3 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

3 Haziran 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

& f Hindistan ihtilâlinin ruhu ) Hint mücahidi Gandi kimdir ? Gandi diyor ki: « İngilizler gayelerine gidebil- mek için arkalarına bine bulamazlarsa orada bir Bombaydan yazılıyor: Son Hindistan harekâtı dola- yısile dünyanın her tarafında, bütün cihan Matbuatında ismi, her gün tekerrür eden Mahatma Gandinin muhtasaran tercümel halini yazıyorum. Hindıstanın bu gün en büyük adamı olan Gandinin hayatı çok enteressandır. Asıl ismi Mohen Daşen Ge- rmşent Gandi olup Hinduların en ileri gelir bir allesine men- suptur. 1860 senesi teşrini ev- velinin ikinci günü tevellüt et- miş olduğuna nazaran bu gün altmış iki yaşında bulunmakta- * dır. Şecaat, izzeti nefis,gayret ve | dünyaya ademi temayul gibi mezayayı babalarından tevarus etmiştir. , İngilterede tahsil etmiş, Oks | fort — daröülfünunundan — hukuk | doktoru olarak çıkmıştır. Son derece nezih, afif, ahdine vefa- | kâr, kanaat ve siyasi meslekinin | müdafı dönmez, nefsine fevkalâde ha- kimdir. | İkmali tahsil için Hindistandan | azimetinden evvel üç şeyden, | içki, et ve kadınlardan ictinabi ahdetmiş ve bu ahdinde şimdiye ı kadar sebatetmiştir. Mektepte bulunduğu zaman muallimleri, | arkadaşları onun — iradesindeki | kuvvete, şecaate bayran kalır- | lardı. İngilizceyi, bir İngiliz münev- verinden daha eyi söyler, okur, | ve yazar. Gandinin İngiltere ve Hint afakın- | da söhretinin paralaması, cenubi | AfrikadakiNatal İngiliz müstemli- | kesinde bulunduğu — zamandan | | | sında musir, azminden | başlar. O zaman, orada bulunan | hintli hemşerilerinin İngilizlere karşı haklarını mudafaayı der- ühte etmişti. | İngilizler, cenubi Afrikadaki * Transval, Oranj ve Natal arazi- sini Işgal eyledikten sonra ora- | lara bir çok hintli nakl ve iskân | etmeyi düşünmüşler, rahatlarını, refahlarını teminen dolgun maaş | lar itasını vadetmişlerdi. Bu | vaitlere aldanan ve gelen hintlile- - rin cenubi Afrikaya vasıl oldukları' zaman” İngilizler onlara karşı kalkanın tersini çevirmif, kim- senin tehammül edemeyeceği | derecede fena muameleye, cev- rü zulme başlamıştı. İşte o vakit Natalda avkatlık etmekte bulu- nan Gendi — kalktı, — kalemi ile, — hitabelerile hemşerilerini şiddetle mudafaaya başladı. Bunun netlcesi de zındana atılması ve İşkenceye çekilmesi oldu. 1914 senesinde, harbiumumi başladığı zaman Hindistana avdet eden Gandi, hemşerilerini İngi- lizlere kerşi kıyama - tahrike, onlarda vatan / hissiyatını uyan. dırmağa başladı. Bu halde, va- itle — ve ahitler yılı olan 1918 senesi geldi. Türkiyenin hayat ve memat meselesi — ortaya çıktı. Hint müslümanları Türkiye ta- rafını iltizam ettiler. O vyakıt Gandi islâmların yanında ahzi ! rile kendisine | yime vatani bizmetine | Hintlilerin her habgi bir | Memleket cek Hintli vatan hainleri saat bile kalamazlar ! » mevki etti onların itimal ve sikasını kazandı, hatta Hint islâmlarının en büyük reisi olan Ebulgulam Azat ile ruesadan Şevket Ali ve Mehmet Ail ca- milerde“Gandi islamların reisi ve ve ! kumandanıdır,, diye ilân ettiler. Bunu müteakıp islamlar ile hinduler vatanı bir ittihat ile