19 Mayıs 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2

19 Mayıs 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 2 v R'esülosman dağının eteklerinde Yanmış bir ceset Bu hâdisenin esrarengiz iç yüzünü yazıyoruz! Kilis 17 (Hususi) — Kilisin Demirci mahallesinden Âşir oğlu Reşit pek feci bir şekil- de iki ay evvel, öldürülmüş- tür. Bu hu hususta elde etti- ğim malümat şundan ibaret- Ür: Yukarda ismini yazdığım | Reşit ağa iki ay evvel orta- dan kaybolmuştur. Zabıtâ- nın ve akrabalarının araştır- maları hep boşa gitmiştir. En nihayet üç gün evvel kavalını çalarak koyunlarını otlatmakta olan Yanaşma, Re'sülosman dağının etek- lerinde fena bir koku hir- setmiş ve aramağa başla- mıştir. Eski Selçuklara ait bir mağaranın önüne geldiği var kit kokudan bayılacak dere- ceye gelmiştir. İçeriye girmiş ve ,Reşit ağayı kayalar üzerine da« yanmış, kısını süflâsı yan- mış, ağzı burnu kesilmiş, | şeyi kimseye söyleme, çesedinin üzerine binbir çeşit kurt üşüşmüş görmüştür. Ne yapacağını şaşıran Yanaşma, vakit geçirmeden vakayı haber vermiş ve bu haber üzerine Hükümet te tahkikatına başlamıştır. Ni hayet maznun olarak Tev- fik namında birisi tevkıf e- | dilmiştir. Ortada dönen havadisler ve hükümetçe yapılmakta olan iahkikata — bakılırsa Tevfik, Apti namında biri- sinden hapishanede: * Seni öldürürüz yapılan Şek- Hnda — tehdit — mektupları almaktadır. İşin ehemmiye- tini anlıyan Tevfik mektup- | ları müddeiumumiliğe ver- miştir. Bu cinayet hakkında yapılan tahkikat pek me- raklı safhaya girmektedir. Zavallı Reşit ağa evvelâ mavzerle — öldürülmüş ve sonrada, cinayetin örtbas edil. mesi için cesedi yakılmak ! istenmiştir. —a 000 Yılân hikâyesine döndâ-!_ Hafize Suzan Hanım “Sahte iş yapmadım, hastaneden çocuk filân çaldırmadım,, diyor ! İzmir17 (Hususi) — Ser- best bırakılan Hafize Suzan Hanım karşıyakada oturu- yor. Gazetecilere ve Nazmiye Hidayet hanımlara karşı hiddeti çok fazladır. Rapor meselesinde de doktor Kü- zım kara Ali Beyi tanıma- diğini — bildiriyor. Bunlara ilâvetende diyorki — Sahte iş yapmadım; hastaneden çocuk filân çak dırmadım, Diğer taraftan Suzan ha- nimin ablası Ayşe Hanım da bu çocuğun Naciye Ha- nim İsminde birisinin oldu- ğunu ve rizası üzerine alın- dığını söylüyor. İstintak hâkimi tarafın- | dan yapılan tahkikat ta iler- İ lemektedir. Buna nazaran işin içinde bir takım gizli | ellerin bulunduğu — şayidir. Fransanın Nis konsolosu- nun ismide bâdise dolayisile geçiyor. Yarın (Bu gün) Fr- ansanın İzmir konsolosu din- lenecektir. Bu hâdise münasebetile İzmir gazetelerinden biri de şunları yazıyor: Sabık Fransız konsolosu ve elyevm Fas Sultanı nez- dinde Fransa lıukümıu mü: Ecnebi şirketleri işlerini daraltıyor husust — şkalar mesal saat- lerini tahdıt etmişlerdir. Bu- sebep te iktisadi buhran işlerin azalmış na dolayısile olmasıdır. Bankaların yeni mesai saatlerine göre işlere sabah 9,5da işe başlanarak 12 de, öğleden sonra 13 de işebaş- iavacak 15de bitecektir. Haydarpaşanın - tamiri Haydarpaşa simendifer garının üst kısmının tamiri- ne bir müddelt evvel başlan- % ş.ı.ı-ı'_r_nııdı: ki ecnebi ve | şaviri bulunan M. Artur Ginin refikası Hafize Suzan H. dün bir polis refakatinde mevku- fen şehrimize getirilmiştir. Dün geceyi müteferrika polis merkezinde geçiren Suzan Hanım buğgün mah- fuzen Adliyeye tevkedilmiş ve müddelumumi muavini Fuat Bey tarafından isticvap olunmuştur. Süzan Hanım, Adliyeye sevkedilirken — kendisi ile görüşenlere adaletin tecelli- sinden emin olduğunu ken- disi aleyhinde bulunan Naz- miye Tahsin ve Hidayet H.lar aleyhinde ikamei dava ey- liyeceğini söylemiştir. Aldığitmız bir habere na- zaran Suzan' haniım mes'e- lesinde alâkadar olan Naz- miye Tahsin hanımın pe- deri tarafından reddedildi- ği söyleniyor. Nazmiye ha- nım şimdi Hidayet hanım ile ve sair bildikleri ile be- raber oturuyormuş. İzmir, 19 ( Hususi ) — Hafize Suzan Hanımın ga- zetelerde çıkan - beyanalı münasebeti ile Nazmiye H. bakkında gsöylediği sözler- den müteessir olan Nazmi- ye H, Hafize Suzan H. hakkında bir daya açıyor. Suiistimal tahkikatı Gümrük idaresince kon” sosiyomda ve >konsorsiyom idaresince de gümtükte ya- pıldiği iddia olunan otomo- bil lâstiği sutistimali tahki- katına devam edilmektedir. Tahkikatı idare eden mali- ye Mmüfettişleri işlerini bir iki güne kadar bBitirecek ve suiistimalin yapıldığı da- iceyi tayin - edeceklerdir. mıştı. Avrupaya sipariş edi- len malzeme — geldiği için tamirat faaliyeli artmıştır. Tamirat dolayısile binanın üst katı tamamen tahliye edilmiştir. ğüilın F HABERLERi Dün Tütünler Muayene edildi! Tütün tüccarlarının de- | polarında merhun bulunan | tütünlerin İnhisar idaresi tarafından muayenesine bugün saat 15 de başla- nılmıştır Bu — muayene, İahisar İdareden iki ekisper beyle Osmanlı Bankası di- tektörü tarafından icra edil mektedir. Bir kaç güne | kadar mubayaasına başla: nacaktır. Türkiye tütüa İnbisarı” nn bu sene mubayaa - ede- | ceği tütün beş milyondur. | Bu beş milyon tütün Türk tiçarethanelerinden alınacak- | tır. Ayrıca İnhisar — tara- fından mezkür mücssiseler birer liste tevzi edilecek ve bu tütünler müteaddit tüc- cardan alınacaktır. Bu hususta bazı tüccara tüötünlerimiz — numara — sı- rasile satılmaktadır. Birinci numaraya tesadüf eden İb- rahim Paşa zadelerindir. Ihtilâf Karar kaldı! Dün Seyrisefain idare- sinde müdürü umumi Sadul- lah beyin riyasetinde bir iç- tima aktedilmiştir. Bu içti- mada Seyrisefaine ait bazı mesaille Seyrisefain ve Milli vapurcular arasındak i ihtilâf görüşülmüştür. — İçtimada Milli vapurcular idare heye- tine mensup birzatta iştirak ettiğinden — ihtilâf meselesi üzerinde hayli müzakerat cereyan etmiştir. İhtilâfın halli için evvelce vapurcular kongresinde veri len — kararlar — Seyrisefain umum müdürü tarafından da müvafık görülmüş ve ihtilâfın kat'i surette halli için vapurcular tarafından tesbit olunan mevadda daha bazı şeyler ilâve olunmuş- tur; Bu husustakt karar önü- müzdeki hafta içinde akte- dilecek olan içtimada veri- lecektir. MENFAATI MİLL!YE detine “ karşı - müte: telâfi ve mek için T den evvel dahili piy ti ederek daha & mahrı eçler bi ecburiyetindedirler. Bu, her böyledir. Verli mahsulâtırı ymeti ekseriya yalandan ve cc- | mamuldtinm lehine olarak şli ve müsait hav e memaliki ecnebi ) en mük tolarla- rekabet edebi memmnuniyetle istimal ve bu bi retle sanayil milliyemizi teşvik ve himaye