2 Temmuz 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 5

2 Temmuz 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Fırka içtimaında Matbuat meselesi etrafındaki münakaşalar nasıl cereyan etmiş? “Ankara H(Hususi) — Fırka grup içtimaı hakkında burada yeniden — duyulan gunlardır: Afyon mebusu Alı B. cel- s#eyi açtığı zaman ilk sözü Ziya Gevher B. almiştir. Ziya Gev- her B. son Matbuat münaka. şalarının bir. halâsasını yap- mıştır. Bundan sonra bir çok ha- tipler daha söz almışlardır. Söylenen sözleri şöyle hulâsa etmek mümkündür: — Bazı gazeteler matbu. ata verilen hğrriyeti suiistimal ediyorlar. — İfsadat, tahrikât yapıyorlar. a Bu hareket memleket, za- rarınadır, önüne geçilmelidir. Bu arada birtakim kat'i tedbirlerde — mevzuu bahsol- muştur. İçtima çok hararetli rivayetler olmuş ve giddetli bi Tisanla cereyan etmiştir. Meselenin bir defa da Mil. Jet meclisinden ve hükümet- ten istizah şeklinde müzake- resine karar verildiği için taf- #lâtı yakında öğrenmek müm- kün olacaktır. Ankara, 1 (Hususi) — Halk fırkası grup ictimamda mat- buat kanununun tadilide görüşül müşlür. Burada en mühim nokta olarak mes'ul müdürlük. lerin kaldırılmatı ve mes'uli: yetin imtiyaz sahibi ile baş muharrire tahmil — edilmasi mevzuubahsolmuştur. Yalnız bu nokta da, bir şey buna mani olmaktadır. Hükümet gazeteleri sahip ve başmuharrirleri mebustur. Teş- rit masuniyete malik olmaları tereddüdü mucip olmaktadır. İstinaf mahkemeleri Tekrar — ihyası düşünüldü. Bir lâyiha hazırlandığı da şayidir Ankara, 1 (Hususi) — Meclis Adliye encümeni, eski isti- naf mahkemelerinim tekrar ihyası temayülünde bulunmak- dadır. Hattâ buna dair bir lâyiha hazırlandığı da - şayidir. Akçora B. | Izmirde Mebusluktan istifa- sını geri aldı Ankara Geçenki fırka grup içtima: hakkında ortaya yeni bir takım şayıalar daha çık mıştir. Bu içtimada vekiller heyetinin otomobilleri hak- kında Yusuf Akçora B. bir takrir vermiş ve bu şiddetli münakaşayı mucip olmuştu. Yusuf Akçora B. kendisi- ne şiddetli bücumlardan mü- teestir olmuş ve mebusluktan istilaya karar vermiştir. Bu karardan haberdar olan Afyon Karahisar mebusu ve Fırka grupu 'relsi Ali Bey ile bazı arkadaşları Yusuf Akçora Beyi teskin etmisler, istifa ka- rarından vaz geçirmişlerdir. Ihtiyat zabitleri Talime çağrılanlar hak- kında bir tefsir Ankara, ihtiyat zabit ve Yhtiyat askeri memurları ka- nunu —muvakkat mandesinin “D. ve “C, fıkralarının tefsiri hakkındaki Başvekâlet tezke- resi üzerine Milli müdafaa encümeni meseleyi konuşmuş ve mazbatasını hazırlamıştır. Mazbataya göre hizmet ve talime çağrılan — ihtiyat zabit namzetlerinin — silâh altında bulundukları müddetçe maaş “ve memuriyetleri hakkında da 27 Kânunuevvel 928 - taribli tefsiri kanuni hükmünün tat- biki lâzım geldiği tasrih edil. mekte ve talim davetine ica. bet etmeyenlere tertip edilen cezaların ayni olacağı ilâve- ten zikredilmektedir. Mi Muamele vergisi Müstacelen müzakeresi için takrir verildi Ankara, 1 (Hususi) — Büt, çe eneçmeni İktısat vekâleti bötçesini tetkik etti. İstanbul mebusu Hasan Vâsıf Bey mu- amele vergisinin muhtelit en- cümende Mmüsltacelen müza- keresi için bir takrir vermiştir. Muhtelit encümen