birleştiler, ve bunun neticesi olarak da,Gandinin rey ve mesal-| sile bütün Hindistan İngilizler aleyhine ihtisadi harb ilân etti. Ecnebi emtiasına muhtac olma- mak için, hanesine iktiza eden şeyleri bizzat kendinin basit bir * el tezgâhında dokudugunu gö- ren bütün vatandaşları da onu taklid ettiler. Gandi, muslihane - ticari har- bın kanlı harpten daha teesirli ve daha şiddetli olduguna ka-j nidir. O, bu umumi boykotu idare ettigi sırada İngilizler ta- rafından yakalanup haps edildi. Hapishaneve pek basit yaşa- yordu, hatla hükümetin em- mahsus — olarak verilen yatakta yatmaktan bi- le Çimtina etmiş, mahpus bulu- nan fukara hintliler gibi toprak Üzerinde yatmıştir. Bu defa da hapisten çıkınça başladı. şeyde İegilizlere muavenet etmemesi esasına İstinad ettiği cihetle “A- demi muevenet hareketi, na- mile istihar eden boykot harbini ilân etti, Gandi, “İngilizler gayelerine | kadar gibebirmek için arkalırı- na binecek hintli vatan hainleri bulamazlarsa —orada bir saat bile kalmağa kadir olamazlar. halkından — yardım görmeyen İstibdat yüzünü der- hal denize döner,, diyordu. (Devamı var) Idam ! İzmirde Kürt Hü- seyin idam edildi. İzmir, 2 (A.A.).— Menemen- e sucu Ömer istminde birini ço- Tuk ve çocuğile beraber bıçakla | kesmek suretile beş kişiyı öldü- ren Kürt Hüseyin hakkında tar- dika iktiran eden idam hükmü bu sabah İzmirde merkum salbe- dilmek suretile infaz edilmiştir. #eREME İşdesam — Türk ocağında tatile mahsus lisan kursları Türk ocağından: Yaz müna- sebetile ocaktaki lisan dersleri tatlı edilmiştir. Buna mukabil mekteplerin tatil zamanına te- sadüf eden 3 ay için yeniden Hsan , kursları — açılmıştır. Bu dersler tamamen yeniden baş- layacağı için şimdiye kadar kayıd olunmayanlarda bu fırsat- tan istifade edeceklerdir. Ders- ler 15 haziranda başlıyacağı için bu müddet zarfında arzu edenlerin ocak — kitabetine mü- racaat etmeleri beyan olunur. Eytamın parası —momje- İzmirde mühim bir sahtekârlık İzmirde mühim bir sahtekâr- hk yapılmış eytama ait mühim mıktarda para — dolandırılmıştır. Hadiseyi kaydeden “ Anadolu, refikimiz bu hususta şu tafsilatı veriyor : Şehrimiz Bankasının Emlâk ve Eytam Eytam Şubesinde mühim bir sullstimal meydana çıkarilmıştır. Bankanın Eytam şubesinden sahte evrak tanzimi suretile binlerce lira aşırıldığı anlaşılmıştır. Pek büyük olan ve alakadarlar tarafından fevkalâde ehemmiyet atfedilen bu sulisti- mal vak'ası hakkında gerek Müddelumumilik ve gerekse Po- lis Müdürlüğü tarafından tahki- kat yapılmaktadır. Polis Müdürü Ömer ve Müddetumumi muavini Ali Rıiza Beyler bu sahtekârlık ve suülistimal — vak'asını örten esrar perdesini kaldırmak için çalışmaktadırlar. Sulistimal şu eretle mıştır. Eytamın bankada külliyetli miktarda parası vardır. Dört Eytam namına sahta evrak tan- zim edilmiş ve bunların banka- da bulunan mühim miktardaki (paraları alınmıştır.Sahtekârlığı ve sulistimali yapan şahsın muame- lâta vakıf olduğu ve evrakın ran- zimi mes'elesinde çok kurnazca hareket ettiği anlaşılmaktadır. Sahte evrakın ortadan yok edildiği de söylenmekte isede bu doğru değildir. Sahte senetler Bankada bulunmaktadır. Tahki- katı yapmakta olan zevat suile- timal hakkında çok ketum dav- ranmaktadırlar. Maamafih sah- tekârlığ yapan veya yapmayanla- rın) moydana çıkarılacakları alâ- kadarlar tarafından temin edil- mektedir. Zabita çok esrareöğiz bir sui- istimal vak'ası karşısında Bulun- maktadır. Nezaret altına alınanlar & ki- şidir. Bunların arasında vaktile eytam müdürlüğü yapmış olan bir zat da vardır. Sullstimal bankayı alakadar etmemektedir. Yalnız eytamın parası üzerinde yapılmıştır. ki bu paralar Sulh mahkemeleri tarafından idare olunmaktadır. Aldığımız malümata göre Ban- kaya götürülen bazı veraset ilâ- mları şüpeli ğörülmüş ve tahki- kata başlanınca veraset işlerin- de, Eytamın Bankadaki paraları üzerinde yolsuzluklar yapıldığı anlaşılmıştır. Yolsuzluklar mevhum eşhas namına mahkemelerden veraset ilâmı alınmak - süretile yapılmış ve sahte senetlerle para alın- miştir. Tahtikatı işkâl etmemet için şimdilik isim yazmaktan içtinap ediyoruz. Banka müdürü ne diyor ? Geç vakit teletonla malüma- tına müracaat ettiğimiz Emlâk ve Eytam Bankası Müdürü Hay- rettin Bey bu mes'ele hakkında bize aşağıdaki izahatı vermiştir. — Yalancı şahit göstererek sahte vesaik almak suretile ban- kayı iğfal eden ve eytam mev- duatından para çekmek teşebbü- sönde bulunan eşhasın mevcu- diyeti istihbar olunması üzerine yapıl- .. Tenis ve aşk maçı başla: mıştı.. İlk devrede Necmi ile | kardeşi Selma, büyük bir muha- ret gösteriyor ve küçük beyaz topa hâkim bulunuyordu.. Buna mukabil Nihalde Kâml ile birlik- te Necmiye karşı âdeta canla, | başla, kıyasıya bir oyun oyniyor. | İğilip kalkıyor, yaslanıyor, doğ- ruluyor., İnhinalar çiziyor ve rakete harikalar yaptırtıyor, ya- rattırıyorlardı.. Nihal, top-atan Kâmi ile bir- likte: —Necmiye ve Selmaya karşı oyun oynıyorlardı.. Genç kızın raketinden fırlıyan; denize atılan kaydırak taşları gibi ine kalka zıplayan, sıçırayan küçük beyaz top, Fileyi aşmıştı.. Nec- mi'nin yan harşilamalarından kurtulmuş ve birbiri Kâmi ile arkadaşı Nihal'e sayı birden kazandırmıştı.. » Maç, ayni sür'at ve heye- can ile on dakika kadar daha devam etti.. Bu-defada Nihal bir az gevşek, Kâmi hemen hiç lanmamış ve Necmi iki kul- kar- raket ile | istediği Yazan : Hasan İlhami anla- alin ifadesini, manasını makta gecikmemişti . . Genç kız. Necmiyi seviyof: ancak kendisi ile de az çok alâ” kadar olmaktan geri kalmıyor” du .. Kâmi; bu alâkayı duydu” ğu , anladığı , hissettiği , onun gözlerinin ifadesinden bu manâ” yı okuduğu için raketini bir 87 sert ve sıkı kullanmış ve Necmi- j nin üç puvanına mukabil dört olarak maçın hakimiyet rekorü” nu tesbit etmişti.. Ve bunda N halin arzusunu yerine getirmek 084 galibiyeti — verebilmek | | maksadı, endişesi ile yıpmıılı.! arkasına | ağır oynamış; | Halbuki genç kız Necmi'yi kendi raketi ve mahareti - ile mağlup etmek istiyordu.. Üçt karşı dört puvan alınmıştı ammaâ, bu Kâmi'nin yardımı, muavenetİ ile alınmış ve Nihal bu yardımaâ tahammül edememiş, incinmit: kırılmıştı.. Bu kırılış onun anla” şılmaz rubunun, genç kız. gürü” nunun, aşk gürürünün gene an” laşılmaz bir tahavvülü, bit insi- | yakı idi.. kardeşi de bir birini müteakip | ikiye karşı üç sayı yapmışlardı.. * *Bir aralık Top atan Bey, Nihalin her halde ve mutlak su- rette tayi yapmak azmi ile oy- nadığını gördül! genç kızın bu 1s- tekli hatta fedakârrane(!) oyu- nuna biraz heyret etti.. Ni- hal; Necmi'yi ezmek , mağlüp | etmek gayretile oyun yapiyordu.. | Bu gayret bu azim , sporcu kızın Necmi'yi değil, kendisini İ sevdiğine. Top atan kâmi ile ev- lenmek iştediğine delâlet etmez bularzuyu, bu isteği —göstermez mi idi!., Top - atan'ın gözlerinde bir anda bir şimşek çaktı.. Ve sert, dayanılmaz hamleler, iInhınalar fıçrayış, atılış, ve vuruşlarla, ra- ketini çevirmeğe başladı. Kâmi küçük ve #ıkı tenis topunu vızıl- dayan çılgın bir fişenk, bir yay- him ateş mermisi gibi zıplatıyor, sıçratıyor, attlıyordu.. Necmi ile Selma'nın karşılamaları bu çok Çetin ve çok sıkı raket darbeleri önünde meflüç, açiz ve zavallı kalıyordu.. Top-atan bir kaç dakika içinde arka arkaya iki sayı birden yaptı ve üçe karşı dört sayı ile galibiyeti temin etti.. Fakat bu dört puvan, Niha- lin üzerinde fena bir tesir yap- Miş, onun anlaşılmayan, muam- maya benzeyen genç kız ruhunda Kâmiye karşı bariz bir infial hissi uyandırmıştı.. O, biraz ev- vel Necmiden fazla puvan almak ve Kâmiye kazandırmak ister- ken, şimdi bu oyunun, bü isteğin Kâminin raketi ile alınması ve hakikat olması onu incitmiş, hır- palamıştı.. Hırçın — benliğinde; kadın gururunu yıkan bir darbe tesiri bırakmiştı.. Kâmi genç kızın dudaklarını hafifçe gayrı mahsus bir surette Uruşturan, gürürünü - iğneleyen Ve inciden bu gizli tesirin. infi- makamatı resmiyeye m t ettim, Mes'eleye zabıta ve adli- Y€ Vazıyet etmiştir. Henüz tahki- kat ikmal edilmediği için bu hu- susta daha fazla birşey söyle- mekliğim mümkün değildir., Kâmi bunu anladı ve anladı" ğımı da genç kıza anlatmadı.. Nihal'in Necmi'yi kendisinde fazla sevebileceğine artık inanmli” tı.. Genç kiz Necmi'yi seviyor” du.. On dakika istirhatten sonra maç tekrar başladı.. Nihal, tobu gene hakimiyet almak gayretile kulalaniyordu.; Fakat KAâmi, bu gayretin'aş” ktan ziyade incinen bir gurutdan kuvvet aldığını hisedizordu ** Biliyordu., Öğrenmişti Genç kızıf yanında e,da aynı galibiyet en” dişe ve azmi ile oynar gibi gö rünüyor.. Halbuki rahalini topâ vermiyor, dokundurmiyordu bile' Ö oyunun, kuvvetini, muharetini bililtizam esirgemiş ve kısmıştı |- Kâmi'nin idaresi ve oyuna hakir miyeti durunca Nihal'in raketid€ bütün gayretine ragmen Ne:zmi ile Selma'nın müttefik raketinri karşısında âciz- kalmışti.. Bu vaziyetten tam bir mağlubiyet hasıl oldu.. ve Necmi ile Selmâ arka arkaya iki sayı daha ya* parak, evvelce aldıkları üç pu” vanı beçe çıkarlar.. Kâmi'nin oynar gibi göründüğü halde ra- ketini istekle kullanmaması bek” lenen netice vermekte gecikmedi Necmi ile Selma birkaç da” kika içinde son bir sayı dahâ yaptılar.. ve 41& karşı 6 puyan ile maçın hâkimi olup tahadaf çekildiler.. Oyun bitmişti / Tenis sahasını kuşatan kala” balık arasında, alkışlamak - içif kalkan eller indi.. Uğultuyu an* dıran dedikodular, münakaşalar başladı.. Herkes birbirine soru” yordu : — Top-atan nasıl kaybetti ? — Kâmi neden gevşek, aği? oynadı ? a Çok kırgındı. Neden acâ” ”. Futbolda olduğu kadar teniste de hâkim sayılan top-atan beyin maçı kaybetmesine kimte (Devamı 5 inci sahifemizde) ,

Bu sayıdan diğer sayfalar: