '4 hakkında bizzat okuyup, kulak” larımla işittiklerimden bahsettim: — Karanlıkta aralık aralık binalar” dan taşıp bize kadar gelen ay” dınlıkların yarı tenvir etti Süzanın yüzünde gizli bir Mih' za kırışması dolaşıyordu. Öt dikkatle dinleyordu: Bir rn!' gibi, şimdi bunlar hep, diye y' dızlaşan — gözlerile — gözlerim? baktı. Z Evet, rüya . . Dedim Süzaf' güldü - serbest bir İngilizce Ü* ıbluını ıhııı İşin yokmuş gibi bu ıilppo ıı. “münal aşa ediyor” ıııı"lı Ablası — yavaşca 'N — Züppemi denik ? hiçt€ değil.. Süzan — ilerde ınvvıüî bir elektrik ziyası altında maları parlayan üç IIM' .oll" sini .ııuııll. gene TÜ Zarif Silt olacak.. (Devamı var)