yakında teşekkül ederek işe başlaması muhtemeldir. Sosyalist kongresi açıldı! . Bael, 1, (A. A.) — Cihan Siyonlst kongresi — açılmıştır. Kongreye 3,000 murahhas iş- tirak etmektedir. Ka K Sandalla devri âlem seyahaları İzmir, 1 (AA.) — 3 Par- bir sandalla devriâlem seya- hatine çıkmış olan Yuhan Be- yzel ve Hans Bek namında iki almam seyyah çehrimize gel- mişlerdir. PAlmanyanın Aylı- brok şebrinden- Tuna nehrine atılmış ve Karadeniz tarikile İstanbul ve oradan sahili takip ederek şehrimize gelmiş olan bu seyyahlar İzmirden sonra Suriyeye ve oradan Misıra, Şapdenizine ve Bahreyn ada- ları — civarından — Hindistan sahillerine' geçeceklerdir. Fırtımalı havalarda kara- dan' yaya olarak yollarına devam eden bu seyyahlar devriâlemi muvafakıyetle başaracaklarından emin gö- rünmektedirler. Konya haberleri Konya, 1 (A. A.) — İki gündenberi yağmur yağmak- tadır. Yağmur buğday mahsu. Tü için çok faydalı olmuştur. Akşehir ve Karamanda afyon ve Vilâyetin her tarafında arpa basadına başlanmıştır. Konya, 1, (A. A.) Mual- lüm mektebinden 28, San'at mektebinden 5 genç şahadet- name' almıştır. Konya, 1 (A. A.) — Kon- ya mıntaka futbol beyeti An- kara Çankaya kulubunu üç maç için Konyaya davet ede- cektir. Konya, 1, (A. A.) — Er menek kazasının bezi köyleri Çekirge istilâsına uğramıştır. Çegirgenin imhası için müca- deleye başlamıştır. Alman - İtalyan mülâkatı Roma, 1, (A. Â.) — Ba- tün gazeteler İtalya hükümet reisi Alman nazırları arasında vuku bulacağı bildirilen mü- Tâkatın ehemmiyetini dikkatle kaydediyortarlar.“Le Tevere, gazetesi ezcümle diyor ki: “Avrupa - Fransız - Alman mülâkatının sür'atle tahakku- kunda bir. fayda görmüyor. Fakat İtalyan - İtalyan mülâ- katının sür'etle tahakkuk etti- Matbuat hürriyeti ——— — ——— —— ——— (Birinci sayfadan devam) malümdur ki fırka umumi kong- resinde okunan umumi riyaset beyannamesinde kanun hari- cindeki neşriyatiın adliye ile karşılaşması tabil bulunacağı- na dalr işaretler mevcut bulu. puyordu, Bu itibarla yeni ya- pılacak — Matbuat kanununa bilhassa Matbuat davalarının süratle ve beş on gün içinde bitirilmesine dair bazı ahkâm vazolunmak temayül-: leri vardır. Esasen eski Mat- buat kanununda istintak dal- resi nihayet yirmi dört saat zarfında maznunu celp edece- ği, sorguya gelecek ve azami bir hafta zarfında evrakı ma- hakemeye vereceği musarrahtır. Mahakemelerde, nihayet üç gün içinde ve her muhakeme- ye tercihen Matbuat davasını göreceklerdir, kaydı vardır. Tem- yiz mahkemeleri için de ga. yet seri hal kısmı vardır. İşte meselenin bu suretle hal: linden büyük faideler — görü, leceği tahmin edilmektedir. Diğer — tarafta, Matbuat aleyhine şiddetle hareket edil. mesini istemektedirler. Hükü- kümetin şimdiye kadar aldığı- ve alacağı tedbirler hakkında vereceği izahat kâfi görüldü. Bü takdirde yeni Matbuat kanunu Mecliste müzakereye konacaktır. Bu müzakerede Gazi Mus tafa Kemal Hazretlerinin zat- larına mahsus locadan müna- kaşaları istima buyuracakları kuvvetle tahmin ediliyor. Fır- kaya mensup hatiplerden ba. zılarının şiddetle hücümlarda bulunmaları melhuzdur. göre eee aA AAA AAA AAA AAA İzmirde bir rezalet (T inci sahifeden devam) fatla size değil, müdürümüze hattâ valinize bile emir veri- rim,, demiştir. Bu çirkin tecavüz kargı- sır'da memurlar, mumaileyhe sadece: “Biz kanun haricine 1z. » Cevabını vermiş- Vak'a memlekette derhal' | şayi olmuş ve karşı- lanmıştır. Bu — zatın — bu suüretle — hareketi memurin arasında da hayretle ve asa- biyetle telâkki edilmiştir. Bu vak'a üzerine bu zat bakkıanda daha mühim diğer bazı şayialar deveran etmeğe başlamıştır. Bu şayialara na- zaran bu adam nufuzu saye- sinde bu — kabil birçok işler görmüş ve arzularına muha- lefet eden birçok zavallı me- murları da memuriyetlerinden azlettirmiştir. Tecavüze maruz kalan memurlar muhakemeye ve yüksek makamata müracaat ettiler. Bu zat hakkında tahs kikata başlandı. Siyamettin seker ae A YA AM AAT T AAA TÜRKÜYEEZNAFI NE İSTEYOR?. .ç Kooperatifçilik ——— Ticaret M. müdürü (Darülfünun koope- ratif yapamaz!)diyor (Birinci sayfeden devam ) $ tebi âlisinin rolü bile olduğu Dr. Abdullah Cevdet B. tara. fından ileri sürüldü. Eün koo- peratifçilik ve münakaşaları hakkında Ticaret mektebi Alisi müdürü Hüsnü B. ile görüşen muharririmize Hüsnü B., at- deki beyanatı vermiştir. Darülfünuna şu veya bu- şahıs bücum edebilir. Ceva- bını alâkadarları versin. Kooperatif — mefküresini yaratmak için evvelâ buna inanmış olmak şarttır. Gerek Darülfünunumuzun, — gerekse Darülfünunun haricindeki ilim adamlarından salâhiyettar zatların vazifeleri bunu da her hâdise gibi bin vak'a halinde tetkik etmek ve ilimle çerçevelemektir. Memleketimizde koopera- HF cereyanının salim — bir tarzda yürümesi ve iyi netk celer vermesi için şüphesiz di- kkate, irşada ihtiyacımız var. İrşat vazifelerini görmek, tet- kik ve taharride bulunmak üze- re darülfünunun himayesinde bir kooperatif cemiyeti kurul. duğunu biliyorum. Nizamnamesini programıni henüz görmedim amma aşağı yukarı tahmin edilebilir. Ce- miyetin işi, bir illim müessesine istinat ettiğine göre, kooperatif- çilik hareketine istikamet ver- mek için tetkikatta bulunmak ve neşriyat yapmaktan ibaret olacaktır. Hariçteki kooperatif hayatına ve bunun fi'li netice- lerine doğrudan doğruya mü- essir olmak esasen mümkün değildir. Kooperatifçilik ilmini yapacaklarla kooperatif kura- cak ve işletecek olanlar ayrı ayrı zümrelerdir. Binaenaley gerek Darülfü- nun gerek cemiyet veya ilim heyeti kooperatif vücuda ge- tremez. Olsa olsa vücuda ge- leceklerin veya gelmiş olanla- rın yaşaması için fikir ve iman vermeğe çalışır. — Fakat, Beyefendi, Ab- dullah Cevdet Bey koopera- tifçilik hareketinde Ticaret mektebi âlisinin fi'li rolü ola- bileceğini söylüyor.: Bu fikre karşı nasil bir muhakeme yapıyorsunuz ? *— Biz Ticaret mektebi Alisinde kooperatifçiliğin na- zariyatı iktwadiyesi hukukiya- tı, muamelât ve muhasebesinin tedrisatını yapmaktayız. Bu işimizle kurulacak ve iştetilecek kooperatif müessese- lerine adam yetiştirmek gaye- sini takip ederiz. Ancak atiyen Ebir taharri ve tetkik mücssese- seti halinde mektepte ayrıca bir teşekküle vücut vermek imkânını bulursak umumi ve amil bir münada memlekete aideli olmağa çalışırız.. eneererrARAr ALAY AA A Belediye nalbantları asrileştirecekmiş? Hangi nalbantlar ? İhtiyar bir nalbant hayretle acaba bize sermaye mi verecekler? diyor! Nalbatların asrileştirilmesi için Belediyece bir tasavvur olduğu yazılmıştı. Bazı Nalbantlarla görüşen bir muharririmize, ihtiyar bir” Nalbant — fikrini — gu süretle izah etmiştir: — Burası, Türkiyenin en: büyük bir Vilâyetidir . Bus na nazaran , Nalbant — olup: dükkânı olan pek — azdır. Bir çok nalbantlar bey-ı yardır. Başka iş te bulurlarıa yapıyorlar. Ekseri nalbantlar tebdili meslek — etinişlerdir. Çünkü bu san'ata rağbet kal- mamıştır. Mecburi pahalılık kargısında birçok arabacılar, da nalbant olmuşlardır. Ben bu san'ata sülük edeli kırk: seneyi mütecavizdir. Bu. hal devamederse,dükkânı bırakmak mecburiyetinde kalacağım. Belediyenin, — akalliyette kalan Balbant esnafını asrileş- tirmek istediğini sizden duyu- yorum, Aceba verecek? Biz bir kutu çivi, bir dü- züne nal, Örs, Çekiç gibi mah: dut Fımalzeme ile çalışır fakir bir. esnafız, Belediyenin, bizim esnafı mari birtarzda tekemmül ettir- mesi için para İâzımdır. Bütün esnaf bir araya gel- sek, bu sermayeyi cem etme- mize inkâr yoktur. İşte oğlum bu gün,on para siftahım yoktur. Böyle giderse hep dükkânları kapayacağız. K bize sermaye mi ) —&.4 -Masa başı Bu #es ozaman futbol bey'etinde bulunan Süleyma- niyeli Oarhan Beyein sesi ve emri idi, — Terfi müsabakası bir defa değil,Tiki defa olur. Kitapta, nizamnamede ye- riolmayan bu emir bittabi tatbik edildi. Mevsim dola- yisile futbolü —bir müddet için bırakan İstanbulspor kıy- metli uzuvlarının seyyahatte bulunduğu bir sırada ikinci oyunu da oynayarak bir sayı farkla mağlüp (oldu. Bu suretle berabere kalan her iki takım üÜcüncü ve son maçı da yaptı. İstanbulspor — hasımından şok güzel bir oyun oyoayarak mMmaçı 3-0 kazandı. Bu suretle sarı siyahlıların kolay kolay mağlüp olacak bir takım olmadığı görüldü. Bu galibiyetin Çönüne geç- mek — için kat'i bir çare bulmak lâzımdır. Bu sefer yine masa başından bir emir İstanbulsporu hükmen mağlüp etmişti. Sebep olarak ta zamanında ailesini ziyarete giden bir. oyuncuyu mıntaka değiş- tirmiş olarak gösterdiler. Halbuki bu gayri aizami addolunan oyuncu ne kulübün- den istifa etmiş vene de mıntaka» vakanı « Fti hikâyeleri' İstanbulspora vurulmak istenilen , darbenin iç yüzü nedir? Z da böyle bir kayıtla karşılan- * mıştır. Hattâ muvakkat bir za- man için gittiği yerde hiçbir kulübe bile girmemiş'oyun daht Oynanmamıştır. Bu böyle olduğu halde büyük bir tsrarla İstanbulspo- run oyuncusu gayri nizami addedildi. Böylelikle İstanbul hük-) men mağlüp olmuştu. Lüâkin © sıralarda mıntaka | heyetleri birdenbire - değişti. Bu talisiz. kulüp hakkını aradı. Yeni hey'et de verilen bu kararı mantıkaz bularak ma- çın tekrarına karar verdi. Artık canını dişlerine takan | sarı siyahlılar dördüncü maçı da oynadı ve 3-1 gibi bariz bir farkla Süleymaniyeyi yenmek. le o meş'um talilerini de ken. di lehlerine çevirdiler. İstanbulspor 2930 — sene- sinde birinci küme dördüncü löğünü aldı. Fakat bu da çok görüldü. Puvan itibarile dördüncü olan bu takım gol itibarile beşinci sayıldı, Mıntaka heyetleri yine de- Gişti. Bu seferki heyet te ilk kara kuşi kararını vermişti. Birinci küme takımı oldu- ğunu zanneden mbulspora ikinci kümenin yolu göründü. Çünkü bu karar diğer hey- etin