etmeleri lâzimedendir. | Celal | cüme etmişlerdir. Sayanı dikkat bir konferans Çocuklar kaybediyor Profesör Başbörn yeni bir tedris usulünden bahsetti Dün Amerikalı profesör manı kendi derslerine tah- ( Başbörn) Muallim birliğinde| sis ederek daha fazla istifade ferdi tedrisat hakkındaki konferansını vermiştir. Pro- fesörün konferansını kız lise- si müdürü Hatice Hanım Amerikan kollej muallimle- rinden Mebrure ve Sadrettin beyler Türkçeye ter- Profesör sözlerine şöyle başladı : “Dünyanın ber'tarafında mektep dersi programları fuzuli derslerle — doldurul- muştur. Ayni zamanda sınıf- larda bulunan tâalabe ayni mevzuu öğrenmeğe mecbur olduğundan hepiniz takdir edersiniz ki talebe serbest çalışamamaktadır. Halbuki ferdi - tedrisat sayesinde çocuk fuzuli ders- lerle kıybemii uzun Za i edecektir. Ferdi tedrisatta muallim talebeye dersi takrir etmez talebe vazifesini evde yap- maz gurup halinde çalıştırılır. Ve talebeye hayatında ken- disine lâzım olacak şeyleri öğretecektir,. Ve bu mevzu etrafında tafsilât vermiş — konferans bitmiştir. Konlferans — münakaşalı oluyordu; Zaten samimi hep muallim hanım ve beyler- den mürekkepti. Arada sırada surulan ufak, tefek bazı suallere cevap — vermekte tereddüt etmeyordu, Profe- sörün konferasından sonra muallim birliği mutat kon- ferans ve wmünakaşalarına de- vam elti. - Buğday duşuyor Dün görüşüldü |Çiftçiyi kurtarmak için vekâlet- ten bazı şeyler istendi Buğday fiatları bu sene düşkündür.Bu düşkünlükten | | çapora yazılmıştır. | en fazla çiftçi —müteessir oluyor. Bu münasebetle Ticaret “müdiriyeti tetkikat yapmış ve bu tetkikatını İktisat* ve- miştir. Bu raporda çiftçiyi | | | | himaye etmek için nakliye | ücretlerinde tenzilât yapıl- mastı ileri — sürülmektedir. Bundan başka tarafından ekmek narhı tesbit belediyeler | edilirken buğday fistlarının | nazarı itibara alınması mu- | vafık görülmektedir, Buğ- day fiatlarını artırmak ve çiftçiyi zarara sokmamak için, ekmek fiatlarının iki kuruş kadar arttırılması da Bu mesele hakkında Borsa başkimyageri Nurettin B. de şunları söylemektedir: — Buğdaylardan yüzde kâletine bir raporla bildirr | *eksen beş tandiman ulmış yor. Çok buğday sarfetmek için randıman — miktarını yüzde altmış beşe indirmek lâzımdir. Vaktile kıtlık se- nelerinde bunun aksini dü- şünüyorduk. Çünkü o zaman hariçten buğday geliyordu. Bu ithalâtı tahdit etmek için yüzde —seksen rardıman iyi bir tedbirdi. Fakat bugün için çok buğday sarfına ih- tUyaç vardıı Sanayi mektebinde vilâ- yete ait ve Belediye de Bele-! diyeye ait ikt matbaa ayrı ayrı çalışmakta ve ikisine de ayrı tahsisat verilerek idare edilmekte idi. Bütçe müza- keresi esnasında bu iki matbaanın birleştirilerek bir distplin altında — muntazam çalıştırılması — mevzuubahı olmuştu. Haber aldığımıza göre Belediyede Hıfzıssıhha müfettişleri olacak! Belediye hıfzıssıhha mü- fettişleri hazirandan itibaren üçe çıkacaklır. Bunlardan biri-evvelce vekâlet tarafın- dan tayin edilip gönderil: mişti. Bu müfettiş İâbaratu- varını tesis ile meşgüldür. Bu müfettişler fabrikaları, darülmesaileri gezecekler , çocukların ve kadınların çalıştırıldıklarını tetkik ede- ceklerdir. | | | | | | Belediye- Vilâyet matbaaları da birleşti! Şu Belediyeye de kestirme (1s- tanbul vilâyeti) denilip bitirilse!.. bu iki matbanın birleştiril- mesi için bazı tedabir alın- maktadır. Bu iki matbaa birleştirildiği takdirde vilâ- gazetesi — daha muntazam çıkacak, Beledi- ye kendi evrakını kendi matbaasından tedarik etmiş bulunacak, sonra da - belki hariç devairin siparişini kabul edecektir. yet resmi odada mesai Dün, Ticaret odası idare heyeti toplanmıştır. Bu top- lantıda hükümetin kabul et. tiği mesai saati meselesi gö- rüşülerek. Odanında resmi devair gibi saat 6 ya kadar çalışmasını kabul etmiştir. Bakkallar intihabı bitti! Bakkallar cemiyeti idare hey'eti intihabı dün bitmiştir. Yeni idare heyetine Rüştü, Hasip, Sait Hikmet, İsmall ve Mustafa beyler seçilmiş- lerdir. Yeni programda memu: lara taallük eden noktalar hakkında çok haklı dediko- dular hâlâ dilden dile, ku- laktan kulağa yayılmaktadır. Benim çok sevdiğim bir memur dostum var. Geçen gün yolda gördüm. İki kol- tuğunun altına üç kumbara sıkıştırmış kanter içinde ba- biğliyi tırmanıvordu. —Vay efendim vay! Her kes oğluna bir çorap alamaz- ken bu kadar kumba: | bilmek ne mutlu sana! Dedim. Dediğime de, diye- cegime de pişman oldum. Arkadaş durdu, beni şöy- lebir süzdü ve dediki: — Yahu ben çocuğa si- mit alamıyorum değil kum- lara! Bunu kendime aldım a birader! Hayret ettim: — Niye yahu ? — Niye olacak 7 Ne olur ne olmaz, meselâ program değişir de ucu bizim yorga- | nin başına olursa - ben bu | yaştar. sonra ne halt ederim? İhtiyat lâzım! Öyle de böyle de kesile kesile kuşa değil yolunmuş tayuğa dö- nen maaşın bari gerisini de oraya atarız olur biter! * » Beynelmilel Top'anmalar Tevfik Rüştü Bey demiş ti ki: *Bizim bulunmamız icap eden Beynelmilel içti- malara gidiyoruz ! ., Doğrudur. Meselâ şimdi- de Avrupa birliğine, Balkan kongresine, Parlâmentolar toplanışıma gidiyoruz.,, Galiba bize taalluk eder hiçbir sey konuşulmuyor ki murahhaslarımız. — arasında ağzını açıpta ltek kelime söyleyen yok, Gidiyoruz güzel, karşıla- nıyoruzbu da güzel, İçtimaa giriyoruz. bu daha güzel, yiyoruz, içiyoruz bunlar da fena değil, dönüyoruz tabii efkârı umumiye izahat bek- liyor. Al cevabni? * Gittik, gezdik, gördük mühim meseleler konuştular ve döndük, Ben Sırrı Bey gibi “niye gitmiyoruz?, diye sormuyo- rum, Asıl sorulacak şudur. — O halde niçin gidiyoruz” ** Kongre biterken Kongre bitiyor. Bütün ,vilâyetlerin yük — yük — ihe tiyaçlarını götürdüler, ko- nuştular, görüştüler ve şi her mümessil vilâyetine dö- nerek mümessili olduğu arkö” daşlarına neler — yaptığın! söyleyecek. İhtiyaçları için neler ya” pıldığını düşünürken akbımb şöyle bir fıkra geldi: Bir kadıncağızın çocuğun" komşusu adamakilIr dövmüf! kadın da: — Dur ben sana göslü ririm kocan gelsin! demli ve kocasına gelince işi bi' re bin katarak anlatmış, k?” cası almış fitili: — Vay insafsız o befi tanımıyor. Şimdi ben onv” yuvasını yaparım ! Kadıncağız da sevinmif — Ha göreyim seni kö” cacığım ! Koca, fırlamış ve yarıfi” saat sonra yüzü kıpkırm! gelmiş ve merakla bekle' kadıncağız sormuş: —Ne yaptın anlat bık'hj — Ben yaptım ie' cağımı, Ortalığı perişan ©1" — Ne yaptın? j —“Seni gidi seni!, dedli”

Bu sayıdan diğer sayfalar: