26 Şubat 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 5

| Kı'm bilir. ki, Hatıratını yazan: NACİ İSMAİL bu sedirlerin altlarında kgl birer sepet Kleopatra yılanı yoktur. NiVin suları içinde bir kaç mukaddes Timsah beslyien. bir Mısır j kâhininin mabedinde değildik? d -T7- ' Üzerimize kurşuni bir Olük düştü. Ben, bir iki fa- Öhus daha yakıldı, sanmış- Otam. Meğer, Çölün içinden Y gelmiş, bizi bir mevlevi ülâhı içine almıştı. Taraça- in Üstü, kokulu çiçek dal- rile kaplı idi. Bunların ğ Y ışığı içinde filtreleşen ko- | Ouları, bir bayğınlık raşesi ğ Veriyor, raksın, sazın, ger Üitin kaz vücudu inhinaları İçinde eriyor, bizi de eriti- Yordu. N— Nihayet, şumenhus kah- Yeler geldi. Dört fındık cücesi, Aayılı adımlarla ilerliyorlar, ylarındaki şeytan külâh- tına takılı küçücük çınğı- "akların ahengine ayaklarının İka sesleri karışıyor, Bağ- dat Halifesinin sarayında leri — geçen cinlerin tanlandırıyorlardı. Kaveler, gümüş tepsiler, kır taslar içinde Idi. Bun- lar,ne İstanbul kavelerine,ne Avrupalıların*Kafe nuar, diklerine benziyordu. Haş- amış kavelerin — sularını | iyorduk. Acı, fakat müs- ? bir kara su! Hiç birimiz, ' hı_'“lın bitiremedi Zaten, cek gibi değil ya! Ne *e, bu belâyı da savdık. _nHılA Prensesler görün: Yordu. Tercüman takrar " şeyler söyledi. Taraçaya 't kız girdi. Ellerinde ret- ak Arap maşlâhları, sır- e aL N Te | * er Fi ; ıî:" geliyordu. Ben afak aaşlttüım, dostlarım da ben” bık göktriklenmişlerdi. AP: 'Ayanamadım : qı: Bu da'ne oluyor, de- ıhs'“ misin itiraz eden? h.%“' daha hâkimane tavur aldı. Bağdat sa- _,ğ'“'n kızlar ağası gibi bir t 'llnıın: S Prensesler, bu map y ıl::." size hediye ediyorlar. ı"h: taraylarının gece B de bunlar. giyilir, İaçly Vare elbiselerile kadın- H Börüşürlür. ah öyıklar, — elbiselerinizi "lnklu, size bunları içiteceklerdir. — Saray y *rine riayet — etmek | Rüdir, | çi lrifin düdek altından .'Y-uk kadar pişkin ma Cna kanidim. Haydi, Tikalılar bu dolmayı da 'mlar, © nasmıl bu mantara 'Üm. Aklıma bin türlü “Plar geliyordu. Elbise- İ “l"lllıııı. ceplerin bo _:'*". baskın, rezalet *onra da poliste hüvi atı! Bunların hiç n | bilhassa sonuncusu "'ü-ıııım. gelmezdi. Ne: M:Ok güzel bilirdim. e ki odaların birin- den M""lıırııı sorğu idare rkaç külhan beğinin feleğin çenberinden geçmiş bir ustanın nöbet bekledi- ğini biliyordum. İstanbulda, Pariste hangi randevu evi vardır ki, böyle bir kabadayısız yaşasın? Bu olamazdı. Bu tehlike, aklıma şimşek hizile — gelmişli, — galiba! Dostlarımı ikaz etmek için söz söylemek isterken olan ol- muş Amerikalılara maşlâhlar giydirilmişti - bile. Kız, bu şaşkınlık içinde beni de toy- muş, bana da maşlâhı giy- dirmişti. İnsan, nasıl — şu Freud'e hak vermez. Cinsiyet Ihti- zası, akla da, iradeye de, kendisinden başka her şeye hükmetmektedir. — Kerem, Asli'nin visal ateşile yanmış miydi? Şimdi, kaderde ne yazılı ise, onu olsun diye- cektik; Aslâ! Bu kaderi, biz halkedi- yor, — ferdin benliğindeki kuvvetin arzusuna ramolmak için dünya — mantığını tek- meliyorduk. Ayaklarımızda papuçlar, üstümüzde maşlâhlar, sedir- lere yan uzanmış, — bekli- yorduk. Artık söyliyeyim: Yeniçeri ağanı da bu kadar kurulabilirdi! Birden elektrik lamba- ları söndü. Nil'de harelenen ayın akisleri gelen bir ay” dınlık içinde kalmıştık. Mı- gırın berrak semasını doldu" ran yıldızların ziyaları da aya rekabet ediyordu. Bu canlı sinema, bu esrarnegiz kurnazlıklarla sabahımı bu- lacaktı, yoksa biz bir mec: nunun keyfine mi kurban gidiyorduk ? Aklıma neler gelmiyordu, neler! Derin bir süküt içinde kalmıştık. Ne rakkaselerin seslerini işidiyor, ne de tercü- manın menhus yüzünü gör müyorduk. Mısır, bul! Kor- kunç tarihi, bir elektirik çarpması gibi üzerine çök* tü. Kim bilir ki, bu sedir: lerin altlarında birer sepet Kleopatra yılanı yoktur, bi: zim gibi salakların kanları m emdirmek için beslen- miyor? Kim der ki, Nil'in sula- riiçinde bir kaç mukaddes Tıı::ıh besliyen bir. Misır kâhinin mabedinde değik dik? Yılan yutması soğukte! manın sesi işi' e Ceııul:nenler. sesler geliyor! Ayağa kalktık. ısırması, Timsah ihtilaçları - içinde Ankaraya gitti Birkaç gündenberi şeh- | bulunan ve gümrük elâtını teftişeden Güm m müdürü İhsan Ankaraya gitmiş- muam! rük umu: Rifat Bey tir. vArtE İngiliz - Fransız müzakeratı Paris, 24 (A.A.) — Ren meselesi hakkındaki Fransız İngiliz müzakeralı saat 17 de bitmiştir. Müzakeratın hitamında M. Briand . itilâ- fin esas itibarile ve İtalya- nn tasdikı şartile tahakkuk etmiş olduğunu beyan etmiş tir. M. Henderson ile M. Alexsander saat 17-24 te Romanya'ya müteveccihen hareket etmişlerdir. İllâname İtalyanın tas- gdikina kadar mahrem tu- tulmaktadır. Neşredilen resmi bir teb- liğde Fransız - İngiliz müze- keratının M. Handerson ile M. Aleksanderin ayni ma- hiyette müzakerata başla- mak üzere — Romanya'ya gitmelerine müsaade bah- şolunacak bir dereceye vâsıl olmuş olduğu beyan edik mektedir. Paris müzakeratı her nekadar gayet dostane bir surette cereyan etmiş ise de İtalya hükümetinin reyi ve mütaleası alınmadan evvel meselenin halli yolun- da ne derece terakki edil- miş olduğunu tasrih etmek bittabi mümkün değildir. Amerika ile Japonya bu müzakerat ve mükâlemat: tan mütemadiyen haberdar edilmişlerdir. Paris, 24 (A.A.) — Bir İngiliz membamdan- bildi- rildiğine göre Fransanın Londranın deniz itilâfını ka- bul etmesine müteallik şart- lar hakkında bilkuvve bir itilâf hâsıl olmuştur. İtalya- nın da - iştiraki takdirinde itilâfname üç taraflı olacak Haksi takdirde suya düşecek- tir. Çünkü İngiltere İtalya inşaatı bahriyesini tezyit et- viği takdirde Fransanın e- yanet maddesinden istifade etmesini — tamımaktan — bu ane kadar imtina etmekte- dir. Tayyare mükâ- fatı Paris. 24 — (A-A) 1930 senesine ait beynelmilel er- kek tayyareciler mükâfatı Costes'e kadıj tayyarecile mükâfatı da Mis Amy Joh- oson'a verilmiştir. Amele fırkası Londra, 24 (AA) — Amele fırkasına — mensup sabık nazırlarından Sir Osv- uld Mosley ile fırka azasın- dan 16 kişi tarafından fırka da kat'i bir teşettüt vücuda getirecek mahiyette bir be- yannameni “perşembe günü neşredileceği haber veriliyor. Bu beyannamede bir. çok şeyler arasında milli buhra- na karşı gelmek için itha- lâtın kontrolu sisteminin ka- bul ve tatbiki suretile dahili piyasanın himayesi ve sana: yilir - yeniden ihyası için memleketin — sermayesinin faaliyete getirilmesi ve ne* zaretsiz nazırlardan bazı zevalı ihtiva edecek bir fev: kalâde iktısadi komiten tep kili teklif edilmektedir. NL A TLE Fransız meb'u- san meclisinde Paris, 24 (A.A ) — Mec- liste işsizlik meselesinin mü- zakeresi esnasında — mesai nazırı — İşsizlere muavenet için kabul edümiş olan 25 milyonluk kâfi o'duğu mütaleasında bulun- muştur, Sosyalistlerden” M. Blum işsizlere muavenet ka- #csına tahsis edilecek meb- lüğin 100 milyona — iblâğı bakkındaki — tadil teklifini müdafaa etmiştir. Netlcede #ddetli bir münakaşadan sonra meclis 268 reyle tadil teklifini kabul etmiştir. Hü- Kümet — itim eselesini selmemiş İdl tahsisatın mevzuu bi . Paris ziraat konferansı Paris, 24 — Ziraat konfe- raası sabahleyin, ihracat yapan devletler mümessillerile ica- bında Tuna havalisi hubu- batını satın almağa amade olduklarını beyan eden'dev" letler mümessilleri tarafın- dan verilmiş olan karar su- retini bazı ihtirazi kayitlerle kabul etmiştir. Bundan sonra konferans masır ve arpa fazlasının $ fi mes'elesinin tetkikına baş- lamıştır. Konferans bu mes' eleye ait karar projesini sabahleyin tetkik edecektir. Paris, 24 (AA) — M. Briand, ziraat konferansına iştirak etmiş olan 24 devlet murahhaslarını yarın öğle yemeğine davet etmişlir. .İngiliz Maliye na- zırının beyanatı Londra, 24 (A- A.) — Maliye nazırı bu son iki ay zarfında Fransız ve İngiliz hazineleri erkânı arasinda mali sahada teşriki mesal siyasetini teshil maksadile başlıca mali meseleler hak- kında samimi ve dostane bir sürette İnoktal nazar taatisi için vukubulan müzakereler hakkında matbuata bir be- yannaâme vermiştir. Fransızların — Fransaya doğru gayri- tabil surette altın tehacümünü hiç bir şürette iyi karşılamamakta oldukları ve bu tehaccümü tevlit edecek - tedbirlerin önüne — geçilmesini — şidetle arzu etmekte oldukları teey- yüt etmiştir” Tabli mikyas dahilindr yeniden harici is- tikrazlara girişilmesi mes' elesine esaslı bir ehemmi- yet atfedilmesi ceği hususu kabul edilmiştir. Şimdiki halde kredi mes'ele- sinde tesadüf olunan müş- külâtın sebebi - paralarını yatırmağa hazır olan kim selerin itimatsızlığı olduğu ve bu itimadı vücüda ge- tirmek için bizzat istikraz yapan devletlerin icap eden tedbirleri ittihaz etmesini esas olduğu kabul ve teslim edilmiştir. Merkezi ve şarki Avrupa- da krediler zirai elde edilme- sini teshil maksadile Cemiyeti Akvam tarafından — ittihaz olunan karar hakkında mu- tahassıslar tarafında müsbet bir takım teklifler hazır- fanmaktadır. lâzımgele- Henüz zevkini tatma- dığımız bir spor Ski ile kar tarlalarında koşmak fikri Adem oğlundan nasıl ve ne zaman doğdu?.. Skileri kullanmak - fik- ti, ilkönce on dördüncü asır- da Norveç'te çok eski bir tarihe malik olan kızaktan alınma süretile doğmuştur. Norveç köylüsü kullan- dığı kizağın tabanini insan ayağına tatbik etmeği dü- nmüş ve böylelikle hay- vanlara çektirilen bu nakil vasıtası yerine iki yassı ağa* tın üzerinde kaymak çare- tini bulmuştur. Evvelce Skiler daha kısa vedaha yasıt iken yavaş yavaş, değişe değişe nihayet Bugünkü şeklini almıştır. Keşfinden çok kısa bir müddet tonra Ski Norveç: liler için bir almıştır. Eski güzel Norveç türkülerinde, — Skilerin 14 ve 15inci asır hayatına dair gayet güzel hatıralar ve o Zamana ait müsabakaların Mmevkileri terennüm edilmiş- tir. Şayanı dikkatlir ki, bir müddet Narveçliler Skileri kullanmaktan vaz- geçmişler ve Ski bazı dağ köylülerinde bir pakil vasıtası olarak kal- mıştır. Skilerin bir spor şeklin- de teammümü bundan 50-60 t#ene evvel ve jenarel Birhin himmetile başlamıştır. Ski ile ilk atlama tecrübesi 1879 s#enerinde Hemesved tarafın- spor halini ve sonra yalnız dan yapılmıştır. Bundan son- ta Skilerin tekrar Noryeçte taammüme başladığı görül- müştür. Hemesved, o zaman Ski ile rekor yapmak üzere 50 kilometrelik bir yolu 7 saat 26 dakikada katetmişti ki bu sür'at bilyhera 1892 se- nesinde Finlandiyalı Antiyo isminde bir sporcu tarafın- dan katedilebilmiştir. Aynı sane zarfında Griştron e- mindeki bir sporcunun Ski ile 4 metre atlama yaptığı görülmüştür. Bu gün bütün dünyada da en güzel sporlardan sa- yılan Ski, böylelikle' bütün Avrupaya dağılmağa başla: mıştır. Büyük kâşif Nansen Ski ile grönland üzerinde..) un- vanlı eserini yazdığı sıralar. da Şyartsvald şehrindeki Foagsız — konsolosu Ski - ile Feldberg tepesine — çıkmış bulunnyordu" Almanya'da ilk Ski bu devirde başlamı: ve ilk (Ski klüp) 1891 senesinde Tod- nau'da teessüs etmiştir. Az zaman sonra Skileri Avus- turya'nın Ştiriya — eyaletinde görüyoruz ve bundan sonra arlık bütün Avrupa ve Ame- rikaya da bu eğlenceli #por yayılmış oluyor. * Skilerin — yapılmasında, şüphe yok ki, büyük bir san'at vardır. Skandinavya köylüleri Skilerini kendile- ri yapar ve ağaçlarını gene kendilezi intihap ederler. Bünuün için en ziyade tercih edilen şimşir ağacı- dir ki, köylüler bunu ilkyaza doğru keser ve bütün yaz kuruttuktan sonra en iyi ve en güzel Ski meydana geti- rirler. Bu ağaçtan maada çam, kayın, sögüt, meşe gibi ağaçlardan da Ski ya- pılmaktadır. Hele bugün Skilerin daha sağlam vedaha alâstiki olma- ları icabettiğinden alelâde Mmeşe ağacı tercih edilmek- tedir. Bu sayede 1892 sene- #inde Ski ile atlaraaarekoru 41 metre iken şimdi bu irtifa 73 metreyi bulmaktadır. Iskandinaya köyleri Ski- lerini işsiz zamanlarında ya- vaş yavaş İşler ve üzerlerini kendi milli zevklerine göre Oymalarla tezyin ederler. Fabrikasar da — yapılan Skiler, bunlardan daha aşa- ğıdır. Bu gün en çok - Ski fabrikasi Almanya'da vardır. Ski, yukarıda söylediği- miz gibi kış mevsiminin en tatlı ve en güzel spo- tudür. — Karların bol bol yağdığı yerlerde Ski, insan- lar için en zevkli bir meş- gale ve eğlence vasıtasıdır. Memleketimizin karı bol yerlerinde geçlerimize bu güyel kiş sporunu ları temenniye çok şayan- dır. Voleybol'lik maçları İstanbul Voleybol hey'e- tinden: 26-2-931 Perşembe akşa- ı saat 18 deGalata saray lokalinde icra edilecek Vo- leybol lik maçları: Pera - Kurtuluş Galatasaray - Beykoz Hilâl - Vefa Hakemleri Galata Saray dan Seyfi B. İspanyada Madrit, 24 (A.A.) — Hü- kümet Romanos'in döstların dan ve sabik liberal nazır: larından M. Rulz- Girme- nez'i Madrit 'elediye reisi tayin etmişlir. Darülfünuuların yeniden açılmasına dair bir emirna- me intişar etmiştir. Peru ihtilâlı Nev-York, 24 (A. A ) — Limandan bildirildiğine göre bir Peru kruvazörü Aredulpa şehrinin ablukasını tâmam- lamak üzere Mollnndo'lima- nına gitmiştir. Limadaki za- bitler bir mütareke elde etmek için Aredulpa'ya mu- rahharlar göndermişlerdir. sokma-