kararından da üstündü. Yunan muhteliti ngelecek mi? Son gelen Yunan gazeteleri mühtelille yapılacak maçla- :-;ıı teehhür edeceğini yazıyor- r. Buna sebep te Yunan muh- telitine oyuncu veren takım- ların ve —son zamanlarda da çok mühim maçlar yaparak yorgun bulunmalarıdır. Bo ciheti nazarı — itibara alan Yunan federasyonu maçla- rın Teşrinievvelde yapılmasına müsaade verilmiştir. Maamafi daha henüz çeh- rimize bu şekilde bir haber gelmemiştir. Bu çekilde haber geldiği takdirde kamptan — şimdilik sarfınazar edilecektir . Aksi takdirde Cumaya futbolcu- larımız Yeşil köyde kampa gireceklerdir. Futbol heyeti bu Cuma günü yapılacak Galatasaray. Fener şilt maçını tehir etme diği takdirde kamp Cumartesi günü başlıyacaktır. varserseReERARAEEALELELSENREERRRRSERaRR. Metezori cemiyeti| — Seyyiat silsilesinden (Birinci sahifeden devam) zorla kaydedilmek isteniyor- larmış! Bu cebri cemiyete girmek usulünün tatbik şekli de şöyle imiş: Evvelâ kalafatçı ustalarına cemiyet merkezinde — değil, bilâkis Balatta Eyip Ef- ismin- de bir zatm kahvehanesine randevü kâğıdı yollanıyor. Şimdiye kadar hiç bir resmi yerden bu tarzda kah- veye davet tezkeresi alma- mış olan kalafatçı ustası, hay retle ve mesteleyi anlamak namında biri, cemiyetin kâti- bilumumisi sıfatile şu teklifi yapıyor: Tlk defa kaydiye ve saire ücreti olmak üzere 375 kuruş bilâhare de aydan aya 125 kuruş vermelerini söyliyor. Kalafatçı usataları fakru hallerinden — bahsederek bu parayı yermeyorlar! Bunun üzerine Kâzım Bey gidiyor. Fakat, — ikâ polis — ge- lerek — kalafatçı — ustalarını karakola davet ediyor. Ka- rakola — giden Ahmet, Yusuf, İbrahim ustalar müddei umu- miliğe — götürülmek isteniyor veevamiri hükümete muhale,- fet, le itham ediliyorlar, ve kefulete rapten serbest birakı- lıyorlar. Matbaamıza gelerek şikâ- yette bulunan kalafatçı usta- İarının ifadeleri bu maaldedir. Hiç kimse, celbedilerek ve kahvelere getirtilerek — tavla, iskambil oynar gibi cemiyetle- re aza kaydedilemez,Bir teşekkü- lün evvelâ sabit bir mahalli olur. Kahvelerde randevu veren cemiyet kâtibi umumisine hayret ediyoruz. mirde de bir dalavere | (Birinci sayfadan devam | Bomonlti şirketine teslim edil- mesine muvaflak oluyor. Ma- liye vekâletinin, fabrikanın tirkete teslimine dair — İzmir emlâk müdiriyeline — verdiği emir burada büyük birteesürle karşılanıyor. Çünkü mahke- mece bile hazine uhdesine tesciline karar verilen bir (ab- kiranın Vekâletin e tek. rar sahibi. - olmiyan P girkete teslim edilmesine kimsenin aklı ermemektedir. Burada umumi kanaat mevcut — dalaverenin kimin tarafından — çevrildiği malümdur. Yüz, yüz yirmi çuvallık bir değirmeni noksansız yerik ne montaj edip İşletmek şar- tile kelepir olarak veriyoruz. Mektup kabul olunur, Galatada Havra sokağında Cemaat hanında Nuri Beye müracant. » * Acele satılık Üsküdar İsadiye Tavas Ha san ağa mahallesi Mektep so- kak No. 10 hane ratılıktir. (ahşap) Bahçesi kumpanya suyu ve kuyusu dahi vardır. 7 odalı ve iki bölüktür. Hane — derunundakilerine Mmüracaat. Bu meselede komiser mu- avlol tarzı bareketi hakkın- da da polis müdürü Alı Riza Bin nazarı (dikkatini celbe- deriz. j dh İ Gder,

Bu sayıdan diğer sayfalar: